Yaşar Üniversitesi'nden bir ilk

Yaşar Üniversitesi, TÜBİTAK 2028-Ağlara Üyelik Desteğini almaya hak kazandıktan sonra Avrupa Birliği tarafından desteklenen EIT Food’a (European Institute of Innovation & Technology) Türkiye’den üye olan ilk ve tek üniversite oldu. Avrupa Komisyonuna bağlı bir Avrupa Bilgi ve İnovasyon Topluluğu olan EIT Food’un 13 farklı ülkede 50’den fazla iş birliği bulunuyor. EIT Food, tüketicilere daha sağlıklı bir yaşam tarzı sunan ürünler, hizmetler ve yeni teknolojiler sağlamak için yüksek vasıflı bir gıda sektörü geliştirmeyi amaçlıyor. EIT Food Güney Avrupa Direktörü Begona Perez Villarreal ve FoodBack Kurucu Ortağı Tuğçe Ergün Cireli, tarım ve gıda alanında yapılan çalışmaları değerlendirmek ve ileride yapılması planlanan çalışmalar hakkında değerlendirme yapmak üzere Yaşar Üniversitesini ziyaret etti. Temsilciler, Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Levent Kandiller, Yaşar Topluluğu İcra Başkanı Dr. Mehmet Aktaş, İzmir Ticaret Borsası yetkilileri Dr. Kenan Keskinkılıç ve Pınar Erdil, Pınar Et ve Pınar Süt ile Çamlı Yem yetkilileri ve akademisyenler ile bir araya geldi.

Selçuk Yaşar Kampüsünde gerçekleşen toplantıda çeşitli sunumlar gerçekleştirildi. Yaşar Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi ile iş birliği halinde çalışan ve uzayda bitki deneyleri gerçekleştirecek olan Ege Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Türkan, bitki bilimi ve gıda güvenliğindeki ilerlemeler konusunda sunum yaptı. Kuraklık sorunu üzerine araştırmalar yapan İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mir Jafar Sadegh Safari, çalışmalarının sonuçlarını paylaştı. Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Meslek Yüksekokulu Gıda İşleme Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ruhan Aşkın Uzel, ekili arazilerdeki toprak koşullarını iyileştiren uygulamalardan oluşan rejeneratif tarım ve alternatif proteinlerden bahsederek, gelecekte proteinlerle ilgili neler yapılabileceğini aktardı. Yaşar Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Huriye Toker ise tarım ve gıda alanında çalışan kadınların güçlendirilmesi temalı bir sunum gerçekleştirdi.

Rektör Prof. Dr. Levent Kandiller, “EIT Food, Avrupa Komisyonu’na bağlı bir teşkilat. O teşkilata bağlı bilgi ve inovasyon toplulukları var. Üniversite olarak EIT Food içinde etkili olmak istiyoruz. Yaptığımız toplantıda onların dikkat ettiği temel konularda sunumlar hazırladık. İlk oturumda üniversitedeki araştırmalardan bahsettik, ikinci oturumda ise İzmir Ticaret Borsası ile beraber yürüttüğümüz İzmir Tarım Teknoloji Merkezi’nden bahsettik. Bu merkez, üç yıldır yapılan bir çalışmanın sonucunda Menemen’de Uluslararası Tarım Araştırmaları Uygulama Merkezi içinde yer alacak. Burada yapmak istediğimiz, başta Ege Bölgesi olmak üzere tüm Türkiye’de dijital tarım teknolojileri üzerindeki yeni girişimlerin yer alacağı bir merkez meydana getirmek. Bu merkezin bir özelliği de Ekosistem Entegrasyon Laboratuvarı olması. Yaşayan bir laboratuvar olacak. Menemen’de bize tahsis edilen büyük araziler içinde geliştirilen teknolojilerin uygulamasını yapacağız ve çiftçilere göstereceğiz. Toplantıdan EIT Food yetkilileri de memnun kaldı, İzmir’i önemli bir irtibat noktası olarak kimliklendirdiler. Önümüzdeki günlerde gerçek proje iş birlikleri ile işe başlayacağız. Hatta Kasım ayında sonlanacak çağrı için bir proje önerisinde bulunmamızı dilediler. EIT-Food üyeliğinin en önemli katkısı, tarım-gıda sektörlerinde dışarıya açık olmayan özel projelere dahil olma fırsatını yakalamak, Yaşar Topluluğu’nun yapmak istediği araştırma alanlarını destek programlarına ekleyebilmek ve Avrupa tarım ve gıda politika metinlerine katkı koyabilmek. Ayrıca, Avrupa’daki tarım-gıda girişimcilik ekosistemine ana hattan bir bağlantı sağlanmış olacağız” dedi.

EIT Food Güney Avrupa Direktörü Begona Perez Villarreal ise topluluğun çalışmalarını anlattı ve üniversite akademisyenlerinin tarım ve gıda üzerine yaptığı sunumları keyifle dinlediklerini söyledi. Villarreal, “EIT Food olarak amacımız; çiftlikten sofraya güven ve adaletle herkesin sürdürülebilir, güvenli ve sağlıklı gıdaya erişebildiği ve bu gıdanın tadını çıkarabildiği bir dünya. Bizim rolümüz tüm paydaşları bir araya getirerek tarımsal gıda sistemini dönüştürecek inovasyon sürecine rehberlik etmek ve hızlandırmak. Gücümüz, Avrupa'nın önde gelen tarımsal gıda şirketlerini, araştırma enstitülerini ve üniversitelerini temsil eden ağımızdan geliyor. Türkiye’de binden fazla kişiyle ve 300’ün üzerinde girişimciyle çalışıyoruz, projelere toplamda 50 bin Euro hibe sağladık” diye konuştu.

BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Öğretmenlere 'Oyun yoluyla öğrenme eğitimi kursu' verildi