[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#belediye

belediye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, belediye haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yürüyen merdivenler ne zaman açılacak? Haber

Yürüyen merdivenler ne zaman açılacak?

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kentte bulunan yürüyen merdiven ve asansörlerde bakım çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. Büyükşehir çalışmalarda sona gelindiğini bildirdi. Peki, yürüyen merdivenler ne zaman açılacak? Detaylar haberimizin devamında... Çalışmalarda sona gelindi İzmir Büyükşehir Belediyesi, Başkan Dr. Cemil Tugay'ın talimatıyla yürüttüğü yürüyen merdiven ve asansör bakım çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Şehir genelinde güvenliği artırmak amacıyla başlatılan bu kapsamlı çalışma, İzmir Metro AŞ'nin kontrolünde gerçekleştiriliyor. Daha önce riskli olarak belirlenen yürüyen merdiven ve asansörler geçici olarak kullanıma kapatılmış, gerekli tespitlerin ardından yedek parça temin süreci başlatılmıştı. Parçaların montajı tamamlanan merdivenler, peyderpey tekrar hizmete açılmaya başlandı. Tüm önlemlerimizi aldık İzmir Metro AŞ Genel Müdürü Ahmet Sinan Karakuzu, çalışmaların son durumu hakkında bilgi verdi. Fahrettin Altay Metro İstasyonu'nda devam eden çalışmaları yerinde inceleyen Karakuzu “Üçyol Metro istasyonumuzda yaşanan kötü hadiseden sonra, bünyemizde bulunan 194 yürüyen merdiven ve 84 asansörün hepsine bir anda baktık, kontrol ettik. Bir daha aynı şey yaşanmasın diye tüm önlemlerimizi aldık ve hummalı bir çalışma başlattık. Riskli gördüğümüz 50’nin üzerinde yürüyen merdiven ve 10’a yakın asansörü kapattık. 1 Temmuz tarihinden itibaren gerekli olan tüm yedek malzemenin siparişini verdik. Maalesef bu talep ettiğimiz malzemeler hemen gelemiyor. Bazıları yurt dışı kaynaklı, bazıları üretim kaynaklı 3–4 aylık bir gecikme olabiliyor. Artık yedek parçalarımızın geri dönüşleri başladı. Yedek parçaların montajlarıyla yürüyen merdivenlerimiz peyderpey açılmaya başladı” dedi. İzmir'de yürüyen merdivenler ne zaman açılacak? Karakuzu, İzmir halkının sabrını takdir ederek, “İzmir halkının üzülmemesi ve benzer kazaların yaşanmaması için çalışmalarımızı titizlikle yürütüyoruz. Bugün itibariyle açtığımız merdiven sayısı 20, diğer 30 merdivende de çalışmalarımız sürüyor ve çalışmalar tamamlandıkça merdivenleri kullanıma açıyoruz.  Açılmayan asansörümüz ise sadece 4 tane kaldı. Bunları Ekim ayının 10’undan itibaren açmaya başlayacağız. Bu çalışmaların, üzdüğümüz İzmir halkımızın sabrını çok zorladığını biliyoruz. Ama bundan sonra daha güvenli ve emniyetli bir ulaşım sağlayacağız. Ekim ayının sonuna doğru merdiven ve asansörleri tamamen açacağımızı tüm İzmirlilerimizin bilgisine sunarız. Sahada en az 5 ayrı ekibimiz gece gündüz görev yapıyor. Kalıcı bir çözüm üretmek için yurttaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Bakan Işıkhan: Belediyelerin prim borcunun yüzde 80'i belediye şirketlerine ait Haber

