[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Estetik

Estetik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Estetik haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Estetikte yeni trend: ''Tilki göz'' ameliyatı Haber

Estetikte yeni trend: ''Tilki göz'' ameliyatı

Sosyal medya fenomenlerinin ve bazı ünlü isimlerin yaptırdığı "tilki göz" ameliyatları son günlerde çok fazla kişi tarafından tercih ediliyor. Samsun'da görev yapan Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Emre Kıymık, ameliyat hakkında bilgilendirmeler yaptı. Yapılan işlem hakkında konuşan Opr. Dr. Emre Kıymık, "Bu ameliyatlarda saçlı deri içerisinden 3 santimlik kesi açıyoruz. Bu açtığımız kesiden aşağıya doğru, göz kenarına ve orta yüz dediğimiz elmacık kemiği üzerine doğru bir planda ilerliyoruz. Kaş, göz kenarı ve elmacık kemiği bölgesi olan 3 alanı yukarıya taşıyoruz. Bu ameliyatta şunlara dikkat etmek gerekiyor; günlük hayatımızda çok fazla inanılmaz çekilmiş, gerilmiş bir görüntüde cerrahi sonuçlar görmekteyiz. Bunun en büyük sebebi; bu ameliyattan sonra ortalama yüzde 50'ye yakın bir gerilme sonrası düşme gözlemliyoruz. Biz bu ameliyatları yaparken olduğundan daha fazla gererek, düştükten sonra ideal konuma gelmesini beklemiş oluyoruz. Bu gördüğünüz aşırı gerilmiş veya çok fazla kalkmış alanlar cerrahi sonuçların erken dönemleridir. Bu cerrahilerin oturması için belli bir süreç vardır. Birinci aya gelirken ameliyat şişliğinin yüzde 70'i geriler. Gözle görülür daha iyi bir sonuç ortaya çıkmaya başlar. İdeal sonuçlar genellikle ilk 6 ayın arkasından gelmektedir. Bu tarz ameliyatların nihai şeklini alması 8 ile 12 ay sürmektedir. Cerrahi süresinin kalıcılığı ise kişinin vücuttaki yaşlanma dengesi ve kendine bakım ile birebir ilişkilidir. Vücut dengesine dikkat eden insanlarda bu tip cerrahiler daha uzun ömürlü olmaktayken, deri kalitesi daha düşük, çok ciddi manada ağır yüz dediğimiz ciddi sarkmaları olan kişilerde bu cerrahilerin ömürleri daha kısa olmaktadır" dedi. Çok sık sayıda yapmaya başladık Emre Kıymık, "Bu tip ameliyatlar son zamanlar çok popüler olan ameliyatlar oldu. Çok sık sayıda yapmaya başladık. Genellikle cerrahi olarak tatmin eden ameliyatlar oluyor. Uzun dönem sonuçlarında belli bir miktar düşme olabiliyor. Hastalarımıza rutin olarak bunları anlatıyoruz. Özellikle yorgun bakışa sahip olan kişilerde bakış canlılığı kazandırmak açısından çok değerli oluyor. Yorgun bakış dediğimiz kişilerde de en önemli olay; göz kenarları göz içine göre daha düşük olan kişilerde, kaşları daha düşük olan kişilerde ve gözaltları daha boş olan kişilerde uygulamak doğru hasta seçimi oluyor. Daha genç yaşlarda yapıldığı zaman daha iyi sonuçlar elde edebiliyoruz." şeklinde konuştu.

Estetik cerrahide yaz trendleri neler? Haber

Estetik cerrahide yaz trendleri neler?

