[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#kayseri

kayseri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, kayseri haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Zayıflama şilayetiyle doktora başvurdu: Midesinden çıkanlar şok etti Haber

Zayıflama şilayetiyle doktora başvurdu: Midesinden çıkanlar şok etti

Kayseri'de yaşayan 14 yaşındaki bir kız, zayıflama ve adet görememe şikayeti ile Kayseri Şehir Hastanesine gitti. Doktor; kızın karnındaki şişliği tespit ettikten sonra yaptığı uygulamada ile midesinin ve on iki bağırsağının tamamını kaplayan kıl yumağı olduğunu belirledi. Ardından Kayseri Şehir Hastanesi Çocuk Cerrahi Servisi'ne yönlendirilen kızı, Doç. Dr. Murat Kabaklıoğlu ameliyat etti. Kızın midesindeki ve on iki bağırsağındaki 3.5 kiloluk kıl yumağı, gerçekleşen ameliyat ile çıkarıldı. Ne psikiyatrik yardım alıyorlar ne de doktora başvuruyorlar Vaka hakkında konuşan Kayseri Şehir Hastanesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Murat Kabaklıoğlu, "Bu vakamız ilginç bir vakaydı. 14 yaşında bir kız çocuğumuz. Zayıflama ve adet görmeme şikayetiyle doktora başvuruyor. Aile saç yediğini uzun zamandır biliyor ama muhtemelen hazmedileceğini düşündüğü için çok fazla önemsemiyorlar. Midede birikeceğini düşünemiyorlar. Bu yüzden de ne psikiyatrik yardım alıyorlar ne de doktora başvuruyorlar. Gittikleri doktor arkadaşta karındaki şişliği tespit ediyor. Görüntüleme yöntemleri ile midede kıl yumağı olduğunu tespit ederek bize yönlendiriyor. Bizde ameliyatını gerçekleştirdik. Midenin ve on iki bağırsak kısmının tamamını dolduran yaklaşık 3.5 kiloluk bir kıl yumağını ameliyat ile çıkardık" diye konuştu. Uzun zaman birikince başka sıkıntılara yol açabiliyor Aileleri uyaran Kabaklıoğlu, "Biz buna bezoar diyoruz. Bezoar dediğimiz şey midede hazmolmayacak, tırnak, kıl yumağı, battaniye, yün ve ipliktir. Bu tür vakalarda vardı. Böyle bir şey olduğu zaman aileler bunun hazmedileceğini sanmasınlar. Bunlar birikiyor. Uzun zaman birikince başka sıkıntılara yol açabiliyor. Zayıflama, vitamin eksikliği, gelişme geriliğine yol açabiliyor. Bu tür vakalar varsa öncelikle birikip birikmediğinin tespiti gerekiyor. İkinci olarak da mutlaka psikiyatrik yardım alınması gerekiyor" şeklinde konuştu.

Dayak yediği eniştesine acımadı... Araç ile üzerinden geçti Haber

Dayak yediği eniştesine acımadı... Araç ile üzerinden geçti

İlçeye bağlı Mimarsinan Şirintepe Mahallesi Gaffar Okkan Bulvarı üzerinde geçtiğimiz 3 Mart'ta meydana gelen olayda, aralarında önceden husumet bulunduğu iddia edilen Yener K. ile eniştesi Sertan Temel (45) arasında tartışma çıktı. Çıkan tartışmada Yener K.; yanında bulunan tabancayla Temel'e ateş etti. Şüpheli ardından Serkan Temel'in üzerinden araç ile geçtikten sonra kaçtı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Polis ekipleri çevrede geniş güvenlik önlemi alırken, sağlık ekipleri tarafından yapılan kontrolde Temel'in hayatını kaybettiği belirlendi. Olayın ardından kaçan Yener K., polis ekiplerinin çalışması sonucu kısa sürede yakalanarak gözaltına alınırken, talihsiz adamın cenazesi incelemelerin ardından hastane morguna kaldırıldı. Kan donduran cinayet kamerada Öte yandan, yaşanan cinayetin güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, Sertan Temel'in marketten çıkan kayınbiraderi Yener K.'nın önünü kestiği ve darp etmeye başladığı görüldü. Yener K.'nın ardından belindeki silahı çıkararak eniştesine ateş ettiği, mermisi bittikten sonra şarjörü değiştirerek ateş etmeye devam ettiği anlarda güvenlik kamerasına yansıdı. Şüphelinin bindiği araç ile Sertan Temel'in üzerinden geçtikten sonra kaçtığı anlarda saniye saniye güvenlik kamerasına yansıdı. Ayrıca, çevredeki vatandaşların da panik olduğu anlarda görüntülerde yer aldı.