Bakan Işıkhan: Belediyelerin prim borcunun yüzde 80'i belediye şirketlerine ait

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, belediyelerin Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) toplam 96 milyar lira prim borcunun yaklaşık yüzde 80'inin belediye şirketlerine ait olduğunu belirterek, "Biz belediyelerle ilgili borçları toplayabiliyoruz. Sorun belediye şirketleriyle ilgili." dedi. Bakan Işıkhan, canlı yayında soruları yanıtladı ve açıklamalarda bulundu. Belediyelerin SGK'ye toplam prim borcunun yaklaşık 96 milyar lira olduğunu ifade eden Işıkhan, sigorta primlerinin ödenmesi gereken zorunlu primler olduğunu anımsattı. Işıkhan, kapsamlı ve sürdürülebilir sosyal güvenlik sistemi için SGK'nin prim gelirlerinin önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayarak, şu bilgileri verdi: "Prim gelirimiz 2023 yılında 1 trilyon 463 milyar lira, prim yapılandırma gelirimiz 34 milyar lira, devlet katkısı ise 325 milyar lira olmak üzere SGK olarak toplam gelirimiz 2 trilyon 192 milyar lira olmuştur. Giderlerimiz arasında emekli aylıkları önemli bir yer tutuyor. 1 trilyon 408 milyar lira emekli aylıklarına ödeme yapıyoruz. Sağlık giderleri 553 milyar lira ve diğer giderlerimizle birlikte 2 trilyon 232 milyar lira giderimiz söz konusu. Bütçemiz açık veriyor, bütçe transferi ise 849 milyar lira." "Tüm belediyelerden borçlarını kısa sürede ödemelerini istedik" Belediyelerin SGK'ye sigorta prim borcunun yeni bir konu olmadığına, SGK'nin borçlu belediyelerden alacaklarını tahsil etmek için gerekli bildirimleri önceki dönemlerde de yaptığına dikkati çeken Işıkhan, "Belediyelerin toplam 96 milyar liralık borcu sürdürülemez hale geldi. Emekli aylıklarını öderken, sağlık harcamaları yaparken sigorta primleri bizim için çok önemli bir yere sahip. Ne kadar çok sigorta primi toplayabilirsek emeklilerimize de o derece iyi hizmet sunumunu gerçekleştirmiş olacağız." diye konuştu. Işıkhan, belediyelerle birlikte belediye şirketlerinin de SGK'ye sigorta prim borcunun bulunduğuna işaret ederek, belediye şirketlerinin borcunun da belediyelerin borcu olarak görüldüğünü belirtti. "Burada asıl mesele belediye şirketlerinin prim borçlarının ödenmemesi." değerlendirmesinde bulunan Işıkhan, şu ifadeleri kullandı: "96 milyar liralık borcun yaklaşık yüzde 80'i belediye şirketlerine ait. Biz belediyelerle ilgili borçları toplayabiliyoruz. Sorun belediye şirketleriyle ilgili. Belediye şirketlerinin ödenmeyen prim borçları bizim gündemimizde. Parti ayrımı gözetmeden borçlu tüm belediyelerden biriken borçlarını kısa sürede ödemelerini istedik." "İBB'nin borcu kapandı sonucuna varmak hatalı olur" Bakan Işıkhan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) SGK'ye prim borcunun 5 yılda 46 kat artarak 3,3 milyar liraya ulaştığını belirterek, İBB'nin bir şirketinin 800 milyon liralık prim borcunu yapılandırmak için başvurduğunu söyledi. "Tek bir şirketin borcu yapılandırıldı diye İBB'nin borcu kapandı sonucuna varmak hatalı olur." diyen Işıkhan, diğer şirketleri için de adım atılmasını beklediklerini ifade etti. Işıkhan, CHP'nin belediyelerin borçlarıyla ilgili bilgileri çarpıttığı değerlendirmesinde bulunarak, "Bursa Büyükşehir Belediyesinin 3,5 milyar lira olduğu söylenen borç, 31 Mart itibarıyla belediye şirketleri dahil toplam 382 milyon lira. Bursa Büyükşehir Belediyesi en az borçlu belediyelerden biri." dedi. "Hatay Büyükşehir Belediyesi en fazla borçlu altıncı belediye" Bakan Işıkhan, İzmir Büyükşehir Belediyesinin SGK'ye prim borcunun 5 yılda 885 kat artarak 5,4 milyar liraya, Ankara Büyükşehir Belediyesinin borcunun 5 yılda 25 kat artarak 5,7 milyar liraya, Adana Büyükşehir Belediyesinin borcunun 5 yılda 9 kat artarak 3 milyar liraya yükseldiğini bildirdi. 30 büyükşehir belediyesinin prim borçlarının yüzde 76'sının ve 1 milyar liranın üzerinde borcu olan 6 ilçe belediyesinden 5'inin CHP'li belediyeler olduğunu aktaran Işıkhan, "CHP belediyeciliği çöp, çamur, çukur belediyeciliğiydi, şimdi buna bir de borç belediyeciliği eklendi." diye konuştu. Işıkhan, SGK'ye en fazla borçlu 5 belediyeyi açıkladıklarını, en fazla borçlu altıncı belediyenin Hatay Büyükşehir Belediyesi olduğunu ve borcun önceki dönemdeki CHP yönetiminden kaldığını söyledi. Borçlu belediyelere bir kez daha borçlarını ödeme çağrısını yineleyen Işıkhan, uyarı ve bildirimlere rağmen prim borçlarını ödemeyen tüm belediyeler için icra yöntemine başvurmak durumda kalacaklarını kaydetti.

