Narin Güran'ın boynundaki kanama neden oluştu?

Narin Güron'ın  boyun bölgesinde ortaya çıkan kanamanın sebebi belli oldu

Adli Tıp ve Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Sadık Toprak, Narin’in boynunda bulunan kanamanın, boğulma sonucu oluştuğunu ifade etti.

Toprak, "Muhtemelen elle boğulduğunu düşünüyorum. Bu tür çocuk ölümlerinde katil genellikle ellerini kullanır çünkü karşısındaki çocuk güçsüzdür" dedi.

Narin’e ait DNA izlerinin, amca Salim Güran’ın ellerinde ve aracın içinde bulunması, cinayetin bu araçta işlenmiş olabileceği ihtimalini güçlendiriyor. Ayrıca, Salim’in Narin’i araca yakın bir yerde öldürüp, battaniyeye sararak araca koyduğu da düşünülen senaryolar arasında.

DETAYLI İNCELEMELER SÜRÜYOR

Narin’in histopatoloji raporu İstanbul Adli Tıp Kurumu Otopsi bölümüne gönderildi. İstanbul'da, Narin'in cansız bedeninden alınan 91 ayrı bulgunun detaylı incelemesi devam ediyor ve önümüzdeki hafta kapsamlı adli tıp raporunun tamamlanması bekleniyor.

SALİM GÜRAN BİZİ YÖNLENDİRDİ

Melike Güran, Narin’in babasının amcası Hüseyin Güran’ın 15 yaşındaki kızı...

Melike Güran şu şekilde konuştu:

: “Narin’in cesedinin bulunduğu gün Narin’in teyzesi Yasemin parmağını sallayarak annem Maşallah Güran’a ve ablam Birsen Güran’a ‘Siz sustuğunuz için bu olay böyle oldu’ diye bağırdı. Biz de kendisine hiçbir şey bilmediğimizi söyledik.” Melike Güran, teyzenin bu sözüyle neyi kastettiğine dair bir detay ise anlatmadı.

Narin'in mezarına akın akın geliyorlar

 Diyarbakır'da 21 Ağustos'ta kaybolan, 8 Eylül'de cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın mezarı 10 gündür başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanından gelen vatandaşlar tarafından ziyaret ediliyor.
Mardin'den gelen Diyar Emer ve eşi, Narin Güran'ın mezarını ziyaret ettiklerini, Fatiha okuduklarını söyledi. Emer, "İçimizi rahatlatmak istedik. Derler, toprağa dokununca bir nebze de olsa insanın yüreği soğurmuş. Narin ölmedi, insanlık öldü, buradaki küçük bir beden değil de insanlığı biz toprağa gömdük. Hiçbir sebep, hiçbir sorun bir insanı, hele ki küçük, günahsız bir insanı öldürmeye veya toprağa gömmeye teşkil etmez” dedi.
Adana Yüreğir'den gelen Veysi Ekin ise söylenecek bir şey olmadığını, küçücük bir çocuk, 8 yaşında olduğunu ifade etti. Şu an duygularını bile söyleyemediğini aktaran Ekin, "Türkiye'de böyle bir şeyin olması gerçekten çok kötü bir durum. Ailecek Adana Yüreğir'den kızımızı üniversiteye bırakmaya geldik, oradan da illa ziyaret edeceğiz dedik. Allah, rahmet eylesin, Allah mekanını cennet eylesin. İnşallah bundan sonra böyle şeyler yaşanmaz" ifadelerini kullandı.