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Emre Kıymık, yaz döneminde insanları en çok yaptırdığı estetik işlemler hakkında bilgi verdi. Bu yaz estetik trend olarak minimal doğal değişikliklerin çok ön planda olduğunu ifade eden Opr. Dr. Emre Kıymık, "Kişinin bariz belirgin, doğal olmayan görüntünün dışına çıkmadan, çok ciddi değişiklikler göstermeden, yüzünde çarpıcı güzel sonuçlar elde edebilmek bizim en temel prensiplerimizden biridir. Bunlarla ilgili gerek ameliyatla gerek ameliyatsız estetik işlemlerle çok güzel sonuçlar elde edebilmekteyiz. Cilt parlaklığını arttırmak en temel hedeflerimizden bir tanesidir. Yazın artan ultraviyole ışık ve güneş bizi çok ciddi manada cildimizi etkiliyor ve yaşlandırma etkisine çok sahiptir. Bu sebeple hem cildimizi korumak hem de parlaklığını ve doğallığını ön plana çıkarmak üzerek kurguluyoruz yaptığımız işlemleri" diye konuştu. "Cilt parlaklığı, eksozom ve kök hücre işlemleri" Dr. Emre Kıymık yaptıkları işlemler hakkında şunları söyledi: "Ameliyatla olarak yaptığımız işlemlerde ise izleri minimumda tutup güneş ışığı çok görmeyecek şekilde planlamalar yaparak bu cerrahileri gerçekleştirmek istiyoruz. Özellikle güneş ışığının izler üzerinde hafif leke bırakması yaz döneminde çok sık gördüğümüz şeylerden bir tanesidir. Muhakkak her hastamıza yaptığımız gerek ameliyatta gerek ameliyatsız işlemlerden sonra muhakkak güneş kremi öneriyoruz. Güneş kremi kullanımı bu yaz dönemlerinde çok önemli ve değerlidir. O yüzden kimse güneş kremi kullanmayı ihmal etmesin ve muhakkak ki muhakkak gündüz ve öğlen saatlerinde güneşin çarpıcı çok yüksek şiddetle çarptığı zamanlarda dışarıda kendini korunarak dışarıda bulunsunlar veya daha öğleden sonraki saatlerde gün içinde aktif olmak çok daha kıymetli oluyor. Özellikle gençlik aşısı tarzında yüzde lift etkisi oluşturan ve aynı zamanda cildi parlatan işlemler son dönemlerde çok fazla trend olmaktadır. Bunların haricinde kök hücre uygulamaları ve eksozom uygulamaları son derece arttı. Kök hücre uygulamaları özellikle cildin yenilemesini, parlaklığını ve dokunduğunuzdaki cilt kalitesindeki artışı çok bariz belirgin şekilde görmekteyiz ve adından önümüzdeki 5-10 yıl boyunca çok sık duyacağımız özellikle eksozom uygulamaları da cilt üzerinde inanılmaz güzel sonuçlar vermektedir."

