Eğitim-Sen: Okullarda dini içerikli etkinlik ve uygulamalara derhal son verilmeli
Eğitim-Sen: Okullarda dini içerikli etkinlik ve uygulamalara derhal son verilmeli
Türkiye’de uzun yıllardır eğitimin dinselleştirilmesinin, okullar ve öğrencilere yönelik çeşitli dini faaliyetlerin artmasını beraberinde getirdiğini kaydeden Eğitim-SEN, Van ve Gebze örneğini verdi
Haber Giriş Tarihi: 19.12.2024 14:55
Haber Güncellenme Tarihi: 19.12.2024 15:00
Muhabir:
SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Okullarda dini içerikli etkinlik ve uygulamalara derhal son verilmesi gerektiğini vurgulayan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), “Eğitim politikaları, öğrencilerin itaat eden, biat eden bireyler olarak değil, özgür düşünceye sahip, sorgulayan bireyler olarak yetişmesini hedeflemelidir” dedi.
Yapılan açıklamada, “Türkiye’de uzun yıllardır eğitimin dinselleştirilmesi, okullar ve öğrencilere yönelik çeşitli dini faaliyetlerin artmasını beraberinde getirmiştir. Okullarda, öğretme-öğrenme sürecinde kullanılan yöntemler, söylemler ve materyallerin büyük ölçüde dini kural ve referanslara göre düzenlenmesi, okulları eğitim kurumu olmaktan hızla uzaklaştırmaktadır. Bu durumun son örneği Van’da ve Kocaeli’nin Gebze ilçesinde yaşanmıştır” denildi.
BÜTÜN İNANÇLAR KARŞISINDA EŞİT VE TARAFSIZ
Devamında, “Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından Van’da ortaokul öğrencilerine dağıtılan ‘Filistin Hikâyeleri’ adlı kitabın içeriği, çocukların pedagojik gelişimine uygun olmayan unsurlar barındırmaktadır. Kitapta ölüm, şehitlik, patlama ve kefen gibi kavramlar işlenmiş, cihatçı söylemler üzerinden şehitliği yücelten ifadeler kullanılmıştır. Bu tür ideolojik içeriklerin eğitim materyali olarak sunulması, çocukların zihinsel ve duygusal gelişimlerini olumsuz etkilemesi kaçınılmazdır. Eğitim materyallerinin hazırlanmasında pedagojik kriterlere uyulması ve çocukların yaşlarına uygun içeriklerin seçilmesi gerekmektedir. Kocaeli’nin Gebze ilçesinde bulunan bir ortaokulda bir öğretmen öğrencilere ‘Aylık Namaz Takip Çizelgesi’ dağıtmıştır. Böyle bir uygulama devletin bütün inançlar karşısında eşit ve tarafsız olmasını ifade eden laiklik ilkesine temelden aykırıdır. Sınıfta namaz takip çizelgesi dağıtılması öğrencilerin ‘tek din, tek mezhep’ anlayışıyla hareket edilerek inanç ayrımına bakmaksızın belli bir inanç ve mezhebe özgü dini pratiklerin dayatılması anlamına gelmektedir” sözlerine dikkat çekildi.
KABUL EDİLEMEZ BİR DURUM
“Eğitim sisteminde ve genel olarak toplumsal yaşamda, iktidarın kendi dünya görüşüne ve yaşam tarzına uygun nesiller yetiştirme yönündeki uygulamaları Van’da ve Gebze’de görüldüğü gibi, fiili bir dayatma haline gelmiştir” denilen açıklamada, “Bu konuda özellikle eğitim sisteminin dini, hatta Van’da yapıldığı gibi cihat propagandası içeren bir anlayışla yapılması kabul edilemez bir durumdur. Eğitim kurumlarının temel görevi, öğrencilere bilimsel ve objektif bilgi sunmak, eleştirel düşünme becerilerini geliştirmektir. Ancak bu tür dini içerikli uygulamalar, eğitimin zaten yoğun saldırı altında olan laik ve bilimsel yapısını doğrudan hedef almaktadır. Toplumda ve okullarda bütün din ve inançtan insanlar, eşit koşullarda yaşamak ve aynı kurallara uymak durumundadır. Laiklik, herhangi bir gruba ya da mezhebe dinsel ayrıcalık ve üstünlük tanınmamasının, farklı inanç ve dinlerdeki insanlar arasında eşitliğin sağlanmasının temel koşuludur” bilgisi paylaşıldı.
