marka Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika marka Haberleri

Hatemoğlu'nun kurucusu kimdir? Hatemoğlu hangi ülkenin markası?

Erkek giyimin gözde markalarından biri olan Hatemoğlu kimin? Hatemoğlu markasının tarihçesi, kurulduğu dönem ve markaya ilişkin önemli bilgileri, haberimizin devamında sizin için derledik. Hatemoğlu'nun kurucusu kimdir? Hatemoğlu markasının kurucusu Hatem’in Oğlu Hacı Mustafa Bey’dir. Hatemoğlu hangi ülkenin markası? Hatemoğlu Türk markasıdır Hatemoğlu kimin markası? Tarihçesi ne? Türkiye’de özel sektör dahilinde kurulan ilk hazır giyim markası olan Hatemoğlu, ilk mağazasını Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında açtı. 1924 yılında açtığı bu mağaza ile müşterilerine hizmet vermeye başlayan Hatemoğlu, ilk olarak Kayseri’de açıldı. Bu mağazada yer alan ürünler arasında en dikkat çekenler kadın mantoları ve erkek paltoları yer alıyordu. Süreç içerisinde müşterilerinin isteklerini göz önünde bulundurarak ürün çeşitliliğinde artışa giden Hatemoğlu, özellikle 1950’li yıllarda ürün sayısında ciddi bir artışa gitti. Kısa sürede hazır giyimde adından söz ettiren bir marka haline gelen Hatemoğlu, Ankara Radyosu’na reklam veren ilk Anadolu markası olma özelliğine de sahiptir. İstanbul’daki ilk mağazasını 1962 senesinde açan Hatemoğlu, 1979 yılında yurtdışına açıldı ve ilk ihracatını İsviçre’ye yaptı. Hatemoğlu markasının tarihindeki önemli olayların kronolojik olarak sıralaması şu şekildedir: 1924 – Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde Kayseri Boğazlıyan'da ilk perakende mağazası açıldı. 1933 – İkinci Hatamoğlu mağazasının Kayseri Kazancılar Caddesi'nde açılışı yapıldı. 1950 – Ankara Radyosu’na reklam veren ilk Anadolu markası oldu. 1962 – İstanbul’da ilk Hatemoğlu mağazası açıldı. 1962 – Mağazacılıkta prim sistemi başlatıldı. 1963 – İstanbul Aşirefendi Gürün Han'a taşındı ve mağazacılıkta yeni bir dönemin kapıları açıldı. 1965 – Hatem Han’a taşınıldı. 1976 – Beyoğlu Yeşilçam Sokak'ta tarihi Yeni Komedi tiyatro binasında büyük mağazacılığa geçiş yapıldı. 1979 – Hatemoğlu, ilk ihracatını İsviçre’ye gerçekleştirdi. 1980 – Güngören'de yer alan imalathane faaliyete geçirildi. 1981 – Hatemoğlu ilk reklam filmi TRT'de yayınlandı. 1984 – Sarıyer Derbent Hatemoğlu İlköğretim Okulu’nun açılışı yapıldı. 1987 – Türkiye'nin En Büyük İhracatçıları Ödülü Hatemoğlu’nun oldu. 1987 – Uludağ Defilesi gerçekleştirildi ve bu sayede dünya trendlerinin takip edildiği yeni bir döneme giriş yapıldı. 1997 – İkitelli fabrika üretim binası faaliyete geçirildi. 2001 – İstiklal Caddesi'nin kapanması Yönetimin İkitelli'ye taşınması ile; - Perakende mağazacılığa geçiş ve hızlı mağazalaşma sürecine başlandı. - Bayi sisteminden zincir mağazacılık sistemine yöneliş başladı. - Kadın giyim bırakıldı ve erkek giyime odaklanıldı. 2003 – “html” markalar dünyasına kazandırıldı. 2005 – “Hatem Saykı” markası oluşturuldu ve İtalya'nın en eski hazır giyim firmasıyla ortak koleksiyon üretilmeye başlandı. 2010 – “h-teen” markası oluşturuldu. 2011 – Yenilikler ve yeni hedeflerle 45’in üzerinde Hatemoğlu mağazaları ile hedefe büyüyerek devam edildi.

