[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Gelecek

Gelecek haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Gelecek haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kayseri’de çocuklar, ‘Kocasinan IQ’ merkeziyle geleceğe hazırlanıyor  Haber

Kayseri’de çocuklar, ‘Kocasinan IQ’ merkeziyle geleceğe hazırlanıyor 

Kocasinan Belediyesi’nin Mimarsinan Mahallesi’nde hayata geçirdiği ‘Kocasinan IQ’ merkeziyle çocuklara sistematik düşünme becerisi kazandırmanın yanı sıra ezberci yaklaşımdan uzak, düşünen bireyler yetiştirilmesi hedefleniyor. Çocukların günümüzde zihinsel gelişimlerini televizyon, bilgisayar ve internet gibi alışkanlıkların olumsuz etkilediğini hatırlatan Başkan Çolakbayrakdar, Güçlü Türkiye’nin yarınları ve aydınlık geleceğin teminatı olan çocuklara daha donanımlı yetiştirmeleri için var güçleriyle çalıştıklarını söyledi. Gençler ve çocuklar için hayata geçirdikleri ‘Kocasinan IQ’ merkeziyle beynin doğru ve aktif kullanımı sayesinde çocukların akıl dolu saatler geçirdiklerine dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, onları daha donanımlı şekilde geleceğe hazırladıklarını belirterek, “Eğitim ve öğretim konusunda Türkiye’ye örnek olan projeler ve yatırımlar gerçekleştirdik ve gerçekleştirmeye de devam ediyoruz. Bizler biliyoruz ki; gençlerimiz ve çocuklarımız, bu ülkenin teminatıdır. Bundan dolayı Türkiye’yi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkarmak için daha donanımlı gençlerin yetişmesine katkı sağlıyoruz. Böylelikle gençlerimiz, güçlenen, büyüyen Kayseri’nin ve Türkiye’nin istikbali olacak. Bunlardan biri olan Kocasinan Akademi ile el becerilerinden kültürel etkinliklere, sanatsal faaliyetlerden daha farklı alanlarda hizmet ediyoruz. Çocuk Kulübü ve Gençlik Merkezimizle de çocuklarımıza ve gençlerimize farklı bir ufuk açabilmek için çalışıyor ve geleceğe hazırlıyoruz. KOCAFEST ile ise Anadolu’nun ortasında ‘Dijital bir Fidan’ diktik. Bu fidanı akıl, bilgi ve gayretle büyütmenin çabası içerisindeyiz. Diğer yandan da zeka oyunlarının eğitim açısından çok önemli olduğunu bildiğimiz için bu yılın başında hayata geçirdiğimiz ‘Kocasinan IQ’ merkeziyle ise evlatlarımızın daha iyi bir şekilde problem çözebilme, düşünme aktivelerinin geliştirilmesi, hayatta karşılaşacakları zorluklara karşı mücadele edebilme, yeteneklerinin artırılması gibi zihinsel gelişimlerine büyük katkı sağlıyoruz. Bütün gayretimiz; Büyük ve Güçlü Türkiye’nin yarınları olan evlatlarımızın daha iyi bir şekilde yetişebilmesi içindir. Biz onların geleceği adına yarınlarda huzurlu ve mutlu olmaları için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Kocasinan IQ Merkezi’nde verilen bazı eğitimler Akıl Ve Zeka Oyunları (İlkokul ve ortaokul grubu); Çocukların problem çözme, mantıksal, analitik ve eleştirel düşünme, hafıza, dikkat, odaklanma ve diğer zihinsel becerilerini geliştirmeleri amaçlanmaktadır. EQ Duygu Farkındalığı Atölyesi (9-12 yaş); Duygusal zekâ, kişinin kendi duygularını ve başkalarının duygularını algılama, değerlendirme ve yönetme yeteneğidir. Duygularını kontrol edebilen, hayatını kontrol edebilir. Bu atölye çalışması ile çocukların kendi duygularını anlaması, ifade etmesi ve başkaları ile ortak duygular paylaştığını fark edebilmesi amaçlanmaktadır. Psikolojik Sağlamlık Programı; Çocukların karşılaşabilecekleri örseleyici yaşantılar karşısında, zorluklarla başa çıkabilme, esnek düşünebilme, yaşamlarında aktif rol üstlenme, cesaretlendirme, uyum sağlamalarına yarımcı olma, sosyal destek kaynaklarını fak etmelerini sağlama, ait olma duygularını güçlendirme, geleceğe ilişkin olumlu bakış açısı kazandırma ile iyi oluş düzeylerini artırmak amaçlanmaktadır. Dikkat Geliştirme Atölyesi; Çocukların dikkat becerilerinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. Sınav Kaygısı ile Baş Etme Becerisi Eğitimi; 8.sınıf öğrencilerinin sınav kaygısıyla başa etme becerilerinin güçlendirilmesi ve buna yönelik alternatif çözümler bulma becerilerinin geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Robotik kodlama, Yazılım ve Yapay Zeka eğitimleri ise hem çocuklara hem de yetişkinlere hitap etmektedir. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Kayseri’de tehlikeli yapılara geçit yok

