[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Murat Kurum

Murat Kurum haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Murat Kurum haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bakan Kurum, İzmir’e finansman desteği verilmediği iddialarını yanıtladı Haber

Bakan Kurum, İzmir’e finansman desteği verilmediği iddialarını yanıtladı

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2025 yılı bütçesi üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İzmir Körfezi'ndeki kirlilikle ilgili de konuştu. Bazı milletvekillerinin kendilerine "İzmir'e ayrımcılık yapıyorsunuz" dediklerini anımsatan Kurum, kastedilen pozitif ayrımcılıksa bunun doğru olduğunu, aksini kabul etmediklerini ve hiçbir siyasi ayrım gözetmeksizin belediye başkanlarına randevu verdiğini dile getirdi. İDDİALARI REDDETTİ Siyasi ayrım gözetmeden çalışmaya devam edeceklerinin altını çizen Bakan Kurum, şunları söyledi: "Bu demek değildir ki İzmir Büyükşehir Belediyesi veya herhangi bir belediye yanlış yaptığında Murat Kurum susacak, Çevre Bakanı konuşmayacak değildir. Asla susmayız. Doğru olanı söylemeye devam ederiz. Bu bağlamda İzmir'e finansman desteği vermediğimiz de iddia edildi. Bunu da reddediyoruz. Çünkü bugüne kadar İller Bankamızla İzmir'e dış finansmandan 6,4 milyar, öz kaynaklardan 2 yılda 3,2 milyar lira finansman desteği sağladık. Ayrıca toplam 110 milyon avro kaynağı kentsel altyapı çalışmaları için Dünya Bankası aracılığıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne tahsis ettik. Şunu da net söylemek istiyorum, biz İzmir'i bu yönetim anlayışına, bu basiretsizliğe, bu ilgisizliğe bugüne kadar asla terk etmedik. Bundan sonra da terk etmeyeceğiz." diye konuştu. İZMİR'DE 3 BİN 468 ÇEVRE DENETİMİ İzmir Körfezi'ndeki kirliliğin kaynağına dair soruyu da cevaplayan Bakan Kurum, "Arıtılmamış evsel nitelikli atık su deşarjından kaynaklı olduğunu tespit ettik. Atık su altyapı yatırımlarını yapmak ve mevzuata uygun olarak işletmek, İzmir Büyükşehir Belediyesinin görev ve sorumluluğundadır. Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi tek başına, Gediz Nehri'nin taşıdığı kirlilik yükünün yaklaşık 2 katını İzmir Körfezi'ne vermektedir. Öyle ki İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan İZİS projesinin final raporunda kirletici kaynakların dağılımını da açıkça görebiliyoruz. Denize akan kirliliğin yüzde 65'i evsel ve endüstriyel atık suyla yollardan taşınan kirliliktir. Bakın bunu biz değil sizin belediyenizin hazırladığı rapor söylüyor. Bizim denetleme görevini yerine getirmediğimizi söylediniz. Biz İzmir'de 3 bin 468 çevre denetimi gerçekleştirmişiz. Hem belediyeye hem işletmeyi burada kusurlu yapan tesislere idari para cezası verdik” dedi.

