[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#hasar tespit

hasar tespit haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, hasar tespit haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Haber

"Hasar tespit durumlarında hemen hemen nihayete gelindi"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve beraberindekiler, Adıyaman Valiliği Afet Koordinasyon Merkezi'ni ziyaret etti. Burada Soylu başkanlığında gerçekleştirilen ve 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından kentteki çalışmalara ilişkin genel değerlendirmenin yapıldığı toplantı, yaklaşık bir saat sürdü. Bakan Soylu, toplantının ardından düzenlediği basın toplantısında, büyük afetle imtihanlarının 55'inci gününde olduklarını söyledi. Geldikleri yeri gözden geçirdiklerini ve değerlendirmede bulunduklarını belirten Soylu, "Adıyaman'da geçici barınma anlamında 5 bin 823 konteynerin önemli bölümünü yerleştirdik, yerleştirmeye devam ediyoruz. 87 bin 500 çadır kurduk. Bu yerleşmeler ihtiyaçlar gözeterek devam etmektedir. Hem sivil toplum kuruluşları hem kamu kurum ve kuruluşları hem belediyeler, özellikle konteyner kentlerde, çadır kentlerdeki beslenme, vatandaşımızın, depremzedelerin ihtiyaçlarının karşılanması anında takip edilmektedir." diye konuştu. "Hedefimizi aynen devam ettiriyoruz" Sadece AFAD'ın koordine ettiği gıda kolisi dağıtımının tüm deprem bölgesinde 2 milyon 884 bin olduğunu belirten Soylu, şöyle devam etti: "Vatandaşlarımızın getirdiği, sivil toplum kuruluşlarının dağıttıkları var. Belediyelerin yardımları var. Her gün 1 milyon 600 bin insan iftar yapmakta sadece çadır kentlerimizde, çadırlarımızda ve konteyner alanlarımızda 1451 noktada. Bunların önemli bölümü de çadır kentlerde. Yine geçici barınma alanları açısından 342 alanda toplam 637 bin çadır kurulumu gerçekleşti. Yaklaşık 20-25 gündür çadır alanlarında farklı bir noktaya geçtik. Hem altyapıları daha sağlıklı şekilde yapılıyor. Yani orada standardı daha iyi yaşayabilecek bir noktaya götürüyoruz. İlk günlerde kurulan bazı çadırların yerine yeni çadırlar kurduk ve bunları mümkün olduğu ölçüde sürekli olarak devam ettiriyoruz. Bütün bunların yanı sıra 54 alanda şu ana kadar 76 bin 862 konteyner hazırlığı yapıldı. Toplam 46 bin 672 konteyner kuruldu. Yaklaşık 12 günlük bir kaybımız oldu yağmurlardan dolayı. Bunun altyapısı var, kanalizasyonu var, suyu var, elektriği var. Neredeyse bir şehir kuruyoruz. 8-10 kişilik bir şehir kuruyorsunuz ve bütün ihtiyaçlarını karşılıyorsunuz. Sağlığını kuruyorsunuz, eğitimini kuruyorsunuz, güvenliğini kuruyorsunuz, etrafını çeviriyorsunuz. Yani neredeyse bir site haline orayı tamamlamış oluyoruz. Bundan bir ay önce 2 ay içerisinde 100 bin konteyner kuracağımızı söylemiştik. Bu hedefimizi aynen devam ettiriyoruz. Şimdi hedefimizi biraz daha arttırıyoruz. Yani bundan bir ay sonra da inşallah 200 bin konteyner kurulumunu tamamlamış olacağız." "Yaklaşık 50 bin artı 15 bin Çin'den katlanır konteyner getiriyoruz" Soylu, konteyner kentlerde tuvaletinden banyosuna, çamaşır makinesi, kurutma makinesine kadar her meseleyi teker teker planlayarak yürütmeye devam ettiklerini anlatarak, "Yaklaşık 50 bin artı 15 bin Çin'den katlanır konteyner getiriyoruz. Şu anda bunun 15 bini yolda. Bunların önemli bölümünü de köylere yerleştireceğiz. Katlanır konteynerlerde tuvalet olacak, banyosu olacak. Bir alanı köylere yönelik de oluşturacağız. En önemli meselemiz hayatın normalleşmesini temin edecek bir anlayış." diye konuştu. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun koordinatör olarak Adıyaman'da bulunduğunu dile getiren Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: "İlk günden itibaren hayatın normalleşmesi için çabayı ortaya koymaya çalışıyor. Bir taraftan yıkılan esnafımızın en azından geçici olarak nasıl barınma alanı varsa, aynı zamanda ticaret hayatının da devam edilmesine yönelik bir adım atılması önemliydi. Bu vesileyle yaklaşık 10 bine yakın çarşılarda veya müstakilen dükkanlar yapıp kura neticesinde depremde zarar gören esnafımıza vereceğiz. Buna Ticaret Bakanlığımız da sağ olsun yardımcı oldu. Bunun 8 binini bağış olarak aldık. Kayseri'den Ankara'ya, İstanbul'dan Samsun'a, Batman'dan memleketimizin birçok bölgesinden, Artvin'e kadar birçok valilik, ticaret, esnaf odalarımız var. Bağışçılarımız hakikaten yüce gönüllülük ortaya koydular. Bunun 2 bin tanesinin planlamasını AFAD olarak Emlak Konut'a yaptırıyoruz. Bazı özellikli alanlar için." Soylu, toplantının ardından düzenlediği basın toplantısında, Milli Eğitim Bakanlığına ve tüm yetkililere teşekkür etti. Çadır ve konteyner kentlerde eğitimlerin devam ettiğini dile getiren Soylu, şöyle konuştu: "Ama bir de her ilde biraz ilin dışında, çocuklarımızın üniversite imtihanlarına ve LGS'ye hazırlanmalarını temin etmek için daha bağımsız alanlar, daha böyle ağaçlık, daha mesire alanı gibi, orada çadırıyla, bazen kurulabilecek prefabrikiyle hem eğitimi sağlayan hem diğer aktiviteleri yapabilecek, depremin gündeminden kendisini çıkarabilecek ve onları sınava hazırlayabilecek bir yapı ortaya koymaya çalışıyoruz. İyi uygulama örneğini nerede görürsek diğer illerde de uyguluyoruz. Bu, Adıyaman Beşpınar'da başarılı şekilde yapılıyor. Buradan minibüslerle çocuklarımız götürülüyor. Orada dinlenme alanları var, ders çalışma alanları var. Yine aynı şekilde Kahramanmaraş'ta bir alan da hemen hemen bitmek üzere. Yine Hatay'da da NATO çadırlarının olduğu alan yine aynı işlevselliği gösterecektir." "El birliğiyle bu meselenin içinden inşallah çıkacağız" İl dışına çıkıp başka illerde barınan depremzedelerin bir bölümünün kendi illerine döndüklerini anlatan Soylu, şöyle devam etti: "Onların da tüm ihtiyaçlarını karşılamak için çok büyük çaba sarf ediyoruz. Güvenlik ve asayiş açısından herhangi bir problemimiz olmadı. Bütün güvenlik ve asayiş birimlerimiz meselenin üzerindedir. Bir de önemle Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Bey de hem talimatlarını hem de açıklamalarını yaptı. Az hasarlı, orta hasarlı, ağır hasarlı, yıkık ve acil yıkılacak binalara 10'ar bin liralık ilk destek söz konusuydu. Bu da ancak binaların hasar tespit durumlarına yönelik olarak verilebilecektir. Hasar tespit durumlarında hemen hemen nihayete gelindi. Şu anda 1 milyon 682 bin 309 haneye 10'ar bin lira ödeme yapılıyor. Birtakım hasar tespite itirazlar var. Hem de 'İsmim yok, orada oturmuyor, orada oturuyor' diyen bütün itirazları değerlendiriyoruz. Her şeyi kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Elimizden gelen bütün imkanı da tüm arkadaşlarımızla ortaya koymaya