[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Orta Vadeli Program

Orta Vadeli Program haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Orta Vadeli Program haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Hedefimiz, enflasyonu tekrar tek haneye düşürebilmek Haber

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Hedefimiz, enflasyonu tekrar tek haneye düşürebilmek

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, NTV'de katıldığı programda, ekonomideki gelişmelere ilişkin soruları yanıtladı. Küresel ekonomideki zorluklara işaret eden Şimşek, küresel arka planın, bu dönemde fon akışı ve risk iştahı açısından çok destekleyici olmadığını söyledi. Şimşek, "Ancak hikayesi olan gelişmekte olan ülkeler ön plana çıkabilir. Türkiye, önümüzdeki dönemde muhtemelen bunlardan birisi olacak." diye konuştu. Şimşek, OVP'nin, enflasyonla mücadele, mali disiplin ve yapısal reform olmak üzere üç temel bileşeni olduğunu belirterek, "Enflasyonu tekrar makul düzeylere, tek haneye getirecek bir program çerçevesini ortaya koyduk. Geçiş döneminden sonra çok daha güçlü şekilde bunun sonuçlarını göreceğiz. Hedefimiz, enflasyonu 2026 sonunda tekrar tek haneye düşürebilmek. Bu zor bir süreç ama mümkün, geçmişte başardık, yine başaracağız." ifadesini kullandı. Bütçe açığının milli gelire oranını deprem harcamaları hariç yüzde 3'ün altına düşürmeyi hedeflediklerini de aktaran Şimşek, programın dördüncü unsuru olarak da dış kaynak ayağını gördüklerini anlattı. "Kuru serbest bıraktık" OVP'deki enflasyon hedeflerinin iddialı bulunmasına saygı gösterdiğini belirten Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz mümkün olduğunca en gerçekçi rakamları ortaya koymaya çalıştık. Edindiğim izlenim, genel anlamda programın hedefleri, makro göstergeleri gerçekçi bulunuyor. Enflasyonla ilgili tahmin değişiklikleri, bizim resmi daha iyi anlamamızla ilgili ortaya çıkan değişikliklerdir. Kur, uzun süre tutulmuş, 2021 Aralık ayıyla 2023 Mayıs ayına kadar kur belli düzeyde tutulmuştu. Biz kuru serbest bıraktık. Bir taraftan rasyonel politikalar derken bir yandan kura müdahale doğru değil. Kuretkisi var. Kurdan enflasyona geçişkenlik yakın aylarda yüksek seyretti, bu azalacak. Şu anda ortaya koyduğumuz 3 yıllık program hedeflerine bakarsanız, belki 2024 hedefi iddialı bulunabilir ama biz özellikle iddialı koyduk çünkü ilave çaba ortaya koymamız lazım. Program çerçevesinde etkin bir para ve maliye politikası, yapısal dönüşümle birlikte dış kaynak sorununun çözülmesi ve kurda da istikrarla iddialı da olsa bu hedefleri gerçekleştireceğimize inanıyoruz." "Zayıf kur, yüksek enflasyon dönemi geride kalacak" Şimşek, kura ilişkin sorular üzerine de "Bizim bir kur hedefimiz yok, hiçbir zaman olmadı. Aslında tahmin de olmaması lazım." dedi. Gelecek haziran ayına kadarki dönemi geçiş dönemi olarak öngördüklerini dile getiren Şimşek, "Haziran sonrası çok farklı olacak özellikle fon akışı anlamında. Bizim bir kur tahminimiz, hedefimiz olamaz, biz piyasadakini baz alıyoruz. Son yıllarda gözlemlediğimiz o fasit daire son bulacak, yani 'kur, enflasyon ve yüksek geçişkenlik'... Önümüzdeki sene iç talep yeniden dengelenecek. İç talepte özellikle aşırı tüketim boyutunda sınırlamaya gideceğiz. Kredi genişlemesini enflasyon hedefiyle paralel noktada tutacağız. Kredi üzerinden parasal genişlemeyi sınırlayacağız. Bu, cari açığı aşağı çekecek. Altın ithalatına birtakım düzenlemeler getirdik, altın talebi