Fitch Ratings Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika Fitch Ratings Haberleri

Uzmanlardan kredi derecelendirme kuruluşların not artırımı öngörüsü

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye'nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltirken, not görünümünü "durağan"dan "pozitif"e çıkardı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nden Prof. Dr. Sefer Şener, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek liderliğindeki yeni ekonomi yönetiminin etkilerini AA muhabiriyle yaptığı değerlendirmede değerlendirdi. Şener, Orta Vadeli Program'ın ekonomiye yönelik yol haritasının belirlenmesinin piyasalara olumlu bir hava kattığını belirtti. Enflasyonla mücadelede belirlenen yol haritası, politika faizinin beklenen enflasyona yakın bir düzeyde yüzde 8,5'ten yüzde 45'e çekilmesi ve 2023'te yüzde 4,5'lik bir büyüme hedefinin yakalanmasının, uluslararası bakış açısında Türkiye'ye yönelik algıyı değiştirmeye başladığını ifade etti. Ayrıca, Prof. Dr. Şener, son on aylık dönemde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası rezervlerinin yeniden 130 milyar doların üzerine çıkmasının, 2023'te 45 milyar dolarla kapanan cari açığın bu ay itibarıyla 36-37 milyar dolar seviyelerine gerileyecek olmasının, bütçe açığının (Maastricht kriterlerinin altında) ve gri bölgeden çıkış için gösterilen çabaların not artırımında önemli unsurlar olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Sefer Şener, Fitch'in Türkiye'nin kredi notunu yükseltmesinin ülkeye daha fazla yabancı yatırım çekme, uluslararası piyasalardan kamu ve özel sektörün daha ucuz sermaye temin etme ve ekonomideki pozitif beklentilerin artması gibi sonuçlar doğuracağını belirtti. Şener, enflasyonda temmuz ayından itibaren önemli düşüşler yaşanması ve makro ihtiyati tedbirlerin alınması durumunda, yıl sonuna doğru diğer derecelendirme kuruluşlarının da Türkiye'ye ilişkin not artırımlarına gidebileceğini öngördü. İstanbul Topkapı Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu ise Fitch'in kredi notunu yükseltmesinin olumlu bir gelişme olduğunu ifade etti. Kredi notunun yükseltilmesinin, görünümün ''durağandan'' ''pozitife'' çıkarılmasıyla birlikte gerçekleşmesinin daha olumlu bir gelişme olduğunu belirten Aslanoğlu, para politikasındaki sıkılaşmanın ve cari işlemler açığındaki beklenenden fazla gerilemenin etkili olduğunu dile getirdi. Aslanoğlu, para politikasındaki sıkılaşmanın ve cari işlemler açığındaki azalmanın döviz talebini düşürücü ve finansman tarafında sorunu azaltıcı etkileri olduğunu vurguladı. Seçim sonrasında benzer politikaların devam etmesi durumunda diğer kredi derecelendirme kuruluşlarından da not artırımlarının gelebileceğini belirtti.

Bakan Bolat: Hedeflerimize her geçen gün daha da yaklaşıyoruz

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'in Türkiye'nin kredi notunu yükseltmesine ilişkin, "Türkiye'nin kredi notunun artması, yerli ve milli ticaret erbabımızla birlikte ihracatı artırarak ithalatı azaltma ve cari açığı düşürme hedeflerimize her geçen gün daha da yaklaştığımızı gösteriyor." şeklinde değerlendirme yaptı. Bakan Bolat, sosyal medya hesabından Anadolu Ajansının konuyla ilgili haberini alıntıladı. Bakan Bolat, Türkiye'nin kredi notunun daha da yükselmesi için yerli ve milli ticaret erbabıyla işbirliği yaparak ihracatı artırmayı, ithalatı azaltmayı ve cari açığı düşürmeyi hedeflediklerini vurguladı. Ayrıca, "Ticaret diplomasisi ile tüm dünyada Türkiye'nin küresel pazarda etkin bir ses olmaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

