[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Antalya

Antalya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Antalya haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Antalya'da korkutan yangın Haber

Antalya'da korkutan yangın

Yangın Antalya’nın Akseki ilçesi Çimi köyü yakınlarında Biladen mevkiindeki tarım arazisinde saat 14.00 sıralarında çıktı. Biladen mevkiinde Ramazan Ö.’nün badem ağaçlarının yer aldığı tarım arazisinde temizlik yaparken yangın çıktığı kaydedildi. Yangına Akseki Orman İşletme Müdürlüğüne ait bir acil müdahale aracı, bir arazöz ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Akseki itfaiye birimine ait bir itfaiye ile 10 personel müdahalede bulundu. Ekiplerin hızla müdahale etmesi ile yangın büyümeden kontrol altına alındı ve yaklaşık bir saatlik çalışmayla tamamen söndürüldü. Ramazan Ö. ise ifadesinin alınması için ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Yangın anında yapılması gerekenler Yangın anında yapılması gereken temel adımlar şunlardır: Eğer yangınla başa çıkmak için gerekli eğitim ve ekipmanınız yoksa, müdahalede bulunmaktan kaçının. Etraftaki kişileri yangın konusunda hemen bilgilendirin. Yangın hakkında 112 Acil Çağrı Merkezi'ni bilgilendirin. Yangını söndürürken doğru tip söndürme cihazlarını kullanın. Dumanlı bir ortamda emekleyerek veya çömelerek ilerlemeye çalışın. Tahliye sırasında asansörleri asla kullanmayın. Kapıları açıp kapatırken dikkatli olun; kapıları kapalı bırakın ama kilitlemeyin. Kapalı bir kapının kolunu elinizle kontrol edin. Kıyafetleriniz tutuşursa, battaniye gibi bir şeyle yerde yuvarlanarak yangını söndürmeye çalışın. Yangın sırasında mahsur kalırsanız, kapıları ıslak bezle tıkayarak dumanın içeri girmesini engelleyin. İtfaiyecilerin rahatça çalışabilmesi için yangın bölgesinden güvenli bir mesafeye uzaklaşın.

Antalya'da bir okulun önünde uygunsuz hareketler Haber

Antalya'da bir okulun önünde uygunsuz hareketler

Olay, geçtiğimiz günlerde Muratpaşa ilçesine bağlı Muratpaşa Mahallesi'ndeki Cumhuriyet İlkokulu etrafında meydana geldi. Madde bağımlısı olduğu iddia edilen kimliği belirsiz bir kişi, okulun bahçe duvarına yaslanıp bir şeyler yedi. Yanında bir poşet içerisinde uçucu bir madde olduğu görülen şahıstan rahatsız olan bir esnaf, cep telefonuyla kayda aldı. Esnafın görüntü almasına öfkelenen şahıs, çocukların gözü önünde hayasızca hareketler yaptı. Bunun üzerine vatandaşlar adamı bölgeden uzaklaştırdı. Yetkililerden bir an önce bu şahsın yakalanmasını istiyoruz Görüntüyü çeken Halil İbrahim Toymaz, “Elindeki poşetin içine madde vardı ve şişirerek buraya geldi. Daha sonra ona burada çocukların olduğunu ve başka bir yere gitmesini söyledim. Kendisi ‘bana karışamazsın, ben bu mahallenin adamıyım' şeklinde cümleler kurdu. Daha sonra gelip okulun dış duvarının önüne oturup bacaklarını falan açtı. Ben de cep telefonu kameramla o anları çekiyordum. Bana ‘neyi çekiyorsun' dedi. Ben de onu ünlü edeceğimi söyledim. Saldırır diye korktum ve polis olduğumu söyledim. Sonra öyle çekilmez deyip hayasızca hareketlerde bulundu. Şimdi ben bu şahsı dövsem başım belaya girecek. Ben de bu şekilde görüntüsünü çekip sosyal medyalara paylaştırdım. Benim de 4 yaşında oğlum var. Bu adamı görünce bana bu adam ne yapıyor diye soruyor. Şikayetçi oluyoruz, polis ekipleri gelinceye kadar kendisi ortalıktan kayboluyor. Bunların dışında da esnaflara zarar veriyor. Gece mahalleye gelip güvenlik kameralarımızı kırmaya çalışıyor, klimaların hortumlarını ve borularını kesiyor. Bu şekilde bir insan kendisi. Bu okuldaki çocukların sağlığı için yetkililerden bir an önce bu şahsın yakalanmasını istiyoruz” diye konuştu. Elinde sürekli bir yasaklı madde poşeti ile geziyor Bir diğer esnaf Faruk Akaylı da, “Sürekli dükkanımın şalterlerini kapatıyor, kapıları çarpmaya çalışıyor. Arabaların arkasında ve sokak ortasında idrarını yapıyor. Arabaların lastiklerini kesiyor ve yan tarafımızda cami var onunda çeşmelerini kırıyor. Elinde sürekli bir yasaklı madde poşeti ile geziyor ve burası ilkokul olduğu için küçük çocuklar var, onu örnek alacaklar diye çok korkuyorum. Yetkililerin bu durumu çözmesini bekliyorum” dedi. Kendisinden çok korkuyorum Başka bir esnaf Öznur Şenkaya ise, “Ben o şahsı yaklaşık 4 aydır takip ediyorum. Çantasında bir bıçak bulunduruyor ve çıkarıp arabaların lastiklerini kesiyor. Bunu gördüğüm zamandan beridir kendisinden çok korkuyorum. Dükkanımızın levhalarını alıp sağa sola fırlatıyor. Sürekli elinde bir uyuşturucu poşeti var. Çocuklara bir şey yapacak diye korkuyoruz. İnşallah yakalanır” şeklinde konuştu.

