Nemrut Dağı nerede hangi ilde? Nemrut Dağı hikayesi nedir?
UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edilen Nemrut Dağı ile ilgili bilgiler merak ediliyor ve sıklıkla araştırılıyor. Peki Nemrut Dağı nerede hangi ilde ve Nemrut Dağı'nın hikayesi nedir? İşte detaylar...
Nemrut Dağı nerede hangi ilde?
Nemrut Dağı, Türkiye'nin Adıyaman ilinde konumlanmış 2.150 metre yüksekliğinde bir dağdır. Kahta ilçesinde yer alır ve Toros Dağları'nın Ankar Dağları civarında bulunur. 1987'de UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edilen Nemrut Dağı, 1988'de kurulan Nemrut Dağı Milli Parkı ile koruma altına alınmıştır. Nemrut Dağı Kültür Rotası, Adıyaman merkezdeki Perre Antik Kenti'nden başlayarak, Kahta ilçesindeki Karakuş Tümülüsü, Cendere Köprüsü ve Kanyonu, Arsemia Ören Yeri (Komagene Medeniyeti'nin yazlık başkenti), Kahta Kalesi, Şeytan Köprüsü gibi önemli noktaları ziyaret ederek Nemrut Dağı'nda sona erer.
Dağ, antik çağlarda "Kommagene" olarak bilinen bölgedeki arkeolojik kalıntılara ev sahipliği yapmaktadır. Antiochos Tümülüsü ve buradaki dev heykeller, Eskikale, Yenikale, Karakuş Tepe ve Cendere Köprüsü gibi kültürel miraslar milli park sınırları içindedir. Doğu ve batı teraslarında Antiochos'un tanrı ve tanrıça heykellerinin yanı sıra aslan ve kartal figürleri bulunmaktadır. Batı terasında eşsiz bir aslanlı horoskop yer alır; aslanın üzerinde 16 ışıktan oluşan 3 adet yıldız vardır ve bunların Mars, Merkür ve Jüpiter gezegenlerini temsil ettiğine inanılmaktadır. Bu, bilinen en eski horoskoplardan biridir.
Heykeller, Helenistik, Pers sanatı ve Kommagene ülkesinin özgün sanatının birleşimiyle şekillendirilmiştir. Bu bağlamda Nemrut Dağı, "batı ve doğu uygarlığının köprüsü" olarak nitelendirilebilir.
Kommagene kralı Antiochos Theos, MÖ 62 yılında bu dağın zirvesine, birçok Yunan ve Pers tanrısının heykeliyle birlikte kendi mezar tapınağını da inşa ettirmiştir. Mezarda, tanrıların taş oymaları arasında bir kartal başı da bulunmaktadır. Heykellerin düzeni, hiyerotesyon olarak adlandırılır.
1881 yılında, Alman mühendis Karl Sester tarafından mezarda kazı çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Ancak, sonraki yıllarda yapılan kazılarda Antiochus'un mezarına ulaşılamamıştır. Nemrut Dağı, 1987'de UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edilmiş ve 1988'de Nemrut Dağı Millî Parkı kurularak koruma altına alınmıştır.
Kahta ilçesi sınırlarındaki Nemrut Dağı'nda karasal iklim özellikleri gözlemlenmektedir. Atatürk Baraj Gölü'nün ilçe sınırlarında bulunması nedeniyle, iklim yapısı önemli ölçüde değişikliğe uğramış ve Akdeniz iklimine benzer özellikler göstermeye başlamıştır. Ancak, Nemrut Dağı'nda yaz ortasında bile gün doğumu oldukça serin geçmektedir.
Nemrut Dağı hikayesi nedir?
Nemrut Dağı'nda yaşayan bir kral olduğuna dair bir efsane dolaşır. Efsaneye göre, o dönemde insanlar bin yıl yaşarmış. Bin yaşına kadar yaşayan bu kralın beş yüz yaşında bir oğlu varmış. Kralın oğlu, Van Gölü kıyısında bir gün göle düşmüş ve boğulmuş. Bu trajik olayı duyan kral, büyük bir üzüntü yaşamış. Kral o kadar üzülmüş ki, yataklara düşmüş ve hastalanmış.
Hastalığına bir çare bulunamamıştı. Ölüm döşeğinde olan kral, bir gün yatağından kalktı ve yüzünü Nemrut Dağı'na dönerek şunları söyledi: "Benim oğlum beş yüz yaşında. Hâlâ çocuk gibi. Dünyada ölüm olduğunu bilseydim, taşların üstünde onu ağırlamazdım." Kralın bu sözleri dağın yankılarında yinelenerek geri döndü. Kral, bu olaylar karşısında daha fazla dayanamayarak öldü.
Volkanik bir dağ olan Nemrut Dağı, bu acıya daha fazla dayanamadı ve üzüntüsünden patladı. Bu patlama, Nemrut Dağı'nın son patlaması oldu. O günden sonra bir daha faaliyete geçmeyen dağın, kralın ve oğlunun yasını tuttuğuna inanılıyor.
Nemrut Dağı heykelleri kim yaptı?
Kommagene Kralı I. Antiochos (I. Antiokhos), tanrılara ve atalarına olan minnettarlığını ifade etmek amacıyla Nemrut Dağı sınırları içinde devasa heykellerin yapılmasını emretti. Nemrut Dağı'nın yamaçlarında hüküm süren bu kral, Adıyaman ilinin Kahta ilçesini günümüzde bir turistik merkez haline getirdi.
Nemrut Dağında Kimin mezarı var?
Kommagene kralı Antiochos Theos, MÖ 62 yılında Nemrut Dağı'nın zirvesine, birçok Yunan ve Pers tanrısının heykelinin yanı sıra kendi mezar-tapınağını da inşa ettirmiştir. Mezarın içinde, tanrıların taş oymaları arasında bir kartal başı da bulunmaktadır. Heykellerin düzeni hiyerotesyon olarak adlandırılmaktadır.
