[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#harmandalı

harmandalı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, harmandalı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Harmandalı'nda temiz çevre mücadelesine kaymakamlık engeli Haber

Harmandalı'nda temiz çevre mücadelesine kaymakamlık engeli

Temiz bir çevrede yaşama hakkı için mücadele eden Harmandalı halkı, yerel yönetimlerin engellemeleriyle karşılaşıyor. Harmandalı halkı Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi ile birlikte Ağustos ayında kurduğu mahalle meclisi ile eylemlerini sürdürmeye çalışırken, her hafta mahallede yürüyüş nöbetleri kararı alan mahalle meclisi; ilk yürüyüşünü gerçekleştirmek için iki hafta önce buluştuğunda polisin engellemesiyle karşılaşmıştı. Yürüyüşü engelleyen polis; gerekçe olarak yürüyüş için bir bildirim yapılmadığını ileri sürmüştü. Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi 6 Ekim Pazar günü yeni bir yürüyüş yapmayı planlıyordu fakat Meclisi Yürütme Kurulu’na emniyet tarafından yapılan tebligatta yürüyüşe kaymakamlık tarafından izin verilmeyeceği bildirildi. Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi tebliğ edilen bu karara dair yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Biz Anayasa ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Hakkında Kanun gereği resmi makamlara bildirimde bulunduk. Çiğli Kaymakamlığı yetkisi olmadığı halde yasaklamaya çalışıyor. Merkezi ve yerel iktidar Harmandalı halkına temiz havayı, güvenli konutları, sağlıklı yaşamayı çok görürken Çiğli Kaymakamlığı da Anayasal Haklarını çok görmektedir. Asıl hukuksuzluk; mahkeme kararına rağmen oraya çöp dökülmeye devam ediliyor olmasıdır. Buna göz yuman Çiğli Kaymakamlığı,  anayasal hakkını kullanarak yaşam hakkına sahip çıkan halka yasak koymaya çalışıyor. Bu kabul edilemez. Yasağı o çöpü hala oraya dökenlere, kaldırılmasına engel olanlara koyun. Harmandalı halkının sağlıklı yaşam mücadelesine dokunmayın, aldığınız bu karar hukuksuzdur. Bu karardan derhal geri dönün.”