çalışıyoruz. El birliğiyle bu meselenin içinden inşallah çıkacağız." Bakan Soylu, sahadan çekilmediklerini, sürekli sahada olduklarına işaret ederek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatının da bu yönde olduğunu söyledi. "Bütün çalışmaları büyük gayretle yürütüyoruz" En önemli meselelerden birinin enkazlar olduğuna dikkati çeken Soylu, şunları kaydetti: "Şu anda tüm deprem bölgesinde yıkık ve acil yıkılacak, enkaz haline gelmiş ve acil yıkılması gereken binaların toplamı 56 bin 127 idi. Bina ölçeğinde söylüyorum, 24 bin 100'ünü dün akşam itibarıyla bitirdik ve döküm sahalarına götürdük. Bu yüzde 43'lük oran yapıyor ama hacim olarak yüzde 60'a denk geliyor. Çünkü büyük binalar daha ziyade şehrin merkezlerinde. İlk önce şehrin merkezlerini temizledik. Şimdi köyler ve diğer yerlerini alacağımız için orada işimizin biraz daha kolay olduğunu söylemek isterim. Tabii bu bittikten sonra Hatay hariç, ramazana kadar diğer illerde bunun bitirilebileceğini değerlendiriyoruz. Sarkarsa bile birkaç gün olur. Adıyaman'da da enkazın yüzde 74'ü kaldırıldı, acil yıkımın da yüzde 55'i. Yani Adıyaman'ın bu konuda genel ortalamada ileride olduğunu söylemek istiyorum. Bütün bu çalışmaları büyük gayretle yürütüyoruz." Bakan Soylu, işleri bitene kadar bölgede kalacaklarının altını çizerek, şöyle konşutu: "Elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz. Bu yaraları milletimizle birlikte saracağız. Milletimiz sadece buraya destek göndermedi, yardım göndermedi. Gönlünü de gönderdi. Aynı desteğin, aynı yardımın bu bir yıl içinde sürekli gönderilmesi esastır. Ramazana girdik. Bunu söylediğim zaman buradan haberi olmayanlar, farklı yerlerde yaşayanlar eleştirmişlerdi. Kahvaltılık istemiştik çünkü insanlar ramazanda, sahurda kahvaltılık arzu ediyor. Elbette ki AFAD olarak, Kızılay olarak alıp gönderiyoruz ama eğer yardım edecekseniz kuru gıda hijyendi, kahvaltılıktı... Bütün bunlar buranın şu andaki ihtiyaçları. Yine aynı şeyleri ifade ediyorum. Çünkü vatandaşımız hakikaten burada standart bir evde yaşıyor. Çadıra veya konteynere geçiyor. Bizim yapmamız gereken ev standardına belki getiremeyiz ama oradaki eksiklikleri hissettirmeyecek bir anlayışı oluşturmak." Deprem bölgesinde sivrisinekle ilaçlamalara dair geçen yılın iki katı çalışma yaptıklarını belirten Soylu, "Yani her ne varsa, ne yapılması gerekiyorsa, bütün kurumlarımızla beraber el birliğiyle en ince şekilde takip olur. Eksik olur mu? Eksik olur. Yani yüzde 99'unu yaparız. Yüzde 90'ını yaparsın, yüzde 5'ini yapamazsın. Bir eksiklikle karşı karşıya kalırsınız. Onları da tamamlamak için büyük bir gayret ortaya koyuyoruz." ifadesini kullandı. Toplantıya bölgede görevli Gümüşhane Valisi Kamuran Taşbilek, Bitlis Valisi Oktay Çağatay, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, Adıyaman Belediye Başkanı Süleyman Kılınç, İl Milli Eğitim Müdürü Ramazan Aşcı ve diğer yetkililer katıldı. Soylu, toplantının ardından beraberindekilerle Beşpınar Mesire Alanı'nda çadırlardan oluşturulan eğitim kampüsünde incelemelerde bulundu. Daha sonra Kahta ilçesine giden Soylu, Yavuz Selim Çadır Kent'i ziyaret etti. AA

Sigortacılar uyardı: Az hasarlı konutlarda tespit için acele etmeyin! Haber

Sigortacılar uyardı: Az hasarlı konutlarda tespit için acele etmeyin!

