liman Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika liman Haberleri

Aliağa Limanları hızla büyüyor: 26,6 milyar dolar dış ticaret hacmi

Geçtiğimiz yıl ülkemiz liman bölgeleri içinde birinci sıraya yükselerek en fazla yük elleçlemesini yapar konuma ulaşan Aliağa limanları, 2024 yılında da en fazla yük elleçlemesini yapan liman konumunu korurken, konteyner alanında beşinci sıradan üçüncü sıraya yükselerek gelişim ivmesini sürdürmeye devam etti. 3. ÇEYREKTE 26,6 MİLYAR DOLAR DIŞ TİCARET HACMİ GERÇEKLEŞTİ Ege İhracatçılar Birliklerinden (EİB) elde edilen verilere göre geçtiğimiz yılın 3. çeyreğinde Aliağa limanlarından gerçekleşen ihracat, 15 milyar 758 milyon dolar iken 2024’ün 3. çeyreğinde yüzde 1,1 artış göstererek 15 milyar 932 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye İstatistik Kurumu’ndan (TÜİK) elde edilen verilere göre ithalat ise geçtiğimiz yılın 3. çeyreğinde 11 milyar 112 milyon dolar iken bu yılın 3. çeyreğinde yüzde 3,11 azalış yaşayarak 10 milyar 766 milyon dolar olarak gerçekleşti. Böylece yılın ilk 9 ayı itibariyle Aliağa limanlarından gerçekleşen toplam dış ticaret hacmi 26 milyar 698 milyon dolar oldu. EN FAZLA İHRACAT ‘KİMYEVİ MADDELER’DE 2024’ün 3. çeyreğinde Aliağa limanlarından en fazla ihracat yapılan fasıl 5 milyar 144 milyon dolarla ‘kimyevi maddeler ve mamulleri’ oldu. Kimyevi maddeler ve mamulleri’ni 1 milyar 920 milyon dolarla ‘elektrik-elektronik’ ürünleri ve 1 milyar 764 milyon dolar ile ‘çelik’ ürünleri takip etti. ALİAĞA YÜK ELLEÇLEMEDE ZİRVEDEKİ YERİNİ KORUYOR Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan elde edilen verilere göre, Aliağa limanlarında 2024’ün 3. çeyreğinde gerçekleşen toplam yük elleçlemesi bir önceki döneme yüzde 6,3 artışla 64 milyon 37 bin ton olarak gerçekleşerek yük elleçlemesinde zirveyi bırakmadı. Aliağa limanları konteyner elleçlemesi bakımında geçtiğimiz senenin aynı dönemine göre dikkat çekici bir oranla yüzde 35,5 artarak 1 milyon 594 bin TEU olup, Tekirdağ'ı geçerek Ambarlı ve Kocaeli'nin ardından 3. sırada yer aldı. Aynı dönemde limanlara gelen gemi sayısı yüzde 4,51 azalışla 4565 olarak gerçekleşirken bu alanda Kocaeli'nin ardından 2. sıradaki konumunu korudu. YALNIZCA BÖLGENİN DEĞİL, ÜLKENİN DE DIŞ TİCARET MERKEZİ Aliağa limanlarının 2024 yılı 3. çeyrek dış ticaret ve yük verilerini değerlendiren Aliağa Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Ertürk, Aliağa limanlarının yalnızca bölgenin değil, ülkenin dış ticaret merkezi olma rolünde başarısını artırdığını ifade ederek, "Ege Bölgesi’nin toplam ihracatının yüzde 58’i, Türkiye’nin ihracatının ise yüzde 8,5’i Aliağa limanlarından gerçekleşiyor. Ege Bölgesi’nin toplam ithalatının yüzde 51’i, Türkiye’nin ithalatının ise yüzde 4,2’si Aliağa’dan gerçekleşiyor. Ege Bölgesi’nin toplam dış ticaretinin yüzde 55’i, Türkiye’nin dış ticaretinin de yüzde 6’sı yine Aliağa’dan gerçekleşiyor. Aliağa olarak 7 yıldır dış ticaret fazlası vermeye devam ediyoruz. Bölgemizde ihracatın ithalatı karşılama oranı da yüzde 152 olarak gerçekleşti. İleriye dönük projeksiyonlar Aliağa bölgesinin limancılıkta 2050 yılına kadar Türkiye ve dünya ortalamasının üzerinde büyümeye devam edeceğine işaret ediyor. Aliağa üretim, ticaret ve ihracatın en aktif olduğu çevre iller başta olmak üzere tüm Batı Anadolu ve İç Anadolu illerinde bulunan sanayicilerin dünya ile bağlantı kurduğu bir hub haline geldi. Otoritelerin de ön gördüğü gibi Aliağa’nın Türkiye ekonomisine sanayi, üretim, istihdam ve ihracata olarak katkısı her yıl hızla artıyor, artmaya da devam edecek” ifadelerini kullandı. POTANSİYEL YATIRIMCILARIN DİKKATİNİ ÇEKTİ Aliağa’nın mevcut ekonomik ve jeostratejik potansiyeli ile istihdamın, üretimin ve ticaretin merkezi konumunda ilerlediğini belirten Başkan Ertürk, “Aliağa, ülkenin demir çelik ihtiyacının yüzde 25’ini tek başına karşılıyor. Yine ülkemizin işlenmiş petrol ürünleri ihtiyacının