CHP İzmir Milletvekillerinden Bakan Kurum’a sert tepki Haber

CHP İzmir Milletvekillerinden Bakan Kurum’a sert tepki

Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçe görüşmeleri kapsamında yaşanan olay, siyaset gündemine oturdu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un İzmir Körfezi’nden getirdiğini belirttiği deniz suyu şişesi üzerinden yaptığı açıklamalar, dikkatleri üzerine çekerken tartışmalara yol açtı. Bakan Kurum’un, İzmir Körfezi’ndeki kirlilik sebebiyle İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni eleştirmesi üzerine, CHP İzmir Milletvekilleri sosyal medya hesabından eleştirilerini dile getirdi.  TÜRELİ: BÖYLE BİR USULÜ İLK DEFA GÖRÜYORUM! Böyle bir usulü ilk defa gördüğünü vurgulayan Türeli, “Büyükşehir Belediyesi ile Bakanlığın bir araya gelmesine hangi engel var? Böyle bir usulü ilk defa görüyorum! Şimdi, bakın, bir kere şunu söyleyeyim: Ben böyle bir usulü ilk defa gördüm. Bana göre bu, devlet yönetimi açısından son derece vahim ve acınacak bir durum çünkü Çevre ve Şehircilik Bakanı, Türkiye Büyük Millet Meclisine gelerek burada Plan ve Bütçe Komisyonunda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanını şikâyet etti ve çok sert eleştirdi. Böyle bir şey ne zaman oldu? Ben ilk defa görüyorum, biri merkezi Hükûmet, biri yerel yönetim! Bir bakanın gelip başka bir bakanı, başka bir devlet organını, belediye başkanını, bir kurum başkanını eleştirdiği ne zaman gördünüz, hatırlıyor musunuz? Görülmüş bir şey değil ki. Böyle bir usul yok arkadaşlar, yapmayın ya! Devlet organları arasında böyle bir usul yok. Bir araya gelirler, toplantı yaparlar, konuşurlar. Engel mi var buna, arkadaşlar? Büyükşehir Belediyesi ile Bakanlığın bir araya gelmesinde hangi engel var? Murat Kurum, bütün devlet teamüllerini, devlet geleneğini, ciddiyetini hiçe sayıyor! İkinci konu bununla da bağlantılı, bütçeyi konuşuyoruz. Bütçenin görüşmesi şöyle olur: Bakan sunuşunu yapar, ne olacağını, kendisi önümüzdeki dönem neyi planlıyor diye sunumunu yapar. Bizler milletvekili olarak sonra düşüncelerimizi, eleştirilerimizi söyleriz. En sonunda Bakan cevap verir. Usul bu, arkadaşlar! Daha önce böyle bir usul yapmadık; burası Bütçe. Bakan bütün devlet teamüllerini, devlet geleneğini, ciddiyetini hiçe sayarak gelip Plan ve Bütçe Komisyonunda, burada bir Büyükşehir Belediye Başkanını eleştirdi. Yani böyle bir şey olabilir mi? Varsa bir şey yapılır toplantılar, bu konu çözülür” diye aktardı. "KÖRFEZ’İN DİBİNDE TEMİZLİK ÇALIŞMALARI YAPILMALI" Paylaşımının devamında ise Türeli şu sözlere yer verdi: “Yetki bakanlıkta, İBB’de değil! İzmir’i cezalandırıyorsunuz. İzmir’de her partiye oy veren insanlar yaşıyor. İzmir Körfezi’ndeki kirlilik konusunu doğru tartışmamız lazım. Sadece arıtma kaynaklı bir kirlilik yok. Körfez’in dibinde temizlik çalışmaları yapılması lazım. Navigasyon, sirkülasyon kanalları, Körfez’e akan derelerin temizliği, özellikle Gediz Nehri, sanayi tesisleri, tersaneler, gemiler… Bütün bunların hepsinin yetkisi Bakanlıkta, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığında değil. 2017 yılında Bakanlığın da kabul ettiği ve onayladığı bir proje var, hâlâ hayata geçmemiş. Bakın, üzerinden kaç yıl geçmiş? Yedi yıl geçmiş, hâlâ bir şey olmamış. İzmir ili yabancı bir ülkenin sınırlarında değil, İzmir ilinde her siyasi partiye oy veren insanlar yaşıyor, İzmir'i cezalandırıyorsunuz. Memleket yönetmek ciddiyet ister, adalet gerektirir. Bir bakanın kendi sorumluluklarını unutup bir yerel yönetimi eleştirmesi kabul edilemez! Geçmişte de oldu; İstanbul ve Ankara metrolarını Ulaştırma Bakanlığı üstlendi, İzmir Belediyesi, metroyu kendi başına yaptı. İzmir'de Buca metrosuyla ilgili Dünya Bankası kredisi bulundu, kredi Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmadı. Bunun gibi yatırım bazında size yüzlerce örnek veririm. Burada doğru bu değil; böyle olmaz. Memleketi yönetmek ciddiyet gerektirir, adalet gerektirir; böyle olmaz. Hele burada gelip de tartışarak burada oturup da bir bakanın yerel yönetimi eleştirmesini kabul etmek mümkün değil arkadaşlar, yapmayın. Böyle şey olur mu ya! Bu kadar gayri ciddi, bu kadar usullere yakışmayan bir şey, açıkçası benim tüylerimi diken diken etti. Yani üzgünüm. Böyle bir konuşmayı dinlemiş olmaktan son derece üzüntü ve hicap duyuyorum. Böyle bir şey olmaz.” KILIÇ: BÜYÜKŞEHİR’E YIKMAK İZMİRLİLERE VERİLEN BİR CEZA Bakan Kurum’a 3 ayrı soru yönelten CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu sözlere yer verdi: “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum İzmir Körfezi’nden getirdiğini iddia ettiği bir şişe su ile Plan ve Bütçe Komisyonu’nda şov peşinde koşacağına sorumluluklarını yerine getirmeli! 