Çöp kamyonları su akıtıyor, kaza geliyorum diyor Haber

Çöp kamyonları su akıtıyor, kaza geliyorum diyor

Muhabir- Merve Ağrıç/ İzmir Harmandalı’da uzun yıllardır çözüme kavuşamayan çöp sorunu, her geçen gün büyümeye ve yeni sorunlar yaratmaya devam ediyor. Çöp yığınları sadece kötü koku yaymakla kalmıyor, aynı zamanda ciddi çevre ve sağlık sorunlarına da yol açıyor. Bu konuda daha önce birçok kişi tarafından çeşitli platformlarda dile getirilen şikayetler ve eylemler çözüme ulaşmazken, son zamanlarda bu sorun trafikte sürekli sorun yaşayan kuryeleri de olumsuz etkiliyor. Menemen Egekent-2’de 1’inci caddeden geçen çöp kamyonlarının yola döktüğü sular, motorlu kuryelerin sürüş güvenliğini tehlikeye atıyor. Kaygan yollar, kuryelerin kazaya karışma riskini artırıyor ve işlerini zorlaştırıyor. KURYELER İÇİN HAYATİ RİSK TAŞIYOR Çöp kamyonlarının akıttığı suların risk oluşturduğunu belirten kurumsal bir firmada çalışan kurye, “Menemen'de kurumsal bir firmada kuryelik yapıyorum. Uzun zamandır Harmandalı çöplüğüne giden tırlar 1’inci caddeyi kullanıyor. Son zamanlarda artan koku ve tırlardan yola dökülen çöp sularından hem biz kuryeler hem de bölgede oturan vatandaşlarımız çok rahatsızlar. Caddeye dökülen çöp suları gününü 2 tekerin üzerinde geçiren biz kuryeler için hayati risk taşıyor. Kayganlaşan yol yüzünden bizler ve diğer sürücüler sürekli bu lokasyonda kaza atlatıyoruz. Yetkili birimlerden ricamız hem bozuk olan bu caddenin onarılması, hem de atık taşıyan bu tırlara çare bulunması yönünde” ifadelerini kullandı. ONURSAL: KONUYLA İLGİLİ ÇALIŞMALARA BAŞLANDI Menemen 30 Ağustos Mahallesi Muhtarı Bahar Onursal, mahalledeki koku sorununun uzun süredir devam ettiğini ve bu konuda daha önce de birçok şikâyet aldıklarını aktardı. Onursal, bu şikayetler doğrultusunda belediyelerin yetkili birimlerle iletişime geçerek çeşitli çalışmalar başlattığını, ancak devam eden fuar süreci nedeniyle çözüm sürecinin uzayabileceğini ifade etti. Çöp sorunu için kalıcı çözümler üretmek adına somut adımlar atıldığını vurgulayan Onursal, vatandaşların şikayetlerinin dikkate alındığını ve bu doğrultuda hızlıca harekete geçildiğini belirtti. Onursal, mahalle sakinlerinin sağlığı ve yaşam kalitesi açısından bu sorunun bir an önce çözüme kavuşturulması gerektiğini dile getirerek, tüm yetkili kurumların iş birliği içinde çalışmasının önemine dikkat çekti. İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU) tarafından alınan bilgilere göre ise çöp suyu biriken alanlarda ve dökülen yerlerde ızgaraların yerleştirileceğini ve konuyla ilgili sorunların en kısa sürede çözüleceği aktarıldı. DENİZCİ: GÜRÜLTÜDEN UYUYAMADIĞIMIZ ZAMANLAR OLUYOR Çöp kamyonlarından dökülen suların kötü koku yaydığını ifade eden mahalle sakini Neşe Denizci, “Uzun yıllardır burada yaşıyorum. Taşındığımızdan beri özellikle yaz aylarında inanılmaz derecede kötü bir kokuya maruz kalıyoruz. Sadece koku değil buradan geçen çöp kamyonları aşırı derece gürültü yapıyorlar. Gece başlayıp sabah saatlerine kadar arka arkaya sürekli geçen çöp kamyonlarının gürültüsünden uyuyamadığımız zamanlar dahi oluyor. Küçük ikiz kızım var. Gece bazen onları uyuturken yazın ortasında kapı pencere kapatmak zorunda kalıyorum. Gürültüden sadece çocuklar değil biz de uyuyamıyoruz. Ayrıca bu kadar işlek bir caddede, sürekli araçların ve insanların geçtiği, yaya geçitlerinin bulunduğu yerde bu kadar çok ağır vasıta araçlarının geçmesi doğru da değil. Yetkililerin konuyla ilgili çözüm üretmesini ve çöp kamyonlarının buradan geçmesini istemiyoruz” diye belirtti.

