İhmalkârlık, denetimsizlik ve sorumsuzluğun 78 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olduğunu belirten Yorgancılar, “Türkiye’nin ucuz ölümler ülkesi olmaması için denetimlerin, kuralların ve güvenlik önlemlerinin kesinlikle tam olarak uygulanması gerekiyor” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 27.01.2025 18:32
Haber Güncellenme Tarihi: 27.01.2025 18:35
Kaynak:
HABER MERKEZİ
KEMAL ÖZKURT – Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ocak ayı Meclis toplantısı Meclis Başkan Yardımcısı İzzet Şanlı idaresinde EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ve Meclis Üyesi sanayicilerin katılımıyla gerçekleşti. Başkan Yorgancılar ve meclis üyeleri toplantı öncesi İzQ Dijital Deneyim Merkezi'ni ziyaret etti. Güncel ekonomik değerlendirmelerinin yanı sıra Bolu’daki otel yangınına ilişkin açıklamalarda bulunan Yorgancılar, yangının ihmalkârlık, denetimsizlik ve sorumsuzluk sebebiyle çıktığını belirterek denetimlerin, kuralların ve güvenlik önlemlerinin tam olarak uygulanması ve Türkiye, ucuz ölümler ülkesi olmaması gerektiğini vurguladı.
İNSANLIK BİTTİ Mİ?
Yangının ardından daha aileler acılarını yaşayamadan siyasilerin sorumluluk telaşına düştüğünü ifade eden Yorgancılar, “2023 Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketi ile binlerce vatandaşımızı kaybettik. Şimdi ise 78 vatandaşımızı, üstelik çoğunluğu çocuklardan oluşan bir kesimi, ihmalkârlık, denetimsizlik ve sorumsuzluk nedeniyle yanında kaybettik. Bu durum, toplum olarak ciddi bir özeleştiri yapmamız gerektiğini gösteriyor. Cenazelerine bile ulaşamayan ailelerin dramları devam ederken yetkililer arasında sorumluluk tartışmaları başladı. Bir tarafta belediye, diğer tarafta başka kurumlar bu trajedinin sorumluluğunu birbirine atıyor. Ancak ortada açık bir gerçek var; Denetimsizlik ve ihmal. Bu durumunun sorumlusu elbet bulunacak ama bari bırakın millet acısını yaşasın. 78 kişi maalesef hayatını kaybetti. Bunun yetmemiş gibi, bazı kesimler tarafından ölen ailelere telefonlar açılıp, dalga geçen vatandaşlar var. Biz neden bu duruma geldik. Buna razı olacak bir toplum mu olduk? İnsanlık mı bitti? Denetimlerin, kuralların ve güvenlik önlemlerinin tam olarak uygulanması gerektiğini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Türkiye, ucuz ölümler ülkesi olmamalıdır” diye konuştu.
İHRACATÇIYA ÖZEL KUR
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a gerçekleştirdikleri ziyarette ilişkin de açıklamalarda bulunan Yorgancılar, “Konular içinde, rekabet gücü gün geçtikçe eriyen, özellikle ihracatçı üyelerimizin özel kur uygulamasını, yani ihracatta özel bir kur uygulanmasının doğru olduğunu bir kez daha paylaştım. Orada sanayicinin finansmanının kolaylaştırılması, teşvik ve desteklerin çeşitlenerek artması, Çin ürünlerine karşı da haksız rekabetin önlenmesi konusuyla ilgili tedbirlerin alınması gerektiğini ilettim. Bunun dışında, konulara alt alta baktığımızda, sanayideki dönüşümün bir parçası olabilmek açısından, stratejik bir sanayi politikasının mutlaka planlanarak açıklanması gerektiğini de ilettik. Yaklaşık 6 ana başlıkta sizlerden gelen 27 üyemizin yanıtlamış olduğu 123 maddelik taleplerinizi, Sayın Cumhurbaşkanına ve Yardımcımıza bir dosya halinde ilettim” dedi.
