Kuzu Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika Kuzu Haberleri

Peşinden ayırmadığı kuzusu ile denize gitti: Bütün gözler onlardaydı

Sakarya'nın Karasu ilçesinde yaşayan İsmail Çakmak, yaklaşık iki ay önce sahiplendiği ve adeta çocuğu gibi bakarak yanından hiç ayırmadığı ‘İpek' isimli kuzusu ile sahile indi. Minik kuzu sahilde ilgi odağı oldu. Karasu'da yaşayan İsmail Çakmak, iki ay önce sahiplendiği minik kuzusuyla kurduğu bağ ile dikkat çekiyor. ‘İpek' ismi verilen kuzu biran olsun sahibinin peşinden ayrılmıyor. Çakmak, adeta çocuğu gibi ilgilendiği kuzusu ile bu kez ise Karasu Sahili'ne gitti. Sahibi ile sahili turlayan minik kuzu, tatilcilerin büyük ilgisini çekti. Vatandaşların severek, fotoğraflar çektiği kuzu adeta sahilin ilgi odağı oldu. “Plaja gelmeyi çok istiyor” Kuzunun sahibi İsmail Çakmak, “Sürekli çarşıya gitmek istemiyor artık. Plaja gelmeyi çok istiyor. Burada gezmek, dolaşmak istiyor. Sezonda hep onunla birlikte plajdayım artık. Çocuklar daha çok sevmeye başladı. Artık halkla birlikte sahilde dolaşıp gezer” diyerek kuzusunun deniz kenarına olan ilgisini de dile getirdi.

İki aylık kuzusu sürekli yanında geziyor

Sakarya’nın Karasu ilçesinde yaşayan İsmail Çakmak, bir ay önce sahiplendiği kuzu ile sıra dışı bir bağ kurdu. İki aylık olan kuzusunun nereye gitse peşinden geldiğini söyleyen Çakmak, “Çocuk gibi besliyorum, hiç peşimden ayrılmıyor. Baba-oğul gibi olduk” diyerek kuzusuna olan sevgisini dile getirdi. Karasu’nun İncilli Mahallesi’nde yaşayan İsmail Çakmak, Bolu’dan bir ay önce aldığı kuzusu ile kurduğu bağ ile dikkat çekiyor. Mahalle sakinlerinin sevgisini de kazanan iki aylık kuzu, Çakmak’ın peşinden bir an olsun ayrılmıyor, nereye giderse peşinden gidiyor. İsmail Çakmak, ‘İpek’ ismini verdiği kuzusunun doğduktan sonra annesi tarafından reddedildiğini bu yüzden sahiplendiğini belirtti. “Baba-oğul gibiyiz, büyüyünce nasıl ayrılacağım bilemiyorum” Çakmak, “Bir aylıkken aldım, Karasu’ya getirdim. Çocuk gibi bakmaya başladım. Baba oğul gibi gidiyoruz. Aynı çocuk gibi, bir anne nasıl çocuklarını yedirip içiriyorsa, ben de kuzuyu öyle yedirip içiriyorum” şeklinde konuştu. “Büyüyünce nasıl ayrılacağımı bilemiyorum. Bir iki gün yanımdan hiç ayırmayınca bana alıştı. Artık yanımdan hiç ayrılmıyor. Nereye gitsem peşimden geliyor. Büyüyünce nasıl ayrılacağımı bilemiyorum. İnsanlar sevdiklerinden eninde sonunda ayrılıyor. Biz de bir gün elbet ayrılacağız. Şu an sesimi duysa bağırıyor. İsmini eşim koydu. Torunlarına ‘İpek’ ismini koyamayınca kuzuya koydu” ifadelerini kullandı.