‘Çöp’ polemiği sil baştan: Mecliste tansiyon yine yükseldi Haber

‘Çöp’ polemiği sil baştan: Mecliste tansiyon yine yükseldi

İzmir Büyükşehir Belediyesi Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı ikinci bileşimi Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi. Oturuma, gündem dışı konuşmalarda gündeme gelen Harmandalı çöp depolama alanı üzerinden ‘İzmir’in çöp sorunu’ tartışmaları damgasını vurdu. İzmir’de uzun süredir devam eden, Harmandalı Katı Atık ertaraf Tesisi’nin ömrünü doldurması nedeniyle kapatılması kararıyla gündeme gelen ve Menderes’te yeni tesis için onay alınamaması tartışmalarıyla başlayan ‘çöp’ polemiği yeniden gündeme geldi. AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, depolama yapılmayacak denen Harmandalı’na çöp dökümünün devam ettiğini söyledi. Boztepe’ye yanıt veren Özuslu ise merkezi iktidarı da çözüme davet etti. BOZTEPE: ÇİĞLİ’DEN NE İSTİYORSUNUZ! Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Bugün çöp konusunda bir haber geldi. Siz çöp alanını kullanmaya devam edeceksiniz demiştik daha önce. Sayın Tunç Soyer de oraya çöp dökmeyeceklerini söylemişti. Ben bugün o depolama alanına gittim. Burada ana girişin solundaki boşluğa hala çöp dökülüyor. Kaldı ki burası depolama alanı bile değil. Depolama alanı daha yukarıda. TIRlarla çöpler geliyor. Orada olduğum yarım saatlik sürede 4-5 TIR gelip çöp döktü. Siz ne istiyorsunuz bu Çiğli’den? Bu, orada yaşayan insanlara hakarettir. 40-50 metre mesafesinde 7-8 katlı konutlar var. Milli Emlak’a ait olan alana da çöp dökülüyor. Biz burasıyla iliği belediye ve Milli Emlak’la bir görüşme olup olmadığını bilmiyoruz. Bir görüşme var mı? Anlaşma yapıldı mı? Çöplük bizde, arıtma bizde, her şey bizde… Yer mi yok İzmir’de? Bu yeri İzBB bulacak. Bu bizim değil yöneticiler olarak sizlerin işi. ‘Yer bulamadık, vermiyorsunuz’ demek çözüm değil” dedi. ÖZUSLU: HER GÜN 5 BİN TON ÇÖP Boztepe’ye yanıt veren Özuslu, “Çok önemli bir konuya değindi. ‘Lütfen Çiğli’ye çöp dökmeyin.’ Tamam. Bu hepimizin meselesi. Her gün İzmir 5 bin ton çöp üretiyor. Bizim katı atık bertaraf tesislerimiz var. Kuzey’de Bergama, güneyde Ödemiş. Bir de uzun zamandır devam eden Harmandalı meselesi. Öncelikle şuna itibar edin. İzBB oraya çöp dökmek istemiyor” ifadelerini kullandı. BOZTEPE: TAHSİSLİ ALAN DIŞINA ÇIKILIYOR Söze giren Boztepe, “Siz şu an tahsisli alanın dışına çöp döküyorsunuz. Demek ki siz istediğini her yere çöp döküyorsunuz” dedi. ÖZUSLU: DEVLETİN TÜM KURUMLARI ÇABA SARF ETMELİ Sözlerine devam eden Özuslu, merkezi iktidarla işbirliği mesajı vererek “Katı atık bertaraf tesisi bizim sorumluluğumuzda olan bir konu. Büyükşehir bütün birimleriyle bu konuya çözüm bulmaya çalışıyor. Günde 5 bin ton çöp dedik. Ödemiş’in kapasitesi 800 ton, diyelim ki 1 ton. Bergama’nın 1.2 ton. Geriye kalan 3,8 bin ton ne olacak? Biz bir çığlık atıyoruz ve bu bir problemdir diyoruz. Harmandalı’na çöp atılmamalı diyoruz. Bunun için bir irade ortaya koymaya çalışıyoruz. İzmir’in en önemli problemlerinden birini birlikte çözelim. İzmir’in katı atık meselesini çözelim, sıkıntılar yaşıyoruz diyoruz. Bu konuda bir anlayış birliğine doğru gidiliyor. Bu büyük bir sorun ve çözümü bakanlıkla, valilikle birlikte üretmek zorundayız. Devletin bütün kurumlarıyla siyaset