15 Temmuz’da yakınlarını kaybedenler FETÖ elebaşının eceliyle ölmesinden memnun değil

15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında gazi olanlar ve yakınlarını kaybedenler FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in eceliyle ölmesinden memnun değil

Haber Giriş Tarihi: 21.10.2024 14:55
Haber Güncellenme Tarihi: 21.10.2024 17:19
Kaynak: İHA/AA
15 Temmuz’da yakınlarını kaybedenler FETÖ elebaşının eceliyle ölmesinden memnun değil

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığına düzenlenen saldırıda şehit olan Özel harekat komiser yardımcısı Kübra Doğanay anne ve baba, haberi ilk duyduklarında garip bir duygu yaşadıklarını ancak daha sonra adeta bir bayram havasına girdiklerini dile getirdi.

Buruk bir sevinç yaşadıklarını aktaran anne Doğanay, "Ben onun aslında meydanlarda sallanmasını görmek isterdim. Biz bunu isterdik. İçimizde tabii ki biraz da sevinç var. Sanki bir bayram havası var gibi. İnşallah öbür dünyada da Rabb'im hakkımızı almayı bize nasip etsin. İnşallah orada hesaplaşacaklar. Şehitlerimize ne diyecek? Kuzum yakasına yapışacak. Rabb'im, 'Hakkınızı alın, dünyada sizin gençliğinizi aldı' diyecek. İnşallah Rabb'im öbür dünyada bizlere de gösterir. Bu adamı toprak kabul etmesin. Mezarına gideceğim, söyleyeceğim kuzuma. Çıkacak karşılarına tabii ki ahirette. Ne yüzle çıkacak? Ne diyecek o kadar şehitlere acaba?" diye konuştu.

Baba Harun Doğanay da FETÖ elebaşının eceliyle ölmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirerek, “Başka şekilde ölmesini isterdim. Rabb'ime sonsuz şükürler olsun, geberdi gitti. Biraz da olsa rahatladık. Bu ve bunun gibilerin nefes alması bile hata. Onun için sevindim. Tabii acımız biraz da olsa dindi ama hala yine devam ediyor. Biraz rahatladık. Bazen televizyonda filan çıktığında bile zorumuza gidiyordu” dedi.

fuat yavuz

“Fettullah Gülen Amerikan ajanıydı”

15 Temmuz gecesi TRT Harbiye binası önünde darbecilere karşı koyarken şehit olan Fahrettin Yavuz’un ağabeyi Fuat Yavuz, “Fethullah Gülen Amerika’nın bir numaralı ajanıydı. Yani Türkiye’nin başına koymuş olduğu bir ajandı. Fethullah Gülen bir piyondu. Böyle vahşi bir yaratığı toprak bile kabul etmez. Geberdi gitti. Asıl mücadele bundan sonra başlıyor. 15 Temmuz’da Fethullahçı Terörist Örgütü bu ülkeyi bölüp parçalamak istedi. Ve çok planları vardı. Her yeri işgal etmek istediler. Biz çok büyük bir badire atlattık. 15 Temmuz bizim için bir varoluş gecesiydi. Allah bizlere güç verdi. İnsanlara ateş ettiler. Bizim elimizde hiçbir şey yoktu. Türk bayrağı, tekbirleriyle sokağa çıktık. Biz o gece Harbiye’de şehidimizi verdik. Harbiye’ye nasıl gittiğimizi bilmiyoruz. 3 tane şehidimiz var orada ve kardeşim o gece orada şehit düştü. Bunlar çok büyük bir cani. Teröristte bile biraz yani insaf olur. Bunlarda insanlıktan kalma hiçbir şey yok. Bunlar acımasız, duygusuz insanları öldürmek için bahane arayan bir örgüt.

Ona öldü demeyelim de geberdi diyelim ahlaksız terörist. İnsanlar ölür, bunlar geberdiler. Bunların ateşi bol olsun. Şimdi ben inanıyorum ki onları toprak bile kabul etmeyecek. Böyle vahşi bir yaratığı toprak bile kabul etmez. Bunlar geberdi gittiler. Asıl mücadele bundan sonra başlıyor. Fethullah Gülen bir piyondu. CIA ile beraber Türkiye Cumhuriyeti’ni bölüp başa geçmek için için başa getirilen biriydi. Dini kullanarak insanları kandırdı. Bu örgüt 15 Temmuz’da başarılı olsaydı da inanın çok büyük şeyler olacaktı. Bu ülkeyi tamamen bölüp parçalayacaklardı. Ondan sonra da Amerika istediği gibi yönetecekti. Cumhurbaşkanımız 22 senedir ülkenin başında Allah da başımızdan eksik etmesin. O geldikten sonra artık diş geçiremiyorlar. Onlar ne diyorsa biz aksini iddia ediyoruz. Ve başarılı olamadıkları için şu an CIA de bitmiş vaziyette. Amerika’da bitmiş vaziyette” ifadelerini kullandı.

musa ilhan

"Fetullah Gülen siyonizme hizmet ediyordu"

