Diyarbakır Haberleri - Son Dakika Diyarbakır Haber Güncel Gelişmeler

Narin Güran cinayetinde şok gelişme: O delil soruşturma dosyasında!

Narin Güran cinayetini yakından takip eden Halk TV muhabiri Ferit Demir, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda cinayetin sırrının büyük ölçüde çözüldüğünü duyurdu. Bu kapsamda anne Yüksel Güran, abi Enes Güran ve baba Arif Güran'ın ifadeleri ortaya çıktı. Aynı zamanda cinayeti çözecek delil de soruşturma dosyasına girdi. Detaylar için okumaya devam ediniz... Kız öldü mü yaşıyor mu? Ferit Demir, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi: ''Narin Güran cinayetini çözecek delil soruşturma dosyasına girdi... Şu ana kadarki en net kanıt ve yılın haberi: Salim Güran yanında çalışan işçisi Ramazan Atasoy ile yaptığı görüşmenin ses kaydının soruşturma dosyasına girdiği ve işçisine: 'Ramazan kız öldü mü yaşıyor mu?'dediği öğrenildi.'' Anne, baba ve abinin ifadeleri ortaya çıktı Narin Güran'ın kasten öldürmeye iştirak suçlamasıyla mahkemeye sevk edilen abisi Enes Güran'ın ifadesinde öne çıkan bölümde, Enes Güran, şüpheli Nevzat Bahtiyar hakkında şu ifadeleri kullandı: “Bunu ancak Nevzat'a tehditle, para teklif ederek yapabileceğini düşünüyorum çünkü Nevzat ekonomik durum itibariyle de güçsüz ve sönük bir kişiliktir. Kendisine böyle bir olayda para teklif edilse, para için yapabilir. Ailesiyle tehdit edilse, köyde çok fazla gücü olmadığı ve sönük bir karakter olduğundan korkarak yapmış olabilir ya da Nevzat Bahtiyar'ın kendi ailesinden biri Narin'e zarar verdiyse, bunu saklamak için yapmış olabilir.” Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar iyi arkadaş Yüksel Güran, savcılığa verdiği ifadede, cinayete ilişkin iddiaları reddetti ve olayla ilgili bazı önemli noktaları açıkladı. Yüksel Güran, tutuklu amca Salim Güran ile herhangi bir ilişkisi olmadığını belirtti. Telefonundan Salim Güran’ı sadece bir kez yanlışlıkla aradığını, başka aramaların çocukları tarafından yapılmış olabileceğini öne sürdü. Ayrıca, Narin’in Kur’an kursuna gitmeden önce evde siyah şort ve tişört giydiğini ancak evden çıkarken ne giydiğini bilmediğini ifade etti. Narin’in kaybolduğu gün kırmızı terlik giydiğini belirten Yüksel Güran, terliklerin neden böyle olduğunu açıklarken, diğer terliğin evde olduğunu düşündüğü için kırmızı terliği giydiğini söyledi. Narin’in kaybolduğunu neden eşine haber vermediği sorulduğunda ise, eşinin Batman’dan dönerken telaşa kapılmaması için bu bilgiyi vermediğini savundu. Soruşturma sırasında, Nevzat Bahtiyar’ın, Salim Güran’ın, Narin’in yaşadığı evin ahırından kendisine seslendiğini beyan ettiğini hatırlatan savcı, Yüksel Güran’a bu sesi duyup duymadığını sordu. Yüksel Güran, evde klima çalıştığını ve pencerelerin kapalı olduğunu belirterek, bu nedenle sesi duymamış olabileceğini ifade etti. Halıların yıkanıp yıkanmadığına dair soruya ise, halıları değiştirmediğini, ancak Narin kaybolduktan sonra evdeki halının temizlenmiş olduğunu ve eski halının evde yıkanmamış halde durduğunu söyledi. Yüksel Güran, Salim Güran’a battaniye verip vermediğiyle ilgili soruya da, kimseye battaniye vermediğini ve evde çok kişi olduğu için Salim Güran’a battaniye verilmişse bundan haberi olmadığını belirtti. Salim Güran’ın aracında Narin’in DNA örneklerinin bulunmasına rağmen, Yüksel Güran, ailesinin ve Narin’in bu araca hiç binmediğini, sadece 14 Temmuz 2024 tarihinde Narin’in birkaç kişiyle birlikte aracın arka koltuğunda oturduğunu ifade etti. Nevzat Bahtiyar’ın Narin’in cansız bedenini Salim Güran’ın kendisine verdiği iddialarına ise, Yüksel Güran, bu konuda herhangi bir bilgisi olmadığını ve Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar’ın iyi arkadaş olduklarını söyledi. Eşime güvendiğim için... Narin Güran’ın babası Arif Güran, verdiği ifadede Narin’in kaybolduğuna dair bilgiyi Batman’da bulunduğu sırada komşusu Cevat Kaya’dan aldığını belirtti. Arif Güran, mahkemede Salim’in aracının çocukları tarafından kullanılmadığını ve ailesinin abisinin aracını asla kullanmadığını ifade etti. Ayrıca, Salim ile eşi arasında bir ilişki olup olmadığına yönelik sorulara da yanıt veren baba Güran, “Salim’e güvendiğimden değil, eşime güvendiğim için aralarında bir şey olamaz” dedi. Serbest bırakılanlar jandarma eşliğinde adliyeden çıktı Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetinde serbest bırakılan şüpheliler, jandarma eşliğinde adliyeden ayrıldı. Ne olmuştu? Narin Güran'ın 21 Ağustos'ta kaybolması ve 8 Eylül'de cansız bedeninin bulunmasının ardından başlatılan soruşturmada, 22 kişi gözaltına alınmıştı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, şüpheliler jandarmadaki ifadelerinin ardından bu sabah adliyeye sevk edildi. 22 şüphelinin ifadeleri, 1 Cumhuriyet Başsavcı Vekili ve 3 cumhuriyet savcısı tarafından alındı. Sorgunun ardından anne Yüksel Güran, ‘Kasten öldürme suçuna iştirak etmek’, ağabeyi Enes Güran, ‘Kasten öldürme suçuna iştirak etmek’, kuzen Muhammet K., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, kuzeni B. G., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, yengesi M.G., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, tutuklu amca Salim Güran’ın işçisi Mehmet Salim A., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, diğer işçi Ramazan A., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’, halasının eşi Mehmet Şevket K., ‘Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek’ ve amcası F.G., ‘Suç delillerini yok etmek’ suçlamalarıyla tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Narin'in babası Arif Güran’ın da aralarında bulunduğu 13 kişi serbest bırakıldı. Serbest bırakılan 3 kişiye adli kontrol şartı getirildi. Serbest bırakılan şüpheliler, jandarma gözetiminde otobüsle adliyeden ayrıldılar. Olayla ilgili gelişmeler ve hukuki süreç devam ediyor.