Aydın'daki bu kuzu diğerlerine hiç benzemiyor... Derslere girip koşuyor

Beden eğitimi öğretmeni Melike Karcı Nurcan, yaklaşık 1 ay önce sevimli kuzusu Dobby ile sıra dışı bir dostluk kurdu. Nurcan, sahiplendiği kuzuyu biberonla besleyerek ve birlikte koşu bandında yürüyerek sağlıklı bir yaşam sürüyor. Dobby adını verdiği sevimli dostuyla birlikte yüzme kurslarına, salon sporlarına, zumba derslerine ve kadın futbol takımının antrenmanlarına katılıyorlar. Günlük rutinlerini birlikte paylaşan Melike Karcı Nurcan ve Dobby, çevrelerinde merak uyandırıp beğeni topluyorlar. Melike Karcı Nurcan, kuzuların annelerinin tüm yavrularına bakamayacağını ve bu nedenle bir tanesini sahiplenme kararı aldıklarını belirtti. Beden eğitimi öğretmeni olarak özel bir okulda çalışan Nurcan, aynı zamanda futbol oynuyor ve Kadınlar İkinci Ligi'nde mücadele eden bir takımın kaleciliğini yapıyor. Ayrıca yüzme antrenörlüğü ve dans eğitmenliği gibi aktivitelerle de ilgileniyor ve hepsini aktif olarak Dobby ile birlikte sürdürüyor. Şehirde yaşamaları nedeniyle Dobby'yi sahiplenme fikrinin öncelikli olarak aklında olmadığını belirten Nurcan, ancak koyunlarının annesinin fazla yavruya bakamadığı için birini sahiplenmeleri gerektiğini açıkladı. Dobby'yi yaşatmak için sahiplendiklerini vurguladı. Melike Karcı Nurcan, Dobby ile hiç ayrılmadıklarını ve birlikte derslere dahi girdiklerini söyledi. Dobby'nin evde kendileriyle birlikte kaldığını belirten Nurcan, kuzunun hiçbir zaman kirletme ya da pisletme durumu olmadığını ve hatta bezinin olduğunu dile getirdi. Eşiyle birlikte yaşadığını ve Dobby'yi sahiplenme kararını ikisinin birlikte aldığını ifade eden Nurcan, bu durumdan oldukça memnun olduklarını ve kuzunun varlığıyla çok eğlendiklerini vurguladı. Dobby ile ilgilenirken hiçbir sorun yaşamadıklarını belirten Nurcan, onu her yere götürdüğünü ve birlikte zaman geçirdiklerini aktardı. Sabahları ilk işlerinin Dobby'ye süt vermek olduğunu ve ardından okula gittiklerini dile getiren Nurcan, kuzunun modern bir yaşama uyum sağlamaya çalıştığını ifade etti. Bahçelerinde büyüdüğünde ona bir erkek arkadaş edindireceklerini ve daha sonra çocuklarının olacağını belirten Nurcan, Dobby'nin ailelerinin bir parçası gibi olduğunu ve onu büyütürken büyük bir keyif aldıklarını söyledi. Nurcan, Dobby'ye en fazla ilginin çocuklardan geldiğini belirtti. Tüm hayvanları sevdiğini ve onların hepsinin kendisi için değerli olduğunu dile getirdi. Bu yıl Dobby'nin hayatlarına girdiğini ve insanların onu ilk gördüklerinde bir kuzu olduğunu düşünmediklerini, genellikle köpek zannettiklerini ancak daha yakından bakınca şaşırdıklarını aktardı. Kent yaşamında kuzularla sık karşılaşılmadığı için Dobby'nin dikkat çektiğini belirten Nurcan, özellikle çocukların ona ilgi gösterdiğini, fotoğraf çektirmek ve sevmek için sıraya girdiklerini ifade etti.