22 yıldır ormanlarımız, madenlerimiz, denizlerimiz ve diğer doğal kaynaklarımız, AK Parti eliyle ya yok edildi ya da rant uğruna peşkeş çekildi. Bunun son örneği de Sinop Boyabat’taki 456 milyar liralık maden sahasının 3,68 milyar liraya Cengiz Holding’e peşkeş çekilmesidir. On yıllardır var olan İzmir Körfezinin kirlenme problemini sadece İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yıkmak, tüm İzmirlilere verilen bir cezadır.  Sayın bakana ısrarla tüm ülkenin bakanı olduğunu, İzmir’in de vatan toprağı olduğunu hatırlamaya davet ediyoruz. Ve son olarak İzmir Körfezi özelinde sayın bakana şu soruları tüm kamuoyunun önünde tekrar soruyoruz; 1- Bakanlık neden hiçbir tarama faaliyetinde bulunmuyor. Bu yaşanan kirliliğin temizlenmesi görevi bakanlığa ait değil mi? 2- Başta Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi 4. Faz projesi olmak üzere körfezin temizliğine etki edecek büyük projelere dair 5,5 milyar TL’lik kredi için neden izin verilmiyor? (Bekleyen toplamda 9 milyar TL) 3- Kütahya’dan başlayıp İzmir Körfezi’ne dökülen Gediz Nehri’nden gelen kimyasal atıklara, Alsancak Limanı’na yanaşan gemilerin kirliliğine, Karşıyaka’daki Tersane’den ve Organize Sanayi Tesislerinden gelen kirlilik için neden bir önlem alınmıyor? Siyasi şovlarınıza İzmirlilerin karnı tok sayın bakan. 22 yıldır zaten yapıyorsunuz, İzmirli de bunu yemiyor. Sizi bir an önce görevinizin gereklerini yapmaya davet ediyoruz!” NALBANTOĞLU: ŞOV YAPACAĞINIZA SORULARA YANIT VERİN CHP İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, “Sayın bakan; elinizde su şişesiyle şov yapacağınıza şu sorulara yanıt verin: Öncelikle bulunduğunuz makamın farkında mısınız? İzmir, Türkiye’nin dışında olan bir il mi? Siz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin mi bakanısınız yoksa sadece AKP’li Belediyelerin mi bakanısınız? Sizin makamınız şikâyet makamı mı yoksa çözüm makamı mı? Siz ve sizin dışınızda bakanlık yapanlar 22 yıldır İzmir’in hangi çevre sorunlarına çözüm üretti? Elinizdeki şişeyle bulanık suda balık avlamaya çalıştığınız İzmir körfezinde bakanlığınızca neden hiçbir tarama faaliyetinde bulunulmuyor? Komisyonda yaptığınız şovun, aslında kendi bakanlığınızın acizliğinin itirafı olduğunun farkında değil misiniz? Mecliste ve her ortamda yıllardır dile getirilen Gediz’den, Limandan, Tersaneden ve Organize Sanayi Tesislerinden gelen kirlilik için neden önlem almıyorsunuz? Körfezi büyük ölçüde temizleyecek projelere dair toplam 9 milyarlık kredi için neden izin verilmiyor, neden bekletiyorsunuz? Çözüm için sunulan plan ve projelerle, temin edilen kredilere onay vermeyerek sorunu asıl büyüten ve bu noktaya getiren siz değil misiniz? Şimdi şişeyi kırılmayacak bir yere bırakın, şovdan vazgeçin” ifadelerine yer verdi. BAKAN: MURAT KURUM HİÇ UTANMIYOR! CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan ise şu sözlere yer verdi: “Murat Kurum hiç utanmıyor! İzmir körfezinin suyunu alıp komisyona getiriyor yüzü de kızarmıyor. Şecaat arz ederken sirkatin söylediğinin de farkında değil! Tüm dünyada bu tür sorunlarda devletle yerel yönetimler birlikte çalışır. Londra Thames Nehri Temizliği, Singapur Nehri Temizleme Projesi, Çin'in Taihu Gölü Restorasyonu, ABD’de Chesapeake Körfezi Restorasyonu… Onlarca örnek var. Merkezi hükümetin, dünya örneklerinde ve İzmit Körfezi’nde gördüğümüz gibi, liderlik rolünü üstlenmesi, elini taşın altına koyarak finansman sağlama ve sorumluluğu paylaşma noktasında yerel yönetimlerle iş birliği içinde hareket etmesi gerekiyor. Sen ne yaptın İzmir körfezi için? Gediz’den, limandan, tersaneden, organize sanayi tesislerinden gelen kirliliği neden önlemedin? Hala neyi bekliyorsun? Krediler neden bekletiliyor?  Gerekli bilimsel ve finansal sorumlulukları tespit etmeyen sen, elini taşın altına koymayan sen! Hamaseti yapan yine sen! Utanmaz adam! Sen Kongo’nun mu Çevre Bakanısın? Murat Kurum hiç utanmıyor! İnsan olanın yüzü kızarır onu gösterirken.  İzmir Büyükşehir Belediyesi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek için var gücüyle çalıştı, çalışıyor. Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin işletilmesi ve geliştirilmesi konusunda önemli adımlar atıldı. Bu tesiste ne koku ne de balık ölümleri gibi bir sorun var; aksine, tesisten atık suyun deşarj edildiği yakın alanlarda balıkların denizde zıpladığı görülebilir. Büyükşehir Belediyesi, atık su arıtma tesisinin 4. fazının tamamlanması için de üzerine düşeni yapıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu bilincin farkında, kendi üzerine düşeni her zaman yaptı, yapmaya da devam ediyor. Peki siz ne yaptınız? Eğer amaç İzmir Körfezi’ni kurtarmaksa biz üzerimize düşeni tereddütsüz yaparız.  Ancak AK Parti bu konuda siyaset üretmek derdinde.  Dertleri İzmir değil, İzmir’i teslim almak. Buna izin vermeyiz!”