15 Temmuz hain darbe girişiminde gazi olan 8 yıldır kalbinde kurşunla yaşayan Gazisi Musa İlhan şöyle konuştu;

"15 Temmuz gecesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi’nde yaralanmıştım. Şu an ki olduğumuz yerde; İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün yanı başındayız. O gün de burada çok destansı direnişler olmuştu. 8 yıldır kalbimde bir kurşun taşıyorum, bunun gururunu yaşıyorum. İlk defa bugün çok mutlu oldum. Ölüm haberi bizi ziyadesiyle mutlu etti. Siz de beni hastanede ziyaret ettiniz. 16 Temmuz sabahı yoğun bakımda gözlerimi açtığımda, hemşire hanımlara Cumhurbaşkanımızın yaşayıp yaşamadığını sormuştum. Yaşadığını söylemişlerdi. O zaman çok mutlu olmuştum. Bu sabah da tedavim için hastaneye gelmiştim. Tam manasıyla burada öğrenmiş oldum. Buraya gelirken ajanslara düşmüştü ama hastanede bütün ulusal kanallardan ve sizden de duymuş oldum. Çok tevafuk oldu. İki müjdeli haberi de hastanede aldım. Birincisi 16 Temmuz sabahı Cumhurbaşkanımızın yaşadığı, ikincisi de Fetullah Gülen denilen terörist başının gebermesidir”

ikizler

“Fetullah Gülen, cehennem ateşinde cayır cayır yansın”

Darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı’ndaki bombalı saldırıda şehit olan polis memuru ikizler Ahmet ve Mehmet Oruç’un babası, Fetullah Gülen’in ölümüyle ilgili şu ifadeleri kullandı;

 “Şehit aileleri olarak hem sevindik hem de üzüldük. Sevinmemizin sebebi bu hain pislik ortalıktan temizlendi. 251 şehidimiz huzurlu ve mutlular. Ancak bir yandan üzülüyoruz. Çünkü cezasını burada çekmedi. İnşallah ahirette cezasını çekecek. Bu şerefsiz, kötü insan geberip gitti. Bu öksüzlerin, yetimlerin ve şehitlerin hakkı üzerinde var. Gelinimin, torunumun hakkı var. Haklarımızı helal etmiyoruz. Rabbim inşallah ahirette bunu hesap vermeyenler arasında tutar. Bu adam inşallah ahirette cezasını çekecek. Yetimlerin, öksüzlerin hakkı üzerinde. Bu cezasını inşallah çekecek. Rabbime orada hesap verilecek ama inşallah bu hesap vermeyenlerden olur. Cehennem ateşinde cayır cayır yansın. Tek temennimiz. Bizim ellerimiz onun yakasında olacak. Dünyadan 1 pislik kurtuldu”

ceren

“Bugün en sevindirici haberlerden birini aldık”

15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan Polis Özel Harekat Komiser Yardımcısı Cennet Yiğit’in babası Yahya Yiğit ise duygularını şöyle ifade etti;

 “Bugün en sevindirici haberlerden birini aldık” diyerek değerlendirdi. Baba Yiğit; “Bugün sabah en sevindirici haberlerden birini aldık. Tabi ki 15 Temmuz’u gerçekleştiren o hainlerin lideri, Siyonistlerin uşağı Fethullah Gülen’e öldü diyemiyorum. İnsan ölür, hayvan ölür fakat aşağıların aşağısında olan bu insana öldü diyemiyorum. Gerçekten İslam’a hizmet etseydi bunları söylemezdik. İnanın insanlarımızı şehit eden o alçaklara da dua ediyoruz. Niye dua ediyoruz, Rabbim inşallah onlara da hidayet nasip eder de bu vatana ve millete faydalı insan olurlar diye dua ediyoruz. Rabbim hidayet nasip etmezse ‘kahhar’ sıfatına havale ediyoruz. Vatanımıza ihanet eden terör örgütleri bilsin ki; biz yanarız fakat küllerimizden yeniden doğarız. Bu vatanın değil bir parçasını vallahi bir çakıl taşını vermeyiz, bunu iyi bilsinler. Rabbim vatanımızı muhafaza eylesin diye dua ediyoruz. Bir alçak gider, öbür alçak gelir. 15 Temmuz’da 251 şehit verdik. Bunun ölmesiyle inşallah dağılma noktasına gelecek. Çünkü kötülük hiçbir zaman yeryüzünde baki olmamıştır. Ne yaparlarsa yapsınlar, Allah nurunu tamamlayacak”

Şehit kızına ölüm haberini gözyaşları içerisinde veren Anne Huriye Yiğit, “Bir nebze içimize su serpildi. Çok şükür bu din,vatan,millet ve devlet düşmanı geberdi. İnşallah darısı geriden gelen, buna ‘hocam’ diyerek peşinden koşup gidenlere. Biz onlara ne vaat ediyoruz biliyor musunuz; bizim çocuklarımız şehit oldu, inşallah onlara da toprağın altındaki cenneti vaat ediyoruz. Cehennem coşmuştur şimdi. Bizim çocuklarımız cennet köşelerinde otururken onların da cehennemde ‘eyvah’ dedikleri gün gelecek inşallah” diye konuştu.