Dolgu işlemlerine dikkat! Ciddi yan etkiler yapıyor Haber

Dolgu işlemlerine dikkat! Ciddi yan etkiler yapıyor

İnsanların vücutta bölgeleri değiştirme isteğiyle yaptırılan dolgu, botoks gibi estetik işlemler ile bazı kozmetik uygulamalara ilgi giderek artıyor. Bu işlemleri yaptırmak için plastik cerrahlar, dermatologlar ya da Sağlık Bakanlığından özel sertifika alan medikal estetik uzmanları yerine güzellik ve kuaför salonlarını, "merdiven altı" olarak adlandırılan merkezleri tercih edenler çeşitli sağlık sorunlarıyla karşılaşabiliyor. Son zamanlarda bazı ünlü isimlerin popo ve göğüs dolgu işlemi sonrası yaşadıkları sorunları paylaşmaları korkuya neden oldu. Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzm. Opr. Dr. Emre Kıymık, botoks ve dolgu işlemleri hakkında bilgi verdi. "Sadece bulunduğu yere değil, çevre organ ve dokulara da zarar veriyor" Dolgu tarzı işlemlerde yetkisiz uygulamalar ve sahte ürünler hakkında bilgi veren Opr. Dr. Emre Kıymık, botoks, gençlik aşıları, mezoterapiler gibi işlemlerin merdiven altı diye tabir edilen yerlerde yapıldığına dikkat çekerek, "Piyasada dolgular veya botulinum toksin dediğimiz halk arasında bilinen haliyle botokslar genellikle ecza depolarında satılır ve hekimler tarafından satın alınabilir ürünlerdir. O yüzden bu tarz ürünleri hekim dışında muayenehanelerde veya özel hastanelerde olmadığı takdirde akıllarında bir soru işareti bırakmalılar ve kolay bir şekilde ulaşılabilir ürün olmadıklarının farkında olmalılar. Bir de bu bunların haricinde son zamanlarda popüler hale gelen bir ürünümüz daha var. Halk arasında bilinen ismi ile 'aquafilling' veya meme ve popoyu doldurmak için kullanılan yüksek miktarda uygulanan dolgu işlemleridir. Bu işlemler ameliyatsız yöntem olarak lanse edilip son zamanlarda inanılmaz popüler oldular. Yalnız bu tarz ürünler işlemden sonra kısa dönemde veya uzun dönemde çok ciddi apse odakları, yara yerlerinde yara yeri akıntısı yapması ve anormal şişkinlik gibi bir sürü kötü duruma ve probleme yol açmaktadır. Tek seferde neredeyse cerrahi tedavi ile birlikte çözümlenmesi çok zor bir durum hale gelmektedir. Bazı hastalarımız bir kez, iki kez ameliyata alıp bunları temizledikten sonra tamamen temizlemiş olsak bile yeniden tekrar edebilmektedir. Bunların haricinde vücutta uygulanan bölgenin haricinde yerçekiminin de etkisi ile başka yerlere de aşağılara doğru da inebilmektedir. Memeye yapılan bir dolgu işlemi karın bölgesine ilerleye bilmektedir. Popoya yapılan bir dolgu işlemi bacaklara doğru ilerleyebilmektedir. Sadece bulunduğu yere zarar vermekte değil etraf ve çevre organ ve dokulara da zarar verebilmektedir. Bu noktada halkımız çok bilinçli olmalıdır. Bu tarz işlemlere hemen karar verecek şekilde atlamamalıdır. İyi düşünerek karar vermelidir. Bazı şeyler cerrahi tedavi ile bile tam neticelenmezken ameliyatsız yöntemlerle muazzam muntazam sonuçlar alınabilmesi imkansızdır. Bunun farkına varmalılar" diye konuştu. "Sahteleri neredeyse orijinallerinden daha çok piyasada bulunur hale geldi" Dolgu işlemlerinde kullanılan malzemelerin orijinallerinden daha çok piyasada bulunur hale geldiğini ifade eden Dr. Kıymık şunları söyledi: "Bu işlemleri yapma yetkisi olan kişiler; plastik cerrahi uzmanları, dermatoloji uzmanları ve Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmış medikal estetik sertifikası olan hekimler yapabilir. Bunların haricinde başka bir hekim grubu veya güzellik salonu, kuaför ya da benzer türevde olan kurumlarda kimsenin bu işlemleri yapma yetkisi yoktur. O yüzden halkımız bu konularda başvurmak istedikleri yerleri çok iyi bir şekilde seçmelilerdir. Hekimin diplomasına, uzmanlık sertifikasına bakmalılar, bunların haricinde kullanılan ürünleri aynı şekilde gözlerinin önünde açıldığına ve uygulama şartlarına çok dikkat etmeliler. Çünkü günlük hayatımızda artık bu kullanılan ürünlerin sahteleri neredeyse orijinallerinden daha çok piyasada bulunur hale geldi. Merdiven altı satışları da çok yüksek miktarlardadır. Bunlara kesinlikle dikkat etmeliyiz. Hastalarımız bir işlem yaptırdıktan sonra uygulanan malzemenin barkodunu muhakkak talep etmelilerdir. Hatta kare kodlarını okutarak bu ürünün gerçekten orijinal bir ürün olup olmadığını kontrol etmelilerdir. Bu işlemlere bağlı bir problem gerçekleştiği zaman ya da bir komplikasyon oluştuğu zaman aldıkları bu barkodlar ile başka bir hekime gittiği zaman ürünün nasıl bir şekilde yapıldığına dair bir bilgisi olacaktır."

