[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Doç. Dr. Serpil Kahraman

Doç. Dr. Serpil Kahraman haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Doç. Dr. Serpil Kahraman haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

“Bina Güçlendirme Kredisi” gündemde Haber

“Bina Güçlendirme Kredisi” gündemde

Bankalar Birliğinin 16 Şubat 2023 tarihli verilerine göre, halihazırda deprem bölgesinde fiziki olarak hizmet sunan şube sayısı 448, ATM sayısı ise 2 bin 977 olarak kayda geçti. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun, 7 Şubat 2023 tarihli kararında ise ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde, kredi ve kredi kartlarına ilişkin tavsiye niteliğinde çerçeve kararları belirlendi. Buna göre deprem bölgesinde yer alan illerde yeni krediler veya yeniden yapılandırma amacıyla alınacak kredilerde kredi vadelerinin, ödemesiz dönemlere de imkan verilebilerek, bankalar veya finansal kurumlar tarafından belirlenmesine yönelik tavsiye kararı alındı. Kredi kartlarında ise kredi kartlarında taksitlendirme sürelerinin bir kat daha arttırılmasına imkan sağlandı. Finansal kurumların tüm bu düzenleme ve desteklerinin internet sayfalarında da açık erişimle duyurulması esası benimsendi. 6 aya varan vadelerde geri ödemesiz kredi paketleri Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serpil Kahraman, destek paketlerinden bahsederek, “Düzenlemenin ardından bankalar başta olmak üzere finansal kurumlar, yeni düzenleme ve destek paketlerini de açıklamaya başladı. Esasen yeni desteklerden önce mevcut borçluluk durumlarındaki düzenlemelerin ve kanuni hakların ortaya konulması daha doğru olacaktır. Deprem bölgesinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın gerek bireysel gerekse şahıs işletmesi olarak aldıkları kredilerin borçları silindi. Kimi bankalarda gerçek kişiler ile belirlenen limitler dahilinde şirket kredileri kredi taksitleri ile kredi kartları ödemelerinde, 6 aya varan sürelerde faizsiz ödeme erteleme getirildi” diye konuştu. Yeni kredilerde yapılan kolaylıkları anlatan Doç. Dr. Kahraman, “Yeni kredilerde ise yine banka bazında değişmekle birlikte 6 aya varan vadelerde geri ödemesiz kredi paketleri oluşturuldu. Kimi bankalar ise düşük meblağlı ivedi nakit ihtiyacı için, müşterilerine değişen tutarlarda eksi hesap olarak da tabir edilen kredili mevduat hesapları tanımladıklarını belirttiler. İlaveten, mali destekleri sadece doğrudan fon aktarımı olarak düşünmemeliyiz zira işlem maliyetlerinden muafiyet, işlem prosedürlerinde kolaylaştırma, işlem süreleri fonlamanın bir parçası. Bu çerçevede ise bazı bankalar işlem masraf ve komisyonlarından muafiyet sağladıklarını duyurdular; ayrıca haciz/icra vb. takipli alacaklarda da işlem yapılmaması kararı alındı” dedi. Sadece deprem bölgesi değil, depreme riskli bölgelerde yaşayan vatandaşların da kullanabileceği Bina Güçlendirme Kredisinden de söz eden Doç. Dr. Kahraman, “Esasen bu kredi yaklaşık üç yıldır sistemde. Bina güçlendirme kredisi almak isteyen vatandaşlarımız, öncelikle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yetkili kılınan bir yapı denetim firmasından alacakları riskli yapı raporu akabinde bankaya başvurması gerekiyor. Kredi, düşük faiz oranlarının yanı sıra 2 sene geri ödemesiz ve 10 yıla kadar vadelerle alınabiliyor. Kentsel dönüşüm ve güçlendirme çerçevede verilen desteklerin üst limiti ise, 2 katına çıkarıldı. Yenilenecek binalar harç ödemelerinden muaf olurken, konut sahipleri de 18 aya kadar kira desteği alabiliyor. Türkiye’de riskli konut sayısının ise, yaklaşık 6 buçuk milyon olduğu tahmin ediliyor” şeklinde konuştu. İHA

