[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#akran zorbalığı

akran zorbalığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, akran zorbalığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Akran zorbalığına uğrayan çocuklarda depresyon sık görülmektedir Haber

Akran zorbalığına uğrayan çocuklarda depresyon sık görülmektedir

Akran zorbalığının bir ya da birden fazla çocuğun bir başka çocuğa uyguladıkları saldırgan davranışlar olduğunu aktaran Psikolog Sevim Buzkan Ertuğrul, “Bu davranışların saldırgan olması, güç dengesizliğinin olması ve süreğen olması akran zorbalığını oluşturur. Yani biz her davranışa akran zorbalığı demiyoruz. Bu 3 davranışın mutlaka oluşması lazım. Okul öncesi dönemden başlayarak, ilkokulun sonlarına doğru artış gösterir. Ortaokulun sonlarındaki bu artış ciddi manada fazlalaşır ve lise döneminin sonlarında azalmaya başlar. Akran zorbalığının çeşitleri vardır. Bunlar fiziksel, sözel, sosyal, cinsel ve duygusal olarak ayrılır. Bu ayrımlarla birlikte akran zorbalığı çeşitlilikleri görülür. Zorbalık uygulayan çocukların bazı özellikleri vardır. Bunlar öfke kontrol problemleri, dürtüsel davranışlar ve empati yeteneğinden yoksun olmak olarak kendini gösterir. Zorba olan çocukların bazı özellikleri vardır. Bunlar içe dönük yapı, özgüven eksikliği, kendini ifade etmekte güçlükler ve çeşitli sınırda olan duruşlardır. Bunlar kilolu olmak gibi, zayıf olmak gibi özelliklerle kendini göstermektedir” dedi. Ertuğrul, “Zorbalığa uğrayan çocukların aileleri öncelikle mutlaka çocuklarıyla konuşmalıdırlar. Çocuklarla iyi bir iletişim kurmalıdırlar. Sosyal ve duygusal anlamda çocuğu desteklemeliyiz. Okulu bu konuda mutlaka bilgilendirmeliyiz ve mutlaka sosyal ve duygusal anlamda destekle birlikte psikolojik anlamda bir uzmandan destek almalarını öneriyoruz. Çünkü bu tarz çocuklarda anksiyete bozukluğu ve depresyon oldukça sık görülmektedir. Zorbalığa uğratan çocukların da mutlaka sosyal ve duygusal anlamda desteklenmeleri lazım. Bu konuda bilinçlendirilmeleri gerekiyor. Yine okulu ve rehberlik servisini bu konuda mutlaka bilgilendirmek gerekiyor. Psikolojik anlamda destek almalarını sağlamakta da fayda var” dedi.

