Görünmeyen zorlukları ortaya koyan metafor: Kaşık Teorisi

Kronik hastalıklar veya engellerle yaşamanın getirdiği görünmez zorluklar, çoğu insanın günlük hayatta farkında olmadığı bir durumdur. Kaşık Teorisi bu durumu açıklayan en etkili metafordur. İşte Kaşık Teorisi’nin detayları…

Haber Giriş Tarihi: 12.09.2024 16:12
Haber Güncellenme Tarihi: 12.09.2024 16:12

Kaşık Teorisi, engelli ve kronik hastalığa sahip bireylerde enerji seviyesinin sınırlı olduğu yaşam biçimini anlatmanın en etkili yollarından biridir. Bu teori, hastalıkla yaşayan bireylerin günlük aktivitelerinde ne kadar enerji harcadıklarını ve sınırlı kaynaklarını nasıl dikkatle kullanmaları gerektiğini açıklar. Sizler için Kaşık Teorisi’nin detaylarını derledik. İşte detaylar…

Kaşık Teorisi, özellikle kronik hastalığı ya da engeli olan bireylerin günlük yaşamlarında harcadıkları enerji miktarını ve kapasite sınırlarını somut olarak ifade edebilmek için ortaya atılmış bir metafor olarak karşımıza çıkar. Bu teori, 2003 yılında Christine Miserandino tarafından ortaya atıldı. Miserandino, lupus hastalığına yakalandı ve bu teoriyi arkadaşına hastalığıyla yaşamanın nasıl bir şey olduğunu anlatmak için ortaya koydu.

Kaşık Teorisi’nin detaylarına göz atacak olursak… Teoriye göre, her insanın gün içerisinde yapabileceği aktiviteler için sınırlı bir enerji kaynağı vardır. Miserandino, bu enerjiyi kaşıklarla temsil etmiştir. Kronik bir hastalığı ya da engeli olmayan bireyler bu enerjiyi farkında olmadan kullanabilirken, kronik rahatsızlığı olan ya da bir engele sahip bireylerin her gün yalnızca belirli sayıda kaşığı vardır ve bu kaşıkları dikkatlice kullanmak zorundadırlar.

Bir kişi, sabah uyandığında belirli sayıda kaşıkla güne başlar. Basit günlük işler, örneğin yataktan kalkmak, kahvaltı yapmak, işe gitmek ya da ev işlerini yapmak gibi aktiviteler, bir veya daha fazla kaşığın kullanılmasına neden olur. Hastalık nedeniyle bireyler daha fazla enerji harcamak zorunda kalacakları için, bu kişiler kaşıklarını dikkatlice yönetmek zorundadırlar. Eğer bir kişi tüm kaşıklarını gün içinde kısa sürede kullanırsa, günün devamında ekstra bir görev veya aktivite yapacak enerjisi kalmaz ve bu da aşırı yorgunluğa neden olur.

GÖRÜNMEYEN YÜKLERİ TEMSİL EDER

Kaşık Teorisi, psikolojide son derece önemli bir yere sahiptir. Çünkü kronik hastalıklar ve engellerle yaşayan bireylerin karşılaştığı görünmez zorlukları başkalarına anlatmak için güçlü bir araç olarak kullanılır. Bu teori, özellikle engelli ya da kronik hastalığı olan bireylerin yakın çevrelerine, ailelerine veya arkadaşlarına hastalıklarının etkilerini somut olarak anlatma noktasında yardımcı olabilir. O nedenle Kaşık Teorisi, kronik bir hastalıkla veya bir engelle yaşamanın nasıl olduğunu anlamak ve başkalarına anlatmak için kullanılan etkili bir metafordur.

KAŞIK TEORİSİ'NİN TEMELİ

Kaşık Teorisi’ne göre, kronik hastalığı olan kişiler, sınırlı enerji kaynakları nedeniyle gün içinde yapabilecekleri aktiviteleri dikkatlice seçmek zorundadır. Her aktivite bir kaşık gerektirir ve kişi, kaşıklarını nasıl kullanacağına karar vermek zorundadır. Bazı günlerde, ekstra bir görevi yerine getirmek tüm enerjiyi tüketebileceğinden günün kalanında kullanacak kaşığı kalmayacaktır. O nedenle bireylerin seçim yapma noktasında dikkatli olmaları gerekir.

Kaşık teorisi, kronik hastalıkların dışarıdan fark edilmeyen, fakat bireyin günlük hayatını ciddi şekilde etkileyen zorluklarını anlatmanın bir yolu olarak da kullanılır.