[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#İçişleri Bakanı Süleyman Soylu

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Şark görevinde düzenleme... Bakan Soylu açıkladı Haber

Şark görevinde düzenleme... Bakan Soylu açıkladı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü personeli ile kahvaltı programında buluştu. Şişli'de bir otelde düzenlenen programa Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, İstanbul İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ve birçok emniyet personeli katıldı. Bakan Soylu, kahvaltının ardından emniyet personeline hitap etti. Konuşmasında 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatan Bakan Soylu, "İnancım ve itikadım odur ki mesai birlikteliği yaptığımız bu yedi yıllık dönem bu kurumun tarihinde ayrı bir başlık olarak yer alacaktır. Haşa şahsımdan ötürü değil. 15 Temmuz'dan sonra bu teşkilatın ortaya koyduğu sahiplenme, kendini ihanetten arındırma ve 21. yüzyılı bir kaos yüzyılı haline getirmek isteyen küresel akla karşı ortaya koyduğu mücadeleden, kurum ve devlet aklından, kendi kapasitesini geliştirmeye yönelik attığı köklü adımlardan dolayı bu dönem ayrı yazılacak, ayrı hatırlanacaktır. Türk polisi gerçek gücünü, gerçek kapasitesini, tıpkı devletin tüm kurumlarında olduğu gibi FETÖ ihanetine karşı ortaya koyduğu ayakta kalma, arınma ve yenilenme hamlesiyle gerçekleştirmiştir. Belki pek çok şeyi elimizden aldılar. Belki mağduriyetler oluşturdular, belki zamanımızı çaldılar. Ama en önemli gücümüz olan köklü devlet geleneğimizi, devlet aklımızı alamadılar. Küresel efendilerinin talimatlarıyla beraber yaptıkları atamalarla, bilişim sistemlerimize veya arşivlerimize sızmalarıyla, hatta mevzuat değişiklikleriyle bu devlet geleneğini ve devlet aklını bertaraf ettiklerini zannettiler ama yanıldılar. Hepiniz şehitlerimizle ve gazilerimizle birlikte bu vatan toprağına sıkı sıkıya sarıldınız. Hepiniz bu kuruma sarıldınız, teslim olmadınız, teslim etmediniz. Efsane bir dönem olarak tarihe geçtiniz. Allah sizlerden razı olsun. Rabbim ayağınıza taş değdirmesin. Bizim teşkilatımız diğer teşkilatlara benzemez. Bizim teşkilatımız şüheda ve gaza ehli bir teşkilattır" ifadelerini kullandı. EMNİYET PERSONELİNİN HAKLARINA YÖNELİK YAPILAN ÇALIŞMALAR Emniyet personelinin haklarına yönelik yaptıkları çalışmalardan bahseden Soylu, "Personel sayımız 15 Temmuz sonrasında 273 bindi. Bugün ise personel sayımız 335 bindir. Ben 225 bin sayıya düştüğümüzü de iyi hatırlıyorum. Hem niteliği arttırdık, hem de yenilendik. Bugün teşkilatımızdaki 335 bin personelimizin yüzde 45'i yani neredeyse yarıya yakını 15 Temmuz sonrası göreve başlayan personelimizdir. Ve şu an görev yapan tüm personelimizin yüzde 77'si lisans mezunudur. Özellikle çarşı ve mahalle bekçiliğini bizzat Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yeniden ihya ederek şehir güvenliğinde hep birlikte önemli bir adım attık. Yine Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleri ve hassasiyetiyle 3600 ek gösterge sözümüzü tuttuk. Böylece polisimizin emekli olduktan sonra da ciddi bir geliri olmasını, rahat bir şekilde hayatını devam ettirebilmesini, polislik desteğinde gösterdiği fedakarlığı emeklilikten sonra biraz da olsa karşılığını alabileceği bir anlayışla karşı karşıya bıraktırmayı sağladık. Daha önce 2024 yılında yürürlüğe gireceği duyurulan iki bölge ve dört grup uygulamasını kaldırdık. Onun yerine herhangi bir ayrım olmadan iki bölge sistemini getirdik. Bölgeler ve hizmet sürelerine yönelik değişiklikler yaptık. Daha önce değişik oranlarda ve bazı hizmet sınıflarında uygulanan katsayı uygulamasını yüzde 52 oranına sabitleyen tüm personele ek bir ücret olarak bir vesileyle vermeyi kararlaştırdık ve bunu sağladık. Bir başka yenilik olarak personelimizin nüfusa kayıtlı olduğu il eğer büyükşehir ise o ile atanabilmelerinin de önünü açtık" dedi. İKİ ŞART GÖREVİ BİRE DÜŞECEK Bakan Soylu, Doğu ve Güneydoğu'da huzur ve güven ortamının oluştuğunu vurgulayarak, "Terör de neredeyse Türkiye içerisinde çok büyük bir darbe aldı. Neredeyse bitme noktasına geldi. Dağda 77 tane terörist kaldı. Allah nasip ederse onları da 29 Ekim 2023 tarihinde bu devlet sona erdirecek. Bu mücadele onların da kökünü kazıyacak. Bir görevimiz daha var, o da yurt dışında özellikle Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'de konuşlanan ve bugün oradaki birtakım yerlerden, bizim güvenli bölgelerimizin dışındaki yerlerden Türkiye'ye hem sızmaya çalışan, hem Türkiye'ye terör örgütü vasıtasıyla zarar vermeye çalışan bütün unsurları ve bütün o yerleri de tamamen önümüzdeki yıllar içerisinde temizleyip sona erdireceğiz. 2025 yılı sonu itibarıyla iki şark görevini bir şark görevine düşüreceğiz. Genel planlamamızı, programlamamızı bunun için gerçekleştiriyoruz. Bu zaman diliminde olduğu gibi o zaman dilimi içerisinde de mevcut görevinde olanlar da bundan istifade edebilme hakkına sahip olacaklar. Yani fiili olarak bugünden itibaren esas itibarıyla başlamış olacak. Bu adımın da polis teşkilatına hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı. ''KENDİSİNE YAKIŞIR YERLEŞKESİ OLACAK'' Yeni İstanbul Emniyet Müdürlüğü binası ile ilgili açıklamalarda bulunan Soylu, "İstanbul Emniyet Müdürlüğümüzün programı bitti, planı bitti, projesi bitti ve biz TOKİ'ye devrettik. Yakın bir zamanda inşallah Türkiye'nin en güzel emniyet yerleşkelerinden bir tanesini, yaklaşık 250 bin metrekarenin üzerinde bir yerleşkeyi her türlü sosyal donatılarıyla, her türlü sosyal imkanlarıyla birlikte Hasdal'da gerçekleştiriyoruz. İnşallah yakın bir zamanda da temeli atılacak ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün tam da kendisine yakışır, ülkemize ve İstanbul'umuza yakışır çok güzel bir yerleşkesi, çok güzel bir külliyesi olmuş olacak. İkincisi Bayrampaşa Çevik Kuvveti de oradan kaldırıyoruz. O da ihale aşamasına geldi. Onu da Kemerburgaz'da gerek Özel Harekat ve gerekse çevik kuvveti sırt sırta yapmak suretiyle mükemmel bir Özel Harekat ve Çevik Kuvvet ihalesinin aşamasına gelindi. Böylece Özel Harekatı da, Çevik Kuvveti de çok güzel bir yerleşkeyle İstanbul'da buluşturmuş olacağız" açıklamalarında bulundu. ''TÜRKİYE'Yİ TERÖRLE SINIYORLAR'' Terörle mücadele konusunda da değerlendirmelerde bulunan Bakan Soylu, şunları söyledi: "Terörle mücadelede tüm terör eylemlerinde iki bin on beşten bugüne azalış yüzde 96 azalmış, DHKP-C'nin yönetim kademesi tamamen çökertilmiştir. PKK'nın da çökertilmesi, Türkiye içerisinde bitirilmesi bir tek şeye bağlıdır. PKK avukatlarının aynı DHKP-C avukatları gibi içeri tıkılmasına bağlıdır. DHKP-C avukatlarını içeri tıktık ve DHKP-C'nin etkinliğini neredeyse belli bir noktaya kadar getirdik. Çünkü PKK özellikle avukatlar marifetiyle Türkiye'yi zehirlemektedir. Bunu yedi yıllık tecrübeme yönelik bir İçişleri Bakanı olarak söylüyorum. Ne zaman PKK'nın avukatları içeri tıkılır, o zaman Türkiye'de PKK diye bir şey kalmaz. Hedef onlardır. Bu kadar açık ve net. Çünkü cezaevlerinden dışarıya, dışarıdan cezaevlerine ve dışarıdan dışarıya aynen DHKP-C'de olduğu gibi bütün bilgileri taşıyan, bütün nefreti taşıyan, bütün fitneyi taşıyan, bütün örgütsel operasyonu ayakta tutmaya çalışan nitelik bunlardadır. Bunlar avukat değildir, kılıfları avukattır. Avukatlığın kendine vermiş olduğu birtakım imtiyazlarla Türkiye'yi terörle sınamaktadırlar. DHKP-C MKP, MLKP, TKPML örgütleri kırsaldan tamamen silinmiştir. Hepsinin kırsalda kadroları vardı. Şimdi hiçbir kırsalda bir tek kadrosu yoktur. Bu sol örgütler etkili şehir operasyonlarımızda tarihin en ağır darbesini yemiştir. Eylem kabiliyetleri önemli ölçüde azaltılmıştır. Türkiye terör tehdidinin en yoğun olduğu dönemde teröre karşı tarihinin en başarılı dönemini yaşamaktadır. Bunu yaşarken de hukuktan ve demokrasiden vazgeçmemiştir.''