Okullardaki ölümcül tehlike:  Akran zorbalığı Haber

Okullardaki ölümcül tehlike: Akran zorbalığı

TUNAY AFYON/ÖZEL HABER- Çanakkale’de geçtiğimiz şubat ayında gerçekleşen olayda 7’nci sınıf öğrencisinin, sınıf arkadaşları tarafından akran zorbalığına maruz kalması nedeni ile kendi hayatına son vermesi, Türkiye’de büyük yankı uyandırdı. Fiziksel özellikleri nedeni ile yapılan akran zorbalığına daha fazla dayanamayan 12 yaşındaki öğrencinin yaşadığı zorbalık sonrası gözler okullara çevrildi. Çocuk ve ergen öğrenciler arasında oldukça yaygın olan ve maruz kalan kişinin hayatını her anlamda olumsuz şekilde etkileyen akran zorbalığı ile ilgili Psikolog İlim Bükülmez, açıklama ve değerlendirmelerde bulundu. OECD verilerine göre akran zorbalığında ciddi artış yaşandığını belirten Bükülmez, duygusal süreçlerini yönetmekte zorlanan çocukların akran zorbalığına daha yatkın olduğunu vurguladı. EN BÜYÜK FAKTÖR DÜŞÜK ÖZSAYGI Akran zorbalığını, grup içinde bir veya daha fazla çocuğun kendi yaş grubundaki bir çocuğa düzenli olarak zarar verici davranışlarda bulunma şeklinde tanımlayan Bükülmez, akran zorbalığının fiziksel, duygusal, sosyal ve aynı zamanda sözel şekilde de uygulanabildiğini söyledi. Bükülmez, zorbalıkla daha çok okul ortamlarında karşılaştıklarını belirterek “OECD’nin Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2022 verilerine bakıldığında zorbalık içeren davranışlara maruz kalan öğrenci ortalaması yüzde 27 olarak belirlendi. 2018 verilerinde ise bu oran yüzde 24 olarak kaydedilmişti. Bu oranlara bakıldığında akran zorbalığının artış gösterdiğini görüyoruz. Hiç beklemediğimiz çocuklar bile işin içinden çıkabiliyor” dedi. Çocuk ve gençlerin bu davranışlarının altında birçok neden yatabileceğine dikkat çeken Bükülmez, “Bunlardan biri, zorbalık yapan çocukların kendi duygusal süreçlerini yönetmekte zorlanması ve düşük öz saygıya sahip olmaları sebebiyle yaşadıkları duygusal sıkıntılarını başkalarına zarar vererek dışa vurmaları olabilir. Aynı zamanda sebeplerden biri de arkadaş çevresi tarafından kabul görmek, popülerlik ve arkadaşları arasında statü kazanmak olabilir. Akran zorbalığının altında yatan diğer sebepleri ise dikkat çekme arayışı, aile veya çevrede gözlemlenen ve normalleştirilmiş şiddet, güç ve kontrol arayışı olarak sıralayabiliriz. Bunlardan her biri veya birkaçı çocuğun zorbalık yapma davranışını etkileyebilmektedir. Her durum farklıdır, bu nedenle zorba davranışları anlamak ve önlemek için geniş bir yaklaşım gereklidir” ifadelerini kullandı. İnsanın gizemli ve emek gerektiren kişilik oluşumuna sahip olduğunu belirten Bükülmez, “Bu nedenle her durum, olay ve çocuğun yaşadığı farklı. Ona uygun değerlendirmeler ve çözümler üretilmelidir” diye konuştu. AÇIK VE SAMİMİ BİR İLETİŞİM ÖNEMLİ Bükülmez, zorbalığa uğrayan çocuklara dikkatli ve destekleyici bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğine dikkat çekti. Her çocuğun yaşadığı olay ve hissettiklerinin farklı olacağı için ebeveyn ve öğretmenlerin, çocuğu hassas bir şekilde dinlemelerinin önemine vurgu yapan Bükülmez, “Ailenin tepkileri çocuğun da tepkilerini etkileyebileceğinden anne-babalar sakin, soğukkanlı bir şekilde duruma yaklaşmalılar ve çocuklarıyla empati yapıp, çocuklarını anladıklarını hissettirmeliler. Verilecek aşırı tepkiler çocuğun daha çok üzülmesine ve utanmasına sebebiyet verebilir. Açık ve samimi bir iletişim kurmak önemli” dedi. Akran zorbalığının doğrudan yapılmadığı bazı durumlar olduğunu da dile getiren Bükülmez, zorbalığın günlük hayat içinde çocukların oyunlarında bir çeşit güç olarak yer aldığını söyledi. Bükülmez, bu tarz oyunlar içinde çocukların arkadaşlarını incittiklerini fark edemeyeceklerine dikkat çekerek, bu durumlarda zorbalıktan çok çocukların güç dengesini nasıl öğrendiklerine dikkat edilmesinin önemli olduğunu kaydetti. REHBERLİK EĞİTİM VERMELİ Öğrenciler arasında giderek artan akran zorbalığının önlenmesinde okullardaki rehberlik servislerine çok büyük görev düştüğünü belirten Bükülmez, “Okul ve toplum içinde akran zorbalığını önlemek için farkındalığı arttırmak adına okulların rehberlik servisleri tarafından eğitimler düzenlenmesi faydalı olacak. Öğrencilere empati, hoşgörü ve saygı gibi değerleri vurgulayarak olumlu davranışlar teşvik edilmeli. Akran zorbalığının önlenmesinde ebeveynler, öğretmen ve rehberlik servisi iş birliği içinde olmalı” ifadelerini kullandı. Akran zorbalığının çözümü için geniş yelpazede sorumlulukların paylaşılması gerektiğini vurgulayan Bükülmez, “Okul yönetimi, öğretmenler ve diğer personel, öğrencilerin güvenliğini sağlamak ve akran zorbalığını önlemek için önemli bir rol üstlenmelidir. Veliler, çocuklarının zorbalığa maruz kaldığını fark etmeli ve onlara destek olmalı. Bir diğer taraftan okul ile iş birliği yaparak sorunun çözümü için çalışmaları gerekir” dedi. Akran zorbalığının çözümünde ve önlenmesinde toplumun da genel olarak bu konuda bilinçli olmasının destekleyici bir ortam oluşturacağını kaydeden Bükülmez, başa çıkmakta zorlanılan durumlarda ruh sağlığı uzmanlarından profesyonel bir destek alınmasının önemli olduğunu ifade etti.

Akran zorbalığı nedir? Akran zorbalığı türleri nelerdir? Akran zorbalığı nasıl önlenir? Haber

Akran zorbalığı nedir? Akran zorbalığı türleri nelerdir? Akran zorbalığı nasıl önlenir?