Merkez bankaları çevre dostu olma hedefinde Haber

Merkez bankaları çevre dostu olma hedefinde

Positive Money ve Green Central Banking tarafından son yayınlanan ve G20 ülkelerinde merkez bankalarının iklim politikalarıyla uyumunu araştıran ‘Yeşil Merkez Bankacılığı Karnesi’ başlıklı raporda, yeşil bankacılık konusundaki eksikliğe vurgu yapılıyor. Konuya ilişkin finansal politikalar, para politikaları, araştırma ve savunuculuk ile liderlik kriterlerinin baz alındığı rapora göre; 130 puan üzerinden 52 puan ile Fransa, 51 puan ile Brezilya ve 50 puan ile Çin ilk üç sırada yer alırken, Türkiye 5 puan ile G20 ülkeleri sıralamasında 18. sırada yer aldı. Dünyadaki merkez bankalarının para politikası hedeflerini gözden geçirdiğini ve düzenlemeler yaptığını söyleyen Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serpil Kahraman, “Bilindiği üzere, risk ve belirsizlik ekonomilerde kırılganlığı arttıran hatta krize sürükleyen temel unsurlar. Haliyle risk ve belirsizliği azaltan her hamle zaten korona virüsü pandemisi gibi, Rusya-Ukrayna Savaşı gibi etkenlerle iyice kırılganlaşan piyasalar için olmazsa olmaz. Tam da bu süreçte, ekonomiler, finansal piyasaların görev sorumlulukları ile alanının genişleyerek, artık doğal kaynakların sürdürülebilirliğine odaklı politikalar ortaya koymada rolünü tartışır oldu. Aslında, mevcut küresel gelişmeleri düşünürsek ihtiyaçtan öte bu bir zorunluluk desek yanlış olmaz sanırım” dedi. Başta küresel iklim değişikliği olmak üzere çevresel faktörlerin oluşturduğu risklerden bahseden Doç. Dr. Kahraman, “Bu riskler hem reel hem finansal kesimi etkileyerek makroekonomik istikrarsızlığı, özellikle de arz yönlü şokları tetikliyor. Haliyle merkez bankalarının para politikası hedeflerinde bu riskleri de gözetmesi, ana politika hedefi için de bir gereklilik. Özellikle arz şokları, fiyat baskısı, dolayısıyla para politikası hedeflemesi ‘fiyat istikrarı’ olan merkez bankaları için bir nevi odak noktası. Bu amaca yönelik olarak fon akışının kanalize edilmesi veya kirli yatırım diye tabir edilen ekolojik zarara sebep olan yatırımlara fon akışının kısıtlanması, yeşil varlıkların teşviki gibi politikalar tartışılıyor” diye konuştu. Merkez bankaları yeşil çalışmalar yapmaya başladı Yeşil Merkez Bankacılığı ve Yeşil Para Politikaları kavramlarının gündemde olmaya devam edeceğini aktaran Doç. Dr. Kahraman, “Küresel piyasaların bu denli eklemlenmiş olduğu günümüzde kuşkusuz para politikaları tek başına yeterli değil, mali politikaların da aynı şekilde para politikalarına entegre edilmesi de gerekli. Halihazırda başta Uluslararası Para Fonu (IMF) olmak üzere, Avrupa Merkez Bankası (ECB), ABD Merkez Bankası (FED) ve Japonya Merkez Bankası gibi öncü Merkez Bankaları, para politikaları araçlarının uyumu ile eylem planları belirleyerek ‘yeşil’ çalışmalar yapmaktalar. Her ne kadar Merkez Bankaları, yeşil para politikalarına yönelik ciddi adımlar atmış olsa da maalesef G20 ülkeleri de dahil olmak üzere daha fazla somut adıma ihtiyaç olduğu aşikâr” diye konuştu. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası da, para politikaları kanalıyla küresel iklim değişikliği kaynaklı riskleri sınırlandırmaya katkı sağlamak üzere, “Yeşil Ekonomi ve İklim Değişikliği Müdürlüğü” kurdu. Bu doğrultuda amaç, para politikası ana hedeflerinden sapmadan, uzun vadeli ve sürdürülebilir politika desteği sağlamak oldu. İHA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.