üstü düşünülerek bu konuda çaba sarf edilmeli” diye konuştu. UMUTLU: 1 KİLO BİLE ÇÖP İSTEMİYORUZ Tartışmalara ilişkin söz alan MHP Grup Başkanvekili Cüneyt Umutlu, “İktidarların olduğu yerde muhalefet de var ve iktidarlar muhalefeti de yönetebilmeli. Siz çevre ve şehircilik il müdürlüğünü, yer tesisini bahana göstererek bu soruna 25 yıldır çözüm bulamadıysanız… Bunun bir mazereti yok. O tesis Bergama’ya konulurken başka bir yer mi bulunamamış ki UNESCO Dünya Mirası olan bir ilçeye bu tesis reva görülmüş? Bergama’da mecliste o tesis için ÇED konusu açıldığında… biz oraya kaç kamyon çöp geliyor bilmiyoruz. Aliağa, Kınık… Oraların çöpünün gelmesine Hakan Koştu Başkanımız olumlu görüş verdi. Ama 100 kilometre öteden Bornova’dan biz artık UNESCO Mirası olan Bergama’ya 1 kilo bile çöp istemiyoruz” dedi. ÖNAL: ÇÖP DÖKMEMİZİ MECBUR KILAN YİNE KENDİLERİ CHP’li Meclis Üyesi İrfan Önal ise Çiğli’de çöp depolamasına devam edilmesinin nedeninin merkezi iktidar kurumları olduğunu belirterek şunları söyledi; “Siyaseti popülizm üzerinden yapmak en kolayı. Önemsediğimiz bir konu yine siyasete alet ediliyor. Çöp tesisleriyle ilgili maksatları biz çöp toplayamayalım. Siz engellemeye yönelik iş yapıyorsunuz. Biz bildiğimiz yolda ilerleyelim. İzmir üniter bir yapı değil. Biz bakanlığa sormadan çöpümüzü dökecek alanı belirleyemiyoruz. Karşımızda Cumhur İttifakı’nın iki farklı yaklaşımı var. Biri… Çiğli Harmandalı’na daha fazla çöp dökülmemesi .Biz de bunu istiyoruz. Bunun için de alternatif alanlarımız var. Ancak günün sonunda sizin yönettiğiniz kurumlar tarafından engelleniyoruz. Menderes’e bir çöp depolama tesisi kurmak için bütün kurumların görüşünü aldık. Menderes cennetten bir köşe, oraya çöp döktürmeyiz dediler. Karaburun ve Tire’de de aynını yaptılar. Popülist söylem böyle bir şey. Bu işin gerçeği, herkesin ürettiği çöpün dökülüp bertaraf edilecek bir alan lazım. Cumhur İttifakı’nın diğer üyesi ‘Bergama’da Bornova’nın çöpünü istemiyoruz’ dedi. Haklı. Biz de herkesin çöpünün ayrı yerlere dökülmesi için çaba sarf ediyoruz. Ama bunlar sadece bizimle ilgili değil. Bu konuda engelleniyoruz. Şu an Çiğli’ye çöp dökmemizi mecbur kılan yine kendileri. Amaçları çöplerin toplanmasına engel olmak.” ÖZUSLU: RASYONEL BİR İŞ YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ Yeniden konuşan Özuslu, ‘Bergama’ yanıtı vererek “Önemli tesislerimizden biri Bergama. Hangi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan AK Partili bir belediye izin istesin bakalım her ilçeye bir çöp tesisi izni verir mi? Kimse kimsenin çöpünü istemiyor. O tesis, 1.2 kapasiteli yapıldı. Bunu İzmir halkının takdirine bırakıyorum. Arkadaşlarımız Aliağa Kınık diyerek 0.5 tonluk çöple idare edin diyor. Bakanlık, her ilçeye bir tesise izin vermiyor. Ekonomik ve rantabl değil. Biz, rasyonel bir iş yapmaya çalışıyoruz. Oraya kapasitesinin üzerinde çöp atılmıyor. O tesis bu kapasiteyle çalışmak mecburiyetinde” dedi. HIZAL: HARMANDALI’NI 15 YIL KAPATAMAZSINIZ Tartışmalar üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, Harmandalı alternatifi olarak gündeme gelen Menderes’in alternatif olamadığını belirterek “Hüsnü Bey çok basit bir talepte bulundu. Harmandalı’nda çöp depolama alanının dışında çöp depolaması yapıldığını söyledi. Bu ciddi bir suç. Çok