Fitch Ratings Türkiye'nin kredi notunu pozitife çıkardı

Fitch Ratings, Türkiye ekonomisi hakkında yeni bir değerlendirme yayımladı. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, Türkiye'nin uzun vadeli döviz cinsinden kredi notunun "B"den 'B+'ya yükseltildiği ve not görünümünün "pozitif" olarak belirlendiği bildirildi. Açıklamada, söz konusu not artışının, Haziran 2023'teki değişimden bu yana uygulanan politikaların direnci ve etkinliği konusundaki güvenin artmasıyla ilgili olduğu vurgulandı. Bu durum, makroekonomik ve dış kırılganlıkları azaltmada para politikası sıkılaştırmasının beklenenden daha etkili olması gibi faktörlerden kaynaklanmaktadır. Ayrıca, enflasyon beklentilerinin hafiflediği ve dış likidite risklerinin azaldığı belirtilerek, bu gelişmelerin daha olumlu dış finansman koşullarını, yüksek rezervleri, düşük döviz kuru riskine karşı korunmayı ve daralan cari işlemler açığını yansıttığı ifade edildi. Açıklamada, pozitif görünümün, Fitch'in Türkiye'nin genel makroekonomik politika duruşunun enflasyondaki belirgin düşüşle uyumlu olması ve daha düşük cari açık ile daha sağlam likidite tamponlarına sahip olmasıyla dış kırılganlıkların azalmaya devam etmesi beklentisini yansıttığı belirtildi. Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 2,8 oranında büyümesinin öngörüldüğü ifade edilen açıklamada, büyüme oranının 2025'te yüzde 3,1'e yükselebileceği bildirildi. Mart ayındaki yerel seçimlerin sonuçlarının politika değişikliğine yol açmasının beklenmediği vurgulanan açıklamada, Fitch Ratings'ın 8 Eylül 2023'te Türkiye'nin kredi notunu "B" olarak teyit ettiği ve not görünümünü 2 yıl sonra "negatif"ten "durağan"a çıkardığı hatırlatıldı. Fitch'in takvimine göre Türkiye'ye ilişkin bir sonraki değerlendirmenin 6 Eylül'de yapılması planlanıyor. Bluebay Varlık Yönetimi'nin Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in Türkiye'nin kredi notunu yükseltmesine ilişkin değerlendirmede bulundu. Merkezi Londra'da bulunan Ash, not artışının seçimlerden bu yana yapılan politika düzenlemelerinin sonucunda "hak edildiğini" belirtti. Ash, enflasyon verisinin yanı sıra lira ve rezervler üzerindeki baskının, piyasaların son birkaç haftadır Türkiye çevresinde gergin olduğu gerçeğiyle birlikte değerlendirildiğinde, artışın "ilginç bir zamanlama" olduğunu ifade etti.

Fitch Ratings, Türk bankacılık sektörünün marjlarında toparlanma bekliyor

Fitch Ratings, Türk bankacılık sektörünün marjlarında bu yılın ikinci yarısında bir miktar toparlanma beklendiğini ve yetkililerin politika değişikliği kapsamında bazı önlemleri hafifletilmesinin bankaların kredi verme iştahını canlı tutabileceğini bildirdi. Fitch Ratings'in Türk bankacılık sektörü varlıklarının yüzde 83'ünü kapsayan 13 bankanın bulunduğu Datawatch raporunda, söz konusu bankaların faaliyet karı/ortalama risk ağırlıklı varlık oranının marj daralmasına rağmen yılın ikinci çeyreğinde iyileştiği kaydedildi. Lira mevduatları üzerindeki fiyat baskısına rağmen, yüksek kredi faizleri ve TÜFE endeksli tahvil getirilerine bağlı olarak marjların bu yılın ikinci yarısında bir miktar toparlanmasının beklendiği kaydedilen raporda, KKM'deki kademeli azalışa bağlı olarak bankaların döviz mevduat paylarında yılın ikinci yarısında önemli ölçüde artış beklenmediği de aktarıldı. Raporda, bankaların döviz fonlama ve özsermaye dışı fonlamadaki ortalama paylarının yükseldiği ve bu durumun Türk bankalarının düşük risk primlerinin ardından artan piyasa ihraçlarının yansıması olduğu belirtildi. Öte yandan, para politikasının normalleşmesi ve son politika değişikliklerine rağmen Türk bankalarının kredi büyümesinin yılın ikinci çeyreğinde yavaşladığı kaydedilen raporda, düzenleyici tedbirler nedeniyle büyümenin yılın ikinci yarısında da zayıf kalmasının beklendiği ifade edildi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Borsa güne nasıl başladı: İşte Borsa İstanbul’da son durum