125 cc'nin altındaki motorlar B ehliyetle kullanılabilecek Haber

125 cc'nin altındaki motorlar B ehliyetle kullanılabilecek

Bir televizyon kanalında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan AK Parti İstanbul milletvekili adayı Soylu, seçim sürecine ilişkin yaptığı değerlendirmede, şu anda Türkiye'de herkesin kendi kampanyasını yapabildiği, kendi söylemini açıkça dile getirebildiği bir seçim kampanyasının yürütüldüğünü anlatarak, ülkede tam bir demokrasi şöleninin olduğunu söyledi. Soylu, İstanbul'da billboard bulmakta zorlandıklarını belirterek, AK Partili milletvekili adaylarının buldukları billboardların, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin baskısıyla birlikte bir zaman sonra kaldırıldığını ifade etti. Belediyenin beraber çalıştığı ajanslara "Ya kaldırırsınız ya bundan sonra sizle çalışmayı bırakırız" dediğini aktaran Soylu, buradan "Eğer karşımızdakiler iktidarda olsaydı herhalde siyaseten adım attırmazlardı" çıkarımının yapılabileceğini dile getirdi. Bakan Soylu, Türkiye'de bugün iktidarın, herkesin siyaset kampanyasını istediği gibi yapabilmesinin iklimini, zeminini oluşturduğunu anlatarak, "Fakat öbür tarafta İstanbul mitingine giderken metrolar yavaşlar, metrobüsler seferlerini azaltır. Ellerine geçirdikleri fırsatları diğer siyasi partinin, yani bizlerin, oradan daha az istifade etmemizi sağlayan bir sistemi, bir kurguyu oluşturmuşlar" dedi. Bakan Süleyman Soylu, depremden etkilenen şehirlerdeki durumun sorulması üzerine, bu bölgelerde şu ana kadar 1500'ün üzerinde konteyner seçim ve oy kullanma yeri kurulduğunu aktardı. Bölgelerdeki vatandaşların AFAD tarafından tahliyesinin sağlandığını hatırlatan Soylu, şu ana kadar şehirlerine gitmek isteyen yaklaşık 400 bin kişinin de geri dönmesini sağladıklarını dile getirdi. Bakan Soylu, seçim döneminde de bölgeye gidip oyunu kullanmak isteyenlere bu imkanı sağladıklarını, ayrıca deprem bölgesine giden ancak oy kullanma yerini İstanbul, Ankara ya da İzmir'e aldırmış kişilere de imkan sağlandığını belirtti. Yeşil Sol Parti'nin mitinginde, Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkanı Salihe Aydeniz'in "14 Mayıs'ta İmralı'nın kapısını parça parça edeceğiz" şeklindeki sözleri ve Yeşil Sol Parti'nin cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na destek vereceğini açıklaması konusundaki değerlendirmeleri sorulan Soylu, şöyle konuştu: "Bu konuşan kişi dağ kadrosunda. Demokratik Bölgeler Partisi dediği parti de HDP'nin bir yedek partisi olarak kurulmuş bir siyasi parti. Çoğunlukla da biz bunlara KCK operasyonları yaparız. KCK operasyonlarının hedefinde bu siyasi parti var. Bunlarla beraber seçime girmek büyük bir sorumluluktur ve bu büyük sorumluluğu üzerine alacaksınız. Bunu da kim alacak? 'Ben Atatürkçüyüm' diyen bir siyasi parti alacak bunu. Bunların hepsinin bir istismar olduğu ve kullandığı bütün değerlerin bir samimiyetsizlik içerisinde kullanıldığı da her şeyiyle apaçık ortada. Diyorlar ki, 'Özerklik ilan edeceğiz. Afrin'den Türkiye'yi söküp atacağız. Apo'yu, Selo'yu, Öcalan'ı serbest bırakacağız.' Bunu nerede söylüyorlar? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının yaptığı mitingde HDP bayraklarıyla beraber." Soylu, diğer tarafta da Avrupa ve Amerika dergileri ve basınının başka bir kampanya yürüttüklerini, Türkiye'nin şu anda 360 derece kuşatılmış bir dış kampanyayla karşı karşıya olduğunu belirtti. İsveç Konsolosluğu dahil olmak üzere Oy ve Ötesi Derneğine sürekli maddi desteklerin sağlandığına vurgu yapan Soylu, şunları kaydetti: "Bizim Sivil Toplum İlişkileri Genel Müdürlüğümüzün denetlemesinden bu ortaya çıkıyor. İşin başka boyutları var. Bir ülkenin seçiminin sandık yönetimine dahil veya sandıkların yönetiminde, gözetiminde bulunacak vatandaşlarımızın veya görevlilerin bir dernek tarafından eğitilmesi... Siyasi partiler ne işe yarar? Varlık nedeni partisinin kampanyasını yapmak, partisinin beyannamesini yazmak, oya sahip çıkmak, sandıklarda bulunmak, iktidara gelirse de partisinin beyannamesi çerçevesinden hükümeti yönetmek ve idare etmek. Siyasi partiler kendi varlık sebeplerini almışlar, İsveç üzerinden veya başka ülkeler üzerinden yürütülen kampanyalara bunu dayandırıyorlar. Burada çok net, dergiler, dernekler, konsolosluklar, uluslararası yardımlar, PKK, PYD çalışıyor, FETÖ sosyal medya üzerinden çalışıyor." "TÜRKİYE'DE TERÖRİST SAYISI 83'E DÜŞTÜ" İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bugün Türkiye'de terörist sayısının 83'e düştüğünü anlatarak, "Dün bir teröristi Diyarbakır Lice'de etkisiz hale getirdiler. Bu sabah bir teröristi daha etkisiz hale getirdiler. Toplam 2 terörist etkisiz hale getirildi. Operasyonlarımız hala Diyarbakır Lice kırsalında devam ediyor. Bu 83'ün 20'sini de saymayın; kiminin kolu yok, kiminin bacağı yok. Onlar mesela yurt dışına kaçmak istiyorlar yol bulup kaçamıyorlar. Mağaralarda hayvan gibi yaşamak zorunda kalıyorlar." ifadelerini kullandı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in bakanlıklarla ilgili açıklaması sorulan Soylu, buna dünyada "at pazarlığı" dendiğini aktardı. Bakan Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Türkiye'nin her yerinde bir şey anlatmaya çalıştığını belirterek, "İstanbul'da ne yaptın? Elinizde belediyeler var ne yaptınız?" ifadesini kullandı. Üreten Türkiye'yi büyütme iddialarının olduğunu ifade eden Soylu, 10 bin dolar olan kişi başına milli gelir seviyesini 16 bin dolara çıkaracaklarını, bunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağını belirtti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Kandil'den Millet İttifakı'nı desteklemeye yönelik bir açıklama kimin işine yarar? Bizi mi destekliyorlar, onları mı destekliyorlar? Terör örgütü kalkıp da ben seni destekliyorum diyorsa aslında bu karşı tarafı destekliyorum demektir" ifadeleri hatırlatılan Soylu, şöyle konuştu: "HDP kimi destekliyor? HDP, Kandil'in dışında başka birini destekleyebilir mi? Şu andaki adayları belirleyen de tek tek yazan da Kandil. Diyor ki, 'Adaylar bu olacak.' HDP'ye de talimat veriyor, 'Sen her yerde Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceksin.' Bunu çıkıp söylemek milletle alay etmek demektir. Aynı zamanda, bence kendisini şeyden kurtarmaya çalışıyor, 'bir suçla karşı karşıya kalmayayım' diye bir endişesi olmuş. O endişesini izale etmeye çalıştığını ifade ediyor, resmi bir söylem ortaya koyuyor kayıtlara geçsin diye." YENİ EHLİYET DÜZENLEMESİ Bakan Soylu, 125 cc altındaki motosikletlerle ilgili ehliyet düzenlemesi için Milli Eğitim Bakanlığı ile görüştüklerini anlatarak, "Bundan sonra 125 cc'nin altındaki motorlar B sınıfı ehliyetle kullanılabilecek. Bu konudaki çalışmalar belli bir noktaya geldi, hazırlığı yapıldı ve arkadaşlar da düğmeye bastılar. Motosikletle alakalı ek bir dersle bunu sağlayabilecekler. Onun için ayrı bir motor ehliyeti almaya da gerek kalmamış olacak." bilgisini paylaştı. Soylu, "kadına yönelik şiddetin engellenmesi çalışmalarına" ilişkin bir soru üzerine, kurulan elektronik izleme merkezinin 24 saat çalıştığını söyledi. Hakimin verdiği karar çerçevesinde hem mağdurda hem şüphelide iki aletin olduğunu anlatan Soylu, ikisinin birbirine yaklaştıkları anda giden sinyalin harita üzerinden takip edildiğini söyledi. "Kadına El Kalkamaz" diye bir proje başlattıklarını belirten Soylu, kadını koruduklarını, 12 milyon erkeğe de bizatihi eğitim verildiğini aktardı. Kadına şiddetle ilgili önemli bir mekanizma kurduklarına işaret eden Soylu, bu mekanizmanın Türkiye'nin her yerine yaygınlaştırıldığını, sadece KADES'ten ihbar almadıklarını, polis ve jandarmada Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirlikleri kurulduğunu, toplamda 1200'ü aşkın yerde ofislerinin olduğunu söyledi. Soylu, kadına şiddetin önlenmesi kapsamında ayrılan ya da ayrılık aşamasında olan kişilerin, bu süreçte görüşmek istemeleri halinde, polis merkezi ve kaymakamlıklarda oluşturulacak alanda görüşebileceklerini, bu projenin de 14 Mayıs'tan sonra 1-1,5 ay gibi süre içerisinde hayata geçirileceğini anlattı. AA

