[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#pestisit

pestisit haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, pestisit haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ölümcül kalıntı: Pestisit Haber

Ölümcül kalıntı: Pestisit

Türkiye’deki tarım alanlarında böcek gibi bitkiye zarar veren canlıları ya da yabani otları önlemek veya yok etmek için kullanılan pestisit oranı her geçen gün artıyor. Ülkemizde hemen her bölgede yaygın olarak kullanılmaya devam eden pestisit, 2013 yılında 39 bin 440 ton, 2020 ve 2021 yıllarında 53 bin ton, geçen sene ise 55 bin ton seviyelerine ulaştı. Ege Bölgesi’ndeki tarım alanlarında ise pestisit kullanımında Manisa 4 bin 213 tonla ilk sırada yer alırken, İzmir’de bin 946 ton, Aydın’da ise bin 900 ton pestisit tarım ürünlerine karıştı. İnsan sağlığı üzerinde kanser ve kalıtsal hastalıklar gibi ciddi zararları bulunan pestisit kullanımının artmasındaki en büyük etkenin iklim değişikliği sebebiyle yaşandığını belirten TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Hakan Çakıcı, “Üretici iklim değişikliğiyle mücadele etmek için daha fazla ilaca sarıldı. Bir ölçüde bu tür ilaçları kullanmakta zorundayız ama bizim en büyük yanlışımız ilacı doğru, ölçülü ve zamanında kullanmamızdan kaynaklanıyor. Kimyasal ilaç kullanımıyla ilgili çiftçiyi bilinçlendirmemiz ve denetimleri sıkılaştırmamız lazım” açıklamasında bulundu.  İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ETKİLEDİ İklim değişikli sebebiyle üreticinin rekolte kaybını engellemek için kimyasala daha fazla yöneldiğini ve bu sebepten dolayı da pestisit kullanımının artış gösterdiğini vurgulayan Çakıcı, “Son dönemdeki artışın temeli iklim değişikliğidir. Geride bıraktığımız 3 yıl içinde inanılmaz bir iklim değişikliği söz konusu. İklim değişince kuraklık, aşırı sıcak ve nemli ortamın artması hastalık ve zararları teşvik ediyor. Bunlarla mücadele etmek için üretici daha fazla ilaca sarıldı. Tarım sisteminde çok fazla ürün alma kaygısı güdüldüğü için hastalık ve zararlara karşı kimyasal ilaç kullanıyoruz. Bir ölçüde kullanmak da zorundayız ama bizim en büyük yanlışımız ilacı doğru, ölçülü ve zamanında kullanmamızdan kaynaklanıyor. Üreticinin bu konuda bilinçli olamama sorunu var. Bunun yanı sıra olayın bir de ticari boyutu var. İlacı satma kaygısıyla oluşan bir yanlış sistem var. Bunlar geçmişten gelen sorunlar. Maalesef yanlış kullanım konusunu çözemedik, çözemiyoruz” dedi. İNSANA, TOPRAĞA, SUYA ZARARLI Pestisit kullanımının insan, toprak ve tarım arazilerine bulunan canlılara ciddi zararları olduğunu ifade eden Çakıcı, “Bizim buna karşı doğru ürünleri doğru ilaçta ve zamanında kullanmamız gerekiyor. Kalıntı oluşmaması için hasada yakın ilaç kullanmamalıyız. Gübre de dahil buna fakat pestisit direkt zehirli bir ilaç olduğu için tehlikeleri daha büyük. Çünkü yanlış kullanım insana, toprağa, suya ve tarım arazilerindeki canlılara ciddi zararlar veriyor. Öte yandan, bilinçsiz kullanım üreticinin gelecek yıllarda daha fazla ve daha etkili kimyasallara başvurmasına sebep oluyor. Bir süre sonra bu mikroorganizmalar o ilaca karşı direnç gösteriyorlar. Buna karşı koyabilmek için daha fazla doz veya daha farklı ilaçlar kullanılması gerekiyor. İlaç kullanımıyla ilgili çiftçiyi üreticiyi gerçekten bilinçlendirmemiz lazım. Satan kişilerin de yazılması ve önerilmesi noktasında ticari kaygıdan uzak durmaları gerekir. Bunlar hep öğretilecek ve denetlenecek konulardır. Kullanımı azaltmaya yönelik kamusal politika uygulanmalıdır” ifadelerini kullandı.   ÜLKEMİZDE YASAKLANMALI Pestisitin havaya, suya kolayca karışabildiğini ve rüzgarla birlikte çok uzaktaki tarım arazilerine kadar yayılarak tüm ekosistemi tehdit eden bir zehir olduğunu bu yüzden de ülkemizde acilen yasaklanması gerektiğini söyleyen TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı İbrahim Uğur Toprak ise “Pestisit kullanımı halk sağlığını olumsuz bir şekilde etkileyen önemli bir sorundur. Gıdalar ve insan sağlığı dışında hayvanlar ve doğa üzerinde de ki böcek türlerinde, özellikle kuşlarda yıkıma neden olup biyoçeşitliliğe zarar verir. Bulaş yoluyla çevreyi kirleten pestisitler sadece kullananları değil, pestisit kullanılmış ürünü tüketenleri de etkiler. Dünya Sağlık Örgütü’nce en tehlikeli ve muhtemel kanserojen olarak sınıflandırılan pestisitler için ilgili merciler gerekli adımları ivedilikle atmalı, hatta ülkemizde de yasaklamalıdır. Pestisit kullanımını azaltmaya yönelik kamusal politikalar acilen uygulanmalı, arkeolojik yani güvenilir ve besleyici gıdaların doğa dostu yöntemlerle üretilip herkese ulaşabildiği bir gıda sistemine acilen geçilmelidir. Bakanlık taklit ve tağşiş için yapmış olduğu uygulamayı her ne kadar 20 aydır yapmasa da meyve ve sebzeler için de yapmalı, pestisit sınır değerlerini aşan ürünleri üreten firma ve kişileri de ifşa etmelidir” dedi. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Tarım alanında kalıyor ama… GES’e şartlı onay