de zayıflayacak. Para politikası daha etkili hale gelecek. Bir taraftan para politikası bir taraftan da altın ithalatı tedbirleri, ama en önemlisi küresel arka plan destekleyici hale gelecek. Muhtemelen zayıf kur, yüksek enflasyon dönemi geride kalacak. Biz buna inanıyoruz, bunu başaracağız. Yol haritamız bu çerçevede net." diye konuştu. "Vergi reformları yapacağız" Deprem harcamalarının süreklilik arz etmeyeceğine dikkati çeken Şimşek, "Yıl sonuna kadar tahsilat ayağında ciddi performans göstereceğiz. Denetim ayağı da öyle. Yakında defterdarlarımıza, vergi dairesi başkanlarına, hepsine spesifik hedefler vereceğim." ifadesini kullandı. Şimşek, gelir ayağında çaba gösterilmesi gerektiğini, gelecek sene bu konulara daha fazla odaklanacaklarını ve vergi reformları yapacaklarını belirterek, "Enflasyon konusunda nasıl kararlıysak, bütçe disiplinini tekrar teşhis etme noktasında da kararlıyız. Bütçe dışında da gelir arayışına gideceğiz." değerlendirmesinde bulundu. Kredi kartı kullanımıyla ilgili yapılacak düzenlemenin sorulması üzerine ise Şimşek, kredi genişlemesinin makul olmasının programlar açısından çok değerli olduğunu söyledi. Eylül itibarıyla yıllık kredi kartı üzerinden kredi hacminin yüzde 140 civarında arttığına işaret eden Şimşek, şunları söyledi: "Enflasyonun iki katından fazla. Bu kadar yüksek seyreden bir kredi hacmiyle enflasyonu, cari açığı kontrol altına alamazsınız. Taşıt kredilerinde sınırlayıcı bir perspektife sahibiz. Birinci konutu kredilendirme konusunda herhangi bir değişikliğe gitmeyeceğiz. Yani birinci konut için vatandaşımızın konut edinmesini destekliyoruz. Ancak ikinci, üçüncü konut veya tatil yerlerine ilişkin vatandaşın imkanı varsa alır ama krediyle biz bunu desteklemeyeceğiz. Krediyi bu alanlarda ciddi şekilde hem fiyatlama olarak hem de miktar olarak sınırlayacağız. Bankalarda bu tür kredilerin risk ağırlığını artırdık, arttırmaya devam edeceğiz. Fiyatlamasını daha doğru yapacağız. Gerekirse miktarsal sınırlamaya gideceğiz çünkü cari açığı kontrol altına almamız ve enflasyonu düşürmemiz lazım. Şimdi bize diyorlar ki ortaya hedef koydunuz, tutturamayacaksınız. Yok tutturacağız." BAE'nin 51 milyar dolarlık deprem yaralarının sarılmasına yönelik paketi Türkiye'nin hikayesinin güçlü olduğunu belirten Şimşek, "Siyasi belirsizlikler azaldı. İyi de bir kabine ve ekip kurduk. Türkiye, herkesin bir şekilde paydaş olmak istediği potansiyeli büyük bir ülke." diye konuştu. Şimşek, Türkiye'nin nüfusunun 90 milyona ve kişi başına düşen milli gelirin 15 bin dolara doğru gittiğini ifade ederek, "İlk defa bu yıl milli gelir cari kur üzerinden 1 trilyon doları aşacak, ilk defa belki bir program döneminde başarılı olursak ki inanıyorum ki başarılı olacağız. Dünya Bankası kriterlerine göre Türkiye yüksek gelirli ülkeler grubuna geçecek. Kişi başı milli gelirde orta yüksekteyiz. Türkiye'nin altyapısına çok yatırım yaptık. Şu anda dünyada lojistik endeksinde 38'inci sıradayız. Yani gelişmiş ülkelerle aynı gruptayız. Gelişmekte olan hemen hemen birçok ülkenin önündeyiz. Altyapı çok değerli, enerji arz güvenliğinde Türkiye'nin sorunu yok. Bütün kaynaklar itibarıyla Türkiye enerjide de güçlü ve avantajımız var." değerlendirmesinde bulundu. Birleşik Arap Emirlikleri'nden para girişi konusundaki takvimin sorulması üzerine Şimşek, "Türkiye'ye yatırım arayışında önce dost ülkeleri ziyaret ettik. Birleşik Arap Emirlikleri büyük bir teveccüh gösterdi ve 51 milyar