“Kadınlar aydınlık geleceğin mimarı olacak” Haber

“Kadınlar aydınlık geleceğin mimarı olacak”

“Kadınlar aydınlık geleceğin mimarı olacak”   Ege İş Kadınları Derneği (EGİKAD), kuruluşunun 15’inci yıldönümünü kutladı. İzmir Arena’da yapılan ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de katıldığı buluşmada İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan, Ege İş Kadınları Derneği Başkanı Şahika Aşkıner, Ege İş Kadınları Derneği Kurucu Başkanı Işın Yılmaz, Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Başkanı Mehmet Ali Kasalı, Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Naciye Gökçen Kaya, iş dünyası, oda, dernek ve sivil toplum kuruluşlarının başkanları ile temsilcileri yer aldı.  Soyer: “Yükünüz ve sorumluluğunuz sadece İzmir’le sınırlı değil” İzmir’de kadınların tarih boyunca varlıklarını gösterdiğini ve şehrin kimliğine damgasını vurduğunu belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ESHOT’ta kadın şoförler istihdam ettiklerini hatırlattı. Soyer, “Kadının elinin değdiği yerde bir başka terbiye, medeniyet başlıyor. İzmir o yüzden Türkiye’nin en farklı şehridir. En demokratik, en güzel şehridir. İzmir’in kadınlarının Türkiye’deki kadınlara öncülük etmesi gerektiğine inanıyorum. İzmir’in kadınlarının sorumluluğu sadece İzmir’le sınırlı olamaz. Tarih boyunca da olmamış. Türkiye’deki aydınlık geleceğin mimarı kadınlar olmak zorunda. O kadınların da öncülüğünü İzmirli kadınlar yapmak zorunda. Başka türlü değişmeyecek. Sizin yükünüz ve sorumluluğunuz aslında sadece İzmir’le sınırlı değil” dedi.   Doğan: “Çok başarılı hizmet yürüttük” İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan, “Biz EGİKAD ile beraber İzmir Valiliği olarak AB projesiyle onları daha yakından tanıdık, çok başarılı hizmet yürüttük” dedi. Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Başkanı Mehmet Ali Kasalı, “Kadın sorunu bir medeniyet, uygarlaşma sorunudur. Çözülmeden demokrasi sorunu çözülemez, hukuk, adalet, eşitlik sorunları çözülemez. Toplumun yarısını ihmal eden bir topluluk başarı sağlayamaz” dedi.   Aşkıner: “kadın girişimcilerin yaratıcılıklarını geliştirmelerine devam ediyoruz” Ege İş Kadınları Derneği Başkanı Şahika Aşkıner, “Ana misyonumuz olan şehrimizde ve bölgemizdeki kadın girişimci sayısını artırmaya, yapmış olduğumuz iki AB projesiyle yolun başında olan kadın girişimcilerin yaratıcılıklarını geliştirmelerine destek vermeye devam ediyoruz” dedi. Ege İş Kadınları Derneği Kurucu Başkanı Işın Yılmaz ise derneğin kuruluş sürecini anlattı.   BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Başkan Soyer: İzmir çeşitli renklerin, sayısız nefesin gücünü taşıyor