Kayıp Narin Güran'ın cansız bedeni bulundu

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolan Narin kızımızın maalesef cansız bedeni Jandarma ekiplerimiz tarafından bulundu.'' ifadesini kullandı. Konu ile ilgili Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da açıklama yaptı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç yaptığı açıklamada: "Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolan Narin Güran evladımızdan gelen acı haber hepimizi derinden üzdü. Narin kızımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayın ilk anından itibaren başlatılan soruşturma çok yönlü ve titizlikle sürdürülmektedir. Narin kızımızın ölümünden sorumlu olan ya da olanlar, adalet önünde hesap verecektir." ifadelerine yer verdi. Çuvalın üzeri taşlarla kapatılmış Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu da konuya dair açıklama yaptı. Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu yaptığı açıklamada; ''8 Eylül 2024 Pazar günü, mahallenin yakınından geçen Eğertutmaz Deresi'nde yapılan aramada kayıp çocuk Narin Güran kıyafetleriyle birlikte dere kenarında çuval içerisinde üzeri taşla gizlenmiş vaziyette 08.45 sıralarında ölü bulunmuştur. İlk bulgulara göre Güran'ın öldürüldükten sonra bir çuvalın içine konup dere kenarına getirildiği, burada derenin kenarında suyun içine yerleştirildiği, üzerinin ağaç dalları ve taşlarla doğal görüntü verilerek kapatıldığı anlaşılmıştır. Yeniden arama çalışması kapsamında bu bölge yeniden aranmış ve ekiplerce kayıp kızımızın cenazesine ulaşılmıştır" ifadelerine yer verdi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan açıklama Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 19 gündür kayıp olan Narin'in cansız bedeninin bulunmasının üzerine yaptığı açıklamada "Olayın ilk anından itibaren titizlikle yürütülen soruşturma sonucunda, sorumluların adalet önünde en ağır cezayı almaları için sürecin takipçisi olacağız" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, konuya ilişkin olarak: "Diyarbakır Bağlar’da kaybolan Narin Güran evladımızdan gelen acı haber hepimizi derinden üzdü. Narin yavrumuza Allah’tan rahmet diliyorum. Olayın ilk anından itibaren titizlikle yürütülen soruşturma sonucunda, sorumluların adalet önünde en ağır cezayı almaları için sürecin takipçisi olacağız" dedi. Ne olmuştu? Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde 21 Ağustos 2024'te kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'ı arama çalışmaları 16'ncı gününde devam ederken Güran hala bulunumadı. Bağlar ilçeisne bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolan küçük kız Narin'i arama çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. Aynı zamanda Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma da devam ediyor. Narin Güran olayında son olarak yer altı görüntüleme cihazı ile mahalle mezarlığı arandı 8 yaşındaki Narin Güran’ın kaybolmasına ilişkin soruşturmada ilk gözaltına alınan isim ağabeyi oldu. Kolunda görülen ısırık izleri nedeniyle gözaltına alınan 18 yaşındaki ağabey, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilen incelemelerde herhangi bir bulguya rastlanmaması üzerine serbest bırakıldı. Narin’i arama çalışmalarının 11. gününde Narin’in amcası ve aynı zamanda Tavşantepe Mahallesi’nin muhtarı olan Salim Güran, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve kasten öldürme suçlamalarıyla tutuklandı. Arama çalışmalarına komando birlikleri ve iz takip köpekleri de dahil edildi. Ekipler, Narin’in kaybolduğu bölgedeki arazilerde, mısır tarlalarında ve sulama kanalları çevresinde çalışmalarını yoğunlaştırdı. Şu ana kadar olay günü bölgeden geçen 150 araç sorgulanmış, 130 kişinin ifadesine başvurulmuş ve helikopterle havadan destek sağlanmıştır. Ancak Narin'e ait bir iz bulunamamıştır. Arama sırasında bulunan iki çocuk terliği, Narin’e ait olmadığının tespit edilmesiyle soruşturmaya yeni bir yön kazandırılamadı. Ayrıca Narin’in kaybolmadan önceki son görüntülerinde, okul çıkışında arkadaşlarıyla yürüdüğü ve daha sonra tepe yolunu kullanarak evine doğru gittiği tespit edildi.

