O dernek Çiğli’de hizmet eşitsizliğine karşı yola çıktı!

ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

Herhangi bir kuruma bağlı değiller. Her şeyden bağımsız, yalnızca gönüllülük esasıyla zamanlarını ve en önemlisi yüreklerini ortaya koyuyorlar. Aralarında ev hanımı da var, öğretmen, avukat da... Emekli öğretmen İbrahim Büyükgöl öncülüğünde eylül ayından bu yana faaliyetlerini sürdüren Çiğli Çevre Kültür ve Dayanışma Derneği, mahallelerde yaşanan sorunları yerinde tespit ederek yurttaş ile belediye arasında köprü olma misyonu üstleniyor. Mahalleler arasındaki hizmet eşitsizliğine dikkat çeken dernek yönetimi, yükümlülüğe rağmen ilçede kadın sığınma evi olmamasına da isyan ediyor.

30 YILDIR YERİNDE SAYIYOR

Çiğli’nin 30 sene önce ne durumdaysa, belediyecilik anlamında şu anda da yerinde saymaya devam ettiğini vurgulayan Çiğli Çevre Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Büyükgöl, “1990’lı yıllarda Çiğli nüfusu yaklaşık 30 bin civarındaydı. 1999 yılından beri Çiğli Belediyesi CHP iktidarında. Aşağı yukarı 30 yıllık bir süreç... Bugün Çiğli’nin nüfusu 220 bin. O günkü altyapı, yol netse hala o duruyor. Ama üstyapı büyüyüp şişti. Çiğli hala sahili ile buluşamadı. Kuş Cenneti, Gediz Havzası, Çamaltı Tuzlası var, ancak kentin kimliğini bulmak amacıyla iyi pazarlanamıyor. Harmandalı’ndaki çöp sorunu hala çözülemedi. Dağlar patlıyor, her an Ümraniye’deki bir facia ile Çiğli halkı karşı karşıya kalabilir. Çöpten sonra atık su arıtma tesisini getirip deniz ile Çiğli arasına koydular. Çiğli halkı denizle buluşmasın diye doğal yaşam parkını da getirdiler. Çiğli’nin kentsel dönüşüm kapsamına alınmasına gereken öncelikli ilçelerden biri olmalıydı. Hala bizim merkez mahallemiz Köyiçi Mahallesi... Çiğli ilçe olduktan sonra 30 yıldır, bir kent görünümü kazanmadı. Bir meydanı, merkezi yok. Birileri işgüzarlık yapıp tramvayı da getirdi, Çiğli’nin yolları bölündü. Sanayiciler de tepkili. Yönetenler Çiğli’nin hakkını bugüne kadar teslim edemediler. Sosyal tesis, kent düzenlemesi, altyapı yok” dedi.

BELEDİYE GÖREVİNİ YAPMIYOR

Mahalleler arasında hizmet eşitsizliği olduğunu dile getiren Büyükgöl, “Çiğli üçe bölünmüş durumda. Çok varlıklı aileler, yüksek yerlerde trilyonluk binalarda oturuyor. Orta esnaf, Çiğli çarşısının çeperinde kümelenmiş. Gariban halk, Maltepe, Şirintepe, Güzeltepe, Köyiçi, Yenimahalle, Küçük Çiğli, Balatçık, Harmandalı gibi gecekondu bölgelerinde... Buralarda hizmet aksı yok. Bu mahalleler hizmete aç. Belediye burada asli görevini yapmıyor. 26 mahalle muhtarını tek tek ziyaret ettik, notlar aldık. Çiğli’nin kent görünümüne kavuşması için ivedilikle Köyiçi Mahallesi’nin vatandaşı mağdur etmeyecek şekilde yerinde dönüşüme sokulması gerekiyor. Uzun yıllardır böyle bir gündem var ama getirdikleri projeler vatandaşı memnun etmiyor. Üye sayımız her geçen gün daha da artıyor. Çiğli’nin sorunlarını çözüme kavuşturması için ilgilere iletmek adına biz köprü olacağız. Çalışmalarımızın diğer kentlere ve ilçelere de örnek olmasını diliyorum. Halk adına hem hesap soracağız hem hizmet talebinde bulunacağız. Çiğli’nin en önemli sorunlarından biri olan Harmandalı çöplüğünün ivedilikle kaldırılması gerekiyor. Çiğli’nin denizle buluşması gerekiyor. Arıtma suyunun tarımda kullanılması bölgeyi ihya eder. Kentsel dönüşüm ve kent yapılanması; hem altyapı hem trafiği ile Çiğli’ye bir kent özelliği kazandırılmalıdır” ifadelerini kullandı.

