#ramazan

ramazan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, ramazan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Haber

Tatilcilerin tercihi Avrupa oldu: Sınır kapılarından çıkış yapan yolcu sayısı yüzde 42 arttı!

Trakya Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü verilerine göre, Ramazan Bayramı süresince Edirne'deki sınır kapılarından 218 bin 184 yolcu giriş, 232 bin 783 yolcu çıkış yaptı. Geçen yılki Ramazan Bayramı'na göre Türkiye'ye giriş yapan yolcu sayısında 51 bin 290, çıkış yapan yolcu sayısında ise 69 bin 247 kişilik artış oldu. Bu verilere göre, bayramda giriş yapan yolcu sayısında yüzde 31, çıkış yapan yolcu sayısında ise yüzde 42 artış görüldü.

Haber

TÜED hazırladığı erzak paketi ile emeklilere destek olacak

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) emeklinin fiyat artışlarından etkilenmemesi için özel erzak paketi hazırladı. Piyasa değeri 2 bin TL civarında olan gıda kolileri emeklilere verilecek. Proje sorumlusu Türkiye Emekliler Derneği Mamak Şube Başkanı Murat Tokgöz, “Piyasa değeri 2 bin TL civarında olan gıda kolilerini 1 bin 500 TL’ye alma imkânı sağladık. Ramazan’a denk gelen bu ay emeklilerden ödeme talebimiz de yok” dedi. Tokgöz, uygulamanın Ankara, Bursa, İzmir ve Manisa illerinde pilot olarak başladığını, talep halinde tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılacağını belirtti.

Haber

Namazın başlangıcında önemli adım: İftitah tekbiri nedir?

Ramazan ayının başlamasıyla birlikte, iftitah tekbiriyle ilgili yapılan araştırmaların sayısı da artış gösterdi. İftitah tekbiri, namazın başlangıcında kılınan ve namazın ritüellerinden biri olan önemli bir adımdır. Müslümanlar, bu tekbiri alarak namazlarını başlatır ve Allah'a yönelik bir niyetle ibadetlerine başlarlar. Bu nedenle İslam dinine inanan kişiler için oldukça önemli bir unsur olarak kendini gösterir. İftitah tekbiri nedir? Konu hakkında merak edilenleri, haberimizin devamında sizin için derledik. İftitah tekbiri nedir? İftitah tekbiri, namazın başlangıcında kılınan tekbir olarak bilinir. Namaz kılınmaya başlanırken, ellerin kaldırılmasıyla birlikte söylenen "Allahu Ekber" ifadesidir. İftitah tekbiri, namazın başlama ritüelidir ve namazın başlangıcını işaret eder. Namazın ilk rekatında, başta Fatiha suresi olmak üzere, belirli dualar ve ibadetler yapılırken, iftitah tekbiri bu sürecin ilk adımını oluşturur. İslam dininde namazın kılınışında önemli bir yere sahip olan iftitah tekbiri, namaz ibadetinin saygı ve huşu içinde yerine getirilmesini sağlar. İftitah tekbiri nasıl yapılır? İftitah tekbiri, namazın başlangıcında kılınan tekbir olarak bilinir ve namaza başlarken söylenir. İftitah tekbiri şu şekilde yapılır: Namaz kılınacak yerde, ayakta durulur ve niyet edilir. İmam veya birey, ellerini kulaklarına doğru kaldırır ve avuç içleri kıbleye doğru olacak şekilde ellerini açar. Ardından, "Allahu Ekber" ifadesi söylenir. Bu ifade, yani iftitah tekbiri yüksek sesle veya sessizce söylenebilir. Eller, iftitah tekbirini söylerken kulaklara kaldırılmıştır ve bu pozisyon bir süre korunur. Daha sonra eller yavaşça göğüs üzerine indirilir ve namaza başlanır. İftitah tekbiri, namazın başlangıcı için önemli bir adımdır ve namazın huşu içinde ve Allah'a yönelik bir şekilde başlamasını sağlar. İftitah tekbiri şart mı rükün mu? İftitah tekbiri, farklı mezheplerin bakış açılarına göre farklı şekillerde değerlendirilir. Hanefi mezhebi alimleri, bu tekbiri namazın geçerliliği için zorunlu olan bir şart olarak gürürler; ancak diğer üç mezhep (Şafi, Maliki, Hanbeli) bu tekbiri namazın rükünlerinden biri olarak kabul ederler. Hanefi mezhebinde ise, iftitah tekbiri şart olarak kabul edilirken, rüküne yakın bir önem verilir ve bu nedenle bir rükün gibi ele alınır. İftitah tekbiri unutulursa ne yapılır? Eğer namazda iftitah tekbiri alınıp alınmadığından şüphe duyulursa ve bir dua okumaya başlanmışsa, bu şüphe üzerine özel bir dikkat gösterilmez; ancak bir dua okumaya başlanmamışsa, iftitah tekbirinin tekrar alınması gereklidir.