dolara yakın bir program açıkladı. Bu programın önemli bir bileşeni deprem yaralarının sarılmasına yönelik 8,5 milyar dolarlık bir tahvil ihracı gündemde. Ben inanıyorum ki bu sene sonundan önce 8,5 milyar dolarlık bu tahvil ihracının tamamı gerçekleşecek. İç talebi dengelerken, sınırlarken yumuşatırken dış talebi güçlü şekilde belirlememiz mümkün değil ama ihracatı desteklememiz mümkün. Dış talep, nispeten zayıf ama hizmet ve mal ihracatını destekleyerek, cari açığı sınırlayabilir, ülkemize kaynak akışını hızlandırabiliriz. İhracatın finansmanı için de belki 3 milyar dolarlık tahvil ihracı yapacağız. BAE'nin programındaki 8,5 milyar dolar ile birlikte toplamda 11,5 milyar dolarlık tahvil ihracı muhtemelen bu sene içinde sonuçlanır." cevabını verdi. "Enerjide belki ikili bir anlaşma gündeme gelebilir" Şimşek, BAE'nin 51 milyar dolarlık paketi içerisinde enerji sektörüne yaklaşık 22 milyar dolarlık yatırımın gündemde olduğunu, sanayi ve turizmin yanı sıra özel sektörde teknoloji yatırımları öngördüklerini aktardı. Bunlardan bazılarının bu yıl içinde sonuçlanabileceğini belirten Şimşek, "Enerjide belki ikili bir anlaşma gündeme gelebilir." ifadesini kullandı. Şimşek, yenilenebilir enerji yatırımlarının gelecek 10 yıla yayılması yerine 3 yılda ciddi bir atılımla gerçekleştirilmesi halinde cari açığın ve dışa bağımlılığın azalacağını belirterek, enerji, sanayi ve turizm yatırımlarını çok önemsediklerini söyledi. Kamu ayağına bakıldığında ise toplamda 11,5 milyar dolarlık bir imkan söz konusu olduğuna işaret eden Şimşek, "Ona ilişkin çalışmalarımızda epey ilerledik. Muhtemelen 1-2 ay içerisinde sonuçlandıracağız. Diğer ülkelerle benzer şekilde görüşmelerimiz devam ediyor. Yakında muhtemelen Merkez Bankamız reeskont kredilerinin günlük miktarını daha da artıracak. Biz ihracatın finansmanını çok önemsiyoruz. Özellikle hizmet ihracatını teşviki noktasında da çok önemli adımlar atacağız. Yeter ki hizmet ihracatını artıralım, bu konuda ne tür destekler gerekiyorsa çalışıp devreye sokalım." diye konuştu. Şimşek, Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez ile yaptığı görüşmeyi hatırlatarak, toplamda 35 milyar dolarlık Dünya Bankası paketinin gelecek 3 yıl için Türkiye'ye sunulacağını vurguladı. Bunun 9 milyar dolarlık kısmının özel sektörde, 11 milyar dolarının da devletin uygulayacağı yapısal dönüşüm programlarında kullanılacağı bilgisini veren Şimşek, "Yatırımcıların bizim programımıza inanması gerekli. Kredibiliteyi, tutarlı uygulamayla kazanırsınız. En büyük avantajımız Cumhurbaşkanımızın programı sahiplenmesi. Bu bizim için inanılmaz bir avantaj. Ekibin tamamı aynı ruhla hareket ediyor. Başarı için bu çok değerli. Sapmalar olabilir ama önemli olan trenddir." şeklinde konuştu. "Bugün itibarıyla KKM devam edecek" Bakan Şimşek, Kur Korumalı Mevduat (KKM) konusunda çok fazla konuşmayı tercih etmediğinin altını çizerek, önceliklerinin OVP'yi uygulamak ve piyasa koşullarının elverdiği ölçüde rezerv biriktirmek olduğunu söyledi. KKM'den bir çıkış stratejileri olduğunu ancak spekülatif konulara girmek istemediğini belirten Şimşek, şunları kaydetti: "TCMB bir adım attı, burada da kademeli gideceğiz. KKM şu anda bir realitedir. Bu realiteden zamanla bir çıkış stratejisi ortaya koyacağız. Mevduat sahipleri müsterih olsun. Kendileri açısından herhangi bir önemli değişikliğe gitmeyeceğiz. Vatandaşın portföy tercihlerine her zamana saygılıyız. Lira mevduatını cazip hale