Tenekeli Mahalle, İzmir’in en eski semtlerinden biri. Yıllardır uyuşturucu ve diğer suçlar ile kentin tehlikeli bölgelerinden biri olarak anılıyor. Uyuşturucu kullanma yaşı her geçen gün daha da düşerken, birileri de çocukları ve gençleri bu bataktan kurtarmak için bir çıkış yolu arıyor. Onlardan biri de Tenekeli’de 1960 yılında kurulan Hür Adalet Spor Kulübü’nün uzun yıllardır antrenörlüğünü üstlenen Gürkan Canlıarslan… Mahalledeki 11-12 yaş grubu Roman çocukları spor sayesinde uyuşturucu kullanımından uzak tutmayı başaran Canlıarslan, yaşadığı tüm zorluklara rağmen örnek bir mücadeleye imza atıyor. Çocukları spor sayesinde hayata kazandıran Canlıarslan, “Mahallemiz kötü bir mahalle, bunun farkındayız, kimseden gizlemiyoruz. Ama burada çok yetenekli çocuklar var. Çocukların kötü yollara düşmemesi için mücadele ediyorum. Bataklıkta gül yetiştirmeye çalışıyorum aslında” dedi. Saha ve tesis sıkıntısı başta olmak üzere maddi imkansızlıklar nedeniyle daha fazla çocuğa ulaşmakta güçlük çektiğini söyleyen Canlıarslan, yetkililere destek çağrısında bulundu.
“YALNIZ KALIYORUM”
Tenekeli’de doğup büyüyen ve antrenörlük hayatına başladığından bu yana hayatını mahalledeki çocuklara adadığını belirten Hür Adalet Spor Kulübü Teknik Direktörü Gürkan Canlıarslan, “Çocukların kötü yollara düşmemesi için mücadele ediyorum. Geçtiğimiz yıllarda uyuşturucu kullanımının önüne spor ile geçtik, bunu başardık. Çocuklarımızı okula, hayata kazandırdık ama ben mücadeleyi verirken yalnız kalıyorum. Birçok zorluğa göğüs geriyorum aileler ‘Çocuğum uyuşturucuya düşmesin’ diyor. Peki bunun için ne yapıyorlar? Hiçbir şey yapmıyorlar. Çocuk spora geldiği zaman futbolcu olma hayali kuruyor, aile bu sefer de ‘Romanlardan olmaz’ diyor. Maçlar oluyor, rakip takımın tribünü ful çekerken, benim bir velim maça gelmiyor. Çocuk maça gelecek ama veli o gün formasını yıkıyor. Cehalete karşı savaş veriyorum. Yerel yönetimlerden destek istiyorum. Çocuklarımızı uyuşturucudan spor ile kurtarabiliriz. Bunu daha önce başardık yine yapabiliriz. Burada hastalık belli, tedavi belli, sonuç belli. Tutmuş bir proje var, sadece destek istiyorum” diye konuştu.
SAHA İSYANI: ÇOK İHTİYAÇLARI VAR
Tesis sıkıntısı yaşadıklarına da vurgu yapan Canlıarslan, “İdmanları Gıda Çarşısı’ndaki sahada yapıyoruz ama haftada 1-2 saat veriyorlar. O da 22.00-23.00 arası… Ben 11-12 yaş grubu takım çalıştırıyorum. O çocuk ertesi gün nasıl kalkıp okula gitsin? Bu semtteki çocukların herkesten daha çok sahaya ihtiyacı var. Ben o çocuğu buradan almazsam gidip uyuşturucuya bulaşacaklar. Daha fazla saha imkânı tanınırsa daha çok çocuğumuzun hayatına dokunuruz. Yatırımcılar buraya yatırım yapsa buradaki birçok çocuğun kurtulmasına vesile olacak. Ama kimsenin olaya bu açıdan baktığı yok” ifadelerini kullandı.