Haber

Ramazan ayında oruç tutacak kişiler için önemli bilgi: İmsak nedir? İmsaktan sonra su içmek orucu bozar mı?

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte Müslümanlar için oruç ibadeti başladı. Oruç ibadetinin başlangıç zamanı olan imsak, her yıl olduğu gibi bu yıl da Müslümanlar için önemli bir zaman dilimi olarak kabul ediliyor. Ancak imsak vaktinin ne zaman olduğu, hangi kriterlere göre belirlendiği ve nasıl takip edildiği, bazen tartışma konusu olabiliyor. Modern zamanlarda, teknolojinin gelişmesiyle birlikte imsak vakitlerini belirlemek için çeşitli uygulamalar ve internet siteleri de yaygın bir şekilde kullanılıyor. Bu sayede Müslümanlar, kolayca imsak vaktini öğrenip oruç ibadetini daha sağlıklı bir şekilde yerine getirebiliyor. İmsak nedir? Konu hakkındaki bilgileri, haberimizin devamında sizin için derledik. İmsak nedir? İmsak, Ramazan ayında Müslümanlar için önemli bir zaman dilimini ifade eder. Sahur sonrasında, sabah ezanıyla birlikte yeme ve içmeyi bırakma anı olarak kabul edilir. Kelime anlamı olarak "tutmak" veya "el çekmek" anlamına gelir. İmsak saatleri, takvimlere ve coğrafi konumlara göre değişiklik gösterir. Orucun başlangıç zamanı olan imsak konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Bazıları imsak vaktini sabah namazından önce, bazıları ise sabahın daha ilerleyen saatlerinde veya güneşin doğuşuyla ilişkilendirir. Bu farklı görüşler, orucun başlama zamanını belirlemede farklı yaklaşımlara yol açar. İmsak vakti ile sabah namazı vakti aynı mı? İmsak vakti ile sabah namazı vakti aynı değildir, ancak birbirine yakın zamanlardır. İmsak vakti, güneşin doğuşundan önceki son zaman dilimi olarak kabul edilir ve oruç ibadetinin başlangıç noktasıdır. Sabah namazı ise güneşin doğuşundan sonra kılınan ilk namazdır. Dolayısıyla, imsak vakti sabah namazı vaktinden önce gelir. Bununla birlikte, bazı coğrafi bölgelerde imsak vakti ile sabah namazı vakti arasında belirli bir süre farkı olabilir. Örneğin, geleneksel olarak imsak vakti ile sabah namazı arasında 15-20 dakikalık bir zaman dilimi bulunur. Ancak bu süre coğrafi konuma ve takip edilen farklı takvimlere göre değişebilir. Sonuç olarak, imsak vakti ile sabah namazı vakti genellikle farklıdır, ancak bazı durumlarda birbirine yakın olabilir. İmsaktan sonra su içmek orucu bozar mı? İmsak vaktinden sonra su içmek orucu bozar mı sorusu, oruç tutan kişilerin sıklıkla araştırdığı bir soru olarak karşımıza çıkar. İmsak vakti, orucun başlama zamanıdır ve bu saatten sonra yeme, içme ve cinsel ilişkiye girmek orucu bozar. Ancak imsak vaktinden önce içilen su, orucu bozmaz. İmsak vaktinden sonra su içmek ise orucu bozar ve orucun yeniden başlamasını gerektirir. Dolayısıyla, oruç tutan bir kişi imsak vaktinden sonra bilerek su içerse, orucunu bozmuş olur ve o gün için yeniden oruç tutması gerekir. Sabah ezanı okunduktan sonra yanlışlıkla su içmek orucu bozar mı? Sabah ezanı okunduktan sonra yanlışlıkla su içmek orucu bozmaz. Orucun başlangıç zamanı imsak vaktidir ve bu zamandan sonra bilerek yiyecek ve içecek tüketmek orucu bozar. Ezanın okunması, sabah namazının vaktinin geldiğini haber verir, ancak imsak vakti ile doğrudan ilişkilendirilmez. Dolayısıyla, sabah ezanının okunmasıyla birlikte yanlışlıkla su içmek, orucu bozmaz. Ancak bu durumda, su içildikten sonra oruca devam edilmesi uygun olur.