Kayıp Narin'i arama çalışmaları mezarlıkta devam ediyor

21 Ağustos tarihinde Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesi Kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde Kur’an kursu dönüşü bir daha kendisinden haber alınamayan 8 yaşındaki Narin Güran’ı arama çalışmaları sürüyor. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma dahilinde mahallede yer alan mezarlıkta jandarma ile beraber yer altı görüntüleme cihazıyla arama çalışmaları gerçekleşti. Yapılan çalışmalar dahilinde mahalleye girip çıkan araçlarda da aramalar gerçekleşiyor ve kayıt altına alınıyor. Narin'in amcasının telefon kayıtları ortaya çıkmıştı Muhabir Tolga Demir, tutuklanmadan evvel, Narin'in amcasın Salim Güran'la telefon görüşmeleri yaptı. İşte o görüşmeler: 2.GÜN - Tolga : Selamün Aleyküm - Salim : Aleyküm Selam - Tolga : Salim bey geçmiş olsun - Salim : Saolun teşekkür ederim - Tolga : Ben İstanbul’dan arıyorum bu tarz konularla ilgili Youtube kanalımız var. Narin’den bir haber var mı? - Salim : Kolluk kuvvetleri ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar ama henüz bir şey yok. - Tolga : Köyünüzün içinden başka köylere yol geçiyor mu? - Salim : Evet geçiyor - Tolga : Bu kötü. Yoldan arabayla geçen biri Narin’i bir şey sorma bahanesiyle arabaya alıp kaçırmış olabilir. - Salim : Olabilir valla bilemiyoruz. - Tolga : Peki sizin daha önce çevre köylerden bu tarz kaçırma olayların olduğuna dair bir duyum falan aldınız mı? - Salim : Hayır hiç duymadık. - Tolga : Peki olsaydı duyar mıydınız? - Salim : Evet mutlaka duyardık. - Tolga : Salim bey aslında böyle bir kaçırma gerçekleşmişse sizin bu konuda yapabileceğiniz pek bir şey yok zaten ama böyle bir kaçırma gerçekleşmişse yol üzerinde mutlaka benzinlik vardır ve burada da aynı zamanda belirli yerlerde mobese kameralar vardır. Jandarma bunları çok kolay tespit edebilir. - Salim : hmmm doğrudur. (Sesin tonu düşüyor.) - Tolga: Salim bey sizin oralarda bağ evleri var mı? - Salim : Evet var - Tolga : peki oralara bakıldı mı? - Salim : Evet jandarma bu yöne bakacaklar - Tolga : Salim bey sizin köy kaç hanelik bir köydür - Salim : Yaklaşık 110-120 hane var. - Tolga : Büyük bir köymüş. Salim bey herkes az çok kendi köyündeki sapıkları bilir. Sizde şimdi tahmin edersiniz bu kişiyi? - Salim : Hayır hayır bizim burada öyle bir şey yok herkes akrabadır herkes birbirini tanır - Tolga : Şüphelendiğiniz hiç kimse yok mu şimdi sizin köyde bunu yapabilecek? - Salim : Yok vala yok hiç kimseden şüphelenmiyoruz. - Tolga: Bakın Salim bey şüphelenmiyoruz diyorsunuz ama sonuçta bu kızı birileri kaçırdı. Demek ki bu köyde bir sapık veya herhangi başka bir niyetle de olsa bunu yapan birileri var. - Salim : Evet vala doğrudur bunu yaptılar - Tolga : Bu durumda siz artık bu yapar bu yapmaz deyip kişileri