CHP’li Murat Bakan’dan Bakan Kurum’a: Sen ne yaptın İzmir Körfezi için? Haber

CHP’li Murat Bakan’dan Bakan Kurum’a: Sen ne yaptın İzmir Körfezi için?

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un, İzmir Körfezi’nden getirdiğini söylediği bir şişe suyu TBMM’deki bütçe görüşmelerinde göstermesine CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, tepki verdi. CHP’li Bakan şunları söyledi: “Murat Kurum hiç utanmıyor! İzmir Körfezi’nin suyunu alıp komisyona getiriyor, yüzü de kızarmıyor. Şecaat arz ederken sirkatin söylediğinin de farkında değil! Tüm dünyada bu tür sorunlarda devletle yerel yönetimler birlikte çalışır. Londra Thames Nehri Temizliği, Singapur Nehri Temizleme Projesi, Çin'in Taihu Gölü Restorasyonu, ABD’de Chesapeake Körfezi Restorasyonu… Onlarca örnek var. Merkezi hükümetin, dünya örneklerinde ve İzmit Körfezi’nde gördüğümüz gibi, liderlik rolünü üstlenmesi, elini taşın altına koyarak finansman sağlama ve sorumluluğu paylaşma noktasında yerel yönetimlerle iş birliği içinde hareket etmesi gerekiyor. Sen ne yaptın İzmir Körfezi için? Gediz’den, limandan, tersaneden, organize sanayi tesislerinden gelen kirliliği neden önlemedin? Hala neyi bekliyorsun? Krediler neden bekletiliyor? Gerekli bilimsel ve finansal sorumlulukları tespit etmeyen sen, elini taşın altına koymayan sen! Hamaseti yapan yine sen! Utanmaz adam! Sen Kongo’nun mu Çevre Bakanısın? İnsan olanın yüzü kızarır onu gösterirken. İzmir Büyükşehir Belediyesi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek için var gücüyle çalıştı, çalışıyor. Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin işletilmesi ve geliştirilmesi konusunda önemli adımlar atıldı. Bu tesiste ne koku ne de balık ölümleri gibi bir sorun var; aksine, tesisten atık suyun deşarj edildiği yakın alanlarda balıkların denizde zıpladığı görülebilir. Büyükşehir Belediyesi, atık su arıtma tesisinin 4. fazının tamamlanması için de üzerine düşeni yapıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu bilincin farkında, kendi üzerine düşeni her zaman yaptı, yapmaya da devam ediyor. Siz ne yaptınız? Eğer amaç İzmir Körfezi’ni kurtarmaksa biz üzerimize düşeni tereddütsüz yaparız. Ancak AKP bu konuda siyaset üretmek derdinde. Dertleri İzmir değil, İzmir’i teslim almak. Buna izin vermeyiz!”

