Örnekköy Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika Örnekköy Haberleri

Örnekköy tartışmaları ‘muhataplığa’ evrildi: Mecliste ‘kırgınlık’ atışması

İzmir Büyükşehir Belediyesi Eylül ayı Olağan Meclis Toplantısı birinci bileşimi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer idaresinde gerçekleştirildi. Oturuma damgasını vuran konu ise Örnekköy Kentsel Dönüşüm projesine ilişkin tartışmalarla başlayıp CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’a yönelik “muhataplık” konusuna evrilen tartışmalar oldu. SOYER: REKOR KATILIM GERÇEKLEŞTİ Oturumun başında konuşan Başkan Soyer, 92. İzmir Enternasyonal Fuarı’na ilişkin görüşlerini belirterek “1-10 Eylül tarihleri arasında İzmir Enternasyonal Fuarı, 92. kez kapılarını açtı. Sanıyorum ki rekor bir katılımla gerçekleşti. İzmirliler fuarımıza çok büyük bir coşkuyla ve mutlulukla katıldılar. Aynı şekilde İzmir’imizin kurtuluşunun 101. yılı olan 9 Eylül’ü de gün boyu büyük bir coşkuyla kutlandı. Bütün kutlamalara teveccüh gösteren tüm İzmirlilere teşekkür ediyorum” dedi. BOZTEPE: SEVİYEYİ HİÇBİR ZAMAN BU KADAR DÜŞÜRMEMİŞTİK Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, Örnekköy tartışmaları üzerine AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’a yönelik “muhatabım değil” diyen CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun sözlerine tepki gösterdi. Aslanoğlu, bir yayında Örnekköy kentsel dönüşüm projesi üzerinden Hızal’ın iddiaları sorulduğunda “Özgür Bey gündeme gelmek isteyen bir arkadaş. Ocak ayında ben göreve geldiğimden bu yana her ay aynı konuyu tekrar söylüyor ve ben de anlatıyorum. Bu konuda basına çok fazla demeç vermiyorum çünkü, birincisi Özgür Hızal benim muhatabım değil. Benim muhatabım Sayın Bilal Saygılı'dır” ifadelerini kullanmıştı. Aslanoğlu’nun sözlerini ‘seviyesiz’ olarak nitelendiren Boztepe, “Geçenlerde CHP İl Başkanı Sayın Aslanoğlu, grup Başkanvekilimiz Özgür Hızal ve beni hedef alarak bazı açıklamalar yapmış. ‘Özgür Hızal benim muhatabım değil.’ demiş. Kendisi AK Parti Grup Başkanvekili yani grup başkanımız olan İl Başkanımız Bilal Saygılı’nın temsilcisi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Sayın Hızal’ı muhatap alıyor. Ama kendisi almıyor. Kaldı ki kendisinin il başkanı olmasında katkımız büyük. Kendisini tanıttık ve ünlü ettik. Benimle ilgili de ‘İlgi çekmek’ istiyor demiş. Kendisi daha kooperatifçiliğin ne olduğunu bilmiyorken ben biliyordum. Bu arkadaş, hızını alamayıp bir toplantıda kendi milletvekillerini ve bazı belediye başkanlarını eleştirmiş. Şimdi hiçbir zaman kendisiyle ilgili ‘Yolsuzluk yaptı’ demedik. Çok yüksek maliyetlere neden oluyor dedik. Ayrıca Sayın Aslanoğlu bunları söyleyince… Kendisi siyaseten 2009 yılında şu anda AK Parti üyesi olan Savcı Sayan’ın elinden tutarak siyaset yaptığını biliyoruz. Kendisi çelik çomak oynarken ben bu kentin sorunlarıyla ilgilenip çözüm bulmak istiyordum. Sayın Özgür Hızal söyledi. Biz kendisini şirket devirleri işlerini biliyoruz. CHP İl Başkanı il başkanlığı yapsın. Burada kendisini temsil eden grup başkanvekili var. Biz kendisini tabii ki de muhatap alacağız. Bugüne kadar hepimizin kızgınlıkları ve kırgınlıkları olmuştur ama seviyeyi hiçbir zaman bu kadar düşürmemiştik. Sayın Hızal’ı İzBB Başkanı muhatap alıyor ama kendisi almıyor” dedi. HIZAL: ASLANOĞLU’NUN MUHATABI BU MECLİSTİR Boztepe’nin ardından Aslanoğlu’nun sözlerine bir tepki de konun öznesi olan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’dan geldi. Hızal, kooperatif ve dönüşüm konusunda muhatabın meclis olduğunu altını çizerek şunları söyledi; “Ben 4,5 yıla yakındır burada meclis üyeliği yapıyorum. Burada yaptığım her konuşma İzmir ve İzmirlilere dair olmuştur. Bizim asli görevimiz İzmir ve İzmirlilerdir. Anlamayan ve anlamak istemeyenler için bir kez daha söyleyeceğim. Bugün bu çatı altında olan tüm meclis üyeleri İzmirlilerin verdiği oylarla buraya geldik. Bize verilen görev muhalefet görevi. Yani bizim asli görevimiz İzmirlilerin hakkını ve hukukunu gözetip korumaktır. Dolayısıyla İzmirlilerin, Örnekköylü’lerin, Uzundereli’lerin İzBB’ye güvenerek devrettikleri arşlarının haklarını korumak bizim görevimizdir. Biz orada yapılan işlemlerle ilgili bir şeyleri ortaya koyduğumuzda birileri çıkıp ‘siz benim muhatabım değilsiniz’ diyemez. Bu lükse sahip değildir. Biz bu kararı verirken orada İzmirlilere ait o arsada dönüşüm yapılsın diye verdiğiniz o arazide, Şenol Aslanoğlu ve arkadaşları kooperatifçilik oynasınlar diye vermiyor. Kentsel dönüşüm yapılsın diye verdik. AK Parti’nin İl Başkanı Sayın Bilal Saygılı, Şenol Aslanoğlu’nun siyasi olarak muhatabıdır. Ama Şenol Aslanoğlu olarak o kooperatifte yaptıklarının muhatabı 7 kişilik kooperatif üyeleri ya da iş pasladığı arkadaşları ya da bir il başkanı değildir. Şenol Aslanoğlu’nun muhatabı bu meclistir. Elbette ki biz bunun hesabını soracağız. Ama çıkıp süslü laflarla günü kurtaramazlar. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki bir yapı kooperatifinin kendine ait mülkü yoksa orada inşaat yapamaz. Tekrar soruyorum. Kimin malını kime satıyorsunuz? İzmirlilerin malını birilerine satarak caka satamazsınız. Ya da ortada burada çıkıp ‘İzBB bu işi beceremedi. Biz çıkıp bir grup insan kahramanlık yapıyoruz’ diyemezsiniz. Kendisi bizi muhatap kabul etsin ya da etmesin biz bu konuyu konuşmaya devam edeceğiz. Sayın Başkan size de eleştirim olacak. Siz bu kentin büyükşehir belediye başkanısınız. Siz, kentsel dönüşüm konusunda yeterince başarılı olmadığınız için ‘İzBB bu işi başaramadı’ dedirterek Şenol Aslanoğlu gibileri kahraman yapıyorsunuz. Birilerinin de rantsal gelir elde etmelerini sağlıyorsunuz. Hiç kimse 150 yıllık İzBB’nin onurunu ayaklar altına alamaz. Bunun müsebbibi sizsiniz. Biz, İzmirlilerin oylarıyla göreve geldik. Birileri gibi havuz başında atanarak değil.” AYDIN: EĞER KIRILDIKLARI MUHATAP ALINMAKSA… AK Parti kanadından elen eleştirilere yanıt veren CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, “Gönül isterdi ki yapılan eleştirilerin akla ve nizama uygunluğu olsun. CHP fertleri olarak insanları yaptıklarıyla tartıştık. Yaşlarıyla değil. Hiçbirimiz ‘sen daha çelik çomak oynarken biz bunları yapıyorduk” demedik. Elbette ki deneyim önemlidir. Ama bir kimsenin söylediklerini değersiz kılmak için yaşını başını gündeme getirmek kimseye yakışmaz. Ayrıca haddi de değildir. Arkadaşların muhatap görüp görülmeme mevzusuna canı sıkılmış anlaşılan. Siyasette bir hiyerarşi vardır. Ekstrem durumlar olmadıkça herke mevkiidaşıyla muhatap olur. Kendilerinin İl Başkanımıza yatıkları eleştirileri mecliste onun vekili olarak defayetle yanıtladım. Dolayısıyla kimsenin onları muhatap almaması söz konusu değil. Ama görüne o ki şahsen muhatap alınmak istiyorlar. ama kimse kursa bakamasınlar kimsenin siyasi pozisyonu için kimse siyasi pozisyonunu bozmaz. Bir karar versinler. Bir meclis üyesine göre burada bir yolsuzluk yok ama grup başkanvekillerine göre ‘rant yolsuzluğu’ var. Bu tartışmada üzüldükleri ve kırıldıkları muhatap alınmaksa kendilerini burada defalarca kez muhatap aldık. Kimse bir kahraman yaratmaya çalışmıyor. Bütün engellemelerinize karşı burada iş yapmaya çakışıyoruz. İnsanları sağlıklı konutlarla buluşturmaya alışıyoruz. ‘Lüks otel başında atanarak gelmedik’ dedi. Kendi il başkanları da atanarak geldi. Beni illa il başkanı muhatap alsın demek abesle iştigaldir” ifadelerini kullandı. SOYER: ŞENOL ASLANOĞLU BİZİM ÇOK KIYMETLİMİZDİR Son olarak konuşan Başkan Soyer, Aslanoğlu’nun ve kooperatif modelinin arkasında durarak “Şenol Aslanoğlu İzmir’in çok önemli ticaret erbabıdır. Aynı zamanda İzmir gibi bir şehrin CHP İl Başkanlığı görevini üstlenmiştir. Dolayısıyla onun itibarını burada zedeleyecek hiçbir şeyi kabul etmemiz mümkün değildir. Kendisini başımızın üstünde yeri vardır. Kendisi bizim çok kıymetlimizdir. Her daim onun hakkını hukukunu savunmaya devam ederiz. Kurduğumuz kentsel dönüşüm modeli, ülkeye örnek olarak bir modeldir. Kurduğumuz sistem bir müteahhitle belediye ya da kamu arasındaki bir hukuki ilişkiden çok daha gülü bir ilişkiler silsilesidir. Kooperatif üyeleri hem kooperatif yönetimi hem de üyelerine karşı sorumludur. Ayrıca kooperatif üyeleri belediyenin şirketine karşı sorumludur. Belediyenin şirketi de Büyükşehir'e sorumludur. Bu sorumluluk silsilesi çok daha şeffaf, açık, hiçbir şaibeyi içinde barındıramayacak bir hukuki ilişkidir. Dahası rantı ortadan kaldırdı. Rant nasıl oluyor herkes çok iyi biliyor. Ama bir belediye şirketiyle kentsel dönüşüm yapmaya başladığınız zaman oradaki metrekare birim fiyatı konusunda hiç kimsenin hareket edeceği bir alan yoktur. Bizim fiyatlarımızın ülke genlindeki fiyatlarla arasında yüzde 50’ye yakın bir fark var. Örnek alınacak bir kentsel dönüşüm modelini ortaya koyduk” dedi. İLLER BANKASI KREDİSİ GÜNDEMDE Oturumda, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımları için gerekli durumlarda kullanması amacıyla İller Bankası’ndan faiz hariç 300 milyon lira gayri nakdi kredi kullanması önergesi gündeme geldi. Kredinin alınması ve kullanılması için Başkan Soyer’e tam yetki verilmesini öngören gündem maddesi “acil” kaydıyla Plan-Bütçe Komisyonu’na havale edildi. Önerge, gündeme “Yatırım ve kamulaştırma harcamalarında kullanılmak üzere İller Bankası A.Ş’den 300.000.000,00-TL'ye kadar (faiz hariç) gayri nakdi kredi kullanılmasına, krediden kaynaklanacak anapara, faiz, denetim giderleri, komisyon, vergi, resim, harç, ücret vs. ödemelerin, İller Bankası A.Ş tarafından teminat olarak alınacak Belediyemiz gelirlerinden ve İller Bankası A.Ş ve Hazine ve Maliye Bakanlığınca dağıtılan yasal paylarımızın mevzuattan kaynaklanan herhangi bir kesinti oranına bağlı kalmaksızın tamamından (%40'ın dışında ve %100'üne kadar) karşılanması, kredi teminatına konu gelirlerden krediye ilişkin ödemelerin karşılanamaması halinde, bu krediyle elde edilen tesis, inşaat ve her nevi gayrimenkul ile araç, gereç ve malzemenin, İller Bankası A.Ş tarafından talep edildiği takdirde aynı şartlarda ve talep tarihinde İller Bankası A.Ş adına ipotek veya rehin edilmesi, İller Bankası A.Ş tarafından Belediyemize kullandırılacak krediye ilişkin olarak her türlü sözleşmeyi ve evrakı imzalamaya ve kredi ile ilgili devam eden işlemleri yürütmeye, Belediyemiz mülkiyetindeki her türlü gayri menkulü İller Bankası A.Ş’ye ipotek vermeye, Belediyemizin her türlü gelir, hak ve alacaklarını İller Bankası A.Ş’ye terhin ve temlik etmeye, Belediyemize ait her türlü ticari işletmeyi İller Bankası A.Ş’ye rehin vermeye, İller Bankası A.Ş’nin mevcut mevzuatı ve bunda meydana gelebilecek her türlü değişiklik çerçevesinde, 5393 sayılı Belediye Kanununun 68. maddesinde yer alan koşulların yerine getirilmesi kaydıyla krediye konu işle ilgili her türlü işlemi yapmaya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tunç Soyer'in yetkilendirilmesi hususlarının görüşülmesi” ifadeleriyle yer aldı. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: AK Parti İzmir’de düğüm çözülüyor