Yaşam mücadelesine belediye engeli: Kirasını ödeyemedi! Haber

Yaşam mücadelesine belediye engeli: Kirasını ödeyemedi!

YAREN GÜZELKAN / ÖZEL HABER- 6 Şubat’ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerde; Hatay’ın Antakya ilçesinde oğluyla birlikte depreme yakalanan 44 yaşındaki Çetin Uslu, depremden sonra hayata yeniden başlamak için İzmir’e geldi. İzmir’de oğlu Pamir ile doğal taşlardan yaptıkları takılar sayesinde geçimlerini sağlayan Uslu, kazandıkları para ile aynı zamanda depremzede çocuklara da yardım da bulunuyor. Yaptıkları takıları belediyelerin açtığı stantlarda satan Uslu, yaklaşık 2 aydır stant açamadığı için kirasını da ödeyemediğinden mağduriyet yaşadığını dile getirdi. Yüksek maliyetli stant ücretlerinin olduğunu belirten Uslu, aynı zamanda belediyelerin onlara stant açacak bir yer vermediklerini de iddia etti. Stant açamadığı için geçimini sağlayamadığını ifade eden Çetin Uslu, kirasını bile ödemekte zorlandığını belirtti. “Toprağın altına girmedik diye pişman mı olalım” diyen Uslu, yetkililerden bir çözüm bekliyor. ŞARTLI STANT! 6 Şubat depreminden sonra oğlu Pamir ile İzmir’e gelen Çetin Uslu, doğal taşlara merak salınca bu işi geçim kaynağına dönüştürdü. Uslu, yaptıkları takıları satıp hem kendi geçimini sağlayıp hem de depremzede çocuklara da yardım da bulunuyor. Yaklaşık 2 aydır stant açamadığını ifade eden Çetin Uslu, “Bu işi yapamıyorum çünkü bir stant maliyetleri yüksek olduğu için biz para verip stant açamıyoruz. Pamir de yanımda olduğu için benim sahil şeritlerine gitme şansım yok. Sahil bölgelerindeki gece pazarlarına da belli bir ücret talep ediliyor ve orada ikamet etme şartı koşuluyor. Belediyelere başvurduğumuzda kapılar yüzümüze kapanıyor. Karşıyaka Belediyesi’ne gittim, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne başvurdum defalarca fakat stant için hep bir yer olmadığını söylediler, bahane ürettiler” dedi. STANT AÇMANIN MALİYETİ 70-75 BİN TL Yeniden stant açabilmek için birçok yetkili ile görüştüğünü ama net bir sonuca ulaşamadığını belirten Çetin Uslu, belediyelerin istediği stant ücretlerini de ödemeye hazır olduğunu söyleyerek “Tesisler Müdürlüğü’nü aradım. Müdürlükteki beyefendi ile görüştüm sağ olsun yardımcı olmaya çalıştı ama ‘her şey bürokrasi de bitiyor’ dedi. Benim dediğim şey şuydu; ayda iki sefer bize yer verseniz biz ne ise maliyeti onu da karşılayalım. Stant açmak için maliyet 70-75 bin civarı. Onu da karşılayabileceğimizi söyledik gerekirse. Biz masraflarımızı çıkarttıktan sonra elde ettiğimiz gelirin bir kısmını da temel amaçlarından bir tanesi engelli depremzede çocuklara aktaralım. Bunu sağlamalarını istedim. Bunun için başkan yardımcısı ile görüşmem gerektiğini söylediler. Sürekli bir öteleme, erteleme ve başka birilerine aktarma durumu var. Karşıyaka için gece pazarına başvurdum orada da bana kadın olmam gerektiğini ifade ettiler. Gece pazarı fikrini sunanlardan biri de bendim. Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal’ın yapmış olduğu Anneler Günü organizasyonunda bize yer vermişlerdi. O zaman Karşıyaka Belediyesi’nde Eda Hanım vardı, bize emeği geçti. Gece pazarı yazın olacak dediler planlamasını yaptıklarını söylediler. Bize de o pazarda yer vermeliler. Verecekleri saat zaten haftada bir gün o da 3 saat ve 20.00 ile 23.00 arası. Biz para vereceğimizde de söyledik. Burada da cinsiyet ayrımı yapılıyor. Kadınlara destek olunmasın değil tabii ki de olunsun. Ama bizim gibi istisnai durumlarda biz gibi insanlara tolerans tanınsın. Bize yer açılsın” ifadelerini kullandı.   GİDECEĞİM HİÇBİR YERİM KALMADI! “Antakya’da gideceğim hiçbir yerim kalmadı” diyen Çetin Uslu, “Benim orada tapum var. Rezerv alanı içerisine girmiş. Rezerv alın dedikleri olay tamamen mülksüzleştirmek. Evimizi yapacaklarını söylüyorlar ama paranın belli bir yüzdesini bizim vermemiz gerektiğini söylüyorlar. Belli bir yerden sonra örnek veriyorum başımıza bir iş geldi o topu direk devlete geçiyor. Çocuğuma falan kalmıyor. Bu tapuya sahip olmak 20 yıl vadeli bir kredi veriyorlar o 20 yıl içerisinde de başına bir iş gelmemesi gerekiyor. Öldün diyelim çocuğuma veyahut eşime o evi aktaramıyorum. İkincisi ise TOKİ’den ev çıktı boş senet imzalattırıyorlar boş senet ne demek? Önü arkası olmayan bir şey demek. Antakya’da tapum var. Oradaki yıkılan ev zaten benimdi. Ben oradaki evin yapımını üstleneceğim ama ne kadar ödeyeceğim bilmiyorum. Bu yönden de mağdur ediliyoruz. Yardımlar zaten kesilmiş durumda. 7 bin 500 TL kira desteğimiz var. Bu destek de depremde yıkılan evimizin kendi evimiz olmasından dolayı. Kiracı olan depremzedelerin zaten kira desteği kesildi. Orada kalan insanlar orada perişan biz ise burada perişanız. KOSKACA İZMİR’E SIĞAMADIK Çetin Uslu, satışlarını gerçekleştiremediği için şu anda geçimini yakın çevresindeki insanlardan sağladığını belirterek bu konuda üzgün olduğunu söylüyor. Uslu, “İki aydır stant açamıyorum. İzmir’e geldiğimden beri ilk defa bu ay kiramı zamanında ödeyemedim. Bunun mağduriyetini yaşıyorum. Ben devletin kendi bütçesinden bir şey istemiyorum sosyal yardım da istemiyorum. Benim elim ayağım tutuyor. Ben çocuğumu geçindi bileyim ya bana bir iş versin ya da bana iş yapabileceğim bir alan göstersin. Benim sadece derdim bu. Benim gibi mağdur olan birçok insan var. Sosyal belediyecilik anlayışı ise bize yardım etmek zorundalar. Bu duruma valilik mi, belediye mi destek olur bilmiyorum ama her gittiğimiz kapı yüzümüze kapanıyor. Bahçelievler Tesisler Müdürlüğü’nde yaşadığım mağduriyet yüzünden resmen sinir krizi geçirdim. Ben anlamıyorum birçok insanla görüşüyorlar. Biz sorunu olan vatandaşlar randevu almaya geldiğinde ortada yoklar. Hükümetin bizi unutmasını anlıyoruz onu içimize sindirdik. Ben siyasetçi değilim benim siyasetle işim olmaz. Ama ben mağdur bir vatandaşım gereğinin yapılmasını istiyorum. Benim tek hayalim ve amacım oğlumun bu şehirde bir üniversiteden mezun olduğunu görmek. Ben hayata Pamir sayesinde tutundum. Oğlum olmazsa inanın hiçbir şey umurumda olmaz. Koskoca İzmir’de bizi sığdıracak yer yokmuş. Toprağın altına gitmedik diye pişman mı olalım?” diyerek isyan etti.