Cemil Tugay: İzmir’in sorunlarını çözmek için ortak çözüm arayışındayız Haber

Cemil Tugay: İzmir’in sorunlarını çözmek için ortak çözüm arayışındayız

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmir Körfezi'nde son haftalarda yaşanan çevre sorunlarıyla ilgili olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum ile bir görüşme gerçekleştirdi. Tugay, bakanın konuya duyarlı yaklaşımından memnuniyet duyduğunu ifade ederken, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı'ya da bu süreçteki katkılarından dolayı teşekkür etti. Başkan Cemil Tugay, Murat Kurum'u ziyaret ettiğine dair sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Yapılması gerekenleri masaya yatırdık Tugay açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bugün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Sayın Murat Kurum’la görüştük. Toplantıya AK Parti İzmir İl Başkanı Sayın Bilal Saygılı, Bakan Yardımcısı Sayın Fatma Varank ve Çevre Yönetimi Genel Müdürü Sayın Fatih Turan da eşlik etti. Görüşmemizin ağırlıklı konu başlığı İzmir Körfezi’nde son haftalarda yaşadığımız çevre sorunları oldu. Büyükşehir Belediyemizin ve bakanlığımızın yapması gerekenleri masaya yatırdık. Belediye olarak bakanlığımızdan beklentilerimizi dile getirdik. Yaşanan durumla ilgili olarak yaptığımız karşılıklı durum değerlendirmesinde bakanlık yetkilileri, bilim insanlarımız ve  belediyemizin ortak yürüteceği bir süreçte kurumlar arası işbirliği ile çizilecek yol haritasını özenle takip etme konusunda bir fikir birliği ortaya çıktı. Sayın bakanımızın konuya güven verici bir duyarlıkla yaklaştığını görmekten büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek isterim. Ayrıca AK Parti İzmir İl Başkanı Sayın Bilal Saygılı'ya bu süreçte ortaya koyduğu sağduyu ve katkıdan dolayı teşekkür ediyorum. İzmir’in sorunlarını çözmek için ilgili tüm kurumlarımızla işbirliği ve ortak çözüm arayışımız devam edecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak sorunların çözümü için her zaman üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz."

Murat Kurum’dan seçim sonrası ilk açıklama: Bugünü bir milat olarak göreceğiz Haber

Murat Kurum’dan seçim sonrası ilk açıklama: Bugünü bir milat olarak göreceğiz

Murat Kurum, AK Parti İstanbul İl Başkanlığında yaptığı açıklamada, bugün Türkiye, İstanbul ve millet için çok önemli bir seçim sürecinin hep birlikte yaşandığını söyledi. "Bu seçimde tercihini hangi partiden yana yaparsa yapsın, sandığa giden, iradesini sandığa yansıtan kardeşlerimize, her vatandaşımıza çok teşekkür ediyorum” diyen Kurum, “Bu süreçte bize inanan, bizimle birlikte yol yürüyen, projelerimizi, hayallerimizi paylaştığımız, dava arkadaşlığı yaptığımız tüm kardeşlerimize şükranlarımı sunuyorum." dedi. Kurum, 90 gündür İstanbul'un 39 ilçesindeki vatandaşlara gittiklerini, proje ve eserlerini paylaştıklarını belirterek, "Her bir vatandaşımız bu süreçte samimi duygularla bağrına bastı, bizi bir kardeşi, bir evladı olarak gördü. O yüzden tüm İstanbullu kardeşlerimize çok teşekkür ediyorum. Bugün sahur saati itibarıyla sandıkta görev yapan sandık kurullarımıza, 90 gündür evinden, işinden, ailesinden feragat eden tüm teşkilat mensuplarımıza, başta kıymetli başkanım, il başkan yardımcılarım, milletvekillerim, benimle birlikte yol yürüyen, bu hayal için çalışan, çabalayan her bir kardeşime, çalışma arkadaşıma çok teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.   Kurum: Yine sokaklarda olacağız İstanbul için, İstanbullular için çalışmaya devam edeceğinin altını çizen Kurum, şöyle devam etti: "Biz yine sokakta olacağız, yine milletimizin yanında olacağız. Milletimiz bizi nerede görmek istiyorsa yine orada olacağız ve İstanbullu hemşehrilerimiz için gece gündüz Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde çalışmaya devam edeceğiz. Elbette bizler de milletimizin verdiği mesajları değerlendirecek ve üzerimize düşeni yapacağız. Biz daima milletimizin huzuru, refahı için çalışan kadrolarız. Aynı anlayışla, büyük ve güçlü Türkiye davası için çalışacağız. Ülkemizin geleceğe daha iyi hazırlanması adına şehirlerimiz, milletimiz için çalışmaya devam edeceğiz. İnşallah bu yolda 22 yıldır olduğu gibi vatandaşımızla el ele verip zor günleri beraber nasıl atlattıysak yine aynı anlayışla çalışıp, çabalayıp ülkemizi inşallah Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün hayal ettiği muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için bu çalışmayı aynı gayretle sürdüreceğiz. Başta Sayın Cumhurbaşkanı'mıza, bize inandığı, bu görevi tevdi ettiği için çok teşekkür ediyorum."   “Eksikliğimizi gidereceğiz” İstanbullulara da teşekkürlerini ileten Kurum, şunları kaydetti: "Gittiğimiz her yerde o sevgiyi, o heyecanı gördük. Allah birliğimizi, beraberliğimizi daim eylesin, Allah bahtımızı açık etsin. İnşallah bugün milletimizin sandığa yansıyan iradesiyle birlikte biz de üstümüze düşen vazifeleri, görevleri eksiksiz bir şekilde yerine getirmeye çalışacağız. Bugünü bir milat olarak kabul edip, eksiğimiz neyse o eksiği gidermek için tüm teşkilatlarımızla birlikte sahada olacağız. Yarından itibaren yine milletimize gideceğiz. Bu süreçte seçilen belediye başkanlarımızı, meclis üyelerimizi, muhtarlarımızı tebrik ediyor, tekrar bu seçimlerin İstanbul'umuza, milletimize ve tüm Türkiye'mize hayırlı olmasını diliyorum