Çaresiz hissediyorsan… Dağ’dan Soyer’e yardım teklifi

TENZİLE AŞÇI AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ve AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, düzenlenen basın toplantısında kent gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundular. Toplantının ana gündem maddesi ise “eksik demir ve hatalı beton” kullanımıyla gündeme gelen Karşıyaka-Örnekköy Kentsel Dönüşüm projesi ve sonrasında yaşanan gelişmeler oldu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın rapor hazırladığı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yıkılacağını duyurduğu alan için “2.rapor” krizi patlak vermişti. Büyükşehir tarafından hazırlanan ikinci raporun “siyasi bir rapor” olduğu belirtilirken “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü, bu ifadelerin kullanıldığı raporla açıkça yetkisini aşmıştır ve yargıyı yönlendirme gayreti içine girmiştir” ifadelerini kullanmıştı. Konuya ilişkin açıklama yapan Dağ, hem Soyer hem de CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’na “geçiştirmeyin” mesajı verirken yardım teklifinde bulundu. GEÇİŞTİRME POLİTİKASI UYGULANIYOR Konuşmasına, CHP kanadından yapılan açıklamalara tepki göstererek başlayan Dağ, “İZBB tarafından Örnekköy’de iş insanlarının başını çektiği kooperatiflere bir dönüşüm çalışması yapılmaktadır. Bu çalışmanın şekli ve yöntem konusunda çeşitli sorunlar olduğunu açık bir şekilde paylaşmıştık ama ortaya çıkan son skandal bu soru işaretlerinin çok ötesinde vahim bir tabloyu gözler önüne sermiştir ve bu tablonun sonuna kadar irdelenmesi gerekmektedir. İZBB, mesuliyetinde yürüyen bu süreçte bünyesindeki mühendisler tarafından eksik demir ve hatalı beton kullanıldığı tesit edilmiştir. Karşıyaka Belediyesi bu inşaatı mühürlemiştir. Ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından rapor hazırlanmıştır. Vatandaşlarımızın bu konuda kafalarındaki soru işaretlerinin gidilmesi elzemdir. Ancak geçiştirme politikasının uygulandığını görüyoruz. Konu gündeme geldikten sonra CHP’li bazı İzmir milletvekillerinin bu geçiştirme politikasının başsını çekmesi manidardır. Bir milletvekilinin tüm gerçekliğe rağmen ‘ıvır zıvır’ demesi ya da bir diğerinin de ‘bunlar asparagastır’ demesi abesle iştigaldir ve meselenin ciddiyetine yakışmamaktadır. Ayrıca CHP İl Başkanı ‘benimle alakası yok’ diyerek konunun içinden sıyrılacağını düşünmüştür” dedi. ÇARESİZ HİSSEDİYORSANIZ YARDIMCI OLMAYA HAZIRIZ Örnekköy sorununun ortaya çıkmasının bir süre sonra geçtiğimiz günlerde meclis kararıyla Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nın ‘kapatılması’ konusunda da değinen Dağ, Başkan Soyer’e de seslenerek, “Tüm bunlar yetmezmiş gibi İZBB’nin önce ‘namuslu bürokratlarımız ortaya çıkardı' demesinin ardından Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nı kapatması manidardır. Bu işi yapan kişiler İZBB’nin kurumsal kimliğine kara çalmaktadır Çünkü burada hırsızlığı ortaya çıkaranların cezalandırılması gibi bir garabet söz konusudur. Bu iş, sizin sessizliğe bürünecek ya da ‘asparagas’ diyerek üstünü kapatacağınız şeyler değildir. Eğer akıl hocalarının yönlendirmesi sonunda ciddi bir skandalla karşı karşıya kaldıysanız ve kendinizi çaresiz hissediyorsanız biz size yardımcı olmaya hazırız. Bu yardım, sizin siyasi müttefikleriniz ya da akıl hocalarınız için değil, bu işe kendini bağlamış yüzlerce insan içindir. Bunların yanında kooperatifler kurulurken İZTO’nun öncü olması da insanlarımızı projeye güvenmesine katkı sunmuştur. Bu skandal ortaya çıktıktan sonra meslek odalarının da sessizliğe bürünmesi sorulması gereken bir diğer sorudur. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğümüz detaylı bir çalışma yapmıştır İZBB de gerek birlikte yola çıktığı iş insanlarının gerekse meslek odalarıyla çalışma yapıp güven tesis etmek zorundadır” diye konuştu. İZMİRLİNİN CANI SOYER’İN BİÇTİĞİ KADAR DEĞERSİZ DEĞİLDİR Dağ, Örnekköy konusunun yargıya intikal ettiğine dikkat çekerek şunları söyledi; “Konu yargıya intikal etmiştir biz de yargısal sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız. İdari soruşturma da açılmıştır ve bu soruşturmanın selameti önem arz etmektedir. İzmir birkaç siyasetçinin, bürokratın ve iş insanıyım diye ortalıkta gezenlerin kendi siyasi ikballerini, ticari geleceklerini garanti altına almak için menfaat tesis ettiği bir şehir olmamıştır, olmayacaktır da. Merkezi hükümetimizin önümüzdeki süreçte en önemli konularından biri kentsel dönüşüm konusunda adımlarını artırmaktır. İsterdik ki son yıllarda yaşadığımız büyü acıların müsebbibi olan deprem konusunda İZBB de aynı hassasiyeti gösterebilsin. Ancak depremden önce ve sonra dişe dokunur hiçbir çalışma yapamayan İZBB, beceriksizliğini telafi etmek için büyük skandalın üstünü kapatmaya çalışmaktadır. Bizim öncelikli konumuz depremken İZBB'nin Başkanı işin ciddiyetini kavrayamamış. İzmirlinin canı Tunç Soyer ve arkadaşlarının biçtiği kadar değersiz değildir. İZBB, yaşanan olaydaki bütün karanlık noktaları aydınlatmak zorundadır. Takke düşmüş, kel görünmüştür. Bizler bu konunun sonuna kadar takipçisi olacağız. Basiretsiz siyasetçiler yüzünden İzmir gibi bir şehrin rant ve kirli işlerle anılmasına izin vermeyeceğiz. İZBB başkanın da kirli işleri halı altına süpürmek yerine soruların cevabını vermesini bekliyoruz.” GEÇİŞTİRİLECEK BİR KONU DEĞİL Yaşanan sorunların ardından yeniden güvenin nasıl tesisi edileceği konusuna da değinen Dağ, “Bu binada yıkacağız dedikleri yeri hala yıkmış değiller. Güven tesis etmek için örneklikle bunu yapmalısınız. Ayrıca Örnekköy’deki bütün etapların da incelemesinin tam yapılıp ayrıntılı rapor çıkarmaları gerekiyor. Biz hazırız. Ama bir an önce buradaki soru işaretlerinin giderilmesi lazım. Geçiştirilecek bir konu değil” ifadelerini kullandı. BAŞKA ŞEYLER ARAMAKTANSA… Müdürlük tarafından hazırlanan ikinci rapordaki ‘baskı iddialarına’ da yanıt veren Dağ, “Ben raporu inceledim çok net ifadeler var. İlk üç maddesi Büyükşehir tarafından gelen cevabın kriterlerle uygun olmadığıyla alakalı. Ama esas olan Büyükşehir’in saha çalışması yapıp sahadan numune alarak yapması gereken bir husus. Buna baktığımızda İl Müdürlüğü’nün o raporundaki değerlerin asgari seviyenin altında olduğunu görüyoruz. O nedenle başka şeyler aramaktansa bu eksikliği nasıl gideririz diye bakmalarında fayda var” diye konuştu.