yaklaşık yüzde 30’u Aliağa’daki rafinerilerden karşılanıyor. Aliağa enerji alanında da büyük bir güç konumunda. Konvansiyonel enerji üretiminde güçlü olduğu kadar, yenilenebilir enerji üretiminde de gerek rüzgar gerekse de güneş santralleri ile önemli bir üretim kapasitesine sahip. Aynı zamanda limanlar bölgesinde lojistik hareketlerin bir parçası olan hububat depolaması ve antrepo hizmetleri noktasında bölgedeki lojistik süreçlere destek sağlayan işletmeler bölge ticaretinde büyük önem taşıyor. Bölgenin limancılık, hammadde ve üretim kapasitesi açısından taşıdığı potansiyel yatırımcıların da dikkatini bölgeye çekmiş durumda. Tüm bu gelişmeler neticesinde yatırımların da rotası Aliağa ve çevre bölgesine odaklandı” dedi. BÖLGE SORUNLARI KONUŞULDU Aliağa’nın sanayi ve ticaret anlamında hızla artan potansiyelinin yanı sıra hızlı büyümenin getirdiği birtakım sorunları olduğunu da vurgulayan Ertürk, “Aliağa artan yatırımlarla hızlı bir şekilde büyüyor. Hızlı büyümenin akabinde bölgemizde çeşitli alanlarda bazı sıkıntılarımız da bulunuyor. Aliağa limanlarının ve sanayi bölgesinin gelişiminde ulaşım altyapısının liman fonksiyonlarına ve fabrikalardaki üretim kapasitesine uygun hale getirilmesi kritik öneme sahip. Demiryolu ve karayolu altyapısının güçlendirilmesi, lojistik altyapısının ve hizmet tesislerinin geliştirilmesi ile depolama imkanlarının artırılması bölgenin planlı gelişimi için olmazsa olmaz. Bu noktada bölgemizdeki beklentilerin karşılanması adına güzel gelişmelerde yaşanıyor. Bölgemizdeki gelişimi sürdürülebilir hale getirebilmek için gelişime giden yoldaki sorunların kurumlar arası birliktelik içerisinde iyi irdelenmesi ve bu sorunlara birlikte çözümler üretilmesi amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Sayın Enver İskurt başkanlığında “Lojistik Koordinasyon İcra Kurulu” toplantısını gerçekleştirdik. Bölgemizle ilgili derlediğimiz sorunları toplantıda aktardık ve sorunların çözümü noktasında sayın kurul üyelerimizden beklentilerimizi dile getirdik. İcra Kurulu olarak toplantının hemen ardından ilettiğimiz sorun ve talepler ile ilgili çalışmalarda bulunulmak üzere, Lojistik Koordinasyon İcra Kurulu’nun Alt Komitesince yürütülmesi kararı alındı” şeklinde konuştu. BÜTÜNCÜL ÇÖZÜME ULAŞACAĞIMIZA İNANCIM TAM ALTO Başkanı Ömer Ertürk, Lojistik Koordinasyon İcra Kurulu’nun Alt Komitesi ile gerçekleştirilen toplantıda yaşanan sorunların yerinde görülmesi amacıyla komisyonda bulunan bakanlık ve diğer kurum yetkililerinin de katılımıyla Aliağa limanlar ve sanayi bölgesinde saha ziyareti gerçekleştirme kararı alındığını ifade ederek, “Aliağa’nın, bölgemizin ve ülkemizin en önemli sanayi ve lojistik merkezlerinden biri konumunda olduğu herkes tarafından biliniyor. Önümüzdeki süreçte de bünyesinde barındırdığı sektörlerde gücünü daha da artırarak ülkemizde ve dünyada hak ettiği yere ulaşacaktır. Hızlı büyümenin akabinde bölgemizde çeşitli alanlarda sıkıntılarımız da bulunuyor. Özellikle limanlar ve sanayi bölgemizdeki ulaşım altyapısının liman fonksiyonlarına ve fabrikalardaki üretim kapasitesine tam anlamıyla cevap verememesinden dolayı yatırımcılar zaman, emek ve maliyet açısından oldukça zorlanıyorlar. Bugüne kadar palyatif çözümler ve bütüncül olmayan parçacıl çözümlerle süreç ilerledi. Söz konusu sorunların parçacıl çözümlerle sonuçlanmayacağı aşikar ve ülke kaynaklarının etkin kullanımı açısından da efektif değil. Bu konu ile ilgili uzun zamandır yapılan görüşmeler sonucunda çok güzel bir sürece girdiğimiz için oldukça mutluyum. Çünkü bu toplantılar sonucunda bütüncül çözüme ulaşacağımıza ve ülkemize büyük katkı sağlayacağımıza inancım tam. Yaşanılan sorunların yerinde görülmesi ve hızlı aksiyon alınması açısından bu ziyareti çok önemsiyoruz. Ülkemiz ve bölgemiz adına verecekleri katkılar için tüm devlet yetkililerimize teşekkür ederim” sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.

