[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#avukat

avukat haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, avukat haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Emniyette darp edildiklerini iddia etmişlerdi: Polise saldırı görüntüleri ortaya çıktı Haber

Emniyette darp edildiklerini iddia etmişlerdi: Polise saldırı görüntüleri ortaya çıktı

Edinilen bilgilere göre, İstanbul’da birden fazla düzenlenen zincirleme operasyonlarla çökertilen bir silahlı çetenin üyelerinden bazılarının savunmasını üstlenen İstanbul Barosu’ndan Bahtiyar K. ve Şehnaz A. isimli iki avukat, bu sabah İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gelerek Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde gözaltında tutulan müvekkilleri ile görüşmek istedi. Avukatlardan Bahtiyar K., görüşme sırasında polis tarafından darp edildiğini iddia etti. 27 Haziran 2024 tarihinde, saat 01.00 sıralarında İstanbul Emniyeti Organize Suçlarla Mücadele Şube’de bulunan polisler tarafından dövüldüğünü iddia eden avukatlardan Bahtiyar K., yaklaşık 10 kişi tarafından da darp edildiklerini öne sürerek, darp izlerinin fotoğraflarını paylaştı. Polise küfür ve hakaret edip mukavemet gösterdikleri görüntüler ortaya çıktı Meslektaşlarını dayanışmaya çağıran avukatların, polise küfür ve hakaret edip mukavemet gösterdikleri görüntüler ortaya çıktı. Kadın avukatın emniyet görevlilerine sözlü ve fiili hakaret ve mukavemet gösterdiği anlara ilişkin video kaydında, diğer avukatın ise tekme attığı anlar yer aldı. Elebaşılığını yurt dışında firar olarak aranan Z.A.‘nın yaptığı çıkar amaçlı organize suç örgütü, Bağcılar ilçesi ve çevre ilçelerde “Kasten Öldürme, Kasten Öldürmeye Teşebbüs, Kasten Yaralama, Nitelikli Yağma, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Tehdit” suçlarını kapsayan 10 eylem gerçekleştirmiş, çete üyelerine yönelik 1 Mart 2024’te zincirleme operasyon gerçekleştirilmişti. Bir kısmı çökertilen çeteye yönelik soruşturma sürerken, devam eden süreçte çete yöneticisi E.A. tarafından Bağcılar ilçesinde bulunan 12 işyeri tehdit edilerek, 4 işyerine yönelik silahlı saldırı eylemi gerçekleştirildiği saptanmış, bu silahlı saldırı eylemlerinde bir polis memuru kardeşi ile kafede oturduğu esnada baş kısmından hafif şekilde yaralanmıştı. Polis memurunun yaralandığı olayda tetiği çeken saldırganın da aralarında bulunduğu 15 şüpheli düzenlenen seri operasyonlarla yakalanarak gözaltına alınırken, zanlıların ikametlerinde yapılan aramalarda, eylemlerde kullanıldığı değerlendirilen 3 ruhsatsız tabanca ve bir miktar mermi ele geçirildiği belirtildi. Öte yandan ortaya atılan iddialarla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığı öğrenildi.