Bu estetik kadınlarda özgüveni artırıyor Haber

Bu estetik kadınlarda özgüveni artırıyor

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Merve Vural Yalman, kadınların zaman içerisinde genital bölgelerinde olumsuz değişiklikler yaşanabildiğini ifade ederek, “Bu değişiklikler ileri yaş, çok sayıda ve/veya zor doğum, doğum sırasında oluşan yırtıkların düzgün iyileşmemesi, enfeksiyonlar, menopoz gibi durumlar ve bunlara bağlı olarak gelişen estetik bozulmalardır. Ayrıca dış genitalde karşılaştığımız bu durumlar yaş ve cinsel aktiviteden bağımsız olarak da görülebilir. Bu bozukluklara göz atacak olursak dış dudaklarda büyüme, asimetri, dış genitalde kararma, vajinal genişleme, günlük hayatta ve ilişki sırasında vajinal gaz çıkarma, tekrarlayan vajinal enfeksiyonlar, ilişki sırasında ağrı, orgazm zorluğu, menopoz döneminde sıklıkla görülen yanma-batma hissi ile kendini gösteren vajinal kuruluk gibi problemlerin yanı sıra özgüven kaybı, kendini yetersiz hissetme, utanma, duygusal ve cinsel ilişkiden kaçınma, evlilikte olumsuz etkilenme gibi psikolojik sorunlar da sayılabilir. Ne yazık ki çoğu kadın, tabu haline dönüşmüş bu sorunların bir çözümünün olmadığını düşünerek hekime başvurmamaktadır. Günümüzde genital estetik problemler; vajinal daraltma, dış dudak estetiği, perinoplasti, klitoris estetiği, PRP uygulamaları, mezoterapi, dolgu, dış genital beyazlatma gibi cerrahi ve medikal işlemlerle çözüme kavuşturulmaktadır. Estetik kaygıların dışında, orgazm zorluğu olan hastalarımızda orgazm aşısı, orgazm dolgusu yöntemleri ile daha kaliteli bir cinsel deneyim yaşanabilir” diye konuştu. “Genital estetik uygulamaları sonrası hastalar genellikle ertesi gün sosyal hayatlarına dönebilmektedir” Dr. Yalman, genital estetik uygulamaları sonrası hastaların genellikle ertesi gün sosyal hayatlarına dönebildiğini söyleyerek, “Genital estetik uygulamaları kadın sosyal ve cinsel yaşamını olumlu yönde etkilemektedir. Giderilen estetik problemler sonrasında kadınlar daha önce tercih edemediği tayt, mayo, bikini, iç çamaşırı gibi kıyafetleri rahatlıkla giyebilir. Kendisinin ve eşinin cinsel hayatında görülen ilişki sırasında ağrı, zevk alamama gibi sorunlar büyük ölçüde düzelir. Genital estetik uygulamaları sonrası hastalar genellikle ertesi gün sosyal hayatlarına dönebilmektedir. Genital estetik işlemlerinin tamamı hastanemiz kadın hastalıkları ve doğum kliniğinde başarıyla uygulanmaktadır” dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKKEBİLİR - Üst solunum yolu enfeksiyonu çocuklarda sık görülüyor

Kadınların kaygıları estetik ameliyatları artırdı Haber

Kadınların kaygıları estetik ameliyatları artırdı

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, yeni bir araştırmanın sosyal medyanın estetik ameliyat yaptırmada etkisini ve sonuçlarını anlattı. Prof. Dr. Tarlacı, Avustralya’da yapılan bu araştırmada, yüksek oranda sosyal medya kullanımı ile estetik cerrahinin kabulü arasında bir ilişkinin bulunduğunu ve bunda kendinde algılanan kusurların aşırı tanımlanmasının yani öz şefkat azlığının birincil belirleyici çıktığını anlattı.  Sosyal medyanın ulaşılamaz güzellik standartları… Prof. Dr. Tarlacı, şunları kaydetti: “Genç kadınlar arasında vücut memnuniyetsizliğinin yaygınlığı, sosyal medyanın ulaşılamaz güzellik standartlarını teşvik etmesiyle uzun zamandır yaygın bir sorun. Sosyal medya kullanımındaki artışa paralel, estetik ameliyat olan genç kadınların sayısında da artış olması şaşırtıcı değil.” Öz şefkat konusuna da değinen Prof. Dr. Tarlacı, ‘Kendine şefkatin, kusurları tarafsızlıkla kabul etmekle ilgili’ olduğunu ve “Olumlu bir öz şefkate sahip olduğumuzda kendimize karşı daha nazik ve anlayışlı oluruz. Ancak öz şefkatimiz olumsuz olduğunda kusurlarımızı abartma ve eleştirme eğiliminde oluruz.” diye konuştu. Olumsuz düşünceden kurtulamıyorlar Özellikle, çekici olmadığına inanan genç kadınların, kendileri hakkında kötü hissetme olasılıklarının daha yüksek olduğunu kaydeden Prof. Dr. Tarlacı, “Araştırmada, bunu bilmelerine rağmen bu olumsuz düşüncelerden kurtulamadıkları da tespit edilmiş.” dedi. Öz şefkat kaygılarını gidermeden yapılan ameliyatlar sorunu çözmeyecek Sosyal ağ platformlarının genç kadınlar için açıkça yaygın bir karşılaştırma ve vücut memnuniyetsizliği yöntemi olduğunu dile getiren Prof. Dr. Tarlacı, şöyle devam etti: “Araştırmalar bize, kadınların estetik bir işlem yaptırdıktan sonra bile yüzde 40'tan azının ameliyat sonrası vücutlarından memnun olduğunu gösteriyor. Cerrahların, medyadaki güzellik temsilcilerinden etkilenen genç kadınları 'bıçak altına' girmeden önce test etmeleri ve psikososyal güvenliklerini doğrulamaları gerekiyor. Çünkü genç kadınlar, altta yatan öz şefkat kaygılarını gidermeden estetik ameliyatlara başvurmaya devam ederlerse, kendi bedenlerinden hiçbir zaman memnun olmayabilirler.” BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Böbrek iltihabının belirtileri