İzmir’de sofralar pestisitli mi? Haber

İzmir’de sofralar pestisitli mi?

Heinrich Böll Stiftung Derneği tarafından hazırlanan ‘Pestisit Atlası: Tarımda Kullanılan Zehirler Hakkında Gerçekler ve Rakamlar’ çalışması kamuoyuna sunuldu. Pestisit Atlası’nın Türkiye ayağını ele alan isim ise Gıda Mühendisi Dr. Bülent Şık… En yoğun pestisit kullanımının Adana, Mersin, Manisa, Aydın, Bursa, İzmir ve Antalya’da gerçekleştiğini kaydeden çalışma, pestisit dolayısıyla parkinson ve lösemide yaşanan büyük artışa dikkat çekti. Öne çıkan diğer başlıkları da sizler için derledik. ULUSLARARASI SÖZLEŞME HENÜZ İMZALANMADI Pestisit Altası’nda yer alan diğer konular şöyle: “Dünyada yılda 4 milyon ton pestisit kullanılıyor: Pestisit Atlası’nda yer alan verilere göre, dünya çapında yılda 4 milyon ton pestisit kullanılıyor. Küresel pestisit pazarının bu yıl itibariyle, 130,7 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığı tahmin ediliyor. Avrupa Birliği kullanıma yasak getiriliyor; fakat üretime devam ediyor: AB tehlikeli pestisitlerin Avrupa’da kullanımı yasakladı, ancak kullanımını yasakladığı pestisitlerin üretim ve ihracatını engellenmediği gibi bu zehirlerin dünyanın dört bir yanına ihraç edilmesine de engel olmuyor. Pestisit kullanımını azaltacak bağlayıcı bir uluslararası sözleşme ise henüz imzalanmadı.” FAYDALI BÖCEKLER YOK OLUYOR Parkinson ve lösemide yaşanan büyük artış ise şu şekilde yer alıyor: “Dünyada her yıl 385 milyon kişi pestisit zehirlenmesi yaşıyor. Mağdurlar kendilerini yorgun, halsiz ve bitkin hissedebiliyor ya da gripte olduğu gibi baş ağrısı ve eklem ağrıları yaşayabiliyor. Pestisit zehirlenmesinde ağır seyreden vakalarda kalp, akciğer ya da böbrek gibi organların iflas etmesine de sıkça rastlanıyor. Pestisitler ayrıca karaciğer ve meme kanseri, tip 2 diyabet ve astım, alerji, obezite ve hormon bozuklukları açısından artan risk oranlarıyla da ilişkili. Son yılların en yoğun pestisit tartışması ise glifosat üzerinden yürütülüyor. Bu herbisitle temas eden ve kanser olan sayısız insanın, pestisit üreticisi Bayer’e tazminat davası açtığı belirtilen araştırmada, bu davaların 30 bin kadarının hâlâ devam ettiği vurgulanıyor. Pestisitler bin kilometreye kadar taşınabiliyor: Pestisitler sızarak, rüzgârla ya da hava yoluyla çok uzaklara, bazıları ise bin kilometre kadar uzağa taşınabiliyor. Faydalı böcekler yok oluyor.” TÜRKİYE’DE DE YASAK, AMA… “Türkiye’de de yasak; ancak ihraç edilen ürünlerde pestisit çıkıyor” cümlelerinin yer aldığı çalışmada, “Neonikotinoidlerin Türkiye tarımında da yoğun bir şekilde kullanıldığına işaret eden Pestisit Atlası, neonikotinoid grubu bünyesinde yedi adet pestisit bulunduğunu belirtiyor. Bu yedi pestisitten beşinin Türkiye tarımında uzun yıllar boyunca kullanıldığı ifade ediliyor. Bu pestisitlerin kullanımına 2018 yılında Türkiye’de de bazı kısıtlamalar getirildi. Bakanlık ile yapılan görüşmeler sonrasında imidakloprid, klotianidin ve tiametoksam isimli pestisitlerin kullanımına büyük sınırlamalar konuldu” bilgisi paylaşıldı. HALK SAĞLIĞI, BİYOÇEŞİTLİLİK KAYBI, KİMYASAL KİRLİLİK! En yoğun pestisit kullanımının Adana, Mersin, Manisa, Aydın, Bursa, İzmir ve Antalya’da görüldüğü belirtilirken, çalışmada aynı zamanda şu bilgiler de yer alıyor: “Atlas’ta 2020’de Türkiye’de kullanılan pestisit miktarının 50 ile 60 bin ton/yıl olduğu tahmininde bulunuluyor. Atlas’ta pestisit kullanılan illere yönelik çarpıcı bilgiler yer alıyor. Pestisit Atlası’nda kullanılan pestisit miktarının yaklaşık yüzde 50’sinin Adana, Mersin, Manisa, Aydın, Bursa, İzmir ve Antalya’da kullanıldığı ifade ediliyor. Bu illerde hektar başına kullanılan pestisit miktarı çok fazla. Antalya’da 2020 yılında hektar başına pestisit kullanımı yaklaşık 14 kilogram, Manisa’da 9 kilogram seviyesinde. Pestisit kullanımının yoğun olduğu illerde halk sağlığı, biyoçeşitlilik kaybı, kimyasal kirlilik gibi önemli sorunların görülmesi bekleniyor.” PESTİSİT HAKKINDA Pestisit, zararlı organizmaları engellemek, kontrol altına almak ya da zararlarını azaltmak için kullanılan madde ya da maddelerden oluşan karışımlardır. Pestisit, kimyasal bir madde, virüs ya da bakteri gibi biyolojik bir ajan, antimikrobik, dezenfektan ya da herhangi bir araç olabilir. Pestisit Atlası’nın tamamına buradan ulaşabilirsiniz: https://tr.boell.org/sites/default/files/2023-10/pestisit-atlasi-final.pdf BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: O rapora göre yasaklı olan pestisitler hala sofralarımızda