“İhracatta Sürdürülebilir Gelecek” buluşması İzmir’de gerçekleşti Haber

“İhracatta Sürdürülebilir Gelecek” buluşması İzmir’de gerçekleşti

Garanti BBVA, Türkiye'yi Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması uyum sürecinde desteklemek, sürdürülebilir yatırımların geliştirmek ve bu sürece finansman ve danışmanlık boyutunda katkı sunmak için önemli çalışmalarına devam ediyor.  Garanti BBVA bu bağlamda, ‘İhracatta Sürdürülebilir Gelecek’ ismiyle hayata geçirdiği etkinlikler serisinin üçüncüsünü İzmir’de Hyatt Regency İstinyePark Otel’de düzenlendi. TÜRKİYE NELER YAPMALI? İhracatta Sürdürülebilir Gelecek buluşmasında, gazeteci, yazar Ilgaz Gürsoy’un moderatörlüğünde Avrupa Yeşil Mutabakatına Hazırlanırken Türkiye Neler Yapmalı? konulu panel Hyatt Regency İstinyePark Otel’de gerçekleşti. Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Karbon Fiyatlandırma Daire Başkanlığı, İklim Değişikliği Uzmanı Okan Uğurlu, Arkas Denizcilik Grubu Sürdürülebilirlik Direktörü Serra Tükel, Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz panele katılım gösterdi. Panlede Garanti BBVA yöneticileri, kurum ve firmaların yöneticileri de yer aldı. SINIRDA KARBON İÇİN AKSİYON ALINMALI ‘İhracatta Sürdürülebilir Gelecek’ buluşmalarının İzmir durağıyla ilgili bilgi veren, acil aksiyon alınması gereken konulardan birinin sınırda karbon düzenlemesi olduğunu vurgulayan Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, “İhracatta Sürdürülebilir Gelecek ismiyle başlattığımız bilinçlendirme toplantılarını gelecekte oluşabilecek maddi ve manevi hasarlardan korunmak, ülkemizin ve müşterilerimizin bu süreçten başarıyla çıkmasına katkı sağlamak amacıyla hayata geçirdik. Bu buluşmaların ilk ikisini İstanbul ve Gaziantep’te düzenledik. Müşterilerimizin sürdürülebilir dönüşümüne olumlu etkiler eden etkinliğimizin üçüncüsünü ise İzmir’de gerçekleştirmekten onur ve mutluluk duyuyoruz. Avrupa Birliği’nin sürdürülebilirlikle ilgili yol planını Yeşil Mutabakat olarak adlandırıyoruz. Yeşil Mutabakat kapsamında hedeflenen dönüşüm 8 alt başlık altında planlandı. Bu alt başlıkların tamamı iş yapış şekillerimizi dolayısıyla hayatımızı etkileyecek. Ama bize göre acil aksiyon alınması gereken konuların başında Sınırda Karbon Düzenlemesi geliyor. Bu mekanizmayı resmi olarak kuran tüzük 16 Mayıs’ta Avrupa Birliği Resmi Gazetesinde yayımlandı. Bu yüzden üretim tekniklerimizi hızla sürdürülebilirliğe uygun şekilde dönüştürmemiz büyük önem arz ediyor. İzmir, ülkemizin önemli ihracat kapılarından biri. İzmir’den ve Ege Bölgesi’nden ihracat yapan firmalarımızın SKDM’den etkilenip ihracat engelleriyle karşılaşmamaları çok önemli. Bugün gerçekleştirdiğimiz toplantının Ege Bölgesi'ne fayda sağlamasını umuyorum. Yeşil dönüşüm sürecinde Banka olarak tüm imkânlarımızı seferber ederek değerli paydaşlarımıza destek olmaya devam edeceğiz" diye konuştu. İZMİR FARKINDALIĞI YÜKSEK ŞEHİRLERDEN BİRİ İzmir'in ülkemizde en yüksek ihracat yapan şehirlerden biri olduğunu, İzmir'de faaliyet gösteren firmaların Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizasması'na uyum sürecinde yer aldığını belirten Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar, "Garanti BBVA’nın kentimizde düzenlediği ‘İhracatta Sürdürülebilir Gelecek Etkinliği’nde bir araya geldik. Kıymetli konuşmacı ve katılımcılar ile, ülkemizin yeşil dönüşümüne ilişkin paylaşımda bulunuyoruz. Üreticiler olarak gündemimiz özellikle de üretimi sürekli kılma mücadelemiz o kadar yoğun ki, önce ditital dönüşüm ardından yeşil dönüşüm gündemimizi oluşturuyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenlemesi ile beraber konuyu somut önerilerle anlatmayı, akıllardaki sorulara cevap vermeyi ve sunacağı danışmanlıkla katkı sağlamayı amaçlıyor. Lojistik konumu ve sanayisiyle Türkiye’nin AB’ye açılan önemli kapılarından biri olan İzmir ülke ihracatından %6 seviyesinde pay alıyor. Ülke ekonomisine sunduğu katkılar açısından değerlendirildiğinde İzmir’de faaliyet gösteren firmalar Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na (SKDM) uyum süreçlerinden etkilenecek kurumlar arasında yer alıyor. İzmir sürdürülebilir gelecek için farkındalığı yüksek şehirlerden biridir" ifadelerini kullandı. SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE POLİTİKALARI İklim değişikliğiyle ilgili sorunların çığ gibi büyüdüğünü, önlemler alınmazsa hayatımızı ciddi bir şekilde tehti edeceğini ifade eden Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent, "İklim sorunun dünyanın gündeminde ilk sırada olması gerekiyor. Doğayı kendi kendimize yok ediyoruz. Küresel ısınmayla birlikte büyük felaketler kapımızın eşiğinde yer alıyor. Ortaya çıkacak olan tehlikelerin kimse farkında değil! Bilimin ışığında hareket ederek bu sorunlara ve problemlere çözüm arıyoruz. Sel, orman yangını, sıcaklık, kuraklık gibi büyük felaketlerin halihazırda insanlar için bilinen türden olduğunu, bunların hangi durumlarda ortaya çıkacağının ve bunlarla nasıl baş edileceğine çözümler üretilmeli. Aşırı sıcak havaların  canlıları ve doğayı tehdit ediyor, küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle iilgili kurumların, firmaların radikal değişimlere gitmesi gerekiyor. Toplumsal farkındalık ve toplumsal bilinç yaratılmalı! Herkesin sorumluluk alarak sürdürülebilir çevre politikalarında önemli adımlar attığında bazı değişimleri ve dönüşümleri sağlayabiliriz" şeklinde konuştu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Ekonomi yönetiminden 100 günlük yoğun mesai