Başkan Tugay: Liman bölgesi için ulaşım master planını hazırlıyoruz

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, ekonomik ve jeostratejik potansiyeli ile Ege Bölgesi için büyük önem arz eden Aliağa limanlar bölgesinde incelemeler yaptı. Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 8,5’inin yapıldığı Aliağa’da Başkan Tugay’a Nemport Liman İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Cem Heris, Nemport Liman İşletmeleri Genel Müdürü Hakan Turunç ve yönetim kurullarının üyeleri ile İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Çağatay Güç de eşlik etti. Denizden inceledi Başkan Tugay, beraberindeki heyetle liman bölgesini denizden inceledi, bölgedeki faaliyetler hakkında bilgiler aldı. Nemport, Petkim, TC Ege, İDÇ, Nemrut, Batı, Ege Çelik, Akçansa limanlarının yanı sıra 22 tesisin yer aldığı Aliağa Gemi Söküm Tesisi’ne, SOCAR ve Tüpraş’a incelemelerde bulundu. Nemport Liman İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Cem Heris ve Nemport Liman İşletmeleri Genel Müdürü Hakan Turunç, Başkan Tugay’ı işletmeler hakkında bilgilendirdi. Aliağa bölge limanları sunumu İncelemelerden sonra Aliağa bölge limanları ile ilgili sunum gerçekleşti. Sunumda Aliağa Limanlar bölgesinin ülke ekonomisi için önemi ele alınarak, Türkiye’nin en büyük 10 sanayi kuruluşu arasında 2, Türkiye’nin en büyük 100 sanayi kuruluşu arasında 6, Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu arasında 9 Aliağa firmasının yer aldığı ifade edildi. Aliağa limanlarından yapılan ihracat ve ithalat istatistiklerinin de paylaşıldığı sunumda 2023 yılında 21 milyar 831 milyon 403 bin dolar, yani Türkiye'deki toplam ihracatın yüzde 8,5'inin Aliağa limanlarından yapıldığına dikkat çekilirken, 14 milyar 270 milyon 420 bin dolar ithalat rakamı ile Türkiye'deki toplam ithalatın yüzde 3,9’unun Aliağa limanlarından yapıldığı bilgisi sunuldu. Aliağa limanlarının toplam dış ticaret hacminin 36 milyar 100 milyon dolara vardığı, Aliağa olarak 7 yıldır dış ticaret fazlası verildiği, 2023 yılında, Aliağa'nın yaratmış olduğu dış ticaret fazlasının 7 milyar 559 milyon dolar, bölgede ihracatın ithalatı karşılama oranının ise yüzde 152,9 olduğu ifade edildi. Üretimin önündeki engellerin kaldırılması için çalışacağız Sunumdan sonra konuşan Başkan Tugay, “Liman bölgesindeki ulaşım sorununun çözümü için ulaşım master planını hazırlıyoruz. Limanlar için lojistik merkezi ile geri stok sahası ve TIR parkına ihtiyaç duyuluyor. Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 8,5’ini gerçekleştiren Aliağa’mızda üretimin önündeki engellerin kaldırılması için çalışacağız” ifadelerine yer verdi.

İskenderun Limanı’nın bir rıhtımı daha gemi trafiğine açıldı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Asrın Felaketi” olarak nitelendirilen 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremin 11 ili sarsarak büyük bir felakete neden olduğunu hatırlatarak, “Bakanlığımız ekipleri, felaketin ardından kıyı tesislerimizde hasar tespiti yaptı. Limak ve Gübretaş İskenderun Limanları rıhtımlarında ciddi hasarlar tespit edildi. Özel sektörümüzün dinamizmi ile ivedilikle eylem alması ve Bakanlığımızın gerekli desteği sağlaması ile depremden 48 saat sonra kıyı tesislerimizde operasyonlara planlama dahilinde başlanmıştı” diye konuştu. “Limanın son hasar alan rıhtımı da aralık ayında tamiratı tamamlanarak hizmet vermeye başlayacak” Uraloğlu, İskenderun Limanı’nın hızlı rehabilitasyon çalışmalarıyla eski gücüne kavuştuğunu ifade ederek, “İskenderun Limak Limanı'nda meydana gelen yangın, Denizcilik Genel Müdürlüğümüz koordinasyonunda denizden, karadan ve havadan müdahale ile kısa sürede kontrol altına alındı. 8 Nisan 2023 tarihinde, ticari amaçlı ilk konteyner gemisi depremden sadece iki ay sonra elleçleme için ağır hasarını gideren İskenderun Limanı’na yanaşmıştır. İskenderun Limanı’nın ikinci rıhtımı da 29 Mayıs 2023 tarihinde hizmet vermeye başlamıştır. Ekim ayında 300 metre üstü konteynerlerin yanaşabileceği rıhtımlarda ve elleçleme ekipmanlarında tamiratlar tamamlanarak 335 metre boyundaki bir konteyner gemisi İskenderun Limanı’nda başarılı bir şekilde emniyetle elleçlenmiştir. Limanın son hasar alan rıhtımı da aralık ayında tamiratı tamamlanarak hizmet vermeye başlayacak” ifadelerini kullandı. Depreme rağmen önceki döneme oranla yalnızca yüzde 7 azalma yaşandı 6 Şubat-31 Ekim 2023 tarihleri arasında İskenderun Bölge Liman Başkanlığı idari liman tesislerinde toplam 45 milyon 847 bin 22 ton yük, 444 bin 199 TEU konteyner elleçlendiğini kaydeden Bakan Uraloğlu, “Bu değerler geçen yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında depreme rağmen yalnızca yüzde 7 azalma (2022’de aynı dönemde 49,22 milyon ton) göstermekte olup, yıl sonuna kadar geçen yılın değerlerine yaklaşılması öngörülmektedir. 6 Şubat-31 Ekim 2023 tarihleri arasında Limak İskenderun Limanı’nda 2 milyon 573 bin 118 ton yük, 246 bin 391 TEU konteyner elleçlenmistir. Limanımız depremde ağır hasar görmesi ve rutin faaliyetlerine yılın ortasında başlamasına rağmen, çok hızlı ve kısa sürede toparlanmış, özellikle konteyner elleçleme faaliyeti ile bölge sanayimize hizmet vermeye başlamıştır” diye konuştu. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Ankara’da "Nefes" tiyatro oyunu yoğun ilgi gördü