ayırmadan herkesten şüphelenmek zorundasınız. Lütfen hiç zaman kaybetmeden herkesin evini didik didik arayınız. - Salim : Ben bunu komutana bir söyliyeyim bakim hele ne diyecek - Tolga- Narin’nin kaçırıldığı saate kim köydeydi sonra köyden çıktı geç geldi veya bir daha hiç dönmedi bunları araştırın biran önce - Salim : Öyle biri yok herkes köydedir çıkan yok - Tolga : Eğer bu kız biri arabayla götürmediyse bu kız mutlaka birin evinde veya vb metruk yapılardan birindedir elinizi çabuk tutmalısınız aksi taktirde geç kalınabilir. - Salim : Doğrudur biz buralarada bakalım - Tolga : Peki tekrardan geçmiş olsun inşallah en kısa zamanda sağ salim bulursunuz iyi günler dilerim hoşça kalın - Salim : inşallah iyi günler 3. Gün - Tolga : Selamün Aleyküm - Salim : Aleyküm Selam - Tolga: Salim bey nasılsınız - Salim : Saol siz nasılsınız - Tolga : Narin’den bir haber var mı? - Salim : Yok vala hiç bir haber yok - Tolga : Nasıl bir iz yok ya yer yarılıp bu koz içine girmedi ya, hiç mi bir gören duyan olmadı - Salim : Ne bilelim vala hiç olmamış - Tolga : Sosyal medyadan Narin’nin oynadığı bir kaç video var bunları gördünüz mü? - Salim : Yook vala şimdi sen söyledin ben duydum benim bundan haberim yok. - Tolga : O düğünde kimler vardı bunu tespit edin ve sonra herkesten şüphelenin ve göz hapsine alın. Gözünüz herkesin üzerinde olsun. - Salim : Doğrudur ama biz sosyal medyadan bıkmışız öyle şeyler yazıyorlar ki hiç biri doğru değildir bunlara kimse inanmasın hepsi yalandır hepsi iftiradır astı astari yoktur - Tolga : Peki Salim bey Narin’i bulun lütfen - Salim : tmm inşAllah bizde çok istiyoruz

Diyarbakır'da kaybolan 8 yaşındaki Narin'in ağabeyi gözaltına alındı

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 8 yaşındaki Narin Güran'ın merkez Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi'nde kaybolmasına ilişkin yürütülen soruşturma devam ediyor. Yapılan soruşturma dahilinde gözaltına alınan şüphelinin kayıp kızın ağabeyi E.G. (18) olduğu tespit edildi. E.G.'nin kolundaki ısırık izinin Narin Güran'a ait olup olmadığının tespit edilmesi için şüphelinin İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildiği bilgisine ulaşıldı. Bakan Yılmaz Tunç 1 kişinin gözaltında olduğunu aktarmıştı Bakan Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada: "Diyarbakır'ın merkeze bağlı Tavşantepe Mahallesi'nde 8 yaşındaki Narin Güran evladımızın kaybolmasıyla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma çok yönlü şekilde sürdürülmektedir. Soruşturma kapsamında şu anda 1 kişi gözaltındadır. Olayın açıklığa kavuşturulması için her ayrıntı dikkatle incelenmekte olup, titizlikle sürdürülen soruşturmada ifade alma işlemleri de devam etmektedir. Temennimiz Narin evladımızın bir an önce sağ salim şekilde bulunmasıdır." ifadelerine yer verdi.