İBB Başkan adayı Kurum Selçuk Bayraktar’ı ziyaret etti Haber

İBB Başkan adayı Kurum Selçuk Bayraktar’ı ziyaret etti

Selçuk Bayraktar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Bugün proje insanı, mühendis Murat abimiz bizleri ziyaret etti. Kendisiyle iftar öncesi mini bir söyleşi gerçekleştirdik. İstanbul'un güzel yarınları için hayal ettiği projelerini dinledik. Baykar’da ve iftar soframızda ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduk." ifadesini kullandı. Paylaşımda, Kurum'un ziyaretine ilişkin videoya da yer veren Bayraktar, videonun içeriğinde Kurum'la ilgili şu ifadeleri kullandı: "Murat Bey'le tanışıklığımız bizim 6 Şubat depremi dönemine dayanıyor. Deprem bölgesine inşa edeceğimiz 1012 konutun inşası maksadıyla ulaşmamız gerekmişti. Kendisi o dönemde en zor şartlarda arazide seferber olmuştu. Biz o vesileyle tanımış olduk. Murat Bey de bizler gibi mühendis. Murat abimiz bir anlamda mühendis bir abimiz. Kendisini tanıdıkça mühendis olarak zihni dünyamızın da ne kadar benzediğini görmüş oldum. Tam bir proje insanı. Bizler gibi. Bizler nasıl Kızılelma'yı yapıyorsak o da yurdun dört bir köşesindeki özellikle o dönemde milletimizin en fazla ihtiyaç duyduğu o dönemde, asrın felaketi denilen o dönemde gecesini gündüzüne, dişini tırnağına takarak çalışmışlığına şahit oldum." Kurum ise videoda kendisine yöneltilen "İsrafları azaltmak gerekiyor. Buna yönelik planlarınız nedir?" sorusuna "Öncelikle israfı bitirdik deyip, israf edip tabelalara 500 milyon lira harcamayacağız. Seçimi kazandıktan sonra Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde böylesi güzide kurumlarımızla, kuruluşlarımızla, anlayışımızla hem İstanbul'umuzu hem de ülkemizi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün hayal ettiği o muasır medeniyetler seviyesine sizlerle birlikte çıkaracağız. Bizim de hayalimiz o." şeklinde cevap verdi. Murat Kurum da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Milli Teknoloji Hamlesi'nin lokomotifi Baykar'a ziyarette bulunduğunu belirterek "Türk savunma sanayinin gözbebeği İHA ve SiHA'ları yerinde inceledik. Merhum Özdemir Bayraktar'dan ilham alan, teknolojiye yön veren beyinlerle dertleştik, sorularını yanıtladık. Bugün yeni çok şey öğrendim. Bir kez daha gurur duydum. Türkiye'ye, Türk gençliğine, Türkiye'nin geleceğine olan inancım daha fazla arttı.'' ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Murat Kurum'la İstanbul'da yeni bir dönemi başlatacağız Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Murat Kurum'la İstanbul'da yeni bir dönemi başlatacağız

