[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#pekin

pekin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, pekin haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Çin’in başkenti Pekin’de gezilecek yerler Haber

Çin’in başkenti Pekin’de gezilecek yerler

Çin’in pek çok açıdan en önemli kenti olan Pekin, 21 milyonu aşkın nüfusu ile son derece kalabalık bir şehirdir. Devlet Konseyi’nin doğrudan yönetimi altında bulunur. Bünyesinde 16 adet semt barındırır. Son derece önemli bir kültür, sanat, siyaset, diplomasi, eğitim, ekonomi ve bilim kentidir. Bu nedenle gelişmiş düzeyi son derece yüksektir. Pekin’de gezilecek yerler Pekin’le ve hatta Çin Halk Cumhuriyeti ile özdeşleşen pek çok yapı bulunuyor. Adını dünya çapında tanıtan bu yapılardan en çok bilinenleri birlikte inceleyelim. Çin Seddi Dünyanın en uzun savunma kanadı olma özelliği gösteren Çin Seddi’nin temeli, M.Ö. 403 ve M.Ö. 221 yılları arasında süren Çin Savaşan Beylikler Dönemi’nde atıldı. Dönemin 7 krallığı, birbirlerinden korunmak için Çin Seddi’nin ilk setlerini inşa etti. Çin Seddi’nin boydan boya uzayarak bilinen en büyük savunma kanadı olması yönündeki kararın alınmasında, günümüz tarihçileri tarafından farklı fikirler öne sürülüyor. Bu sebeplerden biri olası Moğol ve Türk boylarının saldırılarının önüne geçmek olarak karşımıza çıkıyor. Çin Seddi’nin yıkılmış bölgeleri ile birlikte toplam uzunluğu 8 bin 851,8 kilometredir. Yazlık Saray Çin imparatorları tarafından yazlık saray olarak kullanılan ve 1998 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne dahil edilen Yazlık Saray, başkent Pekin’in en fazla ziyaretçi çeken noktalarından biridir. Wanshou Tepesi ve Kunming Gölü tarafında konumlanan Yazlık Saray, günümüzde önemli bir turizm merkezi haline gelmiştir. Cennet Tapınağı Pekin’in Chongwen isimli bölgesinde yer alan yer alan Cennet Tapınağı, 267 hektarlık oldukça büyük bir arazi üzerinde konumlanır. 1406 ve 1420 yılları arasında İmparator Zhu Di döneminde yapımı tamamlanan Cennet Tapınağı, Çin imparatorlarının iyi hasat almak amacıyla Tanrılara dua ettiği ve adak adadığı tapınak olarak bilinir. Cennet Tapınağı, UNESCO tarafından 1998 yılında Dünya Mirasları Listesi’ne dahil edildi. Tiananmen Meydanı Tiananmen Meydanı, başkent Pekin’in merkezi noktası olarak kabul edilir. 1651 yılında inşa edilen ve dünyanın en büyük meydanı olma özelliği gösteren bu meydana girişler ücretsizdir. Pekin’i ziyarete gelen hemen her turistin mutlaka uğradığı bir alan olarak kendini gösterir. Tiananmen Meydanı’nın içerisinde Çin Ulusal Müzesi de yer alır. Yapılışından günümüze kadar Çin tarihi açısından önemli pek çok olaya tanık olan Tiananmen Meydanı’nda, Çin bayrağı her gün yapılan bir seremoni ile göndere çekilir. Yasak Şehir Çing ve Ming isimli Çin hanedanlıklarına ev sahipliği yapan Yasak Şehir, ülke tarihi açısından son derece önemli bir saraydır. Pekin’in merkez noktasında konumlanır. Törensel ve politik açıdan Çin Hükümeti’nin merkezidir. İnşa tarihi 1406 ve 1420 yılları arasında olan Yasak Şehir, 1925 yılından bu yana Saray Müzesi’ni de bünyesinde barındırıyor. Yasak Şehir ayrıca 1987 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Listesi’ne eklenerek, adını tüm dünyada duyurmayı başardı. Çin Ulusal Müzesi Çin’in tarihi ve sanatına dair eserlerin sergilendiği Çin Ulusal Müzesi, 2003 yılında iki farklı müzenin birleşmesi ile kuruldu. Ancak binanın inşası 1959 yılında yapıldı. Yapılış aması ise Çin Halk Cumhuriyeti’nin 10. yıldönümüne bir armağandı. Dünyanın en büyük müzelerinden biri olan Çin Ulusal Müzesi, aynı zamanda dünyanın en fazla ziyaret edilen müzesi olma özelliği gösterir. Lama Tapınağı Ülkenin en büyük tapınaklarından biri olan Lama Tapınağı, Budizm tapınağı olarak kullanılıyor. İçerisinde aptallık, aşk, israf ve açgözlülüğü temsil eden dört adet heykel yer alıyor. Bu temsiller, Budizm’in yasakladığı davranışları temsil ediyor. Çin Prensi Yong Zheng’in saray olarak kullanması için inşa edilen, ancak 1723 yılında Yong Zheng imparator olunca tapınağa çevrilmiştir.   BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Stockholm’de gezilecek yerler

