[tag] Haberleri |İlkses Gazetesi - Son Dakika [tag] Haberleri

#Prof. Dr. Gülgün Erdoğan Tosun

Prof. Dr. Gülgün Erdoğan Tosun haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Prof. Dr. Gülgün Erdoğan Tosun haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İmamoğlu’na açılan şemsiye: ‘Halkın iradesi’  Haber

İmamoğlu’na açılan şemsiye: ‘Halkın iradesi’ 

SULTAN GÜMÜŞ KAYA / ÖZEL HABER Yurt içi ve yurt dışında ardı arkası kesilmeyen seçim gerginliğinde son damla Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun Erzurum’da bir grup tarafından taşlanması ve İzmir'de CHP Buca İlçe Örgütü’nün açtığı seçim bürosuna saldırı girişimi oldu.   Seçime son 4 gün kala yaşanan gelişmeleri değerlendiren Siyaset Bilimci Prof. Dr. Gülgün Erdoğan Tosun, “Seçim ortamının güvenliğini sağlamakla yükümlü olan bakanların iktidar partisinin milletvekili adayları olmasının sonuçlarını bu seçim sürecinde hep birlikte gözleyeceğiz. Belki buradan da millet olarak çıkarmamız gereken dersler olacaktır… İmamoğlu’nun otobüsünün üzerinde açılan şemsiyeler temsili olarak halkın iradesini ve halkın iradesinin yansıyacağı sandıkları koruma refleksi olarak okunabilir” bilgisini paylaştı.  ZARAR VERECEĞİ AÇIKTIR Tosun, şunları kaydetti: “Erzurum’da Ekrem İmamoğlu’nun otobüsüne ve onu dinlemeye gelenlere yapılan taşlı saldırıyı hepimiz ekranlardan endişeli bir şekilde izledik. Ardından İzmir’de CHP’nin ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun afişlerinin asılı olduğu kıraathaneye yönelik saldırı haberleri geldi. Erzurum’da aralarında çocuklar ve yaşlıların bulunduğu 17 yurttaşın yaralandığı saldırı sonrasında herhangi bir tutuklamanın gerçekleşmemiş olması akıllara ‘taş atılan otobüs ve miting, iktidar kanadına ait olsaydı neler olurdu?’ sorusunu getiriyor… Demokratik sistemlerin dayandığı temel ilkelerin en önemlisi, düzenli aralıklarla yapılan ve kuralları önceden belirlenmiş seçimlerle iktidarın, halkı temsil eden siyasal partiler ve liderler arasında el değiştirme imkanının varlığıdır. Eğer, 21 yıldır yöneten irade seçimlerde ortaya çıkacak halkın iradesini sorgulayacağını ilan ediyorsa, kendisine muhalif olan herkesi ve her grubu terörize ederek, terörle ilişkilendirerek kendine bir çıkış yolu bulmaya çalışıyorsa bunun demokrasimiz adına fayda getirmeyeceği, aksine zarar vereceği açıktır.”  HER YOLU MÜBAH SAYAN BİR YAKLAŞIM!  “Demokratik sistemlerde seçimle gelen partiler ve liderler seçimle iktidarı bir başka partiye veya lidere teslim ederler. Seçimler bir ölüm-kalım meselesi haline dönüştürülmez” diyen Tosun, “Toplum uzunca bir süredir iktidar eliyle aşırı kutuplaştırıldığı için halkın bir kısmına diğer kısmı vatan haini, terörist veya en hafifinden düşman olarak gösterilmiştir. Hatta son dönemde iktidar yanlılarının muhalifleri ‘şeytan’ olarak betimlemeleri bu düşmanlaştırmanın şeytanlaştırmaya kadar uzandığının en açık göstergesidir. Mevcut iktidar kanadının benimsemiş olduğu ve Makyavelist bir tarzda uygulamaya koyduğu negatif propaganda yöntemi sandıktan çıkmak için her yolu mubah sayan bir yaklaşım olarak halkın birlik ve beraberlik duygularına zarar verici niteliktedir” çıkışında bulundu.   ÇIKARMAMIZ GEREKEN DERSLER OLACAKTIR Prof. Dr. Tosun son olarak şunları ekledi: “14 Mayıs seçimlerine 1 hafta kala yaşanan bu olaylar gerilimin tırmandırılarak, insanlarda kaostan teröre uzanan bir yelpazede korku ikliminin hâkim kılınmak istendiğini düşünmemize yol açıyor. Propaganda teknikleri arasındaki korku çekiciliğini kullanmayı tercih eden iktidarın ortaya çıkacak olumsuzluklarda ne ölçüde müdahil olacağını tahmin etmek kolay değildir. Seçim ortamının güvenliğini sağlamakla yükümlü olan bakanların iktidar partisinin milletvekili adayları olmasının sonuçlarını bu seçim sürecinde hep birlikte gözleyeceğiz. Belki buradan da millet olarak çıkarmamız gereken dersler olacaktır… İmamoğlu’nun otobüsünün üzerinde açılan şemsiyeler temsili olarak halkın iradesini ve halkın iradesinin yansıyacağı sandıkları koruma refleksi olarak okunabilir. Dolayısıyla 14 Mayıs seçimlerinde muhalefetin ve muhalefete oy verecek seçmenlerin firesiz olarak sandıklara gitmesi ve sandıklara milletin iradesinin yansımasını sağlamaları, her türlü kışkırtıcı hareketlerden ve tuzaklardan uzak durması gerekmektedir.”