Balıkesir kuzusunun eti marka, yünü ise döviz oldu

Balıkesir'in kuzusu 2018 yılında coğrafi işaret alırken, bu günlerde Balıkesir koyununun yünü de ülkeye döviz olacak. İvrindi’de 28 yaşındaki Hüseyin Karaköse kurduğu tesiste yöreden topladığı yünleri temizleyip tasnif ederken, 2 bin ton ürünü ihraç etmeye hazırlanıyor. Hüseyin Karaköse, 2 bin ton yün ihraç etmeyi planladıklarını söyledi. Balıkesir’in değişik yerlerinde toplanan yünler işçiler tarafından tasnif edilirken, ambalajlanarak ihracata hazırlanıyor. Tesislerde 15 kişi görev yapıyor. ''ÜLKEDE İDDİALIYIZ'' Dededen yüncü olduklarını anlatan Hüseyin Karaköse, "Biz Balıkesir’in İvrindi ilçesinde yün işleme tesisi olarak çalışan bir işletmeyiz. İşletmemiz 3 kuşaktır yün yapağı işleriyle ilgilenmektedir. Dedemiz ve babamız da bu işi yaptı. İşletmemize Türkiye’nin birçok yerinden yün geliyor. Ama, ağırlıklı olduğumuz ürün merinos kuzusunun da merkezi olan Balıkesir bölgesi ve İvrindi ilçesi. Tesisimize yıllık 2 bin ton yün gelmektedir. Gelen yünler burada sehpalarda bayan ve erkek personellerimiz tarafından kalite olarak sınıflandırılmaktadır. Halı yünü, merinos kumaş iplik yünü ve diğer örgü yünleri olarak tek tek sınıflandırılmaktayız. Gelen yünlerin biz burada kirini pisliğini diğer samanlı problemli olan taraflarını ayırıyoruz. Ayırdıktan sonra tekrar sanayide kullanılmak üzere ayrı paketleyip ambalajlıyoruz. Tesisimizde yıllık hedefimiz olan işleme kapasitesi 2 bin ton. Tabi biz 2 bin tonun büyük çoğunluğunu iç piyasadan yerli Türk yününden karşılamaktayız. Burada işlediğimiz malların büyük çoğunluğunu yurt dışı ülkelere özellikle Hindistan ve İngiltere’ye sanayide kullanılmak üzere ihraç etmekteyiz. Şu anki hedefimiz 2 milyon dolar. Biz tescilli olan İvrindi kuzumuzun yanında yünde de ülkede iddialı bir firmayız" dedi. ''MEMLEKETİMİZE DÖVİZ KAZANDIRIYORUZ'' İşçilerden Kadriye Bilir, "6 aydır burada çalışıyorum. Evimize katkıda bulunmak için çalışıyoruz. İvrindi'de yapılan bu yün işinde ayırıcı olarak çalışıyoruz. Bu işi ilk yapan biziz. İhracata katkıda bulunduğumuz için de çok mutluyuz. Elimizden geleni yapmaktayız" dedi. Emine Can ise, "Patronlarımız sağ olsun bize böyle bir iş imkanı sağladılar. Kendimize, ailemize, memleketimize fayda sağlıyoruz" diye konuştu. Ali Kaya da, "Buraya usta olarak geldim. Hem arkadaşlarımızı yetiştiriyoruz. Hem memleketimizin ürününü değerlendiriyoruz. Hem ihracat yapıyoruz. Memleketimize döviz kazandırıyoruz" dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Balıkesir’de trafik denetimi: Kural tanımaz sürücülere ceza yağdı