getirdiğimizde, ülkede makro finansal istikrarı kalıcı şekilde tesis ettikçe, rezervlerimizi güçlendirdikçe farklı bir strateji izleyebiliriz. Bugün itibarıyla KKM devam edecek. Dönemsel olarak birtakım konularda yönlendirme noktasında bankalar için makro ihtiyati bir çerçeve ortaya koyabiliriz." "Merkez Bankamızın da hükümetimizin de bir kur hedefi yok" Şimşek, kendisinin kurallı şeffaflıktan yana olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: "Geçiş dönemindeyiz. Bu dönemde TCMB Başkanımızla istişaremizde edindiğim izlenim şu, KKM'den her gün dönüşler var. Bunun bir kısmı dövize dönmek isteyenler... Biz onlara dövizi arz etmek durumundayız. Bu anlamda talepleri karşılıyoruz. Bunu bir müdahale olarak algılayacaksanız TCMB KKM'den dönüşte döviz talebini karşılıyor. Ama 'belli bir seviyeyi hedefleyerek onu korumak için rezerv harcayayım' diye bir şey yok. Yani Merkez Bankamızın da hükümetimizin de bir kur hedefi yok. Dolayısıyla bir seviyeyi korumak üzerinde müdahale noktasında bir irade yok. Kur korumalı üzerinden gelen talebi karşılamak makuldür, kurala dayalıdır." Fiyat istikrarıyla görevlendirilen kurumun Merkez Bankası olduğuna dikkati çeken Şimşek, kamu tarafından belirlenen fiyatlarda hedef enflasyonu dikkate almaları gerekeceğini söyledi. Şimşek, maliye politikası ayağında yapılacak çok şey olduğunu belirterek, "Biz ortaya gerçekçi bir program koymak için rakamları olduğu gibi yansıttık. İleriki dönemde reform ve kayıt dışılıkla mücadele ile biz Merkez Bankasını eşgüdümle destekleyeceğiz." dedi. "Hiçbir kesimi enflasyona ezdirmeyeceğiz" Bakan Şimşek, gelecek dönemde çalışanların alım gücünü artırmanın tek yolunun enflasyonu kalıcı şekilde düşürmek olduğunu ifade etti. Kalıcı refah, yüksek büyüme, yüksek istihdam, ilave dış kaynak için olmazsa olmazın fiyat istikrarı olduğunu vurgulayan Şimşek, şunları kaydetti: "Büyümeyi 1 puan daha yükseltmeyi verimlilik artışı ve fiyat istikrarıyla yaparız. Çalışanların alım gücünü enflasyonu düşürerek koruruz. Enflasyonla mücadele tüm iş dünyasının, sendikaların ve vatandaşların sabır ve kararlılıkla destek vermesi gereken bir programdır. Gerçekçi hedefler ortaya koyduk. Hiçbir kesimi enflasyona ezdirmeyeceğiz, bu bizim taahhüdümüz. En düşük maaş alan emeklilerin durumunun iyileştirilmesine yönelik, Cumhurbaşkanımızın bize talimatı oldu, bu çalışmaları yapıyoruz. O konuda da çok netiz. Burada önemli olan, toplumun bütün kesimlerini enflasyona karşı korumamız." "İhracatın finansmanı rekabet gücü anlamında ne gerekiyorsa yapacağız" Şimşek, en büyük önceliklerinin yatırım, ihracat ve reel ekonomi olduğunun altını çizerek, sözlerini şöyle tamamladı: "Kaynakları tüketimden ihracata ve yatırıma yönlendireceğiz. Bu ekonomide yeniden dengelenmenin özü. İç talep makulleşecek. İhracatın finansmanı rekabet gücü anlamında ne gerekiyorsa yapacağız. Rekabet gücünü kazanmak için finansmana erişimin uygun koşullarda olması lazım. Enflasyonu kalıcı şekilde tek haneye düşürebilirsek firmalarımız makul maliyetlerle dünyadan 5-10 yıl vadeli kaynaklara erişecek. O zaman dünyada Türkiye ile rekabet edecek fazla ülke olamayacak. Bunun için sabırla kararlılıkla programı uygulamamız gerekiyor. Yol kazası istemiyoruz. Gelecek yıl bu vakitlerde kredi notunun arttığı ve fon akışının güçlendiği bir ortamda farklı şeyleri konuşacağız." Bu haber de ilginizi çekebilir: Bakan Vedat Işıkhan: Ülkemiz, istihdam rakamlarında tarihinin en yüksek seviyesinde