İçişleri Bakanı Soylu'dan açıklamalar Haber

İçişleri Bakanı Soylu'dan açıklamalar

Gaziosmanpaşa'da bir restoranda kanaat önderleri ile kahvaltı programında konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'de yıllarca iktidarların en büyük hayalinin enflasyonu 5'in altına indirmek olduğunu ve bunu da AK Parti'nin başardığını belirterek, Gezi Parkı olaylarından itibaren Türkiye'nin tekrar istikrarsızlaştırılmaya çalışıldığını söyledi. Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ülkeyi ekonomik açıdan çok önemli bir noktaya taşıdığını anlatarak, Gezi olaylarından başlayan sürecin Türkiye'nin önünde sürekli engel ortaya koyduğunu ifade etti. Türkiye'nin bağımsız olmasının istenmediğini dile getiren Soylu, "Ekonomik olarak bağımlı olmamızı istiyorlar. Bizim sürekli olarak dışarıya para vermemizi istiyorlar. Bizim sürekli olarak ülkenin dövizle dışarıya borçlanmasını istiyorlar. Sürekli boynumuz bükük kalsın, belimiz eğik kalsın istiyorlar" diye konuştu. Soylu, Gezi Parkı olaylarının ardından 17-25 Aralık, 15 Temmuz darbe girişimlerinin yanı sıra Türkiye'de yaşanan yangın, sel ve deprem gibi doğal afetlerin, dünyada yaşanan salgın, Ukrayna-Rusya savaşı ve Suriye savaşı gibi tüm global gerilimlerin her birinin ülkeye maliyeti olduğunu kaydetti. 15 TEMMUZ'UN VERDİĞİ ZARARLARDAN BAHSETTİ 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye'nin ekonomi, siyasi, sosyal hayat ve dış politikasına zarar verdiğini anlatan Soylu, şöyle devam etti: "Ben kendi İçişleri Bakanlığımı anlatayım. Polisinden jandarmasına, kaymakamından valisine kadar her birinden yeniden almak zorunda kaldık. O arayı nasıl geçtik? Bazı illerde hala iki vali yardımcısıyla beraber gidiyoruz. Çünkü neredeyse ilçelere verebilecek kaymakam sayısı azaldı, vali yardımcılarını getirdik kaymakamlığa. Polis sayımız, jandarma sayımız azaldı. Neden? Çünkü her birini bir yere sokuşturmuşlar. Hakim sayımız, savcı sayımız… Bunu yeniden kendine getirebilmek, yeniden aynı sayıyı denkleyebilmek için yaklaşık 6-7 yıllık bir zaman dilimine ihtiyacımız oldu ve bunu gerçekleştirdik. Bu kadar ufacık bir maliyetten bahsediyorum. Diğer ekonomik maliyeti, gelecek maliyeti, bunların her birinin kendi adına elbette ki önemli süreçleri ve maliyetleri oldu." Soylu, Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin yıllarca terör olayları nedeniyle kalkınamadığını vurgulayarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu durumu tersine çevirdiğini aktardı. İçişleri Bakanı Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Diyarbakır'dan ne kadar mesulsek Erbil'den de o kadar mesulüz. Diyarbakır'dan ne kadar mesulsek Şam'dan da Bağdat'tan da o kadar mesulüz. Eğer her tarafta huzur olursa, etrafımızdaki coğrafyayla bunu çok güçlü bir şekilde yaşamaya çalışırız. O ülkelerin de bize ihtiyaçları var. Türkiye'yi örnek görüyorlar. Çünkü onlar da Batı'ya karşı direnmeye çalışıyorlar. Biz de Batı'ya karşı direndik, belli bir noktaya kadar gelebildik. Geldik de ne oldu? Altyapımızı yaptık. Gelecek nesillerimize, gelecek Türkiye'mize daha büyük bir sıçrama imkanı sağladık. Eğer altyapımız olmasaydı, şöyle iterek bizi düşüreceklerdi, bir hamleyle. Bizi 15 Temmuz'da düşürememelerinin sebebi, bizi dolar saldırılarında düşürememenin sebebi tam da budur. "O REKLAMLARI TAMAEN KALDIRACAĞIZ" Belediye otobüs duraklarında "Kız kıza yakın olmak kadar doğal" sloganıyla bir krem reklamını asılı olduğunu ifade eden Soylu, "Türkiye'yi getirecekleri ve getirmek istedikleri yer burasıdır. Ticaret Bakanı'mızla konuştuk, o reklamları tamamen kaldıracağız. Bu kadar basit. Böyle bir reklamı biz kabul edemeyiz. İnsanımızın ahlakına, insanımızın yapısına yönelik bir reklamı elbette kabul edebilmek mümkün değil" diye konuştu. Soylu, televizyon dizilerine de muhakkak bir LGBT'li karakterin sıkıştırıldığını anlatarak, "Neden? İnsanımızı alıştıracaklar. Ben söylüyorum, alınıyorlar da. Sen kendin billboardlarda Kemal Kılıçdaroğlu olarak yazmışsın, 'Cinsel yönelimin her türlüsünü kabul edeceğiz.' demişsin. Erkekle erkek, kadınla kadının evlenmesini Türkiye'ye bir öneri olarak getiriyorlar. Neden? Çünkü bizi yıllardır yıkamadılar. Bizim güçlü bir aile yapımız var" ifadelerini kullandı. Millet İttifakı'nı eleştiren Soylu, "Tayyip Erdoğan geldikten sonra Batı'yı Türkiye'de tasfiye etti. Bütün kavga budur. Karşımızdakiler Batı'yı tekrar Türkiye'ye çökmesi için hazırlık yapıyorlar. Biz de tam bağımsızlık için hazırlık yapıyoruz. Bu kadar basit. Bu ülke bizim ülkemizdir diyoruz. Eğer bu ülkeyi biz kendi istikametimizde, dediğimiz ölçülerde götürebilirsek, etrafındaki coğrafyanın huzurunu da biz temin ederiz." değerlendirmesinde bulundu. AA

Bakan Soylu: “Tayyip Erdoğan devrimci bir adamdır” Haber

Bakan Soylu: “Tayyip Erdoğan devrimci bir adamdır”