Örnekköy’de yeni raunt: Hızal’dan Aslanoğlu iddiası!

TENZİLE AŞÇI İzmir Büyükşehir Belediyesi Temmuz ayı Olağan Meclis Toplantısı üçüncü birleşimi Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi. Oturuma, Büyükşehir’nin birimleri arasında yeni bir düzenlemeye gereksinim duyulması nedeniyle yeniden hazırlanan “Teşkilat Şeması” önergesine ilişkin yapılan tartışmalar damgasını vurdu. AK Parti tarafından yapılan eleştirilerde odak noktası Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı’nın Deprem Daire Başkanlığı’na bağlanması olurken İZBETON ve kooperatif modeline gönderme yapıldı. Tartışmaların odağında ise geçtiğimiz ay ‘eksik demir ve hatalı beton’ uyulmasıyla gündeme gelen Örnekköy Kentsel Dönüşüm projesi tartışmaları oldu. AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, bölgedeki dönüşümü üstlenen kooperatifin o dönem yönetim kurulu başkanı olan CHP İzmir İl Başkanı S-Şenol Aslanoğlu’na ilişkin ‘baskı’ iddiasını gündeme getirirken mecliste ipler gerildi. BOZTEPE: SÖZLERİMİZİ BU KADAR CİDDİYE ALACAĞINIZI BİLSEYDİK… AK Partili meclis üyesi Hüsnü Boztepe, konuya kinayeli bir yaklaşım geliştirerek “Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı, 13 yıl önce kuruldu. Bu daireden övünçle bahsetmiştik gerçi 13 yılda bir arpa boyu yol almadı ama yine de bu daire başkanlığının kapatıldığını anlamadık. Yaklaşık 2,5 yıldır kooperatifleşme başladı. Biz kentsel dönüşüm daire başkanlığını kapatın o zaman diyorduk ama sözlerimizi bu kadar ciddiye alacağınızı bilseydik İzmir’in başka sorunlarından bahsederdik. Bence o daire başkanlığı son dönemlerde görevini yerine getirmiyordu. Siz de kabul etmiş oluyorsunuz ki kentsel dönüşüm daire başkanlığı görevini yapamamış ki kapatılmasına karar vermişsiniz” diye konuştu. YILDIZ: HATA RAPORLANDIĞI İÇİN Mİ KAPATIYORSUNUZ? AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız ise Örnekköy göndermesi yaparak şunları söyledi; “Gerçeklikte bizi üzen bir tablo var. Bir yandan Aziz Kocaoğlu’nun ortaya koyduğu İzmir modeli bugünden itibaren bitmiştir. 4 yıllık meclis performansının içinde kaplumbağa hızıyla hareket ettiğini söylediğimiz bir kentsel dönüşüm vardı. Ama bunun nedeni siyasi kararlardan dolayıydı. Eğer ki siz plan kaynaklı sorunları çözmek adına siyasi bir irade ortaya koyamazsanız daire başkanlığının çalışması kaplumbağa hızına döner. Ama özellikle 2,5 yıldır İZBETON’a devrettiğiniz yerlerle başlayan bir tartışma var. Biz İZBETON bu işi yapsın vatandaş beklemesin dedik. Ama daha sonra bir anda kucağımızda kooperatifleri bulduk. Bu modele baktığımızda birtakım ilişkiler ve çözemediğiniz rantsal problemler var. Biz İZBETON’a yetkiyi oybirliğiyle verdik. Ama bizim verdiğimiz yetkili İZBETON Genel Müdürü yetki aşımı yaparak tek bir imzayla kooperatifler verdi. İzmir Modeli’nin sona geldi. Siz bugün kentsel dönüşüm daire başkanlığını, Deprem Daire Başkanlığıyla birleştiriyorsunuz. Bizim ifademizle kapatıyorsunuz. Bunu yaparken bir gerekçe ve rapor olur. Bunu anlatırsınız. Şu an bir rapor var mı yok. Örnekköy… İZBETON’un yetkisi olmadan yaptığı işler, atılan imzalar… Siz kentsel dönüşüm daire başkanlığı kapatırken komisyon üyelerine tek bir rapor sunmuyorken… O daire başkanlığında çalışan arkadaşlar Örnekköy’deki imalat hatasını raporladığı için mi bu daire başkanlığını kapatıyorsunuz? Sayın Soyer yönetimi tam bir mirasyedidir. 6 Şubat depreminden sonra TBMM’ye bir rapor sunuldu. Bu raporda bir öneri var kentsel Dönüşüm Daire Başkanlıkları ve Deprem Riski Daire başkanlıklarının ayrı ayrı açılması gerekir diye. AK Parti şu anda bunu yasalaştırmak için çalışıyor. Bir meclis üyesi olarak söylüyorum. Bu birleşmenin gerekçesini bize anlatsınlar.” YÖRÜK: YASAYA AYKIRILIK YOK Eleştirilere yanıt veren CHP’li meclis üyesi ve Hukuk Komisyonu Başkanı Ufuk Yörük, “Yapılan eleştiriler niyet okumaya dönmüş durumda. Bu yeni yapılanmanın bundan sonra İZBB’nin faaliyetlerinde bir aksaklığa yol açacağını kabul etmemiz mümkün değil. İZBB, kendi tasarrufunda bunu yapmıştır. İlk defa da yapılmamıştır. Belediyenin tarihinden bugüne birçok teşkilatta değişiklik yapılmıştır. Biz bunu yaparken herhangi bir yasaya aykırılık görmedik” dedi. HIZAL: BİRLEŞME DEĞİL KAPATMA AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise Örnekköy Kentsel Dönüşüm Projesinde ortaya çıkan ‘demir ve beton’ sorununa gönderme yaparak kooperatif modeli ve daire başkanlığının kapatılması arasında ilişki kurdu ve şunları söyledi; “Biz bir kamu kurumuyuz. Dolayısıyla yaptığımız işlemleri hukuk çerçevesinde yapmalıyız. Yani İZBB ve iştirakleri yasa ve kanunlara uygun hareket etmek zorundadır. Deprem ve kentsel dönüşüm İzmir’in en büyük sorunlarından biri. Kentin yapı stokunun yüzde 85’i dönüşüme ihtiyaç duyuyor. Bunun tamamını İZBB yapamaz. Dönüşüm komplike biliyoruz ama İZBB’nin bu konuda lokomotif görevi görmesi gerekiyor. İZBB bunu bakanlığın verdiği yetkiye dayanarak dönüşüm alanlarında hızlı bir dönüşümü ortaya koymaktı. Çok ilginç ki Kentsel Dönüşüm Komisyon üyeleri ve Kentsel Dönüşüm Daire başkanı burada değil. Yerinde ve uzlaşıyla dönüşüm diyorduk. Biz buna değil, bunun ağır işlemesini eleştirdik. Siz bu daireyi alıp kapatıyorsunuz. Birleştirme değil, kapatma. Eğer bu daireyi Sayın Tunç Bey, göreve başladığının hemen arkasından ya da depremden sonra bu çalışmayı yapsaydı haklısınız derdik. KİMİN MALINI KİME VERİYORSUNUZ? Dört yıl sonra İZBB’nin görevi olan dönüşüm İZBETON’a devredildi. Biz dönüşümde insanlar mağdur olmasın dedik. Ama geldiğimiz noktada İZBETON’la İZBB arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi var elimde. Sorun bundan sonra başlıyor. Yeterli denilen İZBETON kendini yeterli görmemiş ki gidip bir kooperatif kurdurmuş. Bir kooperatif var. İş İnsanları Örnekköy Konut Yapı Kooperatifi ile İZBETON arasında bir sözleşme var. Protokol sorun, sıkıntılı ve hukuksuzluk içeriyor. Yüklenici sıfatıyla İZBETON’la protokol imzalayan kooperatif başkanı Şenol Aslanoğlu. Buradaki usulsüzlük çift imza olması. Diğer konu… Bu kooperatifler hakkı olmayan bir şekilde inşaat sahasına girerek vatandaşlardan para toplayarak kör topal inşaata giriyor. Burada bir sorun var. O kooperatif orada o işi yapmamalı. İZBETON kat karşılığı sözleşme yapılıyor ve İZBETON’a verilecek olan bütün bağımsız bölümler kooperatife verilmiş. Siz kimin malını kime veriyorsunuz? Bu arsa, orada kentsel dönüşüm bekleyen vatandaşın. Sen kimsin! Sen bunu hangi kanuna dayanarak yapıyorsun? Yetmedi başka kooperatifiler de kuruldu. Gaziemir’de bir kooperatif göreve başladı. Orada göstermelik bir temel atıldı. Hala duruyor o beton. Sonra duyduk ki orada zeminle ilgili bazı problemler var. Zemin etüdü yapılmış ve İZBB kentsel dönüşüm daire başkanlığı zemin iyileştirmesi yapılsın diyor. Sonra Şenol Aslanoğlu gidip bürokratlara gidip baskı uyguluyor. ‘Bu rapor Allah’ın emri mi? Yeni rapor düzenleyin’ diyor. Bu yönde duyumlarımız oldu. Örnekköy’e gelelim. Örnekköy’de inşaat ağır aksak ilerlerken 300 metrekarelik bir alanda beton ve demir donatısıyla ilgili 1 ay önce sorunlar çıktı. İr ay önce çıkan problemi, sizin kapatmak istediğiniz dairenin personeli tespit etti. Bu tutanak neticesinde inşaat durduruldu. Gaziemir’de başlayan film Örnekköy’de hızlanarak devam etti. Bir belediye başkanı elemanını tuttuğu tutanağa uyarak gidip o sorunlu yeri yıkar. Laf salatası yapmaz, gider yıkar. Ama burada birilerini aklamak için mücadele verildi bir ay boyunca. Onlar da hukuksuz bir şekilde bu işi alan kooperatifin yönetimi ve İZBETON’u aklamak için bu yapıldı. Doğal olarak ilgili bakanlık devreye girdi ve inceleme yaptı. Bazı huşuları tespit etti. Bunlardan biri de ‘kooperatif burada iş yapamaz’ ifadeleri. İlgili parsellerde kooperatifin yapmış olduğu inşaatların durdurulması gerekiyor. Bütün bunların üzerine suçlu, kentsel dönüşüm daire başkanlığı oldu. 13 yıllık bir daire başkanlığını kapatıp deprem daire başkanlığına bağlıyorsunuz. Bu iş adamları kooperatif üyelerinin ödediği aidatlardan huzur hakkı alıyorlar bir de. Bu kooperatif orada bu işleri İZBB’nin adını kullanarak yapıyor.” ÖNAL: BİZ 5 MÜTEAHHİTE PEŞKEŞ ÇEKMİYORUZ AK Parti kanadından gelen eleştirilere yanıt veren CHP’li meclis üyesi ve İmar ve Bayındırlık Komisyonu Başkanı İrfan Önal, “Elmayla armudu karşılaştırdılar. İki dairenin birleştirilmesi söz konusu ama konuyu birinin kapatılmasına oradan da kooperatife getirildi. Muhalefet art niyetli yaklaştığında iktidar iyi niyetini sürdürürse kaybeder. Bu eleştirilerin yapıcı olacağını umuyordum. Ancak artık şundan eminim ki iftiralar ve yalanlar… Burada 4 yıldır bir şeylerin engellemeye dönük eleştirildiğine tanık oluyoruz. Biz 5 tane müteahhidi zengin etmek üzere onlara peşkeş çekmiyoruz. Biz modelimiz gereği yavaş gideceğimizi biliyoruz. Ama birilerine peşkeş çekmeden vatandaşlar uygun fiyatla güvenli konutlara sahip olsun diye uğraşıyoruz. İhalelere girilmemesini nedeni biz değiliz, Türk Lirası’nın değer kaybetmesi. Kooperatifin yetkisi var mı yok mu? Siz önce usulüne bakın. Siz vatandaşın uygun fiyatla ev sahibi olmasının nesini yanlış buluyorsunuz? Varsa bir yanlışlık ya da hırsızlık gidip beraber peşine düşelim. Ancak bizim modelimizle merkezi yönetimin sahip olamadığı bir dönüşüme sahibiz” ifadelerini kullandı. AYDIN: SIRF BİZE ‘YAPAMADINIZ’ DİYEBİLMEK İÇİN… Hızal’ın ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, Örnekköy polemiklerinin yerel seçimlere yönelik olduğunun altını çizerek şunları söyledi; “Bütün laf kalabalığı ve polemiği bir kenara bırakarak İzmir halkına doğru ve gerçeği anlatacağız. Önergeyle İZBB’nin teşkilat şemasında bir daire başkanlığının altındaki birimler başka bir daire başkanlığıyla birleştiriliyor. İki daire başkanlığı birleştiriliyor. Bugüne kadar teşkilat şemasında pek çok değişiklik bu meclis onaylandı zaten. Merkezi iktidar da AFAD’ı böyle bir teşkilat şeması değişikliğiyle yaptı. Mesela Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın başına gelmeyen kalmadı mesela. Yani yönetim kendi değerlendirmelerini yapar ve bunun sonucunsa en etkili mekanizmayı ortaya koyar. Biz bunu neden bu kadar tartışıyoruz? Çünkü arkadaşlarımızın bir süredir sürdürdüğü bir hikaye var. İZBB’nin faaliyetlerini partizanca engellemek ve İZBB, iş yapamazsınız algısı oluşturmak. Seçimlerde İzmir halkından bu şekilde oy almak. Siyasi tercihleri nedeniyle cezalandıran İzmir halkı kendisini cezalandıranları tercih etmeyecektir. İzmir halkını sopayla hizaya getiremezsiniz. Bu kentin büyükşehir belediye başkanını sopayla hizaya getiremezsiniz. Bunu defalarca denediniz. Bir sonuç alamayacağını görmüyor musunuz? Bu halkın hizmetlerini engellemekten vazgeçin. İZBB’nin belediye meclisinde bir meclis üyesinin ‘birisiyle ilgili böyle böyle şeyler duyuyorum’ demesi yakışık almaz. Mesela biz de ilk rapor çıktığında arkadaşımızın tehdit edildiğini duyuyoruz. Burada konuşmamız gereken bu değil. Türkiye artık liberal devlet olmaktan da vazgeçmiş anlıyorum ki. Hukuktan da kopmuş. Mesela Karşıyaka Belediye Meclisi’ne Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nden bir yazı geliyor. ‘Parsellerdeki inşaat faaliyetlerini derhal durdurun.’ Kendi ağızlarıyla söylüyorum. Sen kimsin? Türkiye bir hukuk devleti olmaktan ne zaman vazgeçti? Burada bir hukuksuzluk varsa bu yanlıştır dersiniz ve mahkemeye gidersiniz. İki tüzel kişinin sözleşmesine ilişkin geçerliliğe il müdürlüğü mü karar verecek? Sayın Hızal bir rapordan bahsediyor ama bu rapor İZBB’ye henüz sunulmuş değil. Devletin imkanlarını insanlar üzerinde algı yaratmak için kullanmanın anlamı yok. Böyle mi oy alacaksınız İzmir halkından! Sırf bize ‘Yapamadınız’ diyebilmek için oradaki yüzlerce insanı ev bırakmaya değer mi? Bu siyaset o inşaların evsiz kalmasına değer mi!” ÖZUSLU: GEREĞİ YAPILMIŞ Tartışmaların ardından kısa bir konuşma yapan Meclis Başkan Vekili Özuslu, “İZBB’nin eskiden beri uyguladığı yerinde dönüşüm. Bu doğru bir model. İnsanları yerinden yurdundan ederek kentsel dönüşüm yapma anlayışı doğru bir anlayış değil. Bunu kabul ederek yapacağınız model doğrudur. Gaziemir konusunda bir eleştiri olmuştu. Orada İZBB, ne yaptı? Bir zemine girdiğinizde ve 15 metre aşağıya indiğinizde neyle karşılaşacağınızı bilemezseniz zeminde sıvılaşma olabilir denmiş raporda. Bunun için de gereği yapılmış. Ayrıca hiçbir meclis üyesi arkadaşımız burada duyumlardan bahsetmemeli” dedi. Yapılan tüm tartışmaların ardından ilgili gündem maddesi Cumhur İttifakı’nın ‘ret’ oylarına karşılık Millet İttifakı’nın ‘evet’ oylarıyla oyçokluğuyla kabul edildi.