SURİYE’DE ÖNEMLİ ROL ÜSTLENİRİZ
Suriye’nin yeniden inşasında Türkiye’nin önemli bir rol üstleneceğini beklediğini söyleyen Yorgancılar, “Suriye’de sanayi üretimi, İdlib gibi üç taneyle en büyük bölgesinde oluşuyor. Ama bu bölgede de yıkım fazla. İnşaat için ne yapılması gerekiyor? Önce sahra hastanelerinin, yani orada yaşayan ve yaşayacak olan insanların tedavi olabileceği hastanelerin kurulması lazım. Daha sonra okulların, çocukların okula gidebilmesi için okul ihtiyaçları var. Bütün bunları alt alta koyduğumuzda, yeni bir baştan Suriye konut yapılaşması oluşacak. Biz burada çok önemli bir rol ve görev alabilecek olan kapasitedeyiz, ama önce oranın güvenliğinin, iç güvenliğinin sağlanması gerekir. Bu iş güvenliği, bugün birçok kurum veya kuruluş, işte çantasını alıyor, Suriye’ye gidiyor, ne yaparız, nasıl bir iş birliği yaparız, ne satarız? Bunun hükümetler nezdinde olması lazım. Hükümetimiz mutlaka bununla ilgili çalışmalarını yapıyorlar ve bu çalışmaların sonucunda da oradaki hükümet kurulunca oranın yeni başlayan inşasıyla ilgili önemli görevler ve roller alacağımızı da tahmin ve ümit ediyorum” şeklinde konuştu.
SORUMLU OLAN HERKES YARGILANMALI
Bolu’da gerçekleşen otel yangınında ilgili tüm kurumların taksirle ölüme sebebiyetten yargılanması gerektiğini ifade eden Şanlı, “Bir gecelik hasılattan daha az maliyetle alınabilecek yangın önlemleri ihmal edildiği, kurumlar "Sorumluluk bizde değil" dediği için bu canları kaybettik. Adları gibi Yiğit ve Alp olan, biri doktor biri mühendis 25 yaşındaki iki genç, yangından sağ kurtulmalarına rağmen yardım çığlıklarına kayıtsız kalamayarak alevlerin içine tekrar girdi. Ne yazık ki yangın söndüğünde, cansız bedenlerine ulaşıldı. Bu kahraman gençler canları pahasına sorumluluk üstlenirken, yetkililer "Sorumlu biz değiliz" tartışmasına girişti. Bana göre ilgili tüm kurumlar taksirle ölüme sebebiyetten yargılanmalı. Ancak sadece siyasileri suçlamak kolay bir kaçış olur. Peki ya biz? Denetimlerde eksiklerin üzerini örten, sorumsuzluğa göz yuman, bu yanlış düzeni besleyen yine biz değil miyiz? Seçimlerde 60 milyonluk nüfustan seçilen 2 bin kişinin hepsinin tertemiz olmasını beklemek gerçekçi değil. Toplumun rengi neyse, siyasette de o görülür. Önce kendi rengimizi sorguladığımız, sonra hesap verebilenleri seçtiğimiz günleri görmeyi diliyorum” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İhmalkârlık, denetimsizlik ve sorumsuzluğun 78 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olduğunu belirten Yorgancılar, “Türkiye’nin ucuz ölümler ülkesi olmaması için denetimlerin, kuralların ve güvenlik önlemlerinin kesinlikle tam olarak uygulanması gerekiyor” dedi.
KEMAL ÖZKURT – Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ocak ayı Meclis toplantısı Meclis Başkan Yardımcısı İzzet Şanlı idaresinde EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ve Meclis Üyesi sanayicilerin katılımıyla gerçekleşti. Başkan Yorgancılar ve meclis üyeleri toplantı öncesi İzQ Dijital Deneyim Merkezi'ni ziyaret etti. Güncel ekonomik değerlendirmelerinin yanı sıra Bolu’daki otel yangınına ilişkin açıklamalarda bulunan Yorgancılar, yangının ihmalkârlık, denetimsizlik ve sorumsuzluk sebebiyle çıktığını belirterek denetimlerin, kuralların ve güvenlik önlemlerinin tam olarak uygulanması ve Türkiye, ucuz ölümler ülkesi olmaması gerektiğini vurguladı.