Bakan Kacır’dan OVP açıklaması: 24’ü sanayi ve teknoloji alanı ile ilgili Haber

Bakan Kacır’dan OVP açıklaması: 24’ü sanayi ve teknoloji alanı ile ilgili

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Orta Vadeli Program (OVP) tanıtım toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. “30 politika ve tedbirin 24’ü Sanayi ve Teknoloji Alanı ile ilgili” “Enflasyonla mücadeleyle birlikte büyümeyi nasıl gerçekleştirilecek?” sorusunu cevaplayan Kacır, “Malumunuz orta vadeli planın önemli bir unsuru da politika ve eylemler bölümü. Yani rakamsal faslın sonrasında esasen nasıl gerçekleştirmeye gayret edeceğimize dönük oldukça çerçeveli bir plan ortaya konulmuş oldu. Burada da ilk başlık büyüme. Ben az önce de kontrol ettim, büyüme başlığındaki 30 politika ve tedbirin 24’ü sanayi ve teknoloji alanı ile ilgili” diye konuştu. Türkye’nin büyümesinde çeşitli faktörlerin rol oynayacağına dikkati çeken Kacır, "Yüksek teknoloji yatırımlarının teşvik edilmesinden sanayi alanlarının lojistik bağlantılarını güçlendirilmesine, büyük ölçekli şirketlerin ve ana sanayinin tedarik zincirlerine KOBİ'lerin eklemlenmesinin desteklenmesine, girişim ekosisteminin güçlendirilmesine, proje bazlı devlet desteklerinin teknoloji olarak sanayi hamlesi programlarının etkin şekilde kullanılmasına, AR-GE faaliyetlerine kadar, ayrıca diğer yatırım ortamı ve dijital dönüşüm başlıklarında da pek çok unsura kadar büyümeyi nerede tarif ettiğimizi hatırlatmak isterim” ifadelerini kullandı. Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel ise OVP'de yeniliklerin yapıldığını hatırlatarak, “Aslında OVP'de bir yenilik yaptık. Depremle ilgili olarak harcamaları hem mal hizmeti de hem yatırımlarda hem transferlerde ayrı bir sütun ayrı bir rakam olarak ifade ettik. Dolayısıyla bunun kalıcı değil, geçici bir harcama türü olduğunu, dolayısıyla mali disiplinin bu anlamda kriterlere uygun olarak sürdürüleceğine ilişkin bir altlık oluşmuş oldu, kamuoyunun bunu rahat izleyebilmesi adına” şeklinde konuştu. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Sağlıklı bir yaşam için dikkat! Egzersiz için en doğru saatler haberimizde

İZTO Başkanı Özgener'den Orta Vadeli Program değerlendirmesi Haber

İZTO Başkanı Özgener'den Orta Vadeli Program değerlendirmesi

Özgener tarafından yapılan değerlendirmede; ''Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız tarafından kamuoyu ile paylaşılan 2024-2026 Orta Vadeli Programda, Odamız tarafından önerilen öngörülebilirlik, tutarlılık, bütünsellik, işlevsellik gibi ana kavramların yanı sıra enflasyonla mücadele, vergi sistemi, yeşil-dijital dönüşüm, girişimcilik eko sisteminin güçlendirilmesi gibi konuların yer almasından memnuniyet duyduk. 2023 yılsonu enflasyon tahmini Merkez Bankası’nın üst sınırı olan %62’nin üzerinde %65 olarak belirtiliyor.  2024 ve sonrası için ise tahminler aynı. Büyüme tahminleri ise 2023 için %4.4, 2025 için %4 ve bir önceki OVP’ye göre düşüyor.  Yeni OVP’ye önceki Programlardan farklı olarak yapısal reformların dahil edilmesi ve bu başlıkların detaylandırılması, 2023 yılı 2. yarıda turizm ve ihracatın katkısıyla ekonomik büyümenin % 4,4 olarak hedeflenmesi ve dönem içerisinde % 4-5 aralığındaki büyüme hedeflerine ulaşırken aynı zamanda enflasyonla mücadeleye kararlılıkla devam edilecek olmasını önemsiyoruz. İş dünyası olarak en çok önem verdiğimiz yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın geliştirilmesi hedeflerimizin yanı sıra ikiz dönüşüm olarak görüşülen yeşil ve dijital dönüşümün OVP’de geniş olarak yer alması da, uzun zamandır bu konuda projeleri olan bir Oda olarak bizleri motive etti. Yine Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan Sera OSB kurulması yönünde çalışmaların hızlandırılacak olması ve OVP kapsamında sera yenileme yatırımlarına daha fazla destek verilecek olmasını da kardeş kurumlarımızla çalışmalarını sürdürdüğümüz Tarımsal OSB Projelerimiz kapsamında çok değerli buluyoruz. Sonuç olarak, bundan sonraki sürecin, enflasyonu düşürme kararlılığını göstermesi açısından kritik bir zaman dilimi olacağını düşünüyoruz. Merkez Bankası’nın adımları ile enflasyonu düşürmek için bir alan yaratıldı ve bu adımlar, Orta Vadeli Program ile desteklendi. Bu nedenle Ekonomi Yönetiminin uyguladığı rasyonel kararların benzer hızda ve kararlı bir şekilde sürmesinin ve OVP’de ele alınan konuların takvim süreleri içerisinde hayata geçmesinin ülkemiz ekonomisi açısından önemli olduğunu düşünüyoruz. OVP’nin gerçekçi tahminler ve bir düzenleme takvimi verdiği için reel sektörümüze yol göstereceğine inanıyoruz, ama enflasyonunun açıklanan büyüme oranlarıyla nasıl düşeceğine dair detayların da belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.'' ifadelerine yer verildi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: EGİAD Başkanı Yelkenbiçer'den OVP değerlendirmesi