Ramazan Kaya: 2025 yılı markalar yılı olacak

Bu yıl 16’ncı kez düzenlenen İstanbul Hazır Giyim Konferansı başladı. Konferans dünyanın önde gelen markalarını, alım ofislerini, yerel üreticileri ve sektör temsilcilerini İstanbul’da bir araya getirdi. Toplamda 14 oturumun yapıldığı konferansta 31 konuşmacı yer aldı. “2023 yılında yaşadığımız talepsizliğin devam edeceğini düşünüyoruz” 2023 yılının hazır giyim sektörü açısından durgun geçtiğini belirten Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, “Rrekorların kırıldığı bir geçen sene yaşadık. Bu sene 1 yıldır oluşan talepsizlik ile karşı karşıyayız. Yeni dönemde neler yapacağımızı hep beraber, alım gurupları tedarik gurupları ile beraber konuşuyoruz. Bu konuşmalarımız yarın ikili iş görüşmeleri le devam edecek. Özellikle 2023 yılında yaşadığımız enflasyon ve talepsizlik devam edeceğini düşünüyoruz. 2024’ün ikinci döneminde biraz hareketlilik başlayabilir. Özellikle sektörümüzün 2025 yılından sonra bekleyen sıkıntıları ve yönleri konuşuyoruz. Bu yönlerle ilgili değişimleri ve dönüşümleri anlatmaya çalışıyoruz. Geçmiş alışkanlıklarımızdan vazgeçmemiz gerektiğini konuştuk. Özellikle tüketici eğilimlerinin farklılaştığı konular geçti. Hızlı modanın yavaş modaya geçmesi, modanın modayı yemesiyle beraber yavaş modada yapmamız gerekenleri konuşuyoruz. Bu iki gün sürecek konferansımızda em alım gurupları hem de üreticiler ile beraber çok ciddi görüşmeler olacak” şeklinde konuştu. “2025 yılı markalar yılı olacak” 2025 yılında daha fazla markanın oluşacağını belirten Kaya, “Geçen sene yine rekorların kırıldığı bir yıl olmuştu ama maalesef bir yıldır oluşan talepsizlik ve enflasyon ile beraber bir yavaşlama dönemine geçtik. Bu sene yüzde 8 bazında bir ciro kaybımız var. Yüzde 15’te adet bazlı bir kaybımız var. Burada güzel olan bir şey var yüzde 15 civarında ortalama birim değerimizde artış var. Hep söylüyoruz adet peşinde değil değer peşinde koşmamız gerekiyor. Belki önümüzdeki dönemden sonra özellikle 2025 yılı ile beraber değeri katma değere çevirerek önümüzdeki dönemlerde daha fazla markalar oluşturacağız. Bu markalar ile beraber online platformlarda hem de Avrupa’da özellikle Amerika’da daha fazla hazır giyimciler boy gösterecek” dedi. “İş yapma şekillerimiz değişecek” Salgının, savaşların, iklim değişikliğinin, yeni nesillerin alışkanlıklarının etkisi ile yeni dönemde hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyleyen Kaya, “Bu süreç endüstriler, sanayiler ve sektörler için stratejik bir ikilem oluşturuyor: Eskisi gibi mi devam edeceğiz yoksa dönüşerek mi devam edeceğiz? Biz Türk hazır giyim sektörü için ‘dönüşerek devam’ etmenin kaçınılmaz olduğunun farkındayız. Bu dönüşümün uzun ve zorlu olacağını da biliyoruz. Firmalarımız, alışkanlıklarımızı ve iş yapma şekillerimiz dönüşecek çünkü başarı için başka şansımız yok. Dolayısıyla bu yolculuğa çıkmaya son derece hazır ve kararlıyız” ifadelerini kullandı. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Yedek telefon tarihe karışıyor!