İNSANLIK BİTTİ Mİ?
Yangının ardından daha aileler acılarını yaşayamadan siyasilerin sorumluluk telaşına düştüğünü ifade eden Yorgancılar, “2023 Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketi ile binlerce vatandaşımızı kaybettik. Şimdi ise 78 vatandaşımızı, üstelik çoğunluğu çocuklardan oluşan bir kesimi, ihmalkârlık, denetimsizlik ve sorumsuzluk nedeniyle yanında kaybettik. Bu durum, toplum olarak ciddi bir özeleştiri yapmamız gerektiğini gösteriyor. Cenazelerine bile ulaşamayan ailelerin dramları devam ederken yetkililer arasında sorumluluk tartışmaları başladı. Bir tarafta belediye, diğer tarafta başka kurumlar bu trajedinin sorumluluğunu birbirine atıyor. Ancak ortada açık bir gerçek var; Denetimsizlik ve ihmal. Bu durumunun sorumlusu elbet bulunacak ama bari bırakın millet acısını yaşasın. 78 kişi maalesef hayatını kaybetti. Bunun yetmemiş gibi, bazı kesimler tarafından ölen ailelere telefonlar açılıp, dalga geçen vatandaşlar var. Biz neden bu duruma geldik. Buna razı olacak bir toplum mu olduk? İnsanlık mı bitti? Denetimlerin, kuralların ve güvenlik önlemlerinin tam olarak uygulanması gerektiğini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Türkiye, ucuz ölümler ülkesi olmamalıdır” diye konuştu.
İHRACATÇIYA ÖZEL KUR
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a gerçekleştirdikleri ziyarette ilişkin de açıklamalarda bulunan Yorgancılar, “Konular içinde, rekabet gücü gün geçtikçe eriyen, özellikle ihracatçı üyelerimizin özel kur uygulamasını, yani ihracatta özel bir kur uygulanmasının doğru olduğunu bir kez daha paylaştım. Orada sanayicinin finansmanının kolaylaştırılması, teşvik ve desteklerin çeşitlenerek artması, Çin ürünlerine karşı da haksız rekabetin önlenmesi konusuyla ilgili tedbirlerin alınması gerektiğini ilettim. Bunun dışında, konulara alt alta baktığımızda, sanayideki dönüşümün bir parçası olabilmek açısından, stratejik bir sanayi politikasının mutlaka planlanarak açıklanması gerektiğini de ilettik. Yaklaşık 6 ana başlıkta sizlerden gelen 27 üyemizin yanıtlamış olduğu 123 maddelik taleplerinizi, Sayın Cumhurbaşkanına ve Yardımcımıza bir dosya halinde ilettim” dedi.
SURİYE’DE ÖNEMLİ ROL ÜSTLENİRİZ
Suriye’nin yeniden inşasında Türkiye’nin önemli bir rol üstleneceğini beklediğini söyleyen Yorgancılar, “Suriye’de sanayi üretimi, İdlib gibi üç taneyle en büyük bölgesinde oluşuyor. Ama bu bölgede de yıkım fazla. İnşaat için ne yapılması gerekiyor? Önce sahra hastanelerinin, yani orada yaşayan ve yaşayacak olan insanların tedavi olabileceği hastanelerin kurulması lazım. Daha sonra okulların, çocukların okula gidebilmesi için okul ihtiyaçları var. Bütün bunları alt alta koyduğumuzda, yeni bir baştan Suriye konut yapılaşması oluşacak. Biz burada çok önemli bir rol ve görev alabilecek olan kapasitedeyiz, ama önce oranın güvenliğinin, iç güvenliğinin sağlanması gerekir. Bu iş güvenliği, bugün birçok kurum veya kuruluş, işte çantasını alıyor, Suriye’ye gidiyor, ne yaparız, nasıl bir iş birliği yaparız, ne satarız? Bunun hükümetler nezdinde olması lazım. Hükümetimiz mutlaka bununla ilgili çalışmalarını yapıyorlar ve bu çalışmaların sonucunda da oradaki hükümet kurulunca oranın yeni başlayan inşasıyla ilgili önemli görevler ve roller alacağımızı da tahmin ve ümit ediyorum” şeklinde konuştu.
