CHP İzmir’de ilçe kongrelerinin sona ermesinin ardından gözler 16 Eylül’de gerçekleştirilecek olan İzmir İl Kongresi’ne çevrilirken bugüne kadar üç isim kongrede başkanlık yarışında ‘varım’ dedi.
Kongrede adaylığını açıklayan ilk isim iki dönem CHP Konak İlçe Başkanı görevini yürüten Aytekin Tunus olurken Tunus’un ardından Konak İlçe eski başkanlarından Şakir Başak, kongrede aday olduğunu duyurmuştu. Kongrede aday olup olmayacağı en çok merak edilen isim olan mevcut il başkanı Şenol Aslanoğlu ise dün kongrede aday olduğunu açıklamıştı.
Kongre için üç aday resmen yola çıkarken parti kulislerinde ise yerel seçim öncesinde ‘örgütü toparlayabilecek ağabey formülünün’ de masada olduğu iddia edildi.
Ağabey formülünde öne çıkan ismin daha önce il başkanlığı ve 3 dönem CHP İzmir milletvekilliği yapan Tacettin Bayır olurken Bayır, konuya ilişkin İLKSES’e konuştu.
Kendisine yeniden il başkanlığı için teklif gelip gelmediğine yanıt veren Bayır, dikkat çeken açıklamalar yaptı.
CHP’YE YAKIŞMAYAN DAVRANIŞ BİÇİMLERİ OLDU
Son dönemlerde örgütte rehavetin hakim olduğunu belirten Bayır, ilçe kongrelerini hatırlatarak “Ağabey formülüyle ilgili partiden ciddi bir baskı var. Ama tabii bu baskıyla olacak bir şey değil. Şu anda mevcut bir il başkanı var ve ‘Adayım’ dedi. Onun dışında iki arkadaşımız daha aday oldu. Hepsi partili arkadaşlarımız. Ancak 7-8 ay sonra yapılacak yerel seçimlerde bizi ciddi bir tehlike bekliyor. Çok rehavete kapılmak doğru değil. Şu anda örgütü büyük bir rehavet içerisinde görüyorum. Örgütün yönetim biçiminde de özellikle son yıllarda örgütü örgüt yönetmiyor. Belediye başkanları yönetir hale geldi partiyi. İlçe kongrelerinde bazı yerlerde ‘büyükşehir belediye başkanının adayı’, bazı yerlerde ‘ilçe belediye başkanının adayı’, iki adayın çıktığı bazı yerlerde ‘karşı karşıya’ dendi. Üzülerek söylüyorum ki bazı adaylar, bazı belediye bürokratları tarafından ‘Biz senin arkandayız, gerekirse delegelerden işe alacağımız insanlar’ olur gibi cümlelerde kamçılandı. Bu tip CHP’ye yakışmayan davranış biçimleri oldu ve bu tip şikayetleri de çok dinledim” dedi.
BİR AĞABEY FORMÜLÜ ÇIKABİLİR
Yerel seçim arifesinde örgütün otoriter bir il başkanına ihtiyacı olduğunun altını çizen Bayır, ‘ağabey’ formülünün uzak bir ihtimal olmadığını belirterek “Dolayısıyla çok ciddi bir otorite boşluğu hissediliyor. İzmir’de deneyimli, birikimli ve otoriter bir il başkanına ihtiyaç olduğu da görülüyor. Bununla ilgili Genel Başkan işaret etmeden ya da bir görev tebliğ etmeden bizim çıkıp ‘Biz bu görevi yaparız’ dememiz diğer arkadaşlarımıza haksızlık olur. Ben bu görevi yapmış birisiyim. Üstüne de milletvekilliği yapmış biriyim. Yani sanki İzmir’de adam yetişmiyormuş gibi geriye dönüp tekrar benim görev almam benim siyasi prensiplerime uymuyor ahlaki yönde. Çok büyük bir sıkıntı olur da ‘Bu işi sen kurtarırsın’ derler anca o zaman. İl başkanlığı hem zaman hem masraf hem de 7/24 nöbet ister. Zora talip olmaktır. Bunun yanında biz eski milletvekili arkadaşlarımızla birlikte bir sıkıntı olduğunu tespit ettik. Belki ağabey formülü çıkabilir, böyle bir beklentimiz var. Ama bu benim ismim demek değil” ifadelerini kullandı.
ORTADA GEZEN BİRTAKIM DEDİKODULAR VAR
İl başkanlığı için adaylığını açıklayan isimlere de değinen Bayır, mevcut il başkanı Aslanoğlu’na ilişkin gündeme gelen ‘kooperatif’ iddialarının partide olumsuz intiba yarattığını belirterek şunları söyledi; “Benim için bütün partililer kıymetlidir. İl başkanlığı dediğiniz iş ciddi bir iştir. Birinin çıkıp ben ‘Adayım’ deme cesaretini bulabilmesi için biri tarafından önünün açılması ya da arkadan iteklenmesi gerekir. Ben üç adaya da baktığımda üçünün arkasında kimlerin onları iteklediğini kimlerin siyaseten önünü açtığını hatta kurultaya yönelik kimlerin hesap içinde olduğunu çok net görebiliyorum. Mevcut il başkanı adayımızı büyükşehir belediye başkanımız ve YDK üyesi olan milletvekili arkadaşımız destekliyor. Ednan vekilimiz ve eski il başkanı olan Deniz vekilimiz ile PM üyesi arkadaşımız, mevcut il başkanını onaylamıyor. Onlar bu konudan rahatsız. Ortada gezen birtakım dedikodular var. Bir milletvekili, büyükşehir belediye başkanı ve bir de il başkanının ortak birtakım parasal işlerine ilişkin dedikodular. Bu dedikodular partiye yakışmayan dedikodular. Ben 40 senedir siyasetin içindeyim. İlk defa sokakta partililer kendi partilileriyle ilgili rant savaşlarını anlatır gibi anlatıyorlar. Bunlar hiç hoş değil. Bizi bu konuda harekete geçiren biraz da bunlar oldu. CHP 100 yıllık ve parti biz bunun 40 yılına emek verdik. Bu emeklerin bir anda heba olmasını da istemeyiz.”
BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: ÖRNEKKÖY’DE YENİ RAUNT: HIZAL’DAN ASLANOĞLU İDDİASI!