[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Kovid

Kovid haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kovid haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kovid testi yoksula hayal mi oldu? Haber

Kovid testi yoksula hayal mi oldu?

Türkiye yaklaşık 2 yıl süren Kovid pandemisi ve kapanma sürecinin ardından başlayan normalleşme sürecine devam ederken virüsün yeni varyantı olan ‘Eris’ virüsünün ortaya çıktığının duyurulmasıyla birlikte toplumda yeniden hareketlenme başladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, geçtiğimiz haftalarda virüsün ülkemizde de görüldüğünü açıklamıştı. Koca’nın açıklamasının ardından bir süredir devam eden gribal enfeksiyon salgınında binlerce vatandaş Kovid şüphesine girerken yeniden test hareketliliği başladı. Öte yandan; test yaptırmak isteyen bazı vatandaşlara hastanelerde Kovid testi yapılmadığı ve eczaneden yaklaşık 200 liraya satılan test kitini alıp kendilerinin yapmaları gerektiğinin söylendiği iddia edildi. İddialara ilişkin İLKSES’e konuşan Demokratik Sağlık Sen/ Tüm Memur Sen Genel Başkanı Togan Demircan, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtirken test yapılmayan durumlarda da ‘hekim yoğunluğu’ ayrıntısına dikkat çekti. KURUMLARA TEBLİĞ GELMEDİ Kovid testi konusunda pandemi kurallarının resmiyette devam ettiğini belirten Demircan, “Sahada ve acil serviste görev yapan arkadaşlarımızla görüştüm. Bu konuda pandemi dönemindeki süreç halen devam ediyor. Herhangi yazılı ve resmi bir tebliğ gelmemiş kurumlara. Testler halen yapılıyor. Ancak geçmişte de daha önce hastanede Kovid testinin yapılmadığına dair bir şikayet gelmişti. Kendisine de hastanede ‘Eczanede kit var. Alıp öyle yap’ denmiş. Bunun nedeni büyük ihtimalle semptom durumudur. Hekim arkadaşımız Kovid testinin semptomu oluştuğunu düşünmediyse ondan yapmamıştır. Birinci basamak sağlık hizmeti dediğimiz sağlık ocakları zaten yapıyor. Halk sağlığı müdürlükleri aracılığıyla yapılıyor testler. Acil servisler yoğun, hekim arkadaşlarımızın üzerinde hasta yükü oldukça fazla” dedi. SEMPTOMLARININ OLUŞTUĞU KANAATİ OLUŞMADAN… Test yapılmamasında bulaş semptomları görülmemesinin önemli bir etken olduğuna dikkat çeken Demircan, “Hekim arkadaşlarımızın takdiri de burada önemli. Bulaşın semptomlarının oluştuğu kanaati oluşmadan test yaptırmama hakkı var. Ama tabii mevcut durum gözetildiğinde eczaneden kit alınıp yapılması değil şikayeti olan hastadan test alınması bizce daha doğru. Çünkü önümüz kış ve havalar serinliyor. Mevcutta ‘Eris’ varyantı görüldü. Sayılar ve oranların yükselmeye başladığını duyuyoruz. Sayın Bakanımız yurt dışı kaynaklı 9 vaka olduğunu söyledi ama gerçekten 9 vaka mı? Son dönemde gribal enfeksiyon olduğunu düşünen ama atlatamayan birçok sağlık çalışanı arkadaşımız var. O nedenle testlerin talep eden vatandaşlarımıza yapılmasında fayda var” ifadelerini kullandı. KOVİD MERKEZLERİ YENİDEN KURULABİLİR Eris varyantının yükselişe geçmesiyle birlikte Kovid test merkezlerinin yeniden kurulması gerektiğini belirten Demircan, “Eğer o merkezler kapanmasaydı biz olası birçok riskin önüne geçebilirdik. Ama o merkezler pandemi döneminde kuruldu ve normalleşme süreciyle ortadan kalktı. Ama ortada yeni bir varyant var. Bizde de kronik rahatsızlığı olanlar, yaşlılar ve sağlık çalışanları birinci derece risk altında. Bunları göz önünde bulundurarak Kovid merkezleri yeniden kurulabilir” ifadelerini kullandı. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: DSÖ: Mevcut Kovid-19 aşıları güvenli olmayı sürdürüyor

Kovid aşısı ile kalp krizi arasında ilişki var mı? Haber

Kovid aşısı ile kalp krizi arasında ilişki var mı?

Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü Doktoru Fethullah Kayan, kalp krizinin genç yaşa kadar indiğini belirterek, "Kalp krizi risklerinde özellikle yaş, hipertansiyon, kontrolsüz hipertansiyon, kontrolsüz diyabet hastalığı, yüksek kolesterol düzeyleri, ailesel genetik yatkınlıklar gibi faktörler göz önünde bulundurulduğunda ve bunlarla beraber sigara, alkol ve madde bağımlılığı kullanımları kalp krizi riskleri faktörlerini arttıran sebeplerdir" dedi. Genç yaşta kalp krizi neden olur? Kalp krizinin genç yaşa kadar indiğine dikkat çeken uzmanlar, bunun birçok nedenine dikkat çekti. Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü Doktor Fethullah Kayan, son dönemlerde kalp krizi riskinin arttığını ve hatta kalp krizi oranlarının genç yaşlara kadar indiğini belirterek; sigara, alkol ve madde bağımlılığı kullanımının çok yaygın ve genç yaşlara indiğinden kalp krizine sebebiyet verdiğini söyledi. Kalp krizi risklerinde özellikle yaş, hipertansiyon, kontrolsüz hipertansiyon, kontrolsüz diyabet hastalığı, yüksek kolesterol düzeyleri, ailesel genetik yatkınlıklar gibi faktörleri göz önünde bulundurulduğunda ve bunlarla beraber sigara, alkol ve madde bağımlılığı kullanımları kalp krizi riskleri faktörlerini arttıran sebepler olduğunun altını çizen Dr. Kayan, kalp krizi vakalarında hastaneye geç başvurulduğunu dile getirdi. Kalp krizinin belirtileri nelerdir?  "Özellikle 45 yaşın üstünde göğüs ağrısı olan vatandaşların özellikle bu göğüs ağrısı eğer çeneye, sol kola ve sırta yayılan bir ağrıysa bunda şüphelenmekte fayda vardır" diyen Kayan, şunları söyledi: "Yolda yürümekle, merdivende çıkmakla, yokuş yukarı yürümekle göğüs ağrısı, nefes daralması gibi şikayetlerin olması aslında kalp damar tıkanıklarının bir semptomu olabilmektedir. Dolayısıyla göğüs ağrısı, nefes darlığı özellikle kriz esnasında bulantı, kusma ve soğuk terleme gibi vakalarda dikkat edilmesi gerekir. Bu tür durumlarda 45 yaş üstündekilerin hiç zaman kaybetmeden acile veya ilgili bölüme başvurması gerekmektedir." Kalp krizini tetikleyen faktörleri sıralayan Dr. Kayan, "Kalp krizi özellikle ölüm riski olan bir hastalıktır. Kalp krizi meydana geldiği zaman tamamen herhangi bir şikâyet olmayabileceği gibi çok şiddetli göğüs ağrısı, nefes darlığı, bulantı, kusma, terleme gibi şikâyetlerle de kendini prezante edebilir. Nitekim bazı kalp krizlerinde hastalarda herhangi bir semptom olmadan aniden kalp durması ile de sonuçlanabilir" diye konuştu. Covid-19 aşısı kalp krizine sebep olur mu?  Genç yaşlarda kalp krizinin sık görüldüğünü ve Covid-19 aşısının kalp kriziyle bir bağlantısının olmadığını dikkat çeken Kayan, "Son zamanlarda kalp krizi vakalarında artış olduğu özellikle genç yaşlarda daha sık görüldüğü malumdur. Sosyal medya mecralarında kalp krizlerinin Covid-19 aşısıyla ilgisi olup olmadığı ifadeleri kullanılıyor. Yapılan çalışmalarda Covid-19 aşısıyla kalp krizi arasında doğrudan saptanmamıştır. Covid-19 aşısının şimdiye kadar kalp krizi arttırdığına dair elimizde veri yoktur. Aşı olmayan vatandaşların aşı olmasını öneriyoruz. Olumsuz etkileri olabilir, vatandaşlar sağlık kuruluşlarına başvurabilir fakat bu algının doğru olmadığını da belirtmek isterim" şeklinde konuştu. İHA

