[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#çevre

çevre haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, çevre haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İZ-AFED'den asbest uyarısı: Hasarlı binalar ikincil afete dönüşmesin Haber

İZ-AFED'den asbest uyarısı: Hasarlı binalar ikincil afete dönüşmesin

Merve Ağrıç- 26 Eylül Mezotelyoma Farkındalık Günü kapsamında, İzmir’de düzenlenen etkinlikte, asbestin çevre ve halk sağlığı üzerindeki tehlikelerine dikkat çekildi. İzmir Afet Bilinci, Çevre ve İklim Farkındalığı Derneği (İZ-AFED) Başkanı Servet Ertaş, Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde yapılan farkındalık etkinliğinde önemli açıklamalarda bulundu. Etkinlikte sahnelenen kısa bir oyunun ardından basın açıklamasında bulunan Ertaş, özellikle İzmir’de 2020 depremi sonrası yıkılan binalarda asbest maruziyetinin ciddi bir risk oluşturduğunu belirtti. Asbestin halk sağlığı üzerindeki zararlı etkilerine vurgu yapan Ertaş, bina yıkımlarının çevre ve halk sağlığına yönelik riskler oluşturmaması gerektiğini ifade etti. 30 EKİM İZMİR DEPREMİNDE, YIKIMLAR YÖNETMELİĞE UYGUN YAPILMADI Mezotelyemo hastalığı hakkında bilgi veren Ertaş, “Bu hastalığın diğer adı akciğer zarı kanseri. Hastalığın kaynağı ise asbest maruziyeti. Asbest gemi söküm sanayisinde, endüstride birçok alanda, inşaat sektöründe kullanılmıştır. Asbestin diğer ticari adı amyant olarak biliniyor. Asbestin, dünyada 2005 yılında, Türkiye’de ise 2010 yılında kullanımı yasaklanmıştır. Ancak inşaat sektöründe stoklarda var olmaya devam ettiğinden, 2020'lere kadar kullanıldığı şeklinde endişeler mevcut. Deprem Sonrası Hasarlı bina yıkımları ikincil afete dönüşmesin. Asbestin birçok farklı riski mevcut olup, biz bugün asbest maruziyetini, deprem afetinden sonra ortaya çıkan ikincil afet boyutuyla ele alacağız. Daha çok bina yıkımlarıyla ortaya çıkan tozumayla çevreye saçılan asbest tozlarının, çevre ve halk sağlığı üzerindeki büyük tehlikesine dikkat çekeceğiz. 30 Ekim 2020 Depremi Sonrası İzmir’de Yaklaşık 2 bin  bina yıktırıldı. Bilindiği üzere 30 Ekim 2020 depremi ile birlikte deprem anında yıkılan binaların haricinde, ağır ve orta hasarlı olduğu için yıkımı gerçekleşen yaklaşık 2 bin  civarında bina oldu İzmir'de. Bu binaların yıkımı ne yazık ki çevre ve halk sağlığı tedbirleri alınmadan ve yönetmeliklerde yazılan şartlara uyulmadan yapıldı. Tam tabiriyle kara düzen yapıldı. Yönetmeliğe uyulmadan kara düzen yapılan bina yıkımları, çevre ve halk sağlığını tehdit ediyor” ifadelerine yer verdi. YIKIM RUHSATLARINI DÜZENLEYEN BELEDİYELER, DENETLEME YAPMIYOR Yıkımlarda yönetmelikte yazılı belli standartların olması gerektiğini dile getiren Ertaş, “Bunlar, tozumayı engelleyen pulverize buhar püskürtme makineleri, toz perdesi, güvenlik filesi gibi kat eksiltme gibi yöntemlerin neredeyse hiçbirinin bu yıkımlarda uygulanmadığını basına da yansıyan haber fotoğraf ve videolarında gördük. Birkaç gün sürecek yıkımın alttan kolon kopartılarak birkaç saatte paldır küldür yapıldığı, tam bir kara düzen işleyiş hakimdi. Bu konuda yüzlerce fotoğraflar ve videolar olup, haberlere de konu olan görüntülerle gördük. Yapılan kara düzen durum, denetim eksikliğinden dolayı ne kadar düzensiz ne kadar özensiz çalışıldığını göstermektedir. Bina yıkım ruhsatlarını düzenleyen belediyeler, denetleme yapmıyor. Yıkımların ruhsatını ilçe belediyeleri düzenlemektedir. Hangi ilçede yıkım yapılıyorsa o yıkımın ruhsatını o ilçe belediyenin İmar İşleri Müdürlüğü 26 Eylül 2024  vermektedir. Ancak verilen yıkım ruhsatının gereğinin yerine getirilip getirilmediği, çevre ve halk sağlığı açısından gerekli önlemlerin alınıp alınmadığı belediyelerce denetlemediği pek çok örnekten anlaşılmaktadır. Yıkım firmalarında da işi kendileri açısından en kolayından yapmak için, yönetmelikte yazılı şartlara uymadıkları görülüyor” diye aktardı. KENTİMİZDEKİ YAPI STOĞU, DEPREME VE AFETLERE DİRENÇSİZ Basın açıklamasının devamında ise Ertaş şu sözlere yer verdi: “30 Ekim ve 6 Şubat Kahramanmaraş Depremlerinde birçok büyük sıkıntılar yaşandı. Hafriyat atıklarının yıkımdan sonraki taşınması, bertaraf yerine gönderilmesi ve orada da yine çevre halk sağlığı önlemleri alınmadan dökülmesi sıkıntıya sebep oldu. Bunların her birisi bizlerin hayatını etkileyen çevre ve halk sağlığı sorunu ve tehlikesidir. Kent dönüşüme değil, kara düzene ve ‘kansere dönüşüme’ karşıyız. Kentimizdeki yapı stoğu çok eski olup, depreme ve afetlere dirençsiz oluşu bir gerçek. Mutlaka bir dönüşüme, bir yenilenmeye, yapı stoğunun iyileştirilmesine ihtiyaç var. Ancak kentsel dönüşüm yapılırken yıkılacak binaların çevre ve halk sağlığı önlemleri alınarak yapılması, çevre güvenliğini tehlikeye atmayacak, insanların sağlığını tehlikeye atmayacak, insanlara kanserojen asbest solutmayacak şekilde, gerekli önlemler alınarak yapılmalıdır. Kentsel dönüşüme değil, ama kentsel dönüşümün kansere dönüşmesine karşıyız. Özellikle bunu vurgulamak istiyoruz. Belediyeleri bina yıkımlarını denetlemeye, çevre ve halk sağlığına sahip çıkmaya çağırıyoruz. Buradan tüm belediyelere kendi ilçeleri sınırları içinde yapılan yıkımların ruhsatını verdiklerinden sorumlu olduklarını hatırlatıyoruz. Bina yıkımlarını denetleme yetkilerinin ve sorumluluklarını olduğunu belirtiyor ve belediyeleri çevre ve halk sağlığını asbeste karşı da korumak için göreve davet ediyoruz. Bugün burada asbest tehlikesinden kaynaklı olan akciğer zarı kanseri farkındalık gününde, tehlikeye, yani ikincil afete, çevre ve halk sağlığı sorununa dikkat çekmek istedik.”