Korkutan MTA raporları: Kayseri’de büyük bir deprem olabilir Haber

Korkutan MTA raporları: Kayseri’de büyük bir deprem olabilir

6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerde çok sayıda yapının ağır hasar aldığı Kayseri’nin etrafında bu güne kadar 17 tane tarihsel dönem kaydının olduğunu ifade eden Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen; "Bu güne kadar Kayseri şehrinin etrafındaki faylarda deprem riskini ve tehlikesini aletsel tarihsel dönemdeki deprem kayıtlarına göre değerlendiriyorduk. Aletsel ve tarihsel deprem kayıtlarına baktığımızda Kayseri şehrinin etrafında toplam 17 tane tarihsel dönem kaydı, 1940 yılından itibaren de en büyüğü 5.4 büyüklüğünde olan aletsel dönem kaydı yer almaktaydı. Tarihsel dönem kayıtlarının içerisinde de şiddet ölçeğine göre 8, 9 şiddet ölçeği öngörülüyordu" dedi. "Erkilet Fayı 7.5, Erciyes Fayının 7.3 büyüklüğünde deprem üretebileceği anlaşıldı" Son MTA tarafından yapılan çalışmaların ardından sunulan raporda 6.2 büyüklüğünde değerlendirme yapılan fayların 7.5 büyüklüğüne kadar deprem üretebileceğinin anlaşıldığının altını çizen Evsen; "En son MTA tarafından yapılan Türkiye’nin Yer Kabuğunun Jeodinamiği Özelliği Projesi çerçevesinde Kayseri etrafında yer alan faylarla ilgili bir çalışma yapıldı. Bu çalışma Şubat ayında MTA’nın kendi sitesinde yayınlandı, birkaç gün önce de bunların sunumu gerçekleştirildi. Yapılan bu çalışmalar içerisinde paleosismolojik çalışmalar en önemlileri arasında yer almaktadır. Bu paleosismolojik çalışmalarda fayların cinsi, maksimum ortalama büyüklükleri, atım miktarları, kayma hızı, depremler, depremlerin tarihlendirilmesi ve depremlerin ortalama tekerrür periyotlarının bilinmesi gerekiyordu. Bu anlamda MTA’nın yapmış olduğu çalışmasında bu bilinmezliklerin bir kısmı ortaya çıkartılmış oldu. Yapılan bu çalışmalarla birlikte Yeşilhisar, İncesu, Erkilet ve Erciyes faylarının yanal atım özelliğinin yanında normal fay özelliğini gösterdiği anlaşılmış oldu. Paleosismolojik verilerden elde edilen değerlendirmelere göre Kayseri’de milattan önce 25 bin 400 yılından itibaren günümüze kadar Yeşilhisar, Erkilet, Erciyes ve İncesu faylarında toplamda 14 tane depremin olduğu kayıtlardan anlaşılmaktadır. Ayrıca Erkilet segmenti üzerinde yapılan çalışmalarda da 6.3 ve 6.7 büyüklüğünde iki tane daha yüzey kırığı oluşturan depremlerin olduğu yapılan çalışmalarla tespiti gerçekleştirilmiştir. Biz bu güne kadar depremleri aletsel ve tarihsel dönem kayıtlarından hareketle 