İzmir iş dünyası OVP’yi değerlendirdi: “Temennimiz programın firesiz uygulanması” Haber

İzmir iş dünyası OVP’yi değerlendirdi: “Temennimiz programın firesiz uygulanması”

Gerçekçi ve ayakları yere basan bir program olduğu fikrinde birleşen iş dünyası temsilcileri, özellikle 2023 beklentilerinin son derece gerçekçi olduğunu, ancak 2024 enflasyon ve büyüme hedeflerinin gerçekleşmesinin zor olduğunu  belirttiler. BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı: “Uygulanma iradesinin ortaya konulması gerekiyor” Öncelikle Orta Vadeli Plan ülkemize hayırlı olsun. Önümüzdeki süreçte daha derinlemesine değerlendirme fırsatı bulacağımız OVP’nin genel hatları itibariyle daha ayakları yere basan, reel ekonomik duruma göre daha gerçekçi bir OVP olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle 2023 hedefleri konusunda enflasyon beklentisinin yükseltilerek yüzde 65’e revize edilmiş olması, gerçeği yakalama noktasında atılan adımların sürdüğünü gösteriyor. Diğer beklenti ve hedeflere de baktığımızda 2023 hedeflerinin son derece gerçekçi belirlenmiş olduğunu görüyoruz. Ancak 2024 ve sonrasının beklenti rakamlarına baktığımızda fazla iyimser bir tablo ile karşı karşıyayız diyebiliriz. Özellikle yapısal reformların da yedi başlık halinde OVP’ye girmesini olumlu buluyoruz. Önemle altını çizmek isterim ki, planlar ne kadar gerçekçi olursa olsun, onun uygulanma iradesinin ortaya konulması gerekiyor. Bugüne kadar planların çok uygulanmadığını düşünürsek, bu OVP için temennimiz firesiz uygulanmasıdır. İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt: “2024 enflasyon rakamı iyimser” Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın başlıklarını kamuoyu ile paylaştığı OVP’nin Türkiyemiz için hayırlı olmasını diliyorum. 2023-2026 arasındaki enflasyon, döviz kuru, büyüme, istihdam ve GSMH anlamında hedeflerin paylaşıldığı OVP’nin ekonominin gerçeklerine uygun hazırlandığını söyleyebiliriz. Rakamlar boyutuyla baktığınızda TÜFE yıl sonu yüzde 65 revizyonunun önemli olduğunu görüyoruz. Ciddi bir  bu. düzeltme yapılmış oluyor. Ancak 2024’de enflasyonun yüzde 33’e düşmesi çok kolay değil. Merkezi bütçe harcamaları ve rakamları 2023 yılı bütçe giderleri revize edilerek yükseltildiğini görüyoruz, depremin etkisinin buraya yansıtılmış olduğunu görüyoruz. Bu OVP’yi diğer OVP’lerden farklı kılan bir diğer konu da öncelikli yapısal reform alanların belirlenmiş olması. Bu yapısal reformlar her ne kadar her zaman dillendirilen konular olsa da bunların kalem kalem OVP’ye girmiş olmasını olumlu buluyoruz. KESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mutlu Can Günel: “Programa sadık kalınmalı” OVP’nin ülkemize, iş dünyamıza, tüm vatandaşlarımıza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Genel hatları ile değerlendirdiğimizde gerçekçi, reel ekonomiye uygun tespit ve hedefler konulduğunu görüyoruz. Enflasyon rakamlarının güncellenerek beklentinin yıl sonu için yüzde 65’e yükseltilmiş olmasını gerçekçi buluyoruz. Bu gerçekçi yaklaşımın merkezi hükümet tarafından yapılmış olması, seçimlerden sonra yeni ekonomi yönetiminin Ortodoks politikalara dönüşün ve yeni ekonomi politikasının devam ettiğini bize gösteriyor. Bu OVP’nin geniş katılımla, Cumhurbaşkanı’nın da hazır bulunduğu bir ortamda açıklanmış olması, arkasında politik desteğin olduğunu ve hedefe ulaşma noktasında siyasi iradenin de bu OVP’nin arkasında olduğunu düşünüyoruz. Yapısal reformların OVP içinde bir başlık olarak değerlendirilmiş olması son derece önemli. En önemlisi ise programa sadık kalınarak, rasyonel hedefler ve bu hedeflere gidiş yollarının belirlenmesi ve uygulanması sağlanmalı. Yoksa bu açıklamalar iyi temennilerden öteye geçemez. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: EGİAD Başkanı Yelkenbiçer'den OVP değerlendirmesi