basit bir cevap verilecekti. Orası çöp depolama alanı ya da değil. Ama konu öyle farklı noktalara geldi ki… Çöp konusu siyaset üstü bir mesele. Biz 2019’da Harmandalı’nın fotoğraflarını göstererek halkın mağduriyetini gözler önüne serdik. Orası kapatılmalı dedik. Siz de ‘Olmaz, Orası çok ileri, enerji üreteceğiz’ dediniz. Sonra sözleşmeleri yaptınız. Artık orası 15 yıl boyunca faaliyet göstermek zorunda. Çünkü sözleşme var. Gaz üretmesi gerekir. Gaz üretecek ki elektrik üretsin. Şimdi de çıkıp ‘Biz orayı kapatacağız’ diyorsunuz. Bilimi salladığınızdan değil, mahkeme kararı olduğundan. Bölge halkının talebi ve mahkeme kararı neticesinde orayı kapatmak zorundasınız. Çöp meselesi ciddi. Ama siz çöp meselesini sadece Menderes’e indirgerseniz bu iş olmaz. Bakanlıkla yaptığınız çalışmada 5 bölgeye ayırdınız. Birinci bölge Bergama, ikincisi Ödemiş, üçüncüsü planlamaya göre Menderes. Dördüncüsü bir yarım ada, Urla ya da Seferihisar. Beşincisi… Beşincisi de Harmandalı. Demek ki çöp meselesi tartışılırken ‘bakanlık şunu yapıyor, engeller karlımıza çıkıyor’ gibi Menderes üzerinden yaptığınız tartışma anlamsız bir tartışma. Sizin harmandalı sorununu çözmeniz lazım. Bunu çözeceğiniz yer de Karşıyaka Yamanlar. Sorunları vardı Büyükşehir dava açtı ve kazandı. 2019 yılında. Aziz Bey, ‘Katı atık yargı mücadelesini kazandı’ dedi Yamanlar için. Buna da o dönemin CHP’li Karşıyaka Belediye Başkanı karşı çıktı. Tunç Soyer göreve geldikten sonra Yamanlarla ilgili en ufak bir çalışma yapıldı mı? Yeraltı suları var diyeceksiniz. Menderes’te İzmir’in yer altı su kaynağı var. Menderes ya da Karaburun tesisleri Harmandalı’nın çözümü değil. Harmandalı İzmir’in en büyük çöp depolama alanı. Sizin orayı kapatma niyetiniz yoktu hala da yok” dedi. AYDIN: ÇÖP DÖKÜLMESE BİLE TAHHÜT EDİLEN ELEKTRİK ÜRETİLEBİLİR Tartışmalarda son sözü alan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın ise şunları söyledi; “Harmadanlı mevzusunu uzun uzun anlattık ama anlatmak islemeyene hiçbir söz kafi değil. Arkadaşlar sanki sordukları sorulara yanıt vermiyormuşuz gibi davranıyorlar. Harmandalı’nda çöp alanı olarak onaylanan alan dışına çöp dökümü yapılmamaktadır. Elektrik üretimiyle ilgili yapılan sözleşmede çöp dökme garantisi olmadığı gibi oraya çöp dökümü kesilse bile sözleşmede taahhüt edilen elektrik üretimi yapabilecek kapasitededir. Ayrıca arkamıza kamera mı taktınız? Nereye gidip gitmediğimizi nereden biliyorsunuz? Menderes… Bir tane engelleme gösterin diyorlar. Gösteriyorum. Tarım İl Müdürlüğünüze söyleyin tesisle ilgili değiştirdiği görüşünü eski haline çevirsin ve tesis yapılsın. Menderes’teki sorun yol mu? Yolunuz eksik diyor ya… Senin yönettiğin bakanlık buna onay vermiş. Tek oy vermeyen tarım müdürlüğü. Onun nedeni de yakınında zeytinlik olması ve toz çıkacağı. Tesisten toz çıkmayacağını gayet iyi biliyorlar. Tarım il müdürlüğü ilk olumlu görüş verirken her ne olduysa görüşünü değiştirdi ve yolumuzu tıkadı. Harmandalı’nın kapatılması iradesini de büyükşehir ortaya koydu ayrıca. Bakanlık da onayladı. Biz de etap etap başladık. Ayrıca her ilçenin kendi bertaraf tesisinin olması yasaya aykırı. Yasalar bölgesel tesisler kuracaksın der.” BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Milyon Avroluk kredilere meclisten vize