Kızamık 'ciddi' boyutlara ulaşıyor Haber

Kızamık 'ciddi' boyutlara ulaşıyor

KEMAL ÖZKURT - ÖZEL HABER Kovid pandemisi sürecinde başlayan aşı karşıtlığı, aşı reddi ve denetimsiz göçmenler,  kızamık salgınının son günlerde artmasına sebep oldu. Kızamığın özellikle çocuklarda görülmesi ise ebeveynleri endişelendiriyor. Kızamık hastalığı, bulaşma ve korunma yolları konusunda bilgiler veren Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mustafa Torun, aşı reddi hareketinde kendi meslektaşlarının da bulunmasından dolayı rahatsızlık duyduğunu ve özellikle ilerleyen süreçlerde ölümcül olabilen kızamık hastalığı için mutlaka aşı yaptırması gerektiğini dile getirdi. YETERLİ ÖNLEMLER ALINMAZSA ÖLÜME SEBEP OLABİLİR Aşıların sadece aşılanan kişiyi değil, bulaşıcı hastalıkların topluma yayılmasını engellediğini ve tüm toplumu koruduğunu söyleyen Torun, "Kızamık virüsü çok bulaşıcı olan bir hastalıktır. Aşılanmamış topluluklarda 2 - 3 yılda bir salgın yayılır. Bunun yanı sıra kendi çocuklarımız aşılanmazken, aşısız yabancı çocukların da ülkemize gelmesi çok büyük sorun teşkil ediyor. Kızamık basite indirgenen bir hastalık olarak gözüküyor şu anda ama yeterli önlemleri almazsak ölümcül bir hastalık haline gelebilir. Kızamık ilerleyen süreçlerinde zatürre, menenjit, orta kulak iltihabı gibi ciddi sorunlara sebep oluyor. Bu yüzden mutlaka aşı programları kapsamında, aşımızı yaptırarak kendimizi ve çocuklarımız bu ciddi hastalığa karşı korumuş oluruz" diye konuştu. "AŞI REDDİ KAYBOLAN HASTALIKLARIN GERİ GELMESİNE SEBEP OLDU"  Çocuklarda olduğu gibi yetişkinlerde de aşılamanın önemine vurgu yapan Tosun, "Bugün maalesef aşı reddi ve olumsuz bilgilendirme yüzünden kızamık başta olmak üzere kökü kazınan birçok enfeksiyon hastalığının toplumu tekrar tehdit etmeye başladı. İnsan yaşamını tehdit edebilecek ciddi sonuçlar doğurabilen hastalıklardan korunmada bağışıklamanın önemi gün geçtikçe daha da artmıştır. Bu bulaşıcı hastalıklarının başında da kızamık geliyor. Aşı reddi gruplarıyla birlikte aşı konusunda kamuoyunda oluşabilecek tereddütleri zamanında sağlıklı bilgiler vererek gidermenin toplum sağlığı açısından çok önemlidir" ifadelerini kullandı. TOPLUMUN EN AZ YÜZDE 95'İ AŞILANMALI Kızamığın ölüm hızının ciddi boyutlara ulaşabileceğine vurgu yapan Torun, "Kızamık virüsünün tek rezervuarının insan olduğu için  etkili ve güvenli aşısının bulunması nedeniyle tamamen ortadan kalkabilir. Virüsünün dolaşımının durdurulabilmesi için toplumun yüzde 92-95'inin kızamık içeren bir aşı ile aşılanması gerekir. Kızamık virüsü bulaştığı andan itibaren, ölüm oranı gelişmiş ülkelerde yüzde 0.05-0.1 arasında, gelişmemiş ülkelerde yüzde 7.4 ile 10 arasındayken, mülteci kampları gibi özel topluluklarda ise yüzde 32'lere kadar çıkabiliyor" diye belirtti. KIZAMIK VİRÜSÜNÜN BELİRTİLERİ Kızamık virüsünün yayılma süreci ve belirtileri hakkında bilgiler veren Torun, "Virus konjonktiva veya solunum mukozasından vücuda girer ve giriş yerinde çoğalarak bölgesel lenf bezlerine bulaşır. Kan dolaşımı ile organ ve dokularına giden virüs burada çoğaldıktan sonra ikinci kez kana karışır ve bu evrede kuluçka dönemi  belirtileri başlar. Daha sonra ise ateş, halsizlik, iştahsızlık, gözde yanma, batma, sulanma, burun akıntısı ve kuru öksürük gibi belirtiler görülebilir" dedi.

Grip ve Covid vakaları arttı Haber

Grip ve Covid vakaları arttı

Son zamanlarda grip ve Covid-19 vakalarının yaygınlaştığını belirten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Murat Cem Miman, toplu alanlarda maske kullanımının önemine dikkat çekti. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Medical Point Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Murat Cem Miman, son zamanlarda artan üst solunum yolu enfeksiyonlarına ilişkin bilgi verdi. Prof. Dr. Miman, “Geçmiş senelerde aralık ayı kış mevsimiydi ancak küresel ısınmayla birlikte aralık ayını artık sonbaharın sonu gibi düşünüyoruz. Havaların iyi gitmesi veya çok değişkenlik göstermesi, insanların gribe ya da nezleye yakalanma riskini artırıyor. Bize başvuran vakaların çoğunluğunu artık üst solunum yolu enfeksiyonu ve grip-nezle vakaları oluşturuyor. Covid-19 virüsü de diğer viral üst solunum yolu enfeksiyonlarına katıldı. Grip ya da nezle vakaları bu dönemde Covid-19 da dahil olmak üzere yaygınlaştı” dedi. "Antibiyotik almayın" Alınması gereken önlemlere değinen Prof. Dr. Miman, “Covid-19 veya gribe karşı her türlü önlemimizi almamız gerekiyor. Bağışık sistemi düşük olan insanların, yaşlıların, kronik hastalığı olan insanların kendilerinin hem maske kullanarak hem hijyenlerine dikkat ederek hem de genel grip aşısı ya da Covid aşısı kullanarak korunmaları gerekiyor. Genel olarak grip, Covid-19 olmasa bile dünyada hala ölümcül hastalıklar listesinde. Bu yüzden kendimizi korumamız gerekiyor. Bu aylarda sıkı giyinmek, bol sıvı içmek, dinlenmek, toplu yerlerde maske takmak gibi önlemlerimizi almamız gerekiyor. Grip tedavisi seçenekleri arasında antibiyotik yer almıyor. Vücudun dinlendirilmesi, C vitamini alınması, bol su içilmesi tedavi açısından önemli. Çevremize yaymamak için de izole olmamız gerekmektedir” diye konuştu. İHA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.