Ankara'da kuzuların annelerine kavuşma anı kameralara yansıdı

Ankara’nın Bala ilçesi Kesikköprü Mahallesi’nde, sabahın erken saatlerinde meraya otlamaya gitmeden önce süt kuzuları ile koyunların buluşması görüntülendi. Henüz sütten kesilmeyen kuzular, belirli bir süre annelerinden ayrı ağıllarda tutuluyor. Emzirmeleri için anneleri ile buluşmak üzere besiciler tarafından ağıllardan çıkarılan kuzular, kokusu ve sesi sayesinde yüzlerce koyun arasından annelerini bulmaları görenleri şaşırtıyor. Sabahları koyunların merada yayıldıklarını ve akşam döndüklerinde de tekrar kuzuları emzirdiklerini belirten besicilik yapan Haşim Özçelik, “Bizimkiler kuzulayalı şu an 15-20 gün oldu. Şu an 80 kuzu yavruladı. Gerisi de bu ay içinde kuzular. Toplamda 220 koyun kuzulayacak. Bunları işte dişilerini damızlık olarak bırakıyoruz, erkeklerini de satıyoruz” diye konuştu. Köyde 15 ailenin geçimini hayvancılıktan sağladığını ve 3 bin ile 4 bin arası koyun olduğunu dile getiren Özçelik, “Koyun, ilk yeri meradır. Bizim burada mera az olsa da yani idare ediyoruz. Şimdi koyunculuk merakın varsa koyunculuk da iyi para da var. Yani mera olduğu zaman fazla yem harcamazsın. Her şey meraya bağlı. Koyunun parası da iyidir, sevgisi de var. İyi bir iş gençlerimize tavsiye ederim” ifadelerini kullandı. Baba mesleğini devam ettirdiğini aktaran Özçelik, çocuklarının da besiciliği sevdiğini ve gelecek nesillere hayvancılığı aktaracaklarını söyledi. Çocukluğundan beri koyun ve kuzuların arasında olduğunu belirten Özçelik, “Bu işi birkaç sefer bırakmak istedim ama bırakamadım. Ankara’ya taşındım sonra geri geldim, yeniden başladım. Bende koyuna karşı bir sevgi var, bırakamıyorum. Evimin önünde koyun olmadığı zaman başım ağrır” dedi.

Sakız Koyunu Çiftliği’nde yeni doğan kuzu sevinci

Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin tarım politikaları her geçen gün yeni meyvelerini veriyor. Büyükşehir Belediyesi tarafından 2014 yılında açılan Sakız Koyunu Çiftliği’nde bu yıl da yavrulamalar başladı. Sakız koyunları genelde çoklu doğum yaparken geçen yıl ikiz doğum yapan çiftliğin maskotlarından 'Kınalı' ise bu yıl dördüz doğurdu. BİR KOYUN DÖRDÜZ DOĞUM YAPTI Çiftlikte ilk kuzular hayata merhaba demeye başlarken doğumlar da hızlandı. Geçen hafta başlayan doğumlarda şimdiden 50 kuzuya ulaşıldı. İlk doğumlarını gerçekleştiren koyunlar ikiz kuzu doğururken çiftliğin maskotlarından “Kınalı” bu kez dördüz doğum yaptı. Kuzularını bakabilmesi için özel bakıma alınan 'Kınalı'nın ve kuzularının sağlık durumunun ise iyi olduğu öğrenildi. Bu haber de ilginizi çekebilir: Balıkesir’de çevreci kadın çiftçiler kuzuları kaptı

