[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmir haber: Uzmanlardan nadir hastalıklar için iş birliği Haber

İzmir haber: Uzmanlardan nadir hastalıklar için iş birliği

Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Sezai Taşbakan, “Nadir hastalıklara hekimler tarafından nadiren rastlandığı için farkındalık biraz zaman alabiliyor. Biz doktorların farkındalığını artırmak açısından eğitimler çok önemli. Özellikle bu tarz multidisipliner bir yapılanma olması çok güzel. Bu sempozyuma birçok disiplinden hocalarımız katkı veriyor. Başta düzenleme kuruluna, Prof. Dr. Nihal Mete Gökmen Hocamıza ve katkı sunanlara teşekkür ediyorum”  dedi. NADHAS kısa adıyla da bilinen Ulusal Nadir Hastalıklar Derneğini Ocak 2023 tarihinde İç Hastalıkları İmmünoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ömür Ardeniz, Kardiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu ve Genel Dahiliye ve Geriatri Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Aslı Kılavuz ile bir araya gelerek kurduklarını ifade eden Prof. Dr. Nihal Mete Gökmen, “Bugün ikincisi düzenlenen Nadir Hastalıklar Sempozyumumuza katılım gösteren çok değerli hocalarımıza, farklı şehirlerden gelen uzmanlara ve öğrencilerimize çok teşekkür ediyoruz. Toplumda görülme sıklığı 2 binde 1’den daha az olan hastalıklar, bilim dünyası tarafından nadir hastalıklar olarak tanımlanıyor. Kronik bir süreç izleyerek uzun yıllar devam eden bu hastalıklar, önemli sağlık sorunlarına da yol açıyor. Bilim insanları 8 binin üzerinde nadir hastalık olduğuna dikkat çekiyor” dedi.  Prof. Dr. Nihal Mete Gökmen, “Nadir hastalıklara karşı insanları bilinçlendirmek, bu hastaların tanı ve tedaviye kolayca ulaşmalarını sağlamak amacı ile her yıl şubat ayının son günü Nadir Hastalıklar Günü kapsamında çeşitli etkinliklerle farkındalık çalışmaları yürütülüyor. Ulusal Nadir Hastalıklar Derneği olarak hem nadir hastalıklara dikkat çekmek hem de güncel bilgileri bilim dünyası ile paylaşmak amacıyla 2. Nadir Hastalıklar Günü Sempozyumunu düzenliyoruz. Nadir hastalıkları nadir yapan sadece görülme sıklığının az olması değil, hekimlerin farkındalığının da son derece az olmasıdır. Hekim farkındalığındaki azlığın en önemli nedeni tıp fakültelerinde eğitim müfredatında nadir hastalıkların hemen hemen hiç yer almamasıdır. Nadir hastalıklar konusunda farkındalığın artması mezuniyet sonrası verilecek eğitimler, toplantılar ve kongreler ile ancak mümkün olabilecektir. NADHAS’ı kurmamızın yegane amacı; bir araya gelip tek bir nadir hastalık bilim dalını değil de hepsini bir arada konuşabilmek, çünkü farkındalığın artması bizlerin bir araya gelmesiyle mümkün” diye konuştu. Gün boyu süren etkinlikte, “Nadir Hastalıkların Alerjik Yüzü”, “Nadir Hastalıkların Romatolojik Yüzü”, “Nadir Hastalıkların Acil ve Yoğun Bakım Yüzü”, “Nadir Hastalıklar Seyir Defteri”, “Hastam Her Şeye Alerjik”, “Rabdomyoliz Kalıtsal Metabolik Hastalıklar İçin İpucu!”, “İmmun Yetmezlik”, “Herediter Anjiyoödem” ve “Nadir Hastalıkların Nörolojik Yüzü”  konuları hakkında bilgi verildi.