Haber

Ramazan ayının paylaşım sofrası: İftar çadırı nedir? İftar çadırında neler bulunur?

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte, ihtiyaç sahibi vatandaşlara yönelik yardımlar da artıyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da pek çok hayırsever, dernekler aracılığıyla iftar çadırları kurarak, oruç tutanların açlığını gidermeye yardımcı oluyor. İftar çadırları, Ramazan ayının manevi atmosferini yaşatan ve toplumsal dayanışmayı pekiştiren önemli bir uygulama olarak öne çıkıyor. İftar çadırları sıklıkla belediyeler, vakıflar, dernekler ve sivil toplum kuruluşları tarafından organize ediliyor. Bu çadırlarda, iftar vaktinin gelmesiyle birlikte ihtiyaç sahibi vatandaşlara ücretsiz olarak yemek dağıtılıyor. Ana yemeklerin yanı sıra hurma, su ve çeşitli ikramlar da iftar çadırlarında bulunuyor. Ramazan ayının manevi atmosferini yaşatan bu güzel gelenek, toplumun birlik ve beraberlik duygularını pekiştirerek, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu ön plana çıkarıyor. İftar çadırı nedir? Birlikte inceleyelim. İftar çadırı nedir? İftar çadırı, Ramazan ayı boyunca oruç açma vakti olan iftar saatlerinde, ihtiyaç sahibi insanlara ücretsiz yemek hizmeti sunmak amacıyla kurulan geçici yapı veya mekandır. Genellikle hayırseverler, dernekler, vakıflar, belediyeler veya sivil toplum kuruluşları tarafından organize edilir. İftar çadırları havanın durumuna göre açık alanlarda, parklarda, meydanlarda veya cami avlularında kurulur. İftar çadırlarında iftar yemeği, su ve hurma gibi geleneksel Ramazan yiyecekleri ücretsiz olarak dağıtılır. Bu çadırlar, ihtiyaç sahibi olan insanların iftarlarını sağlamak ve toplumsal dayanışmayı pekiştirmek amacıyla hizmet verir. İftar çadırları, Ramazan ayının manevi atmosferini ve paylaşma duygusunu yansıtan önemli bir uygulamadır. İftar çadırında neler bulunur? İftar çadırlarında genellikle şu malzemeler bulunur: İftar yemeği: Çoğunlukla çorba, pilav, et yemeği, sebze yemeği gibi ana yemekler iftar çadırlarında dağıtılır. Bunun yanı sıra bazı çadırlarda pide, börek, zeytin gibi geleneksel Ramazan yiyecekleri de sunulabilir. Su: İftarın ardından susuzluğu gidermek için su dağıtılır. Hurma: Ramazan ayının geleneksel yiyeceklerinden olan hurma, iftar çadırlarında dağıtılan bir diğer üründür. Hurma, iftar açarken tüketilen ve enerji sağlayan bir atıştırmalıktır. İftar seti: Bazı iftar çadırlarında kişilere özel iftar setleri de dağıtılabilir. Bu setlerde tabak, çatal, kaşık gibi yemeği tüketmek için gerekli malzemeler bulunur. Çay ve ikramlar: Bazı iftar çadırlarında çay gibi içecekler ve tatlı ikramları da olabilir. İftar çadırlarında bulunan malzemeler kuruluşa, bağışçılara ve organizasyonun büyüklüğüne göre değişiklik gösterebilir. Ancak genel olarak temel ihtiyaçları karşılayacak yiyecekler ve içecekler iftar çadırlarında sunulur.

Haber

Ramazan ayının en sevilen geleneği: Ramazan manisi nedir?

