[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#imam

imam haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, imam haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Artvin'de örnek davranış: Cami imamı yolda bulduğu parayı sahibine teslim etti Haber

Artvin'de örnek davranış: Cami imamı yolda bulduğu parayı sahibine teslim etti

Artvin'in Sümbüllü Köyü Altınbağ Mahalle Camisi'nde görevli olan Memet Zeytin, Artvin-Borçka karayolu kenarında çevreye saçılmış paraları fark etti. Topladığı paraları muhafaza eden Zeytin, paranın sahibine ulaştırılması için sosyal medya hesaplarında duyuru yaptı. Duyurunun ardından, Zeytin jandarmaya giderek paraları teslim etti. Paraların sahibi Tuncay Önçeken, Zeytin'in paylaşımlarını gördü ve paraların kendisine ait olduğunu kanıtladı. Daha sonra, Cami İmamı Memet Zeytin ile Artvin Belediyesi Zabıta Müdürlüğü'ne gelen Önçeken, tutulan tutanak sonrasında parayı teslim aldı. Parayı bulduktan sonra sahibine ulaşması için sosyal medyada paylaşımlar yapan Memet Zeytin, “Sabah eşimi kursa bıraktıktan sonra eve dönerken yol üzerinde saçılmış paraları gördüm. Oradaki arkadaşların da yardımıyla paraları topladım. Sahibini bulmak ümidiyle bütün paralara sahip çıktım. Daha sonrasında sosyal medya mecralarından ve devletimizin yetkili kurullarına haber vererek paranın sahibine ulaşmasını bekledim. Haram lokma balık kılçığı gibidir. Muhakkak o kılçık boğazımıza takılır. O niyetle kulluk görevimi hem de kardeşime karşı insanlık görevimi yerine getirdim” şeklinde konuştu. Hocanın paylaşımını gördükten sonra parayı teslim aldıklarını belirten Tuncay Önçeken, “Sabah erken saatlerde motorla giderken cebimden paraları düşürdüm. Geri döndüm ancak bulamadım. Hemen zabıta ekiplerini aradım. İş yerine tekrar döndüğümde hocamızın paylaşımını gördüm. Hemen hocamıza ulaştık. Zabıta ekiplerinin yanında parayı teslim aldık” şeklinde konuştu.

İmamın görev yeri okul değil camidir Haber

İmamın görev yeri okul değil camidir

Millî Eğitim Bakanlığının, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığıyla birlikte geliştirdiği Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) projesine Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği (ÖVDER) üyelerinden tepki geldi. Konak Meydanı’nda toplanan üyeler ve ÖVDER İzmir Şube Başkanı Behram Kaya, bir basın açıklaması düzenledi. Kaya, “Okullar, dinci ve tacizci tarikat ve cemaatlerin at koşturduğu yerler haline geldi. Şimdi de Millî Eğitim Bakanlığı, ÇEDES adında bir proje başlattı. Çocuklarımızın manevi ve ahlaki değerlerini yükseltmek için okullara imam, müezzin, kuran kursu hocaları yer alıyor. Okulun ve öğretmenlerin asıl görevi; değerlerine, ülkesine ve çevresine duyarlı, kişilikli insan yetiştirmektir. Çocukların yaşadığı sorunların çözümü için rehber öğretmenler görevlidir” sözlerini etti. Tarikatlar at koşturuyor  Eğitim sistemini ve okullarda imamların derse girmesini eleştiren Başkan Kaya, laik ülkelerde eğitime imamların karıştırılmaması gerektiğine değindiği konuşmasında: “Ülkelerin en önemli hizmet alanlarından biri olan eğitim sistemi iktidarların hep hedefinde olmuştur. AK Parti hükümetleri için de bu böyle oldu. Her bakanlık bir uygulama getirdi. Eğitimi kendi düşüncesine göre düzenlemeye yöneldi. 2012'de 4+4+4 ile parçalanan eğitimde çocukların büyük bir bölümü ya okulu terk etti ya da açık öğretime kaydı. Arkasından okullara getirilen seçmeli dersler zorunlu hale getirildi. Adım adım eğitim laik anlayıştan uzaklaştırıldı. Okullar, dinci ve tacizci tarikat ve cemaatlerin at koşturduğu yerler haline geldi. Şimdi de Millî Eğitim Bakanlığı, ÇEDES adında bir proje başlattı. Çocuklarımızın manevi ve ahlaki değerlerini yükseltmek için okullara imam, müezzin, kuran kursu hocaları yer alıyor. Okulun ve öğretmenlerin asıl görevi; değerlerine, ülkesine ve çevresine duyarlı, kişilikli insan yetiştirmektir. Çocukların yaşadığı sorunların çözümü için rehber öğretmenler görevlidir ama bakanlığın amacı başka; hükümetin ve bakanlığın amacı, laik eğitimdir. Dinci değerlerin çoğaltılması, bilimsel ve yaşamsal bilgilerin azaltılmasıdır. Gerek bakanlık gerekse hükümet anayasal suç işlemektedir. Okullarda öğretmenlerden başka kimse çocuklara ders veremez. Laik ülkelerde ve eğitimde; imamın görevi camide, öğretmenin görevi ise okuldadır” ifadelerini kullandı. Yanlıştan dönülmelidir  Yürütülecek olan projenin çağdaş bir nesil yetirmenin önüne geçeceğini söyleyen Kaya, bakanlığın yaptığı yanlıştan dönmesi gerektiğini belitti. Kaya, “Şimdiye kadar imamlar, hocalar hangi değerlere sahip çıkmış, çevre kirliliğine, doğa katliamlarına, orman yangınlarına, insani değerlere ne zaman sahip çıkmış da öğrencilerimize neyi verecek? Laik eğitim bu ülkenin önemli bir değeridir. İnsanların inanç ve değerlerini istediği gibi yaşamalarının güvencesidir. Bakanlık ve hükümet bu güvenceyi kaldırıp, okullara cemaat ve tarikatların girmesini sağlıyor. Eğitimde, barınma, beslenme, ulaşım ve okul malzemeleri bu kadar pahalı ve veliler bin bir dert içinde iken, bakanlığın böyle çağ dışı projeleri gündeme getirmesi, çocuklarımızın birer kobay haline getirilmesinin göstergesidir. İnanç herkesin kendine ait bir değerdir. Din bir eğitim konusu olama devlet eliyle dinci eğitim verilemez. Laik bir ülkede, çevrelerine ve değerlerine sahip çıkacak bir nesil, bilimle yetişmiş bir nesildir. Bu nesli de yetiştirecek olan eğitim psikolojisi, sosyolojisi okumuş, öğretmenlerdir. Çevrelerine ve değerlerine sahip çıkmak için öncelikle doğayı ve insani değerleri bilmek gerekiyor. Depremi "kader planı" gören ve "kadın erkek eşit olamaz" diyen bir zihniyet çocuklarımızı çağdaş geleceğe hazırlayamaz. Biz öğrenci velileri, dinin karanlığına karşı, bilimin aydınlığının okullara girmesini istiyoruz. Okullarda imam değil, öğretmen istiyoruz. Bu projeden ve bilimsel olmayan uygulamalardan derhal vazgeçilmeli. Parasız, bilimsel- laik ve demokratik eğitim uygulamaya konmalıdır” dedi. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR-“Eğitimde karanlığa izin vermeyelim”