Fırtına vuran teknelere müjdeli haber

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İzmir İl Müdürlüğü, Dikili ilçesi Gazipaşa Mahallesi Salhane Mevkiinde “Küçük Tekne Yanaşma Yeri” yapılması amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı III. Bölge Müdürlüğünce hazırlattırılan Barınak amaçlı 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planını askıya çıkardı. Dikili Amatör Su Sporları ve Olta Balıkçıları Derneğinin 2016 ve 2017 yıllarında yapmış olduğu başvurulara temelinde hazırlanan plan değişikliğinin gerekçesi ise Dikili ilçesinde yalnızca bir adet balıkçı barınağının bulunması ve kapasitesinin yetersiz olması gösterildi. 208 yılında yaşanan şiddetli fırtınada bölgedeki tekneler ağır hasar alırken liman sahası içindeki idari ya da balıkçı tekneleri için barınacak yerin olmaması sorunu bir kez daha gündeme gelmiş ve sorunun çözümü için plan hazırlılarına başlanmıştı. Konuya ilişkin plan raporunda, “18.01.2018 tarihinde yaşanan şiddetli fırtına sonrası, Dikili Liman Başkanlığı idari sahası içerisinde 1 adet balıkçı barınağının bulunmakta olduğu, her geçen gün artan tekne sayısı nedeniyle kapasitesinin yüzde elli aşıldığı, ayrıca diğer bölgelerden sezonluk gelen balık avlama tekneleri düşünüldüğünde ne balıkçı barınaklarında ne de diğer idari sahada tekneler için barınacak, bağlanacak yer ve bakım-tutum işlerini yapacak çekek yerinin bulunmadığı, Liman Başkanlığı liman sahasının lodos, karayel, batı rüzgârlarına açık olduğu, bu rüzgârların olduğu zamanlarda teknelerin hasar gördüğü, korunaklı yerlerin de olmaması nedeniyle yaşanan şiddetli fırtına yüzünden 3 adet kullanılamaz, 18 adet ağır ve orta hasarlı teknenin bulunduğu ve bu itibarla Liman Başkanlığı sahası içerisinde özel ve diğer cinslerdeki teknelerin barınacağı, bağlanacağı, bakım ve tutum işlemlerinin yapılabileceği yere ihtiyaç duyulduğu Dikili Liman Başkanlığınca belirtilmiştir” ifadelerine yer verildi. PLANLAMA ALANI 20 BİN METREKAREYİ AŞACAK Hazırlanan plan değişikliği kapsamında; 20 bin 575 metrelik alanda barınak projesi hazırlanacak. Proje kapsamında, 400 metre uzunluğunda taş dolgu ana mendirek, 55 metre uzunluğunda taş dolgu bir tali mendirek ve ana mendireğe bağlı 80 metre uzunluğunda 2 metre yanaşma derinliğine sahip rıhtım, 185 metre uzunluğunda geri sahada 2 metre yanaşma derinliğine sahip rıhtım, 25 metre genişliğinde çekek yeri, toplam 3 adet 62 metre, 62 metre ve 60 metre uzunluğunda beton iskele yapılacak. Hazırlanan proje raporuna göre; barınağın tekne kapasitesi ise 122 olacak. Proje raporunda ayrıca; İzmir Manisa Planlama Bölgesi 1/100 000 ölçekli Çevre Düzeni Plan’ında “Liman” kullanımında kaldığı belirtildi. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Yargıya taşınmıştı: ‘Dikili’ planlarında belediyeden bakanlığa talep