SORUMLU OLAN HERKES YARGILANMALI
Bolu’da gerçekleşen otel yangınında ilgili tüm kurumların taksirle ölüme sebebiyetten yargılanması gerektiğini ifade eden Şanlı, “Bir gecelik hasılattan daha az maliyetle alınabilecek yangın önlemleri ihmal edildiği, kurumlar "Sorumluluk bizde değil" dediği için bu canları kaybettik. Adları gibi Yiğit ve Alp olan, biri doktor biri mühendis 25 yaşındaki iki genç, yangından sağ kurtulmalarına rağmen yardım çığlıklarına kayıtsız kalamayarak alevlerin içine tekrar girdi. Ne yazık ki yangın söndüğünde, cansız bedenlerine ulaşıldı. Bu kahraman gençler canları pahasına sorumluluk üstlenirken, yetkililer "Sorumlu biz değiliz" tartışmasına girişti. Bana göre ilgili tüm kurumlar taksirle ölüme sebebiyetten yargılanmalı. Ancak sadece siyasileri suçlamak kolay bir kaçış olur. Peki ya biz? Denetimlerde eksiklerin üzerini örten, sorumsuzluğa göz yuman, bu yanlış düzeni besleyen yine biz değil miyiz? Seçimlerde 60 milyonluk nüfustan seçilen 2 bin kişinin hepsinin tertemiz olmasını beklemek gerçekçi değil. Toplumun rengi neyse, siyasette de o görülür. Önce kendi rengimizi sorguladığımız, sonra hesap verebilenleri seçtiğimiz günleri görmeyi diliyorum” dedi.
Kaynak: HABER MERKEZİ
TGS İzmir’den gözaltı çıkışı: Bası ve tehditlere rağmen susmayacağız
Gazeteci Serhan Asker gözaltına alındı
Apple'dan AirPods güncellemeleri için kılavuz: AirPods’umu nasıl güncellerim?
Büyükşehir'den 148 işçiye ücretsiz izin dayatması
Başkan Görgün KAAN değerlendirme toplantısına katıldı
Şakran’a verilen altyapı sözü pankartta kaldı
Uyguna tavuk etinin önündeki tek engel ‘Bakanlık’
İzmir'de 53 yaşındaki işçi düşerek hayatını kaybetti
Meteoroloji’den İzmir’e rüzgâr ve gök gürültülü sağanak yağış uyarısı!
HAK-İŞ’ten Ocak ayı değerlendirmesi
Son Girilen Haberler
Meclis Genel Kurulu'nda basın özgürlüğü krizi: Tek sesli bir Türkiye inşa etmek istiyorsunuz
Bolu Kartalkaya’da meydana gelen otel yangının araştırılmasına yönelik Meclis Araştırma önergesinin tartışıldığı TBMM Genel Kurulu’nda “basın özgürlüğü tartışması yaşandı.
Şeref Malkoç’tan anayasa açıklaması
Türkiye’nin Sivil Anayasa Yolculuğu Projesi’nin tanıtımında konuşan eski Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, yeni anayasaya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Başkan Tugay: Gazetecilerin gözaltına alındığı bir ülkede özgür olamayız
Gazeteciler Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Seda Selek’in gözaltına alınmasına ilişkin açıklamalarda bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Haber peşinde koşan, habere konu olan kişiye cevap hakkı tanıyan gazetecilerin gözaltına alındığı bir ülkede hiçbirimiz özgür olamayız” dedi.