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) siber zorbalık ve akran zorbalığı konularını müfredata dahil etmesiyle birlikte, akran zorbalığına dair bilgiler araştırılmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) siber zorbalık ve akran zorbalığı konularını müfredata dahil etmesiyle birlikte, akran zorbalığına dair bilgiler araştırılmaktadır. Akran zorbalığı, birçok farklı türde gerçekleşebilen bir olgu olup, bu konuda ayrıntılı bilgi edinmek önemlidir. Peki, akran zorbalığı nedir, türleri nelerdir? İşte detaylar...  AKRAN ZORBALIĞI NEDİR? Çocuklar arasında gerçekleşen akran zorbalığı, uzmanlara göre psikolojik, fiziksel, sosyal ve sözel saldırıları içeren bir olgudur. Zorba davranış sergileyen ve zorbalığa maruz kalan çocuklar arasında genellikle güç dengesizliği bulunmaktadır. Zorba davranışlar sergileyen çocuk, yaşı daha büyük, fiziksel olarak daha güçlü veya sosyal olarak daha kalabalık bir gruptan olabilir. Akran zorbalığı, genellikle fiziksel zorbalıkla sınırlı değildir; aksine, sözel ve sosyal zorbalık gibi çeşitli formlarda ortaya çıkabilir. Fiziksel zorbalık, akran zorbalığının sadece bir yönüdür ve bu olgunun çeşitli türleri mevcuttur. AKRAN ZORBALIĞI TÜRLERİ NELERDİR? Akran zorbalığını üç ana kategoriye ayırmak mümkündür. Sözel zorba davranışlar, bireye lakap takma, alay etme, küfür etme ve onu küçük düşüren sözlü ifadeler içerir. Duygusal zorba davranışlar, arkadaş grubu içinde dışlama, görmezden gelme, yardım etmeme ve ortak grup aktivitelerinde görev veya sorumluluk vermemeyi kapsar. Fiziksel zorba davranışlar ise fiziksel güç kullanılarak gerçekleştirilen davranışları içerir. Bu eylemler arasında yanından geçerken omuz atma, itme, tekme veya yumruk atma gibi fiziksel hareketler bulunabilir. AKRAN ZORBALIĞI NASIL ÖNLENİR? Bu sorunun yaygınlaştığı son dönemlerde, Akran zorbalığı nasıl önlenir sorusunu da beraberinde getirir. Bu davranışı engellemek için öğretmenlerden ve rehberlik servislerinden destek almak gereklidir. Okulda alınabilecek tedbirlerden biri, akran zorbalığı etkinlikleridir. Bu etkinlikler, çocuklarda empati duygusunun gelişmesine katkı sağlayarak zorbalık davranışlarını azaltabilir ve ortadan kaldırabilir. Ailede alınabilecek önlemler arasında, çocuklar ve aile bireyleri arasında sağlıklı iletişim kurulması yer almaktadır. Sağlıklı iletişim, çocuğun ailesiyle durumu paylaşmasına ve olayların travmatik sonuçlara varmadan çözümlenmesine yardımcı olabilir.

Akran zorbalığına dikkat! Haber

Akran zorbalığına dikkat!

Yeni eğitim öğretim yılına az bir zaman kala uzmanlardan uyarı ve tavsiyeler geldi. Çocukların okula uyum sürecini hızlandırmak ve kaygıya kapılmalarını önlemek amacıyla ailelere önerilerde bulunan psikolog Çağla Gül Yılmaz, ayrıca akran zorbalığına maruz kalmış bir çocuğun, yeniden aynı okula gitmesi ve bu okulda devam etmesi çocukta bir kaygı meydana getirebildiğini gözlemlediklerini kaydetti. Yeni eğitim döneminin başlamasıyla birlikte öğrencilerde çeşitli kaygılar gözlemlediklerini belirten Çağla Gül Yılmaz, “Her yaş grubunun yaşadığı kaygı, bir diğerinden farklı olarak önümüze çıkıyor. Okula yeni başlayan bir öğrencinin çoğunlukla yaşadığı sorunlar, okul adaptasyon problemi, öğretmenle kaynaşma ve onun otoritesini kabul etme, eğitim hayatını tanıma ve öğrenme olurken, daha büyük yaşlardaki öğrencilerin kaygıları çoğunlukla yaşadığı geçmiş kötü deneyimlerle gözlemleniyor. Akran zorbalığı, çalışmakta zorlanma eğitim hayatına yeniden adapte olma ve özellikle lise çağındaki ve orta son sınıftaki öğrencilerin sınav hazırlık dönemine artık başlamış olmaları şeklinde kendisini gösteriyor” dedi. Ebeveyn ve öğretmenlere önerilerde bulunan Yılmaz, “ Önemli olan çocuğun ihtiyacını ve problemini bilip, o anlamda doğru yaklaşmak. Okula yeni başlayan öğrenciler çoğunlukla anne babadan ayrılmak istemediği için okula gitmek istemiyorlar. Burada bunun bir ayrılık olmadığını, çocuğun yanında olduklarını, o güveni tam anlamıyla vermeleri gerekiyor. Çocuğun okula adaptasyonunu sağlamak için programa, alışverişe çocuğu dahil etmek ve gerekirse birkaç günü çocukla birlikte okulda geçirmek önem arz etmektedir. Daha büyük yaştaki çocukların problemleri ise geçmişe dayalı olduğu için gözlem yoluyla anlamak ve sorunlarını çözmek gerekiyor” diye konuştu. Akran zorbalığına dikkat çeken Yılmaz, “ Akran zorbalığına maruz kalmış bir çocuğun, yeniden aynı okula gitmesi ve bu okulda devam etmesi çocukta bir kaygı meydana getiriyor. Tekrar eleştiril miyim, hor görülür müyüm, öğretmenim veya tepki gösterilir mi ve kabul edilir miyim gibi bazı cevap bulamadığı ve çözemediği süreçlerden oluşuyor. Bir grup öğrencimizden de tanılanmamış, adı konulmamış rahatsızlıklar sebep olmakta. Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, öğrenme zorluğu, özgür öğrenme bozukluğu yaşayan çocuklar, akademik performansı düşük olduğu için okul hayatını reddetmekte” şeklinde konuştu. TÜİK akran zorbalığına uğrayan çocuk sayısını açıkladı  