Siyaset Bilimci Tosun’dan anket ve seçmen değerlendirmesi  Haber

Siyaset Bilimci Tosun’dan anket ve seçmen değerlendirmesi 

ŞÜKRAN ŞEYMANUR ARSLAN Seçim sürecinde son düzlüğe girerken her seçim döneminde olduğu gibi bu seçim sürecinde de anketler sık sık tartışma konusu oluyor. Anket araştırmalarının ve elde edilen sonuçların, seçmenlerin üzerindeki etkilerine değinen Siyaset Bilimci Prof. Dr. Gülgün Erdoğan Tosun, Sultan Gümüş Kaya ile Birinci Sayfa programında önemli konulara yer verdi.  Anket sonuçlarının seçmenin eğilimlerine, oy tercihlerine nasıl etki edeceğini belirten Tosun, “Seçmen üzerinde tek yönlü bir etki yok. İlk sırada bandwagon etkisi geliyor. Bandwagon çoğunluk teorisine dayanır. Buna göre seçimlerden önce yayımlanan kamuoyu araştırmaları hangi parti veya lideri daha güçlü gösterirse, özellikle kararsız seçmenler bu parti veya lideri destekleme eğiliminde olabiliyorlar. Şöyle bir etkisi de var, son yapılan bir araştırma bir partiyi hiç ummadığımız şekilde 10 puan daha yüksek gösteriyorsa, diğer partinin seçmenine yani şu anda iktidar partisi seçmenine, ‘iktidar elden gidiyor’ mesajı da verebilir. Buna toparlanma etkisi diyoruz” ifadelerini kullandı.  KAMUOYU ARAŞTIRMALARININ EN İYİSİ…  Sözlerine devam eden Tosun, “Bir diğer etki, yenilmişlik ya da kamçılanma etkisi. Bandwagon etkisinin tersine işler. Seçmenler bazen kazanma şansı en yüksek aday veya partiye sırt çevirip, seçilme şansı daha az olana destek verebilirler. Örneğin bir parti baraj altında kalacak gibiyse ona yönelebilirler. Bir diğer etki olarak bumerang etkisinden söz edebiliriz. Kendi partilerinin önde olduğunu gören seçmenler, kaybeden tarafa üzülüp desteklerini o partiye çevirebilirler. Ya da kendi partilerinin kazanacağından emin olunca sandığa gitmeyebilirler. Örneğin AK Parti’ye destek veren seçmen içinde daha önce MHP’ye oy veren seçmenler, partilerini baraj altında görüyorsa ‘Dur parti baraj altında kalmasın’ deyip ona yönelebilirler. Bu etkileri görebilmek için ayrıntılı araştırmalara ihtiyaç olduğunu vurgulamalıyım. Benim fikrimi soracak olursanız, ben kamuoyu araştırmalarının en iyisinin kamuoyuna açıklanmayan araştırmalar olduğunu düşünüyorum. Özellikle şu süreçte” dedi. SEÇMENDEKİ İDEOLOJİK HALÜSİNASYON ‘Biz iktidara geldiğimizde yoksulluğu bitireceğiz’ veya ‘İki ayda enflasyonu düşüreceğiz’ gibi söylemlerin seçmendeki yankısını değerlendiren Prof. Dr. Tosun, şunları ekledi: “Unutulmamalı ki seçmenler umuda oy verir. Seçmenin geleceğe dair umutları ve hayallerinin neler olduğuna bakarak aksiyon almak gerekiyor. Yoksulların, emeklilerin, işsizlerin, gençlerin sesi olabilecek bir muhalefete dönüştürürlerse kendilerini, başarı kazanacaklarına inanıyorum. Muhalefetin, ‘Çocuğumu besleyemiyorum’ veya ‘Artık geçinemiyorum’ diyen ama oyunu yine mevcut iktidara vereceğini söyleyen seçmendeki ideolojik halüsinasyon halini ortadan kaldırması gerekiyor. Unutmayalım ki Türkiye’de ekonomi başta olmak üzere her tür kaynağı elinde tutan iktidar. Şu an bozulmuş bir ekonomik durumdan bahsediyoruz ama buna geçici makyajlar yapma şansı da iktidarın elinde. En son açıkladığı büyük konut projesi gibi.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.