Bakan Soylu, Fatih’te gençlerle sahur yaparak önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Soylu, "Uçağa binmek bir zenginlik alametiydi. Bu ne zaman değişti biliyor musunuz? Tayyip Erdoğan ile beraber değişti. Abartı mabartı yok. Bu Tayyip Erdoğan’la beraber değişti. Tayyip Erdoğan’la beraber millet uçağa binmeye başladı. Tayyip Erdoğan devrimci bir adamdır" dedi. "DÜNYANIN EN BÜYÜK PROBLEMİ KÜLTÜREL TERÖRİZM" İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan Fatih’te AK Parti Gençlik Teşkilatı’nın sahur programına katıldı. Programda konuşan Soylu, “Ben Terör örgütlerinden korkmuyorum. Onlarla mücadele belli, ama dünyanın en büyük temel problemlerinden birisi kültürel terörizmdir. Biz kültürel terörizmle karşı karşıyayız. Bu kadar açık ve net. Aile yapısı, ahlakı, büyüğü, küçüğü her ülkenin içerisinde bulunduğu medeniyeti onun tarihini, dinimizi, inanç değerlerimizi, geleneğimizi, göreneğimizi, annelerimizin ve babalarımızın bize öğrettiklerini tarif etmeye yönelik bir kültürel terörizmle karşı karşıyayız. Buna karşı bir şey söylediğiniz zaman gerici oluyorsunuz. Arkadaşlar, biz sadece darbelerle meşgul olmuyoruz. Bunlarla uğraşıyoruz çünkü çok acısını çekmişiz, terörle meşgul oluyoruz. Bunlarla uğraşıyoruz. Ama en temel problemlerimizden bir tanesi her ülkenin zeminini altına almaya çalışıyorlar. Adam değiştiriyorlar, para veriyorlar, onlara sanal itibarlar kazandırıyorlar ve kazandırdıkları sanal itibarlar üzerinden de ülkeleri tahrip etmeye çalışıyorlar. Her yerde bu böyle işliyor.” ifadelerini kullandı. “Biz Avrupa’nın boyasının Amerika’nın boyasına döküldüğünü gördük” diyen Soylu sözlerine şöyle devam etti, “Biz çocukluğumuzda şöyle büyüdük, bize hep şunu söylediler. İngiltere demokrasinin beşiğidir. Evet, nasıl beşiği? Bir meşruti sistem var. Kral var, kraliçe var, o ne yapıyor İngiltere’de, kimsenin haberi var mı? Mesela bir kral, bir kraliçe, bir sistem içerisinde ne ifade eder, veya bir başbakan neyi ifade eder? Biz aslında bunu çok açık bir şekilde geçen günlerde gördük. 3 defa başbakan değiştirdiler üst üste, şimdi de değiştirecekler, ayıp olmasın diye değiştiremiyorlar. Peki demokrasiyle mi değiştirdiler? Hayır, beğenmediler. Hemen değiştiler. Peki sen nasıl demokrasinin beşiğisin? 3 ayda üç başbakan değiştirdiler. 3 ayda 3 ayrı parti kongresi yaptılar. Bu nasıl bir parti ki hemen siyasileri harekete geçiriyor, başbakanlık yapmadığını anlayıp anlayamayacak.” diye konuştu. AVRUPA'YI HEDEF ALDI Avrupa'yı hedef alan Soylu sözlerine şöyle devam etti: “Bir kışı hesap edemeyen, bir öndeki kışı planlayamayan ve ben bu dünyayı yumuşak bir düzeyden yöneteceğim diyen batı, Avrupa müfriz olmuştur. Size bir ağabeyiniz olarak şunu söylemek isterim, Avrupa diye bir şey yoktur, kafanızda büyütmeyin. Amerika vardır. Avrupa Amerika’nın konvoyundaki katırdır. Hiçbir özelliği söz konusu değildir.” dedi "BU ÜLKEDE ANCAK ZENGİNLER UÇAĞA BİNERDİ" Bakan Soylu, “Herkese tekrar hatırlatmak lazım. Bu ülkede ancak zenginler uçağa binerdi arkadaşlar. Uçağa binmek bir zenginlik alametiydi. Bu ne zaman değişti biliyor musunuz? Tayyip Erdoğan ile beraber değişti. Abartı mabartı yok. Bu Tayyip Erdoğan’la beraber değişti. Tayyip Erdoğan’la beraber millet uçağa binmeye başladı. Tayyip Erdoğan devrimci bir adamdır. AK Parti devrimci bir siyasi partidir. Siyasi yelpazedeki yeri tanımlanırsa tam da böyledir. Değerlerine bağlı bir devrimcidir. Cesurdur. Size Türkiye'nin alt yapısı hazır, geleceğe doludizgin koşabilecek bir Türkiye bırakılmaktadır.” diye konuştu. İHA