TÜİK akran zorbalığına uğrayan çocuk sayısını açıkladı Haber

TÜİK akran zorbalığına uğrayan çocuk sayısını açıkladı

KEMAL ÖZKURT Türkiye istatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 2022 yılından bu yana yapılan 'İstatistiklerle Çocuk' araştırmasının sonuçlarını açıklandı. Açıklamaya göre; Türiye'de çocukların anneleri veya temel bakım verenleri tarafından ayda en az birkaç kez, 6-17 yaş gurubunda bulunan çocukların ise, kendi yaş grubu tarafından zorbalığa uğradığı oran yüzde 13,8 oldu. Öte yandan, çocukların anneleri/temel bakım verenleri tarafından ayda en az birkaç kez diğer çocuklar tarafından dalga geçildiği belirtilen 6-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 7,7 iken, ayda en az birkaç kez diğer çocuklar tarafından kasıtlı olarak dışlandığı belirtilen aynı yaş grubundaki çocukların oranı ise yüzde 7,2 oldu. OKULDA KENDİNİ DIŞLANMIŞ HİSSEDEN ÇOCUKLARIN ORANI YÜZDE 6,8  Akran zorbalığı ülkemizde ve dünyada her yaş grubundan çocukların yaşadığı ciddi sorunlardan biridir. Çocuklar, genellikle okullarda yaşadığı bu sıkıntıdan dolayı psikolojik ve sosyolojik açıdan gelişim gösteremiyor, içe kapanarak kendini toplumdan dışlıyor. TÜİK, Türkiye çocuk araştırması sonuçlarına göre; okulda kolayca arkadaş edinebildiğini belirten 13-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 73,2 iken, kendini okula ait hisseden aynı yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 72,4 oldu. Diğer öğrencilerin kendini seviyor gibi göründüğünü belirten 13-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 55,6, okulda kendini garip ve yabancı hissettiğini belirten 13-17 yaş grubundaki çocukların oranı yüzde 8,8, okulda kendini dışlanmış hisseden çocukların oranı ve okulda kendini yalnız hissettiğini belirten çocukların oranı da yüzde 6,8 oldu.

