Kuaför ve Güzellik Salonları çareyi Amerikan Modeli'nde arıyor

Ekonomideki kötü gidişatın etkilediği sektörlerden biri olan kuaför ve güzellik salonları sektörü artan maliyetler ve değişen müşteri tercihleri nedeniyle zor zamanlardan geçiyor. Enflasyonist ortam nedeniyle maliyetleri sürekli artan işletmeler ayakta kalmak adına fiyat zammına ve işçi çıkarmaya varana kadar çeşitli yollara başvururken; kendi ekonomisini düşünen müşterilerin kuaför ve güzellik salonuna gidişlerini azaltması sektördeki yarayı daha da büyütüyor. Ekonominin sektörü içine düşürdüğü bu zor durum hakkında açıklamalarda bulunan İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi ve Kişisel Bakım, Kuaför, Güzellik Salonları ve Kuru Temizleme Grubu Komite Başkanı Osman Çapa, vergi ve bankacılık ücretlendirmelerinin değişmesi gerektiğini belirterek; sektördeki işletmelere tavsiyelerde bulundu.

MÜŞTERİ ALIŞKANLIK DEĞİŞTİRDİ

Maliyetlerindeki artışı hizmet fiyatlarına yansıtmak zorunda kaldıklarını aktaran Komite Başkanı Çapa, artan fiyatlar ve ekonomik koşullar nedeniyle müşterilerinin alışkanlıklarından vazgeçtiğini söyledi. Müşterinin kendi cebini korumak için salonlara geliş sıklığını azalttığına dikkat çeken Çapa, “İşlerimiz esasında azaldı. Enflasyonist bir ortamda yaşamaktayız. Bu hafta aldığınız bir ürünü bir hafta sonra aynı fiyattan bulamıyoruz. Bu da bizim maliyetlerimizi arttırdığı için hizmetlerimize zam yapmak zorunda kalıyoruz. Biz bunu yaptığımız zaman da müşteri salon ziyaret sayısını azaltıyor. Boya, boya ile kullandığımız yan ürünler, şampuan, krem… Sadece elektriğe gelen son yüzde 37’lik zamla 10 bin lira ödediğiniz elektrik 13 bin 700 lira oluyor. Böyle olunca da bizim hizmetlerimizin maliyeti artıyor. Müşteri de kendini korumak için kuaföre, ayda bir gelmek yerine iki ayda bir geliyor. Eskiden beri tanıdığım bir müşterimiz var normalde ayda bir kere gelirdi, 2 buçuk ay aradan sonra geldi bu kez. Sebebini de açık olarak ‘maaliyeti düşürmek için böyle yaptım’ diyerek belirtti bize” şeklinde ifadelerde bulundu.

MÜŞTERİ AZALDI, MALİYET ARTTI

Enflasyon nedeniyle kullandıkları ürünlerin fiyatlarında haftalık olarak artışlar yaşandığını vurgulayan Çapa, artan maliyetler karşısında işletmelerin zor durumda kaldığını dile getirerek; “Müşteri sayımız azaldı, maaliyetlerimiz yükseldi, kar marjımız düştü ve ayakta kalmak zorlaştı. KDV yüzde 18’den yüzde 20’ye çıktı, banka komisyonları yüzde 1,2 ile 1,3 arasındayken; yüzde 4 buçuk, 5 banka komisyonu verir olduk. Yani bizim sadece yüzde 7 gibi bir maaliyet artışımız oldu sadece poslardan geçirilen ücretler üzerinden. Müşterinin de yüzde 99’u ödemeyi kredi kartı ile yapıyor. Biz siparişlerimizi haftalık olarak toptancıdan veriyoruz ya da kendimiz alıyoruz inanın kullandığımız tuvalet kağıdından deterjana kadar her hafta zam oluyor. Müşteriye ikram olarak sunduğumuz 300cc’lik su bile 1 lira 25 kuruş civarından şu an 3 buçuk 4 liraya çıktı. Bu kadar fiyat artışının olduğu bir yerde işletmeler olarak ayakta kalmakta gerçekten zorlanıyoruz. Böyle olunca personel sayısını azalttık çünkü karlılık olmazsa bir işletme ayakta kalamaz” dedi.

