Büyükşehir’de ‘valizli’ kavga: Meclis üyeleri birbirine girdi

İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantısında AK Partili meclis üyesi Yusuf Demircioğlu’nun 'valizli konuşması' kavgaya döndü. Meclis üyeleri birbirine girdi

Haber Giriş Tarihi: 05.01.55416 07:16
Haber Güncellenme Tarihi: 05.01.55416 07:16
ilksesgazetesi.com

TENZİLE AŞÇI

İzmir Büyükşehir Belediyesi Haziran ayı Olağan Meclis Toplantısı birinci bileşimi Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde idaresinde gerçekleştirildi. Oturuma damgasını vuran konu ise geçtiğimiz günlerde AK Parti İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan tarafından gündeme getirilen İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen Karşıyaka-Örnekköy kentsel dönüşüm projesinde bir inşaatta eksik beton ve demir kullanılması sonucu inşaatın mühürlenmesine ilişkin tartışmalar oldu. Mecliste tansiyonu yükselten olay ise AK Partili meclis üyesi Yusuf Demircioğlu’nun elinde valizle yaptığı konuşma ve sonrasına meclis üyelerinin birbirine girmesi oldu. Mecliste, dönüşüm projesinde yaşanan sorun AK Parti tarafından İZBETON’a kentsel dönüşüm yetkisi verilmesi döneminden itibaren masaya yatırılırken ‘beton hırsızı ve demir hırsız’ sözleri nedeniyle mecliste tansiyon yükseldi. Oturumda konuşan Demircioğlu’nun konuşması ve sonrasında ise meclis salonunda arbede yaşandı.

HIZAL: İZBB DEMİR-BETON HIRSIZI DAMGASI YEMİŞTİR

Gündem dışı konuşmalarda söz alarak yaşanan olaya ilişkin sert eleştirilerde bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, geçmiş dönemlerdeki uyarılarını da hatırlatırken CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’na eleştirilerinin hedefine oturtarak “İzmir’in en temel sorunları deprem, kentsel dönüşüm. Bir şehirde kentsel dönüşümün yapılmasının çok nedeni vardır. Ama İzmir gibi bir şehirde kentsel dönüşümün temel nedeni depremdir. İZBB 10 yılı aşkın bir süredir kentsel dönüşüm faaliyeti içerisinde. Yakın zamanda İzmir’de çok büyük bir skandala imza atıldı. İZBB, 150 yıllık tarihindeki tek skandala imza attı. İZBETON’un kentsel dönüşümde kooperatiflerle sözleşme yapması… Biz bunu hukuktan ve dayanaktan yoksun olduğunu söyledik. Biz kooperatif ile İZBETON arasındaki sözleşmeleri incelemek istediğimizi söyledik. Sayın Başkan da tüm nezaketiyle ‘O sözleşme ya da protokol en geç öbür gün tarafınıza verilecek’ dedi. Ama o sözleşme bize verilmedi. Ben de ‘Siz çok şeyler saklıyorsunuz’ dedim. Birileri de güldü. Ve ne oldu? İZBB, ‘demir hırsızı’, ‘beton hırsızı’ damgası yedi. İZBB’nin geldiği nokta. İZBB bir inşaat yapacak demir ve beton eksikliği yüzünden o inşaat mühürlenecek. Buna demir ve beton hırsızlığı derler. Bu olay nasıl ortaya çıktı? Bir milletvekilimiz bu konuda Tweet attığında ortaya çıktı. Biriniz çıkıp bugüne kadar bir açıklama yapmadınız. Ve sonuçta çok daha hazin tablolarla karşılaştık. İZBB’nin bir kentsel dönüşüm inşaatı başka bir belediye tarafından demir eksikliği nedeniyle mühürleniyor. Sonrasında da bir açıklama yapılıyor. Sayın Başkan ‘bir iletişim kazası’ diyor. Nasıl bir iletişim kazası? Kamunun yaptırdığı bir inşaata, kamunun mühendisleri gidip kontrol edecek. Bu denetim gidiyor ve şunlar eksik bunlar giderilmeden beton dökülmesin denmiş. Denetim devam ederken mühendis arkadaşlar bakıyorlar ki eksikliğe rağmen beton dökülüyor. Mühendis arkadaşlar da bunu rapor ediyor. Yani sorun bürokraside değil. Bu cürreti bu işi yapan kişi ya da kişiler nereden buluyor? İZBB’nin mühendisleri ‘yapmayın!’ diyor ama onlar oradayken siz beton mikserini getirip beton dökeceksiniz. Çaldığınız miksere rağmen! Bu cesaret nereden geliyor? Gaziemir’de de benzer bir kentsel dönüşüm alanıyla ilgi genel başkanımıza temel attırdığınız inşaatta birtakım problemler var demiştim. O da zeminle alakalıydı. Ne oldu? Bu işi verdiğimiz şirketin yani İZBETON’un genel müdürü şu an CHP İl Başkanı olan ve o dönem bütün kooperatiflerin koordinatörü olan kişi, Gaziemir’deki dönüşüm koordinatörü olan kişi İZBB’nin bürokratlara baskı yaptı. İşte bu rapordaki cürret de buradan geldi. Birileri birtakım siyasileri arkasında alınca bu cürreti gösteriyorlar. Eğer ki Tunç Soyer o gün bu eleştirilerimiz gözardı etmeyip gerekli kişilerle ilgi gerekli işlemleri yapsaydı bugün bunlarla karşı karşıya kalamayacağız. Çok büyük bir ayıpla karşı karşıyayız. İZBB, demir hırsız damgası yemiştir. Birileri bugün endi siyasi istikbali için İZBB’yi ve İZBETON’u kullanıyor. Bu ayıp CHP grubuna yeter” dedi.