6.2 mertebesine göre değerlendirme yapıyorduk. Ama bu günden itibaren en büyüğü Erkilet Fay Zonu üzerinde 7.5 olmak üzere yeni deprem riskini öğrenmiş bulunuyoruz. Yeşilhisar Fay Zonu 40 kilometre olmak üzere 6,7 büyüklüğünde, İncesu Fay Zonu 22 kilometre olmak üzere 6.6 büyüklüğünde, Erkilet Fay zonu 49 kilometre uzunluğunda olmak üzere 7.5 büyüklüğünde, Erciyes Fayı da 56 kilometre uzunluğunda olmak üzere 7.3 büyüklüğünde deprem üretebileceği yapılan rapordan anlaşılmaktadır" ifadelerini kullandı. "Erkilet, Erciyes ve Yeşilhisar faylarında deprem olabilir" Kayseri’den geçen 3 faya dikkat çeken Evsen; "Yeşilhisar Fay Zonu ortalama 3 bin yıl, Erkilet Fay Zonu ortalama 4 bin yıl, Erciyes Fay Zonu da 5 bin yılda bir tekrarlanma süresinin olduğu yine yapılan çalışmalarda belirlenmiştir. Yeşilhisar Fay Zonu’ndaki son deprem günümüzden 7 bin yıl önce, Erkilet Fay Zonu’ndaki deprem günümüzden 7 bin 500 yıl önce, Erciyes Fay Zonu’ndaki deprem günümüzden 15 bin yıl önce gerçekleşmiştir. Bu şartlar altında yapılan değerlendirmelere göre hem Erkilet, hem Erciyes hem de Yeşilhisar Fay Zonları’nda deprem olabileceği potansiyel olarak değerlendirilmiştir" diye konuştu. "6 büyüklüğündeki 10 deprem, 7 büyüklüğündeki 1 depreme eşittir" 6 ile 7 büyüklüğündeki deprem arasında matematiksel olarak 1 puan fark olsa da logaritmik olarak 10 puan fark olduğunu belirten Evsen; "Deprem büyüklükleri, deprem şiddetinden farklı değerlendirilmektedir. Deprem büyüklükleri yapılırken bazı özellikler göz önüne alınarak değerlendirmeler yapılır. 6.0 büyüklüğündeki bir deprem ile 7.0 büyüklüğündeki deprem arasında matematiksel olarak 1 puan fark vardır. Ama logaritmik bazlı olduğundan dolayı bu 10 puan fark arz eder. Yani 6 büyüklüğündeki 10 tane deprem, 7 büyüklüğündeki 1 tane depreme eşittir. Eskiden 6.2 mertebesinde yapmış olduğumuz değerlendirmeler, günümüzde 7.5 mertebesine risk olarak yükseldiğinde arada 13 kat fark demektir. Dolayısıyla aritmetik ile logaritmik farkı burada birbirinden ayırmamız gerekiyor" dedi. 100 kilometre mesafedeki yerleşim yerleri etkilenir 7.5 büyüklüğündeki bir depremde en fazla etkilenecek bölgeler hakkında da bilgiler veren Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen; "Eğer 7.5 büyüklüğünde bir deprem gerçekleşirse başta Kayseri merkez olmak üzere Kocasinan, Melikgazi, Talas, İncesu, Yeşilhisar gibi yerleşim birimleri başta olmak üzere 100 kilometre mesafe içerisinde yaşayan bütün yerleşim birimleri etkilenir" şeklinde konuştu.