Bakan Soylu: Her seçim kıymetlidir Haber

Bakan Soylu: Her seçim kıymetlidir

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanı ve Genel Seçimler kapsamında geldiği İstanbul'da çalışmalarını sürdürdü. Bu çerçevede Bakan Soylu, yerli ve milli otomobile olan TOGG ile Levent'te bulunan AK Parti Beşiktaş Seçim Koordinasyon Merkezi açılışına katıldı. Partililer tarafından coşkuyla karşılanan Bakan Soylu'nun katıldığı açılışa, 24. Dönem Ak Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Baha Öğütken, eski milletvekili Aydın Ayaydın, AK Parti Beşiktaş İlçe Başkanı Yıldırım Turan, AK Parti İstanbul Milletvekili Adayları Derya Ayaydın ve Ferşat Yıldırım ile partililer katıldı. “SEÇİM ÇOK ÖNEMLİ” Açılışta konuşma yapan Bakan Süleyman Soylu, “Her seçim kıymetlidir. Seçimi kıymetli olmasının sebebi de seçime katılan vatandaşlardan 1 kişi dahi olsa gider oyunu seçilecek kişiye yönelik emanet olarak verir. Seçilir ya da seçilmez ama insanlar bazen kendi evlatlarından kendi varlıklarını imtina ediyor. Oysa seçimin anlamı yönetebilecek insanları veya yönetmeye aday olacak insanlara bir emanet verilmesidir. İnsan hayatı için en önemli süreçlerin içerisindeyiz. Bizim ülkelerde istikrarın devam edebilmesi için ve terörle mücadelede sınamalarla karşı karşıya kalan ülkelerde huzurun, güvenin ve refahın çok daha iyi bir noktaya taşınabilmesi için gençlerin geleceği ümitle karşılayabilmesi için, kendilerini gelecek anlayışının inşasına, duygusuna ve ümidine sahip olabilmesi için toplumun tüm kesimleri için seçim çok kıymetlidir” diye konuştu. “ÖNÜMÜZE NET BİR TABLO KOYDU” Ortadoğu coğrafyasında yaşanan sorunlara dikkat çeken Soylu, “Batı bu coğrafyanın medeniyetini altüst etmek için her şeyi yapıyor. Suriye'den Irak'a tüm Ortadoğu da bölgemizin yakınlarında bir devlet otoritesi söz konusu değildir. İran yıllardan beri Batının ambargosuyla karşı karşıyadır. Afganistan işgal edilmiş ve 17 bin hektar olan afyon üretim tarlaları yani üretilen eroinin olduğu tarlalar, Amerika'nın işgaliyle birlikte 300 bin hektara çıkmıştır. Pakistan hala sıkıntıdadır. Yemen'den Libya'ya kadar iç istikrarsızlık ve karışıklıklar hala devam etmektedir. Lübnan tarihinin belki de en temel ekonomik krizlerden birini yaşamaktadır. Balkanlar ilgili özellikle 1990'lardan itibaren Balkanlar'da net bir Batı egemenliği kurulmak istenmektedir. Kendilerinden olmayanları ve kendilerine tabii olmayanları tasfiye etmek, Batının cici yüzünün maskesinin arkasındaki belki de en temel korkudur. Ukrayna-Rusya savaşında ten ve göz rengi önemliymiş. Bizim için ise değil. Biz Suriye'de neyi yaşamışsak, dünyanın hangi noktasında neyi yaşamışsak rengi siyah ve beyaz olsun, peygamberimin bize veda hutbesinde söylediği gibi herkese sahip çıktık. Ancak Batı dünyadaki yoksullukları dirseğiyle iterken Ukrayna savaşında bambaşka bir ayrılacağı ortaya koydu. Net bir tabloyu önümüzde koydu” şeklinde konuştu. '''NE OLURSUNUZ BU MESELEYİ ÇÖZER MİSİNİZ' DEDİLER'' Batı ülkelerini eleştiren Soylu, "Avrupa Birliğinin önemli üst düzey yöneticisi bir tespit yaparak, ‘enerjimizi Rusya'ya, üretimimizi Çin'e, güvenliğimizi ise Amerika'ya verdik, ne yapacağımızı bilmiyoruz' dedi. Geçtiğimiz kış hafif geçmesine rağmen ne yapacaklarını bilmedikleri için 22 derecede ısınamadılar. 13-14-15 dereceler indirmek zorunda kaldılar. Ne oldu onların 50-100 yıllık planlarına? Önlerindeki bir kışı göremeyen Batı, elbette dünyanın hiçbir ama hiçbir meselesine çözüm ortaya koyamaz. Pandemiye koyamadılar, maske kavgaları yaptılar. Ürettikleri aşıları başka ülkelere vermediler. Hele ki yoksul ülkelere hiç göndermediler. Yaşlılarını ölüme terk ettiler. Birleşmiş Millet dahil dünyanın çatı kurumlarının nasıl iflas ettiğini hepimiz yaşadık. Sadece bu değil, göç meselesinde sırtlarını döndüler. Aktörlerinin Suriye ve Irak'a göndererek verdikleri fotoğraflarla birlikte aslında göç meselesini çözebileceklerini zannettiler. Oysa dünyanın en yakıcı meselelerinden bir tanesi olan göç ile karşı karşıya kaldık ve beceremediler. Çünkü Avrupa hep uç noktalara ve marjinallere teslim oldu. Avrupa itibarı olmadığı için gıda krizini çözemedi, Rusya ile Ukrayna arasında giremedi. Çünkü bugüne kadar hep yakıp yıktılar. Söyledikleri hiçbir sözün arkasında durmadılar. Vahşi kapitalizmin ayakları altında ya ülkelerin enerji kaynaklarını sömürdüler ya da o ülkelerde yaşayan insanların emeklerini sömürdüler. İtibarları olmadığı için Recep Tayyip Erdoğan'ı arayıp, ‘ne olursunuz bu meselesi çözer misiniz' dediler” dedi. "ÖRNEK OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ" Bakan Soylu, "Cumhuriyeti bu millet hep birlikte ilan etti. O günden itibaren onlarca defa önümüzü kestiler. 