O rapora göre yasaklı olan pestisitler hala sofralarımızda Haber

O rapora göre yasaklı olan pestisitler hala sofralarımızda

Alarm ve Dayanışma Ağı yayınladığı yeni raporunda, Türkiye’de pestisit kullanımına ilişkin sonuçlara ulaştı. 2022 yılına ait rapora göre pestisit başta olmak üzere tarım zehiri kalıntılarının bulunmasıyla ilgili olarak en çok bildirim yapılan menşe ülke Türkiye.  Buna göre Türkiye kaynaklı ürünler için toplamda 557 bildirim yapıldı. Türkiye'yi 299 bildirimle Hindistan izledi. Türkiye, 2021'de de 405'i pestisit olmak üzere toplamda 613 bildirimle listede ilk sırada yer almıştı. YASAKLI OLAN PESTİSİTLER HALA SOFRALARIMIZDA Geçen yıl, Türkiye menşeili 430 parti ürün pestisit kalıntısı nedeniyle RASSF'ye bildirildi. 2022'de pestisit bildirimi yapılan meyve ve sebzeler arasında biber ve narenciyenin yanı sıra üzüm, asma yaprağı, patlıcan, kabak, domates, karpuz ve armut bulunuyor. Gıdalardaki pestisit kalıntılarına ilişkin olarak en çok bildirim yapılan ürün kategorisi 594 bildirimle meyve ve sebze olurken bunun yarısından fazlasını 299 bildirimle Türkiye'den gelen meyve sebzeler oluşturuyor. Tespit edilen en yaygın pestisitler ise klorpirifos (251), etilen oksit ve 2-kloroetanol (186) ile klorpirifos metil (142).  Klorpirifos, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi tarafından 2016'da yasaklanmış, aynı karar Türkiye'de de eş zamanlı olarak alınmıştı. Buna rağmen ihraç edilen ürünlerde bu maddelerin bulunması yasaklı olan pestisitlerin de hâlâ sofralarımıza girebildiğini gösteriyor. PESTİSİT HAKKINDA Bakteri, virüs ve haşerelerin zararlı etkilerini ortadan kaldırmak için kullanılan kimyasallar, bazı organik bileşenler, dezenfektanlar gibi maddelere ve yöntemlere pestisit ismi verilir. Her ne kadar ismi bize yabancı gelse de yaşamımızda çokça karşılaştığımız pestisitler; sebze ve meyvelerin doğada zarar görmeden yetişmesi ve yaşam alanlarımızın zararlı mikroorganizmalardan arınması gibi konularda fayda sağlamasının yanında kullanım yanlışlığına bağlı olarak insan sağlığı açısından büyük bir tehdit oluşturuyor. İnsanlık tarihinde çok uzun yıllardır kullanılan birçok pestisit olsa da günümüzde en büyük yeri kimyasal pestisitler kaplıyor. Bu haber de ilginizi çekebilir: Gıda ihracatçılarına dev fırsat

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.