#görme

görme haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, görme haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bu tedavi ile artık gözlüksüz de görebileceksiniz Haber

Bu tedavi ile artık gözlüksüz de görebileceksiniz

18 yaşından büyük, son 6 ayda gözlük numaraları 0.50 dioptriden fazla değişmemiş, -9.0 dioptriye kadar miyop ve 6 numaraya kadar hipermetrop ve astigmatı olanlar hastalara Excimer lazer uygulanabiliyor. Bu hastaların yapılan ölçümler sonucunda yeterli kornea kalınlığı olması, şeker romatizma gibi sistemik hastalığı bulunmaması ve gözlerinde başka herhangi bir hastalık olmaması gerekiyor. Keratokonus, katarakt, göz tansiyonu, göziçi iltihabı ve ciddi göz kuruluğu olan hastalara tedavi uygulanamıyor. Tedavi ile ilgili bilgiler veren Prof. Dr. Abdullah Özkırış, “Excimer lazer tedavisinde önemli olan ameliyat öncesi muayenede gözün ameliyata uygun olup olmadığına karar vermektir. Bu yüzden ameliyat öncesi yapılan muayene ve tetkikler önemlidir. Muayenede hastanın göz numaraları belirlenir, kornea kalınlıkları ölçülür, kornea haritası çıkartılır ve kapsamlı bir göz muayenesi yapılır. Göz tansiyonu ölçülür, gözyaşı testi yapılır göz bebeği genişletilerek biyomikroskobik muayene ile ön segment ve retina tabakası kontrol edilir. Bu muayeneler sonucunda herhangi bir patolojik bulguya rastlanılmaz ise ameliyat kararı alınır” dedi. Özkırış, doğru göze doğru zamanda doğru yöntemle lazer yapıldığında tekrarlama olasılığının çok düşük olduğunu ve nadiren de olsa tekrarlayan vakalarda göze uygunsa 2. kez lazer yapılabileceğini söyleyerek, “Lasik yöntemi en sık uygulanan yöntemdir. Bu yöntemde Korneanın üst yüzeyinde ince bir tabaka kesilir, kapak şeklinde kaldırılır ve altta kalan kornea yüzeyine Excimer lazer uygulanarak gözdeki kırma kusuru (Miyop,Hipermetrop, Astigmat) düzeltilir. Bu yöntem damla anestezisi ile yapılır ve ağrılı değildir. Bu ameliyatta iğne yapılmaz ve dikiş atılmaz. Lasik yöntemi dışında PRK ve LASEK yöntemleri de vardır. Excimer Lazer tedavisi uygulanan hastalara gerektiğinde başka bir hastalıktan (katarakt, şaşılık, glokom) dolayı başka bir ameliyat uygulana bilir dersek de kesinlikle uygulanabilir. Lazer tedavisi herhangi bir göz rahatsızlığını tedavisine engel değildir. Astigmat da lazerle düzelebilir. Kornea kalınlığınıza bağlı olarak 4-6 D’ye kadar astigmatizma lazer ile düzelebilir. Lazer sonrası gözler açık kalıyor ve görerek gidiyorsunuz. Ancak 2-3 saat yanma batma ve sulanma ve ağrı olabiliyor. Lazer olanlar katarakt ameliyatı da olabilir. Lazer göz ile ilgili herhangi bir ameliyatın yapılmasına engel değildir. Lazerden 3 gün sonra yüzünüzü yıkayabilirsiniz. Ancak deniz, havuz ve kaplıca gibi genel kullanıma açık sulara ise 20-30 gün girmemeniz gereklidir. Gözü uygun olan hastalar için excimer lazer konusunda uzman ve ehil kişilere ameliyat olurlarsa kendi gözleri ile görmek hiç de uzak bir hayal değil” dedi.

