[title]|İlkses Gazetesi

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Artık birbirine sımsıkıya bağlı iki devletiz

GAP Gazeteciler Birliği’nin davetlisi olarak Adıyaman’a gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Artık birbirine sımsıkıya bağlı iki devletiz” dedi

Haber Giriş Tarihi: 25.11.2022 19:28
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Artık birbirine sımsıkıya bağlı iki devletiz

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar ve beraberindeki heyetle birlikte GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz’ı ziyaret etti. Birlik ve beraberlik mesajlarının verildiği ziyarette konuşan Kıymaz, Cumhurbaşkanı Tatar’ı ağırlamaktan büyük bir onur duyduklarını dile getirerek, Tatar’a ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti.
Türkiye’nin her zaman kendilerine destek olduğunu belirten KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra ortaya koyduğumuz yeni siyaset egemen eşitlik. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 20 Eylül 2022’de bütün dünyaya yaptığı çağrıyla 'Artık Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanıma zamanı gelmiştir' dedi. Verilen mesajla artık bu işin geri dönüşü yok. Yıllardır Kıbrıs’ta federal temelli bir anlayış ile yürütülen müzakerelerden hiçbir netice alınmadığını, Türklerin büyük bir fedakarlık yapmak suretiyle evet demeleri ama Rumların verdikleri bütün sözlerden bir bakıma caymak suretiyle hayır demeleriyle bir kere daha federal temelli bir anlaşma olmayacağı zaten o zamandan net bir şekilde ortaya çıkmıştı. O günden bugüne şu anda iktidarda ve devlet başkanı olarak etrafta olan bir tek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Diğerlerinin hiçbiri yoktur. Herkes verdiği sözleri kendileriyle birlikte geri götürdüler. Ve hiçbir vaatlerini, Kıbrıs Türk halkına gerek ambargoların kaldırılması noktasındaki vaatlerini hiçbir şekilde yerine getirmediler” dedi.

AW767901_04

DOĞU AKDENİZ’DE GELİŞMELER ÇERÇEVESİNDE MAVİ VATAN VE KIBRIS

Cumhurbaşkanı Tatar, daha sonra “Doğu Akdeniz’de Gelişmeler Çerçevesinde Mavi Vatan ve Kıbrıs” konulu konferans vermek üzere Adıyaman Üniversitesi Konferans Salonu'na geçti. Programın açılış konuşmasını GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz yaparken, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Turgut da dost ve kardeş ülke KKTC’nin istikrarı tesis etme noktasında önemli siyasi adımlar attığını belirtti. Rektör Turgut, Akdeniz uygarlığının dünya siyaseti açısından başlangıç noktası olarak kabul edilebilecek stratejik ve müstesna bir coğrafyayı temsil ettiğini belirtti. Turgut, “Osmanlı’dan bu yana Kıbrıs Adası’nda destansı kahramanlıklarımız söz konusu olduğu gibi acı ve hüzün dolu anlara da şahitlik edilmiştir. Adada 46 yıldır kapalı olan Maraş bölgesinin açılması çok önemli bir gelişmedir. Bu, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay ve milletçe desteklediğimiz ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yalnız olmadığını deklare eden bir süreç olmuştur. Bölgesel gelişmelerin olumsuz bir hüviyete sürüklenmemesi adına Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ni Türkiye Cumhuriyeti'nin sağduyuya davet etmesi göz ardı edilmemelidir. Çünkü, Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bölgesel istikrarı tesis etmek ve uluslararası hukuktan doğan haklarını muhafaza etme düşüncesindedir” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Tatar ise, Türkiye Cumhuriyeti ile yürüttükleri siyasetin bugün Doğu Akdeniz politikasını şekillendirdiğini, bu nedenle Kıbrıs, Doğu Akdeniz ve mavi vatanın çok önemli olduğunu söyledi. Tatar, “Artık birbirine sımsıkıya bağlı iki devletiz. Yağma yok dedik. Federal çatı altında bizleri tamamıyla Avrupa'nın içerisine çekmeye, Türkiye'yi de Doğu Akdeniz’den dışlamasına asla müsaade etmeyiz. Büyük Türk milletinin kopmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkı arasındaki bağların koparılmasına gücünüz yetmez. Maraş’ı açtık dedik” ifadelerini kullandı.