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Atatürk Havalimanı'ndaki "Büyük İstanbul Mitingi"nde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu şehri, bu CHP zulmünden 31 Mart'ta kurtarmamız gerekiyor. Murat Kurum'la İstanbul'da yeni bir dönemi başlatacağız. Bunun için bir hafta çok çalışacağız." dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen Yeniden Büyük İstanbul Mitingi'ndeki konuşmasından önce sanatçı Cengiz Kurtoğlu ile "Duyanlara Duymayanlara" isimli şarkıyı seslendirdi. Şarkının ardından vatandaşlara hitap eden Erdoğan, İstanbul'un fethi ile ilgili hadisi Arapça seslendirerek, müjdelenen bu fetih için sekiz asır boyunca milletlerin, fatihlerin, kumandanların rüyasına giren şehrin İstanbul olduğunu dile getirdi. "Ama bu şehri bu CHP zulmünden 31 Mart'ta kurtarmamız gerekiyor." ifadelerini kullanan Erdoğan'ın, "Buna var mıyız?", "Ana kademe var mıyız?", "Hanım kardeşlerim var mıyız?" sorularına katılımcılar "evet" yanıtını verdi. Erdoğan, son hafta durmayacaklarını, gece gündüz demeden çalışacaklarını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Anadolu'da gittiğim her yerde söylüyorum. 'İstanbul'daki hemşehrilerinizi lütfen arayın, telefonlarınız dinmesin.' İnşallah 1 Nisan'da İstanbul yeniden sahiplerine kavuşsun. Bu İstanbul ki Mihmandar-ı Nebevi Eyüp Sultan hazretlerinin uğrunda surları dibinde son nefesini verdiği yerdir. Bu İstanbul ki Osman Gazi'nin evlatlarına "İstanbul'u aç, gülzar yap' diye vasiyette bulunduğu Kızılelma'dır. Bu İstanbul ki Fatih Sultan Mehmet Han'ı 21 yaşında Fatih olarak dünyanın gördüğü en büyük hakanlardan biri yapmıştır. Bu İstanbul ki asırlar boyunca kendi vatandaşlarına yurt, mazlumlara umut, mağdurlara gönül köprüsü olan anne şehirdir. Bu İstanbul ki Roma'dan Bizans'a Osmanlı'dan Cumhuriyet'e adeta gergef gibi işlenerek sanat eserine dönüştürülmüş bir hazinedir. Bu İstanbul ki, şairlerin bir taşına dünyaları değişmediği, sadece bir semtini sevmeye ömrünün yetmeyeceğinden korktuğu şehirdir. Bu İstanbul ki ressamların asırlardır çizdikleri, seyyahların asırlardır gezdikleri halde, her defasında yeni güzelliklerini keşfettikleri şehirdir." "31 Mart'ta İstanbul'u Murad'ına kavuşturarak hedefimize ulaşacağız" Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin de doğduğu, büyüdüğü, her nefesini hamdederek içine çektiği, her karışına aşkla bağlı olduğu İstanbul'un bugün bir başka güzel olduğunu kaydetti. Bugün coşkun akan ırmak misali yatağına sığmayan bir İstanbul gördüğünü dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu: "Bugün burada 31 Mart'ta şehrine sahip çıkmaya hazırlanan İstanbullu kardeşlerimi görüyorum. Her anı, başlı başına bir şiir olan bu güzel şehirde bugün bir kez daha sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Öncelikle İstanbul'a ve İstanbullulara teşekkür borcumu ifade etmek istiyorum. Geçtiğimiz yıl yapılan 14-28 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı'na milletvekilliğinde yüzde 46 buçuğa yakın, Cumhurbaşkanlığında yüzde 48'i aşkın destek verdiğiniz için her birinize şükranlarımı sunuyorum. İstanbul'un kadirşinaslığının örneği olan bu desteğinden memnun kaldık. Ama gönlümüz aramızdaki muhabbetin seyrine uygun şekilde daha yüksek oranlardan yana. İnşallah 31 Mart'ta İstanbul'u Murad'ına kavuşturarak bu hedefimize de ulaşacağız. Ne yapacağız? Sağlam aday, sağlam adam Murat Kurum'la İstanbul'da yeni bir dönemi başlatacağız. Tabii bunun için bir hafta çok çalışacağız." Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendini İstanbul'un sahibi zanneden, ne bu şehri, ne bu şehrin insanlarını hiç anlamamış olanlarla bir yere varılmaz. Sıkılmadan, utanmadan 'metro yaptım' diyor. İstanbul'daki mevcut metroların tamamı bize aittir, bize." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstanbul, son 5 senedir yeniden 1989-1994 dönemine dönme emareleri göstermeye başladı. Eser ve hizmet namına zaten ortada elle tutulur hiçbir eser yok. Üzerinde emekleri olmayan işleri sahiplenme cinliklerini bir kenara bırakırsak geriye koskoca kayıp 5 yıl kalıyor. Yarısı kayakta, yarısı tatilde, yarısı seçim kampanyalarında genel başkanını devirmek için geçen bir dönemden geriye elbette bir şey kalmadı, kalmıyor." şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstanbul'u bunların eline bırakmamak, hem bu şehre hem bu şehirde yaşayanlara inanın vicdan borcumuzdur. Bakınız, bugün İstanbul bir yol ayrımında bulunuyor. Bir tarafta sadece 'ben' diyenler var, diğer tarafta sadece 'İstanbul' diyenler var. Allah'ın izniyle 31 Mart'ta bu düğümü çözecek ve İstanbul'un Türkiye Yüzyılı yürüyüşünü biz başlatacağız." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Para sayma görüntüleri) Şu ana kadar kimse bu görüntülerin makul, mantıklı bir izahını yapamadı. Maşeri vicdanı tatmin eden bir açıklama duyamadık." diye konuştu. "21 yılda İstanbul'a 1 trilyon 650 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık" Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, "Geçtiğimiz 21 yılda İstanbul'a 1 trilyon 650 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. 1994'te bu şehrin emanetini devralırken, 2002'de Türkiye'yi yönetme sorumluluğunu üstlenirken hangi gayeyle hareket ediyorsak, aynı prensiplere bağlıyız. Onlar ne derse desin biz asla istismar siyaseti yapmadık. Kimlik siyaseti gütmedik. Kimsenin meşrebiyle kökeniyle hayat tarzıyla ilgilenmedik. Sağlıkta, 18 bin 417 yatak kapasiteli hastaneleriyle birlikte 178 adet sağlık tesisini şehrimize ve dünyaya kazandırdık. Şehircilikte, TOKİ vasıtasıyla 228 bin konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik, 23 bin 866 konutun yapımına devam ediyoruz. Ulaştırmada, İstanbul'da 350 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol mesafesini 794 kilometreye çıkardık." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Büyük İstanbul Tüneli) 11 farklı raylı sistem hattını birbirine bağlayacak bu tünel, İstanbul'un ulaşımında ciddi rahatlama sağlayacaktır. Amacımız, İstanbul için hazırladığımız 1100 kilometrelik raylı sistem projelerinin tamamını hayata geçirmektir. Şehrimize, iktidarlarımız ve AK Parti belediyeciliği dönemlerinde 230 kilometre hafif raylı sistem ve metro hattı kazandırdık. Seyahat hızı 350 kilometreyi bulacak, süresi 80 dakika olacak Ankara-İstanbul Süper Hızlı Tren Projesi'nin ihalesine bu yıl çıkıyoruz. Uzunluğu 120 kilometreyi bulan Gebze-Sabiha Gökçen Havalimanı-Yavuz Sultan Selim Köprüsü-İstanbul Havalimanı Hızlı Tren hattının ihalesine bu yıl çıkıyoruz." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hala kafası karışık, kararını verememiş varsa, eve gidince onları arayınız. Kırgınlık varsa gidereceğiz, kafasında soru işaretleri varsa cevap vereceğiz. Önceki seçimlerde başka adaylara oy verip mevcut yönetimden rahatsız olan kardeşlerimize ulaşacağız. Şehrimizin 5 yılda yaşadığı irtifa kaybını anlatacağız. İstanbul’un 5 sene daha kaybetmeye tahammülünün olmadığını izah edeceğiz, böylece kalbi ve oyu kazanılmadık hiçbir İstanbullu kardeşimizi bırakmayacağız. Hangi siyasi partiye mensup olursa olsun, İstanbulluların sağduyusuna güveniyorum. 31 Mart'ta İstanbul'un bizi mahcup etmeyeceğine yürekten inanıyorum." diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.