Dicle Elektrik ekipleri de kayıp Narin’i arıyor

Şirketten yapılan açıklamada, 21 Ağustos'tan beri Bağlar ilçesine bağlı kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde kayıp olan Narin Güran'ı arama çalışmalarına, 15 kişilik Dicle Arama Kurtarma (DAK) ekibi de katılım sağladı. DAK ekibi, Diyarbakır Valiliği koordinasyonunda AFAD ve İl Jandarma Komutanlığına bağlı ekiplerin de bulunduğu dünkü çalışmalar kapsamında Narin'in evi ve çevresindeki kırsal alan, pamuk ve mısır tarlaları ile çorak taşlı arazilerde çalışmaları yoğunlaştırdı. Kayıp Narin Güran’ı bulmak için arama çalışmaları sürüyor.

Narin Güran'ın annesinin sözleri yürekleri dağladı: Bana Narin’i verin, Allah’tan başka bir şey istemiyorum

Diyarbakır Bağlar'da kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos tarihinde kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ı arama çalışmaları 4’üncü gününde sürüyor. Anne Yüksel Güran, Narin’in 6 çocuğundan tek kızı olduğunu ifade etti. Kızının hayali amcaoğlunun düğününde gelinlik giymek olduğunu söyleyen anne Güran, “Son bir hafta boyunca sürekli gelinlik almam için ısrar ediyordu. Bugün kınamız vardı, bugün oğlum askere gidiyordu. Hiçbirini bırakmadılar gerçekleştirelim. Hayatımızı mahvettiler, hayallerimizi yıktılar. Neden bırakmadılar kızıma gelinlik giydireyim? Şimdi onların eline ne geçti? Benim yüreğimi yaktılar. Ellerine ne geçti? Bırakmadılar düğün alışverişimizi yapalım. Kızımı götürdüler” ifadelerini kullandı. “Allah razı olsun devletimizden, sürekli bir arama çalışması var” diyen Güran, “Ama bir türlü bulunmuyor. Başka Narin kaybolmasın, başka anne böyle ağlamasın. Yalvarıyorum, sen kimsin kızımı götürdün. Her gün kızımın fotoğrafına bakıyorum” dedi. ''Ben sadece kızımı istiyorum. Hayalimizi yıkmayın'' Güvenlik kameralarında en son kızının yukarı çıktığını dile getiren Güran, “Kızım evden çıktığı zaman ben bilmiyordum elbise giydiğini. Hatta ona şort giydiği için güldüm. Böyle mi camiye gidiyorsun dedim. Bana üstüne elbise alacağını söyledi. Ben sadece kızımı istiyorum. Hayalimizi yıkmayın. Bana Narin’i verin. Allah’tan başka bir şey istemiyorum. Ne olur bize yardımcı olun” dedi. Bulunan terliğin kızına ait olmadığını kaydeden Güran, “Kızımın terliği 31 numara, o 26 numara. Rengi aynı, eskiliği aynı ama o an aklımıza gelmedi o terliğine numarasına bakmaya. Belki biri bilerek oraya attı. Numara aynı değil” dedi.

Yangından kurtarılan kediye oksijen destekli müdahale

Alınan bilgilere göre, Kayapınar ilçesi Medya Mahallesi 150. Sokak’ta bir sitedeki binanın bodrum katında elektrik kaynaklı yangın çıktı. İhbar üzerine olay yerine itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. İtfaiye erleri, yangına müdahale ederken bodrum katında mahsur kalan yavruyu kediyi kurtardı. İtfaiye erleri, dumandan etkilenen kediye kendi oksijen tüplerinden oksijen vererek ilk müdahalede bulundu.