Balıkesir kuzusunun eti marka, yünü ise döviz oldu

Balıkesir'in kuzusu 2018 yılında coğrafi işaret alırken, bu günlerde Balıkesir koyununun yünü de ülkeye döviz olacak. İvrindi’de 28 yaşındaki Hüseyin Karaköse kurduğu tesiste yöreden topladığı yünleri temizleyip tasnif ederken, 2 bin ton ürünü ihraç etmeye hazırlanıyor. Hüseyin Karaköse, 2 bin ton yün ihraç etmeyi planladıklarını söyledi. Balıkesir’in değişik yerlerinde toplanan yünler işçiler tarafından tasnif edilirken, ambalajlanarak ihracata hazırlanıyor. Tesislerde 15 kişi görev yapıyor. ''ÜLKEDE İDDİALIYIZ'' Dededen yüncü olduklarını anlatan Hüseyin Karaköse, "Biz Balıkesir’in İvrindi ilçesinde yün işleme tesisi olarak çalışan bir işletmeyiz. İşletmemiz 3 kuşaktır yün yapağı işleriyle ilgilenmektedir. Dedemiz ve babamız da bu işi yaptı. İşletmemize Türkiye’nin birçok yerinden yün geliyor. Ama, ağırlıklı olduğumuz ürün merinos kuzusunun da merkezi olan Balıkesir bölgesi ve İvrindi ilçesi. Tesisimize yıllık 2 bin ton yün gelmektedir. Gelen yünler burada sehpalarda bayan ve erkek personellerimiz tarafından kalite olarak sınıflandırılmaktadır. Halı yünü, merinos kumaş iplik yünü ve diğer örgü yünleri olarak tek tek sınıflandırılmaktayız. Gelen yünlerin biz burada kirini pisliğini diğer samanlı problemli olan taraflarını ayırıyoruz. Ayırdıktan sonra tekrar sanayide kullanılmak üzere ayrı paketleyip ambalajlıyoruz. Tesisimizde yıllık hedefimiz olan işleme kapasitesi 2 bin ton. Tabi biz 2 bin tonun büyük çoğunluğunu iç piyasadan yerli Türk yününden karşılamaktayız. Burada işlediğimiz malların büyük çoğunluğunu yurt dışı ülkelere özellikle Hindistan ve İngiltere’ye sanayide kullanılmak üzere ihraç etmekteyiz. Şu anki hedefimiz 2 milyon dolar. Biz tescilli olan İvrindi kuzumuzun yanında yünde de ülkede iddialı bir firmayız" dedi. ''MEMLEKETİMİZE DÖVİZ KAZANDIRIYORUZ'' İşçilerden Kadriye Bilir, "6 aydır burada çalışıyorum. Evimize katkıda bulunmak için çalışıyoruz. İvrindi'de yapılan bu yün işinde ayırıcı olarak çalışıyoruz. Bu işi ilk yapan biziz. İhracata katkıda bulunduğumuz için de çok mutluyuz. Elimizden geleni yapmaktayız" dedi. Emine Can ise, "Patronlarımız sağ olsun bize böyle bir iş imkanı sağladılar. Kendimize, ailemize, memleketimize fayda sağlıyoruz" diye konuştu. Ali Kaya da, "Buraya usta olarak geldim. Hem arkadaşlarımızı yetiştiriyoruz. Hem memleketimizin ürününü değerlendiriyoruz. Hem ihracat yapıyoruz. Memleketimize döviz kazandırıyoruz" dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Balıkesir’de trafik denetimi: Kural tanımaz sürücülere ceza yağdı

Van'da 40 küçükbaş hayvan telef oldu

Edinilen bilgiye göre olay, Muradiye ilçesine bağlı Durukkaş Mahallesi'nde meydana geldi. Halis Tekin'e ait olan koyunları tarlada şişmiş ve telef olmuş olarak gören mal sahibi yetkililere haber verdi. Olay yerine gelen Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü yetkilileri yapmış oldukları tetkikler sonucu 40 koyun ve kuzunun yedikleri yoncadan zehirlenip şişerek telef olduklarınu belirledi. Telef olan küçükbaş hayvanlar Muradiye Belediyesi'nin iş makineleri tarafından açılan bir kuyuya gömülürken, Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü yetkilileri pazartesi bölgede yeniden inceleme yapacak. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Van Gölü sahilinde temizlik çalışması