EÜ Tıp Fakültesi yeni doktor adaylarını bekliyor Haber

EÜ Tıp Fakültesi yeni doktor adaylarını bekliyor

Yarım yüzyılı aşkın süredir Türkiye’ye ve dünyaya alanında saygın hekimler kazandıran Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF), kalite odaklı eğitimi ve güçlü alt yapısıyla yeni dönemde öğrencilerini bekliyor. Her yıl yüzde 1’lik dilimden seçkin öğrencilerin tercihi olan EÜTF, Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) başarı listelerinde de ilk sıralarda yer alıyor. Bölgenin en kapasiteli ve en donanımlı hastanesi ile entegre olarak eğitim faaliyetlerini sürdüren EÜTF, Ulusal Tıp Eğitimi Akreditasyon Kurumu (UTEAK) tarafından eğitimde akredite edilerek kalitesi tescillenmiş bir kurum olma özelliği taşıyor. Tıp eğitimi alan öğrencilerin önemli uygulama alanı olan EÜTF Hastanesi ise Sağlık Bakanlığı Verimlilik ve Kalite Daire Başkanlığı tarafından “A Plus Hastane”  olarak nitelendiriliyor. Uluslararası alanda da sık sık adını duyuran EÜTF, pek çoğu ilk olma özelliği taşıyan çalışmalarıyla, saygın kuruluşların sıralamalarında dünyada ilk 500, Türkiye’de ise ilk 5 fakülte arasında yer alıyor.   HEM TEORİK HEM KLİNİK TECRÜBE SUNULUYOR Hem teorik eğitimde hem de uygulamada öğrencilerine geniş imkânlar sunan EÜTF, özellikle son yıllarda yapılan dev yatırımlarla son teknolojik tıbbi cihazları, laboratuvarları ve dijital alt yapısıyla uzun bir süreç olan tıp eğitimini hem verimli hem de keyifli hale getiriyor. Fakülte, uyguladığı entegre eğitim sistemi ile daha ilk yıllarda hem teorik bilgiyi hem de klinik tecrübeyi öğrencilerine sunuyor. Kadavra, mikroskopi ve benzeri pratik uygulamalar ile altyapı olanakları açısından Türkiye’nin en zengin fakültelerinden biri olan EÜTF; bilimsel araştırmaları, projeleri ve aldığı ödüllerle dünyanın önde gelen referans tıp merkezleri arasında yer alıyor. 7/24 YAŞAYAN YERLEŞKE Her yıl yaklaşık 350 yeni öğrenciye kapılarını açan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, bu yıl da özellikle ilk binde yer alan öğrencilerin tercihi olmaya aday. Fakültede uygulanan “Simüle Hasta Laboratuvarı” ile öğrenciler, hasta rolündeki gönüllülerle iletişim, öykü alma ve fizik muayene becerilerini geliştirme gibi çalışmalar gerçekleştirirken “Araştırmacı Eğitim Programı” ile öğrencilerin bilimsel çalışmaların içinde yer almasını sağlıyor.  Her bir öğrencisini bireysel olarak yakinen takip eden EÜTF’de “Özel Çalışma Modülü” ile öğrenciler, öğretim elemanları ile birlikte istedikleri farklı alanlarda becerilerini geliştirebiliyorlar. Yine Ege Üniversitesi bünyesinde yer alan 80’e yakın öğrenci topluluğuna katılarak sosyal ve kültürel becerilerine yenilerini ekleyebiliyorlar. Fakülte, ERASMUS programı ile yurt dışı eğitim imkânına sahip. Mezunlarına geniş imkanlar sunarak uzmanlık yolunda rehberlik eden EÜTF, Tıpta Uzmanlık Sınavı başarıları ile Tıp Fakülteleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, merkezi konumu ile ulaşımı kolay, yeşil ve yaya dostu kampüsü ile 7/24 yaşayan bir yerleşke olarak dikkat çekiyor. HABER MERKEZİ