BOZTEPE: CİDDİ BRİ SOYGUN VAR

Hızal’ın ardından konuşan AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe, “Yarın öbür gün orada çocuklarıyla yaşayacak insanlar bir bedel ödüyorlar bu bedel karşılığında da bir mezar değil huzurla yaşayabilecekleri bir evi hak ediyorlar. Çok büyük ve vahim bir hata. Gaziemri’deki kooperatifin yönetimine bakalım... Serdar Deniz, Birol Aslanoğlu, Anıl Demirci, Ayşe Cansu  Ayhan...  Bunların hangi milletvekiline yakın olduğunu herkes biliyor. Çiğil’de bir kooperatif başladı, ben bugün olay yerine gittim ne aşamada olduğuna bakmak istedim. Sadece hafriyatlar var. Kooperatifçiliği iyi bilen arkadaşınızım. Burada bayındırlık birim fiyatı +yüzde 10 ile yapılmakta. İğnesinden ipliğine kadar fiyat farkı verilmekte. 6 milyon kar olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu para İzBB'ye güvenen insanların cebinden çıkacak. Ben 5-10 kooperatif üyesi ile görüştüm ve huzursuzlar. Hala buraların 1 milyon 200'e biteceğini sanıyorlar. Burada denetim yapan arkadaşlar buranın 3 milyona mal olacağını belirtiyor. Bu üyeler bir gün gelecek ve meclis önünde protesto yapacaklar. bu işte ciddi bir soygun var. Özgür başkan bir tutanaktan bahsetti ama daha önce tutulmayan tutanaklar da var. İZBB olarak bu işe derhal dur deminiz ve çözüm bulmanız gerekiyor” diye konuştu.

MECLİSTE KAVGA!

Boztepe’nin ardından söz alan AK Partili meclis üyesi Yusuf Demircioğlu, kürsüye elinde biz valizle çıktı. Seçime yönelik konuşmalarla sözlerine başlayan Demircilioğlu’nun valizi açmasıyla birlikte mecliste tansiyon yükseldi. Valizi açan Demircilioğlu içinden soda çıkararak, “Size hediye getirdik. Patates soğan defalarca hediye ettiniz. Bende bunu hediye ediyorum.  Valizin içinde büyüteç var hala seçim sonucun görmeyenler için. Hala ben görmedim, duymadım, sonuçları hak etmedim diyenler için soda var, hazımsızlığa iyi gelir” dedi.