Balıkesir’de çevreci kadın çiftçiler kuzuları kaptı

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Gönen’de kadın çiftçiler ile yürüttüğü “Tarlada Sıfır Atık” projesi kapsamında örnek bir geri dönüşüme daha imza attı. Tarım arazilerindeki kirliliği önlemek ve geri dönüşüme katkı sağlamak amacıyla başlatılan Tarlada Sıfır Atık projesi, hem yerli üreticilerin kalkınmasına hem de Balıkesir’de geri dönüşüm farkındalığının artmasını amaçlıyor. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ve S.S. Gönen Merkez Tuzakçı Hasanbey Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin projesi kapsamında geçtiğimiz yıl 10 kadın çiftçiye Balıkesir kuzusu hediye edilmişti. Gönen’e bağlı 13 köyde uygulanan ve kadın çiftçilerin yoğun ilgi gösterdiği projede bu sene de Gönen’de üreticilik yapan 20 kadın çiftçiye Balıkesir kuzusu hediye edildi. Toplam 13 ton atık toplandığı belirtildi. Gönen Tuzakçı Mahallesi’nde gerçekleşen dağıtım törenine; Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Gönen Kaymakamı Arslan Yurt, Balıkesir İl Jandarma Komutanı Tümg. Nurettin Alkan, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Balıkesir İl Tarım ve Orman Müdürü Erkan Alkan, Gönen Ticaret Odası Başkanı İsmail Mutlu, Gönen Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Mutlu, Tuzakçı Mahalle Muhtarı Şeref Özbay, daire amirleri, oda başkanları ve vatandaşlar katıldı. “Büyükşehir bu projeye en çok destek veren belediyelerden biri” Kampanyanın gelecek nesil için önemli olduğunu aktaran Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, “Büyükşehir Belediyesi sosyal sorumluluk adına çok güzel bir projeyi hayata geçirdi. Ülkenin son yıllarda en büyük sorunu atık konusu Büyükşehir Belediyesi 2017 yılında başlatılan Sıfır Atık Projesine en çok destek veren, öncülüğünü yapan ve yaygınlaşmasını sağlamaya çalışan belediyelerden biri. Bu kampanyaya destek veren kadınlarımıza da çok teşekkür ediyorum. Kadınların elinin dokunduğu yerde zerafet ve nezaket vardır. Bu kampanyaya sahip çıkmak, yaşanabilir bir ülke ve çevre için gelecek kuşaklara bırakmak yaptığımız en güzel şey. Zararlı tüm atıkların toplanmasında ve projede emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu. “13 bin 630 kilo atık toplandı” Gönen Tuzakçı Mahallesi’nde gerçekleştirilen dağıtım töreninde konuşan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, “Bölgede sıfır atağa uygun bir çalışma yapıldı. Gönen’deki çiftçilerin ortaya bıraktığı zirai atıkları toplayan, her 500 kiloya bir koç demiştik. Geçen sene 10 koçu dağıtmıştık. Bu sene tam 2 katı, 13 bin 630 kilo atık toplandı ve 20 koç bugün sahiplerini bulacak. Emeği geçen ve konuyu ciddiye alıp çevre problemi olarak gören tüm kadınlara teşekkür ediyorum. Gerçekten duyarlı bir iş yaptılar. El birliğiyle beraber topladıklarını da ihtiyaç sahiplerine veriyorlar. Belediye Başkanı olarak yaptığımız kampanyanın karşılığını bulmasından dolayı çok mutluyum. Gönen Tuzakçı’daki kadınlar el birliğiyle tarla tarla dolaşıp tenekedeki zirai atıkları, kağıt atıklarını, sulamadan kalmış parçaları topladı. Yenilebilir enerji kısmına aktararak kirlilik oluşmasını önlediler ve sıfır hataya dönüştürdüler. 20 koç bölgemize ve kadınlarımıza hayırlı olsun.” dedi. “Bu yıl atık miktarını iki katına çıkarttık” Ülkenin en önemli çevre hareketlerinden birinin sıfır atık projesi olduğunu söyleyen Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Volkan Karateke, “Marmara bölgemizde bulunan ekinlik adamızda Türkiye’nin ilk sıfır atık adasını oluşturduk. İkili toplama sistemleri ve atık getirme merkezine kurarak organik atıkları yeniden komposto üreterek toprakla buluşturuyoruz. Geri kazanılabilir atıkları da ekonomiye kazandırıyoruz. Sıfır atık şu anda ülkemizin en önemli çevre hareketi Sıfır atık konusunda hepimiz sorumluyuz. Tarlada sıfır atık projesi de Gönen Merkez Hasanbey Tuzakçı Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ile birlikte gerçekleştirdiğimiz bir proje oldu. Geçtiğimiz yıl başlattığımız projede önemli miktarda atık toplamıştık ve kuzularımızı teslim etmiştik. Bu yıl atık miktarını ikiye katladık. Önümüzdeki yıl umarım daha fazla atık toplarız. Destek veren herkese teşekkürler.” diye konuştu. “Kadınların elinin değdiği yer bereketleniyor” Kalıntınız ve atıksız üretimin çok önemli olduğunu kaydeden Balıkesir İl Tarım ve Orman Müdürü Erkan Alkan, “Balıkesir’de kadınlarımızın oluşturduğu 4 Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’miz var. Birçok örnek projeye imza atıyor, atmaya da devam ediyor. S.S. Gönen Merkez Tuzakçı Hasanbey Tarımsal Kalkınma Kooperatifi de bunlardan biri. Kalıntısız ve atıksız üretim çok değerli. Bu kooperatifimiz de atıksız tarım anlamında emek veren kadınlardan oluşuyor. Kadının elinin değdiği yer bereketleniyor. İnşallah bu projeler artarak devam edecek.” dedi. “Tarlalarda Balıkesir kuzuları gezsin” 2013 yılında kurulan bir kooperatif olduklarını belirten S.S. Gönen Merkez Tuzakçı ve Hasanbey Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Berrin Yetkin Var, “Tamamı kadınlardan oluşan 180 ortağımız var. Büyükşehir Belediye Başkanı olarak bizi hiçbir zaman Yücel Başkanım geri çevirmedi. Biz ne zaman kadınlarla üstleniyoruz desek o tamam, siz yaparsanız biz varız dedi. Aslında bu tarlalarda sıfır atık projesi de böyle çıktı. 13 köyümüzde 3-4 önder kadın çiftçimiz var. İlk dağıtımını geçen yıl yaptık. Ciddi bir atık toplandı. Birçok köyden isteniyor. Sürekli yeni yeni katılımlar geliyor. 13 bin 600 kilo atık topladık. Bu atığın karşılığında kuzularımızı alıyoruz. Başka birçok köyden bize biz bu projeye nasıl katılırız diyorlar. Biz de diyoruz ki hanımlar, eşler kooperatife ortak olur. Biz de bu projede sizleri bu sistemin içine dâhil ederiz. Hem kooperatif ayakta kalır, hem büyükşehir belediyemiz bu desteği örgütlü bir şekilde sunmuş olur. Çevremizdeki tarladaki atıklar yerine de tarlalarda Balıkesir kuzuları gezer diyoruz.” dedi. Bu haber de ilginizi çekebilir: Balıkesir'de elektrik kesintisi - 27 Eylül 2023 Çarşamba