Türkiye’de üretilen markalar nelerdir? Hangi markalar Türkiye’de montajlanıyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversite öğrencilerine bir defaya mahsus olmak üzere vergisiz telefon veya bilgisayar vereceğini açıklamıştı. O karara ilişkin yeni detaylara göre, bu kampanya yalnızca Türkiye’de üretilen ve Türkiye’de montajlanan ürünleri kapsayacak. İşte kampanya dahilinde olan o markalar… Türkiye’de üretilen markalar nelerdir? Hangi markalar Türkiye’de montajlanıyor? İddialara göre vergisiz telefon ve bilgisayar kampanyası yürürlülüğe girdiği takdirde yalnızca aşağıda sıraladığımız markaları kapsıyor olacak. Cep telefonu için geçerli olan markalar; 1.VİVO Çin merkezli akıllı telefon üreticisi ve tüketici elektroniği şirketi olup kamera teknolojileri ve yenilikçi tasarımlarıyla bilinir. 2.General Mobile Türkiye merkezli bir akıllı telefon üreticisi olup orta segment ve uygun fiyatlı telefonlar sunarak dikkat çeker. 3. OMİX Singapur merkezli teknoloji firması OMİX, 2021 yılında üst segmentteki teknolojik ürünlerini uygun fiyatlarla Türkiye pazarında sunmaya başladı. 4.XiAOMİ Çin merkezli çok yönlü bir teknoloji şirketi olup akıllı telefonlarının yanı sıra akıllı ev ürünleri, giyilebilir cihazlar gibi alanlarda da faaliyet gösterir. 5.Reeder Türkiye merkezli bir teknoloji şirketi. Akıllı telefonlar, tabletler ve aksesuarlar gibi ürünler sunar. 6. Samsung Güney Kore merkezli çok büyük bir teknoloji şirketi olup akıllı telefonlarının yanı sıra televizyonlar, beyaz eşyalar gibi birçok alanda faaliyet gösterir. 7.Realme Oppo'nun alt markası olarak kurulan bir akıllı telefon üreticisi olup genç kullanıcıları hedef alır ve uygun fiyatlı telefonlar sunar. 8.TECNO Mobile Transsion Holdings'in bir markası olan TECNO, özellikle Afrika pazarında güçlü bir varlığa sahip olan akıllı telefon üreticisidir. 9.Casper Türkiye merkezli bir teknoloji şirketi olup, bilgisayarlar, tabletler, akıllı telefonlar ve aksesuarlar gibi ürünler üretir. 10.TCL Çin merkezli bir çok uluslu elektronik şirketi olup televizyonlar, akıllı telefonlar ve diğer tüketici elektroniği ürünleri üretir. Bilgisayar veya tablet için geçerli olan markalar; 1.Monster Monster, oyun bilgisayarları ve aksesuarları üreten bir marka olup yüksek performanslı oyun dizüstü bilgisayarları ve masaüstü bilgisayarları ile tanınır. Oyuncular için güçlü donanım ve özelleştirme seçenekleri sunar. 2.Casper Casper, Türkiye merkezli bir teknoloji şirketi olup, bilgisayarlar, tabletler, akıllı telefonlar ve diğer teknoloji ürünlerini üretir. Hem bireysel kullanıcılar hem de işletmeler için çeşitli teknoloji çözümleri sunmaktadır. 3.Vestel Vestel, Türkiye merkezli bir tüketici elektroniği şirketi olup televizyonlar, beyaz eşyalar, tabletler, akıllı telefonlar gibi birçok farklı ürün kategorisinde faaliyet gösterir. Hem ulusal hem de uluslararası arenada bilinir. Kampanyaya ilişkin diğer detaylar… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi üniversite öğrencilerine bir defaya mahsus olmak üzere vergisiz telefon veya bilgisayar/tablet vereceğini açıklamıştı. Vergisiz bilgisayar ve telefon kampanyasına ilişkin yeni detaylar açıklandı. Kampanyadan faydalanabilmek için karşılıyor olmanız gereken çeşitli ön koşullar bulunuyor. Buna göre; ilgili kampanyadan yalnızca ön lisans ve lisans programına kayıtlı olan öğrenciler faydalanabilecek. Bu kampanyadan yalnızca bir defaya mahsus olmak üzere yararlanabilecek. Öğrenciler yalnızca belirli fiyat aralığında yer alan telefon ve bilgisayar modellerini tercih edebilecek. Ve satın alacakları cep telefonlarını kendi adlarına kayıtlı olan hatlar üzerine kayıt ettirme zorunlulukları bulunacağına dair çeşitli iddialar ortaya atıldı. Konuya ilişkin resmi bir açıklama ise henüz gelmedi. ŞU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Uzmanından yapay zeka dolandırıcılığına karşı uyarı! Sosyal medyada o bilgileri paylaşmayın