tt

TATAR: GELECEĞE UMUTLA BAKIYORUM

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Batı devletlerine önemli bir mesaj verdiğinin altını çizen Tatar, “BM Genel Kurulu’nda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın tarihi konuşmasında Kıbrıslı Türkler üzerinde yürütülmekte olan ambargo ve izolasyonların artık medeni Batı devletlerinin kendi prensip ve ilkeleriyle çelişmekte olduğunu söyledi. Buna son verilmesi gerektiğini, bunların zulüm niteliğinde olduğunu ve KKTC'nin artık tanınma zamanının geldiğini ifade etmesi bizim siyasetimizin daha da güçlenmesi anlamında bir mesajdır. Yeni dış politikalarımız geriye dönülecek bir politika değildir, aksine Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte daha da ileriye götürebileceğimiz politikalardır. Ben geleceğe umutla bakıyorum. Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlettir. Bölgede küresel anlamda ciddi bir aktördür. Türkiye'nin güçlenmesi demek, bizim de güçlenmemiz demektir. Bu da KKTC'nin tanınmasını beraberinde getirecektir. KKTC'nin yüksek öğretimine itibar ediyorlar. Yüzlerce farklı ülkeden turistler geliyor. Dünyanın farklı ülkelerinin ticari iş merkezi var, her türlü ilişkiler geliştirebiliyoruz. KKTC giderek kökleşmekte” ifadelerini kullandı.

KIBRIS TÜRKTÜR TÜRK KALACAK

Osmanlı Devleti ile İngiltere arasında yapılan anlaşmada, Kıbrıs’ta İngiltere yönetimine ilişkin bir değişiklik söz konusu olduğunda adanın tekrardan Osmanlı Devleti’ne verilmesinin yer aldığını, 1960’a kadar gelinen süreçte de bunun sürekli dile getirildiğini anlatan Tatar, o sürede Anadolu’da “Kıbrıs Türktür, Türk kalacaktır” sloganlarıyla mitingler yapıldığını anımsattı.

1960 yılında iki eşit toplumun yer aldığı Kuruluş Antlaşmaları ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulması dönemi hakkında bilgiler veren Tatar, bu süreçte Rum-Yunan ikilisinin Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama planlarını gerçekleştirmek için Kıbrıs Türklerine uyguladıkları zulümleri anlattı ve Kıbrıs Türk halkına adeta bir soykırım uygulandığını, buna rağmen halkın ender görülen bir mukavemet ruhuyla mücadele ettiğini belirtti.

Binbaşı İlhan’ın katledilen ailesi ve Cengiz Topel gibi şehitlerden de bahseden Cumhurbaşkanı Tatar, bu süreçte Kıbrıs Türk halkının hep Beşparmaklardan Toroslara baktığının altını çizdi.

20 TEMMUZ DÖNÜM NOKTASI

Garantör ülke olan Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuki zeminde 20 Temmuz 1974’te müdahalesini gerçekleştirdiğine işaret eden Tatar, “20 Temmuz sabahı Mehmetçik ve mücahidin buluşması bir dönüm noktasıydı” dedi ve o gün itibarıyla yeni bir dönemin başladığını söyledi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 1983 yılında kurulmasıyla şu anda savunulan siyasetin temellerinin atıldığını aktaran Tatar, iki taraf arasında yürütülen müzakere sürecinin bugüne kadar hep federal temelde olduğunu, federal çatının çoğunluğunun azınlığı yöneteceği ve zaman içerisinde yok edeceği bir çatı olduğunu vurguladı.

Annan Planı sonrası Rumların tek taraflı olarak, uluslararası ilkelere aykırı bir şekilde AB’ye alınmasıyla gelişen süreçte, bugün, Rumların ve Yunanistan’ın Türkiye Cumhuriyeti’nin AB ile kuracağı ilişkilerde veto etme hakkına sahip olduğunu söyleyen Tatar, bu durumun AB ilkeleriyle de çeliştiğinin altını çizdi.

RUMLARLA BU YOLU YÜRÜME DURUMUMUZ YOKTUR

“Kıbrıs’ta eşitlik temelinde Türklerle bir anlaşmayı reddeden Rumlarla bizim bu yolu yürüme durumumuz yoktur, olmayacaktır” diyen Tatar, bu tavırlara karşın geliştirilen yeni siyasette Türkiye’nin desteğinin önemine değindi.