15 metrekarelik dükkanında alın teriyle mesleğinin son temsilciliğini yapıyor

Merkez Sur ilçesindeki Demirciler Çarşısında 84 yıl önce babasının Ermenilerden öğrendiği sıcak demir ustalığını 24 yıldır sürdüren 44 yaşındaki Eşref Koç, kentteki sıcak havalara rağmen ateş önünde demir döverek işini devam ettiriyor. Sıcak demir dövme zanaatında yetiştirecek eleman bulamadığını söyleyen Koç, yakın zamanda mesleğinin yok olmasından yakınıyor. Belirli bir mesailerinin olmadığını, sabahları saat 08.00 gibi işe başlayıp gün batıncaya kadar işe devam ettiklerini söyleyen Koç, günlük ortalama 10 adet “tahra”, tarım aleti ve çekiç yaptıklarını dile getirdi. Koç, “Sıcak demir dövme işine babamın yanında çalışarak başladım, daha önce yarı zamanlı çalışarak yaptığım bu işi, 24 yıldır tam zamanlı olarak devam ettiriyorum. Baba mesleği olduğu için bu işi sürdürüyorum. Burada çiftçilerin ihtiyaçlarına göre tarım aletleri: kazma, çapa, balta ve satır gibi dövme aletleri yapıyoruz. Mesleğimiz zor, ocak başında ateşin önünde çalışıyoruz ama mesleğimizi devam ettirmekte kararlıyız” dedi. Babasının 8 yaşında sıcak demir dövme işine başladığını ifade eden Koç, “Babamın anlattıklarına göre bu işi 7-8 yaşlarında bin bir zorluklarla Ermenilerin yanında çalışarak öğrenmiş. Babam 68 yaşında vefat etti. Ortalama 60 yıl bu işi yaptı. Bu mesleğin sırt kemiği olan babamın işini şu an ben yürütüyorum. 15 metrekarelik bir yerimiz var alanımız küçük ama yaptığımız iş için yeterli. Günlük üretimimiz ortalama 10 adet tahra dediğimiz alet ve 5 adet çekiç yaparak geçiyor. Belirli bir mesai saatimiz yok sabah 08.00'de işe başlayıp karanlık çökünceye kadar çalışır veya o gün yapacağımız işleri yapar çıkarız. Zor bir iş, havalar çok sıcak, bazen bayılacak duruma da geliyoruz ama mecburuz. Bir diğer yandan ise vücudumuz alıştı ve saatlerce çalışabiliyoruz” diye konuştu. Tarihi Demirciler Çarşısının son temsilcileri olduğunu söyleyen Koç, sözlerini şöyle tamamladı: “Demirciler Çarşısı tarihi bir çarşı, bizde son temsilcileriyiz. Zaten 4-5 kişi kaldık fazla bir sayımız kalmadı. Demirciler çarşısı Diyarbakır için önemli bir değer ve bu değer kaybolmaya yüz tutmuş durumda çünkü yeni gelen eleman yok. Çalışan eleman bulmakta zorlanıyoruz. Babam öldü bende ölürüm ve bu meslek sahipsiz kalır.”

Roma dönemine ait arkeolojik kazı dron ile görüntülendi

Kulp ilçesi İnkaya köyünde 2021 yılında Diyarbakır Müze Müdürlüğünce 25'i işçi, 15'i uzman ekiple yürütülen kazı çalışmasında eski taş ocağı olan alanda şimdiye kadar 60 çocuk mezarı bulundu. 2024'ün dördüncü sezonunda ise bir mezar daha ortaya çıktı. Ekipler, Geç Roma ve Erken Bizans dönemine ait mezarları kazı çalışması bittikten sonra antropologlar tarafından incelenecek. Diyarbakır Müzesi Müdür Yardımcısı Mehmet Çelebi, kazının Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğünün izinleriyle, Devlet Su İşleri (DSİ) sponsorluğunda Müze Müdürlüğünün başkanlığında 2021 yılında başlayan kazının devam ettiğini söyledi. Bölgenin Antik Dönem taş ocağı olduğunu belirten Çelebi, "Geç Roma, Erken Bizans dönemine ait bir taş ocağı. Taş ocağı işlevini yitirdikten sonra mezar alanı olarak kullanılmaktadır. 2021 yılından bu zamana kadar yaptığımız kazılarda yaklaşık 60 adet 0-6 yaş grubu sanduka tipi basit toprak mezarlar mevcut" dedi. 2024'ün dördüncü sezonu ilk kazı günü olduğunu aktaran Çelebi, "Bugün de tesadüf çocuk bireye ait olduğunu düşündüğümüz bir mezara ait kazı çalışmamız devam etmektedir. Bu kazı çalışması bittikten sonra söz konusu iskelet antropolog arkadaşlarımızın eşliğinde incelemeye devam etmektedir. Kazı alanımızda toplam 25 işçi, 15 uzman arkadaşımız var. Bunlardan bir kısmı arkeolog, bir kısmı sanat tarihçi. Bir kısmı da antropolog olarak görev yapmakta" ifadelerinde bulundu.