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde mezuniyet heyecanı Haber

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde mezuniyet heyecanı

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi 2022-2023 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni, Bornova Aşık Veysel Rekreasyon Alanı Amfi Tiyatroda gerçekleştirildi.  Törene, Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Cemali Dinçer, Ege Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemil Gürgün, Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Enver İlhan, akademisyenler, öğrenciler ve aileleri katıldı.   ''EN ÖNEMLİ KAZANIM EMPATİ İLE İDEAL HEKİMLİK ANLAYIŞI'' Ege Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemil Gürgün,  konuşmasına Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın selamlarını ileterek başladı. Gençlere seslenen Prof. Dr. Cemil Gürgün,  “Bugün, hayatınızdaki en güzel, en özel günlerden birisidir. Ege Üniversitesine adım attığınız ilk günden bu yana uzun ve zorlu bir yolu başarıyla yürüdünüz ve sonuna geldiniz. Sizler; ülkemizin en güzel şehirlerinden olan İzmir’de, 68 yıllık deneyimli, tam akredite ve araştırma üniversitesi olan Ege Üniversitesi’nin gözdesi, Tıp Fakültemizden mezun olma şansını yakalayan en genç meslektaşlarımızsınız. Bu özel ve anlamlı günde sizlerle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Eğitiminizin önemli bir bölümünü covid 19 pandemisi döneminde aldınız. Sizler, yüzyılın, tüm insanlık için en zorlu zamanının mezunları oldunuz. Ege Tıbbın pandemiye karşı verdiği mücadelede gösterdiğiniz uyum, dayanıklılık ve cesaretinizi içtenlikle takdir ediyoruz. Bu dönemde edindiğiniz kazanımlar gelecekte asla unutmayacağınız önemli deneyimlerdir. Bu Nedenle covid 19 pandemisindeki kazanımlarınızı unutmayın. Pandemi dönemi beklenmeyen olağandışı sürprizlerle dolu bir dönem olarak seyretmiştir. Bu dönemin tıp mesleği için en önemli kazanımı ‘Beklenmeyeni deneyimlemek ve mücadele etmek’ olmuştur.  Beklenmeyen bir durumla karşılaştığınızda, ortaya çıkan soruna karşı bilgilerin hızla güncellenmesi, gelişmelere açık ve mücadeleci olabilmek çok büyük önem taşımaktadır. Sizler tüm bu özelliklere sahip olarak, başarıyla pandeminin üstesinden geldiniz. Bu çerçevede Ege Tıp öğrencileri olarak merak etmeyi ve bununla birlikte alçakgönüllülüğü öğrendiniz. Eğitiminiz sonunda en önemli kazanımınız ‘hastalarınızın güvenini kazanarak sevgi ve empati ile ideal hekimlik yaklaşımı’ olmuştur”   dedi. ''TAKIM RUHU İLE ÇALIŞIN'' Hekimlere tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Cemil Gürgün,  “Çok onurlu olan bu görevi yerine getirirken, sağlığın diğer emekçileri olan hemşirelerimiz, yardımcı sağlık personelimiz de takım ruhu içinde sizinle birlikte çalışacaklar ve yanınızda olacaklardır. Bir ekip olduğunuzu onlara mutlaka hissettirin. Çünkü gerçek tıp sanatının temelinde; ekip çalışması ile hastalara bakım vermek ve hastanın acılarını dindirmek yatmaktadır. Tıp teknolojisindeki gelişmeler tıp eğitimini ve pratiğini sürekli olarak geliştirirken, teknolojinin fazlasıyla kullanılması hastayla olan temasınızı azaltabilir.  