Kocaoğlu: Siyasette kısır döngüdeyiz Haber

Kocaoğlu: Siyasette kısır döngüdeyiz

Yenigün TV ekranlarında Gazeteci Hakan Dirik ile Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ‘Bakış Açısı’ programında gündemi değerlendirdi. Kocaoğlu, “Böyle bir kısır döngüdeyiz, tüm dünyada var ama bizde daha fazla. Siyasetçi profili değişmeden, taze ve nitelikli kan gelmeden siyasetin düzeleceğine inanmıyorum” diye konuştu. BELGE İLE KONUŞMAK LAZIM AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek’in ‘kooperatif’ açıklamalarına ve İzmir’deki siyasi bağlantılar olduğunu söyleyerek açıklamalarda bulundu. Durumu değerlendiren Aziz Kocaoğlu, “İnşaat kooperatifinin kurulması, adresinin aynı binada olması hiçbir yolsuzluk ifade etmez. Konutu olmayanın parası olmadığı için kooperatifler minimuma indi. Burada sıkıntılı olan şey, İzBB’nin kendi şirketine vermesi, kooperatif kurulduğu zaman yalnızca partilimiz olan Şenol Aslanoğlu’nun il başkanı oldu. Siyaseten baktığımızda etiktir değildir diye konuşulabilir ama başka iddialar varsa bu Osman Gökçek’i ya da başkasını ilgilendirmez. Yargı inceleyecek ve karar verecektir. Birilerini suçlamak doğru değildir, belge ile konuşmak gerekiyor” dedi. Tunç Soyer’in Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nı kapatması üzerine konuşan Kocaoğlu, “Onun kapatılması ayrı bir vakaydı. Bizim kurduğumuz Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı ve yapılan uygulamalar yüzde 100 uzlaşı ile gerçekleştirildi. Kentsel dönüşüm için uzlaştığımız mal sahiplerine sözümüz var. O belediye şirketi ile uzlaşarak yapılabilirdi, kooperatif araya girdi. Bunun da mahsuru yok ama yapılan işin sıkıntısız olması lazım” şeklinde konuştu. Aziz Kocaoğlu: Siyasette kısır döngüdeyiz! PROJE BAŞTAN BAŞLAMAMALIYDI Lozan’dan sahile inen caddedeki bisiklet yolunun kaldırılmasıyla kentte tartışmalar başladı. Konuyu değerlendiren Kocaoğlu, “Kuş Cenneti’ne kadar Körfez’i dolaşan bir bisiklet yolu yaptık, sadece Liman’a bir çözüm bulamamıştık. Tabii ki bisiklet yolu önemli ama kenti teraziye koymak gerekiyor. İki tane ana alterde gidiş geliş yoluna ihtiyaç var. Burada bisiklet yolu yapılmasını ayrı bir proje ile sağlanmalı. Aslında o proje baştan uygulanmamalıydı. Zaten orada bisikletçiler gidip gelebilir ama Kordon, Sahil ya da Güzelyalı dururken ben neden orada bisiklet kullanayım sorusu kullanılabilir” ifadelerini kullandı. SİYASETTE KISIR DÖNGÜDEYİZ Kocaoğlu, tüm dünyada siyasetin çok geri gittiğini söyleyerek, “Demokrasi de insan hakları da geri gitti. Bunun kökeni de gelir adaletsizliğinden dolayı yönetebilmek için despotizmin artması, üretimin teşvik edilmemesi ve bugün hangi habere bakarsanız bakın gündem enflasyon dolar ve faiz. Bunları herkes her akşam sakız gibi çiğniyor. Ekonomi bu değil ki, çok önemli enstrümanlar ama üretim olmayınca