İkinci el araçta en çok satanlar belli oldu

İkinci el online pazar raporundan derlediği verilere göre, Türkiye ikinci el online binek ve hafif ticari araç pazarında geçen ay 126 bin 43 adet (ilandan tamamen kaldırılan araçlar satılmış kabul edildiğinde) satış gerçekleşti. Satışlar, bir önceki yılın şubat ayına göre yüzde 10 artış gösterdi. En çok satılan 10 marka pazardan yüzde 76 pay aldı İkinci el online pazarda şubatta en çok tercih edilen otomotiv markası (binek ve hafif ticari) 16 bin 736 ile VW oldu. VW'yi, 16 bin 24 adetle Renault ve 15 bin 769 adetle Fiat takip etti. Satış sıralamasında 11 bin 816 adetle Ford, 6 bin 631 adetle Opel, 6 bin 523 adetle BMW, 6 bin 156 adetle Peugeot, 5 bin 970 adetle Hyundai, 5 bin 664 adetle Mercedes Benz ve 4 bin 585 adetle Toyota ilk 10 içinde yer aldı. Geçen ay ikinci el online binek ve hafif ticari araç pazarında satılan araçların yüzde 76'sını söz konusu ilk 10 marka gerçekleştirdi. Egea ilk sırada İkinci el online binek araç pazarında şubatta toplam 101 bin 921 satış gerçekleşti. Fiat Egea, 5 bin 71 adetle geçen ayın en çok tercih edilen modeli oldu. Egea'yı, 4 bin 778 adetle Renault Clio, 4 bin 422 satışla VW Passat, 4 bin 346 adetle Renault Megane, 3 bin 44 adetle Ford Focus, 2 bin 826 adetle Opel Astra, 2 bin 820 adetle Toyota Corolla, 2 bin 346 adetle VW Golf, 2 bin 247 adetle BMW 3 Serisi ve 2 bin 220 adetle BMW 5 Serisi takip etti. Söz konusu 10 model, toplam binek satışlarının yüzde 33,5'ini oluşturdu. Doblo yine en çok tercih edilen model oldu Online pazarda geçen ay 24 bin 122 adet hafif ticari araç satışı gerçekleşti. Fiat Doblo, 3 bin 404 adetle yine ayın en çok tercih edilen modeli oldu Fiat Fiorino 3 bin 51 adetle ikinci ve Ford Transit/Tourneo Courier de 2 bin 890 satışla üçüncü sırada konumlandı. Bu modelleri, 1.747 satışla VW Cady, 1.615 adetle Ford Transit/Tourneo Connect, 1.484 satışla VW Transporter, 1.116 satışla Renault Kangoo, 967 adetle Peugeot Partner, 755 adetle Ford Transit ve 747 adetle Citroen Berlingo izledi. Söz konusu 10 model, toplam hafif ticari araç satışlarının yüzde 74'ünü oluşturdu. En yavaş Mercedes-Benz satıldı Türkiye pazarı satış hızı, şubatta ortalama 43 gün olurken, en hızlı satılan marka 29 günle Fiat oldu. En yavaş satılan marka ise 62 günlük satış hızıyla Mercedes-Benz olarak belirlendi. Günlük 450 binden fazla ikinci el araç datası analiz ediliyor Makine öğrenmesi, yapay zeka ve büyük verinin birleşmesinden oluşan iş zekası seti Indicata, Türkiye'deki ikinci el online araç pazarını tarayarak günlük 450 binden fazla ikinci el araç datasını analiz ediyor. Rapordaki satış verileri, ikinci el ticareti yapan 40 binden fazla kurum ve kuruluşun online pazarda verdikleri ilan verilerine dayanıyor. Bunlar arasında Sahibinden, Arabam, Letgo, VavaCars gibi listeleme sitelerinin yanı sıra OEM'lerin kurumsal ikinci el web siteleri, Leaseplan, Intercity ve Otokoç gibi yüksek adetli satışların gerçekleştiği kurum ve platformlar yer alıyor. Rakamlar içerisinde bireysel araç ilanlarına ait veriler bulunmuyor. Online platformda ikinci el ticareti yapan kurumlar, iki sebeple satışa sundukları araçların ilanlarını geri çekiyor. Birincisi, değişen pazar koşullarına göre ilandaki araçların fiyatını revize ederek ilanı yeniden yayınlıyor. Söz konusu ilanların yeniden ne zaman yayınlandığı da Indicata tarafından takip ediliyor. İkinci olarak, ticaret yapan kurum, aracını sattığı için ilandan çekiyor ve yeniden satışa sunacağı bir aracının ilanını yayınlıyor. Bu ikinci grup araç ilanları, yani ilandan tamamen kaldırılan araçlar "satış" olarak kabul ediliyor. AA