Tekirdağ'da şehrin denizle bağlantısı kesiliyor

Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesi Hasan Ali Yücel Meydanı'na bir araya gelen TMMOB Tekirdağ Şube Temsilcisi Cemal Polat ve Şube üyeleri, duruma tepki göstermek amacıyla bir basın açıklaması yaptı. Burada bir araya gelen yaklaşık 50 kişi, limanın genişlemesine yönelik tepki göstererek, söz konusu limanın şehre ve Marmara Denizi yaşamına büyük zararlar verdiğini dile getirdi. Bölgede yaşayanların denizle irtibatı kesildi İşletmecisi değiştiği yıldan beridir devasa şekilde genişleyen limanın ÇED kararının durdurulmasına yönelik, genişleyen alanlarının da yıktırılması bekleniyor. Şehir merkezinde bulunan limanda 2018’den beridir kapasite genişlemesi yapılırken, o bölgede yaşayan vatandaşların adeta denizle ilişkisi kesilmiş duruma geldi. "Suç duyurusunda bulunduk" TMMOB Tekirdağ İl Temsilcisi Cemal Polat, "Bugün yine Tekirdağ’ımızın geleceğini ilgilendiren önemli bir konuda bir aradayız. Süleymanpaşa ilçesi sınırları içerisinde Ceyport Tekirdağ Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. tarafından yapılması planlanan Liman Kapasite artışı projesi ile ilgili olarak ÇED raporu bakanlığa sunulmuş ve bakanlıkta İDK toplantısı yapılarak daha önce biz TMMOB Tekirdağ tarafından firmanın almış olduğu ÇED kararı ile ilgili açmış olduğumuz dava ve aynı zamanda yapımı ile ilgili açtığımız davada geri dönüşü olmayacak şekilde yürütmeyi durdurma kararı alınmasına rağmen hukuksuz bir şekilde maalesef tekrar nasıl bir kafayla, sistemle tekrar Çevre Şehircilik Bakanlığı'nda İDK toplantısı yaparak legalleştirmeye çalışıyorlar. Biz o dönem bu karar istikametinde Tekirdağ Valiliği'ne, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na, Süleymanpaşa Belediye Başkanlığı'na, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü'(ne suç duyurusunda bulunduk. Ama bugüne kadar hiçbir işlem yapılmadı” dedi. "Buradaki en büyük sorun tehlikeli atıklardır" Sahilde tehlikeli atıkların oluşacağına dikkat çeken Polat, ‘’Burası bir liman ve liman geri sahası olarak kaldığı belirtilmiş. Bunun dışında burasının yeni bir plan içerisinde bunun genişletilmesi ve büyütmeyi projesi yoktu. Özellikle, buradaki en büyük sorun tehlikeli atıklardır. Gemilerden alınan atıklar, silaj atık yağı, kirli sıvı madde atıklar, pis su, çöp, egzoz kazı, gemi temizleme kalıntıları oluşturmakta ve bu atıkların Süleymanpaşa Belediyesi ve TESKİ kanalizasyon hattına verileceği belirtilmiş ama bu kurumlar arasında hiçbir anlaşmada maalesef bu projede yok. Daha evvel de bahsetmiştik, söz konusu tesisin yapım aşaması ve işletme aşamasında ekolojik etkilerin olacağı gayet açıktır. 71 bin 200 metrekarelik dolgu alanı yapım aşamasında bölgede dolgu malzemesi temini nedeniyle dolgu alanı dışında da olumsuz bir etki meydana getireceği de bir gerçektir. Kent yerleşim alanında kalan bu proje aynı zamanda kimyasal depolama olması nedeniyle canlı yaşamını da etkileyeceği bilinmektedir. Bunun gibi aslında çok şeyler var" ifadelerini kullandı. "Bu proje ciddi risk oluşturmaktadır" Kimyasal tehlikeye de dikkat çeken Polat, "Bunlar kimyasal kokular, gürültü kirliliği, insanların sağlıklı çevre yaşam haklarını yok etmesi. Özellikle Tekirdağ silüetinin dışardan görünümünü yok edici olması. Tekirdağ çevre planına aykırılık oluşturmakta. 3194 sayılı imar yasasına aykırılık göstermektedir. Yine Trakya jeolojik olarak birinci derece deprem risk alanı içerisinde olması nedeniyle söz konusu olan bölgedeki bu proje ciddi risk oluşturmaktadır. Meydana getireceği olumsuzluklar ile bölgedeki risk büyük bir felakete yol açabilir. Geçmişte Lübnan’daki patlamaları gördünüz. Aynen bu tesislerdeki patlamaların o bölgede meydana getireceği tahribatları canlı olarak televizyonlarda izledik. Herhangi bir teknik arıza veya sabotaj durumunda patlaması ile bir atom bombası etkisi gibi tehlikeli olumsuzluklar oluşturacağı da bir gerçektir. ÇED raporunda bir çok planlama ile ilgili aydınlıklar söz konusudur. Kent yaşamı alanı içerisinde bulunan bu projenin iptal edilerek, kent halkının kullanabileceği sağlıklı yaşam alanına dönüştürülmelidir” diye konuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Tekirdağ’da müteahhit, depreme dayanıksız milyonluk sitelerini yıktırdı