Muğla’nın kredi notu değişmedi

Muğla Büyükşehir Belediyesi 2021 yılı Nisan ayından bu yana yapılan yedi değerlendirmede de AAA notu alarak güçlü bir mali yapısı olduğunu kanıtladı. Ayrıca diğer bir değerlendirme unsuru sonucunda “BBB” seviyesinde olan bağımsız finansal kredi profili (SCP) ile Türkiye’de Ankara Büyükşehir Belediyesi ile birlikte ilk sırada yer aldı. Fitch Ratings tarafından yapılan, ülkelerin ve kurumların mali yapıları incelenerek kredi notunun belirlendiği değerlendirme sonuçlarından Muğla Büyükşehir Belediyesi güçlü mali yapısıyla en yüksek notları almaya devam ediyor. Bu çerçevede Muğla Büyükşehir Belediyesi harcamaların sürdürülebilirliği, ayarlanabilirliği, borç ve likitide sağlamlığı gibi alanlarda gösterdiği mali disiplini nedeniyle, ‘Ulusal Uzun Vadeli Kredi Notu’ alanında AAA alarak en yüksek kredi notuna sahip olmaya devam ediyor. Bunun yanı sıra aynı değerlendirmede Muğla Büyükşehir Belediyesi “Bağımsız Finansal Kredi Profili” notunda birçok belediyenin arasından Ankara Büyükşehir Belediyesi ile birlikte ilk sırada yer aldı. Başkan Gürün; “Güçlü mali yapısıyla Büyükşehir Belediyemiz ilk sıralarda” 2014 yılında kurulan Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin devraldığı borçlara ve kötü ekonomik gidişata rağmen kısa zamanda uyguladığı doğru mali politikalar, şeffaf, hesap verebilir anlayışla başarılı olduğunu söyleyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün bu başarının karşılığını da uluslararası kredilendirme kuruluşlarının değerlendirmelerinde en yüksek seviyeye çıkarak aldıklarını söyledi. Başkan Gürün; “2021 yılından itibaren yedinci kez Fitch Ratings kredi notumuzu AAA olarak belirledi ve bağımsız finansal kredi profilinde de Ankara Büyükşehir Belediyemizle ilk sıradayız. 2014 yılında Büyükşehir olduğumuzda en borçlu belediyelerden biriyken o dönem devraldığımız borçlarımızın da çok büyük kısmını ödedik. Ülkemizin içinde bulunduğu olumsuz ekonomik şartlara rağmen uyguladığımız doğru mali politikalar, ortaya koyduğumuz güvenli, istikrarlı, şeffaf yapı ile bugün uluslararası kredilendirme kuruluşlarından en yüksek notu alır hale geldik. Muğlamızın gelirlerini, vatandaşlarımızın bizlere emaneti bu şehri korumanın, yatırımlarımızla güçlendirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Muğla semt pazarları