Soyer ve Hızal arasında ‘Örnekköy’ gerilimi büyüyor

RABİA AYKUT Geçtiğimiz haftalarda gündeme gelen ve kentte CHP ile AK Parti arasında iplerin gerilmesine neden olan Örnekköy kentsel dönüşüm projesine yönelik tartışmalar artarak devam ediyor. Karşıyaka-Örnekköy kentsel dönüşüm projesinde bir inşaatta eksik beton ve demir kullanılması sonucu inşaatın mühürlendiği ve hatalı inşaatın yapıldığı 300 metrekarelik alanın yıkılacağı söylenmişti. İddiaların ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, kentsel dönüşüm projesinde inceleme başlatırken hazırlanan raporda, yıkım kararı verilen bina dışındaki tüm yapıların projeye uygun yapıldığı kaydedilmişti. Öte yandan; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, raporu değerlendirirken “inisiyatifle durdurulan inşaatın yıkılacağını” söylerken bu kez de “yıkı” tartışmaları başladı. SOYER: YARATILAN OLUSUZ ALGIYI… Soyer, yaptığı paylaşımla tartışmalara konu alanın yıkılacağını belirterek “Örnekköy Kentsel Dönüşüm Projemize Bakanlık tarafından olumlu rapor verildi. Rapor; belediyemizin titiz çalışmalarının en net kanıtıdır. Ancak akıllarda hiçbir tereddüt kalmaması ve yaratılan olumsuz algıyı tamamen ortadan kaldırmak için bir karar aldık. İnşaatını inisiyatifimizle durdurduğumuz 300 m2 alanı yıkıp yeniden yapacağız” ifadelerini kullandı. HIZAL’DAN JET YANIT Öte yandan; Soyer’in ifadelerine AK Parti kanadından ilk yanıt İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal’dan geldi. Hızal, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda bakanlığın raporunu işaret ederek yıkım için “zorunluluk” diyerek şunları söyledi; “Kendi inisiyatifinizle değil, YIKMAK ZORUNDA OLDUĞUNUZ İÇİN yıkacaksınız. Soruşturma sürüyor, usulsüzlüklerinizin ortaya çıktığını bildiğinizden YIKACAKSINIZ.” Örnekköy Kentsel Dönüşüm Projemize Bakanlık tarafından olumlu rapor verildi. Rapor; belediyemizin titiz çalışmalarının en net kanıtıdır. Ancak akıllarda hiçbir tereddüt kalmaması ve yaratılan olumsuz algıyı tamamen ortadan kaldırmak için bir karar aldık. İnşaatını… — Tunç Soyer (@tuncsoyer) July 13, 2023 Kendi inisiyatifinizle değil, YIKMAK ZORUNDA OLDUĞUNUZ İÇİN yıkacaksınız. Soruşturma sürüyor, usulsüzlüklerinizin ortaya çıktığını bildiğinizden YIKACAKSINIZ. https://t.co/wT3GWs50NU pic.twitter.com/CQjZMwLWwW — Av. Özgür HIZAL (@ozgurhizal35) July 13, 2023

AK Parti Karşıyaka İlçe Teşkilatı’ndan Cemil Tugay'a salvo

KEMAL ÖZKURT AK Parti Karşıyaka İlçe Başkanı Didem Dereboylu Keseli, Karşıyaka Belediyesi'nin faaliyetlerine ilişkin düzenlediği basın toplantısında, Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay'ı ve yönetimini hedef aldı. Düzenlenen basın toplantısında konuşan Keseli, Karşıyaka'da depreme dayanıksız binaların kontrol edilmediğini, belediye personelinin maaşlarını alamadığını, seçim öncesi verilen birçok sözün yerine getirilmediğini, Örnekköy skandalı ve Tugay'a yakın isimlerin makam sahibi olduğuna ilişkin birçok konuya değinerek Karşıyaka Belediyesine eleştirilerde bulundu. İlçe binasında düzenlenen basın toplantısına, AK Parti Karşıyaka Belediyesi meclis üyeleri Ahmet Uğur Baran, Adem Öztürk ve Mustafa Yıldız da katılım gösterdi. KARŞIYAKA'YA ARKA BAHÇE MUAMELESİ Karşıyaka'nın yalnızca İzmir'in değil Türkiye'nin göz bebeği ilçelerinden biri olmasına karşın kötü yönetim, iş bilmezlik ve vurdumduymaz bir anlayışla her geçen gün CHP eliyle adeta arka bahçe muamelesi görüp cezalandırıldığını ifade eden Keseli, "Belediye Başkanı Sayın Cemil Tugay, göreve gelişinden 4 yıl geçmiş olmasına rağmen, ilçemizin kronikleşen sorunlarına çözüm üretemediği gibi, yeni dönemde de ortaya yeni sorunların çıkmasına kayıtsız kalmış, bazen de sorunların merkezinde bir figür olmuştur. Gerek Karşıyaka Belediyesi gerek İzmir Büyükşehir Belediyesi ilçemizin gelişmesi için bir çaba göstermemektedir ve artık insan hayatıyla oynanmaya başlamışlardır" dedi. "BİZ İSTİFA BEKLERKEN PİŞKİNLİK YAPTILAR" İzmir depreminden sonra Karşıyaka'daki hasarlı binaların yıkımları söz konusuyken bu binalar yıkılırken belediyenin denetimsizliğinden dolayı insan hayatının hiçe sayıldığını ve binalardan kopan parçaların çevreye zarar verdiğini söyleyen Keseli, "Tüm uyarılarımıza rağmen sonrasında da ne yazık ki yıkımı yapılan bir bina sağlam bir binanın üzerine devrilmiştir. Denetim eksikliğinden kaynaklı facianın eşiğinden dönülmesinden sadece birkaç yıl sonra bu kez de İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı İZBETON'un aracılığıyla, Örnekköy'de reklamı demirinden fazla gelen bir inşaat skandalıyla karşılaştık. Karşıyakalıya reva görülen binanın demiri eksik, beton imalatı eksik çıktı. Bu skandalın sonucunda bizler istifa beklerken karşımızda gördüğümüz tam bir pişkinliğin örneğidir. Konuya ilişkin tek açıklaması, 'Büyükşehir bize bilgi verdi bizde mühürledik' diyen Cemil Tugay, Karşıyaka halkının hakkını savunabilmek için ağzını açıp iki cümle edebildi mi? Siz Karşıyakalıya konut mu dikiyorsunuz, yoksa halka tabut mu hazırlıyorsunuz diye sorabildi mi?" diye konuştu. "KARŞIYAKALI BU BAHANE SİYASETİNDEN YORULDU VE BIKTI" Opera binasının ve stadyumun yıllardır yapılamadığına dikkat çeken Keseli, “Eğer Cemil Bey Karşıyakalının hakkını savunacak olsaydı, İzmir'in en güzel noktalarından Mavişehir'de 2016 yılında ilk ihalesi yapıldığı günden beri, vatandaşa opera yerine inşaat izleten anlayışa karşı mücadele eder, 'Burası bitecek, gerekirse biz de çalışacağız' derdi. Karşıyakalılara canhıraş bir şekilde CHP propagandası yapanlara soruyorum; Yahu opera binası ne oldu? Ne zaman bitecek bu bina? Yoksa orayı Karşıyaka'nın kalbinde bir hançer gibi utanç müzesi halinde mi bırakacaksınız? Bakın, Karşıyaka Stadı için 2021'de Sayın Cemil Tugay ne diyor? Stadı yapacağız. Aradan zaman geçiyor, Cemil Bey, çok iyi bir proje çizimi için çalıştıklarını söylüyor. Aradan biraz daha zaman geçiyor, 'Mimar muvafakatname vermiyor' deniyor. Şimdi gelinen noktada ne deniyor? 'Stadı bakanlık yapacak çünkü yetki bakanlıkta' Madem yetki bakanlıktaydı da 2021'den beri neyin proje çalışmasını yapıp, mimar ile muvafakatnameyi görüştünüz? Karşıyaka artık bu bahane siyasetinden yoruldu ve bıktı” diye belirtti. MAKAMLAR BELEDİYESİ Belediye çalışanlarının maaşlarını alamadığını ve belediyenin artık makamlar belediyesi olduğunu dile getiren Keseli, "1 Mayıs'ta sosyal medyada işçi bayramı kutlayan belediye başkanını siz Ramazan Bayramı'nda belediye personeliyle bayram kahvaltısı yaparken gördünüz mü? Siz Cemil Bey'i belediye şantiyesinde görüyor musunuz? Göremezsiniz çünkü maaşları yatmayan işçinin karşısına çıkmaya yüzü yok. Gerçi bu ay tam yatmış diye duyduk. Belki bu açıklamadan sonra şantiyeye gidip fotoğraf çektirip geri çıkabilir. Belediye demişken... İzmir'in en kalabalık personel sayısına sahip ilçe belediyesi olan Karşıyaka'da bu kalabalıklığı Başkan Tugay, kültür merkezlerimiz çok fazla var diyerek savunmaya kalkmıştı. Ben net bir şekilde Cemil Bey'den cevap gelmeyeceği için kamuoyu vicdanına sorayım, Karşıyaka Belediyesi'nde bankamatik personel sayısı kaçtır? Kaç müdürünüz vardır ve kaçının makam arabası vardır? Görüyoruz ki Karşıyaka artık bir makamlar belediyesi olmuştur. 11 müdürlüğü kendine bağlayıp bir de üstüne üçü de meclisten olmak üzere bir dünya belediye başkan yardımcısı bulunan Cemil Bey, adeta unvan dağıtmaktadır. Bu konuda da son olarak şunu soracağım, son 6 ay içinde CHP Karşıyaka İlçe Yönetimi'nden kaç kişinin yakın akrabası Karşıyaka Belediyesi'nde işe başlamıştır?" dedi. Konuşmasının sonunda Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın verdiği hiçbir sözü yerine getirmediğini ifade eden Keseli, "Büyükşehir ve Karşıyaka Belediyesi eliyle Karşıyakalılar adeta bir hizmetsizliğe mahkûm edilmiş, partinin maddi manevi arka bahçesi haline getirilmiş, tabir-i caizse sömürülmüştür. Diliyorum ki Cumhurbaşkanlığı seçiminde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Bay Bay Kemal sözünde olduğu gibi yerel seçimde de Karşıyakalılar Bay Bay Cemil diyeceklerdir" ifadelerin kullandı.