İstanbul'da avukat dehşeti: Üstüne mermer masa devrildi Haber

İstanbul'da avukat dehşeti: Üstüne mermer masa devrildi

Karaköy Kemankeş Kara Mustafa Paşa Mahallesi’nde geçtiğimiz Aralık ayında saat 16.15 sıralarında yaşanan olayda, Fatih’te bir otelin sahibi olan Mehmet A. (42), çalışanı Selçuk B. (26) ile oturmaya başladı. O esnada önceden birlikte çalıştıkları Mehmet A.’nın hem kuzeni hem de avukatı olan Halis A., bıçakla oturdukları masaya geldi. Bıçağı Mehmet A.’ya savuran avukat Halis A. tutturamadı. O esnada masada oturan çalışan Selçuk B. mermer masayı Halis A.’nın üstüne devirdi. Masanın ayağına düşmesi sonucu Halis A. yaralanırken, Selçuk B. bu kez de silahını çekerek havaya rastgele ateş açtı. Olayın ardından Selçuk B. ve otel sahibi Mehmet A. silahla birlikte olay yerinden kaçtı. Beyoğlu Asayiş polisi otelde yakaladı Yaşananlar ise kameralara anbean yansıdı. Böcekçidekilerin panik yaşadığı kavgayla ilgili olay yerine sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, ayağı kırılan avukat Halis A.‘yı yaptıkları ilk müdahale sonrasında ambulansla Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırarak tedavi altına aldı. Halis A. buradan da Bakırköy Ataköy’deki özel bir hastaneye sevk edildi. Avukat, alacaklısı kuzenine bıçakla saldırdı Olayla ilgili çalışma başlatan Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği polisleri, güvenlik kamera görüntülerini incelemeye alarak hastanedeki avukatın ifadesine başvurdu. Yapılan çalışmalar sonucunda avukatı üstüne mermer masa devirip yaralayan ve silahla havaya ateş açan şahsın Selçuk B. olduğu tespit edildi. Devam eden çalışmalarda Selçuk B., Fatih Eminönü semtindeki otelde yakalanarak gözaltına alındı. Şahsın Kağıthane’deki evinde arama yapan polis, olayda kullanılan tabancayı da ele geçirdi. Otel çalışanı tutuklandı, avukat serbest kaldı Gözaltına alınan Selçuk B., ifadesinde Mehmet A. ile börekçide oturdukları esnada Halis A.‘nın bıçak çekerek üstlerine geldiğini, kavga çıktığını ve masayı üstüne devirdiği daha sonra da kendini korumak için havaya ateş açtığını söylediği öğrenildi. Emniyette işlemleri tamamlanan Selçuk B., sevk edildiği adliyede çıkartıldığı mahkemece “kasten yaralama” ve “ateşli silahla kanununa muhalefet” suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, hastanede tedavi tamamlanan avukat Halis A.‘nın ise savcılıkta verdiği ifade sonrasında serbest bırakıldığı öğrenildi.

Dolandırıcıların yeni yöntemi pes dedirtti: Gerçek avukat ismi kullanarak... Haber

Dolandırıcıların yeni yöntemi pes dedirtti: Gerçek avukat ismi kullanarak...

Dolandırıcılar, mağdur üzerinde sağladıkları korkunun ardından, gerçek avukatların unvanlarını ve isimlerini kullanarak mağdurları yanılttıkları ifade ediliyor. Mağdurlardan biri olan avukat Ahmet Haklıgör, yaşadığı durum sebebiyle hayatının şokunu yaşadığını dile getirdi. Dolandırıcılar, mağdurları gerçek avukatların isimlerini kullanarak dolandırmaya çalışıyorlar. Ülke genelinde faaliyet gösteren bir şebekenin, internet üzerinde sahte kadın profilleri oluşturarak erkekleri tuzağa düşürdüğü iddia ediliyor. Şebekenin, kandırdığı kişilerin önce cinsel içerikli fotoğraf ve videolarını ele geçirdiği, daha sonra kendilerini karşı taraftaki kadının ailesi gibi tanıtarak gönderilen içeriklerden dolayı şikayetçi olacakları yönünde korku saldığı ileri sürülüyor. Dolandırıcıların, gerçek avukatların isimlerini kullanarak ağına düşürdükleri kişilere ulaştığı, adlarına cinsel suç davası açıldığını iddia edip sorunu çözmek için para talep ettikleri belirtiliyor. Mağdur avukatlardan Ahmet Haklıgör, adının ve unvanının da bu dolandırıcılar tarafından kullanıldığını ifade ederek şok olduğunu belirtti. Dolandırıcılar, gerçek avukatların isimlerini kullanarak insanları yanıltarak dolandırma girişiminde bulunuyorlar. Olayla ilgili açıklamalarda bulunan mağdurlardan İş Hukuku Uzmanı Avukat Ahmet Haklıgör, şunları belirtti: “Sosyal medyada sahte bir kadın profili oluşturarak tuzağa düşürdükleri kişilerle iletişime geçmişler. Bu kişilere çıplak fotoğraflar göndererek, karşı taraftan benzer içerikler istemişler. Ardından, sözde hayali kadının abisi ya da babası olduklarını iddia eden şahıslar farklı telefon numaralarından tehdit mesajları göndererek karşı tarafı korkutmuşlar. 'Seni bulup öldüreceğim, aileme nasıl böyle fotoğraflar gönderirsin' gibi tehditlerde bulunmuşlar. Bir sonraki gün ise avukat gibi görünerek, benim ya da başka bir meslektaşımın adını kullanarak para talep etmişler. Bu süreçte adıma 8 farklı cep telefonu numarasıyla sahte profiller oluşturmuşlar. Profilin alt kısmına sahte bir internet sitesi linki ekleyerek dolandırıcılık girişiminde bulunmuşlar. Bu konuyu sonuna kadar takip edeceğim.” Hukukçuların asla tehdit etmeyeceğini vurgulayan Avukat Haklıgör, “Vatandaşlardan ricam, bu tür dolandırıcılara inanmamalarıdır. Karşılarındaki kişinin gerçek bir avukat olup olmadığını kontrol etmeliler. Bana ulaşan kişilere durumu anlatıyor ve arayanların dolandırıcı olduğunu, kesinlikle para göndermemeleri gerektiğini söylüyorum. Hiçbir avukat tehditle para istemez. Dolandırıcılar, parayı genellikle muhasebecilerine göndermelerini istiyorlar” şeklinde konuştu. “Bir arkadaşım, kendisini avukat olarak tanıtan bir kişinin para istediğini söylediğinde beni aradı” diyen Haklıgör, “Numarasını ve adını sorguladığımda böyle bir avukatın olmadığını gördüm. Sonrasında o numarayı arayıp durumu öğrenmeye çalıştım. O da benim avukatlığımı sorguladı. Ben de baro levhasından sorgulattığı takdirde görebileceğini belirttim. Sonra da beni cep telefonu üzerinden engelledi. Bir süre sonra vatandaşlar beni aramaya başladı. ‘Adınızın olduğu bir mesaj aldık. Para istemişsiniz’ dediler. Ülkenin dört bir yanından aranmaya başladım. Şu ana kadar 25 kişi bu konuda bana ulaştı. Ben de şikayetçi oldum. Soruşturma devam ediyor” şeklinde ifade etti.