Ramazan ayı, İslam dünyasında özel bir öneme sahip olan kutsal bir zaman dilimidir. Bu ayın gelmesiyle birlikte iftar sofraları kurulur, camiler dolup taşar, toplumda birlik ve beraberlik duyguları yoğunlaşır. Türk halkının geleneksel kültüründe de Ramazan ayının özel bir yeri vardır ve bu ayın manevi atmosferini yansıtan maniler de sıklıkla dile getirilir. Ramazan manileri; bu ayın bereketini, oruç tutmanın önemini ve toplumsal dayanışmayı temsil eder. Çoğunlukla kısa ve öz olan maniler, Ramazan ayının ruhunu yansıtan güzel sözlerle doludur. Ramazan manisi nedir? Bu sorunun yanıtını ve en güzel Ramazan manisi örneklerini, haberimizin devamında sizin için derledik. Mani nedir? Mani, Arapça kökenli bir kelime olup, engel veya mâni anlamına gelir. Türk edebiyatında ise mani; belirli bir kalıp ve ölçüye göre yazılan, genellikle dört dizeden oluşan ve hece ölçüsüyle oluşturulan bir nazım türüdür. Maniler sıklıkla günlük hayatın olaylarını, duyguları, sevgiyi, aşkı, tabiatı ve günlük yaşamı konu edinir. Kısa ve öz olmalarıyla bilinirler. Çoğunlukla birinci, ikinci ve dördüncü dizede aynı ölçü kullanılırken, üçüncü dizede farklı bir ölçü tercih edilir. Manilerde ayrıca uyak düzenine de dikkat edilir. Maniler geleneksel Türk edebiyatının önemli bir parçası olup, halk edebiyatında sıkça rastlanan bir nazım şeklidir. Özellikle Türk kültüründe düğünlerde, bayramlarda, toplumsal etkinliklerde ve geleneksel törenlerde maniler sıkça kullanılır. Ramazan manisi nedir? Ramazan manileri; Ramazan ayına özgü olan ve bu ayın özelliklerini, ibadetlerini veya oruç tutmanın önemini anlatan manilerdir. Bu maniler, Türk halk edebiyatında sıkça rastlanan mani kalıbına uygun olarak yazılır ve Ramazan ayının manevi atmosferini yansıtan sözler içerir. Ramazan manileri genellikle iftar ve sahur zamanlarında, cami avlularında ve Ramazan'a özgü etkinliklerde söylenir. İnsanların Ramazan ayına özgü duygularını ifade etmek, bu ayın önemini vurgulamak ve birlikte ibadet etme duygusunu pekiştirmek amacıyla kullanılır. Bu manilerde Ramazan ayının bereketi, oruç tutmanın önemi, iftar ve sahur vaktinin özel anlamı gibi temalar sıklıkla işlenir. Ramazan manileri, Türk halkının geleneksel kültüründe önemli bir yer tutar ve bu ayın ruhunu yansıtan güzel sözlerle doludur. Ramazan manisi örnekleri Ramazan ayında sıklıkla duyduğumuz Ramazan manileri, bu ayın vazgeçilmez geleneklerinden biridir. En sevilen Ramazan manilerinden bazıları şunlardır: “Hoşafın suyu boldur Bir kepçe daha doldur Sahura köfte varmış Ne olur erken kaldır.” “Bak geldi etli dolma Çok yiyip göbek salma Üstüne bir kahve iç Teravihe geç kalma!” “Ramazanım merhaba Bizlere verdin sefa Rabbimize hamdolsun Her nefeste bin defa.” “Göz aydın hepimize Mübarek günler bize On bir ayın sultanı Hoş geldin evimize” “Aldanma sağa sola Gel gidelim Hak yoluna Güzel oruç tutanın Akıbeti hayrola.”

Haber

Kefaret orucu nedir? Bozulan orucun kefareti nasıl ödenir?