Saygılı: Mesele can güvenliği meselesi

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı'nın gündeminde, İzmir Büyükşehir Belediyesinin Örnekköy’de yürüttüğü kentsel dönüşüm inşaatındaki demir eksikliği ve hatalı beton imalatına yönelik tartışmalar vardı. Karşıyaka’da ilçe teşkilatıyla bir araya gelen Saygılı, "Önceki dönem söz verdikleri 33 bin konutun sadece 800’e yakınını dönüştürebildiler. ‘TOKİ’yi bu şehre sokmayacağız’ diye direndiler; ama bugüne kadar her depremde ayakta kalan TOKİ’nin T’sini hayata geçiremediler. Bu işler, niyet ve ciddiyet ister. İzmir depremi ile birlikte ortaya baştan aşağı tartışılan bir kooperatif modeli attılar. Kimlerle, nerede, ne yapıldığı belli olmayan; ihaleleri, ortaklıkları tartışmalı bir dönüşüm hikâyesi oluşturdular. İzmir’in kanayan yaralarının müsebbibi İZBETON’u da işin patronu yaptılar. Yapanı ve denetleyeni belli. Yüklenicinin hatası olarak gösterip sorumluluktan kaçamazlar; çünkü hepsi kendileri. Neyse ki ortaya çıktı. Çıkmasaydı, büyük ihtimalle açıklama da yapmayacaklardı. Belki de bir felaketin ayak seslerinden kimsenin haberi olmayacaktı" dedi. ''İZMİR ALLAH'A EMANET'' Sürecin doğal olarak hak sahibi diğer vatandaşlarda da büyük bir tedirginlik oluşturduğunu belirten İl Başkanı Bilal Saygılı, “Diğer bloklardaki hak sahibi hemşerilerimiz de korktu haliyle ve muhatap aradı. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, kendilerine gelen denetim taleplerini değerlendirerek sürece dahil oldu. Yapımı devam eden tüm blokların demir beton aksamları, konut statikleri, temel ve kolonları denetlenerek, raporu hazırlanacak. Karabağlar, İnciraltı, Çeşme’de hop oturup kalkan ve son olarak emsal artışı davası ile kentsel dönüşümüne çelme takan meslek odalarının sessizliğini anlamak zor. İzmir’i bu kadar düşünüyorlarsa, taşın altına asıl burada el koysunlar. Projeleri incelesinler, onlar da denetim yapsınlar. Körler sağırlar birbirini ağırlarken, ne yazık ki olan İzmirliye oluyor. ‘Örnek olacak, tüm Türkiye’ye yayacağız’ dedikleri kooperatif modelleri; ‘Örnekköy’de patladı. Küçük gördükleri ve ‘biz hallediyoruz’ dedikleri bu hayati ihmalin telafisi zor sıkıntı ve acılar getirmesi ihtimali ürkütücü. Allah, İzmirlileri korudu, İzmir Allah’a emanet” diye konuştu. AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı ,şöyle devam etti: "İzmir’in taşıdığı deprem riski, ele alınması gereken yapı stoku tartışmasız gerçeğimiz. Bu gerçeği küçümseyemez, savsaklayamaz, geçiştiremezler. Aksi halde yaşanacak faciaların vebali de boyunlarınadır." İHA