Adana’da hacze giden avukata sözlü saldırı Haber

Adana’da hacze giden avukata sözlü saldırı

Olay, geçen 11 Ocak Perşembe günü merkez Çukurova ilçesine bağlı 100. Yıl Mahallesi’nde meydana geldi. 10 gün sonra ruhsat alacak stajyer avukat Melisa Nazlıgüneş (23), Adana 1. Genel İcra Dairesi tarafından verilen karara istinaden Arda A.’nın evine hacze gitti. Sözlü saldırıya uğradı, polis araya girdi İcra memurları ve polis eşliğinde icraya giden stajyer avukat Nazlıgüneş burada Arda A.’nın erkek kardeşi Semih A. ve annesi Rabia A. tarafından sürekli sözlü olarak saldırıya uğradı. "Seni sakat bırakırım" Nazlıgüneş ise Semih A. ve annesinin sözlü ifadelerini zabıta yazdırmak istedi. Buna sinirlenen Semih A., genç avukatın üstüne yürüyerek "Seni sakat bırakırım" diyerek saldırmaya çalıştı ancak polis ekipleri araya girerek saldırganı uzaklaştırdı. Hacze giden genç avukata sözlü saldırı Şikayetçi oldu Bunun üzerine stajyer avukat Melisa Nazlıgüneş, 100. Yıl Şehit Rüştü Bayram Polis Merkezi Amirliği’ne giderek Semih A. hakkında şikayetçi oldu. Saldırıların son bulmasını istedi Yaşadığı korku dolu dakikaları İhlas Haber Ajansı’na anlatan Melisa Nazlıgüneş, 1 hafta önce Şanlıurfa’da stajyer avukat Büşra Teksöğüt’ün ayaklarının kırıldığını ve kendisinin de çok korktuğunu söyledi. Nazlıgüneş, “Mesleğimi icra etmem engellendi. Sürekli haciz mahallinden uzaklaştırılmaya çalışıldım. Bana hakaret ve tehdit ettiler. Neredeyse fiziksel olacak bir şiddette bulundu. Eğer polisler orada olmasaydı ne olacağını düşünmek istemiyorum. Polisler bile o şahsı zor zapt etti. Hem şahıs hem de annesi bana hakaretlerde bulundu” dedi. “Sürecin takipçisi olacağız” Hacze gitmeye korktuklarını anlatan Nazlıgüneş, “Avukatlar olarak hacze gitmeye çok korkuyoruz. Zaten korktuğumuz için yanımıza polis aldık. İyi ki de polis almışız. Bizi dosyanın tarafı olarak görüyorlar. Bizim kamu görevi icra ettiğimizi düşünmüyorlar. Böyle davranışları şiddetle kınıyorum ve bir an önce bitmesini istiyorum. Karakola gidip şikayetçi oldum. Sürecin takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı. “Mesleği icra etmemize kimse engel olamaz” Avukatların birbirine sahip çıkması gerektiğini de kaydeden Melisa Nazlıgüneş, “Avukatlara şiddetin son bulması için meslektaşlarımızın birbirini desteklemesi çağrısında bulunuyorum. Bu dosyanın da sonuna kadar takipçisiyiz. Bundan sonra icra dosyalarına biraz temkinli yaklaşırım ama güçlendikçe kimse mesleği icra etmemize engel olamayacak” diye konuştu.