Uzmanından çocuklara görme bozukluğu uyarısı Haber

Uzmanından çocuklara görme bozukluğu uyarısı

Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Arif Ülkü Yener, görme bozukluklarına dair İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. Yener, muayeneye gelen çocuklardaki görme bozukluklarının öğretmenler ya da gezici sağlık ekipleri tarafından tespit edildiğini belirterek, “Bazı ailelerde hassas, dikkatli anne ve baba da bunu fark edebilir. Mesela, çocuk televizyona yakın oturur, gözünü kısarak bakar. Bu tür şeyler gözde bir kırma kusuru olduğunu gösterir. En önemli şey de hipermetroba dikkat etmek lazım. Miyoplarda tembellik ortaya çıkamaz da hipermetroplarda ortaya çıkabilir. Özellikle iki göz arasında fark varsa, birisi sıfır iken diğeri 2 ya da 3 derece ise kesinlikle yüksek numara olan gözde tembellik gelişebilir. Tedavisi de 12 yaşından sonra yoktur. O nedenle çok dikkat edilmesi gerekir. Toplum sağlığı ve mesleki başarı açısından erken müdahale önemlidir'' dedi. “Hijyene çok dikkat etmek kaydıyla özellikle kontak lens öneririz” Görme bozuklukları teşhisi sonrası gözlük kullanımının tercih edilmesi gerektiğini dile getiren Yener, “Kontak lenste zaman zaman gördüğümüz mikrobik durumlar vardır. Gözü kaybetme durumuna bile gidebilir. O nedenle kontak lensi çok önermiyoruz ama kontak lens, kişilerin bilincinin geliştiği belli bir yaş aralığında kullanılabilir. Bu genelde 12 ve 13 yaşından sonra ya da 40’lı, 50’li yaşlardan önceki yaş dilimindedir. Çok yaşlılarda ve çok gençlerde önermeyiz. Hijyen açısından çok dikkat etmek gerekir. Her seferinde kontak lens solüsyonu değiştirilecek, lens çıkartırken ve takarken el yıkanacak, en ufak batmada ve kanlanmada doktora gidilecek. Yani bir takım bakım zorluklarından dolayı kontak lens sıkıntılıdır. Yüksek miyoplarda, hipermiyoplarda ve değişik durumlarda gözlükle tolere edilemeyecek durumlarda hijyene çok dikkat etmek kaydıyla özellikle kontak lens öneririz'' şeklinde konuştu. “Lazer tedavisinin en avantajlı tarafı lens kırıcılığının ya da bozukluğunun tekrar etmemesi” Göz muayene ve ameliyat yöntemlerinin de değiştiğini kaydeden Yener, “Lazer yöntemi, yaklaşık 20 senedir uygulanan bir yöntem olmasına karşın muayene ve ameliyat yöntemleri değişti. Şimdi lazer dediğimiz çok daha gelişmiş yöntemler var. Bunların önceki yöntemlere göre en avantajlı tarafı lens kırıcılığının ya da bozukluğun tekrar etmemesi. Korneadan belli miktar kalınlıkta parça çıkartırsınız ve dolayısıyla kırıcılığı ortadan kaldırırsınız. Astigmat ya da miyop olup olmaması çok fark etmiyor. Önemli olan derecenin miktarı. Miyoplarda yaklaşık 3-6 arası idealdir. Astigmatta da 2 derecenin altı idealdir. Ama astigmat 3'ün üzerindeyse ya da hipermetrop çok yüksekse çok fazla önerilmez” ifadelerini kullandı. “Yani lazer yapılırken artıları yanında eksilerini de söylersek iyi olur” Lazer tedavisini göz numarasının durduğu yaştan sonra tavsiye ettiklerini belirten Yener, sözlerine şöyle devam etti: “Genellikle 18 yaşından sonradır. Numaranın artışı duracak, göz numara aralıkları belli bir aralıkta olacak ve son teknoloji ile yapılırsa yüz güldürücü sonuç alınabilir ama lazerde göz kuruluğu gibi bir takım yan tesirler ortaya çıkabilir. Her hastada görmesek de bazı hastalarda çıkabiliyor. Bunları hastaya hatırlatmak lazım. Yani lazer yapılırken artıları yanında eksilerini de söylersek iyi olur.” BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Menopoz döneminde kalp ve damar hastalıklarına karşı önlem alınması uyarısı

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.