[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#görme kaybı

görme kaybı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, görme kaybı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Aşırı kilo ve şeker hastalığına dikkat: Görme kaybı yaşayabilirsiniz! Haber

Aşırı kilo ve şeker hastalığına dikkat: Görme kaybı yaşayabilirsiniz!

Özellikle Tip 2 şeker hastalığına bağlı olarak genellikle ileri yaşlarda rastlanan diyabetik retinopatinin sinsi bir şekilde ilerlediğini kaydeden Erakgün, hastalığın genelde ileri safhalarda fark edildiğini ve görme kayıplarına yol açabildiğini ifade etti. Diyabet hastalığının vücudun genel sağlığının yanı sıra; gözleri de olumsuz olarak etkilediğini aktaran Prof. Dr. Tansu Erakgün, “Diyabet, beyin, böbrek ve gözlerdeki küçük damar sistemlerini etkileyerek hastalıklara neden olur. Diyabetik retinopati kendini hemen belli etmez. Kişi görme konusunda bir sorun hissetmese bile uzun yıllar sonunda görme kaybı yaşayabilir. Hatta hastalığın ilerleyişine göre kör bile olabilir. Hastalık kendini belli edecek bulgular verince geç kalınmış oluyor. Tedavide ancak kısmi bir düzelme veya mevcut göz durumunun korunması sağlanıyor. Bu nedenle şeker hastalığı bulunanlar mutlaka düzenli olarak göz kontrolünden geçmelidir” dedi. Diyabetik retinopati genelde iki gözde birden görülüyor Prof. Dr. Tansu Erakgün, diyabetik retinopatinin görme merkezinde kanama ve ödeme yol açması yüzünden görüş kaybına hatta körlüğe neden olabileceğini kaydetti. Erakgün, “Vücudumuz gözdeki oksijen yetersizliğini telafi etmek için istenmeyen yeni damar oluşumuna yol açıyor. Bunun sonucunda sağlıklı olmayan ve kırılgan yapıdaki damarlar kanamaya neden oluyor. Diyabetik retinopati genelde iki gözde birden görülüyor. Kimi durumlarda farklı gözlerde asimetrik gelişim de gösterebiliyor. Belli bir hasar derecesini aşınca ancak kısmi tedavi olabiliyor. Diyabetik retinopatide belli tanı yöntemleri kullanılarak bir takım kriterlere göre tedavi planlanıyor. OCT ve göz anjiyosu ile görme merkezinde ödem ve istenmeyen damar oluşumları ortaya konuyor. Görme merkezinde ödem gelişmiş ise iğne tedavisi uygulanıyor. Bu tedavi özellikle son 15 yılda sıklıkla başvurduğumuz bir yöntem. İğne tedavisi kanamayı durduruyor ve görme merkezindeki ödemi de kurutuyor. Tedavi sürecinde duruma göre bu işlem tekrarlanabiliyor. Bir diğer uygulanan yöntem ise Yeşil Argon Lazer tedavisi. Lazerle retinanın oksijen ihtiyacı azaltılıp yeni damar oluşmasının önüne geçiliyor. İleri derecedeki süreçlerde ise vitrektomi yöntemiyle ameliyat gerçekleştiriliyor. Vitrektomi ile göz içinde oluşan kanama temizleniyor. Kanamaya yol açan damarlar ve zar oluşumu da tedavi ediliyor” şeklinde konuştu. Düzenli aralıklarla muayene olmaları gerekiyor Diyabetik retinopatinin tamamen tedavi edilebilen bir hastalık olmadığını belirten Prof. Dr. Tansu Erakgün, “Vücutta diyabet rahatsızlığı devam ettikçe bu hastalık da ilerleyebilir veya tekrar edebilir. Diyabet, sıklıkla obezite, sağlıksız beslenme, aşırı kilo, hipertansiyon ile birliktelik gösterir. Bu nedenle diyabetin yanı sıra; obezite, hipertansiyon ile sağlıksız beslenmenin önüne geçilmeli ve kontrollü bir şekilde kilo verilmelidir. Yaşam tarzı değişikliği bu hastalığın tedavisinde önem taşımaktadır. Çok küçük yaşlarda ve gençlerde de diyabetin bir türü olan Tip 1 diyabet görülebilir. Bu nedenle diyabetik retinopati erken bir yaşta, örneğin 20'li yaşlarda ortaya çıkabiliyor. Aynı tanı ve tedavi yöntemleri uygulanıyor. Hastanın gençliği nedeniyle önünde uzun bir yaşam olduğu göz önüne alındığında bu hastalığı kontrol altına alarak mücadele etmesi gerekiyor. Bu hastalık ülkemizde de sıklıkla görülüyor. Şeker rahatsızlığı bulunanların herhangi bir görme şikayeti bulunmasa bile bu konuda bilinçli bir şekilde hareket etmeleri ve düzenli aralıklarla muayene olmaları gerekiyor” dedi.