Öztürk: Limanlarının tıkanmaması için acil ve köklü müdahaleler gerekli

İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri (İMEAK) Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şubesi Ağustos ayı olağan meclis toplantısı, İzmir Şubesi Meclis Başkan Vekili Ümit Yılmaz idaresinde, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk ve yönetim kurulunun katılımıyla gerçekleştirildi. Başkan Öztürk, yaptığı meclis konuşmada, Türkiye’nin yaşadığı ekonomik sorunlar, ihracat rakamları, navlun fiyatları, tahıl koridoru ve değişen dünya ticaretini değerlendirdi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın, demiryolları ile liman ve üretim merkezleri bağlantılarının güçlendirilmesinin en temel konular arasında yer aldığı konuşmayı memnuniyetle karşıladıklarını belirten Öztürk, “Bölgede karayoluyla taşınan liman ve sanayi hedefli toplam yük miktarı günlük 175 bin tona, kamyon sayısı ise günlük 8 bin 800’e ulaşmaktadır. Bu veriler bize, bölgemiz limanlarının tıkanmaması için acil ve köklü müdahaleler yapılması gerektiğini göstermektedir” dedi. ARTAN MALİYETLERLE BAŞ EDİLEMİYOR Yüksek enflasyonla mücadelenin ülke ekonomisinin temel gündem maddesi olmaya devam ettiğini belirten Öztürk, “Geçtiğimiz hafta Merkez Bankası politika faizini sürpriz oranda artırdı. Enflasyon iş dünyasının önünü görmesine, uzun vadeli plan yapmasına engel oluyor. Lojistik sektöründe yakıt fiyatlarından dolayı anlık fiyat uygulamasına geçildiğinden bahsediliyor. Turizm sektörü de rekor kıran ziyaretçi sayısına rağmen, artan maliyetlerle baş edemiyor. Tüketici Güven Endeksi’ndeki gerileme de, iç pazardaki daralmanın sinyalini veriyor. Önümüzde Kur Korumalı Mevduat’ın tasfiyesi, finansmana erişim gibi bir dizi kritik konu var. Eylül ayında açıklanacak Orta Vadeli Program ve Ekim’de açıklanacak 12. Kalkınma Planı ile geleceği daha net planlayabileceğimizi düşünüyoruz” diye konuştu. TÜRKİYE’NİN İHRACAT PAZARI DURGUN Türkiye’ yüksek enflasyonla mücadele ederken küresel ekonomiden de çok fazla pozitif işaret gelmediğini ve ihracat pazarlarında bir durgunluk yaşandığını söyleyen Öztürk, “Çin’den gelen dezenflasyon ve düşük dış ticaret rakamları, dünya ekonomisi açısından sıkıntı kaynağı haline geldi. Çin’in yüzde 5 büyüme hedefini yakalayamayacağı beklentisi, hammadde fiyatlarından deniz taşımacılığına kadar birçok alanda belirsizlik yaratıyor. Yine ABD’nin sıkı para politikası, uluslararası ticareti yavaşlatıyor. Örneğin Los Angeles Limanı sevkiyatları bir önceki yıla göre yüzde 26,8 düştü. Dünyanın önde gelen konteyner gemi operatörleri, 2023 yılının geri kalanında taşımalarda muhtemelen düşüş yaşanacağını bekliyor. Global konteyner taşımacılığındaki daralmanın yüzde 4’e kadar çıkabileceği tahmininde bulunanlar da var” ifadelerini kullandı. NAVLUNDA DÜŞÜŞ DEVAM EDİYOR Navlunlarda pandemi sonrası başlayan hızlı düşüşüşün devam ettiğini ve yıllar sonra eksi navlon fiyatlarıyla karşı karşıya olduklarını belirten Öztürk, “Dökme kuruyük navlunları için temel gösterge olan Baltık Kuruyük Endeksi’nde beklenen toparlanma bir türlü gerçekleşmiyor. BDI, 1,000 puanın biraz üzerinde bulunuyor. Ocak 2022’de 20’lik konteyner için 5 bin doların üzerinde bulunan Şangay Konteyner Endeksi ise, 25 Ağustos haftasında 1.013 dolar oldu” dedi. BÖLGEMİZDE LİMANLARIN TIKANMAMASI İÇİN ACİL MÜDAHALE GEREKLİ Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz’ın, demiryolları ile liman ve üretim merkezleri bağlantılarının güçlendirilmesinin en temel konular arasında yer aldığı açıklamayı memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Öztürk, “Altyapı geliştirme ve iş yapma süreçlerini kolaylaştırma kararları doğrultusunda altyapısı büyük ölçüde tamamlanmış Kemalpaşa Lojistik Merkezi’nin üstyapısının yapılarak faaliyete geçmesi, TCDD İzmir Alsancak Limanı’nın içine kadar giren demiryolunun daha etkin kullanılması, Aliağa bölgesinde atıl kalan demiryolu ağının rantabl hale getirilmesi ve Kuzey Ege Çandarlı Limanı Projesi’ne demiryolunun ulaştırılması gerekmektedir. İZKA’nın hazırladığı Aliağa Limanları Arka Alanı Ulaşım Raporu, Aliağa bölgemiz ile ilgili çarpıcı verileri içermektedir. Aliağa limanlarında elleçlenen 80 milyon ton yükün yüzde 61’i trafiğe çıkarken, bu yükün sadece yüzde 2,4’ü demiryolu ile taşınmaktadır. Üstelik 2033’te elleçlenen yükün 137 milyon tona ulaşması beklenmektedir. Bölgede karayoluyla taşınan liman ve sanayi hedefli toplam yük miktarı günlük 175 bin tona, kamyon sayısı ise günlük 8 bin 800’e ulaşmaktadır. Bu veriler bize, bölgemiz limanlarının tıkanmaması için acil ve köklü müdahaleler yapılması gerektiğini göstermektedir” ifadelerine yer verdi. TAHIL FİYATLARI ARTMAYA DEVAM EDİYOR Rusya’nın 17 Temmuz’dan itibaren durdurduğu Tahıl Koridoru nedeniyle tahıl fiyatlarının yükselmeye devam ettiğini ve maalesef ki şu ana kadar görüşmelerden olumlu bir sonuç çıkmadığını dile getiren Öztürk, “Şu ana kadar görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamadı. Bölgedeki tahılın sevkiyatı için yeni yollar aransa da, Tahıl Koridoru’na alternatif bir rota bulunamadı. Umarız vakit kaybetmeden bu koridor yeniden tesis edilir ve gıda kıtlığı nedeniyle dünya açlık tehlikesi yaşamaz. Öte yandan, dünya taşımacılığının yüzde 6’sının yapıldığı Panama Kanalı’nda su seviyesindeki çekilme, deniz taşımacılığında tıkanıklığa yol açtı. Dökme yük gemileri alternatif ve maliyetli rota arayışına girdi. Mart 2021 Süveyş Kanalı’nın karaya oturan bir gemi nedeniyle kapanmasının, küresel tedarik zincirinde yarattığı kırılmayı yaşamıştık. Konteyner gemilerinin geçişinde şimdilik sorun olmasa da Panama Kanalı’ndaki kısıtlamaların maalesef olumsuz sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalacağız. Ayrıca sonbahar aylarıyla beraber El Nino’nun deniz ticaretini olumsuz etkilemesi bekleniyor” sözlerini kullandı. KÜRESEL GEÇİT PROJESİ GÜNDEMDE Pandemi nedeniyle yavaşlayan dünya ticaretinin yeniden kızışmaya başladığını söyleyen Öztürk, “Ülkeler coğrafi olarak yakın ve dost olarak nitelendirdikleri ülkelerle ticaret yolunu seçiyor. Çin’in Kuşak ve Yol Projesi’ne karşı Avrupa “Küresel Geçit” projesini gündeme getiriyor. Almanya, her isteyenin ülkede yatırım yapmasının önünü kesen bir yasa hazırlıyor. Bu rekabet, limanların cazibesini de artırıyor. Son aylarda limanlarda el değiştirmelerin, yeni liman ve dry-port dediğimiz lojistik merkez yatırımlarının arttığını gözlemliyoruz. Limancılıkta kartların yeniden karıldığı bir dönemde, ülkemiz limanlarının stratejik değerinin artacağına inanıyoruz” dedi. İLK 7 AYDA 691 BİN YOLCU TAŞINDI Konuşmasının sonunda denizcilik faaliyetlerini ve verileri paylaşan Öztürk, şu ifadeleri kullandı, “Denizcilik Genel Müdürlüğü verilerine göre, limanlarımıza ilk yedi ayda 574 kruvaziyer gemisi ile 691 bin yolcu yanaştı. Sektör, bin gemi ve 1,5 milyon yolcu hedefine emin adımlarla ilerliyor. Yük hacmine baktığımızda ise ülkemizin küresel ticaretteki yavaşlamadan etkilendiğini görebiliyoruz. Limanlarımızda ilk yedi ayda 7.2 milyon TEU yük elleçlendi. Bu rakam geçen yılın gerisinde bulunuyor. Buna rağmen Lloyd’s List’in 2023 En Büyük 100 Liman Listesi’ne ülkemizden dört liman girmeyi başardı. Bu yıl 27-29 Eylül tarihlerinde ikinci kez Fuar İzmir’de düzenlenecek Logistech Fuarı’nda bir araya geleceğiz. Logistech, daha ikinci yılında sektörün parlayan yıldızı olmayı ve sektörün tüm bileşenlerini İzmir’de buluşturmayı başardı. Fuar A Holü tamamen doldu. İzmir’in uluslararası liman kenti ve Akdeniz çanağında ticaret ve lojistik merkez olması, ayrıca denizcilik ve lojistik sektörümüzün gücü hedefi tam 12’den vurmamızı sağladı. Fuar’da, üye firmalarımızın kendi stantlarının yanı sıra Oda olarak İZFAŞ işbirliği ile 234 metrekare alanda 10 katılımcı firma ile sınırlı olacak şekilde bir stant oluşturduk.” BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Evde bakım işçilerinden ‘maaş’ ve ‘kadro’ isyanı: Artık bıktık!