‘Örnekköy krizinde’ 2. Raunt: ‘Siyasi baskı’ iddiası

TENZİLE AŞÇI İzmir Büyükşehir Belediyesi Haziran Ayı Olağan Meclis Toplantısı ikinci bileşiminde ilk oturumda gündeme gelen ve meclis üyelerinin birbirine girmesiyle sonuçlanan Karşıyaka-Örnekköy kentsel dönüşüm projesine ilişkin tartışmalar devam etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen Karşıyaka-Örnekköy kentsel dönüşüm projesinde bir inşaatta eksik beton ve demir kullanılması sonucu inşaatın mühürlendiği ve hatalı inşaatın yapıldığı 300 metrekarelik alanın yıkılacağı söylenmişti. Öte yandan; oturumda konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, yaşanan ‘dönüşüm krizinde’ ‘siyasi baskı’ iddiasında bulundu. HIZAL: TUNÇ BEY’E BUNU KİM FISILDADI? Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, süreç içindeki bazı ‘tutarsız ifadelere’ dikkat çekerek ‘siyasi baskı’ iddiasında bulundu ve “İzmir’in en önemli gündemi deprem ve kentsel dönüşüm. Pazartesi yapılan meclis toplantımızda bu konu konuşuldu ve tartışıldı. O gün biz iftiracı dahi olduk. İZBB’nin kentsel dönüşümü fıkra aşamasına kadar geldi. Ağlanacak halimize gülüyoruz. Biz o gün İZBB’yi demir hırsızı pozisyonuna sokuyorsunuz dedik. Murat Bey, bunun üzerine ‘iftira atıyorsunuz’ dedi. İftiranın anlamı bir kimseye gerçek olmayan olumsuz bir durumu ve suçu yüklemektir. Elimde bir tutanak var ve tutanak İZBB’ni kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı personeli tarafından tutulmuş. Ortada bir problem var ve bunu söyleyen İZBB’nin mühendisleri. Bu konu bizler tarafından gündeme taşındıktan sonra İZBB ve İZBB’nin başkanı birtakım açıklamalar yaptı. 300 metrekarelik imalatın mühürlenip gerekli onayların ardından söz konusu bölümün yıkılmasına akar verildiğini söyledi. Arkasından Tunç Bey bir tweet atmış. ‘Bir yüklenicin yaptığı hatayı tespit ettik’ demiş. İlgili alanın yıkılarak inşaatın devam edeceğini söylemiş. Dün bir bildiri yayınlandı. Bunu da orada hukuksuzca orada iş yapan kooperatif yapıyor. ‘Bu süre içerisinde inşaatlarımız İzmir Büyükşehir Belediyesi kontrolörlerinin zorlayıcı uygulamaları sebebiyle birçok kez durmuştur’ deniliyor. Ayrıca uygulaması imkânsız talepler olduğu söyleniyor. Nedir bu uygulaması imkânsız talepler? Tunç Bey’in 3 beyanının ikisi çelişiyor. Arkasından bürokratların tutanağı var. Tutanağa karşı bildiri. İşte iftira Sayın Aydın. Gelelim… Kamu yararına iş yaptığını söyleyen o kurum hangi güce dayanarak ‘bizim kooperatifimizle CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun ilişiği yoktur’ diyor. Hani siyasi güce dayanarak bunu yapıyor? 2022’de İZBB ile İZBETON arasında imzalanmış bir protokol var. İZBETON’a bazı yetkiler verilmiş. İZBETON da yetki sınırlarını aşarak birtakım kooperatifler kurdurmuş ve işler o raddeye gelmiş. Hangimizin haberi var? O kooperatiflerden birinin başkanı şu anda CHP İzmir İl Başkanı. Sayın Başkan bu kooperatiflerin tamamının genel koordinatörlüğünü yaptı. Demek ki siyasi gücü buradan alıyor. Hatta o kadar acı ki bu şehrin belediye başkanının bir gün önce söylediği ifadeyi ertesi gün değiştirtebiliyorlar. Tunç bey ‘yıkılacak’ diyor. Ama ertesi gün verdiği beyanda belki de bir şey yoktur diyor. Tunç Bey’e bunu kim fısıldadı acaba? Bu kooperatifi kuran CHP’li siyasetçiler mi” dedi. “BÜROKRATLARA BASKI YAPMASINLAR” Hızal ayrıca, mühürlenen alanın yıkılmaması yönünde baskı yapıldığını da ileri sürerek şunları söyledi; “İZBB sadece kooperatif aracılığıyla değil aynı zamanda ihalelerle de dönüşüm yapıyor. Biz dönüşüme değil. Biz yasal olmayan yollara karlı çıkmıyoruz biz, İzmirlilerin parasının ve zamanının çalınmasına karşı çıkıyoruz. İhalelerle verilen işler… Örnekköy 2.etap. İşin şu anki fiziki seviyesi yüzde 85. İş düzeyi seviyesi yüzde 90. Ege Mahallesi 1. Etap. Orada da bir firma tarafından kentsel dönüşüm yapılıyor fiziki seviyesi yüzde 2. Peki İZBETON Genel Müdürünün dahiyane fikirle ortaya çıkardığı kooperatif modeliyle yapılan işler… Örnekköy 2. Etap. Yüzde 80 seviyesinde olması gerekirsen yüzde 27’lerde. Uzundere 2. Etap. İş programı seviyesi yüzde 7 olması gerekirken seviye yüzde 2. Bu işler zamanında bitecek mi? Bitmeyecek. Küçümsediğiniz, ne olacak 300 metrekarelik alanda problem çıktı dediğiniz alanın yıkılmasıyla ilgili mesele… 48 bin metrekarelik alan içinde 300 metrekare olduğunu söyleyerek alanı küçümseyen ifadeler kullandınız. Biz de bir çalışma yaptık. O alan yıkılmazsa, oradaki hata düzelmezse meydana gelen depremde orada yaşayan insanlar o binanın altında kalarak hayatını kaybedecek. O alanın yıkılmasını engellemek için az önce saydığım kişiler bürokratlara baskı yapmasınlar. Kulağımıza bu yönde duyumlar geliyor.” ÜNAL’DAN ‘KARŞI’ İDDİA Hızal’ın sözlerine yanıt vermek için söz alan CHP’li meclis üyesi ve İmar Komisyonu Başkanı İrfan Önal da yeni bir iddiayı ortaya atarak “Elmayla armut arasında bile en azından bir benzerlik var. Alıp işi bağlamından alıp öyle yerlere götürdü ki… Başkanımızın olayın ilk anıyla sonradan gelen bilgilerle yaptığı paylaşımlar onlar. Art niyetli bakınca evet bir yerlere çekilebilir. Başkanın yaptığı açıklamayla kooperatifin açıklamaları birleştirilip ‘kimler nasıl bir yönlendirme içerisinde’ deniliyor. İnsaf! Tunç Soyer ilk yaptığı açık alamda bir yanlış arsa ortaya konulur ve gereği yapılacak dedi. Sonrasında kooperatif ‘Benim yanlış bir imalatım yok ki, tarafından çelişkisinden durumun geldiği noktadan biz haklılığımıza inanıyoruz’ diyorlar. Kurumumuzun da zorlayıcı davrandığını iddia ediyorlar bunu da araştırma hakları. Üniversitelerin yapacağı araştırmalarına ardından muhtemelen konu mahkemeye intikal edecek. Kararı mahkeme verecek. Zaten arkadaşlar tüm işlerimizi engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Görüyorum ki yüzde 99 engelleme, yüzde 1 de sessizlik. Biz bu dönüşümü üç beş müteahhide vermedik. Binlerde konut sahibini konutlarıyla buluşturuyoruz. Bugün dönüşüm noktasında Türkiye’ye örnek olması gereken bir kooperatifçilik. Biz kendimiz kendi göbek bağımızı kesmeye çalışıyoruz. Peki bakanlık Karabağlar’da 540 hektarlık dönüşüm alanında kaç tane konutu dönüştürdü? Biz 5 bin konutluk bir iş içerisindeyiz. İlerleme yavaş da olabilir ama burada inşaat girdilerinin fiyat yüksekliğinin de etkisi yok mudur? Piyasa çekele ya da sözle değil nakit parayla dönüyor. Şimdi ben de bir iddiada bulunacağım. Eğer ki zorlaştırıcı kontrollerin iddiası geçiyorsa ve bu belgeler anında AK Parti’ye veriliyorsa korkarım ki memurlardan da partizanlık yapanlar var. Ben Özgür Hızal gibi Pazartesi günü iftiralarda bulunup