Fitch Ratings’den İzmir’e AAA onayı

Türkiye’nin ekonomik kriz ortamında kentin tarihi yatırımlarını teker teker hayata geçiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch Ratings tarafından verilen ulusal bazdaki en yüksek kredi notu olan “AAA” derecesini korumayı başardı. Fitch Ratings, belediyenin 2022 yıl sonu ve 2023 yarı yıl verilerinin gündeme geldiği toplantı sonrasında 29 Eylül 2023’te bir rapor yayımladı. Raporda İzmir’in faaliyet performansının enflasyonist faaliyet ortamına, Türk Lirası’nın değer kaybına ve yerel seçimler öncesinde artan yatırım harcamalarına rağmen, dirençli kalacağına dair beklentilerini yansıttığı ifade edildi. Böylelikle İzmir Büyükşehir Belediyesi, Fitch Ratings tarafından verilen ulusal bazdaki en yüksek kredi derecelendirme notu “AAA” ile ülke ekonomisindeki negatif yansımaya rağmen, yabancı ve yerel piyasalardan finansman sağlamaya devam edebilecek. “Geleceğe umutla bakmamızı kolaylaştırıyor” Raporu değerlendiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Fitch Ratings’in not çizelgesinde yine en iyi notu almanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu notlar belediyemizin sorumluluk alanındaki görevlerini yerine getirme kabiliyetini yansıtıyor. Fitch Ratings’in İzmir’e verdiği bu yüksek kredi notu, İzmir’in sadece bugünün değil aynı zamanda geleceğin lider kentlerinden biri olma yolundaki kararlılığını ve başarısını yansıtarak, ekonomik dayanıklılığını ve kalkınma potansiyelini bir kez daha ortaya koydu. Kredi notları sayesinde gerek yerli gerekse yabancı piyasa yatırımcılarının Belediyemize güveninin artarak devam etmesini görmek geleceğe umutla bakmamızı kolaylaştırıyor” dedi. “Kentimizin kalkınmasına hız kazandıracağız” AAA notu ile İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak finansman kaynaklarına daha rahat ulaşıp, büyük projeleri hayata geçirmeye devam edebileceklerini belirten Başkan Tunç Soyer, sözlerine şöyle devam etti: “Bu sayede kentimizin kalkınmasına da hız kazandırabileceğiz. Çok mutluyum ki duraksamadan, var gücümüzle kentimizi daha da ileriye götürmek için çalışmaya devam edeceğiz. Bu doğrultuda da gelecek yıllara etki edecek sürdürülebilir, yenilikçi, doğa ile uyumlu yatırımlara odaklanmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Fitch Ratings raporunda neler var? Son yayımlanan Fitch Ratings raporunda, İzmir'in uluslararası finans piyasalarına erişiminin güçlü olduğu, zayıf yıl sonu nakit pozisyonunun daha kısa vadelere sahip ulusal kredi kuruluşlarından 1,1 milyar TL tutarında taahhütlü kredi olanaklarına erişimi ile hafifletildiği vurgulandı. Raporda ayrıca İzmir'in “Ulusal Uzun Vadeli Notu”nun ulusal akranlarından daha yüksek olmasının nedeni olarak bütçe esnekliği, ihtiyaç duyulduğunda ek likidite yaratmak için değerli bir varlık tabanını kullanabilmesi ve finansal piyasalara erişim imkânının güçlü olması gösterildi. İzmir’in borcunun yüzde 87’sinin Euro cinsinden olduğu, borcun ortalama vadesi ve kredilerin geri ödenebilirliği sayesinde kur riskinin, kredilerin büyük çoğunluğunun sabit faizli olması ile de faiz riskinin hafifletilebildiği ifade edildi. AAA en yüksek kredi notu Ülkelerin ve kurumların mali yapıları ile kurumsal performanslarını değerlendiren Fitch Ratings, açıkladığı bültenlerle yerel ve yabancı piyasalardaki yatırımcının ülke ve kurumlarla ilgili bilgi sahibi olmasını sağlıyor. “AAA” kategorisi yatırım yapılabilir seviyede ve finansal yükümlülüklerini yerine getirme kabiliyetinin son derece yüksek olduğu anlamına geliyor. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Doğan Holding de aralarında: Bakanlıktan İzmir’e 2 milyarlık teşvik

