TDED Başkanı Murat Ertaş’ın açıklaması şöyle: “Mevlid Türk şiirinde bir nazım şeklidir. Doğmak anlamına gelir ve Resulullah’ın (s.a.v.) dünyaya gelişini ve onun hayâtındaki resûl olma, mîrâca çıkma gibi önemli olayları anlatır. Anadolu insanı bu kutlu doğumu “mevlid-i şerif” yahut “Veladed-i Muhammediye” diye adlandırır. Arapça aynı kökten (vld)türeyen “mîlâd” ise Hıristiyan dünyasına Hz. İsa’nın doğum gününü ifade eder ki Hıristiyanlar bugünü “İsa Yortusu” olarak kutlarlar. Türk edebiyatında ilk Türkçe Mevlid, gözleri görmeyen âlim Erzurumlu Mustafa Darir Efendi’ye aittir. İlim aşkıyla Erzurum’dan Mısır’a giden Mustafa Efendi 1388’de kaleme aldığı “Siyer-i Nebî” adlı eserini, o tarihlerde Mısır’da Türkçeyi resmi dil ilan eden Memluklu Sultanı Berkuk bin Anas’ın himayelerinde yazmıştır. Onu Sultan Berkuk’a takdim ettiği Siyer-i Nebi, Yavuz Sultan Selim zamanında İstanbul’a getirtilmiş, 1596’da Sultan 3. Murad tarafından da bütçesi Hazine-i Hümayun’dan karşılanmak üzere minyatürlenmesi sağlanmıştır. Erzurumlu Mustafa Darir Efendi bu eseri Resulullah’a (s.a.v.) duyduğu büyük muhabbetin sonucu olarak ortaya koymuş ve insanlara da O’nun muhabbetini, sevgisini yaymak, tanıtmak istemiş, kendisinden sonra gelen siyer müelliflerini de tesiri altında bırakmıştır. Kadı Darir olarak da bilinen Mustafa Darir Efendi kendisinden sonra gelen Süleyman Çelebi’yi de etkilemiştir.”
BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Erzurum’da doğadan sanata uzanan bir yolculuk