Çin'in başkenti Pekin'de sel faciası Haber

Çin'in başkenti Pekin'de sel faciası

Çin’in doğu kesimini etkisi altına aldıktan sonra ülkenin kuzeyine doğru ilerleyen Doksuri Tayfunu, başkent Pekin’de hafta sonundan bu yana şiddetli yağışlara yol açtı. 9 ÖLÜ, 27 KAYIP Dün bir nehirde 2 kişinin cesedine ulaşılan Pekin’de 9 kişinin hayatını kaybetmesiyle ölü sayısı 11’e yükseldi. Hayatını kaybedenlerin 2’sinin kurtarma çalışmalarına katılan personel olduğu açıklandı. Kayıp durumdaki 27 kişiyi arama çalışmaları devam ediyor.  KÖPRÜ ÇÖKTÜ Pekin, cumartesi gününden bu sabah saatlerine kadar ortalama 260 milimetre yağış aldı. Yağışlardan en çok 470,2 milimetre ile Mentougou bölgesi ve 414,6 milimetre ile Fangshan semti etkilendi. Şiddetli yağışın vurduğu Mentougou ve Fangshan’daki yollar sular altında kalırken, araçlar sel sularında sürüklendi. Fengtai semtinde ise bir köprü de yağışlar nedeniyle çöktü. BİNLERCE KİŞİ TAHLİYE EDİLDİ Öte yandan Pekin’de 100’ün üzerinde dağlık yol ulaşıma kapatılırken, 127 binden fazla kişi evlerinden güvenli bölgelere tahliye edildi.  Çin ordusuna bağlı birliklerin Fangshan semtinde selin vurduğu noktalara helikopterler kullanarak gıda, içme suyu ve acil yardım malzemeleri ulaştırdığı aktarıldı.  Pekin’deki bazı metro hatları bugün tedbir amaçlı olarak kapatılırken, başkentteki iki havalimanından yapılacak yaklaşık 400 uçuşun da iptal edildiği belirtildi.    142 TAŞKIN MEYDANA GELDİ Doksuri Tayfunu, Pekin’e komşu olan Hebei eyaleti ile Tianjin kentini de etkisini altına aldı. Hebei eyaletinin selle mücadele biriminden yapılan açıklamada, eyalete bağlı 87 ilçede yaşayan yaklaşık 850 bin kişinin tahliye edildiği kaydedildi. Yerel saatle 12.00 itibarıyla eyalette 9 kişinin öldüğü, kayıp 6 kişiyi arama çalışmalarının devam ettiği aktarıldı. Eyaletteki farklı nehirlerde 142 taşkının meydana geldiği belirtildi. ÇOK BÜYÜK EKONOMİK KAYIP Son yıllarda Çin’i etkisi altına alan en şiddetli tayfun olan Doksuri, geçen cuma günü ülkenin doğusundaki Fuijan eyaletine ulaşmıştı. Fujian’da yaşayan 560 bin üzerinde kişi evlerinden tahliye edilirken, tayfunun eyaletteki 2,7 milyon kişiyi etkilediği ve 2 milyar doların üzerinde doğrudan ekonomik kayba neden olduğu kaydedildi. Doksuri Tayfunu’nun etkisi hafiflerken, Khanun Tayfunu’nun yarın sabah Çin’in doğu kıyılarına ulaşması bekleniyor. İHA