Prof. Dr. Akbaş: 70 yaşında bile burun estetiği isteyenler var Haber

Prof. Dr. Akbaş: 70 yaşında bile burun estetiği isteyenler var

Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hayati Akbaş, burun estetiği ile ilgili açıklamalarda bulundu. Burun estetiğini dünyada en fazla yapılan estetikler başında geldiğini ifade eden Prof. Dr. Hayati Akbaş, "Burun estetiği dünyada en fazla yapılan estetiklerin başında geliyor. Çünkü burun yüzümüzün simetrisi, karakterini en çok belirleyen bir organdır. Hatta biliriz Karadeniz insanı burnu ile karikatürize edilir. Bundan da Karadeniz insanı rahatsız değildir ama birçok insan burnundaki o büyüklükten, o kemerden veya yaşadığı kazalar sonucu oluşan durumlardan mutsuz olabilir. Eğer böyle bir durum varsa plastik cerrahlar tarafından burun hem fonksiyon olarak hem görünüm olarak düzeltilmesi gerekir. Burundaki o şekil bozukluğu kişide özgüven bozukluğu oluşturuyor. Öğrenci ise bu durum derslerine olumsuz yansıyabilir. Arkadaşları ile ilişkilerine olumsuz olarak yansıyabilir. 60-70 yaşlarında bile ‘ben burnumdan mutsuzum’ diyerek gelen insanlar var. İleri yaşlara kadar burnun insan üzerinde tesiri vardır. Normal bir burnun, yüze uyumlu bir burnun, sırf daha güzel olsun, dikkat çekici olsun diye ameliyat edilmesini doğru bulmam. Burun hem form hem de fonksiyon olarak işlem gören insan hayatının en önemli organlarından biridir. Yapılacak yanlış bir müdahale burun fonksiyonlarında bozukluğu yol açarsa, nefes ile ilgili sıkıntılar ortaya çıkarsa hayatı olumsuz yönde etkileyebilir. Burun ameliyatların en ideal ameliyat mümkünse anlaşılmayan işlemdir" diye konuştu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Besinlerin değerini düşüren 10 hata

Saç ekimi konusunda dünyanın en iyi ülkesi neresi? Haber

Saç ekimi konusunda dünyanın en iyi ülkesi neresi?

Saç ekimi konusunda bilgilendirmelerde bulunan Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hayati Akbaş, "Saç ekimi konusu özellikle erkeklerde ciddi bir konudur. Toplumdaki erişkin erkeklerin yarısı kellik problemi ile karşı karşıyadır. Genetik faktörler özellikle kellik oluşmasında önemli bir faktördür. Kellik oluştuğunda onların psikolojisini olumsuz etkiliyor. Bazı takıntılara sebep olabiliyor. Kellik insanın hayatını bir şekilde stresli hale getiriyor. Saç ekimi, uygun olan insanlarda bir tedavi şekli olduğu, saç dökülmesi olan insanlarda o beden imajını toparladığı, özgüveni yerine getiren bir tedavi şekli olduğu unutulmaması gerekir. Gerçekten erkeklerin moral ve motivasyonları üzerinde çok önemli bir tesiri oluyor. Bir misafirimiz saç kaybı nedeniyle bize başvurduğunda şöyle ifade etmişti: 'Hocam bu kellik beni o kadar etkiliyor ki eşim bana münakaşa sırasında bana kel kelimesini kullandı ve boşanma davası açtım. Mahkeme benim haklılığımı teyit etti’ dedi. Erkeklerde saç kayıplar ailevi olaylara kadar giden sorunlara yol açabiliyor. Bu gibi durumlarda saç ekiminin bir tedavi şekli ve tedavi edilebilir bir durum olduğu bilinmelidir. Oldukça başarılı sonuçlarla birçok insanın tedavi edildiği söylenebilir. Türkiye saç ekimi konusunda dünyanın en iyi ülkesidir. Türkiye’nin bir saç ekim merkezi olduğunu vurgulamak isterim. Kadınlarda zaman zaman saç ekimi için bize başvuruyorlar. Erkeklerle kıyaslandığında erkeklerde başarı oranı çok yüksek. Seçilmiş bazı kadınlarda da saç ekimi oldukça başarılı oluyor” dedi. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Saç ekimi ile yeniden özgüveninize kavuşun!

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.