faizi yükseltsek dövizi baskılasan ne olacak? Burada esas ekonomide tarım, hayvancılık, sanayi ve yüksek teknolojinin göz ardı edilmesi. Buna paralel olarak da sağlı ve ekonomi de göz ardı ediliyor. Bu üçü ile ülkeyi yöneteceğinizi söylerseniz yalnızca göz boyarsınız. Siyaset giderek kısırlaşıyor ve belli değer yargıları olan çoğu insanın giremeyeceği bir uğraş oldu. Ama bana göre siyaset çok ulvi bir uğraştır. Bunu bir çıkar için yapmayacaksın, ülke ve ülke insanı için yapacaksın özverili çalışacaksın aklı ve bilimi rehber alacaksın ve evrensel ahlak kurallarına uyacaksın. Nitelikli insanlar siyaseti kirli gibi görüyor, siyaset de onları istemiyor. Böyle bir kısır döngüdeyiz, tüm dünyada var ama bizde daha fazla. Siyasetçi profili değişmeden, taze ve nitelikli kan gelmeden siyasetin düzeleceğine inanmıyorum” şeklinde konuştu. ÜYE İLE ÖNSEÇİM OLMAZ Kocaoğlu, “ Yerel yönetimin ve siyasetin nasıl yapılacağını CHP’li belediyeler gösterdi ve başarı sağlandı. Önemli olan CHP’li belediyeler çok iyi çalışmalı, büyük yatırımları kastetmiyorum. İşine sahip çıkmalı, hayal peşinde koşmamalı, halkla ilişkilerini sürdürmeli, dürüst olmalı, hak yememeli, hizmette eşit olmalı. CHP, tüzük kurultayı yapacak. Siyaset yapmak isteyenlerin önünün açılması, özelliklerini yeteneklerini ortaya çıkartacak ortam sağlanmalı. Türkiye sathında yapılacak önseçim, tek kişinin seçmesinden her zaman iyidir. Birkaç yerde hata olur, tamamında olmaz. Kuralı doğru koyarsanız, esnetmezseniz ya da esnetecek maddeleri MYK’da olacak şekilde dizayn etmezseniz tıkır tıkır işler yürür. Önseçimin sıkıntıları da var ama üye ile önseçim olmaz. İzmir’de birinci bölgede gördük. Neden olmaz? Bu doğru değil. Önseçim neden yapılır? Parti çalışır ve oy alır, temsilde adalet isteniyorsa önseçim delegeler ile yürütülmeli. Eskiden 100 kişiyi 1 kişi temsil ederken Kılıçdaroğlu 50 kişiyi 1 kişinin temsiliyetine indirdi. Bu tüzükte 25’e indirilebilir. Bu yapılırsa delege ağırlığı biter ve tabana yayılır. Oy oranı ne kadar yüksek olursa delege sayısı da artar ve temsilde adalet olur, tabana yayılır” dedi. KİM ADAM KİM ŞALGAM’IN HİKAYESİNİ ANLATTI Kocaoğlu, CHP’nin Bornova İlçe Kongresi’nde kullandığı ‘Kim adam kim şalgam’ sözünün hikayesini anlattı. Kocaoğlu, “2009 senesinde Deniz Baykal, bizi belediye başkan adayı yaptı. Sonra Bornova’da bazı arkadaşlar, ‘Bornova Aziz’in evi orada alt edersek karizmasını çizeriz’ dediler. Kim delege olmuş kim ne yapmış ilgilenmiyorum da... O kurguda bir baktık ki iyi çalışmışlar ve delegeleri yanlarına çekmişler. Tahrik de var, onlara girmeyelim. O dönem CHP’li arkadaşlar imkansıza yakın bir seçimde bize destek verdiler. Delegelere ‘Aziz’in dediğini seçerseniz görevden alacaklar, boşuna oy vermeyin’ diyorlar. Tahrik eden de bu olmuştu ama siyaset iddia işidir” ifadelerine yer verdi.