MEB Haber

MEB "akran zorbalığı"nı akademisyenlerle masaya yatırıyor

Milli Eğitim Bakanı Özer, yaptığı açıklamada, Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü bünyesinde, öğrencilere yönelik rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinde çok yönlü çalışmalar yürütüldüğünü anlattı. Bu çalışmalarda öğrencilerin gelişim dönemlerini dikkate aldıklarını anlatan Özer, yürütülen faaliyetlerin de akademik, sosyal duygusal ve kariyer gelişim alanları odağında olduğunu söyledi. Bu kapsamda, 2022-2023 eğitim öğretim yılı ile birlikte okullarda tüm kademelerde "akran zorbalığı", "siber zorbalık", "psikolojik sağlamlık" gibi konuları içeren yeni farkındalık ve psikoeğitim programlarının hazırlandığını ve uygulamaya konulduğunu bildiren Özer, ayrıca pek çok etkinliğin yer aldığı sınıf rehberlik programlarının da yürütüldüğünü anlattı. Bunun yanında öğrencilerin karşılaşabilecekleri risk durumlarına yönelik okullarda gelişimsel önleyici psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri verildiğine işaret eden Özer, "Sınıf rehberlik programlarımızın yanı sıra çocuklarımızın duygularını sağlıklı yollarla ifade etmeleri, empati becerilerini geliştirmeleri, farklılıklara saygı duymaları, çatışma çözme, yardımlaşma, işbirliği gibi sosyal beceriler kazanmaları amacıyla akran zorbalığı farkındalık programlarını hazırladık. Öğrencilerin arkadaşlık ilişkilerini geliştirerek okulda güvenli iletişim ortamları oluşturmalarına yardımcı olmaya yönelik psikoeğitim programlarımızı da uygulamaya aldık." bilgisini paylaştı. Özer, ayrıca okul öncesi ve ilkokul öğrencilerinin akran zorbalığı konusunda farkındalık kazanmaları ve baş etme becerileri geliştirmelerine yönelik çeşitli programlar hazırlandığını bildirdi. "Zorbalığa karşı sıfır tolerans gösteriyoruz" Okullarda ailelere, okul yöneticilerine ve öğretmenlere zorbalığın tanımı, türleri, nedenleri, sonuçları hakkında farkındalık çalışmaları yürütüldüğünü bildiren Özer, şu bilgileri verdi: "Okullarımızda, tüm eğitim sistemimizde öğretmenin öğrenciye, öğrencinin öğretmene, öğrencinin öğrenciye, öğretmenin öğretmene uyguladığı zorbalığa karşı sıfır tolerans gösteriyoruz. Bu konudaki tüm süreçleri takip ediyoruz. Çocuklarımız ve öğretmenlerimiz için eğitim kurumlarını güvenli hale getirmekle ilgili en ufak bir tavizimiz yok. Okullarımızda bu kültürü yaygınlaştırmak üzere çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Akran zorbalığının anlatılması, farkındalığın artırılması ve sonrasında yürütülecek çalışmaları desteklemek adına alanında uzman akademisyenlerin katılımı ile bir çalıştay düzenleyeceğiz. Bu doğrultuda akademisyenler, farklı illerden farklı tür ve kademelerden okul yöneticileri ile rehber öğretmen ve psikolojik danışmanlardan oluşan 100 katılımcı ile 'Akran Zorbalığını Önlemede Bütüncül Okul Yaklaşımı' konulu çalıştayımızda bir araya geleceğiz. Hafta başı yapılacak çalıştayda, akran zorbalığını önleme ve baş etme stratejileri, akran zorbalığını önlemede ailelerin ve okulun rolü gibi konulara değinerek akademisyenlerimizle konuyu pek çok yönüyle ele alacağız. Çalıştaydan çıkan sonuçlara göre almamız gereken yeni önlemler, yeni düzenlemeler olduğunda bunları da hızlı şekilde uygulayacağız." AA