Hekimlik uygulamalarınızda bulunması gereken en önemli iki özellik; sizin anlayışınız ve şefkatinizdir ki bu nedenle hekimlik bir sanat olarak bilinmektedir. Bu önemli duyguları asla unutmayın. Her zaman bilimin savunucusu olun. İnsan sağlığı ve refahının gelecekteki yörüngesini belirlemede siz etkili olacaksınız. Bu durum hem bir sorumluluk hem de bir fırsattır. Sizlerin katlandığı her şey göz önüne alındığında, dayanıklılığınız ve kararlılığınız, sizi önümüzdeki yıllarda tıbbi başarılara ulaşmak için müthiş bir güç verecektir. Tıp ve sağlık alanında yanlış bilginin gerçek akademik bilgiyi fazlasıyla kirlettiği bu zamanda, Tıp ve sağlık; halen büyük çoğunluğun gerçeğe ve uzmanlığa saygı duyduğu bir alan olmaya devam etmektedir.  Bu yola adım attığınız bu andan itibaren, sizler iyi bir hekim, iyi bir bilim insanı, yenilikçi ve liderler olarak, işinizde ve toplumda dürüstlüğün ve kanıta dayalı karar vermenin önemini savunmanızı bekliyoruz. Bu konuda Ulu Önderimiz;  ‘Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir’ demiştir” diye konuştu. ''ÖĞRENCİLİĞİ ASLA BIRAKMAYIN'' Hekimliğin yaşam boyu öğrenme gerektiren bir meslek olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Cemil Gürgün, “Ne kadar çok öğrenirseniz hayat kurtarma şansınız o kadar artar. ‘Yaşam Boyu Eğitim’ ana felsefeniz olmalıdır.  Yeni bir şey öğrenmenin ilk adımı, bildiklerinize odaklanmak yerine bilmediklerinizi kucaklamaktır. Kariyerinizin bir noktasında, kendinizin çözemeyeceği bir an mutlaka gelecektir. Bu noktada deneyimli meslektaşlarınızdan fikir alın, bilgi paylaşıldıkça değer bulur.  Başarmak için sizden daha fazlasını bilen başkalarını aramaktan ve soru sormaktan korkmayın. Okulunuz bitmiş olabilir. Ancak hayatınızın geri kalanını bir eğitim olarak görmelisiniz. En iyi öğrenmek, öğretmekle gerçekleşir. Sizden daha deneyimsizleri, kıdemsiz meslektaşlarınızı eğitmeye devam edin. Asla bilimsel kıskançlık içinde olmayın, sanatınızı her zaman paylaşın. Geleceğe umutla bakın. Tıp pratiğinin kökleri umuttadır. Bilin ki insanlık tarihi sonsuz sayıda umut dolu eylemle şekilleniyor. Umut varsa yaşamda vardır. Tıp bilimine olan katkılarınız, bir hücre molekülü kadar küçük veya toplumun kendisi kadar geniş bir şeye odaklanabilir. Ancak tıpta hangi yolu seçerseniz seçin, umut kavramını ve kolektif çalışmanızın başarıyı ve değişimi getirebileceğine olan inancınızı sürdürün. Sosyal yaşamda kalın. Bilgi birikimi kadar sosyal iletişim ve çevre de hekimler için çok önemlidir. Yaşantınızda sanat ve spora her zaman yer verin. Fiziksel ve ruhsal sağlık için tıp dışı aktiviteler de çok önem taşımaktadır.  Tıp aslında ‘sosyal’ bir bilim dalıdır. Çünkü temelinde ‘insan’ vardır.  İnsanı, insanlığı iyi irdeleyebilmek için toplumsal yaşantı içerisinde sosyalleşme çok önemlidir. Hekimlerin zekâ seviyesi zaten çok yüksektir. Ancak duygusal zekânızda yüksek olmalıdır. Beyaz önlüklerinizi giydiğiniz gün birlikte yemin ettiniz. O yeminin ilk birkaç satırında hastalarınızın sağlığını ve esenliğini ilk sıraya koyacağınıza söz verdiniz. Hastanızın özerkliğine ve onuruna saygı duymaya, hastalarınızın sağlığının gizliliğini korumaya, zarar vermemeye ve sağlık ve esenlik yolculuğunda onların ortağı olmaya’ söz verdiniz. ''TÜM DÜNYAYI DAHA SAĞLIKLI KILMAK İÇİN GÖREVE ATILIYORSUNUZ'' Ege Tıp yuvanızdan, bugün dürüst ve çalışkan genç bir hekim olarak ayrılırken, güçlü bir arkadaş ve dost ağı kurmuş olarak, her zaman danışabileceğiniz ve arayabileceğiniz sizlere mentorlük yapan hocalarınızı kazanarak, en önemlisi de doktorluk gibi çok kutsal bir mesleğe adım atarak ayrılıyorsunuz. Ayrıca çok önemli bir misyonu daha üzerinize almış olarak ayrılıyorsunuz. Tüm dünyayı, insanlığı, halkımızı daha sağlıklı kılmak için göreve atılıyorsunuz.  