İzmirli avukatlar Can Atalay için ayakta: Esaretine derhal son verin! Haber

İzmirli avukatlar Can Atalay için ayakta: Esaretine derhal son verin!

Gezi davasında aldığı 18 yıl hapis cezası kesinleşen TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'a ilişkin yargı süreci siyasi hareketlilik devam ediyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesinin Türkiye İşçi Partisi'nden (TİP) milletvekili seçilen Gezi Parkı davası sanığı Atalay hakkındaki "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkı ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiği kararına ilişkin incelemesini tamamlamıştı. Dün İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, mahkeme heyeti, Anayasa Mahkemesince verilen bireysel başvuruya konu ihlal kararının, yerel mahkemece verilen karara ilişkin olmadığını değerlendirmiş ve Yargıtay 3. Ceza Dairesine ulaştırılmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar vermişti. Karar hem hukuk hem de siyaset arenasında tepkiyle karşılanırken bugün Adalet İçin Hukukçular, Çağdaş Avukatlar Grubu, Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi, İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği İzmir Adliyesi önünde ortak açıklama yaptı. Hukukçular adına açıklamayı yapan Av. Yağmur Gül Kartal, Anayasa mahkemesi kararına dikkat çekerek ‘gereği yapılsın’ mesajı verdi. KARTAL: KİŞİ HÜRRİYETİNİN İHLAL EDİLDİĞİNE KARAR VERİLDİ Yargı sürecini ve anayasa Mahkemesi’nin kararını hatırlatan Kartal, “Gezi Davası nedeniyle bir yılı aşkın süredir haksız şekilde Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan meslektaşımız Can Atalay, 14 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleştirilen 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri sonucunda, Hatay halkının oyları ve iradesi ile Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili seçilmiştir. Meslektaşımızın tahliyesine karar verilmemiş olmakla birlikte yargılamaya devam edilip cezası da süratle onanmıştır. Bunun üzerine avukatları meslektaşımız adına bireysel başvuru yoluna müracaat etmiştir. Başvurucu Can Atalay’ın 20 Temmuz 2023 tarihinde yapmış olduğu bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesince 25 Ekim 2023 tarihinde verilen karar, 27 Ekim 2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmıştır. Bu kararda başvurucunun, Anayasa'nın 67. maddesinde güvence altına alınan seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine oyçokluğuyla, Anayasa'nın 19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine oyçokluğuyla, karar verilmiştir” dedi. “KARAR DEVLETİN TÜM ORGANLARINI BAĞLAR” Anayasa mahkemesi kararının devletin tüm organlarını bağladığının altını çizen Kartal, Atalay’ın milletvekili olması nedeniyle  Hatay halkının mağdur edildiğine de dikkat çekerek şunları söyledi;  “Anayasa mahkemesi tarafından verilen hak ihlali kararının yerel mahkeme tarafından sürüncemede bırakılması ve hatta dosyayı Yargıtay'a göndermesi hukuka aykırıdır. Anayasa’nın 153. maddesi gereğince Anayasa Mahkemesi kararları kesindir ve ‘Anayasa Mahkemesi kararlarının Resmi Gazete'de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.’ Her türlü hukuka aykırı uygulamayı ‘milli irade’ bohçasına sokarak kendince meşruiyet zemini yaratan siyasi iktidarın, ‘milli iradenin temeli olarak gördüğü seçim sandığına ve o sandıktan çıkan iradeye saygı duymaması, açıkça halk iradesinin gasp edilmesi, Hatay halkının iradesinin yok sayılmasıdır. Halihazırda milletvekili olarak seçilmiş olan Can Atalay, seçmenlerinin iradesini parlamentoda temsil etmek, yasama faaliyeti içerisinde yer almak ve deprem bölgesi olan Hatay için çalışmalarına başlamak üzere derhal serbest bırakılmalıdır. Yerel mahkeme ya da Yargıtay, eninde sonunda Anayasa Mahkemesi kararını uygulamakla yükümlüdür. Tarafsız ve bağımsız olması gereken yargı kendi meşruiyetini sorgulatacak hukuksuzluklardan derhal dönmelidir! Meslektaşımızın esaretine derhal son verin!” AKTAŞ: ANAYASA MAHKEMESİ KARARI, MAHKEMESİNİ ARIYOR Kartal’ın açıklamasının ardından ayrıca Can Atalay’ın avukatlarının ortak metni de okundu. Tüm avukatlar adına metni okuyan Aytekin Aktaş, şunları söyledi; “Anayasa Mahkemesi kararı uygulanmıyorsa hukuk devleti yok demektir. Yargı, temel insan hak ve özgürlüğünün, güvenliğinin ve hukuk devletinin teminatı olması gerekirken hak ihlaline neden olamaz. Anayasa Mahkemesi kararını vermiştir ve bu karar uygulanmadan orta yerde durmaktadır. Hani mahkeme ne zaman karar verecek? Anayasa Mahkemesi kararı, mahkemesini arıyor. Milletvekili seçilmiş ama siyaset yapma hakkı elinden alınmış Can Atalay’ın hapishaneden meclise yani asıl görevine dönmesini sağlayacak Anayasa Mahkemesi kararına rağmen, karar verecek mahkeme aranıyorsa, bulunamıyorsa, karar vermesi gerekenler karar vermiyorsa hiç kimsenin hukuk güvencesi kalmamış ve hukuk devletinin temelleri kurumuş demektir. Can Atalay'ın avukatları olarak bizler, yok sayıldığımız bir yerdeyiz. Savunma olarak Anayasa Mahkemesi kararı orta yerde dururken neden savunmalarımızı tekrarlayarak, yüksek dereceli yargı organlarına dilekçeler vererek kendimizi değersizleştirelim? Artık dilekçe vermeyeceğiz. Talebimiz yoktur. Anayasa Mahkemesi vardır ve gerçektir. Uygulanmak üzere Anayasa Mahkemesi kararı ortada beklemektedir. Karar açıktır. Uygulayacak mahkeme aranmaktadır. Hukuka aykırılıklara ortak olmayacağız. Artık talepte bulunmayacağız. Anayasa Mahkemesi kararının uygulanmama yolunu biz avukatlar açmadık. Sorunu bizler yaratmadık. Yok sayıldığımız bir yerde hukuk devleti varmış gibi var sayılmayı bekleyemeyiz. Ancak bunca hukuksuzluk ve adaletsizlik karşısında dahi hukuk devletinin gereğinin yerine getirileceğini umuyoruz ve inanıyoruz.” BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Can Atalay hakkındaki ihlal kararı Yargıtay'da