Abdül Batur: Tek çözüm Belediye Gelirleri Yasası Haber

Abdül Batur: Tek çözüm Belediye Gelirleri Yasası

Türkiye Belediyeler Birliği ve Kıyı Ege Belediyeler Birliği’nin Kuşadası’nda düzenlediği Yerel Yönetimler Mevzuatı Bilgilendirme Toplantısı’nda konuşan Konak Belediyesi ve Kıyı Ege Belediyeler Birliği Başkanı Abdül Batur, Belediye Gelirleri Yasası’nın bir an önce çıkarılması gerektiğini vurguladı. Daha önce birçok kez gündeme getirildiği halde, yasayla ilgili somut bir adımın sağlanamadığını vurgulayan Batur, yaşanan felaketler nedeniyle tüm belediyelerin gelir gider dengesinde zafiyetler oluştuğuna dikkat çekerek, tek çözümün Belediye Gelirleri Yasası olduğunu kaydetti. Batur, “Bu işin muhalefeti, iktidarı yok. Hepimiz vatandaşa en iyi hizmeti götürmek için çalışıyoruz. Bu sıkıntıyı aşmak, bu yasanın bir an önce çıkmasını sağlamak için birlikte hareket etmeliyiz. Bu gemi hepimizin gemisi; batarsak hepimiz batıyoruz, çıkarsak beraber çıkacağız” dedi. Türkiye Belediyeler Birliği ve Kıyı Ege Belediyeler Birliği’nin düzenlediği Yerel Yönetimler Mevzuatı Bilgilendirme Toplantısı Kuşadası’nda başladı. İki gün sürecek toplantının açılışına Konak Belediye Başkanı da olan Kıyı Ege Belediyeler Birliği Başkanı Abdül Batur, ev sahibi Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel, Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan, Kemalpaşa Belediye Başkanı Rıdvan Kayalı, Daskırı Belediye Başkanı İsmail Taylan, Kılıçarslan Belediye Başkanı Halil Çelebi, Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca, Şuhut Belediye Başkanı Recep Bozkurt, Mudurnu Belediye Başkanı Necdet Türker, Bozkurt Belediye Başkanı Birsen Çelik, Mollaköy Belediye Başkanı Gökhan Eren, Lalapaşa Belediyesi Başkanı İsmail Arslan, Ayvacık Belediye Başkanı Mesut Bayram, Torbalı Belediye Başkanı Mithat Tekin, Terme Belediye Başkanı Ali Kılıç, Gerze Belediye Başkanı Cevat Şensoy, Menderes Belediye Başkanı Erkan Özkan ile belediye meclis üyeleri ve belediyelerde görevli bürokratlar katıldı. “Yerel yönetimler derinden sarsıldı” Toplantının açılışında konuşan Konak Belediyesi ve Kıyı Ege Belediyeler Birliği Başkanı Abdül Batur, yerel seçimlerinin yapıldığı 2019 yılından bugüne, aradan geçen 4.5 yıllık süreçte Türkiye’de ve dünyada birçok felaketin ardı ardına meydana geldiğine dikkat çekerek, yerel yönetimleri derinden sarsan olayların yaşandığını vurguladı. Bu sürecin sosyal belediyeciliğin gelişmesine yol açtığını vurgulayan Batur, “Yerel yöneticiler vatandaşların zor süreçlerinde yanında olan bir belediyecilik anlayışını geliştirdi. Yerel yöneticilerimiz çalışanlarıyla, meclis üyeleriyle çok güzel işlere imza attı” dedi. Belediyeciliğin zor dönemlerden geçtiğini ifade eden Başkan Batur, Belediye Gelirleri Yasası’nın henüz çıkmadığına işaret ederek, “Belediye gelirleri belli noktada kaldı ancak belediye giderleri inanılmaz boyutta arttı. Bu hepimizi zor durumda bıraktı. Yılbaşından bu yana belediye giderlerine, bütçesine baktığımızda yüzde 200’lük bir artış görüyoruz. Tüm belediyelerin bütçesinde hemen hemen böyle bir zafiyet oluştu. Belediye gelirlerimiz ise yüzde 20’leri, 25’leri aşmış değil. Belediye Gelirleri Yasası’nın bir an evvel hayata geçirilmesi gerektiğini her toplantıda söylüyoruz, gündeme getiriyoruz. Türkiye Belediyeler Birliği’nde de bu konu sürekli gündeme geliyor ama şimdiye kadar somut bir adım atılmadı” diye konuştu. “Bu gemi hepimizin” Birlik üyesi belediye başkanlarına seslenen Batur, “Bu işin muhalefeti, iktidarı yok. Hepimiz vatandaşa en iyi hizmeti götürmek için çalışıyoruz. Bu sıkıntıyı aşmak, bu yasanın bir an önce çıkmasını sağlamak için birlikte hareket etmeliyiz. Bu gemi hepimizin gemisi; batarsak hepimiz batıyoruz, çıkarsak beraber çıkacağız. Bu tür çalışmalarda birliktelik, beraberlik ve sıkıntıların üst makamlara en doğru şekilde yansıtılması en önemli konu: Biz de bunun gayreti içindeyiz” dedi. “Sonsuza kadar cumhuriyet” Beş ay sonra yerel seçimlerin yapılacağını belirterek, belediye başkanlarına başarılar dileyen Batur, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti Cumhuriyet’in 100. yaşına gireceğini söyleyerek, toplantıya katılanların Cumhuriyet Bayramı’nı da kutladı. Batur,“Sonsuza kadar, ilelebet cumhuriyet. Sonsuza kadar, ilelebet Mustafa Kemal Atatürk” dedi. 25 bin kişiye eğitim Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ise toplantı yeri olarak Kuşadası’nın seçilmesi nedeniyle başta Abdül Batur olmak üzere birlik üyesi tüm başkanlara teşekkür etti. Kıyı Ege Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Hurşit Akdemir de Konak Belediye Başkanı olan Kıyı Ege Belediyeler Birliği Başkanı Abdül Batur’un 150 bin değerinde bir eğitim platformu kurarak, Konak Belediyesi adına birliğe hibe ettiğini hatırlattı. Akdemir, platform üzerinde 25 bin kişiye eğitim verildiğini belirtti. 10 bin kişinin depremle ilgili eğitimler aldığını vurgulayan Akdemir, platform seminerlerinin 2024’te de devam edeceğini vurguladı. Açılış konuşmalarının ardından E. Sayıştay 4. Daire Başkanı Abdurrahman Acar, katılımcılara Belediyeler Mevzuatındaki son değişiklikler hakkında bilgiler aktararak soruları yanıtladı. 25 Ekim’de de devam edecek toplantıda Mamak Belediye Başkan Yardımcısı ve TBB Eğitmeni Abdurrahman Keleş, 3194 Sayılı İmar Kanunu ve Yönetmelikleriyle ilgili son değişiklikler hakkında bilgiler vererek, katılımcıların sorularını yanıtlayacak. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Başkan Batur: Konak İş Eğitim Merkezi istihdama can suyu olacak