Bazen bir sıcak el, bazen sevgi dolu bir kalp, bazen akıl veren bir dahi, bazen disiplin sağlayan bir amir, bazen sırdaş, bir arkadaş olarak mesleğinizi en iyi şekilde icra edeceğinizden eminiz. Bu zorlu, fazlasıyla özveri gerektiren tıp eğitiminizde ailelerinizin, hocalarınızın ve elbette ki sizlerin büyük emekleri var. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi ailesini böylesine önemli ve değerli bir konuma getiren yöneticilerimize, sizleri yetiştiren tüm öğretim üyelerimize, sizin gibi başarılı evlatları fakültemize kazandıran değerli ailelerinize minnettarlığımızı ve teşekkürlerimizi sunuyorum. Fakültemiz hocalarının destekleriyle faaliyetlerini sürdüren Ege Tıbbiyeliler Derneğine, öğrencilerimize sağladığı burs imkanları ve mezuniyet törenimize katkıları nedeniyle çok teşekkür ediyoruz. Pandemi döneminde ve yakın zamanda yaşamış olduğumuz deprem felaketinde hayatlarını kaybeden sağlık çalışanlarını, meslektaşlarımı ve hocalarımı saygı ve minnetle anıyorum. Büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi ‘Hiçbir şeye ihtiyacımız yoktur, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır. O da çalışkan olmaktır. ‘Vatanın bütün ümidi ve geleceği size, genç kuşakların anlayış ve enerjisine bağlanmıştır’ Ümidimizi yüceltin. Vatan bayrağının dalgalandığı her yerde mesleğinizi layıkıyla yapacağınızdan ve Ege Üniversitesi’nden mezun olmanın gururuyla bizleri en güzel şekilde temsil edeceğinizden hiç kuşkumuz yoktur.  Bundan sonraki meslek yaşamınızda sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle hepinizi kutluyor sevgi ve saygılarımı sunuyorum” dedi.  Mezun öğrenciler adına konuşma yapan dönem birincisi Dr. Hakan Turan Kiriş, “Bugün mesleğimize kavuşmanın mutluluğunu yaşarken altı yıllık dostluklarımızdan ve okulumuzdan ayrılmanın da hüznünü yaşıyoruz. Eğitimimiz sırasında tüm dünyayı etkileyen pandemi dönemini ve tüm ülkemizi vuran Kahramanmaraş merkezli depremi yaşadık. Depremde ve pandemi döneminde kaybettiğimiz tüm meslektaş büyüklerimizi ve vatandaşlarımızı buradan saygıyla anıyorum. Eğitim sürecim boyunca hayatımı etkileyecek birçok hoca ile tanışma fırsatı buldum. Bana bilim sevgisini kazandıran değerli hocalarıma, her zaman yanımda olan aileme ve arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu. ANT İÇTİLER Konuşmaların ardından dereceyle mezun olan Dr. Hakan Turan Kiriş, Dr. Buket Yaldız ve Dr. Şerife Ece Eren’e plaket ve diplomaları Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemil Gürgün tarafından verildi. Diplomalarını alan mezunlar, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Rüçhan Sertöz eşliğinde Hipokrat Andı ile meslek yaşamlarına ilk adımı attı. Diploma törenin sonunda Egeli hekimler, keplerini fırlatıp mutluluklarını paylaştı. HABER MERKEZİ