Yeni bir kampanya: Körfezin doğal değeri Akçay Sulak Alanı yok olmasın! Haber

Yeni bir kampanya: Körfezin doğal değeri Akçay Sulak Alanı yok olmasın!

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, “Körfezin doğal değeri Akçay Sulak Alanı yok olmasın!” başlıklı bir imza kampanyası başlattı. Şimdiden binlerce destekçiye ulaşan kampanyada, “2021'de ‘Akçay Sulak Alanı Yok Olmasın’ diyerek başladığımız mücadelede güçlü adımlar attık, sesimizi duyurduk ve mücadeleyi başardık. Şimdi, daha da büyük bir adım atma zamanı geldi! 37 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek başlattığı kampanya sayesinde, Akçay Sulak Alanı'nın 48 hektarlık bölümüne Mutlak Koruma Alanı ve Mahalli Öneme Haiz Sulak Alan statüsü kazandırdık. Bir kısmı nitelikli korum alanı, bir kısmı da sürdürülebilir koruma alanı olarak tescil edildi. Ancak, bu sadece başlangıç!” denildi. DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUZ Devamında ise “Henüz tescil edilmemiş alanların tümünün tescil edilmesine ve tescilli alanların korunabilmesi için Yönetim Planı hazırlanması ve uygulanmasına ihtiyaç var. Şimdi sıra, 148 hektarlık alanın tamamını korumakta. Akçay Sulak Alanı'nın tamamının Mutlak Koruma Altına alınması ve bu değerli alan için bir Yönetim Planı hazırlanması çalışmalarının derhal başlatılması için birlikte hareket etme zamanı geldi. Gelecek nesillere yaşanabilir bir çevre bırakmak, yılan balıklarının, poyraz kuşlarının, flamingoların, bin bir türlü börtü böceğin ve bitkilerin ev sahipliğini yapan Akçay Sulak Alanı için desteğinizi bekliyoruz. AKÇAY SULAK ALAN SAVUNMASINDA YER ALAN KURUMLAR Ayvalık Tabiat Platformu Bergama Çevre Platformu Doğa Araştırmaları Derneği Doğaya Dönüş Derneği Edremit Çevre Sağlığı ve Doğayı Koruma Derneği Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Kemaliye ve Köyleri Çevre Platformu Sosyal İklim Derneği Sürdürülebilir Yaşam Derneği Türkiye Biyologlar Derneği Van Çevre Derneği Yeşil Düşünce Derneği Yeryüzü Derneği