Çarşamba günü elimde belgelerle… Ben bunlara ulaşamıyorsam anlaşılan siz ayrı kanallardan bunlara ulaşıyorsunuz. Eğer ki siz bu belgelere hemen ulaşabiliyorsanız birileri de sizinle bu işi engelleme çabasında olabilir” ifadelerini kullandı. ŞİMŞEK: İZBB, KENTLİNİN GÖZÜNDE BİR GÜVEN KAYBINA UĞRAMIŞTIR MHP’li meclis üyesi Hakan Şimşek ise sorunu farklı bir yönden ele alarak “Özrü kabahatinden büyük derler. Konut işi pahalıdır, ucuz değildir. Bu işi, ehliyeti olan insanların yapması gerekmektedir. Bizde maalesef merkezi hükümetin yasalarından kaynaklanan cumhuriyet tarihinden beri gelen bir yapım standardı yoktur. Bir bakkal dükkânı açmak için bile esnaf odası kaydı gerekirken müteahhit olup bir bina yapmak için böyle karmaşık evrakalar gerek yoktur. Pazartesi günü bu konuda şunu söyledim. Zemin etüdü yapılan bir yerde statik mühendisi alarak taşıma verilerine göre kolon ve kirişleri yerleştirir. Bunlar hep değişiklik arz eder. Burada bile tecrübeli olmak gerekir. Burada ruhsat aldıysa bir geçerliliği vardır. Bunların sahada uygulanması yapımı firmanın yükümlülüğü dahilindedir. Burada uygulaması imkânsız diye bir şeyden bahsetmek mümkün değildir. Oradakilerin raporun gerekliliğini uygulaması gerekir. ‘Belgeler sizin elinize geliyor bizim elimize gelmiyor…’ Burada önemli olan bu mu yoksa imalatın hatalı olması mı? Önemli olan hatalı işin üstüne bir üst imalatın olmasına izin vermemek. Orası yıkılmalıdır. Ama her yıkım bir alt kat imalatına da zarar verecektir. İZBB, kentlinin gözünde bir güven kaybına uğramıştır” diye konuştu. SEVİNÇ: FENNİ SORUMLU BELEDİYE BÜROKRATLARIDIR Söz alan İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç, sorumluluğun belediye bürokratında olduğunu belirterek şunları söyledi; “Ben bu konuyu dinledikten sonra inşaatla ilgili tutulan raporu okudum ve inceledim. Daha sonra ilgili idare başkanına gittim. Sağlıklı bilgiler aldım. İş yapılan yerlerde hatalar ve eksiklikler olur. Yeter ki kasıt olmasın. İZBETON kooperatif yoluyla burada dönüşümü yapıyor. Burada püf noktası şu: Bu projelere imza koyan ve buradaki fenni sorumlular belediyenin bürokratları. Denetçiler de bizim resmi personelimiz. Bu tasdikli projelere göre; projesine uygunsa beton dökülmesine izin çekiliyor. Uygun olmadığı için bizim elemanlarımız rapor tutmuş. Kolonlarda demir uygun değil. Düzelttikten sonra beton at demiş. Ortada böyle bir rapor varken yüklenici firma neden betonu attı? Buna bir türlü anlam veremiyorum. Bunun bahanesi yok. Burada bir eksiklik olmuş ama idaremiz de bunu tespit ederek tutanağa bağlamış. Başkanımız da yıkılacağını söylemiş. Konu budur.” ARADAN SONRA SALON BOŞALDI Örnekköy tartışmaları devam ederken Meclis Başkanı Özuslu, oturuma ara verdi. Aranın ardından meclis üyelerinin çoğunun oturuma katılmaması ve salonun boşalması dikkat çekti. AYDIN: EĞER GEREĞİNİ YAPMASAYDI… Ara sonrasında konuşan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, AK Parti grubunun ‘algı yaratmaya’ çalıştığını ifade ederek “Biz neyi tartışıyoruz? Biz hemfikiriz. Anlaşılan 2 gün yaptığımız tartışmalar sonucunda hemfikir olduk. Neyde hemfikir olduk? İZBB, dönüşümde bir kusur tespit ediyor. Bu kusuru firmaya dile getiriyor. Bu kusurun giderilmesini istiyor. Firma kusurun giderildiğini söylüyor. Ancak firma, bizim kontrolörümüz kontrol etmeden beton döküyor. Kontrolörümüz de ‘ben kusurun giderildiğini görmediğim için tutanak tuttum’ dedi. Sayın Özgür Hızal, bir tutanaktaki sadece bir cümleyi alıp anlatırsanız sanki bir şeyler varmış algısı yaratırsınız. İZBB de bu konuda Karşıyaka Belediyesi’ne yazı yazarak durumu bildirmiş, mühürlenmesini istemiş Karşıyaka Belediyesi de bunu mühürlemiş. Biz neyi eleştiriyoruz? İZBB kontrolörünün işini hakkıyla yapmasını mı eleştiriyoruz? İZBB’nin yasal gerekliliği yerine getirilmesini istemesini mi eleştiriyoruz? Karşıyaka Belediyesi’ne mühürleyin demesini mi yoksa belediyenin mühürlemesini mi eleştiriyoruz? Demek ki İZBB Kentsel Dönüşüm Dairesi, yaptığı kontrolü iyi yapmış. Cümleleri eğip bükmenize gerek yok. Kimse 300 metrekareyi küçümsemedi. 300 metrekaredeki bir hatayı bile bulacak kadar detaylı inceleme yapıyoruz ve kendi işimiz olsa bile bunu görmezden gelmiyoruz diyoruz. O tutanaklarda demir çaldığımıza ilişkin bir şey var mı? Yoksa tabii ki de buna iftira diyeceğim. Eğer ki bizim kontrolörümüz bu eksiği tespit etmesine rağmen belediye gereğini yapmasaydı eleştirin. Örtbas mı etmiş belediye, yok mu saymış” dedi. “İYİ BİR ŞEYİ KÖTÜ BİR ŞEYMİŞ GİBİ TARTIŞIYORUZ” Aydın, tartışmalarda doğru zemin göndermesi yaparak şunları söyledi; “‘Bu kooperatif bu cüreti nereden alıyor’ dediler. İZBB ‘yüz veriyor’ gibi konuştular. Kooperatifin yaptığı açıklama doğru değildir. İZBB’ye yönelttiği eleştiriler yanlıştır, doğru değildir, reddediyoruz. Sürekli Sayın İl Başkanının geçmişte bu kooperatiflerden birinin yöneticiliğini yapmasını dile getiriyorlar ama sanki hala bu görevi yapıyormuş gibi konuşuyorlar. Bu bizim aklımızla alay etmektir. Sayın il başkanı bu sürecin hiçbir yerinde. Biz il başkanlarımızın geçmişteki faaliyetlerini mi tartışacağız? Ama bu faydasız. Biz burada dönüp dönüp neyi tartışıyoruz? İZBB’nin bir iş yapma biçimi var. Bunu yanlış, yetersiz bulabilirsiniz. Ama biz bunu tartışmıyoruz ki. ‘İZBB ve İZBETON’a insanların güveni kalamamıştır.’ Bunu söylemek için insanın elinde bir şey olması lazım. Bir bilgiyi eksik verdiğinizde insanları paniğe sürüklüyorsunuz. Bütün bunlara rağmen İZBB, İZBETON ve ilgili firma yapılan hatanın giderilip giderilmediğini tartışmak istiyor ve üniversiteden araştırma istiyor. Bizim meclis olarak sormamız gereken şey şu: Bir eksiklik ya da hata yapıldığında kurum çalışmış mı, gerekli işlemler yapılmış mı? Bunlar yapıldı. Buradan bir siyasi tartışma mı üretmek istiyoruz? Yürütülür. Kooperatif modeli üzerinden yürütülür. Ama bunu yapılan işi daha iyi hale getirmek değil de kötülemek için yaparsanız buna CHP de insanlar da tepki verir. Biz bu konuyu çok tartıştık. Ama meseleyi tartışırken her şeyi birbirine çorba ettik. Buna gerek yok. Tartışmayı doğru zeminden yapmalıyız. İZBB, kontrol işini iyi yapmış, yasaya uygun yapmış. Bizi gerçek korur. Doğru refleks üretmemizi sağlayacak şey gerçekliktir. Hepimiz İzmir’den yanayız. O zaman İzmir’in yararına yapılmış bir şeyi doğru yerden tartışalım. Herkes tutanağı tutan arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz ama burada kötü bir şey yapılmış gibi tartışıyoruz. Sayın Soyer’e şükran borçluyuz. Yüzümüzü yere eğdirmediler. İşi kimin yaptığına bakmaksızın gereğini yaptılar.”