KKTC’nin tanınmasına yönelik Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’na çağrısı ve Türk Devletleri Teşkilatı’na KKTC’nin gözlemci üye olarak alınması gelişmelerini de değerlendiren Tatar, bu adımların yeni siyasetin pekişmesi ve kökleşmesi açısından önemine vurgu yaptı.

Enerji kaynakları, Suriye’den Libya’ya kadar olan güvenlik meseleleri, emperyalist güçlerin devam eden varlığı, Türkiye’nin Libya ile yaptığı anlaşma ve orada oluşturulan koridor gibi gelişmelerle, Doğu Akdeniz’in çok önemli jeopolitik gelişmelere gebe bir bölge olduğunu anlatan Tatar, federal çerçevede Türkiye’nin garantörlüğünün kaldırılması ve askerinin çekilmesiyle, bölgedeki haklarından dışlanmasının mümkün olmayacağını kaydetti.

“BİR DEVLETE SAHİP OLMAMIZ BİZİM İÇİN HAYATİ ÖNEME SAHİPTİR

Şu anki siyasetin doğru bir siyaset olduğuna inanç belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin bu siyasete tam desteğinin ve ağırlığını koymasının kendilerine güven verdiğini söyledi.

“Artık Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa, bu ancak yan yana yaşayan iki devletin işbirliğiyle olabilecektir. Kuzey’de KKTC devletinin ebedi bir ülke olarak varlığı bizim için hayati öneme sahiptir” diyen Tatar, KKTC’nin devlet olarak kendini kanıtlamış olduğunu söyledi.

Türkiye’nin güvenliğinin Kıbrıs’tan geçtiğini dile getiren Tatar, Mustafa Kemal Atatürk’ün Kıbrıs’ın düşman eline geçmemesine ilişkin uyarılarında ne kadar haklı olduğunun ortaya çıktığını söyledi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN TARİHİ BM KONUŞMASINA VURGU

“Gerçek şudur: Kıbrıs’ta iki devlet var, iki halk var. Siyasetimizin temeli de budur” ifadelerini kullanan Tatar, “1960’ta Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlayacaklar diye bizleri katledenlerle artık bir ortaklık kurabilmenin, bu ortaklıktan bir gelecek beklemenin bir hayal olduğunu sonraki gelişmelerde de ortaya çıktı” dedi.

Esasen Vakıflara ait olan Maraş’ın İngiltere Dönemi’nde peşkeş çekildiğini ve şimdi de bu alanda hukuki mücadele verildiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, “İşte bütün bunlara direnebilmek, karşı durmak ve doğruyu söylemek yürek ister. Bu yürek son yıllarda bizde oldu” dedi ve destekleri için Türkiye Cumhuriyeti’ne teşekkürlerini yineledi.

Maraş açılımı, iki devletli politika, Erdoğan’ın tarihi BM konuşması, Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye olunması gibi adımların aşama aşama KKTC’nin daha da güçlendiğinin göstergesi olduğuna dikkat çeken Tatar, federal temelde bir anlaşmanın Kıbrıs Türk halkını belirsizliğe sürükleyeceğini ve “sonun başlangıcı” olacağını ifade etti.

AW767901_02

CUMHURBAŞKANI TATAR'A PLAKET TAKDİM EDİLDİ

Program, konuşmasın akabinde Tatar’a GAP Gazeteciler Birliği tarafından plaket ve teşekkür takdimi ile son buldu. Programa Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar, AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, Belediye Başkanı Süleyman Kılınç, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Turgut, Emniyet Müdürü İbrahim Ergüder, İl Jandarma Komutanı J. Albay Ferdi Erbakırcı, KKTC Gaziantep Başkonsolosu Fatma Demirel, ATSO Başkanı İrfan Torunoğlu, GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz, GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Yardımcısı ve İş İnsanı Halil Arslan, kurum amirleri, siyasi parti başkanları, STK temsilcileri, üniversite akademik ve idari çalışanları ile öğrenciler katıldı. İHA

WhatsApp Image 2022-11-24 at 23.35.14

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.