Türkiye’nin tarımsal ürünlerdeki ithalata dikkat çeken Başkan Işınsu Kestelli, “Hesaplama yapılan 16 tarla ürününün sadece 5 tanesinde iç tüketime yetecek üretim gerçekleştirebiliyoruz. Geriye kalan 11 üründe ise ithalat yapmak durumundayız” dedi
Haber Giriş Tarihi: 30.04.2023 12:46
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak:
Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
NURETTİN BAKİ
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Nisan ayı olağan meclis toplantısı Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer Başkanlığında gerçekleştirildi. Ülke ve kent tarımına dair önemli konuların masaya yatırıldığı toplantıda İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, Türkiye’nin kendi kendine yetebilecek tarımsal ürünlere dikkat çekerek, “Hesaplama yapılan 12 meyvede kendimize yetecek üretimi gerçekleştirirken, çay, muz ve ceviz gibi 3 meyvede ise iç tüketim için ithalata ihtiyaç duyuyoruz. Hesaplama yapılan 16 tarla ürününün ise sadece 5 tanesinde iç tüketime yetecek üretim gerçekleştirebiliyoruz. Geriye kalan 11 üründe ise ithalat yapmak durumundayız” ifadelerine yer verdi.
11 ÜRÜNDE İTHALAT YAPMAK ZORUNDAYIZ
Türkiye, karşılaştığı sorunları aşabilecek potansiyele sahip bir ülke olduğunu ifade eden İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “Yeter ki birlik ve beraberlik içinde ve doğru bir yol haritası belirleyip o yolda sağlam adımlarla yürümeyi başaralım. Seçim ile ilgili süreç, gündemimizin ağırlığı olsa da dünya ajandasını takip etmeye ve işlerimizi yürütmeye mecburuz. Son dönemde tüm ülkelerin en önemli hedeflerinden birisi gıda güvenliğinin sağlanması. Bu durumu yurtiçi tarımsal üretimin tüketimi karşılaması olarak da ifade edebiliriz. Türkiye İstatistik Kurumu birçok önemli tarım ürününde kendi kendimize yeterliliğimizi gösteren 2022 yılı bitkisel üretim denge tablolarını yayımladı.
Bu veriler yurtiçi üretimin yurtiçi tüketimi ne kadar karşıladığını gösteriyor. Buna göre 15 önemli sebze ürününde kendimize yetecek hatta önemli bir bölümünde ihraç edebilecek miktarda üretim gerçekleştiriyoruz. Hesaplama yapılan 12 meyvede kendimize yetecek üretimi gerçekleştirirken, çay, muz ve ceviz gibi 3 meyvede ise iç tüketim için ithalata ihtiyaç duyuyoruz. Hesaplama yapılan 16 tarla ürününün ise sadece 5 tanesinde iç tüketime yetecek üretim gerçekleştirebiliyoruz. Geriye kalan 11 üründe ise ithalat yapmak durumundayız” dedi.
TARIM ALANLARIMIZI ARTIRMAK MÜMKÜN DEĞİL!
Konuşmasının devamında Kestelli, “Bunlar arasında buğdayda yüzde 87, mısırda yüzde 77, ayçiçeğinde yüzde 60, mercimekte yüzde 54 ve soyada sadece yüzde 6 oranında iç tüketime yeter üretim gerçekleştirebiliyoruz. Üstelik bu tarla ürünlerinin üretimi için geniş arazilerde ekim yapılması gerekiyor. Tarım alanlarımızı artırmak mümkün değil. O zaman ortalama verim miktarını artıracağız. Böylece tarla ürünlerinde kendimize yeter üretim gerçekleştirmemiz mümkün olabilecek. Buğdaydan yapılan un, ayçiçeğinden üretilen bitkisel yağ ve ancak iç tüketime yetecek kadar ürettiğimiz pamuğa gereksinim duyan tekstil ve konfeksiyon ürünleri, tarımsal sanayide en çok ihraç ettiğimiz ürünler arasında yer alıyor. Hammaddelerinde ithalat yapmak zorunda olduğumuz saydığım ürünlerin ihracatını sürdürülebilir kılmak için riskleri de iyi belirlememiz gerekiyor. Üretim ve ticarette politikalarımızı da bu dengeleri gözeterek yapmamız gerektiğini düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.
