Kartalkaya faciası o aileyi de hayattan kopardı: Dayı ailesi toprağa verildi

Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezi'nde yer alan 12 katlı Grand Kartal Otel'de meydana gelen yangın sonucunda 78 kişi yaşamını yitirdi. Ticaretle uğraşan Süleyman Dayı, emekli bankacı eşi Seden Nurgül Dayı, kızları Ela (15) ve Buse Dayı (12), tatil için gittikleri otelin 11'inci katında yangına yakalandı.

CENAZELERİ DNA EŞLEŞMESİYLE BELİRLENDİ

Yaşananlarla ilgili açıklamalarda bulunan, Süleyman Dayı'nın ağabeyi Mehmet Yaşar Dayı, yangının ardından aileden haber alınamadığını ve cenazelerinin DNA eşlemesiyle belirlendiğini ifade etti. Cenazeleri İstanbul'a gönderilen Süleyman Dayı, eşi Seden Nurgül Dayı, kızları Ela ve Buse Dayı için bugün Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii'nde cenaze töreni düzenlendi.

Tören, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Osman Boyraz, Ümraniye Kaymakamı Yüksel Çelik, İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul Vali Yardımcısı Cengiz Karabulut ve Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş’ın katılımıyla gerçekleştirildi.

Dayı ailesi, kılınan cenaze namazının ardından Ümraniye Ihlamurkuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi.

“OTELDE KALDIKLARINI BİLMİYORUM AMA ORADA OLDUKLARINI BİLİYORDUM”

Cenazede gazetecilere açıklamalarda bulunan Mehmet Yaşar Dayı, kardeşinin tatil için bir ay önceden yer ayırttığını ve ayın 25'inde oğlunun nişanı için yanlarına geleceğini belirtti.

Ailenin otelin 11'inci katında ve 13 numaralı odada kaldığını kaydeden Dayı, sabah televizyonda yangını görünce kardeşine ulaşmaya çalıştığını söyledi.

Dayı, "O otelde kaldıklarını bilmiyordum ama orada olduklarını biliyordum. Aradık ne eşine ne kendisine ulaşamadık. Sonra kayınpederini aradım. O da aynı şekilde ulaşamadı. Bolu'ya doğru hareket ettiler. Sonra ben çocuğa haber verdim. Benim çocuk gitti" ifadelerini kullandı.

Öte yandan ailenin her yıl aynı otele tatile gittiği öğrenildi. En son geçen yıl aynı yere tatile giden ailenin fotoğrafları ortaya çıktı.

İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Safi Arpaguş, Dayı ailesi için yakınlarından helallik istedi ve tezkiye konuşması yaptı. Kelimelerin boğaza tıkandığı bir anı yaşadıklarını söyleyen Arpaguş, "Biz fani insanlar olarak bir gün hepimizin başına gelecek bir hakikat. Ondan kaçışımız söz konusu değil. Cenab-ı Hak bu emaneti taşıdığımız gibi teslim etmeyi, geldiğimiz yere, tekrar kendisine dönerken onun rızasına uygun amellerle, huzuruna varmayı cümlemize nasip eylesin" dedi.

Arpaguş, konuşmasına devam ederken şunları kaydetti:

"Ülkemizin yüreğini yakan, bütün insanlarımızı kedere boğan elim bir hadise sonucunda kaybettiğimiz kardeşlerimizi bir iki gündür Hakk'a uğurluyoruz. Üzgünüz. Göz yaşarıyor, kalp ürperiyor. Bir insanı kaybetmek kolay değil. Cenabı Hak'tan sabır niyaz ediyoruz. Sabrınızı, takatınızı Cenab-ı Hak fazlasıyla bizlere ihsan ederek, bu tecelliyi kolaylıkla karşılamayı bizlere nasip eylesin. Bir aile, beyefendi, hanımefendi ve evlatları bu elim hadisede emanetlerini Hakk'a teslim eylediler. Cenab-ı Hak yolculuklarını asan eylesin, mübarek eylesin. Bizlere ibret almayı nasip eylesin."