İstanbul’da korkunç olay: Genç avukat 11. kattan aşağı düştü Haber

İstanbul’da korkunç olay: Genç avukat 11. kattan aşağı düştü

Olay, saat 20.30 sıralarında Kartal'da bulunan bir plazada meydana geldi. İddiaya göre, bir hukuk bürosunda çalışan stajyer avukat Kübra Nur Avcı, çalıştığı plazanın 11. katından aşağı düştü. Sesleri duyan çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine adrese gelen sağlık ekipleri genç kızın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirlerken, polis ekipleri ise çevrede güvenlik şeridi çekerek önlem aldı, konuya ilişkin çalışma başlattı. Doğum günü olduğu öğrenildi Polis ekipleri tarafından yapılan incelemeler esnasında stajyer avukat Avcı'nın doğum gününde hayatını kaybettiği belirlendi. Avcı'nın cansız bedeni Adli Tıp Morgu'na götürüldü. "Büyük bir gürültü koptu" Konuyla ilgili konuşan mahalle sakini Serdar Şefik, "Evde oturuyorduk, büyük bir gürültü koptu. Sonra komşular aradı. Yukarıdan biri atlamış aşağı dedi. Ambulans ekipleri geldi. Vefat etmiş herhalde Allah ailesine sabır versin" dedi. "Maalesef acı manzarayla karşılaştık" Bir diğer vatandaş Ahmet Kaymaz ise, "Biz karşı binada oturuyoruz. Bir ses duyduk, patlama sesi gibi. Hemen cama çıktık, olay yerini gördük. Maalesef acı manzarayla karşılaştık. Üst kattan düştüğünü gördük. Cam sesi geldi. Herhalde bir yere çarpıp tekrar düşüyor. Böyle acı bir olaya şahit olduk maalesef" diye konuştu. Avukat genç kızın cenazesi Adli Tıp Kurumundan alındı Kartal'da çalıştığı plazanın 11. katından düşerek hayatını kaybeden stajyer avukat olan Kübra Nur Avcı’nın cenazesi yakınları tarafından Adli Tıp Kurumundan alındı. Dün akşam saat 20.30 sıralarında Kartal'da bulunan bir plazada meydana gelen olayda, iddiaya göre, bir hukuk bürosunda çalışan stajyer avukat Kübra Nur Avcı, çalıştığı plazanın 11. katından aşağı düşerek olay yerinde hayatını kaybetmişti. Kübra Nur Avcı’nın cenazesi otopsi için götürüldüğü Adli Tıp Kurumu’ndaki işlemleri tamamlandı. Avcı’nın cenazesi ailesi ve yakınları tarafından Adli Tip Kurumu morgundan alındı. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- İstanbul semt pazarları

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.