GELİNLERİN BAŞI EKONOMİ İLE DERTTE

Ekonominin gidişatından ötürü insanların düğün masraflarını kıstığını aktaran Osman Çapa, azalan düğünler nedeniyle bu yaz kendilerine gelen gelin sayısında büyük düşüş yaşandığının altını çizdi. Yazın yaşanılan yoğunluğun azalmasından ötürü artık Ramazan’daki durgunluğu tolere etmekte zorlandıklarını ifade eden Komite Başkanı Çapa, “Mesela Ramazan’da 25 gün oturuyorsunuz çünkü sosyal hayat duruyor. Bizim işimiz sosyal yaşantıya bağlı. Bayramda da kapattınız o da gitti. Bazı dönemler vardır yazın düğünler var diye çok çalışırsınız, ramazan gelince çalışmazsınız. O onu dengeler ama artık o denge çok şaştı. Çok fazla düğünümüz, gelinimiz olmadığı gibi bu yaz, bir de freelance dediğimiz şekilde çalışanlar var bunlar vergiye tabi değiller kaçak çalışıyorlar. Düğünler de çok azaldı normalde biz yazın 50-100 arası gelin tarıyorsak şimdi 5-6’yı geçmiyor. Eskiden bir gelin geldiği zaman yanında 5-10 kişi ile gelirdi, şimdi ya sadece gelin geliyor ya da yanında bir kişi oluyor en fazla. Bir ev kurmak çok maliyetli olduğu için artık insanlar düğün masrafına girmek yerine başka şeylere bütçe ayırıyorlar. Düğün salonlarında düğünlerin azaldığını bildiğimiz gibi şöyle şeyler de oluyor bize geliyorlar ‘işte benim akşam yakınımın bir düğünü var güzel bir topuz istiyorum’ diyorlar yapıyoruz sonra sosyal medyadan falan görüyoruz, duyuyoruz meğer kendi düğünüymüş. İnsanlar ekonomik olsun diye kendilerince çareler üretiyor bu olan sıkıntının bir göstergesi ben bunu eleştirmek için söylemiyorum. Vatandaş sadece işini halletmek için yollar deniyor. Bu haftada 1 gün kapalı kalınması uygulamasından gerçi sonradan dönüldü ama yazın 2 ay bu uygulamanın böyle kalmasının bizlere zararı oldu” diye açıklamalarda bulundu.

EMEKLİ BEYAZ SAÇ İLE DOLAŞIYOR

Artan pahalılık nedeniyle herkesin yaşam mücadelesi vermek zorunda kaldığını belirten Osman Çapa, emeklilerin artık saçını boyatacak gücünün kalmadığına dikkat çekti. İnsanların alışkanlıklarından ekonomik sebeplerle vazgeçmek zorunda kaldığını söyleyen Çapa, “Ekonomik sıkıntıları hepimiz yaşıyoruz verilen istatistikler zaten doğru değil. Peynir 150 liradan 400 liraya çıktı, etin kilosu ortada herkes yaşam mücadelesi veriyor. Bu her sektöre zarar veriyor. Bütün sektörlerde bir daralma var bu bir gerçek. Emeklinin durumu ortada 12 bin 500 lira ile bir insan nereye gidecek de para harcayacak? Bizim eskiden çok emekli müşterimiz vardı şimdi çok azaldı. Eskiden gelirdi saçını boya yaptırırdı, röfle yaptırırdı şimdi röfleyi kaldırdı sadece boya istiyor. Hatta beyazlar artmış diyor ki ‘olsun beyaz kalsın’ esasında bembeyaz saçla dolaşmak istemiyor ama ekonomik olarak böyle bir yol izliyor. Eskiden her kadın haftada 1-2 kez gelir fön yaptırırdı şimdi o sayı çok azaldı. Bir düğün, yemek, organizasyon olursa anca o zaman geliyor kuaföre. Ekonomik şartlar düzelmeden ben esnafın, tüccarın, hizmet sektörünün rahat yaşayabileceğini düşünmüyorum” şeklinde görüşlerini aktardı.