'Hürriyetinizi, özgürlüğünüzü kazandınız ama sizi biz yöneteceğiz' dediler. Bu ülkenin bütün kavgası, kendi kendini yönetme kavgasıdır. Bu milletin iradesiyle kendi tercihiyle birliğiyle ve beraberliğiyle bu ülkeyi yönetme mücadelesidir" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin ilk kez İHA, SİHA ve Kızılelma, milli tank yaptığını ve ihracatını 254 milyar dolara çıkardığını söyleyen Bakan Soylu, "Yapılması gereken hakikatin ve istikametin peşinden gitmektir. Türkiye çok badireler atlattı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da turist sayısı yüzde 46 artmıştır. Daha yeni başladık. Türkiye'nin geleceğini hep birlikte inşa ettik, inşa etmeye çalıştık. Bu aynı zamanda demokrasinin, ülkenin gelişimidir. Bugün insanlar kendi dillerini rahatça konuşabiliyorlar. Tayyip Erdoğan büyük bir devrimcidir. Türkiye'de bugün herkes rahatlıkla 'ben Aleviyim' diyebiliyor. Devlet herkesin devletidir. Cumhurbaşkanı herkesin cumhurbaşkanıdır. Biz dünyaya sadece yaptıklarımızla değil adaletimizle de örnek olacağız. Örnek olmaya devam edeceğiz" dedi. “ENFLASYON TÜM DÜNYADA PROBLEM HALİNE GELDİ” Açılışta konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili Adayı Derya Ayaydın ise “En büyük sorunumuzun hayat pahalılığı olduğunu biliyorum. Toplumun her kesiminin sıkıntılar yaşadığının da farkındayım. Ancak bu durum ülkemize özgün bir durum değildir. Enflasyon tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en temel problemlerden biri olmuştur. Koronavirüs pandemisi sonrasında da Rusya-Ukrayna savaşı ve yüksek oranda artan enerji fiyatları, tedarik zincirlerindeki aksaklıklar tüm dünyada enflasyonu rekor seviyelere yükseltmiştir” dedi. “AK PARTİ İKTİDARI İLE KADININ GÜCÜ VAR” Derya Ayaydın, “Bir kadın olarak sizlere Türk aile yapısı ve kadına şiddetle ilgili değerlendirmemi sunmak istiyorum. AK Parti aileyi toplumun temel taşı olarak görmektedir. Kadına gelince, kadına ve kadına yönelik şiddetle mücadele AK Partinin kırmızı çizgisidir. Kadın erkek eşitliğini ve devletin bu eşitliği yaşama geçirmesini sağlamakla yükümlü olduğunu anayasaya taşıyan parti AK Partidir. AK Parti kadının kamusal ve siyasal alanda görünür ve aktif olması ile hedefi doğrultusunda büyük adımlar atmıştır. Başörtüsü sorununu ortadan kaldırmış, kadınlara yönelik böylesi bir ayrımcılığı sonlandırmıştır. Bugün Türkiye'de dileyenin şu an aramızda bulunan aile bireylerim gibi başını özgürce örttüğü, dileyenin de benim gibi başını özgürce açık bıraktığı bir hayat tarzını benimsemektedir. AK Parti bu konuda hiçbir art niyeti ve kompleksi yoktur. Bu konudaki temel amaç, kadınların özgürlüğünün her açıdan korunmasıdır. Ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesi karşı kanunu hayata geçiren parti de AK Partidir. Son günlerde kadına şiddete karşı koruyan 6284 sayılı kanunun kaldırılacağına dair iddialar gerçek dışıdır. Bu konunun en büyük savunucuları biz AK kadınlar olacağız. Ben de mecliste bu konunun takipçisi olacağım. AK Parti iktidarlarıyla kadının adı ve gücü var. Tüm bunları ileriye taşımak en önemli önceliklerimizden olacaktır” ifadelerini kullandı. “BEN MECLİSTE DE GENÇLİĞİN SESİ OLACAĞIM” Ayaydın, “Gençlik konusunda ise AK Parti gençliğe önem vermektedir. Bu nedenle gençliğin yurtiçi ve yurtdışı eğitimine öncelik vermektedir. Bütçede aslan payı hep eğitime harcanmıştır. 2002 yılında 7.5 milyar lira olarak devir alınan Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi 2023 yılında 435 milyar liraya yükselmiştir. Üniversite öğrencilerinin faydalandığı yurt yatak kapasitesi 2002 yılı sonunda 182 bin iken yeterli olmamakla birlikte bugün 850 bini aşmıştır. AK Partinin gençliğin istihdamına verdiği önem kamuoyu tarafından takdir edilerek izlenmektedir. Ben mecliste de kadının ve gençliğin sesi olacağım” diye konuştu. İHA