Kayseri'de binlerce kişiye aşure ikramı Video Galeri

Kayseri'de binlerce kişiye aşure ikramı

Kayseri Lokantacılar ve Pastacılar Odası tarafından Muharrem ayı dolayısıyla hazırlanan 10 bin kişilik aşure, vatandaşlara ikram edildi. Hunat Cami’de Cuma namazının ardından yapılan aşure dağıtımına Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın, Kayseri Lokantacılar ve Pastacılar Odası Başkanı Altan Aydemir, Kayseri Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Şeyhi Odakır, protokol üyeleri ve vatandaşlar katıldı. Hep birlikte vatandaşlara aşure ikram ettiklerini söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, “Tabi ki Muharrem ayı bizim için değerli, aşure ayı olarak bilinir. Duaların kabul olduğu, kazadan beladan, nazardan Mevlamızın esirgemesini temenni ettiğimiz böyle güzel ve anlamlı ayda sağ olsunlar esnaf odalarımızın ve Lokantacılar ve Pastacılar Odamızın yapmış olduğu 10 bin kişilik aşure ikramını sayın valimizle ve oda başkanlarımızla hep beraber vatandaşlarımıza ikram ettik. Emeği geçenlerden Allah razı olsun, geçmişlerinin canına değsin. Allah yılına huzur içerisinde erdirsin diye de dua ediyoruz” dedi. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek de Kayseri’ye beraberliğin yakıştığını söyleyerek, “Kayseri’nin birlik ve beraberlik içerisinde girdiği bir Muharrem ayında daha bir Cuma günü bütün hemşehrilerimizle birlikte buradayız. Az önce ibadetlerimizi omuz omuza yaptık. Çıktıktan sonra da hem bizim önemli bir değerimiz olan hem de atalarımızdan ecdadımızdan da miras olarak kalan aşure dağıtım programını icra ettik. Lokantacılar ve Pastacılar Odası Başkanlığımız her yıl bunu geleneksel olarak yoğun bir katılımla gerçekten de başkanımızın söylediği gibi 10 bin kişilik olarak hazırlıyor. Bu yıl bütün hemşehrilerimizle beraber olmanın mutluluğunu yaşadık. Birlik beraberliğimiz daim olsun. Kayseri’ye birlik beraberlik yakışıyor. Bu şehrin birlik beraberliği gerçekten her şeyden güzel” ifadelerini kullandı. Her yıl 10 bin kişilik aşure yaparak güzellikleri paylaştıklarını söyleyen Kayseri Lokantacılar ve Pastacılar Odası Başkanı Altan Aydemir de, “Bizim Kayseri Lokantacılar ve Pastacılar Odası olarak her yıl aşure ikramımız oluyor. Bu yıl da yine geleneği bozmadık, vatandaşlarımızla hem paylaşalım hem de bu güzellikle beraberlikle olalım diye yine 10 bin kişilik bir aşure hazırladık. Sağ olsunlar Kayseri Protokolümüz de bizlere heyecan verdiler, destek verdiler. Bu günümüzde yanımızda oldular. Ben onlara da çok teşekkür ediyorum. Bildiğiniz gibi Muharrem ayı kardeşliğin, paylaşımın olduğu bir ay. Onun için de bizler her yıl geleneksel hale getirerek Ahi Evran düsturu almış, onun terbiyesi ile büyüyen esnaf teşkilatı olarak da her yıl esnaflarımızla vatandaşlarımızla paylaşarak aşure ikramında bulunuyoruz. Vatandaşımızın da yoğun bir talebi var. Ben afiyet olsun diyorum ve herkesin Muharrem ayını tebrik ediyorum” dedi.

Kayseri'nin tarihî zenginliği: Kültepe-Kaniş-Karum'da keşfedilen 'Kültepe Peyniri' ve antik ticaretin izleri Haber

Kayseri'nin tarihî zenginliği: Kültepe-Kaniş-Karum'da keşfedilen 'Kültepe Peyniri' ve antik ticaretin izleri

