#İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi

İGC Başkanı Gappi: “Haberi yaymak da bir ceza haline geldi” Haber

İGC Başkanı Gappi: “Haberi yaymak da bir ceza haline geldi”

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Son Mühür televizyon kanalında “Ayşegül Koç ile Sıcak Bakış” programının canlı yayın konuğu oldu. Programda basın sektörü açısından 2024 yılının nasıl geçtiği, 2025 yılından beklentilerin ve sektörün sorunlarının neler olduğu üzerine Ayşegül Koç’un sorularını yanıtlayan Gappi, "Dezenformasyon yasasının etkilerini en ağır şekilde hissettik” dedi. 2024 yılının medyanın kıskaç içerisine alındığı, şekillendirilmek istendiği bir yıl olduğunu ifade eden Başkan Gappi, “Türk Ceza Kanunu’nda değişiklikler yapıldı. Haberi yapmak değil, yaymak da bir ceza haline geldi. Yılın önemli bir kısmını gözaltılar, sorgulamalar ile geçti, cezaevine giren meslektaşlarımız oldu. Bu kadarı hepimizi yordu. 2025 yılının basın özgürlüğü açısından iyi bir yıl olmasını ümit ediyorum” diye konuştu. “ÇÖZÜM ÖNERİLERİ ÜZERİNDE DURDUK” Başkan Gappi, İGC’nin 2024 yılında da basın özgürlüğü mücadelesinin neferlerinden biri olmaya devam ettiğini söylediği açıklamasında, “Bizim için olmazsa olmaz nokta bağımsız ve belgeli gazetecilik. Bunu korumak ilk ödevimiz. Bir yandan da meslektaşlarımızla dayanışma örgütüyüz. Ekonomik sıkıntıları da yaşadık, dayanışma konusunda taviz vermedik. Meslektaşlarımızla daha da bütünleştik ve çözüm önerileri üzerinde durduk” ifadelerini kullandı.   “BEDELLERİ ÖDEMEYE DEVAM EDİYORUZ” İzmir’in yazılı basının kalelerinden biri olduğunu vurgulayan Başkan Gappi, “Medya sektöründe dijitalleşmenin en çok etkilediği yıl oldu. Gelenekselden dijitale doğru bir dönüşüme girdik. Kurumlar bu dönüşüme ayak uydurmak zorunda ama çok yalnızız. Öncelikli taleplerden biri halkın doğru, ilkeli bir gazetecilik. Bu durumun bedeli mali olarak da çok ağır. Meslektaşlarımız zor istihdam buluyor, bulduğunda da aldıkları karşılık her geçen gün düşüyor. Medya sektörü çok zorlu bir süreç yaşadı, bedelleri ödemeye devam ediyoruz” açıklamasında bulundu.     “ANADOLU BASINI AYAKTA” Gazetecilerin kamu adına yanlışları dile getirme sorumluluğu taşıdıklarını ifade eden Gappi, toplum adına idealleri olan gazetecilerin sayısının giderek azaldığını ancak zorluklara alışanların mutlaka mücadeleyi sürdürdüğünü, bu nedenle Anadolu basınının ayakta olduğunu belirtti. Nitelikli gazetecilerin birbirleriyle dayanışma içerisinde olmasının da çok kıymetli olduğunu söyleyen Gappi, 12 meslek örgütü olarak birleşerek, mesleğin sorunları saptamak, hak ve özgürlükler için mücadeleye girişmek ve çözümlere öncülük etmek için Gazetecilik Hak ve Özgürlükleri Deklarasyonu’nu yayınladıklarını belirtti. “BU BİR İRADE MESELESİ” Başkan Gappi, Kentin kanaat önderlerinin medyaya sadece ihtiyaç duyduklarında var olan bir alan olarak bakmamaları gerektiğini kaydettiği konuşmasına, “İzmir’de bu durum çok fazla. Kimse basın sektörünü desteklemek istemiyor. Oysa bağımsız, doğru ve ilkeli haberciliğe verilen değer çok önemli. Kenti kalkındırmak tüm kurumların, herkesin görevi. Bu bir irade meselesi” diye devam etti. NAR PROJESİ NEDİR? İGC olarak yürüttükleri Nar Projesi’ni de anlatan Başkan Gappi, şöyle konuştu: “Projemiz mesleki çalışma olarak başladı. Bazı haberlerde sıkıntılar gördük. Başlıklarla, içeriklerle, habercilik dili ile şiddet körükleniyor. Bu amaçla şiddet diline karşı eşitlikçi dili yaygınlaştırmak, gazetecilerin duyarlılığının arttırmak için çalıştık. Türkiye’de ilk kez şiddet haritaları oluşturduk. ‘Şiddete hayır’ diyoruz, meydanlara çıkıyoruz ama sonrası sadece yeni bir cinayet olana kadar. İktidardan çözüm bekleniyor. Önlemler alınmıyor. Alınmadığı için şiddet tırmanıyor, önlenemiyor. Kadına şiddeti sadece ölüm rakamları ile algılıyoruz. Projenin ikinci ayağında ise şiddeti kanaat önderleri ve muhtarlarımızla önleyebilmek adına uzmanlarımızla birlikte eğitimler verdik. Muhtarlarımız nar elçileri oldu.”