Semtteki okuryazarlık oranının da çok düşük olduğuna dikkat çeken Canlıarslan, “Çocuklara örnek olabilmek için ortaokulu ve liseyi dışarıdan bitirdim, birlikte kitap okuma günleri de düzenliyoruz. Her zaman diksiyonlarını geliştirmelerini söylüyorum. Çocuk buradan başka takıma gittiği zaman dışlanmasın diye. Mesela bizde ‘abe’ kelimesi var, bu tarz kelimeleri kullanmamalarını söylüyorum. Çünkü dalga geçiyorlar, bu da çocuğun özgüvenini kırıyor. Çocuk bir daha evden çıkmayabiliyor. Uyuşturucu ile mücadele ederken bir yandan da okuma yazma oranını arttırmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
YETER Kİ ÇOCUK KENDİNİ KURTARSIN
Toplumda Romanlara yönelik önyargılar nedeniyle profesyonel futbol takımlarının Hür Adalet’ten çok oyuncu almadığını ama zamanla bu önyargıyı Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan sayesinde yıktıklarının altını çizen Canlıarslan, “Mahallemiz kötü bir mahalle bunun farkındayız, bunu kimseden gizlemiyoruz. Ama burada çok yetenekli çocuklar var. Türkiye’nin Brezilya’sı burası. Sambacı dediğimiz oyuncularımız var ama ne yazık ki toplum bizleri dışlıyor, önyargılı ve ‘futbolcu olmaz’ gözüyle bakıyor. Bu önyargının aşılmasında Seyit Mehmet Özkan’ın katkısı çok büyük. Geçtiğimiz yıllarda bizden 10 oyuncu almıştı sonra çocukların önü açıldı. Sırasıyla Altay, Karşıyaka, Çanakkale Dardenel gibi takımlara oyuncularımızı yolladık. 6 tane oyuncumuzu milli takıma yolladık. Şimdi hepsi futbol sayesinde paralarını kazanıyor ama en önemlisi bizim karşımıza uyuşturucu satan, hırsızlık yapan biri olarak çıkmıyorlar. Hedefimiz de bu, doğru istikamette doğru adımlar ile çocukları hayata kazandırmak. 50 tane şampiyonluğu bir tane oyuncumu profesyonel yapmaya değişirim. Yeter ki çocuk buradan kurtarsın kendini. Bataklıkta gül yetiştirmeye çalışıyorum aslında” ifadelerini kullandı.
Canlıarslan ayrıca yaşadığı ekonomik sıkıntılara da değinerek “Buradan idmana giderken servis kaldırıyoruz, her çocuktan 50’şer TL para topluyorum bazen veli veremiyor. Belediye bir servis tahsis etse veya bir sponsorumuz olsa bizler için daha iyi olacak” dedi.
“YANLIŞ YERE YÖNELİYORUZ”
Uyuşturucu ile mücadelede izlenen yolların yanlış olduğuna vurgu yapan Canlıarslan, “Uyuşturucu ile mücadele yaşının 12-13’lere düşmesi gerekiyor. Çocuğun ona bulaşmadan önüne geçmemiz gerekiyor ama burada yapılan bir yanlış var. 17-18 yaşındaki çocukları uyuşturucudan kurtarmaya çalışıyoruz, onları da kurtaralım ama bu çok zor bir mücadele. Kişi kendi istemediği sürece bırakamıyor. Oysa biz mücadele yaşını 12-13 yapsak ileride kurtaracak çocuk da bulamayız yanlış yere yönleniyorlar. Çocuk bulaştıktan sonra kurtarmaya çalışıyorlar ama bulaşmadan önüne geçmemiz gerekiyor. Bunun için birçok şey yapılabilir spor, kültür sanat etkinlikleri, sinema belediyeler destek olsun buradan servis kaldıralım çocukları mangala, denize götürelim. Spor tesislerimizin sayısını arttıralım. Çocuklarımızı kurtaralım” çağrısı yaptı.
BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Kenan Başaran: Metin Kurt, futbolun Don Kişot’u