Haber

"Polis Teşkilatı bu milletin gururu olmaya devam edecek"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Türk Polis Teşkilatının 178. Kuruluş Yıl Dönümü İftar Programı'nda yaptığı konuşmada, emniyet teşkilatının şan ve şeref dolu 178 yıllık birikimi, milletiyle kurduğu gönül bağı, şehit ve gazilerinin fedakarlıkları ile dünyadaki emsallerinden çok farklı bir yerde bulunduğunu söyledi. Bugün birçok ülkede eğitim veren Türk Polis Teşkilatının, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği ve desteğiyle birikimini, teknik ve beşeri açıdan sağlamlaştırdığını belirten Soylu, "15 Temmuz'da yaşadıklarımız halen taze ve halen hafızalarımızdadır. Hedefledikleri, Türk Polis Teşkilatıydı. İlk önce içine girmeye çalıştılar, ele geçirmeye ve Türk Polis Teşkilatını esas itibarıyla başka ülkelere bende etmeye çalıştılar." diye konuştu. Soylu, darbecilerin amaçlarına ulaşamadığını ve teşkilatın 15 Temmuz'dan sonra daha da güçlendiğini ifade ederek, "30 bini bekçi olmak üzere 157 bin personel alımıyla hem kahraman arkadaşlarımızın sayısını artırdık hem de ciddi şekilde yenilendik." dedi. Polislerin özlük haklarında iyileştirme, bölge ve hizmet sürelerine yönelik birçok düzenleme yapıldığını anlatan Soylu, daha önce FETÖ'nün tahrip ettiği Polis Bakım ve Yardım Sandığı'nın (POLSAN) da son yıllarda ciddi şekilde büyüdüğünü ve kar ettiğini söyledi. Soylu, Türk polisinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteği ve liderliğiyle 178 yıllık tarihinin en başarılı ve en güçlü dönemini yaşadığını belirterek, terör ve uyuşturucuyla mücadelede başarılı operasyonlar gerçekleştirildiğine işaret etti. Bakan Soylu, "2017'de 941 olan uyuşturucudan madde bağlantılı ölüm sayıları, 2022'de 270'e geriledi." bilgisini verdi. Artan nüfus ve araç sayısına rağmen trafikte can kayıplarının 10 yılda yüzde 50 azaldığını vurgulayan Soylu, "Sayın Cumhurbaşkanımız talimat verdi, bekçilerimizle sokaklarımızı hırsıza ve uğursuza kapattık. Günlük 282 olan evden hırsızlık ortalaması 164'e geriledi." dedi. Soylu, 2020'de kurulan Polis Arama Kurtarma biriminin, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından enkaz altındakilerin yardımına koştuğunu belirterek, şunları kaydetti: "1151 vatandaşımızı bizzat enkaz altından çıkardı, onlara umut oldu. Özel harekattan güvenlik daireye, asayişten trafik polisimize kadar diğer tüm birimleriyle afet bölgesindeki asayişi temin etmek için 24 saat nöbet tuttu. Envanterindeki yerli ve milli taarruz helikopteriyle, İHA ve SİHA'larıyla, yüksek teknoloji altyapısıyla, modern kriminal laboratuvarlarıyla bugün uluslararası saygınlığa, itibara ve yüksek bir kapasiteye sahip olan Türk Polis Teşkilatı, inşallah yine Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği ve desteğiyle Türkiye Yüzyılı'nda da polis yıldızını parlatmaya, istikrarlı iç güvenlik hedefiyle yolunda yürümeye ve bu aziz milletin gururu olmaya devam edecektir." Türk Polis Teşkilatının, milletin dualarında ve gönlünde olduğunu vurgulayan Soylu, "İnanıyorum ki Türk Polis Teşkilatı sadece Türkiye'de değil, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde etrafımızdaki coğrafyada ve dünyada sadece mesleğinin şahikasını değil, aynı zamanda medeniyet değerlerimizi de nakşedecektir." şeklinde konuştu. AA

İçişleri Bakanı Soylu: Haber

İçişleri Bakanı Soylu: "Zor bir sınamadan geçtik"