EGİAD Başkanı Yelkenbiçer'den OVP değerlendirmesi Haber

EGİAD Başkanı Yelkenbiçer'den OVP değerlendirmesi

Yelkenbiçer, büyümenin 2026'da yüzde 5'e çıkarılması öngörülen programda kişi başı gelirin 15.000 dolara çıkarılmasının planlandığına dikkat çekerek, “OVP ile Ekonomimizin 2024, 2025 ve 2026 yıllarına ilişkin yol haritası belli oldu. Büyümenin 2026'da yüzde 5'e çıkarılması öngörülen programda kişi başı gelirin 15.000 dolara çıkarılması planlanıyor. Önceki yıllara göre hedefler açısından daha gerçekçi, piyasanın tahminlerine ulaşan rakamları görüyoruz. Enflasyonla mücadele var. Gerçekçi bir program olduğu için eğer yüksek bir kararlılık gösterilir ise üç yılın sonunda hedeflere ciddi ölçüde ulaşılabilinir. Özellikle gençlerin ve kadınların iş gücüne katılım oranlarını hedeflemek ve yakalamak önemli. EGİAD Think Tank raporu kapsamında şu anda “neet” dediğimiz ne istihdamda ne de eğitimde olan; işsiz gençlere yönelik bir rapor hazırlatıyoruz bu anlamda bizim için açıklanan hedefler çok önemli ve takip edeceğimiz rakamlar olacaktır. Yine bu sene başında yayınladığımız girişimcilik ana başlığındaki EGİAD Think Tank raporumuzda önerildiği gibi yeşil dönüşüm ve dijital dönüşümün ekonomimiz için çıkış noktası olarak görülmesi gerektiğine yürekten inanıyoruz. EGİAD olarak sürdürülebilirlik ve alt başlıkları bizim için çok önemli; bunun bir bileşeni de temiz enerji konusu. İstanbul Finans Merkezi’nde kurulacak olan enerji borsasını bu anlamda büyük bir merakla bekliyoruz. Bunun ekonomik yanına bakarsak geçen yıl 96.5 milyar dolarlık enerji açığımız vardı; bu açığı azaltacak ve kapatacak bir oluşum olmasını da temenni ediyoruz” dedi. Yelkenbiçer sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Son olarak büyümenim odağına girişimcilik ve inovasyonun alınmasını ve girişimciliği destekleyecek finansal enstrümanların çeşitlendirilmesini istiyoruz. Üniversite- kamu- sanayi üçgenindeki iş birliği alanlarının çoğaltılmasının hedeflenmesini oldukça önemli bir strateji olarak görüyoruz. Bu fikirlerimiz doğrultusunda raporu oldukça olumlu buluyor ve yapısal reformlara acilen başlanmasını temenni ediyoruz.” ifadelerine yer verdi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İTB Başkanı Işınsu Kestelli’nin OVP değerlendirmesi