Ramazan ayının bereketiyle birlikte Müslümanlar oruç tutmanın manevi hazzını yaşarken, bazı durumlar orucun bozulmasına sebebiyet verebiliyor. Bu nedenle Oruç tutan kişilerin dikkat etmesi gereken bazı durumlar bulunuyor. Oruç tutma kurallarına aykırı davranışlar, orucun geçersiz hale gelmesine sebep olabiliyor. Bu durum da kefaret orucu nedir sorusunun sorulmasına neden oluyor. Kefaret orucu hakkındaki bilgileri, haberimizin devamında sizin için derledik. Kefaret orucu nedir? Ramazan ayında kefaret orucu, kişinin kasıtlı olarak Ramazan orucunu bozması veya belirli bir günah işlemesi durumunda tutması gereken oruçtur. Kefaret orucu, Ramazan ayında tutulan farz orucunun kasıtlı olarak bozulması durumunda gereklidir. Ramazan ayında kefaret orucu tutulması gerektiren durumlar arasında şunlar yer alır: Ramazan ayında bir sebep olmaksızın veya haksız yere orucu bozmak. Oruçlu olduğu halde cinsel ilişkide bulunmak. Kasıtlı olarak yemek yemek ve herhangi bir şey içmek gibi orucu bozan davranışlarda bulunmak. Kefaret orucu, kişinin hatasını telafi etmek, tövbe etmek ve Allah'tan af dilemek için bir fırsat olarak görülür. Kasıtlı olarak orucu bozan kişilerin kefaret orucunu tutması gerekmektedir. Bozulan orucun kefareti nasıl ödenir? Tuttuğu orucu bozan bir kişi, kefaret olarak Ramazan ayında 60 ardışık gün boyunca oruç tutar. Ara vermeksizin 60 gün oruç tutmak mümkün değilse, bu durumda 60 fakire yemek vermek veya her birine 60 gün oruç tutmayı temsil eden maddi bir bedel ödemek gibi alternatifler düşünülebilir. Orucu bozan durumlar nelerdir? Orucu bozan durumlar, İslam'da belirlenen oruç tutma kurallarına aykırı davranışlar olarak tanımlanır. İşte orucu bozan durumlar: Yeme, içme ve sigara içme gibi orucu açan davranışlar: Oruçlu iken bilerek veya unutarak ağız yoluyla gıda veya sıvı almak orucu bozar. Bunun yanı sıra sigara içmek de orucu bozar. Cinsel ilişki: Oruçlu iken cinsel ilişkiye girmek orucu geçersiz kılar. Kusmak: Oruçlu iken isteyerek veya istemeyerek ağız yoluyla kusmak, orucun bozulmasına sebep olur. Ancak istemeden kusmak durumunda orucun geçersiz olup olmayacağına dair farklı görüşler bulunmaktadır. Birçok alim, istemeden kusmanın orucu bozmayacağını savunur. Ağır bir hastalık geçirmek: Oruç tutmaya engel olacak derecede ağır bir hastalık geçirmek, orucun geçersiz olmasına sebep olabilir. Kan alma veya kan aldırma: Oruçlu iken bilerek kan aldırmak veya kan aldırmak, orucun bozulmasına neden olur. Meni çıkarmak: Oruçlu iken isteyerek veya istemeyerek meni çıkarmak, orucu bozar. Oruç tutan bir kişinin bu durumlardan herhangi birini gerçekleştirmesi, o günün orucunun geçersiz hale gelmesine sebep olur. Bu durumda orucun yeniden tutulması gerekir veya kefaret orucu tutulması gerekebilir. Ancak unutarak ya da istemeyerek yapılan davranışlar, orucu geçersiz kılmaz. Bu tür durumlarda oruç devam ettirilir ve kazaya bırakılır.

Haber

İftar sofralarının sevilen tatlısı ekmek kadayıfı nasıl yapılır?

Geleneksel Türk mutfağının eşsiz tatlarından biri olan ekmek kadayıfı hem görsel açıdan kişileri cezbediyor hem de damakları şenlendiren bir lezzet sunuyor. Sofraların vazgeçilmez tatlılarından biri olan ekmek kadayıfı, Ramazan ayı boyunca iftar masalarının gözdesi olmayı başarıyor. Bununla birlikte Ramazan’ın son ermesi ile birlikte başlayacak olan bayramda da misafirler için özenle hazırlanan bu tatlı, her lokmasıyla hafızalarda unutulmaz bir tat bırakıyor. Özellikle ev yapımı tariflerle hazırlanan ekmek kadayıfı hem misafirlerin hem de ailenin beğenisini kazanıyor. Ekmek kadayıfı nasıl yapılır? Birlikte inceleyelim. Ekmek kadayıfı nasıl yapılır? Ekmek kadayıfı, oldukça lezzetli ve göz dolduran bir Türk tatlısıdır. İşte ekmek kadayıfı yapımı için gereken malzemeler ve yapım aşamasındaki püf noktalar: Ekmek kadayıfı malzemeleri: 3 adet yumurta 1 su bardağı toz şeker 3 Türk kahvesi fincanı un 1 paket kabartma tozu 1 paket vanilya 3 su bardağı su (karamelli şerbet için) 3 su bardağı şeker (karamelli şerbet için) 2,5 su bardağı süt 3 yemek kaşığı un (ara kreması için) 2 yemek kaşığı Hindistan cevizi (ara kreması için) 4 yemek kaşığı şeker (ara kreması için) 1 paket vanilya (ara kreması için) Ekmek kadayıfı tarifi: Yumurta ve şekeri mikserle 5 dakika boyunca çırpın. Ardından içerisine unu, kabartma tozunu ve vanilyayı ekleyerek karıştırın. 170 derece önceden ısıtılmış fırında, kapağını hiç açmadan yaklaşık 20 dakika kadar pişirin. (Küçük boy dikdörtgen borcam veya tepsi kullanabilirsiniz.) Kek soğuduktan sonra karamelli şerbet için şeker ve suyu kısık ateşte eritin. Şeker eridikten sonra kaynatın ve iyice sıvı hale gelene kadar karıştırın. Krema için, süt, un, Hindistan cevizi, şeker ve vanilyayı karıştırarak pişirin. Piştikten sonra mikserle çırpın ve soğumaya bırakın. Soğuyan keki enlemesine ikiye bölün. Alt kısmı tekrar pişirdiğiniz tepsiye yerleştirin. Alt kısmın üzerine karamelli şerbetin yarısını dökün. Üzerine hazırladığınız kremanın tamamını dökün ve yayın. Üst kısmı da dikkatlice yerleştirin ve kalan karamelli şerbeti her yerine gelecek şekilde dökün. Mümkünse bir gece buzdolabında bekletin. Servis yaparken üzerini isteğe göre kaymak veya krem şanti ile süsleyebilirsiniz. Hazırladığınız ekmek kadayıfını servis yaparak sevdiklerinizle paylaşabilirsiniz. Afiyet olsun!