HİZMET EŞİTSİZLİĞİ VURGUSU

Derneğin başkan yardımcılığı görevini üstlenen Avukat Şenay Tavuz ise mahalleler arasındaki hizmet eşitsizliğine vurgu yaparak şunları söyledi: “Bir stratejik plan hazırlanmış ama derneğimiz eleştirel baktığı hususlar aynen kalmış durumda. Çiğli deyince Başkan Utku Gümrükçü’nün en çok dile getirdiği şeyler; Kuş Cenneti ve flamingolar. Ama Çiğli’nin ağır sorunları olduğu gibi duruyor. Mahalleleri gezdiğimizde tespit ettiğimiz sorunlar çok farklı. Mesela 30 bin nüfuslu Ataşehir Mahallesi’nin muhtarı ile görüştüğümüzde taleplerinin çok az olduğunu gözlemledik. Ama Köyiçi Mahallesi, Güzeltepe, Maltepe... Buralar Çiğli’nin paryaları gibi. Ana caddenin böldüğü Çiğli’nin bir tarafı aşağıdakiler, diğer tarafı ise yukarıdakiler. Buralarda hem taşınmazların rayiç fiyatları düşük hem köy statüsü gibi hiçbir hizmet verilmiyor. Kısacası ihmal edilmiş bir bölge. Diğer taraf ise tepeler korunaklı. Yüksek bloklar yapılıyor, dağlar taşlar ev doluyor. Yukarıları nasıl hizmet alanına çeviririz gibi bir anlayış var. Dolayısıyla aşağıdaki mahallelerde şimdiye kadar hiçbir imar planı yapılmadı, daha önce yapılan imar planı tamamen yöre halkını buradan göndermeye yönelik bir plandı. Çok katlı bloklar ve çoğumuzun yerleşik düzeninde otopark ve AVM’ler vardı. Çiğli’nin her mahallesine adil bir bütçe ayrılmıyor. Bu tarafta hiçbir hizmet yok, diğer tarafta pek çok hizmet var. Hizmet istediğimizde verilen cevap, ‘Buralarının imar planı olmadığı için yapamayız’ oluyor. Bir tane çocuk parkı, yürüyüş yolu yok. Hizmette eşitlik anlayışı yok. Dernek olarak en çok bunun peşinde olacağız. İnsanları birbirine yabancılaştıran bir durum bu aynı zamanda sosyolojik açıdan da tehlikeli... İnsanlar, ben de Çiğlideyim ama o taraf başka bir Çiğli diye düşünüyor.”

SIĞINMA EVİ YOK

Kadınlara yönelik hizmetler konusunda da belediyenin eksikliklerine dikkat çeken Tavuz, “Ne yazık ki belediyenin kadınlara yönelik hizmetleri de oldukça az sayıda. Kadın cinayetleri, Türkiye’nin son yıllardaki en önemli toplumsal sorunlarının başında gelmeye devam ederken, şiddet gören birçok kadın da gidecek başka bir yeri olmadığı için şikayetçi olamıyor. Şiddetsiz hayata ilk adım olarak öne çıkan ‘sığınma evi’ konusunda da durum pek parlak görünmüyor. Nüfusu 100 binin üzerindeki her belediyenin kadın sığınma evi açma yükümlülüğü var ancak bu sayı, kanunda yer alan maddenin öngördüğüne kıyasla oldukça az. Örneğin nüfusu 220 bin olan Çiğli’de belediyenin sığınma evi yok... Güzeltepe’de bir kadın dayanışma evi vardı ama o da kapatıldı. Çiğli, erkek şiddeti konusunda sorunlu bir alan... Kadınlar yaşadıkları şiddeti ve ayrımcılığı zaten dile getiremiyorlar. Dernek olarak belediye tarafından ilçemize sığınma evi açılması konusunda da daha geniş kampanyalar yapmayı planlıyoruz” açıklamasında bulundu.