Ege Tıp’ta “3. Ulusal İntörn Hekimlik Kongresi” Haber

Ege Tıp’ta “3. Ulusal İntörn Hekimlik Kongresi”

Kongrenin açılışında konuşan Prof. Dr. Cemil Gürgün, “Kongremiz; 6. Sınıf öğrencilerimizin hocaları gözetiminde hazırladıkları gerçek olguları sundukları ve bu olguların tanı ve tedavilerinin de tartışıldığı bir öğrenci kongresidir. Kongre oturumlarında mezuniyet hedeflerine uygun olarak belirlenen konular, olgu temelli yaklaşım ile tanı ve tedavi uygulamalarıyla tartışılacak. Amacımız fakültemizden mezun olmak üzere olan intörnlerimizin özellikle birinci basamakta ve toplumda en çok karşılaşılan öncelikli sağlık sorunları konusunda bilgi ve becerilerini güncellemek, hekim olma yolundaki uzun soluklu yolculuklarında fakültemizden ayrılırken son mesajlarımızı verebilmektir” dedi.  “Öğrencilerimiz bu kongre sayesinde ek kazanımlar elde ediyor”  Tıp eğitiminin önemine değinen Prof. Dr. Gürgün, “Ülkemizde tıp eğitiminin son yılı ‘intörnlük’ olarak adlandırılır. Bu dönemdeki eğitimler Mezuniyet Öncesi Tıp Eğitimi Ulusal Standartları’nda belirtildiği üzere öğrencilerin hekimlik yaşamında kullanacağı bilgi, tutum ve becerileri pekiştirecek şekilde uygulanmalıdır. Tıp eğitiminin üç önemli unsuru bulunmaktadır, ‘gözlemleme, uygulama ve öğretme’. Öğrenciler eğitimlerinin ilk beş yılında teorik ve uygulamalı derslerin yanı sıra hasta başı eğitimlerinden sonra öğretim üyeleri ve yardımcılarının gözetiminde ilk kez hasta ortamlarında bire bir uygulamaya bu dönemde geçmektedirler. 5 yıl boyunca edindikleri bilgi ve deneyimlerini pekiştirdikleri en önemli yıldır. Ayrıca, öğrencilerimiz bu kongre sayesinde ek kazanımlar da elde ediyor. Kongrede sunulacak olguları hazırlarken danışman öğretim üyeleri ile mesleki olarak yakın iletişimde bulunarak sunum becerilerini ve o konu hakkındaki bilgilerini pekiştirme fırsatı da yakalayabiliyorlar” diye konuştu. Prof. Dr. Gürgün, “Kongremizin bilimsel programının oluşması sosyal medyada tanıtılması dahil tüm organizasyonu fakültemiz intörnlerinin gayret ve çabaları ile oluşturuldu. Fakültemizin eğitim-öğretim, araştırma ve sağlık hizmeti alanlarında vermiş olduğu destek ve katkılarından dolayı başta Rektörümüz sayın Prof. Dr. Necdet Budak’a, kongre düzenleme kuruluna, bilimsel komite üyelerine, kongrede emeği geçen intörn doktorlarımıza, üniversitemiz uzaktan eğitim merkezi UZEM’e ve ülkemizin dört bir yanından kongremize katılan genç meslektaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Yakında fakültelerinden mezun olacak olan tüm intörn doktorlarımıza meslek yaşamlarında başarılar diliyor, verimli güzel bir kongre diliyorum” dedi. Kongre kapsamında yapılan sunumlar hem yüz yüze hem de aynı anda canlı olarak yayınlandı. Toplamda 750 katılımcının katıldığı kongrede 45 farklı tıp fakültesinden öğrenciler ve pratisyen hekimler sunumlar gerçekleştirdi.  HABER MERKEZİ