Gündemden düşmeyen ‘Örnekköy’ projesinde çalışmalar başladı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünün, "imalat hatası" nedeniyle 300 metrekarelik bölümü için yıkım kararı alınan İzmir Büyükşehir Belediyesinin konut projesindeki tüm bloklarla ilgili çalışma başlattığı bildirildi. İl Müdürlüğü’nden alınan bilgiye göre, Örnekköy Kentsel Dönüşüm Alanı'ndaki konut projesine ilişkin basında çıkan iddialar üzerine yapılan çalışmalar kapsamında projenin son durumunun değerlendirileceği bir rapor hazırlanacak. Çalışmalara, üniversitelerden uzmanlar da katılacak. Söz konusu projede eksik demir ve hatalı beton kullanıldığı iddiaları üzerine 10 Haziran'da Büyükşehir Belediyesinden açıklama yapılmış, projede 48 bin metrekare inşaat alanı olan 3'üncü etap içinde yer alan 300 metrekarelik bir imalatın, kontrolörlerin tespiti üzerine mühürlendiği ve yıkımına karar verildiği bildirilmişti. Açıklamada, "İmalatın hızı nedeniyle ortaya çıkan bir iletişim eksikliğinden kaynaklanan sorun hızla çözüme kavuşturulmuştur." ifadesi kullanılmıştı. AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, yaptığı yazılı açıklama ile Büyükşehir Belediyesi yöneticilerine tepki göstererek, sorumluların ortaya çıkarılmasını talep etmiş, mimar ve mühendis odalarını göreve çağırmıştı. AA

Kooperatiften ‘Örnekköy’ açıklaması: Yargıya taşınıyor

GURBET YAVUKLU Geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen Karşıyaka-Örnekköy kentsel dönüşüm projesinde bir inşaatta “hatalı beton ve eksik demir” kullanıldığı gerekçesiyle inşaatın belediye tarafından mühürlenmesine ilişkin tartışmalar hız kesmeden devam ediyor. Dün gerçekleştirilen İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde de tartışmaların odağı olan konuya ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı konuya müdahil olma kararı alırken, S.S. İş Dünyası Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu da İZBETON AŞ. ile Örnekköy 3. Etap Kentsel Dönüşüm Alanı alanına ilişkin bir açıklama yayınladı. Yapılan açıklamada, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin denetim konusunda inşaat çalışmalarını yavaşlatması eleştirilirken “hatalı beton ve eksik demir” iddiaları da kesin bir dille reddedildi. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Son günlerde basında ve sosyal medyada yer alan bilgi kirliliğinin önüne geçmek için aşağıdaki açıklamayı yapma gerekliliği doğmuştur. S.S. İş Dünyası Konut Yapı Kooperatifi, Aralık 2021 yılında kurulmuş ve İZBETON AŞ. ile Örnekköy 3. Etap Kentsel Dönüşüm Alanı inşaatını yapmak üzere sözleşme imzalamıştır. Kooperatifimiz, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yıllardır beklemekte olan kentsel dönüşüm projelerinin kooperatif sistemiyle yapılmasını sağlayan ilk kooperatif olup İzmir ve Türkiye’ye örnek olmuştur. Kooperatifimiz hiçbir siyasi partiyi ve görüşü temsil etmemektedir. Basında yer aldığı gibi CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun kooperatifimiz ile hiçbir ilgisi yoktur. Kooperatifimiz kurucularından veya üyelerinden değildir. 3 bloktan ve 611 bağımsız bölümden oluşan projemizde 17 aydır inşaat çalışmalarımız devam etmektedir. Bu süre içerisinde inşaatlarımız İzmir Büyükşehir Belediyesi kontrolörlerinin zorlayıcı uygulamaları sebebiyle birçok kez durmuş ve inşaat faaliyetleri ağır bir şekilde ilerlemiştir. Konuyla ilgili zor şartlar, uygulaması imkansız talepler idareye koopertifimiz tarafından yazılı olarak bildirilmesine rağmen süreç aynı şekilde devam etmiştir. Bu uygulamalar ve iddiaların, her defasında bilgi, belge ve kanıtlar ile doğru olmadığı ispatlanmış ve inşaatın devamı projeye uygun bir şekilde sağlanmıştır. Sürecin engellenme çalışmaları idareye ait olan A2 bloğun 6’ncı katının tabliye kalıp ve demir teslimlerinde de devam etmiştir. Yapılmış olan imalatın demir ve betonu projeye uygun tam ve eksiksiz bir şekilde tamamlanmıştır. İmalat esnasında diğer tüm kalıp ve demir teslimatlarında olduğu gibi kontrolörler tarafından incelenmiş, birkaç noktada belirlenen eksikler giderildikten sonra beton dökme işlemi yapılmıştır. Eksiklerin giderildiğine dair kayıtlar dosyamızdadır. İdarenin talebiyle, Karşıyaka Belediyesi usule uygun olmayan bir şekilde A2 blokta ruhsat mühürlemesi yapmıştır. Kooperatifimize yapılan yazılı tebligatla da ilgili bloğun durdurulması aykırılıkların giderilmesi ve eksiklerin tamamlanması tarafımızdan istenmiş olup, tarafımıza henüz resmi herhangi bir yıkım kararı bildirilmemiştir. Şantiye alanımızdaki diğer bloklarımızda çalışmalar devam etmektedir. Yapılan bildirim üzerine Kooperatif Yönetimimiz ve avukatları, ortaklarının yasal haklarını korumak üzere çalışmalar başlatmıştır. 300 metrekarelik alan Bahse konu alan 48.000 metrekare inşaat alanında 300 metrekare bir beton alanıdır. Yapılmış olan imalatın doğru olup olmadığı konusunda İnşaat Mühendisleri Odası, Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesinin İnşaat Mühendisliği bölümü ile görüşmeler yapılmıştır. Görüşmeler sonucunda, yapılan imalatın bilim ve fen kurallarına uygun olup olmadığı konusunda gerekli teknik kontrollerin yapılması için Karşıyaka Belediyesi’nden ilgili blokta inceleme yapılabilmesi konusunda yazılı izin istenmiştir. Bu talebimiz yazılı olarak cevaplanmamakla birlikte, sözlü olarak gerekli izinleri İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden alınması gerektiği tarafımıza bildirilmiştir. Yapılan bu sözlü bildirim üzerine Kooperatifimiz ilgili tüm kuruluşlara başvurusunu yapmıştır. İthamı kabul etmiyoruz Sonuç olarak inşaat faaliyetlerine başladığı ilk günden bugüne kadar yapılan tüm imalatlarda ahedilen ‘HATALI BETON VE EKSİK DEMİR İMALATI’ ithamını kesinlikle kabul etmiyoruz. Kooperatif yönetimi olarak, usulüne uygun yapılmayan mühürleme işlemi ile ilgili hukuki itirazlarımızı yaptığımızı ve yapılan imalatın projeye uygun olup olmadığı konusunda gerekli teknik görüşün yetkili kurumlarca incelenerek kararın verilmesi konusunda hukuksal işlemlerimizi başlattığımızı bildiririz. Taşın altına yüreğimizi koyduk İzmirli İş insanları olarak ‘Taşın altına elimizi değil yüreğimizi koyduğumuz projenin’ siyasi malzeme yapılarak bu şekilde gündeme gelmesi bizi olduğu kadar, birikimleriyle konut sahibi olma hayalinde olan ortaklarımızı ve buradan kentsel dönüşüm sonunda elde edeceği konuta sahip olma hayaliyle yaşayan dar gelirli hak sahiplerimizi de derinden yaralamaktadır. Yapılan inşaatlarımızda projesine, fen ve ilim kurallarına ve imar yönetmeliklerine aykırı hiçbir durum yoktur. Bilimsel raporlar bunu ispatlayacaktır.”