TARIMDA TEKNOLOJİ VURGUSU
Mevcut sistem değişmezse gelecek yıllarda gıda kıtlığı ve açlığın yeniden en büyük problemlerden birisi olacağı tespitinin yapıldığını söyleyen Kestelli, “Hali hazırda da dijital ekonominin küresel hacminin 38 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaştığı tahmin ediliyor. ABD, Çin ve AB ülkeleri dijital ekonomide ilk 3 sıraya sahipken Japonya, Güney Kore, Endonezya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi rekabette yerini sağlamlaştırmak isteyen ülkeler, önemli ve etkili vizyonlar ve stratejiler ortaya koyuyor. Türkiye ise bu konuda G20 ülkeleri arasında sonuncu sırada yer alıyor. Raporun tarımla ilgili bölümünde de son derece çarpıcı tespitler var. Tarımın Geleceği başlıklı bölümde 2050 yılına kadar yüzde 70 oranında daha fazla gıda üretilmesi gerekeceği vurgulanıyor. Mevcut sistem değişmezse gelecek yıllarda gıda kıtlığı ve açlığın yeniden en büyük problemlerden birisi olacağı tespiti yapılıyor. Bu zorlukların üstesinden gelmek için de hükümetlerin, yatırımcıların ve yenilikçi tarım teknoloji geliştiricilerinin ortak çaba göstermesi gerekiyor. Tarım teknolojileri dünyasında, güneş ve deniz suyu gibi bol ve temiz kaynaklardan yararlanılarak kurak bölgelerde mahsul yetiştirmek mümkün olacak” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye’nin tarımsal ürünlerdeki ithalata dikkat çeken Başkan Işınsu Kestelli, “Hesaplama yapılan 16 tarla ürününün sadece 5 tanesinde iç tüketime yetecek üretim gerçekleştirebiliyoruz. Geriye kalan 11 üründe ise ithalat yapmak durumundayız” dedi
NURETTİN BAKİ
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Nisan ayı olağan meclis toplantısı Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer Başkanlığında gerçekleştirildi. Ülke ve kent tarımına dair önemli konuların masaya yatırıldığı toplantıda İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, Türkiye’nin kendi kendine yetebilecek tarımsal ürünlere dikkat çekerek, “Hesaplama yapılan 12 meyvede kendimize yetecek üretimi gerçekleştirirken, çay, muz ve ceviz gibi 3 meyvede ise iç tüketim için ithalata ihtiyaç duyuyoruz. Hesaplama yapılan 16 tarla ürününün ise sadece 5 tanesinde iç tüketime yetecek üretim gerçekleştirebiliyoruz. Geriye kalan 11 üründe ise ithalat yapmak durumundayız” ifadelerine yer verdi.
11 ÜRÜNDE İTHALAT YAPMAK ZORUNDAYIZ
Türkiye, karşılaştığı sorunları aşabilecek potansiyele sahip bir ülke olduğunu ifade eden İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “Yeter ki birlik ve beraberlik içinde ve doğru bir yol haritası belirleyip o yolda sağlam adımlarla yürümeyi başaralım. Seçim ile ilgili süreç, gündemimizin ağırlığı olsa da dünya ajandasını takip etmeye ve işlerimizi yürütmeye mecburuz. Son dönemde tüm ülkelerin en önemli hedeflerinden birisi gıda güvenliğinin sağlanması. Bu durumu yurtiçi tarımsal üretimin tüketimi karşılaması olarak da ifade edebiliriz. Türkiye İstatistik Kurumu birçok önemli tarım ürününde kendi kendimize yeterliliğimizi gösteren 2022 yılı bitkisel üretim denge tablolarını yayımladı.
Bu veriler yurtiçi üretimin yurtiçi tüketimi ne kadar karşıladığını gösteriyor. Buna göre 15 önemli sebze ürününde kendimize yetecek hatta önemli bir bölümünde ihraç edebilecek miktarda üretim gerçekleştiriyoruz. Hesaplama yapılan 12 meyvede kendimize yetecek üretimi gerçekleştirirken, çay, muz ve ceviz gibi 3 meyvede ise iç tüketim için ithalata ihtiyaç duyuyoruz. Hesaplama yapılan 16 tarla ürününün ise sadece 5 tanesinde iç tüketime yetecek üretim gerçekleştirebiliyoruz. Geriye kalan 11 üründe ise ithalat yapmak durumundayız” dedi.