Siber zorbalık zorba ve  kurban olmayı arttırdı Haber

Siber zorbalık zorba ve kurban olmayı arttırdı

SULTAN GÜMÜŞ KAYA / RÖPORTAJ Hiç şüphesiz ki okullarda öğrencilerin yaşadığı en önemli sıkıntılardan biri de akran zorbalığı… Peki, akran zorbalığının temelinde neler yatıyor, kim tarafından uygulanıyor ve sonuçları neler? Uzman Psikolog Psikodramatist Merve Ulcay ile konuya dair tüm merak edilenleri konuştuk. Özellikle siber zorbalığı gündeme getiren Ulcay, “Sosyal medya ve internet ortamında kullanılabilen iletişim araçlarının zorba ve kurban olmayı arttırdığı bir gerçek. Okullarda zaten bir sorun olan akran zorbalığına yeni bir boyut kattı diyebilirim. Siber zorbalık dediğimiz bu sorunla oldukça sık karşılaşılmaktadır. İnternet ortamında kurulan iletişim, kimliğin gizlenebilmesi avantajı nedeniyle, kolay kurban seçimine olanak sağlamakta, küfür, hakaret, tehdit içeren kırıcı mesajların çok sayıda kişiye hızla yayılmasını kolaylaştırmaktadır” sözlerine dikkat çekti. SOSYAL EŞİTSİZLİKTEN KAYNAKLANABİLİR Akran zorbalığını tanımlayabilir misiniz? Zorbalık, bir grup veya bir birey tarafından, kendisini kolayca savunamayan bir kurbana karşı zaman içinde yineleyici şekilde gerçekleştirilen, saldırgan ve kasıtlı bir eylem veya davranış olarak tanımlanmaktadır. Özellikle lise dönemlerinde görülen akran zorbalığının temelinde neler yatıyor? Farklı kişilerin zorbalığa maruz kalma ya da zorbalık yapma nedenleri çeşitlilik göstermektedir. Hem fiziksel hem de psikolojik bir takım sebeplere bağlı olabilmektedir. Alanda yapılan araştırmaların sonuçları bu davranışın tek bir nedene bağlı olarak ortaya çıkmadığı yönünde olup zorbalık bazen yetişkinlerin yarattığı, desteklediği, onayladığı ve sürdürdüğü sosyal eşitsizliklerden de kaynaklanabilmektedir. SIKÇA KARŞILAŞTIĞIMIZ SORUN: SİBER ZORBALIK Sosyal medyadaki gösterişli dünya, gerçeklik algısının zamanla önemini yitiriyor olması ve çekilen dizi / filmler bu zorbalıkların daha da artmasına neden oluyor mu? Sosyal medya ve internet ortamında kullanılabilen iletişim araçlarının zorba ve kurban olmayı arttırdığı bir gerçek. Okullarda zaten bir sorun olan akran zorbalığına yeni bir boyut kattı diyebilirim. Siber zorbalık dediğimiz bu sorunla oldukça sık karşılaşılmaktadır. İnternet ortamında kurulan iletişim, kimliğin gizlenebilmesi avantajı nedeniyle, kolay kurban seçimine olanak sağlamakta, küfür, hakaret, tehdit içeren kırıcı mesajların çok sayıda kişiye hızla yayılmasını kolaylaştırmaktadır. Sosyal medyada herkesin çok mutlu ve rahat bir hayat yaşadığı yanılsaması gençlerde kendi hayatını, bedenini değerlendirmede daha olumsuz ve depresif duygulanımının arttığını gözlemliyoruz. Sosyal medyada idealize edilen hayat sunumlarının gençlerde kendilik algısına olumsuz etki yaptığını söyleyebilirim. Aynı zamanda şiddet içeren dizi ve filmler, gençlerin şiddeti, zorbalığı model almasını ve davranışa dökmesini arttırdığı bilinmektedir. Televizyonda, sinemada, müzik videolarında şiddet içeren görüntülerin yetişkinlerden gereken tepkiyi almaması gençlerde şiddetin kabul edilebilir bir davranış biçimi olduğu yargısını oluşturabilmektedir. SESSİZ KALMAYIN! Özellikle ergenlik çağlarında bu durumu yaşayan gençlerin, ruh sağlığında bir dengesizlik söz konusu oluyor mu? Akran zorbalığına uğrayan öğrencileri araştıran çalışmalar, bu gençlerin yaşıtlarına göre daha çok sosyal uyum sorununa sahip olduklarını, daha yüksek düzeyde güvensizlik, kaygı, depresyon, yalnızlık, düşük benlik saygısı belirtileri gösterdiklerini ortaya koymuştur. Zorbalığı yapan gençlerde de daha yüksek düzeyde davranış sorunları, depresif belirtiler görülmüştür. Ergenlik ile birlikte kendini tanımaya çalışan ergen, akran zorbalığı kurbanı olarak ya da akran zorbalığı yaparak kendine yönelik algılarını şekillendirebilir. Okul yönetimine ve ebeveynlere düşen görevler nelerdir? Zorbalığın önlenmesi için hem okul personeline hem de ailelere önemli sorumluluklar düşmektedir. Bu sorumluluklardan en önemlisi çocuklara etkin supervizyon sağlamak ve etiksel anlayış kazandırmaktır. Zorbalığa müdahale programlarının arttırılması, daha çok aileye ve öğrenciye ulaşılması gerekmektedir. Zorbalık tespit edildiğinde, zorbalığa uğrayan ve zorbalık yapan öğrencilerin psikolojik destek alması sağlanmalıdır. Öğrencilere, gençlere konuya dair nasıl bir çağrıda bulunmak istersiniz? Çok sık karşılaştığımız durumlardan bir tanesi de sessiz kalıp tek başına baş etmeye çalışılmasıdır. Fakat zorbalık tek başına baş edilebilecek bir şey olmadığı, olabilecek birçok sorunu doğurduğunu söyleyebilirim. Zorbalığa uğradıklarında veya zorbalığa tanık olduklarında mutlaka öğretmenlerine, ailelerine bildirmeleri ve sessiz kalmamalarını öneririm.