KOMİSYON VE KDV DÜŞMELİ

Sektördeki işletmelerin ayakta kalması için siyasi olarak atılması gereken adımlardan bahseden Çapa, yüksek KDV ve banka komisyonlarının düşürülmesi gerektiğini söyledi. İşletmeler kapandığı zaman oluşacak zarardan devletin ve çalışanların da etkileneceğini söyleyen Komite Başkanı Çapa, “Banka komisyonlarının düşürülmesi gerekiyor. Biz hizmet üreten bir sektörüz KDV’nin yüzde 20’den yüzde 10’a düşürülmesi lazım. Bunlar bizi biraz rahatlatır. Çünkü biz hizmet üretiyoruz işletmelerin bu anlamda sıkıntısı büyük. İkinci olarak da işletmeler tarafı için şöyle söyleyeyim; bir işletmenin kapalı olması sadece kendisine değil hem gelir vergisine hem de o işletmenin istihdam ettiği çalışana zarardır. İşletme kapanırsa devlet hem gelir vergisinden olur hem de o işletmede çalışan 5 kişi 10 kişi istihdam edilememiş olur. İşletmeler çalışanına istihdam sağlıyorsa SGK tarafından işletmelere bazı destekler sunulmalı. Çünkü biz fabrika değiliz 500 tane bin tane insan çalıştırmıyoruz gücümüz ortada bizim ödeyeceğimiz primlere bir düzenleme yapılmalı” diye önerilerde bulundu.

AMERİKAN MODELİ İŞLETMELERİ AYAKTA TUTABİLİR

İçinden geçilen zorlu sürecin atlatılması için kendi aralarında da fikir alışverişinde bulunduklarını söyleyen Komite Başkanı Çapa, işletmelere aynı çatı altında toplanma önerisinde bulundu. Amerikan Modeli olarak bilinen koltuk kiralama yöntemi ile birden fazla işletmenin ayrı ayrı kira ödemek yerine tek bir yerde toplanarak giderlere ortak olmasını tavsiyeden eden Çapa, açıklamalarını şu sözler ile sonlandırdı; “Sektör olarak kendi içimizde de konuşup ayakta kalmak adına çözümler geliştirmeye çalışıyoruz arkadaşlarımızla. 10 tane 5 tane işletme var diyelim aynı caddede bunlar koltuk kiralama usulü ile birleşebilir. Biz 5 tane kira yerine 1 tane kira ödeyebiliriz ama 5 işletme sahibi bir arada olursa. Son günlerde birçok küçük işletme kapatmaya başladı. Sebebi de giderlerin altından kalkılamaması. Kira çok yüksek, işçi maliyeti çok yüksek bir çalışanın maliyeti işletmeye 27-30 bin lirayı buluyor. Bence birkaç işletme tek yerde birleşip ayakta o şekilde kalabilirler. Amerika bunu yapmış. Bizim kuaförlerimiz, güzellik salonlarımız da bunu yapmak zorunda. Eğer işletmeler bunu yapmazsa kapatacak gidip başkasının yanında çalışmak isteyecek ama benim ekstra bir çalışana yerim yok ki o zaman ne olacak işsiz kalacak. Biz buna konuştuğumuz arkadaşlarımıza öneriyoruz. Anlaşabildiğiniz insanlarla bir araya gelin, kiraya ortak olun bu şekilde en azından ayakta kalırsınız bu sıkıntılı süreci atlatırsınız diyoruz.”