Haber

"Basın özgürlüğünden taviz vermedik, vermeyeceğiz"

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü günü nedeniyle bir mesaj yayınladı Gappi, mesajında şu görüşlere yer verdi:  “İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile ülkemizde basın özgürlüğü güvence altına alınmış durumda.  3 Dünya Basın Özgürlüğü Günü dünyada kutlanıyor ancak biz ülkemizde bugünü yaşadığımız gerçekler nedeniyle kutlayamıyoruz.  Maalesef ülkemizde ifade ve basın özgürlüğüne ilişkin kaygılar artıyor, doğru habercilik yerine yandaş habercilik beklentisi dört yanımızı sarıyor. Basınımız, demokratik her yönetimde olduğu gibi yasama, yürütme ve yargıdan sonra kendisinden beklenen ‘dördüncü kuvvet’ görevini yapamıyor, engellemelerle karşılaşıyor.   Geçtiğimiz yıl da yine zor tablo değişmedi. Her yıl yayınlanan İnsani Özgürlük Endeksine göre Türkiye 165 ülke arasında 139’uncu sırada yer aldı.   Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün yayınladığı rapora göre 180 ülke arasında 149’ncuyuz. Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın gerçekleştirdiği çalışmada ise tüm rakamlar yüzümüze çarpıyor.  Sadece 1 yılda;   96 gazeteci fiziksel saldırıya uğradı.  43 gazeteci sözlü olarak tehdit edildi.  27 gazeteci tutuklandı. 1 Nisan 2023 tarihi itibarıyla 42 gazeteci, gazetecilik faaliyeti nedeniyle cezaevinde.  80 gazeteci gözaltına alındı. Gazeteciler gözaltında toplamda 259 saat kaldı.  Geçtiğimiz yıl görülen 125 ceza yargılamasında 263 gazeteci yargılandı. 35 davada karar çıktı. 90 yargılama devam ediyor. 55 yıl 1 ay 21 gün hapis cezası kararı çıktı.  4.148 habere ve 46 haber sitesine erişimin engellenmesine karar verildi.  682 haberin tamamı veya bir bölümünün içerikten çıkarılmasına karar verildi.  9 haber içeriğinin arama motorlarından ilişkilendirilmesi, unutulma hakkı gerekçesiyle kesildi.  RTÜK’ten 58 ayrı idari para cezası kararı çıktı. Toplamda 20 milyon TL’ye ulaşan idari para cezası kesildi. 33 defa yayın durdurma cezası verildi.  Basın İlan Kurumu, ulusal ve yerel gazetelere ceza yağdırdı.    Ancak bizler, gazetecilerin görevlerini hiçbir baskı altında olmadan, özgürce yerine getireceği günlerin geleceği umuduyla ve inançla yolumuza, mücadeleye devam ediyoruz.  Basının üzerindeki baskıların kalktığı, gazetecilerin haberlerini, köşe yazılarını özgür bir ortamda yazdığı, medyadan bağımsız araştırma, inceleme analiz ve röportajların beklendiği, meslektaşlarımızın emeklerinin karşılığını alabildiği bir Türkiye için çalışmayı sürdüreceğiz.    Tüm bu olumsuz örneklere, baskı ve sindirme çabalarına rağmen gerçekleri halka ulaştırabilmek için gece-gündüz, yağmur-çamur demeden, tüm tehdit ve engellemelere rağmen haber uğruna canını ortaya koyan meslektaşlarımız umut kaynağımız.  Gazeteciler bunu yazarsam başıma bir şey gelir mi, sabaha karşı gözaltına alınır mıyım endişesi yaşıyor. Ama tüm bu baskı ve hukuksuzluklara karşın gerçek gazeteciler vatandaşın haber alma hakkını savunmaya devam edecektir.  HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.