Çiğli’de ‘Harmandalı’ seferberliği Haber

Çiğli’de ‘Harmandalı’ seferberliği

TENZİLE AŞÇI İzmir’de uzun yıllardır gündemde olan ve yılan hikayesine dönen Harmandalı Katı Atık Düzenli Depolama Alanı’na ilişkin tartışmalar hız kesmeden devam ediyor. Tesis, geçtiğimiz yıllarda ömrünü doldurduğu ve kapasitesinin İzmir’e yetmediği gerekçesiyle kapanacağı söylentileriyle gündeme gelmiş ve tesis üzerine kentte tartışmalar başlamıştı. Geçtiğimiz haftalarda Harmandalı konusunda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, tesisin kapatılmasının zorunlu olduğunu belirtirken alternatif alanlar için merkezi iktidarın engellemeleriyle karşılaştıklarını belirtip “Çiğli’de Harmandalı’da biometalizasyon denilen bir yöntemle çok sağlıklı bir atık bertaraf süreci başlamış. Elde edilen elektrikle ciddi bir elektrik söz konusu. Fakat bölgede bir de heyelan tehdidi ortaya çıkıyor. Bu, bizim oradan vazgeçmemize neden oldu ve Harmandalı’yı terk etme kararı verdik. Biz 2024’ün sonunda burayı kapatıp 2025’te oradaki çöp depolamasını bitirmeyi planlıyoruz. Ama en az 4 noktada atık bertaraf tesisine ihtiyacımız var. Fakat Harmandalı kapatılacaksa başka bir şeye ihtiyaç var” demişti. Soyer konuşmasında ayrıca, Harandalı’na alternatif olan tesislerden birini Menderes’te açmak istediklerini ancak tüm onay süreçleri tamamlanmasına rağmen İl Tarım Müdürlüğü’nün itirazına takılan Menderes Gölova’daki rezerv alanına onay verilmezse İzmir en az üç yıl daha kaybedeceğini belirtmişti. YARGI ‘DUR’ DEMİŞTİ Öte yandan; daha önce yargıya da taşınan Harmandalı konusunda, mahkeme kararını vermişti. Harmandalı Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Dursun Ali Kazar tarafından açılan davada İzmir 4. İdare Mahkemesi, Harmandalına çöp dökümüne ilişkin işlemin iptaline karar vermişti. Mahkeme gerekçeli kararında bölgedeki toprak kayması hareketlerinin devam ettiğine dikkat çekilmişti. ÇİĞLİ BELEDİYESİ’NDEN HAMLE Öte yandan; ÇED sürecinin sonlanmasına sayılı günler kala Çiğli Belediyesi’nden seferberlik hamlesi geldi. Belediye, Harmandalı Tesisinin kapatılıp Menderes’teki tesisin açılması için imza kampanyası başlattı. Kampanyada amaç, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün tesise onay vermesi olurken belediye, kısa mesaj yoluyla tüm İzmirlileri imza vermeye davet etti. Belediye tarafından gönderilen mesajda şu ifadelere yer verildi; “HARMANDALI ÇÖPLÜĞÜNÜN KAPATILMASI İÇİN MENDERES'İN AÇILMASI ŞART. BİR İMZA DA SEN VER. Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün yeni tesise onay vermesi için yaptığımız kampanyaya "bir imza" verir misin?”

İzmir’in çöpünün Bergama’ya taşınması için kritik hamle Haber

İzmir’in çöpünün Bergama’ya taşınması için kritik hamle

TENZİLE AŞÇI İzmir’de uzun süredir devam eden koku ve katı atık bertarafı sorunun gün geçtikçe büyümesi ve Çiğli’de bulunan Harmandalı Katı Atık Bertaraf Tesisi kapasitesini yetersiz kalmasıyla birlikte kentin çöpünün merkeze yaklaşık 110 kilometre mesafedeki Bergama ilçesinde kurulacak yeni bir tesise taşınması planı gündeme gelmişti. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çözüm önerisi kentte yeni bir tartışmanın kapısını aralarken Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu’nun “Bergama için felaket olur” sözleriyle karşı çıktığı projeye AK Partili birçok siyasi tepki göstermişti. ÇED SÜRECİ BAŞLATILDI Öte yandan; İzmir’in çöpünün Bergama’ya taşınması için kritik hamle geldi. Büyükşehir’in tesis için sözleşme imzaladığı İzmir Doğu Star Elektrik Üretim A.Ş. tarafından hayata geçirilmesi planlanan tesis için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvuru yapılarak ÇED süreci başlatıldı. İlçenin Kaşıkçı Mahallesinde hayata geçirilecek projenin toplam alanın 279 bin 362 metrekare olduğu belirtilirken projenin toplam maliyetinin 86 milyon 324 bin lira olduğu bilgisine yer verildi. Hazırlanan raporda, mevcut durumda Bergama, Dikili, Kınık, Aliağa İlçelerinden karışık belediye atıklarının getirildiği Bergama İlçesi Entegre Katı Atık Yönetim Tesisinin genişletilerek tesise “Mekanik Ayırma Tesisi, Biyometanizasyon Tesisi ve Elektrik Üretim Tesisi’ ne ilave olarak ATY Hazırlama Tesisi’nin de prosese dâhil edilmesi ve II. Sınıf Düzenli Depolama Tesisi lotlarına Lot-3 Düzenli Depolama Alanı’nın” da ilave edilmesi planlandığı ifadelerin yer verildi. Raporda ayrıca, bölgeye kurulacak tesis için 2014 yılında Resmi Gazetede yayımlanan “Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği” hükmü doğrultusunda; tesise ait “Çevresel Etkileri Önemsizdir” karının esas alındığı da belirtildi.