ÖZUSLU: BÖYLE DEMOKRASİ OLMAZ

AK Parti ve CHP arasında karşılıklı sesler yükselirken Demircioğlu’nun konuşmasına son verildi. Yeni konuşmacıdan önce Meclis Başkan Vekili Özuslu’nun “O valizi de alın oradan” sözlerinin ardından valizin alınması sırasında meclis üyeleri arasında itişmeler ve arbede yaşandı.  Özuslu, “İzin vermiyorum, kesin mikrofonu söz vermiyorum. Böyle demokrasi olmaz. Valizle birlikte sıranıza. Lütfen inin oradan. Atın o valizi oradan” ifadelerini kullanırken kürsüye çıkan CHP’li meclis üyesi Serkan Kalmaz bavulu alıp dışarı atmaya çalışırken, AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe ile aralarında gerginlik yaşandı.  Boztepe bavulu almaya çalışması üzerine CHP’li Kalmaz arasında itişmeler yaşandı. AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız’ın kavgayı ayırmak için geldiği sırada kürsüye doğru gelen CHP’li Mehmet Maltepe’yi itmesi sonrası ise Maltepe dengesini kaybederek yere düştü. Maltepe’nin yere düşmesinin ardından meclis üyeleri arasında yumruklar havaya kalkarken itiş kakışmalar uzun süre devam etti. Yaşanan gerginlik tarafların partili arkadaşları tarafından tutularak uzaklaştırılması sonrası sakinleştirildi.

ÖNAL: KENDİ GÖBEK BAĞIMIZI KESTİK

Arbedenin ardından söz alan CHP’li meclis üyesi İrfan Önal, “Bir konuyu alıp genel siyasete ve seçime bağdaştırılıp gelip de burada şova dönüştürmenin ve meclisi germenin anlamı yok. İki konuya değişecektim ama iş bağlamınızdan o kadar çıkarıldı ki… İZBETON’dan önce kentsel dönüşüm için defalarca kez ihale yaptı ama ihaleye giren olmadı. Daha sonra biz İZBETON’a devrettik. Tabii ki biz devletin yapmadığını bir şirketin yapmasını bekleyemezdik. Deprem tüm ülkeyi ilgilendirdiği için.. Devletimiz yıllardır deprem vergilerini topluyor. Dönüşümün devlet tarafından yapılması gerekirken biz belediye olarak kendi göbek bağımızı kendimiz kesiyoruz. Sayın başkanımız İzmir’e özel bir model geliştirdi. Modelimizle ilgili dayanışmaya dayadığı için kazanan üç beş müteahhit değil binlerce vatandaşımız. Az önce bir arkadaşımız 1 milyondan başlayan yerler 5-6 milyona çıkacak dedi. Bunun sebebi biz değiliz. Biz kooperatif modelin geliştirdiğimizden bu yana demirin fiyatı 6 kat arttı. 3 milyona bitecek inşaat bugün o paraya bitemiyorsa sebebi biz değiliz” ifadelerini kullandı. 

Söz alan AK Partili meclis üyesi Erhan Çalışkan bazı konulara değinirken yaşanan arbedeye ilişkin Meclis Başkan Vekili Özuslu’yu ve tavrını eleştirdi. Çalışkan Özuslu’ya Demircilioğlu’nun sözünü kesmesi noktasında ‘demokrasi’ eleştirisi yaptı.

ÖZUSLU: SORUMLULUK SADECE BENİM DEĞİL

Çalışkan’a yanıt veren Özuslu, şunları söyledi; “Biz söz falan kesmedik. Orada kesilen şovdu. Söz değil. 10 dakikayı aşan sürede konuştu kendisi ki Erhan Bey kendisi yönetmeliği çok iyi bilir. Ama kendisi demokrasinin nasıl tecelli ettiğini görmek istemiyor. Burada söz hakkı kutsaldır. Söz hakkını kesmedik. Konuşmanın bitmesi için de her şeyi yaptık. Eğer ki ben –mış gibi bir demokrat olsaydım ben Sayın Demircilioğlu’nun sözlerini Sayın Genel Başkanımızla ilgili sözlerinde keserdim. Üzülüyorum. İZBB meclisine yakışmayan bir görüntüydü. Oldu, engel olamadık. Ama ilk defa oldu. Bu tolere edilemez. Bu meclisin demokratik bir meclis olma sorumluluğu sadece benim ya da CHP’nin değil tüm partilerin sorumluluğundadır. Herkes her şeyi hakaret ve iftira olmamak kaydıyla eleştirebilir.”