ABD ve Çin Dışişleri Bakanları Pekin'de bir araya geldi Haber

ABD ve Çin Dışişleri Bakanları Pekin'de bir araya geldi

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Çin'e yaptığı resmi ziyaret kapsamında mevkidaşı Çin Gang ile görüştü. ABD'li Bakan, iki günlük resmi ziyaret için bu sabah saatlerinde Pekin'e ulaştı. Blinken'i havaalanında Çin'in Kuzey Amerika ve Okyanusya İlişlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Yang Tao ve ABD'nin Pekin Büyükelçisi Nicolas Burns karşıladı. Blinken, ABD Başkanı Joe Biden'ın 2021'in başında göreve gelmesinden bu yana Pekin'e gelen en üst düzey yetkili ve 5 yıl sonra Çin'i ziyaret eden ilk ABD Dışişleri Bakanı oldu. En son Donald Trump döneminin Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 2018'de Pekin'i ziyaret etmişti. ABD Başkanı Joe Biden ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Kasım 2022'de Endonezya'nın Bali Adası'nda düzenlenen G20 Zirvesi'nde yaptıkları görüşmede Blinken'in Pekin'i ziyaret etmesine karar vermiş ancak şubatta yapılması planlanan ziyaret, Çin'e ait yüksek irtifa balonunun Amerikan hava sahasına girmesinin ardından yaşanan kriz nedeniyle iptal etmişti. Blinken, Pekin'e varışının ardından Diaoyutai Devlet Konuk Evi'nde mevkidaşı Çin Gang ile bir araya geldi. Bakanların heyetler arası görüşmesi 5 buçuk saat sürdü. ABD ve Çin heyetleri görüşmenin ardından akşam çalışma yemeğinde de bir araya geldi. TAYVAN SORUNUNA VURGU Çin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Bakan Çin Gang, görüşmede Çin-ABD ilişkilerinin diplomatik bağların kurulmasından bu yana en kötü noktada olduğuna dikkati çekerek, bu durumun iki halkın çıkarlarına ve uluslararası toplumun beklentilerine uygun olmadığını belirtti. Çin'in ABD ile ilişkilerini, Devlet Başkanı Şi Cinping'in ortaya koyduğu karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama ve kazan-kazan işbirliği ilkeleri çerçevesinde gördüğünü ifade eden Çin Gang, bu ilkelerin ilişkilerin ortak ruhu, hedefi ve kırmızı çizgisi olması gerektiğini vurguladı. Çin Gang, ABD ile istikrarlı, öngörülebilir ve yapıcı ilişki kurmak istediklerini belirterek, "Umarız ABD, Çin'e dair objektif ve rasyonel bir bakışı benimser, ilişkilerin siyasi temelini korunmak ve beklenmedik münferit olayları akılcı, sakin ve profesyonel tarzda ele almak için Çin ile çalışır." dedi. Çinli Bakan, tarafların, ABD ve Çin liderlerinin Bali'deki görüşmelerinde vardıkları anlayış birliğinin içeriğine ve ruhuna uygun olarak ilişkileri yeniden istikrarlı bir doğrultuya sokmak için çaba göstermesi gerektiğinin altını çizdi. Çin Gang, Tayvan sorununun Çin'in en temel çıkarı, en önemli meselesi ve Çin-ABD ilişkilerindeki en belirgin risk olduğunu vurgulayarak ABD tarafını, tek Çin ilkesine bağlı kalmaya, diplomatik ilişkilerin temelini oluşturan Üç Ortak Bildiri'deki yükümlülüklerine ve "Tayvan'ın bağımsızlığını desteklememe" taahhüdüne uymaya çağırdı. İLETİŞİM KANALLARININ AÇIK TUTULMASI ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise, Bakan Blinken'in görüşmede, yanlış algılama ve hesap hatalarının yaratacağı risklerden kaçınmak için farklı