Mega liman projesine bakanlıktan veto!

TENZİLE AŞÇI Narlıdere Belediyesi’nin yap-işlet-devret modeliyle hayata geçirmek istediği mega projelerinden olan “Narlıdere Yat Limanı" projesine ilişkin flaş bir gelişme yaşandı. Belediye, 293 özel motor yatın aynı anda demirleyebileceği marina projesi için geçtiğimiz yıl Kasım ayında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvuruda bulunarak ÇED sürecini başlatmıştı. Öte yandan; proje başvurusundan yaklaşık 10 ay sonra bakanlık projeye ilişkin flaş bir karar verdi. Bakanlık tarafından verilen kararla birlikte proje sonlandırıldı. Alınan kararda şu ifadelere yer verildi; “İzmir İli, Narlıdere İlçesi, Sahilevleri Mahallesi'nde Narlıdere Belediye Başkanlığı tarafından yapılması planlanan " Narlıdere Yat Limanı" projesine esas hazırlanarak Bakanlığımıza sunulan ÇED Başvuru Dosyasına ilişkin devam eden ÇED süreci 29.07.2022 tarihli ve 31907 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği'nin 5. maddesinin 2. Bendi ile (a) fıkrası uyarınca Bakanlığımız 09/08/2023 tarih ve 7031763 sayılı yazısı ile sonlandırılmıştır.” KAPASİTE 293 TEKNE OLACAKTI Boyu 8 ile 30 metre arasında değişen marinanın kapasitesinin 293 teknelik olması planlanmıştı. Proje kapsamında liman bölümünde 680 metre ana dalgakıran, 100 metre tali dalgakıran, 4 adet yüzer iskele, 4 adet rıhtım, 2 adet çakarlı deniz feneri yapılacaktı. Proje kapsamında ayrıca liman bölgesine kafe, restorant, satış üniteleri, sosyal tesisler, spor tesisleri, market, idari bina, personel yatakhanesi ve bankamatik alanları da inşa edilmesi planlanmıştı. Bölge ziyaretçi sayısını ve ekonomik faaliyetleri artırma amacı da taşıyan projenin 98 milyon 740 bin liraya mal olması bekleniyordu.