Elektronik Hasta Dosyası tescil edildi Haber

Elektronik Hasta Dosyası tescil edildi

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Hastanesinde, doktor ve hemşirelerin hastalara hızlı ve kaliteli sağlık hizmeti sunmalarını sağlamak amacıyla hazırlanan; hastaneye ait medikal, mali ve idari süreçlere ilişkin verilerin yer aldığı Elektronik Hasta Dosyası (EHT) uygulaması, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü Bilgisayar Programlarına İlişkin Kayıt Tescil Belgesini almaya hak kazandı. EÜTF Hastanesinde, son dönemde Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’ın öncülüğünde yapılan teknolojik altyapı yatırımlarıyla dijital bir dönüşüme imza atıldı. Ege Üniversitesinin dijitalleşme misyonu kapsamında Tıp Fakültesi Hastanesinde hizmet kalitesini artıran yatırımlar yaptıklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Budak, hayata geçirilen bu özgün uygulamaların farklı kurumlar tarafından yapılan değerlendirmelerde ulusal ve uluslararası standartlarda olduğunun tescillendiğini söyledi. "DİJİTAL VE TEKNOLOJİK ALTYAPIMIZI GÜÇLENDİRMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ" Bölgenin en köklü ve en kapsamlı sağlık kurumu olan EÜ Tıp Fakültesi Hastanesinin, sunduğu nitelikli sağlık hizmetleri ile ülke sathında öncü bir konumda bulunduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Budak, “Altyapıdan bilişim ve sağlık teknolojilerine, son teknolojik tıbbı cihazlardan insan kaynağına kadar her alanda yaptığımız yatırımlarla güçlü bir yapıya kavuşturulan hastanemiz,   kentimizin ve bölgemizin sağlık üssü konumunda bulunuyor. Tam akredite araştırma üniversitemizde yeni hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Bu kapsamda, hastanemizin ‘Dijital Hastane’ niteliğine sahip olması adına ciddi teknolojik altyapı yatırımlarını bir bir hizmete alıyoruz. Bugüne kadar pek çok hizmeti dijital ortama aktardık.  Dijital arşiv, online doktor, dijital ilaç ve depo yönetimi gibi projelerimizi hastanemizde hayata geçirdik. Hastanedeki yatak sayısı, poliklinik hizmetleri, ayaktan başvuran hasta sayısı, acil servise yapılan başvurular, gerçekleşen ameliyatlar ve taburcu olan hastalar gibi veriler, anlık olarak ilgili birimlerimiz tarafından takip edilmeye başlandı. Sunduğu sağlık hizmetleriyle ülkemizin gururu durumundaki Tıp Fakültesi Hastanemiz, dijital hastane niteliğiyle sağlık sektöründeki öncü rolünü bir kez daha ortaya koyuyor. Teknolojiyi yakından takip ederek,  üniversite hastanemizi çağın ötesinde bir sağlık kuruluşu haline getirmek için teknolojik alt yapısını güçlendirmeye,  yeni yazılım ve bilgisayar sistemleri kazandırmaya,  alet, ekipman ve tıbbi cihaz parkurlarını yenileyip güncellemeye devam edeceğiz. Dijitalleşme bir sonuç değil bir süreç. Sistemlerimizi ve teknolojik altyapımızı sürekli olarak güncelleyerek geliştirmeyi sürdüreceğiz” diye konuştu. KALİTE STANDARTLARIMIZA VE DİJİTALLEŞME MİSYONUMUZA KATKI VERECEK" Rektör Prof. Dr. Budak, “Hastanemiz,  Sağlık Bakanlığı Verimlilik ve Kalite Daire Başkanlığı tarafından yapılan değerlendirmede 96.28 puan alarak A Plus Hastane’ seçilmiş, ardından Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Turizmi Daire Başkanlığı tarafından yayınlanan sağlık turizmi için yetkilendirilmiş sağlık tesisleri listesine girmeyi başarmıştı. Şimdi de idari, mali ve tıbbi süreçlerde bilişim teknolojilerinin kullanılması, bilgi iletişim sistemleriyle entegre olmuş, sağlık çalışanları ve hastaların tele tıp uygulamalarıyla kurum içinden veya dışından veri alışverişinde bulunabildiği yapısı dolayısıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü Bilgisayar Programlarına İlişkin Kayıt Tescil Belgesini almaya hak kazandı. Kalite standartlarımıza ve dijitalleşme misyonumuza olumlu getirileri olacağına inandığım bu tescilin alınmasında emeği geçenleri tebrik ediyorum” dedi. HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.