[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#afiş

afiş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, afiş haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Zile Panayırı’nın 60 yıllık afişi bu müzede sergileniyor Haber

Zile Panayırı’nın 60 yıllık afişi bu müzede sergileniyor

Hititler, Mezopotamya uygarlıkları, Persler, Selçuklu ve Osmanlı gibi birçok devlet ve milletten izler taşıyan Tokat’ın Zile ilçesi tarihi zenginlikleriyle dikkat çekiyor. İlçenin tarihi zenginliklerinden birisi olan Zile panayırı ise asırlardır devam ettiriliyor. Osmanlı döneminde daha sistemli bir yapıya kavuşan panayır, Anadolu'nun en büyük 6. panayırı olarak kabul ediliyor. 600 yıllık tarihe sahip olan panayırın en resmi delili ise 1964 yılına ait olan bir afiş. Yaklaşık 60 yıllık bu afiş Zile Kent Müzesi’nde sergileniyor. "Panayırının en resmi belgelerinden bir tanesidir" Zile Kent Müzesi Müdürü Kurtuluş Uygun, bu afişin tarihi panayırın en eski belgesi niteliğinde olduğunu belirtip, "Antik ticaret yolları, dini merkezler ve kervansarayların üzerinde bulunan Zile Panayırı yoğun ilgi görüyordu. Mezopotamya uygarlıkları ile Hitit uygarlıklarının bir araya gelme noktası bu panayır alanıydı. Bu güzergah üzerinden Persler Kral Yolu'nu geçiriyor. Kale ve çevresinde tapınak inşa ediyorlar. Bahar aylarında bir aya yakın etkinlikler düzenliyorlar, zaman içerisinde kutlamaların yapıldığı bir alana dönüşüyor. Geçmişten günümüze ulaşan sikke tabak çanak gibi eşyalardan böylesi eğlencelere izin verdiklerini görüyoruz. Selçuklu döneminde bu güzergah üzerinde büyük kervansarayların kurulduğunu biliyoruz. Osmanlı Devleti'nin de bu sistemi devam ettirdiğini görüyoruz. Bu etkinliği Osmanlı Devleti'nin daha da kurumsallaştırdığını ve altı büyük panayırından biri olduğunu biliyoruz. Zile ilçesi 1900'lere kadar birçok ilçeyi kendisine bağlamış merkez ilçe statüsünde bulunuyor. Bu panayır alanları özel alanlar olduğu için Çevre illerden de gelen insanların çok olduğunu biliyoruz. Hatta bazı İngiliz raporlarında panayırın bütçesinin kontrol edildiği, incelemeye alındığı ve demir yollarının bu panayıra etkisi olacağını incelediklerini görüyoruz. Bu afiş kentte vatandaşların dilden dile dolaşan panayırının en resmi belgelerinden bir tanesidir, bu afiş 1964 yılına ait bu afişte Zile Panayırı'nın leblebisinden pekmezine kadar birçok materyal barındırdığını gösteriyor. Bu afiş elden ele geçme usulü ile müzemize geldi, yaklaşık bu afişin 60 yıllık bir tarihi var. Bir markanın özel basım ürünüdür. Zaman içerisinde yıpranmış olan afiş restore edilerek buraya koyuldu. Bu afiş bir yıldır müzemizde sergileniyor buraya gelen vatandaşlar afişi görebiliyorlar" şeklinde konuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Bu 10 tablonun sırrı ne? İşte sırlarını duyunca çok şaşıracağınız 10 tablo!

TİHV’den afiş yarışması Haber

TİHV’den afiş yarışması

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), 14. İnsan Hakları Belgesel Film Günleri’nin afişini yarışmayla belirleyecek. ‘İşkence ve diğer kötü muamele’ temasıyla hazırlanacak eserler için son teslim tarihi ise 15 Ekim 2023. TİHV tarafından sunulan yarışma şartları şöyle: “Daha önce olduğu gibi bu yıl da hem baskıya yönelik statik tasarımlar hem de ekrana yönelik hareketli tasarımlar değerlendirmeye alınacak. Grafik tasarımcılar, ‘işkence ve diğer kötü muamele’ temalı en fazla 5 özgün eser ile yarışmaya katılabilecek. Ortak çalışmaların da jüri tarafından değerlendirmeye alınacağı yarışma, amatör ve profesyonel tüm grafik sanatçılarına ücretsiz olarak açık. Katılacak eserlerin özgün, daha önce hiçbir yerde kullanılmamış ve yayınlanmamış, tamamen ve kısmen alıntılanmamış veya kopya edilmemiş olması gerekiyor.” KLİŞELERDEN UZAK, ÖZGÜN VE YARATICI… TİHV’in resmi internet sayfasında belirttiği açıklama da ise şunlar yer alıyor: “14. İnsan Haklar Belgesel Film Günleri Afiş Yarışması’na katılacak yarışmacıların, evrensel hukuk tarafından mutlak olarak yasaklanan ve insanlığa karşı bir suç niteliğindeki işkence ve diğer kötü muameleye karşı toplumda farkındalığın artmasına ve insan haklarına saygının büyütülmesine, daha yalın bir ifadeyle bunun ardında yatan gerekçeye, yani insan olmanın onur ve değerine sahip çıkmaya katkıda bulunacak, klişelerden uzak, özgün ve yaratıcı tasarımlar üretmesi bu yarışmanın asli amacıdır.” 10-17 ARALIK TARİHLERİNDE SANATSEVERLERLE Yarışmada birinci tasarımcıya 12 bin 500 TL, ikinciye 7 bin 500 TL, üçüncüye 5 bin TL ödül verilecek. Yarışmanın sonucu, 10 Kasım’da açıklanacak. Yarışmayla belirlenecek afiş seçiminin ardından odağında ‘insan hakları’ olan belgeseller ise 10-17 Aralık 2023 tarihlerinde sanatseverle buluşacak. Yarışma hakkında bilgi almak ya da başvuru yapmak isteyenler için:

CHP’li Bayır’ın Van mesaisinde dikkat çeken ‘afiş’ detayı Haber

CHP’li Bayır’ın Van mesaisinde dikkat çeken ‘afiş’ detayı

TENZİLE AŞÇI - ÖZEL HABER Türkiye’nin ‘kader seçimi’ olarak tanımlanan 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı 2. tur seçimlerine 2 gün kala siyasilerin seçim mesaileri tam gaz devam ediyor Öte yandan; seçim sonrasında ilk tur analizi yaparak ülke genelinde yoğun saha çıkarması yapan CHP’nin vekillerinin saha mesaisinde sona yaklaşıldı. CHP’nin çalışmaları kapsamında Van’da sahaya inen CHP İzmir 27. Dönem Milletvekili Tacettin Bayır, saha izlenimlerini aktarırken seçimde ‘ilk turda oy kullanmayan’ kesimin belirleyici olacağının altını çizdi. ‘sosyal yardım’ ve ‘karalama kampanyalarına’ ilişkin de anekdotlar paylaşan Bayır, dikkat çeken ‘Türk bayraklı afiş’ detayını gündeme getirdi. CİDDİ AVANTAJIMIZ VAR 2. turda Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun avantajlı olduğunu belirten Bayır, “Bu seçimin 14 Mayıs seçiminden farkı, bunda tek oy pusulasının kullanılması. Daha kolay olacak. Dolayısıyla daha önceki seçimde iptal olan 1 milyon 100 bin oy bu kez iptal olmayacak. Çünkü tek kağıt iki isim, kolay bir oylama. Burada herkesin kilitlendiği mesele, geçen seçimde oy kullanmaya gitmeyen yaklaşık 8,5 milyonluk kesim. Eğer bu kesim oy kullanmaya giderse, geçersiz oy kullanan vatandaşlar da daha dikkatli oy kullanırlarsa… Zaten Sinan Oğan’dan parçalanan oy arayı dengeledi. Bence bugün itibariyle Sayın Erdoğan ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun oyları başa baş. 0-0 yeniden 90 dakikalık bir maça çıkacağız. Bu maça 0-0 çıktığımız için ciddi bir avantajımız var. Özellikle iktidarın muhafazakar ve dindar kesime sanki CHP, dindar değil egosunu yerleştirdi. Bu artık bir cumhurbaşkanlığı seçimi olmaktan çıktı, bir referanduma döndü. Referandumun da birkaç temel sorusu var. Suriyeliler kalsın mı gitsin mi, cumhuriyet rejimiyle idare edilmeye devam mı edelim yoksa şeriat gelsin mi, parlamenter sistemle devam mı edelim yoksa tek adam rejimiyle mi? Bu oylamanın sorusu bu. Böyle baktığımız zaman bu, sandık oylamasından çok referandum uygulamasına döndü. Geleceğimiz oyluyoruz. Biz de bunu anlatmaya çalışıyoruz” dedi. SOSYAL YARDIM BASKISINI İŞLİYORLAR İktidarın sosyal yardımlar üzerinden propaganda sürdürdüğünü belirten Bayır, halkta yanlış algı oluştuğunu ifade ederek “Geçtiğimiz gün Van’da marangozlar sitesinde yaklaşık 200 dükkana girdim. Sohbet edip sandığa davet ettim. Oy kullanmayan bazı arkadaşlara denk geldim, bu sefer oy kullanmaya gidecekleri yönünde söz aldım kendilerinden. Ama oraya sanayi sitesi demeye bin şahit ister. Eskiden arabaların korna çaldığı, trafik olan, makine ve çekiç sesinden geçilemeyen bir sanayi sitesinde in cin top atıyorum. 10 dükkanın 6-7 tanesi kapalı, açık olanlarda hareketlilik yok. Yani küçük sanayi durmuş durumda. Ekonomik anlamda Türkiye’nin göstergesi yok. Halinden memnun tek bir kesim kalmadı ülkede. Devletin gücü o kadar fazla ki… Onların özellikle Anadolu’da işledikleri senaryo şu: Biz devletiz, sosyal yardımlarla size bakarız. Siz üretmeyin yatın. Van’da kulaklarıma inanamadım. 