Kayseri-Sivas kara yolu üzerinde bulunan Kültepe-Kaniş-Karum Ören Yeri'nde Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu başkanlığındaki kazı çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde ve Kayseri Büyükşehir Belediyesinin destekleriyle devam ederken, elde edilen bulgular tarihe ışık tutuyor. 6 bin yıllık köklü geçmişi olan Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri'nde kazı çalışmaları 76. yılına girerken, Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu; günümüzden 4 bin yıl önce bölgede 'Kültepe Peyniri' olarak tabir edilen özel bir peynirin bulunduğunu ve insanların bu peyniri yolculuk yaparken yanlarında götürdüklerini kaydetti. Bugünkü coğrafyada ne varsa 4 bin yıl önce de benzerlerini gördüklerini aktaran Kültepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, "Aslında bugün olduğu gibi o dönemde de Anadolu benzer şartlara sahipti, tarım ve hayvancılık anlamında. Aslına bakarsanız belki daha önceden gelen gelenekler bugüne kadar da devam etti, kesintiye uğramadan. Ciddi olarak bir devamlılık var. Bu devamlılık çerçevesinde ilginç şeyler de karşımıza çıkıyor. Biliyorsunuz Kayseri, İç Anadolu Bölgesi'nde özel bir yer. Bütün Türkiye hatta dünyaya sorsanız Kayseri pastırmayla anılır. Yazılı belgelerde de bu konuyla ilgili olarak da birçok belge var. Net olarak 2 tablette çok özel bilgiler var. O zamanki insanlar yolculuğa çıkarken yanlarında kutulanmış, dilimlenmiş, kurutulmuş et götürüyorlar. Bugün bile günümüz şartlarında normal bir sandviç hazırlama gibi olayın benzerleri. Bir de ilginç olarak yan ürün daha var, peynir. 4 bin yıl önce Kaniş Peyniri denilen bir peynir var. Bunu da yanlarında götürdüklerini okuyoruz bu tabletlerden. Açıkçası bugünkü coğrafyada ne varsa 4 bin yıl önce de benzer şekilde aynı ürünleri görüyoruz" ifadelerini kullandı. "Özel bir peynir" O dönemki insanların 'Kültepe Peyniri' olarak adlandırmasının peyniri özel kıldığını da sözlerine ekleyerek; "Kültepe'nin özelliği daha önce adını koyamadığımız her türlü obje için Asurluların bıraktığı belgelerde bunların isimlerini görüyoruz. Bunlar arasında da 'Kaniş Peyniri' denilen bir peynir var. Muhakkak ki özel bir peynir olmasa 'Kaniş Peyniri' demeyecek, sadece peynir diyecek" diye konuştu. Kayseri-Sivas kara yolu üzerinde bulunan Kültepe-Kaniş-Karum Ören Yeri'nde Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu başkanlığındaki kazı çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde ve Kayseri Büyükşehir Belediyesinin destekleriyle devam ederken, elde edilen bulgular tarihe ışık tutuyor. 6 bin yıllık köklü geçmişi olan Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri'nde kazı çalışmaları 76. yılına girerken, Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu; günümüzden 4 bin yıl önce bölgede 'Kültepe Peyniri' olarak tabir edilen özel bir peynirin bulunduğunu ve insanların bu peyniri yolculuk yaparken yanlarında götürdüklerini kaydetti. Bugünkü coğrafyada ne varsa 4 bin yıl önce de benzerlerini gördüklerini aktaran Kültepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, "Aslında bugün olduğu gibi o dönemde de Anadolu benzer şartlara sahipti, tarım ve hayvancılık anlamında. Aslına bakarsanız belki daha önceden gelen gelenekler bugüne kadar da devam etti, kesintiye uğramadan. Ciddi olarak bir devamlılık var. Bu devamlılık çerçevesinde ilginç şeyler de karşımıza çıkıyor. Biliyorsunuz Kayseri, İç Anadolu Bölgesi'nde özel bir yer. Bütün Türkiye hatta dünyaya sorsanız Kayseri pastırmayla anılır. Yazılı belgelerde de bu konuyla ilgili olarak da birçok belge var. Net olarak 2 tablette çok özel bilgiler var. O zamanki insanlar yolculuğa çıkarken yanlarında kutulanmış, dilimlenmiş, kurutulmuş et götürüyorlar. Bugün bile günümüz şartlarında normal bir sandviç hazırlama gibi olayın benzerleri. Bir de ilginç olarak yan ürün daha var, peynir. 4 bin yıl önce Kaniş Peyniri denilen bir peynir var. Bunu da yanlarında götürdüklerini okuyoruz bu tabletlerden. Açıkçası bugünkü coğrafyada ne varsa 4 bin yıl önce de benzer şekilde aynı ürünleri görüyoruz" ifadelerini kullandı. "Özel bir peynir" O dönemki insanların 'Kültepe Peyniri' olarak adlandırmasının peyniri özel kıldığını da sözlerine ekleyerek; "Kültepe'nin özelliği daha önce adını koyamadığımız her türlü obje için Asurluların bıraktığı belgelerde bunların isimlerini görüyoruz. Bunlar arasında da 'Kaniş Peyniri' denilen bir peynir var. Muhakkak ki özel bir peynir olmasa 'Kaniş Peyniri' demeyecek, sadece peynir diyecek" diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.