Gözde 'sarı nokta' hastalığına dikkat! Haber

Gözde 'sarı nokta' hastalığına dikkat!

Prof. Dr. Tansu Erakgün, ileri yaşa bağlı olarak görülen Sarı Nokta (Makula Dejenerasansı) hastalığının, göz tansiyonu ve şeker hastalığı ile birlikte görme kayıplarına yol açan hastalıkların başında yer aldığını söyledi. Sarı Nokta hastalığında erken tanının önemli olduğunu kaydeden Erakgün, ileri yaş, diyabet, kolesterol ve hipertansiyonun bu hastalığı tetiklediği bilgisini verdi. ERKEN TANI ÖNEMLİ  50 yaşını aşmış veya sarı nokta rahatsızlığı olup, görmesinde bir olumsuzluk hissedenlerin mutlaka bir uzman hekim kontrolünden geçmesi gerektiğini hatırlatan Prof. Dr. Tansu Erakgün, “Sarı nokta hastalığı, retina tabakasında bulunan görme merkezinde yaşa bağlı olarak istenmeyen birikintilerle ortaya çıkar. Hastalığın kuru ve yaş olmak üzere iki tipi bulunur. Kuru tip daha sık görülmekle birlikte asıl görme kaybı, yaş tipte olur. Yaş tip ise kuru tipin zamanla ilerlemesiyle ortaya çıkar. Kuru tip sarı nokta hastalığında yaş tip kadar ani olmasa bile ilerleyici görme kaybı yaşanmaktadır. Tedavisinde C vitamini, E vitamini, çinko, bakır, ve omega 3 içeren takviyeler kullanılır. Yaş tipte ise göz içi iğnelerle tedavi gerçekleştirilir” diye konuştu. GÖZ İÇİ MERCEK, GÖRME KALİTESİNİ ARTIRIYOR Prof. Dr. Tansu Erakgün bu konudaki gelişmeleri şöyle özetledi: “Son yıllarda gelişen göz içi mercek teknolojileriyle birlikte özellikle belli evreyi geçmiş kuru tip sarı nokta hastalığında ve tedavisi tamamlanan yaş tipte özel bir müdahale ile hastalığın olumsuz etkilerini azaltabiliyoruz. Hastanın gözünün içine özel bir teleskop mekanizması içeren mercek yerleştiriyoruz. Ameliyat yaklaşık 15 dakika sürüyor. Bu mercek hastalığı tedavi etmemekle birlikte hasarlı görme merkezinin etrafındaki bölgeyi daha etkin kullanmayı sağlıyor. Görüntüyü bir miktar büyütüp kaliteyi de artırarak görme merkezinin sağlıklı noktalarını çalıştırıyor. Eğer hastanın durumu uygun ise bu operasyon her iki göze de uygulanabiliyor. Bu tedavi için en uygun hastalar % 50 ile % 90 görme kaybı yaşayan kişilerdir. Göz içi teleskopik mercek kalıcı bir uygulamadır. Hastalığın ilerlemesini durdurmaz. Sarı nokta dışında, yüksek miyopi, görme merkezinde delik oluşumu gibi görme merkezini etkileyen farklı hastalıklarda da kullanılır” HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.