Ege’de bir karşı kıyı: Atina
Batı medeniyetinin kalbinin attığı Atina, Antik Yunan Dönemi’nin köklü tarihi ruhunu yansıtması ile hem yakın hem de uzak coğrafyadan insanların ilgi odağı oluyor. Özellikle yaz dönemleri tatil için tercih edilen Atina’nın tertemiz sularında yüzerken, insanlık tarihi açısından son derece kıymetli yapılarını yerinde görme ve dönemin hissiyatını yaşama şansı elde ediliyor. Lezzetli yemekleri, eşsiz doğası, dinlendirici tabiatı, eşsiz mimarisi, göz alıcı sokakları ve sahip olduğu diğer özellikleri ile Atina, misafirlerine büyüleyici bir seyahat imkanı sunuyor.
Atina’ya nasıl gidilir?
Antik Yunan’a uzanan köklü tarihi dolayısıyla Avrupa’da “demokrasinin beşiği” olarak anılan Atina’ya ülkemizden son derece kolay bir şekilde ulaşım sağlanıyor. İstanbul ve İzmir üzerinden direkt uçuşlarla gidilebilen Atina, İstanbul’dan 1 saat 15 dakika, İzmir’den ise 55 dakika sürüyor. Havayolunu değil de karayolunu tercih edenler için otobüsle seyahat etme imkanı da bulunuyor. Denizyolunu tercih etmek isteyenler için ise Atina’ya direkt olarak gemi seferi maalesef yapılmıyor. Ege kıyılarına son derece yakın bir konumda bulunan Sakız, Samos, Midlli, Rodos ve Kos Adaları’na giden seferleri kullanarak, söz konusu adalardan Atina’ya geçiş yapmak bir seçenek olarak karşımıza çıkıyor.
Atina’da gezilecek yerler
Her yıl ülkemizden binlerce kişi Yunanistan’ın Başkenti Atina’yı turistik amaçlı ziyaret ediyor. Yunanistan’ın Türkiye’ye olan coğrafi yakınlığı ve sahip olduğu tarihi kültürel değerler, bu ziyaretlerin başlıca sebebini oluşturuyor. Yola çıkmadan önce rotasında Atina bulunan kişiler için hazırladığımız gezi rehberini incelemeyi unutmayın. İşte Atina’da gezilecek en popüler yerler:
Parthenon
Hem Atina’nın hem de Yunanistan’ın sembol yapılarından biri olan Parthenon, Yunan Tanrıçası Athena’ya ithaf edilmiş ve bu nedenle inşa edilmiştir. Antik Yunan Dönemi’nin günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış en ünlü ve en büyük yapılarından biri olan Parthenon, Yunan sanatının ortaya çıkardığı en üst seviye eserlerden biri olarak kabul ediliyor. Dünyanın en büyük kültürel abidelerinden biri olma özelliği de gösteren Parthenon, aynı zamanda Atina demokrasisinin ortaya çıktığı yer olarak da tarihi açıdan önem arz ediyor.
Akropolis
Kelime anlamı olarak “yüksek şehir” demek olan Akropolis, konum olarak şehrin eşsiz bir manzarasına sahip olan bir tepede yer alıyor. Geçmiş döneme kale olarak kullanıldığı bilinen yapı, dünya çapında üne sahip. Yaz aylarında binlerce turistin akımına uğrayan bölge, birçok tarihi yapının da yakınında konumlanıyor. Tepe noktada bulunan Akropolis’e gelen kişiler için, düz ve rahat bir ayakkabı giymeleri öneriliyor.
Plaka
Yunanistan ruhunun her noktasına yansıdığı bölgelerden biri olarak karşımıza çıkan Plaka hem sokakları hem de eğlence mekanları ile ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatmayı başarıyor. Yunanistan’a özgü yöresel ürünlerin de yer aldığı Plaka bölgesinde çok sayıda kafe, restoran ve taverna bulunuyor.
Ulusal Arkeoloji Müzesi
Geçmişin izleri, tarihin gizemleri, arkeolojik bulgular, seramik sanatı ve çok daha fazlası Ulusal Arkeoloji Müzesi’nde ziyaretçileri ile buluşuyor. Kentin en büyük arkeoloji müzesi olma özelliği gösteren Ulusal Arkeoloji Müzesi’nde yer alan eserlerin tarihinin Neolitik döneme kadar uzandığı biliniyor. 19. yüzyılda şehirde bulunan antikaları korumak için kurulan müzede, koleksiyonlar 4 ayrı bölümde sergileniyor.
Syntagma Meydanı
Şehrin merkezinde konumlanan Syntagma Meydanı, içerisinde yer alan eski kraliyet sarayı olan Atina Parlamento Binası ile dikkatleri üzerine çekiyor. Yıl içerişimde pek çok etkinliğin yapıldığı meydan, yerel halk tarafından Anayasa Meydanı olarak da isimlendiriliyor.
Panathenaic Stadium
2 bini aşkın bir zaman önce yapımı tamamlanan Panathenaic Stadium, tamamı mermer kullanılarak inşa edilmiş bir stadyum. Bu özelliği ile dünya üzerinde tek olan yapı, 19. yüzyılın sonlarına gelindiğinde ilk Modern Olimpiyat Oyunları’nın oynandığı alan olarak tarihe geçmiştir. Tanrıça Athena’yı simgeleyen Panathenaic Stadium, sahip olduğu tüm bu özellikler ile hem yerel halk hem de yabancı turistler için oldukça önemli bir noktada konumlanıyor.
Temple of Olympian Zeus
M.Ö. 6. yüzyılda inşa edildiği düşünülen Temple of Olympian Zeus, Yunan mitolojisinin en kuvvetli Tanrısı olarak tanınan Zeus için yapılmıştır. 104 adet sütunla çevrili olan yapı, yaptırıldığı dönemde kente görülen büyük heykeli bünyesinde barındırmıştı.
BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Sırbistan’a nasıl gidilir?