İzmir Çocuk Belediyesi ilk meclis toplantısını yaptı Haber

İzmir Çocuk Belediyesi ilk meclis toplantısını yaptı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “İzmir’de Çocuklar Yönetimde” mottosuyla kurulan İzmir Çocuk Belediyesi’nin ilk meclis toplantısına katıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı bünyesinde Çocuk Belediyesi Şube Müdürlüğü koordinasyonunda yapılan  oturumda asil, yedek ve gönüllü üyeler ile İzmir Büyükşehir Belediyesi yöneticilerinden oluşan Çocuk Koordinasyon Komisyonu üyeleri de yer aldı. “Sizlere iyi, güzel, adil bir şehir, memleket bırakmak istiyoruz” Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara verdiği öneme değinerek sözlerine başlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Sizlere iyi, güzel, adil bir şehir, memleket bırakmak istiyoruz. Yapılacak çok şey var. Bunların hepsini yerine getirsek daha yenileri çıkacak. Hiç bitmeyen ve daha iyiye ulaşmayı amaçlayan bir hayat var önümüzde. Sonsuz sorunlarla boğuşacağız. Daha iyisi mümkün. Bunu biliyoruz. Gördüğünüz sorunları çözmek için gayret edeceksiniz. Çocuk Belediyesi bunun için kuruldu. Sizlerin bu şehirde daha iyi yaşaması için neler yapacağımıza yönelik çözüm önerilerini almak istiyoruz. Sizlere hep geleceğin büyükleri deniyor ama sizler aynı zamanda içinde yaşadığımız bu şehirde, aynı mahalleleri, sokakları, binaları paylaşan bireylersiniz. Sizin de içinde yaşadığınız bu şehre dair fikirlerinizin olduğunu biliyoruz. Şimdi bunlar ortaya çıktı” dedi. “Çocuk Belediyesi’nin bir bütçesi olacak” Seferihisar’da kurdukları “Çocuk aklı değil, çocuk haklı” sloganını hatırlatan Başkan Soyer, “Sizler haklısınız. Bu şehirde daha iyi yaşamak istiyorsunuz. Kendimi çok mutlu hissediyorum. İzmir’in çocukları farklı. Sizler içinde yaşadığınız bu şehirle ilgili çok güzel hayaller kurmuş, çok güzel kararlar almışsınız. Çalışma arkadaşlarımızın gayretleri sizin bu şehirde yaşarken yüzlerinizin gülmesini sağlamak.  Yeni bir şey daha yapacağız. Çocuk Belediyemize İzmir Büyükşehir Belediyesi bütçesinden bir kaynak aktaracağız. Çocuk Belediyesi’nin bir bütçesi olacak. Sizin kendi kararlarınızla harcayacağınız bir paranız olacak. Bu parayı İzmir Çocuk Belediyesi’ni daha iyiye taşımak için kullanacaksınız. 4 komisyonda alınan kararların İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisine aktarılmasını sağlayacağız” ifadelerini kullandı. “Şansımızın ışığı sizsiniz” Geleceğin Türkiye’sini çocukların kuracağını söyleyen Soyer, konuşmasını şöyle tamamladı; “Şansımızın ışığı sizsiniz. Bizim gelecekteki ülkemizi aydınlatacak olan sizsiniz. O yüzden çok çalışacaksınız, çok çalışacaksınız, çok çalışacaksınız. Tabii ki eğlenip hayatınızı yaşayacaksınız ama bileceksiniz ki Mustafa Kemal Atatürk bu memleketi sizlere emanet etti. Biliyorum ki siz o emaneti en iyi yerlere taşıyacaksınız. Emin olun Türkiye’nin hiçbir yerinde böyle bir çocuk belediyesi yok. Sizlerin bunun kıymetini bileceğine inanıyorum. İnanıyorum ki siz çocuk belediyesi olarak İzmir Büyükşehir Belediye meclisine çok güzel kararlar alıp göndereceksiniz. Bu şehir sizin, bu belediye sizin. Ve biz daha güzel bir şehir kurmak için canla başla çalışmaya devam edeceğiz.” Başkan Soyer sunumları dinledi, talepleri not aldı Kentsel Haklar Komisyonu’ndan sözcüler Hiranur Tanboğa ile Efe Ramazan Fakı, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’ndan sözcüler Berat Maksut Öztürk ve Elif Çelik, Sosyal Etkinlikler Planlama Komisyonu’ndan sözcüler Yağız Cemal Demir ile Elif Ekinci, Doğa ve Ekoloji Komisyonu’ndan sözcüler Çağla Nil Çarboğa ve Alya Ada Nizamoğlu  yürütülen çalışmalar hakkında bilgilendirmede bulundu. Sözcüler ayrıca faaliyetler sırasında yapılan tespitler sonrasında alınan kararları da meclise bildirdi. Sunumları dikkatle dinleyen Başkan Soyer de talepleri tek tek notları arasına ekledi. Oturum yapılan değerlendirmeyle sonlandırıldı. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Öğrenciler İzmir eğitim tarihine yolculuk yaptı

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.