sorun alanlarında iletişim kanallarını açık tutmanın ve diplomasinin önemine işaret ettiği aktarıldı. Bakan Blinken'in ilişkilerde kaygı konusu olan çok sayıda meselenin yanı sıra Çin ile çıkarların çakıştığı ulus aşırı sorunlarda işbirliği olanaklarını dile getirdiği belirtilen açıklamada, "Dışişleri Bakanı, ABD'nin daima Amerikan halkının çıkarları ve değerlerini savunacağı ve özgür, açık bir dünyayı ve kurallara dayalı uluslararası düzeni savunmak için müttefikleri ve ortaklarıyla çalışacağını açıkça ifade etmiştir." denildi. Açıklamada Bilinken'in Çin Gang'ı diyaloğu sürdürmek üzere ziyaret için Washington'a davet ettiği kaydedildi. Görüşmede taraflar, Çin-ABD ilişkilerinde yol gösterici ilkeler üzerine istişareleri sürdürme, ilişkilerdeki belli sorunları ortak çalışma grubuyla ele alma, halklar arasında, iş ve eğitim alanında etkileşimleri teşvik etme konusunda anlaştı. Blinken'in, yarın Çin'in en kıdemli diplomatı, Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkezi Dış İlişkiler Komisyonu Ofisi Direktörü Vang Yi ve Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmeler yapması bekleniyor. Blinken, Çin ile ABD arasında ekonomik ve stratejik rekabetin arttığı, mevcut sorunların ve gerilimlerin çözülmeden devam ettiği, ilişkilerde karşılıklı güvensizliğin hâkim olduğu bir süreçte Pekin'i ziyaret ediyor. İki ülke arasında Tayvan sorunundan, Güney Çin Denizi'ndeki askeri gerilime, ekonomik ve teknolojik rekabetten insan hakları meselesine dek çok sayıda sorunlu alan bulunuyor. Ziyarette tarafların sorunlu alanlardaki tutumlarını yinelemesi beklenirken, herhangi bir alanda çözüme yönelik tam uzlaşma sağlanabileceği öngörülmüyor. Ancak ziyaret, balon krizinin ardından kesintiye uğrayan diplomatik iletişimin yeniden sağlanmasına yönelik son aylarda atılan adımların son halkası olarak önem taşıyor. BALON KRİZİ VE DİPLOMASİNİN KOPMASI ABD Savunma Bakanlığı, 3 Şubat'ta Çin’e ait olduğu iddia edilen yüksek irtifa istihbarat balonunun ABD ana kıtası üzerinde uçuş yaptığının ve Montana eyaletinde aralarında nükleer başlık ve uzun menzilli füze depolarının olduğu bazı hassas askeri tesislerin üzerinden geçtiğinin tespit edildiğini bildirmişti. Çin, balonun ülkeye ait sivil bir hava aracı olduğunu, meteorolojik araştırma için kullanıldığını, kontrol kabiliyeti sınırlı olduğundan rüzgarlarla sürüklenerek yanlışlıkla ABD hava sahasına girdiğini ileri sürmüştü. Çin'in açıklaması Washington'ı tatmin etmezken Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Çin'e yapmayı planladığı ziyareti iptal etmişti. Balon 4 Şubat'ta, Başkan Joe Biden'ın emriyle Atlantik Okyanusu üzerine çıktığında, ABD kara sularında savaş uçağınca vurularak düşürülmüştü. Pekin yönetimi, "sivil insansız hava aracına güç kullanarak müdahale ettiği" gerekçesiyle ABD'yi protesto etmişti. Kriz yüzünden diplomatik ilişkiler büyük ölçüde kesilirken, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile ÇKP Merkezi Dış İlişkiler Komisyonu Ofisi Direktörü Vang Yi, 10-11 Mayıs'ta Avusturya'nın başkenti Viyana'da yaptıkları görüşmede ilişkileri yeniden kurma konusunda adım atmıştı. AA