Akran zorbalığına karşı öğrencileriyle kamera karşısına geçtiler Haber

Akran zorbalığına karşı öğrencileriyle kamera karşısına geçtiler

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde yapılan değişiklik sonrası ile akran zorbalığı da disiplin suçları arasına alınırken, İzmir’de görev yapan öğretmenler, ‘Öğretmenimle söylüyorum’ projesinin üçüncü klibinde akran zorbalığı konusunu işledi. Daha önce ikisi yayınlanan ve bir milyondan fazla izlenme sayısına ulaşan kliplerin üçüncüsünde öğrencileriyle birlikte akran zorbalığına karşı mesaj veren öğretmenler, merhum sanatçı Neşet Ertaş’ın yüreklere dokunan ‘Sen benimsin, ben seninim’ türküsünü seslendirdi. Klipte, arkadaşları tarafından dışlanan ve akran zorbalığına uğrayan özel öğrencilerin, öğretmenlerin çabası ve sevgisiyle tekrar yaşama sevincine kavuşması ve okulda oluşan sevgi iklimi konu alındı. Öğretmenimle söylüyorum projesine 2018 yılında bir video olarak başladıklarını ancak daha sonra devamının geldiğini ifade eden İngilizce Öğretmeni Erdal Güneştekin, “Şehit öğretmen Aybüke Yalçın için yaptığımız bu videonun çok beğenilmesi ve tüm Türkiye’ye ulaşması bizler için motivasyon oldu. Bu motivasyonla ikinci ve üçüncü videomuzu da yaptık. Son videomuzda Neşet Ertaş’ın ‘Sen benimsin, ben seninim’ türküsünü kullandık. Burada kastımız, öğrencilerin öğretmenleriyle ve akranlarıyla doğru ilişkiler geliştirmesi. Birbirlerine karşı daha iyi davranmaları hususunu düşündük. Videoları, gördüğümüz eksiklikler bazında yapıyoruz. Öğrencilerin yaşadıkları zorlukları, öğretmenlerin gücüyle yapılan çalışmalarla nasıl atlatıldığını işledik klipte” dedi. “Bu videoda bir kurgu yapmadık ve oynamadık” Öğretmenler gününe özel olan klipte öğretmenlerin gücünü yansıtmak istediklerini belirten Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Gamze Demir de “Özel eğitim öğrencilerinin okulda yaşadığı zorlukları da dile getirmek istedik. Hedefimiz, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından disiplin suçu sayılan akran zorbalığını işlemekti. Sonunda da öğretmenin sevgisiyle bir final yaptık. Bu videoda bir farklılık var. Bu videoda bir kurgu yapmadık ve oynamadık. Okulda olan, karşılaşılan sorunları yaşadık ve farklı olarak bir kamere vardı ve bizi izledi” diye konuştu. Öğrencilerin böyle bir projede yer aldığı için çok mutlu olduğunu söyleyen Özel Eğitim Öğretmeni Alev Özcan ise “Onlar için sevildiğini görmek, arkadaşlarının onlara sarıldığını görmek çok önemli. Bu proje onları çok mutlu etti” dedi. “Aslında okulda biz böyle değiliz” Klipte, arkadaşları tarafından akran zorbalığına uğrayan öğrenciyi oynayan Mahlo Muhammed, normalde okulda tüm arkadaşlarıyla çok iyi anlaştıklarını ifade ederek, “Klipte ben tüm arkadaşlarımla iyi dostum ama bir arkadaşım bana kötü davranınca ben ağladım. Sonra tüm arkadaşlarımla barıştım. Ama aslında okulda biz böyle değiliz. Çok iyi arkadaşız. Herkes birbirine çok iyi davranıyor” diye konuştu. İHA