TARIM ALANLARIMIZI ARTIRMAK MÜMKÜN DEĞİL!
Konuşmasının devamında Kestelli, “Bunlar arasında buğdayda yüzde 87, mısırda yüzde 77, ayçiçeğinde yüzde 60, mercimekte yüzde 54 ve soyada sadece yüzde 6 oranında iç tüketime yeter üretim gerçekleştirebiliyoruz. Üstelik bu tarla ürünlerinin üretimi için geniş arazilerde ekim yapılması gerekiyor. Tarım alanlarımızı artırmak mümkün değil. O zaman ortalama verim miktarını artıracağız. Böylece tarla ürünlerinde kendimize yeter üretim gerçekleştirmemiz mümkün olabilecek. Buğdaydan yapılan un, ayçiçeğinden üretilen bitkisel yağ ve ancak iç tüketime yetecek kadar ürettiğimiz pamuğa gereksinim duyan tekstil ve konfeksiyon ürünleri, tarımsal sanayide en çok ihraç ettiğimiz ürünler arasında yer alıyor. Hammaddelerinde ithalat yapmak zorunda olduğumuz saydığım ürünlerin ihracatını sürdürülebilir kılmak için riskleri de iyi belirlememiz gerekiyor. Üretim ve ticarette politikalarımızı da bu dengeleri gözeterek yapmamız gerektiğini düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.
TARIMDA TEKNOLOJİ VURGUSU
Mevcut sistem değişmezse gelecek yıllarda gıda kıtlığı ve açlığın yeniden en büyük problemlerden birisi olacağı tespitinin yapıldığını söyleyen Kestelli, “Hali hazırda da dijital ekonominin küresel hacminin 38 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaştığı tahmin ediliyor. ABD, Çin ve AB ülkeleri dijital ekonomide ilk 3 sıraya sahipken Japonya, Güney Kore, Endonezya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi rekabette yerini sağlamlaştırmak isteyen ülkeler, önemli ve etkili vizyonlar ve stratejiler ortaya koyuyor. Türkiye ise bu konuda G20 ülkeleri arasında sonuncu sırada yer alıyor. Raporun tarımla ilgili bölümünde de son derece çarpıcı tespitler var. Tarımın Geleceği başlıklı bölümde 2050 yılına kadar yüzde 70 oranında daha fazla gıda üretilmesi gerekeceği vurgulanıyor. Mevcut sistem değişmezse gelecek yıllarda gıda kıtlığı ve açlığın yeniden en büyük problemlerden birisi olacağı tespiti yapılıyor. Bu zorlukların üstesinden gelmek için de hükümetlerin, yatırımcıların ve yenilikçi tarım teknoloji geliştiricilerinin ortak çaba göstermesi gerekiyor. Tarım teknolojileri dünyasında, güneş ve deniz suyu gibi bol ve temiz kaynaklardan yararlanılarak kurak bölgelerde mahsul yetiştirmek mümkün olacak” dedi.
AK Partili Boztepe içme suyuna yapılan zamma tepki gösterdi
Başkan Günay’ın oğlu son yolculuğuna uğurlandı
İzmir haber: Cezaevinden tahliye olur olmaz dehşet saçtı
MasterChef Arabaşı çorbası tarifi: Arabaşı çorbası nasıl yapılır?
Başkan Saygılı’dan Tugay’a 2. çevreyolu cevabı
Evka 5’in gençleri ve yolları ilgi bekliyor
İZSU’ya 35,5 milyarlık bütçe: Körfez’e 7,5 milyarlık kaynak
Bayraklı Belediyesi’nde uzlaşı çıkmadı: Teklifin kabul edilmesi mümkün değil
İzmir’de vapur seferleri olumsuz hava nedeniyle iptal edildi!
İzmirliler dikkat: Bu yollar trafiğe kapanacak
Son Girilen Haberler
İzmir’de vapur seferleri yeniden başladı
İzmir'de olumsuz hava ve deniz koşulları nedeniyle iptal edilen vapur seferleri yeniden başladı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi yağmura karşı sahada
İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir genelinde etkili olan yağışlar nedeniyle kentin tüm bölgelerinde teyakkuza geçti
Bakan Uraloğlu'ndan 5G müjdesi: Türkiye’de denemelere başlandı!
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 5G'yi Türkiye'de deneyimlemeye başladıklarını belirterek, önemli açıklamalarda bulundu.