Pekin Büyükelçiliği’nde Türk kahvaltısı tanıtıldı Haber

Pekin Büyükelçiliği’nde Türk kahvaltısı tanıtıldı

Çin’in başkenti Pekin’de düzenlenen Dünya Kahvaltı Günü tanıtım etkinliğinde misafirlere Türk kahvaltısı ikram edildi. Etkinliğe Pekin Büyükelçisi İsmail Hakkı Musa’nın yanı sıra Çinli ve Türk basın mensuplarıyla sosyal medya fenomenleri katıldı. Türkiye’nin kültürel ve tarihi zenginliklerinin anlatıldığı, videoların gösterildiği etkinlikte, Çinli misafirlere Türk mutfak kültürünün önemli bir parçasını oluşturan kahvaltı tanıtıldı. Çinli basın mensupları ve bloggerlar, hamur işleri, peynir ve reçeller ile sucuk, muhlama ve simit gibi Türk mutfağına özgü lezzetleri deneme imkanı buldu. “Çinli dostlarımızla kahvaltı vesilesiyle buluşmak istedik” Etkinlikte açıklamalarda bulunan Pekin Büyükelçisi İsmail Hakkı Musa, Dünya Kahvaltı Günü vesilesiyle Türk medeniyetinin önemli bir parçası olan geleneksel kahvaltı kültürünü tanıtmak istediklerini belirterek, “Bugün sizin de bildiğiniz gibi Dünya Kahvaltı Günü. Kahvaltının Türk medeniyetinde, Türk kültüründe çok önemli bir yeri var. Bütün Türkiye güne çok zengin, çok leziz bir kahvaltıyla başlamak ister. Biz de bugün bu geleneğimizi sizinle buluşturmak istedik. Çinli dostlarımızla etkileşimimizi artırmanın bir yolu olarak bu kahvaltı vesilesiyle buluşmak istedik” dedi. “Daha sık, daha özgür bir şekilde temaslarımızı yoğunlaştırabileceğiz” Türkiye-Çin ilişkilerinin her alanda güçlendiğine değinen Musa, “Dünya, Çin’de dahil pandemi döneminden geçti. Bu sırada temaslarımız azalmıştı. Artık pandemi tedbirleri kalktı. Daha rahat, daha sık ve daha özgür bir şekilde temaslarımızı yoğunlaştırabileceğiz” diye konuştu. Musa, THY’nin 1 Temmuz’dan itibaren her gün Pekin, Şanghay, Guangzhou ve Hong Kong’dan İstanbul’a uçuş düzenleyeceğini, diğer şehirlerden de Türkiye’ye uçuşlar gerçekleşmesi için girişimlerde bulunduklarını ifade etti. “Çin’den Türkiye’ye 565 bin turist” Türkiye’nin 2019 yılında Çin’den 565 bin turist ağırladığını hatırlatan Büyükelçi Musa, "Bu sayı çok az. Türkiye’den Çin’e ziyaretler için de aynı şeyi söyleyebiliriz. Bunu sadece mesafelerle açıklayamayız. Aradaki mesafe, bu zayıf karneyi, zayıf skoru açıklamakta bence yetersiz. Bu sayıları artırmak için önümüzdeki dönemde birlikte çalışmaktan mutluluk duyacağız” dedi. Türkiye’de doğusundan batısına güneyinden kuzeyine farklı coğrafyaların ve iklimsel zenginliğinin bir arada yaşanabildiğine dikkat çeken Musa, bu zenginliğin Türk mutfağına da yansıdığını kaydetti. Musa, “Türkiye’nin tarihi ve coğrafi güzelliklerini yerinde görmek, buna bizzat şahit olmak için sizi her zaman Türkiye’ye bekleriz” dedi. “Enteresan bir tecrübeydi” Etkinliğe katılan Çinli sosyal medya fenomeni Jiang Hao, “Bugünkü tecrübemiz çok enteresandı, çok zengin bir sofra vardı. Hem Karadeniz hem de Akdeniz kültürü etkisindeki yiyecekler sunuldu. Türkiye’deki sofra ortamı, Çinliler ile de benzerlik taşıyor. Herkes bir araya geliyor, sohbet ediyor. Hem yemeğin tadını çıkartıyorlar hem de duygular paylaşılıyor” dedi. Çin’in en büyük internet portalı Sına International’ın yetkilisi Ye Chao ise Türk kahvaltı sofrasındaki lezzetleri tattıktan sonra en sevdiği yemeğin menemen olduğunu belirtti. Ye Chao, “İlk gördüğümde tadının şakşukaya benzediğini sandım ama tattıktan sonra Çin’deki domatesli kızarmış yumurtaya daha çok benzediğini fark ettim. Lezzet açısından ondan daha zengin, çünkü içinde soğan ve biber de var” diye konuştu. “Türk kültüründe kahvaltının en önemli öğün olduğunu öğrendim” Ye Chao, “Türk kültüründe kahvaltının en önemli öğün olduğunu ve Türkiye’de kahvaltının aile üyeleri arasında bir iletişim sağladığını, ailelerin pazar sabahları kahvaltıda bir araya gelerek zengin bir sofra eşliğinde hafta boyunca yaşadıklarını paylaştıklarını öğrendim. Bu çok etkileyici” dedi. Beijing TV muhabiri Zhang Minzi de Türklerin kahvaltı sofrasında tattığı favori yiyeceklerinin muhlama ve simit olduğunu belirtti. Zhang, “Türk kahvaltı kültürü çok özel, çok çeşitli. Birbirinden farklı ekmekler var. Birbirinden farklı soslar, reçeller, çikolatalar ve birçok sebze var. İlk kez simit yedim. Çok sevdim, çok özel” ifadelerini kullandı. İHA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.