ÖZGÜR DÜŞÜNCEYE SAHİP, SORGULAYAN BİREYLER
Son olarak ise, “Devlet, eğitimi ve toplumsal yaşamı örgütlerken bunu dini kurumlara, dini kurallara, söylemlere ya da referanslara göre yapmamalıdır. Özellikle eğitim sistemi ve okullar, dini kurallar ya da faaliyetlerle değil, evrensel ve bilimsel gerçeklere, toplumsal ihtiyaçlara göre düzenlenmesi gereken kurumlardır. Laik bir ülkede devletin, inanç alanına girerek, şu ya da bu biçimde elindeki olanakları kullanıp, devleti belli bir dinin ya da inancın, Türkiye’de olduğu gibi belli bir mezhebin (Sünni-Hanefi) savunucusu ve destekçisi durumuna getirmek yönündeki her türlü girişime son verilmelidir. Van’da ve Gebze’de yaşananlar Anayasa’da belirtilen laiklik ilkesine ve eğitim sisteminin sağlıklı işlemesine temelden aykırı uygulamalar olup, derhal sonlandırılmalıdır. Eğitim politikaları, öğrencilerin itaat eden, biat eden bireyler olarak değil, özgür düşünceye sahip, sorgulayan bireyler olarak yetişmesini hedeflemelidir” mesajı iletildi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye’de uzun yıllardır eğitimin dinselleştirilmesinin, okullar ve öğrencilere yönelik çeşitli dini faaliyetlerin artmasını beraberinde getirdiğini kaydeden Eğitim-SEN, Van ve Gebze örneğini verdi
Okullarda dini içerikli etkinlik ve uygulamalara derhal son verilmesi gerektiğini vurgulayan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), “Eğitim politikaları, öğrencilerin itaat eden, biat eden bireyler olarak değil, özgür düşünceye sahip, sorgulayan bireyler olarak yetişmesini hedeflemelidir” dedi.
Yapılan açıklamada, “Türkiye’de uzun yıllardır eğitimin dinselleştirilmesi, okullar ve öğrencilere yönelik çeşitli dini faaliyetlerin artmasını beraberinde getirmiştir. Okullarda, öğretme-öğrenme sürecinde kullanılan yöntemler, söylemler ve materyallerin büyük ölçüde dini kural ve referanslara göre düzenlenmesi, okulları eğitim kurumu olmaktan hızla uzaklaştırmaktadır. Bu durumun son örneği Van’da ve Kocaeli’nin Gebze ilçesinde yaşanmıştır” denildi.
BÜTÜN İNANÇLAR KARŞISINDA EŞİT VE TARAFSIZ
Devamında, “Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından Van’da ortaokul öğrencilerine dağıtılan ‘Filistin Hikâyeleri’ adlı kitabın içeriği, çocukların pedagojik gelişimine uygun olmayan unsurlar barındırmaktadır. Kitapta ölüm, şehitlik, patlama ve kefen gibi kavramlar işlenmiş, cihatçı söylemler üzerinden şehitliği yücelten ifadeler kullanılmıştır. Bu tür ideolojik içeriklerin eğitim materyali olarak sunulması, çocukların zihinsel ve duygusal gelişimlerini olumsuz etkilemesi kaçınılmazdır. Eğitim materyallerinin hazırlanmasında pedagojik kriterlere uyulması ve çocukların yaşlarına uygun içeriklerin seçilmesi gerekmektedir. Kocaeli’nin Gebze ilçesinde bulunan bir ortaokulda bir öğretmen öğrencilere ‘Aylık Namaz Takip Çizelgesi’ dağıtmıştır. Böyle bir uygulama devletin bütün inançlar karşısında eşit ve tarafsız olmasını ifade eden laiklik ilkesine temelden aykırıdır. Sınıfta namaz takip çizelgesi dağıtılması öğrencilerin ‘tek din, tek mezhep’ anlayışıyla hareket edilerek inanç ayrımına bakmaksızın belli bir inanç ve mezhebe özgü dini pratiklerin dayatılması anlamına gelmektedir” sözlerine dikkat çekildi.