Cevdet Yılmaz açıkladı dolarda yükseliş devam edecek. İşte beklentiler Haber

Cevdet Yılmaz açıkladı dolarda yükseliş devam edecek. İşte beklentiler

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz Beştepe'de Orta Vadeli Program'ı (OVP) açıkladı. Ekonominin 3 yıllık yol haritası belli oldu. Beştepe'deki OVP tanıtım toplantısında AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yer aldı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: "Büyümeyi ve istihdamı ihmal etmeyeceğiz. Hedef tek haneli enflasyon. Amacımız finansal istikrarı sağlamak. Merkez Bankası  bağımsızlığı çerçevesinde üzerine düşeni yapacak. OVP'nin dört temel amacı var. Afet yaralarının sarılması, makro istikrarın sağlanması ve enflasyonun tek haneye inmesi, büyüme ve istihdamın devamı, sosyal adalet. OVP'de üç temel politika aracı olacak. Bunlar deprem harcamaları hariç mali disiplinin sağlanması, para politikası ve yapısal dönüşümlerdir. Yapısal reformlarda orta vadede somut etkiler bekliyoruz. Kısa vadede beklentileri iyileştirmeyi hedefleyoruz. Merkez Bankası araç bağımsızlığı çerçevesinde üzerine düşeni yapacak. Bu yıl kişi başı gelirin 12 bin 415 dolar olmasını bekliyouz. İşsizliği orta vadede tek haneye düşürmeyi hedefliyoruz. 2023'ü yüzde 4,4 ile 2024'te yüzde 4, 2025 yüzde 4,5, 2026'da yüzde 5 öngörüyoruz. DOLAR/TL TAHMİNİ 36 LİRAYA DAYANDI Programda, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla hem TL bazında hem dolar bazında rakamlarla ifade edildi. Bu rakamlarla hesaplama yapıldığında; yıllık ortalama dolar kuru tahminleri 2024'te 36.78, 2025'te 43.94, 2026'da ise 47.80 olarak ortaya çıktı. 2023’te bugüne kadar ortalama kurun 21,59 olduğu hesaplandığında yılın kalan bölümünde 23,88’i tutturmak için gereken yıl sonu dolar/TL kurunun 30,40 seviyesinde olması öngörüldü. OVP'deki 3 yıllık hedef ve tahminler şu şekilde: BÜYÜME 2023: Yüzde  4,4 2024: Yüzde 4 2025: Yüzde 4,5 2026: Yüzde 5 İŞSİZLİK HEDEFİ 2023: Yüzde 10,1 2024: Yüzde 10,3 2025: Yüzde 9,9 2026: Yüzde 9,3 ENFLASYON TAHMİNİ 2023: Yüzde 65 2024: Yüzde 33 2025: Yüzde 15.2 2026: Yüzde  8.5 BÜTÇE AÇIĞI 2023: 1,6 trilyon lira 2024: 2,65 trilyon lira 2025: 1,82 trilyon lira 2026: 1,82 trilyon lira BÜTÇE DENGESİ/GSYH 2023: Yüzde -6,4 2024: Yüzde -6,4 2025: Yüzde -3,4 2026: Yüzde -2,9 MİLLİ GELİR 2023: 1,06 trilyon dolar 2024: 1,1 trilyon dolar 2025: 1,2 trilyon dolar 2026: 1,3 trilyon dolar KİŞİ BAŞINA GELİR HEDEFİ 2023: 12 bin 415 dolar 2024: 12 bin 875 dolar 2025: 13 bin 717 dolar 2026: 14 bin 855 dolar CARİ İŞLEMLER AÇIĞI 2023: 42,5 milyar dolar 2024: 34,7 milyar dolar 2025: 31,7 milyar dolar 2026: 30 milyar dolar CARİ DENGE/GSYH 2023: Yüzde -4 2024: Yüzde -3,1 2025: Yüzde -2,6 2026: Yüzde -2,3 DOLAR/TL TAHMİNİ 2023: 23,9 2024: 36,8 2025: 43,9 2026: 47,8 İHRACAT 2023: 255 milyar dolar 2024: 267 milyar dolar 2025: 283,6 milyar dolar 2026: 302,2 milyar dolar İTHALAT 2023: 367 milyar dolar 2024: 372,8 milyar dolar 2025: 388,9 milyar dolar 2026: 414 milyar dolar TURİZM GELİRİ 2023: 55,6 milyar dolar 2024: 59,6 milyar dolar 2025: 64,7 milyar dolar 2026: 71,3 milyar dolar BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Cumhurbaşkanı Erdoğan Orta Vadeli Program'ı açıkladı

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.