Yıllarca 'bizim evde damat yok' diye şarkı söyledi: Sonunda muradına erdi Video Galeri

Yıllarca 'bizim evde damat yok' diye şarkı söyledi: Sonunda muradına erdi

Antalya'da 22 yaşındaki genç kadın, lise çağlarında aşık olduğu gence ‘bizim evde damat yok' sözlerini içeren şarkıyı söyleye söyleye evinin damadı yaptı. 7 yıl boyunca birbirlerinden kopmayan gençler, güzel bir düğünle dünyaevine girdi. Sesi oldukça güzel olan gelin ise düğününde de yine o şarkıyı söyledi, davetliler ise salona sanatçı geldiğini sandı. Ortaokulda tanışan ve aynı sınıfta okuyan Gülay (22) - Samet Ulusan (23) çifti, liseye geçtiklerinde ise birbirlerine olan ilgilerini paylaştı. Çevresi tarafından sesinin güzel olduğu söylenen Gülay, o yıllarda söylemeye başladığı ‘Aykırı Yollarına' adlı şarkıyı, her defasında erkek arkadaşı Samet için söylemeye başladı. 7 yıl boyunca söyledi, muradına erdi Genç kadın, 7 yıl boyunca ‘bizim evde damat yok' sözlerini içeren şarkıyı fırsat buldukça Samet için okudu ve muradına erdi. Çocukluktan başlayan aşklarını sürdürerek evlilik kararı alan gençler, düzenlenen düğünle dünya evine girdi. Düğününde de okudu Güzel bir düğünle yeni hayatlarına başlayan çiftten Gülay Ulusan, pasta ve takı merasimi sonrası salona ikinci girişinde ise eşine ve davetlilere sürpriz yaptı. Genç gelin, yıllar önce okuldayken tahtaya kalktığında söylediği şarkıyı bu kez düğününde seslendirdi. Sahneye kendinden önce sesi gelen gelinin şarkısını duyanlar ise sanatçı geldiğini sandı. “Davetliler kadın sanatçı tuttuğumuzu sanmışlar” Eşine olan ilgisinin ortaokulda başladığını aktaran gelin Gülay Ulusan, şunları söyledi: “Ortaokulu beraber okuduk, ön sıramda oturuyordu. Lisede okullarımız ayrılmıştı. Lise 2'de 2018'de tekrar konuşmaya başladık. O zamandan bu zamana kadar konuşmaya başladık. Aramızda çıkan problemler de bizi daha sıkı birbirimiz bağladı. Düğünümüzde de bu şarkıyı söylemek istedim. Çünkü okulda tahtaya çıktığımda da bu şarkıyı söylüyordum. Bu şarkı tek bir kişiye aitti benim için. Bunu da düğünümde kullanmak istedim. Bizim ilk girişimiz merdivenden ve büyük bir gelinlikle indim. Biz takı ve pastadan sonra geri gittik. Orada şarkı söylerken girişimiz sonradan olandı. Şarkı söyleyerek girmek istedim, davetliler de kadın sanatçı tuttuğumuzu sanmışlar.” Damat Samet Ulusan da eşinin şarkıyla geleceğini düğün provasında öğrendiğini belirterek, “Güzel bir düğün oldu bizim için ve mutluyuz” dedi.