Haber

"Geleceğe dair bir şeyler yapmak istiyoruz"

GÜÇLENEREK, DAYANIŞARAK DAHA DAYANIKLI BİR KENT OLMAK ADINA ADIM ATACAĞIZ  Afet riskleri ve her düzeyde toplumsal risklere karşı dayanıklı ve yerelde kalkınan bir Kent stratejisini oluşturmak için planlanan Efes Selçuk Dayanıklı Kent Konferansı’nın açılış konuşması Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel tarafından yapıldı.  EFES SELÇUK İÇİN KULLANMA KILAVUZU OLUŞTURACAĞIZ  Efes Selçuk’ta bir dayanıklı kent konferansı düzenlenme süreci ve amacı hakkında bilgi veren Başkan Ceritoğlu Sengel; “Bu sadece tek başına bugünle bitecek bir konferans zinciri değil. Özellikle 17 Ağustos’u tercih ettik. 6 Şubat depremi bizi de açıkça söylemek gerekirse alt üst etti. Ve bu noktada en son aşamada bugün bir araya gelmemize vesile olan bu konferansı başlatıyoruz. Buradaki esas amacımız şu aslında. Bizler biraz sonra akademisyenlerimiz vasıtasıyla ve iş yeri uzmanları vasıtasıyla edindiğimiz bilgilerle birlikte yuvarlak masalarda aslında Efes Selçuk’un bir nebzede o dayanıklılık ve geleceğine ilişkin konuşmalar gerçekleştireceğiz. Çalıştayın sonucunda şöyle bir noktaya gelmek istiyoruz. Bu bahsettiğimiz başlıkları halka da anlatabilmek toplumun kılcal damarlarına da girebilmek anlamında bütün ilgilileriyle tek tek görüşerek bir sonuç itibariyle Efes Selçuk’u kullanma kılavuzunu oluşturacağız” dedi. DAYANIKLILIK OLMADAN KALKINMAK MÜMKÜN DEĞİL  Açılış konuşmasının ardından gerçekleşen ilk oturumda Argüden Yönetişim Akademisi’nden Dr. İnan İzci “Dayanıklı ve Sürdürülebilir Kent Vizyonu” başlıklı bir konuşma yaptı. Yerel yönetimlerin dayanıklı kent kavramı açısından büyük bir önem taşıdığını belirten Dr. İnan İzci;  “Belediye Başkanımızın bu konuda almış olduğu inisiyatif bence çok değerli. Bu noktada dayanıklılık meselesini bir belediye başkanının öncelik olarak görmesi çok kıymetli. Bu noktada Türkiye’de bir vizyon açılıyor burada. Sadece Efes Selçuk özelinde değil Türkiye genelinde de şu ortaya konuyor; “Biz şehrimizi kalkındırmadan önce onu dayanıklı kılmak zorundayız. Çünkü dayanıklı olmadan kalkınmak mümkün değil. Kalkınsanız da bir anlamı yok” dedi.  AFETLERDE İLK 24 SAAT ÇOK ÖNEMLİ AKUT Vakfı Başkanı Nasuh Mahruki , “Türkiye’de afet mücadelesinin dünü ve bugünü” başlıklı konuşmasında; “17 Ağustos'un 24. yıl dönümünde bugün burada sizlerle birlikte olmak çok hoş.  Afet dediğimiz şey tanımı gereği onunla mücadele etmek için hazırlanmış unsurların yetersiz kaldığı olaylar demek. Yani bir kapasite sorunudur afet mücadelesi. Karşınızda öyle bir sorun çıkar ki mücadele gücünüz yetmez. Kapasiteniz yetmez. Afetlerde en çok insan ilk saatlerde ilk 24 saat kurtarılır. İkinci gün biraz daha az insan kurtarılır, üçüncü gün biraz daha az, giderek azalır bu. Ama ilk on iki saat, yirmi dört saat, kırk sekiz saat, yetmiş iki saat hayati derecede önemlidir” dedi.  17 AĞUSTOS BİR MİLAT OLDU Doç. Dr. Ezgi Orhan 17 Ağustos Depremi’nin bir milat olduğunu belirterek; “Biz 17 Ağustos’tan sonra afet yönetimimizi, toplumda ve kamu yönetiminde yarattığı farkındalık ile birlikte değiştirmeye başladık” dedi.  