TİS krizi: İki belediyeye grev ilanı asıldı!

ÇAĞLA GENİŞ

İzmir’in Karabağlar ve Konak belediyelerinde Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel-İş’te örgütlü işçilerle belediye yetkileri ve Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEMSEN) arasında yürütülen toplu iş sözleşmeleri tıkandı. Sendikanın “Bıçak kemikte” diyerek tarih verdiği süreçte ilk önemli gelişme Karabağlar Belediyesi’nde yaşandı. Sabah saatlerinde belediye binası önünde bir araya gelen sendika yetkilileri ve emekçiler, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “İşçi memur el ele genel greve”, “Birleşe birleşe kazanacağız”, “İnadına sendika, inadına DİSK”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganları attı. Grev kararının belediye binasına asıldığı eylem, halaylarla devam etti.

YOLUNUZ AÇIK OLSUN!

Emekçilerin alkışları arasında açıklama yapan Genel İş 5 Nolu Şube Eski Başkanı Naci Çetin, “Geçmişten bugüne birlikte mücadele verdiğimiz işçilerle bugün burada bir arada olmanın onurunu yaşıyorum. İşçi sınıfına dayatılan yoksulluk düzenine karşı yürüttüğünüz mücadelede hep birlikteyiz. Mücadeleniz mücadelemizdir, greviniz bizim grevimizdir. İşçi sınıfının çaresi kendi sınıf dayanışmasıdır. Bu zafer mutlaka zaferle sonuçlanacaktır. Yolunuz açık olsun” dedi.

KONAK’TA DA GREV KARARI ASILDI

Karabağlar Belediyesi’nin ardından bu kez öğlen saatlerinde Konak Belediyesi önünde “Açlıktan ölmeyiz, biz bu yoldan dönmeyiz”, “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”, “İsyan, grev, direniş”, “Şartel inecek, bu iş bitecek” sloganlarıyla gerçekleşen eylem sonunda grev kararı binaya asıldı.

MASADA ANLAŞMA SAĞLAYAMAZSAK...

Eylemde yaptığı konuşmasında talepleri dile getiren Genel-İş 5 No’lu Şube Başkanı Savaş Aras, “Emeğinden başka geçim kaynağı olmayan işçilerin ekonomisi çökerken ekonomik kriz ile birlikte emekçilerin enflasyonu her geçen gün artarak işçilerin alım gücü düştü, gelir dağılımı bozuldu, yoksulluk arttı, emekçilerin büyümeden aldığı pay ise daha da azaldı. Bizler toplu sözleşme sürecinde sorumluluk bilinciyle yaklaşık 110 gün boyunca müzakere yolunu seçtik, ancak; bu zor dönemlerde işverenlerimiz bizlere aynı sorumlulukla yaklaşmamıştır. 10 dönemdir toplu sözleşme yapan Merbel işçileri açlık sınırı altındaki ücretlerle çalışmak zorunda kalmıştır. Bizler burada sadece ücret zammı mücadelesi değil, işçinin hak mücadelesini de sürdürüyoruz. Konak halkına canla başla çalışarak hizmet ediyor, emeğimizin değerinin bilinmesini istiyoruz. Bir önceki yıl imzaladığımız Toplu İş Sözleşmesi, bugünün ekonomik şartlarını karşılayamaz duruma gelmiştir. Ücretlerimize yapılan zamlar daha elimize geçmeden enflasyona yenik düşmüş, alın terimiz neredeyse her gün zamlanan faturalara akmıştır. Ağırlaşan yaşam koşulları, artan enflasyon, ardı arkası kesilmeyen zamlar, yaşanan ekonomik kriz, işçi sınıfına yönelik saldırıları derinleştirmektedir. Toplu İş Sözleşmemizin bitmediği her gün, bizi ücretlerimizin eridiği ekonomik kriz ile daha fazla karşı karşıya bırakmaktadır. Eriyen ücretlerimiz ve sosyal haklarımız talep ettiğimiz noktaya gelinceye dek aynı kararlılıkla ve inançla mücadelemize devam edeceğiz. Eğer Toplu İş Sözleşmesinde masada anlaşma sağlayamazsak 16 Ocak 2023 Pazartesi itibariyle Merbel işçisi greve çıkacaktır ve Konak’ta hizmet duracaktır. Bilinmelidir ki grev kararı alan işçiler; gücünü ve cesaretini örgütünden, birliğinden ve hayatı yeniden yaratan ellerinden almaktadır. Sadece bu meydanda değil, ülkenin dört bir yanında birleşe birleşe, omuz omuza vererek bu ülkeye eşitliği de, refahı da, adaleti de, barışı da biz getireceğiz; eşitsizliğe, adaletsizliğe, hukuksuzluğa, yoksulluğa, işsizliğe ve sefalet ücretine teslim olmayacağız” ifadelerini kullandı.