İzmir ve Eskişehir’de okullara imam atanacak mı? Haber

İzmir ve Eskişehir’de okullara imam atanacak mı?

Millî Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan ÇEDES projesi tartışılmaya devam ediyor. “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum” sloganıyla yürütülen proje kapsamında, İzmir ve Eskişehir’deki okullara imam, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kur'an kursu hocalarının “manevi danışman” olarak görevlendirilmesi tepki çekmişti. CHP İzmir Milletvekili Deniz Yücel’in, ÇEDES Projesi ile ilgili CİMER başvurusuna, MEB’e bağlı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nden cevap geldi. Millî Eğitim Bakanlığı, iddiaların gerçeği yansıtmadığını öne sürdü ancak CHP’li vekiller, kendilerine verilen cevapta çelişkili ifadeler olduğunu savundu.  “NEYİ İNKAR EDİYORSUNUZ?” CHP İzmir Milletvekili Deniz Yücel, Millî Eğitim Bakanlığı’nın açıklamasına tepki gösterdi. Yücel, “Dilekçemde ÇEDES Projesi adı altında okullara imam, Kur’an Kursu Öğreticisi, vaiz ve din hizmetleri uzmanı görevlendirilmesinin gerekçesini sordum. Bu soruya ‘iddialar kasıtlı olup gerçeği yansıtmamaktadır’ cevabını aldım. Dilekçemizin muhatabı olan Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nün, ÇEDES Projesi Uygulaması Usul ve Esaslarını okumadan böyle bir iddiada bulunacağımı düşünmesi üzücü… Kendilerine yine kendi hazırladıkları, ‘Proje Uygulama Usul Ve Esasları’ kitapçığıyla cevap vereceğim. Proje Uygulama Usul ve Esasları kitapçığının 3, 9, ve 10. sayfalarında açık bir şekilde vaiz ve vaizelerin projede görevli olduğu belirtilmektedir. Neyi inkâr ediyor, kimi kandırıyorsunuz?” dedi. CHP’li Yücel, dilekçeye verilen cevapta laik eğitim sisteminden yana olması gereken Millî Eğitim Bakanlığı’nın, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı koruma ve savunma telaşına düştüğünü dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü: “1739 Sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu’nda vurgulandığı üzere Türk Milli Eğitiminin genel amacı, Türk Milletinin bütün fertlerini, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye’yi ve Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı, seçkin bir ortağı yapmaktır. Ben bu projede böyle bir amaç görmüyorum.” Deniz Yücel, Bakanlığın açıklamasında yer alan ‘ÇEDES, okul dışında etkinliklerin yapıldığı bir projedir’ cümlesini de eleştirerek, “Etkinliklerin okul dışında yapılıyor olması sorumluluğunuzu ve projenin laik eğitime karşı oluşturduğu riskleri azaltmaz” dedi. “PROJENİN MİSYONU NEDİR? ” Millî Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı arasında 01.02.2023 tarihinde imzalanan protokol ile İzmir ve Eskişehir pilot il seçilerek başlatılan ÇEDES Projesi için CİMER cevabında; projenin misyonu ‘bilime sevdalı bireyler yetiştirmek’ olarak belirtildi. Yücel, “Madem bilime sevdalı bireyler yetiştirmek istiyorsunuz, o zaman projeye neden Bilim ve Teknoloji Bakanlığı dahil edilmedi? Her şey bir yana projeye, Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı olan, Din Öğretimi, Hayat Boyu Öğrenme Mesleki ve Teknik Eğitim, Temel Eğitim ve Orta Öğretim Genel Müdürlükleri’ni dahil ediyorsunuz ama aklınıza TÜBİTAK’ı, Türk Dil Kurumu’nu, Türk Tarih Kurumunu, Devlet Tiyatroları’nı dahil etmek gelmiyor! Çünkü amacınız bilime, sanata, kültüre sevdalı bireyler yetiştirmek değil, bilimin ışığındaki laik eğitim sistemine darbe vurmak” diye konuştu. HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.