Hastalıkta ve sağlıkta dediler... Eşleri için böbreklerini bağışladılar Haber

Hastalıkta ve sağlıkta dediler... Eşleri için böbreklerini bağışladılar

16 yıl önce annesinin böbreğiyle yaşama tutunan Duygu Buran, böbreği sağlığına zarar vermeye başlayınca böbrek nakli için yeniden başvuruda bulundu. Hatay'da ikamet eden böbrek yetmezliği hastası S.A. da kendisine böbreğini vermeyi isteyen eşiyle aralarındaki kan uyuşmazlığı sebebiyle nakil için başvuruda bulundu. Yapılan testler sonucu aralarında doku uyumunun olduğu tespit edilen iki çift arasında çapraz nakil gerçekleştirilerek, Duygu Buran ve S.A., sağlığına kavuşturuldu. Buran, mutluluğunu, “Nakil yapıldı, gözümü açtım. Hiçbir şey olmamış gibi mutlu oldum, yeniden doğmuş gibiyim” şeklinde ifade ederken, eşi Azim Buran ise, “'Hastalıkta, sağlıkta' derler ya ben de her konuda yardımcı olmaya çalıştım. Bu süreçte kimi vazgeçebiliyor ama aklıma hiç kötü düşünce getirmedim” diye konuştu. Antalya'da yaşamına devam eden Duygu Buran (29), böbrek yetmezliği ile çocukken tanıştı ve 13 yaşındayken annesinden böbrek nakli oldu. 16 yıl boyunca annesinin yeniden hayat veren böbreği ile hayatını devam ettiren Buran, evlendi bir yuva kurdu ve anne olarak 2 çocuk sahibi oldu. Yıllar sonra, Duygu tekrar böbreğini kaybedince yeniden nakil için Sağlık Bakanlığı böbrek bekleme listesine kaydı yapıldı. Eşi Azim Buran, bekleyen 25 bine yakın hasta olup, yılda sadece 400-500 böbrek bağışı gerçekleştiğini öğrenince hemen kendisi gönüllü oldu. Kan grupları uymasına rağmen aralarındaki uyum testinde sorun meydana geldi. Duygu'nun vücudu eşine karşı tepki verdi. Hemen çapraz nakil listesinden uygun çift bulundu ama gelen 4 çift ile yapılan testlerde de uyum sorunu yaşandı. Süreç içerisinde, Duygu'ya tüm güncel tedavi yöntemleri yapıldı. 2 ayın sonunda Hatay'dan kendileri gibi genç bir çift olan S.A. ve eşi ile dokuları uygun çıktı. S.A.'ya da eşi böbrek vermek istiyordu ama onların da kan grupları uyuşmadı. Böbrek nakli olması zor olan hastaların nakilleri, Antalya’da eylül ayının başında yapılarak, hem Duygu hem de S. sağlıklı bir şekilde taburcu edildi. 16 yıl sonra yeniden nakil Dr. Levent Yücetin, Duygu Buran'ın 16 yıl önceki böbrek naklinin de kendileri tarafından yapıldığını ifade ederek, yapılan operasyon hakkında bilgilendirmeler yaptı. Yücetin, “Duygu 29 yaşında ama bu bizim onunla ilk karşılaşmamız değil, biz ekip olarak onunla 13 yaşındayken bundan 16 sene önce karşılaştığımızda bir böbrek yetmezliği sorunu vardı. Annesinden böbrek nakli yaptık. Üzerinden tam 16 yıl geçti, 16 yılın sonunda maalesef böbreğini kaybetti. Böbreğini kaybettiği zaman ikinci nakil şansımız var ama bu 2. nakiller birinciye göre zor oluyor. Önce Sağlık Bakanlığı besleme listesi kaydını yapıyoruz. Bu listede maalesef 25 bine yakın insan beklemesine rağmen, organ bağış kültürü anlamında birazcık zayıf bir ülkeyiz. Eşi 'Ben böbreğimi vereyim' dedi, hemen tıbbi testlere başladık ama eşiyle yaptığımız uyum testinde uygunsuzluk çıktı. Bu durum 2 ay önceydi, iki ay boyunca birçok test, tedavi, çeşitli planlamalar yaptık. Hem tecrübemizi koyduk, hem dünyadaki yeni yapılan testlerin hepsini inceleyerek Duygu'ya uygun olanları kendisine uyguladık” dedi. Dr. Levent Yücetin, bütün tedavilerin yapılmasından sonra, Duygu Buran ve eşi Azim Buran'ın Hatay'dan gelen başka bir çiftle doku uyumları yapılınca böbrek hastalarına çapraz nakil yapıldığını kaydetti. Yücetin, “Çifti Hatay'dan kan grupları birbirine uymayan başka