Ukrayna'dan flaş iddia: Ruslar liman alt yapısını hedef aldı

Ukrayna'nın Odessa Bölgesi Askeri İdare Başkanı Oleg Kiper, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Rus askerlerinin dün gece Odessa bölgesine bir saldırı daha düzenlediğini belirtti. Kiper, Rusların Tuna Nehri’nin liman altyapısını hedef aldığına dikkati çekerek, "Ruslar 4 saat boyunca Şahed insansız hava araçlarıyla limanlara saldırdı. 3 İHA, hava savunma güçlerimizce imha edildi." ifadesini kullandı. Saldırılar sonucu 6 kişinin yaralandığı bilgisini paylaşan Kiper, tahıl yüklü bir hangarın tahrip edildiğini ve depolama tanklarının zarar gördüğünü kaydetti. 12 kilometrekareden fazla alanı kurtarıldı Ukrayna Savunma Bakanlığı Askeri Basın Merkezinin sosyal medya hesabından Ukrayna Savunma Bakan Yardımcısı Anna Malyar’ın cephedeki duruma ilişkin açıklaması paylaşıldı. Malyar, güneyde Ukrayna ordusunun son bir haftada 12 kilometrekareden fazla alanı kurtardığını belirterek, taarruzun başladığı haziranın başından bu yana güney cephede toplam 192 kilometrekareden fazla toprağın kurtarıldığını aktardı. Ukrayna birliklerinin Melitopol ve Berdyansk yönlerinin birkaç yerinde taarruz operasyonlarını sürdürdüğünü dile getiren Malyar, Ukrayna güçlerinin doğudaki Bahmut yönünde taarruz başlamasından bu yana yaklaşık 35 kilometrekarelik alanı kurtardığına dikkati çekti. Malyar, "Son bir haftada bu yönde savunma kuvvetlerimiz yaklaşık 4 kilometrekarelik bir alanı kurtardı." ifadesini kullandı. Malyar, Bahmut yönünde şiddetli çatışmaların Klişeyevka, Avdiyivka ve Kurdyumovka’da devam ettiği bilgisini paylaştı. AA

Kaya’dan Soyer’e ‘Meslek Fabrikalı’ ‘liman’ çıkışı

İzmir Alsancak Limanı’nın Arap sermayesine satılma kararının yankıları devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, satışa tepki gösterirken "İzmir liman şehridir. Bu nokta bütün şeffaflığı ile konuşulmalıdır. Birincisi neden satıyorsunuz? Eğer satacaksanız bu satışı neden önce İzmir’deki İZTO’yu, sanayi odalarını dahil etmiyorsunuz? Ekonomik gücü yaratacak zemin hazırlayın. İzmir liman şehri diyorsanız limanı birilerine kapalı kapılar arkasında satamazsınız" ifadeleriyle merkezi iktidarı eleştirmişti. Öte yandan; AK Parti kanadından Soyer’e ilk yanıt AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’dan geldi. Kaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Meslek Fabrikası’nın İstanbul’lu bir vakfa verilmesini hatırlatarak tepki gösterdi. Kaya, paylaşımında şu ifadeleri kullandı; “100 m2 "Meslek Fabrikasını" İZTO ve EBSO'nun talebine rağmen İzmirliler'e verme, İstanbullu bir vakfa peşkeş çek, sonra çık Alsancak Limanı hakkında ahkâm kes! Bu ancak CHP'ye ve Soyer'e yakışır. Güzel İzmir'imizin sorunlarının temeli, işte CHP'nin bu vizyonsuzluğudur. Burası marina değil, liman Sayın Soyer! Aradaki farkı, milletvekili arkadaşlarınızla birlikte bilemediğinizi düşünüyorum. Alsancak Limanı'na yapılacak yatırım bedelini biliyor musunuz? İZTO'nun ya da paydaşlarının tamamının bu yatırımı karşılayacak finansman ve bütçeleri var mı? Uluslararası bir liman işletmek, uzmanlık ve tecrübeyle birlikte, liman işletmesini etkileyen dinamikleri iyi bilmeyi gerektirir. Siz bunu biliyor musunuz, sanmıyorum. Zaten nereden bileceksiniz, öyle bir derdiniz yok ki! Yatırım, istihdam, büyüme umurunuzda değil ki. Sen, 100 m2 meslek fabrikasını İzmirliler'e vermedin. Biz, İZTO, EBSO, İTB ve EİB'ye Kemalpaşa Lojistik Köy'de 1 milyon m2, Dikili Tarım OSB'de 1 milyon m2 olmak üzere tahsis ettiğimiz yerlerle İzmir ekonomisine büyük bir katma değer sağlıyoruz. Yurtdışı gezileri, parti meseleleriyle uğraşmaktan o kadar İzmir gündeminden uzaksınız ki, Alsancak Limanı konusunda İzmir iş insanlarının destek, görüş ve önerilerini görmemişsiniz bile! Alsancak Limanı'nda da, Çeşme Turizm Projesi'nde de, yani İzmir'i büyütecek, ekonomisine katkı sağlayacak her şeye karşısınız. Size ve engellerinize rağmen İzmir'i büyütmeye devam edeceğiz.” HABER MERKEZİ 100 m2 "Meslek Fabrikasını" İZTO ve EBSO'nun talebine rağmen İzmirliler'e verme, İstanbullu bir vakfa peşkeş çek, sonra çık Alsancak Limanı hakkında ahkâm kes! Bu ancak CHP'ye ve Soyer'e yakışır. Güzel İzmir'imizin sorunlarının temeli, işte CHP'nin bu vizyonsuzluğudur. Burası… — Mahmut Atilla Kaya (@MAtillaKaya) July 9, 2023