İzmir'de afet sonrası dönüşüm rakamları açıklandı Video Galeri

İzmir'de afet sonrası dönüşüm rakamları açıklandı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca deprem, sel, yangın gibi doğal afetlerin ardından yeni konut ve iş yerleri 1 yıl içerisinde inşa edilerek teslim ediliyor. Bakanlık, İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında 30 Ekim 2020'de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından 365 gün içinde yaraların sarıldığını vurgulayarak afetlerden etkilenen vatandaşlara yeni konutların ve iş yerlerinin 1 yıldan kısa bir sürede teslim edildiği bildirildi. Öte yandan İzmirli vatandaşlara bu dönemde kira ve taşınma desteği sağlandı. Kentsel dönüşüm kararı alınan bölgelerde de çalışmalara başlandı. Bu çerçevede İzmir’de afetzede vatandaşlara toplam 5 bin 61 konut inşa edildi. İlk konutların teslim töreni Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla geçen yıl gerçekleşti. Bugüne kadar bin 400’ü yerinde olmak üzere 4 bin 602 konutun yapımını tamamlandı ve teslim edildi. 459 konutun yapımında ise sona gelindi ve mayıs ayına kadar tamamının teslim edileceği belirtildi. İhaleler gerçekleştirildi İzmir depremi sonrası bin 404 Bayraklı merkezde ve 3 bin 657 adet rezerv yapı alanında olmak üzere toplamda 5 bin 61 konut, 357 işyeri, anaokulu, ilköğretim okulu, ortaöğretim okulu, sağlık tesisi, 2 cami ve genel altyapı işlerinin ihaleleri gerçekleştirildi. Bayraklı merkezde proje alanlarında yer alan bin 404 konut ve 289 işyerinin tamamı hak sahiplerine teslim edildi. Rezerv alanda ihale edilen 3 bin 657 konut ve 68 işyerinden 841 adet konut ve 8 iş yeri hak sahiplerine teslim edildi. 2 bin 357 konut ve 35 iş yerinin abonelik ve iskân işlemleri devam ediyor. 459 konut ve 25 iş yerinin ise inşaat faaliyetleri sürüyor. Sosyal donatı çerçevesinde anaokulu, ilköğretim okulu, ortaöğretim okulu, sağlık tesisi ve 2 caminin inşaatları devam ediyor. Ayrıca rezerv alanda genel altyapı işi çerçevesinde 19 bin 573 metre yol, 14 bin 774 metre yağmur suyu hattı, 16 bin 86 metre atık su hattı, 24 bin 997 metre içme suyu hattı, 5 adet su deposu, 3 adet terfi merkezi inşaatı tamamlandı. Millet Bahçesi Toplu Konut İdaresi (TOKİ) eliyle İzmir’de toplam yatırım bedeli 27 milyar lira olan 19 bin 430 konut, sosyal donatılarıyla beraber inşa edildi. Yine yatırım bedeli 11 milyar lira olan 3 bin 960 konutun yapımı ise devam ediyor. Bu projeler tamamladığında İzmir’e toplamda 13 bin konut ve dükkânı kazandırılmış olacak. TOKİ ile hayata geçirilen bir diğer önemli proje de Millet Bahçeleri oldu. İzmir'de toplam büyüklüğü 563 bin metrekare olan 4 Millet Bahçesi projesi bulunuyor. Bergama Millet Bahçesi’nin yapımına devam ediliyor. Seferihisar, Kiraz ve Konak Millet Bahçeleri’nin projelendirme çalışmalarına devam ediliyor. Bayraklı'da 360 bin metrekare büyüklüğündeki Millet Bahçesi’nin de projesi hazır hale getirildi ve ilk fidanlarla buluşturulacak. İzmir’de 12 bin 400 konut inşa edilecek Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut hamlesi olan “İlk Evim, İlk İş Yerim” projesi ile İzmir’de toplam 12 bin 400 konut inşa ediliyor. 25 bin konutluk arsa da İzmirlilerin hizmetine sunuldu. “İlk İş Yerim” projesi çerçevesinde İzmir Kemalpaşa'da 40, Aliağa'da 500 ve Torbalı'da 70 olmak üzere toplam 610 dükkân, esnafın hizmetine sunuldu. İHA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.