Efes Selçuk Dayanıklı Kent Konferansı ikinci oturumunda konuşan Doç. Dr. Ulaş Bayraktar düzenlenen konferansın önemli sorular sordurduğunu belirterek “Gerçekten bugün burada çok özel bir iş yapılıyor. Umarım bu tür çalışmalar Türkiye’nin başka yerlerinde, diğer ilçelerde hatta büyükşehirlerde tekrar edilir. Çünkü bizim esas sorunumuz aslında kimin delege, ilçe başkanı, aday, belediye başkanı olduğu değil bizim nasıl kentlerde ne şekilde yaşayacağımız. Dolayısıyla soruyu belki öyle kurmak gerekiyor. “Neden bu kadar dayanıksız kentlerde yaşıyoruz. Her gittiğim yerde bunu soruyorum. Niye bu kadar insan ölüyor? Niye bu kadar çok bina yıkılıyor? Alt yapılar niye bu kadar dayanıksız? En ufak bir sorunda niye iletişimimiz kesiliyor? Bunun sebebi ne sizce?” KONFERANSIN ÖNCÜ ROLÜ VAR Kentsel dayanıklılık kavramını gıda sistemi üzerinden değerlendiren Orkun Doğan; “Bir kentin gıda sistemini daha dirençli hale getirmek plan gerektiren bir şey. Bir kentin gıda sistemini daha dirençli, daha adil hale getirmek, daha dayanıklı hale getirmek, sürdürülebilir hale getirmek bir plan dahilinde olması gereken bir şey. Bu açıdan Efes Selçuk şöyle de bir öncü olabilir. Hakikaten Türkiye’de en azından ben Marmara Bölgesi’ne baktığımda 50 bin nüfusun altındaki hiçbir ilçemiz zorunlu olmadığı için stratejik plan hazırlamamış durumda. Şu anda yapılan çalışmanın da öncü bir rolü olduğunu size aktarmak isterim” dedi. Turizm ve dayanıklı kent kavramlarının bir araya gelmesinin önemli olduğuna dikkat çeken Dr. Gözde Çeviker Çınar; “Ben dayanıklı kentleri turizm perspektifinden konuşacağım uzmanlığım gereği. Biz bugüne kadar büyükşehirler ve ilçelerde birçok turizm çalıştayı, konferansı ve etkinliği yaptık. Ama ilk defa turizm temelli kalkınma için dayanıklı kent nasıl olur, neler yapmamız gerektiğini konuşacağız. O yüzden bu çok heyecan verici” dedi.  EKİM AYINDA TEKRAR BULUŞACAĞIZ Oturumların tamamlanmasının ardından akademisyenler, sivil toplum örgütleri temsilcileri, ilgili meslek mensuplarının katımlıyla Efes Selçuk Afet Riskleri Analizi”, “Tarımsal Dayanıklılık ve Kalkınma”, “Dayanıklılık ve Turizm Temelli Kalkınma” ve “Sosyal Dayanıklılık ve İnsan Refahı” başlıkları altında çalışma grupları düzenlendi.   Efes Selçuk Dayanıklı Kent Konferansı’nın çalışma sonuçlarının özetlenmesinin ardından kapanış konuşması yapan Başkan Ceritoğlu Sengel; “Aslında biz dayanıklı bir kent olmak için 2019’dan beri mücadele etmişiz. Bundan sonra çalışma gruplarından gelmiş olan çıktılar bir rapor haline gelecek. Bundan sonra Ekim ayında tekrar buluşacağız. Sonuç raporumuz bu diyeceğiz. Eylemlerimiz böyle gerçekleşir diyeceğiz. Vizyonumuzu ortaya koyacağız. Aynı zamanda da bunu bir stratejiye dayandıracağız” dedi.  Bu haber de dikkatinizi çekebilir... İzmir’de deprem gerçeği masaya yatırıldı

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.