Bakan Soylu, Hatay’ın Samandağ ilçesinde Samandağ Kültür Merkezi yanındaki çadır kentte düzenlenen iftar programına katıldı. Salonda bulunan kişilerin bir çoğunun yakınlarını ve hatıralarını kaybettiğini belirten Bakan Soylu, hiç beklenilmeyen bir anda beklenilmeyen bir sınavla karşı karşıya kaldıklarını belirtti. Büyük imtihanın 55. gününde olduklarını hatırlatan Bakan Soylu, “Buradan hep birlikte çıkacağız. Deprem olduğundan beri buradayız. Gördüğüm şeyi sizlerle paylaşmak isterim. 55 gün önce hepimiz için acaba nasıl bir yarın olacak endişesi, yaşadığımızı büyük hüzün ve üzüntü her biri iç içe geçmişti. Ama bugün şunu söylemek istiyorum. Bir çok afetle karşı karşıya kaldık. Son 4 yıldır deprem, sel, orman yangını dahil bir çok afetle karşı karşıya kaldık. Oraya her vardığımızda o ümitsizliği dağıtmak için hemşerilerimize yeni bir umut verebilmek için bir şey söylüyorduk. Diyorduk ki hiç merak etmeyin kayıplarımızı geri getiremeyiz. Ama burası eskisinden çok daha güzel olacak çok daha iyi bir noktaya gelecek diyorduk” diye konuştu. "Milletimizin bütün günlü sizinle beraber" Hatay’la birlikte 11 ilde depremin yaygınlığının Hollanda’dan büyük olduğunun altını çizen Bakan Soylu, “110 bin kilometrekarelik bir alan. Burada Antakyalı bir bilim insanı geçen gün genel müdürümüzle birlikte giderken, dedi ki; ‘Biz 2 fay hattının kırılmasına çalıştık, 7 fay hattının aynı anda kırılmasına çalışmadık." Dünyada ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyoruz. Ve 55 gündür bir taraftan arama kurtarmanın hemen akabinde hemşehrilerimizin geçici barınması, sağlığı, ardından gıdası, ardından bir vesileyle çadırı, konteyneri çocuklarımız okullarına imtihanlarına nasıl yetişecek diye bunlara ne yapabiliriz. Ramazan hazırlıkları, beslenmeyle ilgili inanın ilaçlamadan tutun da gıda kontrolüne kadar, duşun tuvaletinin temizliğine kadar her noktaya kadar ilgileniyoruz. Çünkü hem birlikte büyük bir sınavdayız, devletimizde büyük bir sınavda. STK’larımızda büyük bir sınavda. Türkiye’nin gönlü burada sizinle beraberdir. Milletimizin bütün günlü sizinle beraberdir, içeriden dışarıdan herkes elinden geleni gücü yettiğince yapmıştır” ifadelerine yer verdi. "Zor bir sınamadan geçtik" Hatay’daki enkaz kaldırma çalışmaları hakkında da bilgiler aktaran Bakan Soylu, “Konteyner kentlerin alt yapısının nasıl gittiği ve ne zaman olacağına dair birkaç yere baktık. Şuan Hatay’da acil yıkılacak ve enkaz olan binaların toplam bütün ilçelerinde yüzde 40’ını aldık, döküm sahalarına koyduk. Ramazan Bayramı’ndan on gün sonra ilk etapta yıkacaklarımızın tamamını temizlemiş olacağız. Daha sonra ağır hasarlı binalara gireceğiz. Onları da aynı hızla aynı periyotla temizleyeceğiz. Elbette zor bir sınamadan geçtik ama buradan daha büyük bir birliktelik içinde çıkacağız. Siz bu toprakların sevdalıları insanlarsınız. Kimi görsem kimle konuşsam ben buraya aşığım ve ayrılmam, diyor. Bizim de yapacağımız bu toprakları bir aşkla seven buradan ayrılmam diyen insanlar için buradaki hemşerilerimiz için çok güçlü dirençli bir daha böyle bir afetle karşıya karşıya kaldığında ona dayanıklı şehirler imal etmek. Sadece binalar değil burası bir kültür, Hatay bir medeniyet. Bu 10 vilayetin kendine ait büyük medeniyet birikimleri var. Bunları yeniden ihya etmeliyiz. Binalar, şehirler sadece oturacağımız binalardan değildir. Oranın sokaklarının tarihi vardır. Hiç merak etmeyin sokaklarda top oynayacaklar. Buralarda yine evden çıktığınızda esnafla yine aynı samimi duyguyu yaşayacaksınız” dedi. Bakan Soylu, bir nesil olarak bu büyük afete muhatap olanlar olarak gelecek nesillere güçlü bir Samandağ, güçlü yapıları, kuvvetiyle, güçlü bir dayanışmayla bırakmaları gerektiğinin altını çizdi. "Biz güçlü bir milletiz. Dünyada zorda olan bir çok millete el uzattık" “Biz emrinize amadeyiz” diyen Bakan Soylu, “Sizi hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız. Devletimizin bütün imkanlarıyla, belediyelerimizden, STK’larımıza kadar tüm kurum ve kuruluşlarla hep birlikte olacağız. Milletimizin de yüce gönüllüğüyle hep birlikte olacağız. Önümüzde çetin işlerimiz var. Ama bu çetin işleri hep birlikte aşacağız. Geriye dönüp baktığımızda hüznümüz içimizin bir tarafında sürekli taşınacak ama o hüznün bize bıraktığı bir emaneti gelecek nesillere büyük bir sorumlulukla beraber bırakmış olacağız. Bunu yıllarca başardık millet başardı. Biz birlikte güçlüyüz. Birlik içinde olursak bunu mükafatı vardır, zorlarımız kolaylaşır. Bu neslin çocuklarımıza ve gelecek nesillere karşı hem ayakta durmak hem de onlara güçlü bir miras bırakmak gibi büyük bir sorumluluğumuz var. Biz güçlü bir milletiz. Dünyada zorda olan bir çok millete el uzattık. Hep birlikte toparlanıp o hasretlerimizi ümit bekleyenlere yönelik tekrar ulaştırmak bizim için ayrı bir sorumluluktur” ifadelerine yer verdi. "Emrinize amadeyiz" Çocukların eğitim, sağlık, evlerin temelinin atılması noktasında çalışmaların devam ettiğini belirten Bakan Soylu, “Bir yılda Cumhurbaşkanımız bir çok kez altını çizdi, 300 binin üzerinde bina yapılacak ve teslim edilecek. Biz bunları yaptık, tekrar yapıp teslim edeceğiz. Ama sadece bina konut teslim etmeyeceğiz, bu şehirler eskiden olduğu gibi kendi ruhlarıyla yeniden buluşacaklar. Bunu hep beraber sağlayacağız. Emrinize amadeyiz” açıklamalarında bulundu. Bakan Soylu'ya, Samandağ Saint İlyas Rum Ortodoks Kilisesi Papazı Abdullah Yumurta'da eşlik etti. Vatandaşlarla sohbet edip, dertlerini dinleyen Soylu, ilçeden ayrıldı. İHA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.