bir çiftle çaprazladık. Onun vericisi Duygu'ya, Duygu'nun eşi de diğer hastamıza böbreğini verdi. Başarılı bir nakli Eylül ayının başında ekip olarak gerçekleştirdik. Organ Nakli Bölüm Başkanı Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Aliosmanoğlu'nun başkanlığındaki cerrahi ekibimiz, çok güzel bir ameliyat yaptı, sonrasında Organ Nakli Merkezi Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Havva Asuman Yavuz hocamızın nefroloji ekibi tarafından takipleri sürdürüldü. Bugün nakil yapılmasının üçüncü haftasındayız. Diğer aileyi de Hatay'a uğurladık.” dedi. “Duygu gibi birçok insana organ bağışlayarak hayat verebiliriz” Türk Nefroloji Derneği'nin verilerine göre 10 yılın üstünde diyalizde yaşayan hasta sayısının oldukça az olduğuna dikkat çeken Dr. Levent Yücetin, “16 yıl önce nakil olan Duygu'ya eğer biz nakil yapmasaydık, bu kadar emeğe tecrübeye rağmen bugün Duygu aramızda olmayacaktı. Doğanın bir kuralı var, hepimiz toprağa karışacağız ama en büyük mirasımızı Duygu gibi birçok insana organ bağışlayarak hayat olabiliriz, asıl olan hayattır. Duygu, büyüdü, evlendi, çocuk sahibi oldu, bundan sonra aynı şekilde hayatını sürdürecek. Dünyada en fazla çapraz nakil yapan merkezlerden biriyiz, Türkiye'de de çok fazla yapıyoruz hatta bunlardaki tecrübemizi daha önce uluslararası yayın haline de getirdik. Çeşitli kongrelerde de sunduk, çünkü ülkemizde organ bağışı azlığı nedeniyle hastalarımıza hayat vermek için çeşitli alternatifler üretmek zorundayız. Çapraz nakil de dünyada kabul gören yöntemlerden bir tanesi ve biz de her ay iki üç tane çapraz nakil yapıyoruz” dedi. Hiçbir şey olmamış gibi mutlu oldum 16 yılın ardından çapraz nakille yeniden yaşama tutunan Duygu Buran ise tekrar böbrek rahatsızlığı yaşadığını hamileliği esnasında karşılaştığı sıkıntılarla anladığını aktardı. 4 ve 2 yaşlarında 2 çocuğu bulunan Buran, “Hamileliklerde tansiyon, şeker çıktı. Şeker indi ama tansiyon düşmemiş, tansiyonu vücut almış, ben hissetmiyordum. Tansiyonum 20'lere kadar çıktığı için böbreğim yorulmuş. Son olarak covid geçirdim, o da etkileyince böbrek attı. 16 sene sürdü, 17'nci senesinden gün aldığım gün attı. Tekrardan başvurduk, bir sürü verici getirdim olmadı, eşimi getirdim olmadı. Olmayınca çapraz nakil yapıldı. Nakil işlemini duyunca heyecanlandım, sonra ameliyat korkusu başladı. Nakil yapıldı, gözümü açtım. Hiçbir şey olmamış gibi mutlu oldum. Yeniden doğmuş gibiyim.” şeklinde konuştu. Hastaneden döndükten sonra çok mutlu oldular Çocukların hastanede bulunduğu sırada ananesinde kaldıklarından söz eden Duygu Buran, yeniden nakil sonrası çocuklarıyla rahatça ilgilenebileceğinden duyduğu memnuniyeti aktardı. Buran, “4 yaşındaki çocuğum, ananesine 'Annem ne zaman iyileşecek, doktorlara söyle artık iyileştirsinler de yanıma göndersinler' demiş. Hastaneden döndükten sonra çok mutlu oldular. Peşimizi salmıyorlar. Tansiyon diye bir şey kalmadı.” şeklinde konuştu. Yeniden eşime can vermiş oldum Böbreğini vererek eşini sağlığına kavuşturan Azim Buran ise nikah kıyılırken verilen sözü vurgulayarak, “Çok uğraştık, gecemizi gündüzümüze kattık. Verici getirdik olmadı. En sonunda ben çapraza girmeyi kabul ettim, yeniden eşime can vermiş oldum. 'Hastalıkta, sağlıkta' derler ya her konuda yardımcı olmaya çalıştım. Eşime, çocuklarımın başında yeniden hayata tutunması için yardımcı oldum. Bu süreçte kimi vazgeçebiliyor ama ben aklıma hiç kötü düşünce getirmedim.” ifadelerine yer verdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.