Kamyonlarla kenti turlayan zehir: Çamlı’da bir moloz tepe Haber

Kamyonlarla kenti turlayan zehir: Çamlı’da bir moloz tepe

SULTAN GÜMÜŞ KAYA –ÖZEL HABER 30 Ekim İzmir depreminin yankıları halen sürerken, Güzelbahçe zelzele mağduru oldu. Depremin ardından hasarlı binaların yıkılması sonucu ortaya çıkan asbestli molozların adresi, Güzelbahçe Çamlı olarak gösterildi. Kent merkezinde çıkarılan zehri Güzelbahçe solurken, Çamlı’da, İzmir’deki inşaat ve hafriyatlardan ortaya çıkan atıkların yığıldığı bir ‘moloz tepe’ oluşturuldu. Asbest taşıyan kamyonların Güzelbahçe’ye bıraktığı molozlar sadece bölge halkını değil, çevrecileri de ayaklandırdı. Konuyu gazetemize bildiren Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Eşsözcüsü Prof.Dr. Ali Osman Karababa, “Çamlı ikinci bir Harmandalı olma yolunda ilerliyor” dedi. Getirilen asbestli molozlar dolayısıyla Güzelbahçe’de akciğer kanserine yakalanma riskinin artabileceğini vurgulayan Karababa, “Kar eden sermaye, kaybeden halk olmaktadır” sözlerine dikkat çekti. Molozların bir bölümünün ise çimento fabrikalarına yakın bölgelere depolandığını da aktaran Karababa, yaşam kalitesinin her geçen gün azaldığını söyledi. İZOLASYONUNDA ASBEST KULLANILAN BİNALAR Aynı zamanda Halk Sağlığı Uzmanı da olan Prof.Dr. Karababa, şunları kaydetti: “Güzelbahçe Çamlı’da İzmir’deki inşaat ve hafriyatlardan ortaya çıkan atıkların yığıldığı bir moloz tepemiz var. Oradan etrafa yayılmaya devam eden tozların yaratabileceği birçok sorun meydana geliyor… İzmir’de yakın geçmişte bir deprem yaşandı. Aslında İzmir’i değil, Bayraklı bölgesini yoğun vuran bir depremdi. Jeologlarımız ise şu cümleyi kuruyorlar, ‘Bu İzmir’in esas deprem yaratan fayı değil. Eğer o fay kırılırsa başımıza neler geleceğini göreceksiniz.’ Yaşadığımız depremden daha büyük bir depremin yaşanacağını ve ciddi hasarlar bırakacağını kaydediyorlar. Yıkılan binalarımız ise eski. Binaların izolasyonunda asbest kullanıldığı söz konusu. Eski binalar yıkılırken önce asbest uzmanlarının binaya girmesi, binada asbest var mı, yok mu bunu değerlendirmesi, varsa eğer onların özellikle kullandıkları bilimsel tekniklerle o asbestin çıkarılması ardından binanın toz oluşmayacak şekilde yıkılması tavsiye edilirdi. Bu yıkım molozlarının ise daha önce belediyelerin belirlediği yerleşim yerlerinden uzakta, doğada, ekosisteme çok büyük bir zararı olmayacak ya da oradan çıkacak tozun çevreye dağılmasının engellendiği yerlere konulması öneriliyordu. Fakat bir baktık ki tüm bunların aksine depremin ardından tüm molozlar Güzelbahçe’ye, Çamlı’ya götürüldü. Götürülmeye de devam ediyor.” MOLOZLARIN BİR KISMI ÇİMENTO FABRİKALARINDA “Çamlı ikinci bir Harmandalı olma yolunda ilerliyor” diyen Karababa, “Sorun şu, rüzgar oradaki tozu etrafa dağıtıyor. Toz ise önemli bir kirletici. Bu molozların içerisinde ise asbestin var olduğunu unutmamalıyız. Asbestin o çok minik ancak mikroskop ile görülen liflerini birkaç defa soluduğunuz zaman neredeyse mutlak düzeyde akciğer kanserine yakalanma riskiniz var. Bu nedenle çevrecilerin ve orada yaşayan bölge halkının talep ettiği gibi moloz tepenin hızla ıslah edilmesi, tozun oluşumunun engellenmesi ve oraya moloz dökümünün durdurulması hatta oranın mümkünse üzerinin bir yeşil kuşakla örtülerek riskin ortadan kaldırılması gerekiyor. Bundan sonra olası benzer riskler için de belediyenin uygun bir yer bulması gerekiyor. Tabi molozların bir bölümünün de çimento fabrikalarına yakın bölgelere depolandığı da bir başka gerçeklik!” bilgisini paylaştı. KAR EDEN SERMAYE, KAYBEDEN HALK Prof.Dr. Karababa, sözlerine şöyle devam etti: “Hükümetin var olan kirli teknolojileri süreç içinde hızla azaltıp sağlıklı bir çevrede yaşanabilmesi için üzerine düşen Anayasal sorumluluklarını yerine getirmesi beklenirken, sürekli olarak bunun tersinin yapıldığını görmek bizleri çok ciddi boyutta endişelendirmektedir. Tam tersine halkımız kirli bir çevrede yaşamak zorunda kalarak ve buradan kaynaklanan toplumsal maliyetleri ödeyerek, sağlıklarını kaybederek, yaşam kaliteleri bozularak yaşamlarını sürdürmek zorunda kalmaktadır. Sonuçta kar eden sermaye, kaybeden halk olmaktadır.” HÜKÜMET DESTEĞİMİZİ ELİNİN TERSİYLE İTTİ Prof.Dr. Karababa, “Tüm bu sorunlara yönelik yerel yönetimlere büyük bir sorumluluk düşüyor. Tabi bu sorumluluğu topyekun yerel yönetimlere yüklemekte haksızlık olur. Merkezi yönetim ile birlikte bunun faaliyete geçirilmesi gerekiyor. Bizim ülkemiz bir deprem ülkesi. Ve bu nedenle de hazırlıklı olmamız adına özetle merkezi yönetimlerin sonra ise yerel yönetimlerin önemli bir yükümlülüğü söz konusu. Yükümlülük derken şunun da üzerinde durmak istiyorum. Bizim ülkemizde yerel yönetimler ile merkez hükümetin özellikle afetler bağlamında ‘birlikte çalışmamak’ gibi anlamsız yaklaşımı var. En son depremde de bunu deneyimledik. Türk Tabipleri Birliği olarak destek vermek istedik ama desteğimiz kabul görmedi. Sadece bizler değil, yereldeki örgütlerde destek vermek istedi ama hükümet kabul etmedi. Birlikte çalışma talebini neredeyse elinin tersiyle itti. Bu kabul edilebilir bir yaklaşım olmadığı gibi bilimselde değil” eleştirisinde bulundu.