Liselerde Haber

Liselerde "siber zorbalık" ve "akran zorbalığı" disiplin işlemleri arasına girdi

Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, derslerin seçimi ve buna yönelik açıklamalar aralık ayında okul müdürlüğünce öğrencilere duyurulacak. Ceza infaz kurumlarında bulunan öğrencilerin örgün eğitime devamlarını sağlamak amacıyla ortaöğretim kurumuna bağlı olarak öğrenci sayısına bakılmadan şube açılabilecek. Milli sporcu unvanını kazanmış öğrenciler ile Türkiye olimpik hazırlık merkezleri ve sporcu eğitim merkezlerinde kayıtlı sporcu öğrencilerin, diğer ortaöğretim kurumlarının hazırlık, 9, 10 ve 11. sınıflarından spor liseleri ile spor programı uygulayan Anadolu imam hatip liselerine nakil ve geçiş yapabilmelerine imkan sağlandı. Öğretmen çocuklarına nakil kolaylığı" Görev yeri değişikliği nedeniyle öğretmen çocuklarının nakil ve geçiş işlemleri, ortaöğretim süresince bir defaya mahsus olmak üzere kontenjan şartı aranmadan yapılabilecek. Öğrenciler, eğitime erişimlerinin mümkün olmadığı durumlarda, mülki idare amiri tarafından izinli sayılabilecek. Mesleki ve teknik Anadolu liselerinde, 10'uncu sınıftan bir üst sınıfa geçen öğrencinin alan veya dal değiştirmek istemesi durumunda; 9'uncu sınıf meslek derslerinden sorumlu, 10'uncu sınıf meslek derslerinden yaz döneminde yapılacak telafi eğitiminden başarılı olmaları kaydıyla eylül ayının sonuna kadar geçişleri yapılabilecek. Hazırlık sınıfı bulunan okulların 9, 10, 11 ve 12'nci sınıflarından hazırlık sınıfı bulunmayan okullara nakil ve geçişlerinde öğrencilerin aynı eğitim ve öğretim yılında nakil ve geçiş yapılacak okuldaki emsallerinin oluşturduğu taban puana göre iş ve işlemlerin yürütülmesi amacıyla düzenleme yapıldı. Sorumlu dersi bulunan öğrencilerin sınav yoğunluğunu azaltmak amacıyla sınav yapılabilecek süre iki haftaya çıkarıldı. Yeni düzenlemede, iş yeri açma yetkisi özel kanunlarla belirlenen ya da başka bir kurumun iznine bağlanmış meslek alan veya dallarında verilen ustalık-iş yeri açma belgelerinin tek başına iş yeri açma imkanı vermeyeceği hüküm altına alındı. Disiplin cezalarıyla ilgili düzenleme Yeni düzenleme ile herhangi bir disiplin cezası almamış olan öğrencilerin kınama cezasını gerektiren davranışlardan birini ilk defa işlemesi halinde pozitif disiplin anlayışı ile öncelikle yazılı uyarı yapılacak. Olumsuz davranışlarının devamı halinde kendisine uygulanabilecek yaptırımlar konusunda uyarılacak. Yazılı uyarı rehberlik ve psikolojik danışma servisine ve okul öğrenci ödül ve disiplin kuruluna bilgi amaçlı gönderilecek. Yazılı uyarı ile veli görüşmesine ilişkin bilgiler e-Okul sistemine işlenmeyecek. Öğrenci, kınama cezasını gerektiren ikinci davranışında doğrudan okul öğrenci ödül ve disiplin kuruluna gönderilecek. Disiplin işlemi gerektirecek eylemler yeniden belirlendi Yeni düzenlemede, öğrencilerin tütün içermeyen ancak tütün mamulünü taklit eder tarzda kullanılan her türlü ürünü bulundurma veya kullanmaları ile okulla ilgisi olmayan kişilerin okul yönetiminin izni dışında okula getirilmesi disiplin maddeleri arasına alındı. Bunun yanında, "siber zorbalık" ve "akran zorbalığı" fiilleri yapan öğrencilere de disiplin işlemi uygulanacak. Bu fiil yeni düzenlemede, "bilişim araçları veya sosyal medya yoluyla eğitim ve öğretim faaliyetlerine, kişilere ve kurumlara zarar vermek" ile "tekrarlayan çeşitli davranışlarıyla başka bir öğrencinin, sosyal veya duygusal gelişimini olumsuz yönde etkileyecek şekilde akran zorbalığı yapmak." şeklinde anlatıldı. Disiplin maddeleri arasına alınan diğer hükümler şöyle: "Siyasi, ideolojik, müstehcen veya yasaklanmış araç, gereç, doküman ve benzerlerini paylaşmak, dağıtmak, duvarlara ve diğer yerlere asmak, yazmak; bu amaçlar için bilişim araçlarını, okul araç-gerecini ve eklentilerini kullanmak, okul yöneticilerinin, öğretmenlerinin, çalışanlarının ve diğer öğrencilerin izinsiz olarak görüntülerini çekmek, kaydetmek, paylaşmak, okul, pansiyon ve eklentilerini belirlenen kurallar dışında kullanmak, pansiyonda izinsiz kalmak." Okul disiplin mevzuatı çerçevesindeki şikayetler, gerçek veya tüzel kişilerce okul müdürlüğüne yazılı olarak bildirilecek. İsimsiz ve imzasız başvuruların işleme alınmaması esas olmakla birlikte; iddiaların belgelerle ortaya konulmuş olması veya araştırılmasını gerektirir boyutta önemli konuları içermesi halinde ihbara işlem yapılacak. Ceza gerektiren fiillerde bulunan öğrencilere yönelik çalışmalar Ceza gerektiren davranış ve fiillerde bulunan öğrencilere, okul rehberlik ve psikolojik danışma hizmetleri yürütme komisyonu ve sınıf rehber öğretmeni tarafından hazırlanan ve okul müdürü tarafından onaylanan plan doğrultusunda iyileştirici, geliştirici veya yönlendirici çalışmalar ile topluma hizmet, ödev ve proje çalışmaları yapılacak. Bu çalışmalar, Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği ile Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği hükümlerine göre okul müdürlüğünce yürütülecek. Yapılan çalışmalar düzenli olarak takip edilecek. Yapılan gözlem ve çalışmalar öğrencinin davranış puanının görüşülmesi sürecinde öğretmenler kuruluna sunulacak. Okul pansiyonunda paralı ve parasız yatılı olarak kalan öğrencilerin okul değiştirme cezası almaları durumunda nakillerinin yapılmasında uygulama birliği sağlandı. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.