YILDIZ: BİZE ŞORT VERİLDİĞİNDE…

Söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, gerginliğin temeline Özuslu’nun tavrını koyarak “Az önce yaşadığımız gerginliğin ana kaynağı sizsiniz ve sizin tavrınız. Bu mecliste Hüsnü (Boztepe) Bey’e şort hediye ettiler bir şey söylemedik güldük. Bir kadın meclis üyemize CHP sıralarından ağza alınmayacak hakaretler edildi orada da bir müdahaleniz olmadı. Orada ‘bavulu atın' diye bir söyleminiz var. Hüsnü Bey valizi almaya gitti. Ben oraya ayırma amacıyla gittim. Bu meclisin içinde biz ne zaman meseleleri eleştirel yaklaşım ve belgelerle oraya koysak sözümüz kesiliyor. Buraya şort getiren meclis üyesi varken valiz getiren meclis üyesi arkadaşımıza aynı tavır sergilenmedi. Burada en temel meseleyi ıskalıyoruz. Yusuf Bey kendi tarzıyla eleştirdi. Keşke biraz daha bekleseydiniz de bize şort verildiğindeki gibi gülseydik. Kavgayı doğru bulmuyoruz ama Hüsnü Bey’in üzerine yürünmesini de kabul edemeyiz. Bu meclisin sükûnetinden siz sorumlusunuz. Sorun sizin demokratiklik anlayışınızda” dedi.

AYDIN: BURASI SAHNE DEĞİL

Herkesin ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, kavgaya ilişkin değerlendirmede bulunarak “Sayın meclis üyesi ‘çantamla geldim’ deyip burayı bir tiyatro sahnesi sanırsa meclis üyesi burada söz değil şov yapar. Burası sahne değil. Açık, önceden düşünülmüş ve prova yapılmış bir provokasyonla karsı karşıyayız. Ama bundan sonra provokasyonlara karşı daha dirençli olmayı öğreneceğiz. Çünkü İzmir halkı bu tarzı hak etmiyor. Haklısınız burada şort ve palet verildi ve güldük. Ama onu verenin neden ve hangi üslupla geldiği, valizle gelenin neden ve hangi üslupla geldiği… Bunu anlayacak zeka ortalamasına sahibiz. Buradaki tarzı ve üslubu bu seviyeye düşürmek takdirleridir. Burada dert konuyu tartışmak değil başka bir şeydi. Biz de bunu muhattap alıp gerekli direnci gösteremediğimiz için özür diliyorum” dedi.

“PROVOKASYON BİR İŞİNİZE YARAMAZ”

Örnekköy konusunda ilişkin eleştirilere de yanıt veren Aydın, şunları söyledi; “Skandal denilen nedir? Biz sürekli denetim yapıyoruz. O yüzden 300 metrekarede de olsa o eksikliği buluyoruz. 6 bin bağımsız bölümün her metrekaresini denetliyoruz. Tabii siz kendi yaptığınız şeyi denetleyip bunu açıkça tespit etmeye değil, örtbas etmeye alışıksınız. Sizin provokasyonunuzu oradan sürdürmeniz bir işe yaramaz. İZBB yaptığı işi o kadar ayrıntılı yapıyor ki bir kolondaki eksikliği aykırılığı bile tespit ediyor. Eksikleri tamamlayın diyor. Tamamladıklarını söylüyorlar, geliyor ve tamamlandığını kontrol etmeden beton döküldüğünü söylüyor. Bununla ilgili de gerekli işlemi yapıyor. Sayın Hızal… ‘Demir çalıyorsunuz’ lafını size iade ederim. Bu ülkede kimin hırsızlık yaptığını herkes çok iyi biliyor. Bugün 8 şantiyede 800 bin metrekare alanda dönüşüm projesi yönetiyoruz. Bunları üç kademeli denetliyoruz. İş yapan hata yapar. Burada önemli olan kurum yapılan yanlışlığa karşı hangi tutumu tercih etmiş. Tutanak tutmayı mı ört-bas etmeyi mi? Bu olayın tutanağı 24 Mayıs’ta tutulmuş. Kimsenin bir şeyi ortaya çıkardığı yok. Mal bulmuş mağrubi gibi yüklenmenize gerek yok. Taşeron firma imalatında hata yapmış, bu tespit edilmiş ve inşaatı mühürlemiş. Bizim ‘İzmir-Ankara YHT hattı ne oldu’ diye sorduğumuzda bize bir şey söylemiyorsunuz. Çıkıp bizim tespit ettiğimiz hatanın hesabını bize soramazsınız.