1 milyon 300 bin nüfusu olan yerde neredeyse yüzde 60’ı 800 bin kişi sosyal yardım alıyormuş devletten. Siz bir kentin nüfusunun yüzde 60’ına sosyal imkanlarla yardım adı altında maaş veriyorsun, yardım adı altında Kızılay’ın kolisini gönderiyorsun, ‘sen çalışma ben sana bakarım’ diyorsun. Karşılığında da ‘bak biz gidersek CHP gelirse, Tayyip gider de Kemal gelirse bu yardımları alamazsın. Onlar yardımları keser’ baskısını işliyorlar Anadolu’da. Dolayısıyla devletten yardım alan insanlar devlet baba büyük, Erdoğan büyük diyor. Sanki O yardımı Erdoğan onu kendi cebinden veriyormuş algısı yaratmışlar.  Halbuki o yardımı devlet yapıyor. Senin gerçekten sosyal yardıma ihtiyacın varsa Kılıçdaroğlu da gelse verecek onu. Ama maalesef onu öyle algılamıyorlar” diye konuştu. İNSANLAR ERDOĞAN'IN EZİCİ ÜSTÜNLÜĞÜ OLMADIĞINI ANLADI İlk ve 2. Tur arasında vatandaşı algılarında ciddi oranda değişiklik olduğunun altını çizen Bayır, “Ben iki şeyin ortaya çıktığını düşünüyorum. Yurtdışı oylarının artması gösteriyor ki insanlar bu konuya duyarlı. Amerika’da 600 km uçakla yol yapıp oy kullanmaya gidiyor. Bize gelen bilgilere göre oy kullanma sayısı artmış durumda. Ben Türkiye’de de aynı şey olacağını düşünüyorum. Herkesin sandığa gitmeyenler üzerinde çalıştığını biliyorum. Ayrıca… Van’da konuştuğum kişiler, ‘Biz Kılıçdaroğlu’nun bu kadar yüksek oy alacağını tahmin etmiyorduk. Yani nasılsa yine Erdoğan kazanacak, sandığa gitmenin de bir esprisi yok’ diyorlar. Yani gitsek de gitmesek de Erdoğan kazanıyor algısı oluşmuş. Ama bu kez Kılıçdaroğlu’nun o kadar oy aldığını görünce, arada sadece 2,5 milyon oy farkı olduğunu görünce, ‘demek ki Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu üzerinde ezici bir üstünlüğü söz konusu değilmiş. Demek ki ben sandığa gitsem bu sonuç değişebilir’ diye konuşan insanlar da yoğunluktaydı” ifadelerini kullandı. İlk tur öncesinde iktidar kanadından yapılan ‘karalama kampanyasının’ vatandaş üzerindeki izlerinin silindiğini belirten Bayır, dikkat çeken ‘Türk bayraklı afiş’ detayını paylaşarak şunları söyledi; “Şu anda biz sahada yaklaşık 300 milletvekiliyle Anadolu’da belli illerde çalışıyoruz. Hepimiz belirli bölgelerde vatandaşlarla görüşüyoruz. Ben 45 yıldır İzmir’de esnaf olduğum için ağırlıklı olarak sanayi sitelerini, iş insanlarını ve esnafı ziyaret ediyorum, bire bir temaslarda bulunuyorum. Bütün vekil arkadaşlarımla hep birlikte çalışıp bunu topluma anlatmaya çalışıyoruz. Karşı taraf kendileri devletin kurumlarıyla, kaymakamlarıyla, valileriyle bu mücadeleyi veriyorlar. Biz de siyasiler olarak sahadayız. Onlar her türlü devlet imkanını kullanıyorlar. Mesela bizim afişlerimizi indirip Recep Tayyip Erdoğan’ın afişini asıyorlar. Mesela Van’da bir fotoğraf çektim. Siyasette Türk bayrağı kullanılamaz. Van sokaklarının tamamında Tayyip Erdoğan’ın üzerinde pilot kıyafeti, arkasında Türk bayrağı ve uçak. Van’ı bunlarla donatmışlar. Milliyetçilik pompalanıyor. Ama Türk bayrağının siyaseten kullanılması yasaktır, hiçbir afişte propaganda malzemesi olarak kullanılamaz. Ama bunlar kullanıyorlar. Bunlar seçim kurulu kanunlarını tanımıyorlar. Ama aynı şeyi biz yapsak hemen indirirler.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.