Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Coşkun Usta, ehil olmayan kişilerin vitamin ve takviye kullanımı konusunda eğitim verebildiğini, televizyon ve sosyal medyada buna ilişkin önerilerin bulunduğunu aktardı.
Türkiye ve dünyada vitamin ile takviyelerin kullanımının yaygınlaştığını belirten Usta, "Bu işlerin kökeni biraz ABD'den kaynaklanıyor. Orada 'fonksiyonel tıp' adı altında eğitimlerle takviyelerin kullanımına ciddi yönlendirme söz konusu. Kovid-19 salgını sonrası da özellikle bunların kullanımı çok arttı. İnsanlar mutlaka magnezyum, D vitamini, kalsiyum, potasyum, çinko alması gerektiğini zannetmeye başladı. Yanlış magnezyum tedavileri ani kalp krizlerini, beyinde bazı elektriksel değişiklikleri, epilepsi ve benzeri durumları tetikleyebiliyor." şeklinde konuştu.
Herkese aynı tedavinin uygulanamayacağını vurgulayan Usta, her astım hastasının aynı ilacı kullanamadığını, bu sebeple en az 20-30 farklı astım ilacı olduğuna dikkat çekti.
Tedaviler ve takviyeler kişiye özgüdürİnsanların, mevsim geçişlerinde gereksiz yere vitamin ve takviyelere yönelebildiğini aktaran Usta, "Bunun yerine doğru beslenin, kaliteli uyuyun, mevsimsel besinleri tüketmeye özen gösterin. Tedaviler ve takviyeler kişiye özgüdür. Bunun mutlaka uzman eller tarafından desteklenmesi gerekiyor. Portakal tüketmek yerine takviyesini alanlar var. Yüksek doz C vitamini, böbreklere ciddi zarar veriyor." dedi.
Usta, tetkikler yapıldıktan sonra hekim önerisiyle kişiye özgü vitamin ve takviyelerin kullanılması gerektiğini söyledi.
Sporculara da gereksiz yere amino asitler kullandırıldığını anlatan Usta, amino asitlerde glutamat olduğunu, bunun beyinde ciddi hasarlara yol açabildiğini ifade etti.
Usta, takviye ürünlerin imalatının çok iyi kontrol edilmesi, otoritelerce denetimler yapılması gerektiğini aktardı.
Diyabetik ve glüten sorunu olmayan birisinin ekmeği kesmesine gerek yokAralıklı oruç ve ekmeğin bırakılması gibi önerilerin de son yıllarda artış gösterdiğini belirten Usta, "Diyabetik ve glüten sorunu olmayan birisinin ekmeği boşuna kesmesine gerek yok. Diyabetliysen, kalp yetmezliğin varsa, yaşlıysan, hamileysen aralıklı oruç yapamazsın. Kalp krizi, epilepsi geçirirsiniz, hipertansiyondan düşer, başınızı çarpar, hayatınızı da kaybedebilirsiniz." şeklinde konuştu.