Fitch Ratings Kıdemli Direktörü Morales’ten Türkiye açıklaması

Türkiye'nin para politikasındaki değişimin belirsizliklerin azaltılmasına yardımcı olduğunu vurgulayan Morales, "Ayrıca, politikanın öncekinden daha tutarlı olduğunu gördük. Bu iyileştirilmiş politika, rezervler üzerindeki baskıyı azalttı. Politika yönünün açık olarak gösterilmesiyle seçimlerden sonra belirsizlikte bir miktar azalma gördüğümüzü de belirtebilirim." ifadelerini kullandı. Morales, Fitch Ratings'in, Türkiye'nin kredi notunu "B" olarak teyit ederken, not görünümünü 2 yıl sonra "negatif"ten "durağan"a çıkarması kararını AA muhabirine değerlendirdi. Karara ilişkin "Ana itici güç, bu anlamda politikayla (para politikası) ilgili. Politikanın artık daha konvansiyonel bir yöne döndüğünü gözlemledik" ifadesini kullanan Morales, Türkiye'nin para politikasındaki değişimin belirsizliklerin azaltılmasına yardımcı olduğunu vurguladı. Morales, "Ayrıca, politikanın öncekinden daha tutarlı olduğunu gördük. Bu iyileştirilmiş politika, rezervler üzerindeki baskıyı azalttı. Son olarak, politika yönünün açık olarak gösterilmesiyle seçimlerden sonra belirsizlikte bir miktar azalma gördüğümüzü de belirtebilirim." dedi. Türkiye'nin bu yılın ikinci çeyreğinde beklentilerin üzerinde bir ekonomik büyüme kaydettiğini aktaran Morales, "Ekonomik büyümenin bu yıl yaklaşık yüzde 4,3 seviyesinde olacağını düşünüyoruz. Gelecek yıl ise eğer politika tutarlılığı, sıkı mali kredi ortamı ve yüksek faizler masada olmaya devam eder ise ekonominin yüzde 3 civarında büyüme gerçekleştirebileceğini düşünüyoruz. 2025 yılında ise ekonomik büyüme yeniden artarak yüzde 3,4 seviyesine çıkacaktır." ifadelerini kullandı. "Döviz kurunun daha serbest hareket edebilmesinin bir sonucu olarak bir iyileşme olduğunu kesinlikle not ediyoruz" Erich Arispe Morales, Türkiye'nin olası not artırımları ve yeniden "yatırım yapılabilir" nota ulaşabilmek için ne gibi adımlar atması gerektiğine ilişkin soru üzerine, şunları kaydetti: "Politika değişikliği nedeniyle kredi baskılarının hafiflediğini belirttik ancak makroekonomik ve dış finansal zorlukların önemini koruduğunu biliyoruz. Ağustos ayında yüzde 59 seviyesinde bir enflasyon söz konusu. Cari açığın yüksek kalmaya devam ettiğini gözlemliyoruz. Uluslararası rezervlere bakacağız, bu alanda döviz kurunun daha serbest hareket edebilmesinin bir sonucu olarak bir iyileşme olduğunu kesinlikle not ediyoruz." Türkiye'nin yüksek finansman ihtiyaçları ve döviz rezerv seviyesi nedeniyle hassas bir pozisyonda olduğunu belirten Morales, "Bu bağlamda, ileriye dönük olarak bu politika yönünün korunacağından ve makroekonomik istikrar riskinde bir miktar azalma sağlayacağından daha emin olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Enflasyonun düşürülmesi buna bir örnek olarak verilebilir." dedi. Morales, yerel seçimlere doğru giderken makroekonomik istikrar risklerinin ne derece azaltılabileceğinin, parasal politika istikametinin ne ölçüde korunabileceğinin kredi derecelendirme kuruluşu tarafından izleneceğini bildirdi. "Körfez ülkeleriyle kurulan finansman ilişkileri ve Dünya Bankası'nın Türkiye'deki yatırımlarını artırma kararı son derece olumlu" Fitch Ratings Kıdemli Direktörü Morales, Türkiye'nin 2003'te şu anda değerlendirildiği reyting seviyesinde olduğunu, 2012'de ise "yatırım yapılabilir" seviyeye yükseltildiğini hatırlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu: "Gelişmekte olan ülkeler için bu (notun yatırım yapılabilir seviyeye yükseltilmesi), uzun vadeli bir çaba gerektiriyor. Ayrıca, bu politikaların daha uzun bir süre boyunca yeniden kalibre edilmesi ve iyileştirilmesi ile de ilgilidir. Bu; sadece bize güven vermekle kalmıyor, aynı zamanda politika yapıcılar için ekonomik esnekliği ve öngörülebilirliği de artırıyor." Körfez ülkeleriyle kurulan finansman ilişkilerinin ve Dünya Bankası'nın Türkiye'deki yatırımlarını artırma kararının son derece olumlu olduğunu ifade eden Morales, "Bunlar önemli duyurular... Bizce Türkiye için finansmana erişim kesinlikle çok önemlidir." dedi. Morales, değerlendirmesinde, "Politika ayarlaması konusunda, geri dönüşlerin siciline rağmen kilit politika yapıcıları; Maliye Bakanlığı ve Merkez Bankası'nda göreve gelerek istikrarı sağlayıcı, makroekonomik dengesizlikleri ele alan bir yönde ilk adımları attılar." ifadelerini kullandı. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Fitch, Türkiye’nin Kredi notu ile ilgili son dakika gelişmeleri aktardı!

Fitch, Türkiye’nin Kredi notu ile ilgili son dakika gelişmeleri aktardı!