Engelli çocuğu için aldığı kuzu peşinden ayrılmıyor

Hatice Yanar isimli kadın, engeli çocuğunun görüp çok istediği bir kuzuyu satın alarak eve getirdi. ‘Meyrem’ ismini verdiği kuzu, kendisini biberonla besleyen ve özel olarak bakımını yapan Yanar’a alıştı. Yanar da bebek gibi baktığı ve ailenin bir ferdi olarak gördüğü kuzuyu her yere beraberinde götürmeye başlarken, sahibinin peşinden ayrılmayan kuzuyu görenler büyük şaşkınlık yaşıyor. Engelli çocuğunun isteği üzerine kuzuyu satın aldıklarını belirten Hatice Yanar, “1 hafta boyunca ağladı. Biz de gittik aldık. Alıştı bize, bizden ayrılmıyor. Çarşıya, pazara, markete, bakkala her yere gidiyoruz’’ dedi. Vatandaşların kuzuyla birlikte kendisini gördüklerinde güldüklerini ifade eden Yanar, “Gülüyorlar. Gülüyorlar ama ne yapalım hayvan alışmış. Evde bağlıyorum sürekli cama doğru bağırıyor. Durmuyor ki bağladığın yerde’’ diye konuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Eris varyantından nasıl korunulur?