KABUL EDİLEMEZ BİR DURUM
“Eğitim sisteminde ve genel olarak toplumsal yaşamda, iktidarın kendi dünya görüşüne ve yaşam tarzına uygun nesiller yetiştirme yönündeki uygulamaları Van’da ve Gebze’de görüldüğü gibi, fiili bir dayatma haline gelmiştir” denilen açıklamada, “Bu konuda özellikle eğitim sisteminin dini, hatta Van’da yapıldığı gibi cihat propagandası içeren bir anlayışla yapılması kabul edilemez bir durumdur. Eğitim kurumlarının temel görevi, öğrencilere bilimsel ve objektif bilgi sunmak, eleştirel düşünme becerilerini geliştirmektir. Ancak bu tür dini içerikli uygulamalar, eğitimin zaten yoğun saldırı altında olan laik ve bilimsel yapısını doğrudan hedef almaktadır. Toplumda ve okullarda bütün din ve inançtan insanlar, eşit koşullarda yaşamak ve aynı kurallara uymak durumundadır. Laiklik, herhangi bir gruba ya da mezhebe dinsel ayrıcalık ve üstünlük tanınmamasının, farklı inanç ve dinlerdeki insanlar arasında eşitliğin sağlanmasının temel koşuludur” bilgisi paylaşıldı.
ÖZGÜR DÜŞÜNCEYE SAHİP, SORGULAYAN BİREYLER
Son olarak ise, “Devlet, eğitimi ve toplumsal yaşamı örgütlerken bunu dini kurumlara, dini kurallara, söylemlere ya da referanslara göre yapmamalıdır. Özellikle eğitim sistemi ve okullar, dini kurallar ya da faaliyetlerle değil, evrensel ve bilimsel gerçeklere, toplumsal ihtiyaçlara göre düzenlenmesi gereken kurumlardır. Laik bir ülkede devletin, inanç alanına girerek, şu ya da bu biçimde elindeki olanakları kullanıp, devleti belli bir dinin ya da inancın, Türkiye’de olduğu gibi belli bir mezhebin (Sünni-Hanefi) savunucusu ve destekçisi durumuna getirmek yönündeki her türlü girişime son verilmelidir. Van’da ve Gebze’de yaşananlar Anayasa’da belirtilen laiklik ilkesine ve eğitim sisteminin sağlıklı işlemesine temelden aykırı uygulamalar olup, derhal sonlandırılmalıdır. Eğitim politikaları, öğrencilerin itaat eden, biat eden bireyler olarak değil, özgür düşünceye sahip, sorgulayan bireyler olarak yetişmesini hedeflemelidir” mesajı iletildi.
Kaynak: SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Satış olmayınca belediye fiyatı düşürdü
MasterChef'te dokunulmazlığı kim kazandı, son 6’ya kalan 3. kişi kim oldu?
İzmir'de ekmek fiyatlarına zam kapıda
Fed, faiz oranını açıkladı: Negatif seyir devam ediyor
Bornova Emek ve Demokrasi Güçleri’nden 5 maddelik talep bildirgesi
İzmir haber: Kapüşonu iş makinesine dolanan genç kadın hayatını kaybetti
İzmir haber: Ev görünümlü kaçak sigara imalathanesine baskın
Karabağlar’da yeni yıl coşkusu Yılbaşı Panayırı ile kutlanacak
Menemen Belediyesi 49 taşınmazı satışa çıkardı!
Tire'de Keten Döngüsü Projesi başladı
Son Girilen Haberler
Gelecek Partili Ün’den asgari ücret tepkisi: “28 bin liranın altında verilecek rakamlar zulüm ücreti”
Gelecek Partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, asgari ücretle ilgili açıklamasında, “28 bin liranın altında verecek tüm rakamlar sefalet ücretidir, zulüm ücretidir” ifadelerini kullandı.
Festival alanında izdiham: 32 çocuk yaşamını yitirdi!
Nijerya'nın güneyindeki Oyo eyaletinde düzenlenen panayırdaki izdihamda 32 çocuğun hayatını kaybettiği açıklandı.
KPSS-2024/2 tercih başvurusu başladı
KPSS ile bazı kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve pozisyonlarına yerleştirme yapmak için adaylardan tercihlerini almaya başladı.