En son 13 Ağustos 2021’de Türkiye’nin kredi notu BB olurken, kredi görünümü durağana çevrilmişti. 2023 yılında tekrar kredi görünümün negatiften durağana çevrilmesi merak konusu olurken, konu ile ilişkili detaylar haberimizin devamında sizlerle birlikte... Türkiye’nin kredi görünümünün revizesi merak konusu oldu! Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu olan “Fitch Ratings”, Türkiye’nin kredi notunu yeniden değerlendirerek, “B” teyit etmesi ile birlikte not görünümünü 2 yıl gibi süre sonrasında negatiften durağana çevirdi. Kurtuluş tarafından yapılan açıklamaya göre kredi notu görünümün durağan şeklinde revize edilmesinin kısa vadeli makrofinansal istikrar risklerini azaltan aynı zamanda da ödemeler dengesi baskılarını azaltan daha geleneksel ve tutarlı bir politika bileşimine dönüşü yansıttığına dikkat çekildi. Bu kapsamda da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) haziran ayından bu yana politika faizini 1650 baz puan artırarak yüzde 25’e çıkardığı vurgulanarak yapılan açıklamaya göre de, Banka’nın politika faizini 2023 yılı sonuna kadar yüzde 35’e çıkaracağı aynı zamanda da 2024’te de bu seviye üzerinden tutacağının tahmin edilirken, para politikası sıkılaştırmasının gelecekteki hızı ve süresi konusunda yüksek düzeyde belirsizlik olduğu konusunda tahminler söz konusu, Ayrıca brüt uluslararası rezervlerin mayıs ortasından bu yana gözle görülür şekilde toparlandığı vurgulanan açıklamada, rezervlerin 2023 sonuna kadar 115 milyar dolara ulaşacağı dikkat çekerken, 2024’te biraz daha istikrarlı kalacağının öngörüldüğü kaydedildi. Yapılan açıklama dahilinde, enflasyon tahminlerine de yer verilerek, 2023’te ortalama enflasyonun yüzde 51,9 olacağı ve yıl sonu enflasyonun ise yüzde 65 olacağının tahmin edildiği kaydedildi. Fitch Ratings açıklama yaptı! Fitch Ratings açıklamasında, ekonomik büyümenin 2023’te % 4,3’e ulaşacağının öngördüğü dikkat çekerken, 2024 yılında ise % 3 seviyesinde gerçekleşmesinin tahmin ediliyor. Bu çerçevede de, Fitch’in olası not yükselmesini sağlayabilecek faktörlere konusunda açıklama yapıldı. Bu durumda da, mevcut politika normalleştirme ve yeniden dengelenme eylemleri sürdürülebilirliğine olan güvenin artması ve bunun sonucunda da enflasyonda sürekli bir düşüş de olması aynı zamanda da makroekonomik istikrarın iyileşmesinin pozitif etki yaratabileceği vurgulandı. Cari işlemler açığının ise sürekli daralması, sermaye girişlerinin artmasının uluslararası rezervler düzeyinde aynı zamanda da bileşiminde iyileşmeler ve dolarizasyonun azalması sebebiyle dış kırılganlıklardaki azalmanın olası not artırımına neden olabileceği bilgisi verildi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Eylül ayı yaşlı ve engelli aylıkları yatırıldı

Türk bankacılık sektörüne uluslararası değerlendirme

Halen risklerin devam ediyor olmasına karşın faaliyet ortamı baskılarının azaltılmasının bankaların kredi profillerini desteklediğini ifade eden Kılınç, makro ve piyasa istikrarına yönelik risklerin azaltılmasının, bankaların kredi profillerini destekleyici olacağını söyledi. Türk bankalarının karlılıklarına ilişkin değerlendirmede bulunan Kılınç, "Politika faizindeki son artış ve son düzenleyici gelişmeler, TL krediler üzerindeki birinci kademe 'yumuşak' faiz sınırının kaldırılmasının ardından daha yüksek kredi getirileri göz önüne alındığında, bankaların karlılığını desteklemektedir. Bankaların net faiz marjlarının, en son döviz korumalı mevduat aktarımından ve TL dönüştürme gerekliliklerinden kaynaklanan lira fonlama maliyetleri üzerindeki baskıya rağmen, genişlemesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı. "Sektörün döviz likiditesi, borçları geri ödemek için geniş ölçüde yeterli olacaktır" Fitch Ratings Bankalar Direktörü Kılınç, son dönemde değişen para politikası adımlarına işaret ederek, "Son politika karışımı ayarlamaları, son haftalarda az sayıda bankanın yüksek maliyetle de olsa daha uzun vadeli borçlanmasında görüldüğü gibi, dış finansman baskılarında bir miktar hafiflemeye neden olmuştur." dedi. Türk bankalarının karlılıklarının bu yılın tamamında, yılın ilk yarı karlılık verileri dikkate alındığında, azalmasının beklendiğini ifade eden Kılınç, "Bankacılık sektörünün döviz likiditesi, bir yıl içinde ödenmesi gereken piyasaya duyarlı dış borcu geri ödemek için geniş ölçüde yeterli olacaktır." değerlendirmesinde bulundu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İlan sitelerindeki düzenlemeyle tüketiciler artık mağdur olmayacak