Başkan Koştu’dan, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e çağrı Haber

Başkan Koştu’dan, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e çağrı

BAŞKAN KOŞTU; “SAYIN SOYER, UNESCO DÜNYA MİRASI BERGAMA’YA BUNU MU? LAYIK GÖRÜYOR” İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin merkez ilçelere ait çöpleri Bergama’ya taşıması yönündeki planlamaları değerlendiren Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e seslenerek, bu yöndeki planlamaların durdurulması çağrısında bulundu. İzmir Harmandalı’nda yer alan Düzenli Katı Atık Tesisi’nin kapasitesinin dolmaya başlaması üzerine İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Menemen, Çiğli, Karşıyaka, Bayraklı ve Bornova ilçelerine ait çöpleri Bergama Düzenli Katı Atık Tesisi’ne taşınması yönünde yaptığı planlama ilçede infial ile karşılandı. Başta Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu olmak üzere vatandaşlar böyle bir şeyi asla kabul etmeyeceklerini dile getirmeye başladı. BAŞKAN KOŞTU; “BÜYÜKŞEHİR’E OLUMSUZ CEVABIMIZI YAZDIK. BERGAMA BÜYÜKŞEHİR’DEN ÇÖP DEĞİL, HİZMET BEKLİYOR” İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu planı için Bergama Belediyesi’ne yazı yazdığını söyleyen Başkan Koştu, “Resmi yazı bize geldi. Biz olumsuz görüş bildirdik. Asla metropolün çöpünün Bergama’ya gelmesini istemiyoruz. Tarihi kadim şehrimiz Bergama, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde. Tarihi ilçemize 100 kilometreden karayolu ile suları akıtıla akıtıla çöplerin getirilmesi olacak iş değil. Sayın Soyer, bu planlamasından vazgeçsin. Biz Bergama olarak Büyükşehir Belediyesi’nden merkez ilçelerin çöpünün taşınmasını değil, ilçemize hizmet edilmesini bekliyoruz” dedi.  HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.