15 temmuz

“Gençler vatanı canla başla korudu”

15 Temmuz'da hem eşini hem de bacağını kaybeden Vahide Şefkatlioğlu şöyle konuştu;

“15 Temmuz günü eşimle birlikte alışveriş yaptık. Akşama doğru yemeğimizi yedik. Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum küçük kızım bana gelerek teyzesinin aradığını söyledi. Telefonu açtığımda, darbenin olduğunu öğrendim. Darbe olduğunu öğrenince aklıma direkt Suriye geldi. Ağlamaya başladım. Eşime, 'ülke elden gidiyor' dedim. Eşim televizyona bakarken, ben de oğluma haber verdim. O da yanımıza geldi ancak bütün kanallara baskın yaptıkları için herhangi bir şey verilmiyordu. Sadece bir komutanın rehin alındığı altyazı geçiyordu. Eşime, 'ben çıkıyorum' dedim. Eşim evde kalmamı, oğlumla dışarı çıkacağını söyledi. 15 Temmuz gecesi Rabbim bize çok büyük bir iman gücü verdi. Ben normalde çok korkak bir insanım. O gün içimizdeki bütün korkular gitti. Ben eşime itiraz ettim. Allah'ın bize lütfettiği iman gücüyle dışarı çıktık. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğüne saldırı düzenlediklerini duyduğumuz için oraya yürümeye başladık. Oraya gittiğimizde koruma altına alındığını öğrendik. Daha sonra Havalimanı'na gidileceğini söylediler. Eşim eve gitmemi istemesine rağmen ben 'ölmek var, dönmek yok' dedim. O günkü ruh, o günkü iman gücü, o günkü gençlerin vatanı canla başla, ellerinde sadece bayrakla savunduğunu gördük"

“Kanlı geceyi, şanlı geceye çevirdik”

15 Temmuz için kanlı gece diyorlardı ya ben hep şunu söylüyorum; 'Biz kanlı geceyi, şanlı geceye çevirdik elhamdülillah.' Ben eşimi kaybettim, 251 tane şehidimiz oldu. Biz vatanımızı onlara vermedik. Havalimanına doğru giderken 15-20 dakika yürüdük. Bariyerlerden atlarken arkadan tankın paletlerinden ateş etmeye başladılar. Tankın, insanların üstüne sürmeleri için onların canavar olması lazım. Bunlar gerçekten insan değil. Eşim, bariyerlerin üzerinden atlayalım dedi. Ben, 'sen üstten geç, ben alttan geçeceğim' dedim. Ben elimi yere koydum, eşim ayağını üste koyarken tank üzerimizden geçti. Ben, 'Allah' dedim. Şuurumu da kaybetmedim. 15 Temmuz gazisi bir kardeşimizin 'ablayı kurtaralım' diye bağırdığını duydum. Bazıları ambulansla götürelim derken o da 'ambulansla götürürsek iki bacağı koptuğu için kan kaybından ölür' dedi. Ben hastanede gözümü açtığımda bir bacağımın kesileceğini söylediler. Diğer bacağım daha iyi durumdaydı. Bacağımı alttan keseceklerdi maalesef kangren olduğu için üstten kesmek zorunda kaldılar. Diğer bacağımdan 48 ameliyat geçirdim. 3 tane platinim var. Bunlar benim için hem gurur hem de şeref. Uyandığımda ilk sorduğum soru; 'vatan kurtuldu mu' oldu. Elhamdülillah vatan kurtulmuştu. Biz bayrağımızı düşürmedik, ezanımızı dindirmedik. Vatanımızı zalimlere de çiğnetmedik. Herkes tiyatro da dese, ben bir tiyatro uğruna çocuğumu babasız bırakmadım. Bir bacağını, eşini, evlatlarını toprağa veren anneler var. Bunun neresi tiyatroydu" diye konuştu.

"Fetullah Gülen'in maşa olduğunu hepimiz biliyoruz"

Bugün Fetullah Gülen'in öldüğünü duydum. Gerçekten inanasım hiç gelmiyor. Ben onu darağacında görmek isterdim. 251 şehidin, 2 bin 700 gazimizin eline kanı bulaşmış bir insanı meydanlarda darağacına asarak içimizin soğumasını isterdik. Şehit annelerimiz biricik evlatlarını verdi bu vatana. Onların da biraz da içleri serinlerdi. Ölmüş burada adalet göremedik, inşallah diğer tarafta adalet büyük olacak. Cehennemin en kuytu köşesinden hiç çıkmayacağını biliyoruz. Allah'ın adaleti çok büyük. Fetullah Gülen zaten Amerika'nın uşağıydı. Onun maşa olduğunu hepimiz biliyoruz. Amerika ona destek olmasaydı şu an Türkiye'de olurdu ve biz onu yargılardık. Ölümüne inanmak istiyorum, bir yandan da inanamıyorum. Onu mezarında görmek istiyorum. Fetullah Gülen'in ölmesiyle de FETÖ'nün bittiğine de inanmıyorum. Çünkü içimizde o kadar çok var ki"

Kaynak: İHA/AA

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.