Sigortacılar, 6 Şubat'taki depremlerin ardından artçı sarsıntıların sürdüğüne ve yeni depremlerin meydana gelebildiğine dikkati çekerek, az hasarlı konutlarda tespit için acele edilmemesi uyarısı yaptı. 11 ilde büyük yıkıma neden olan depremlerin ardından, evlerini ve araçlarını sigortalatan depremzedeler, acil nakit ihtiyaçlarını karşılamak adına sigorta şirketlerine başvurarak hasar tespiti yaptırıyor. Başkent Sigorta Acenteleri Derneği (BASİAD) Başkanı Hacı Ali Yücel, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, depremlerin ardından şu anda yaklaşık 45 bin kişinin hayatını kaybettiğini, milyarlarca lira maddi zararın meydana geldiğini söyledi. Sigortacılık sektörünün, telafisi imkansız bu kayıpların ardından elini taşın altına sokan sektörlerin başında geldiğini anlatan Yücel, poliçesi olan araçlar, konutlar, iş yerleri ve can kayıplarında poliçe limitleri kapsamında ödeme yapıldığını dile getirdi. Yücel, şunları kaydetti: "Artçı sarsıntılar ve bağımsız depremler o bölgede hala devam ettiği için depremzede vatandaşlarımız hasar başvuruları için çok acele etmesin. Çünkü sigortalılar 'kısmi sigorta şirketi' ile anlaşıp tazminatı aldıktan sonra da hasar meydana gelebilir. Vatandaşlarımız yeni hasar konusunda sigorta eksperlerini ve şirketlerini 2. hasara ikna etmekte zorlanabilirler. Örneğin eviniz kısmi hasarlı ve zararınız 150 bin lira. Anlaşıp tazminatı aldınız. 5 saat sonra bir sarsıntı daha oldu, bu sefer çatlaklar büyüdü hatta eşyalarınızdan da zarar görenler oldu, zararınız büyüdü, bu farkı anlatmak zor ve yetersiz kalabilir." KREDİLERDE DOSYA MASRAFININ İÇERİSİNDE SİGORTA DA VAR Hacı Ali Yücel, deprem bölgesinde bankalardan konut, iş yeri, tüketici ve araç gibi herhangi bir sebeple kredi çeken vatandaşların mutlaka bilmesi gereken bir konu daha olduğuna dikkati çekti. Vatandaşlardan "dosya masrafı" adı altında alınan bedelin içinde mutlaka sigorta poliçesi de bulunduğunu anlatan Yücel, kullanılan kredi türü ile ilişkili hayat, konut, DASK, ferdi kaza, araç kasko ve trafik gibi sigortaları bankanın zorunlu olarak ya kendisinin ya da başka bir aracıya bunu yaptırdığını ifade etti. İlgili poliçelerin aslı veya aslı yerine geçen sureti olmadan kredinin onaylanmadığını belirten Yücel, şu bilgileri paylaştı: "Bu poliçelere ulaşmak önemli çünkü zaten mağdur olan insanlarımıza bir nebze de olsa yaralarına merhem olacak bu meblağ. Mesela, 200 bin lira konut kredisi kullandınız, krediyi veren banka 'dosya masrafı' adı altında belirli bir tutarı size DASK, konut, hayat veya ferdi kaza poliçeleri olarak yansıtıyor. Eğer kredi kullanan kişi poliçeyi kendisi yaptıracağını belirtirse, poliçe gelmeden kredi açılmıyor. Yani poliçe her halükarda zorunlu olarak yapılmış oluyor. Söz konusu 200 bin liralık krediyi aldınız. Konutunuz depremde hasar gördü. İlgili DASK poliçenizin bedelinin yanı sıra konut poliçenizdeki 200 bin lira limiti de sigorta şirketinden tazmin etme imkanına sahipsiniz. Ayrıca hayat sigortası da yapılmış ise banka borcu da buradan kapanıyor. Yani vatandaşlar toplamda DASK, poliçede verilen sigorta bedeli ve poliçede belirtilen enflasyon oranı kadar tazminat alma imkanına sahipler." POLİÇELER E-DEVLET ÜZERİNDEN KONTROL EDEBİLİR Kredi kullanan vatandaşların bu konudaki haklarını bilmesinin önemini vurgulayan Yücel, asıl önemli konunun vatandaşların bu poliçeleri bankalardan zamanında temin edebilmesi olduğunu belirterek, "Geçen yıl bankaların yaptığı ancak sigortalı vatandaşların haberlerinin olmadığı 60-70 bin poliçe olduğu duyumunu aldık." dedi. Vatandaşların poliçeleri e-Devlet üzerinden de kontrol edebileceğini aktaran Yücel, sözlerini, "Öncelikle kredi sahibi yaşıyor ise e-Devlet Kapısı'ndan 'Poliçelerim' bölümünden bulunabilmektedir. Eğer kişi vefat etmiş ise e-Devlet otomatik olarak silindiği için yasal varislerden bir kişi Sigorta Bilgi Merkezine (SBM) başvurabilir. Bu poliçeler acenteler vasıtasıyla düzenlenmiş ise genelde sorun yaşanmıyor ancak bankalar tarafından düzenlenmişse poliçeye ulaşmak güçleşiyor. Çünkü bankalar etik davranmıyor. Özellikle özel bankalar gerek pandemi sürecinde gerek deprem sürecinde hiç etik davranmadıkları konusunda duyumlar alıyoruz." diye tamamladı. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.