Haber

Ramazan ayının en önemli ibadetlerinden biri olan oruç nedir? Oruca nasıl niyet edilir?

Ramazan ayı, Müslümanlar için manevi atmosferin hakim olduğu bir zaman dilimidir. Bu ayda oruç tutmak, ibadetin ana unsurlarından biri olarak kendini gösterir. Müslümanlar, bu ibadeti yerine getirerek manevi arınma ve dayanışma duygularını pekiştirirler. Sadece bedeni değil, aynı zamanda ruhu da besleyen bir deneyim olan oruç nedir? Oruç ve oruç niyeti hakkındaki bilgileri, haberimizin devamında sizin için derledik. Oruç nedir? Oruç, İslam inancına göre belirli bir süre boyunca yemek, içmek, cinsel ilişkide bulunmak gibi bazı fiziksel ihtiyaçları yerine getirmemeyi ifade eden bir ibadet ve pratiktir. Müslümanlar için oruç, gün doğumundan gün batımına kadar olan sürede tutulur. Ramazan ayı boyunca tutulan oruçlar en yaygın olanlarıdır, ancak bazı durumlarda bireysel niyetlerle diğer zamanlarda da tutulabilir. Oruç, ibadetin bir parçası olmasının yanı sıra, manevi bir arınma, sabır, dayanıklılık ve toplumsal dayanışma gibi değerleri de temsil eder. Oruç niyeti nedir? Oruç niyeti, bir Müslüman'ın oruç tutmaya karar verdiği ve niyet ettiği anlamına gelir. Oruç ibadeti, niyetin kalpten geçirilmesiyle başlar. Niyet etmek, ibadetin yapılmasının niyet ve amacını içeren içsel bir karardır. Oruç niyeti genellikle dil ile ifade edilmez, ancak kalpten samimi bir şekilde niyet etmek önemlidir. Oruç niyeti, oruç ibadetinin niyeti ve amacını belirterek, ibadetin Allah'a yönelik olarak yapıldığını teyit etmek için önemlidir. Oruca nasıl niyet edilir? Oruca niyet etmek isteyen bir kişi, sahur vaktinde sahurunu yaptıktan sonra, “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü orucumu tutmaya” sözleriyle niyet edebilir. Niyet etmeden oruç tutulur mu? İslam'da niyetin önemi büyüktür ve bir ibadetin yapılmasının niyet edilerek olması gerektiği genel bir prensiptir. Oruç gibi ibadetlerde niyet, dil ile ifade edilmeden de yapılabilir. Yani, bir kişi içten niyet ettiği sürece oruç geçerli olabilir. Bununla birlikte, niyetin kalpten geçirilmesi ve samimi olması önemlidir. İnsanın kalbinde gerçekleştirdiği samimi niyet, orucun geçerli olması için yeterlidir. İster sesli ister içten olsun, oruca başlamadan önce niyet edilmelidir. Oruç için sonradan niyet edilir mi? Kişinin tuttuğu orucun geçerli sayılabilmesi için, imsak vaktine kadar niyet edilmiş olması gerekir. Bu konuyla ilgili Şirâzî’nin el-Mühezzeb adlı eserinde: “İmsak vaktine kadarniyet edilmemişse o günğn orucu geçerli olmaz. Nafile oruçlara ise güneş tepe noktasına gelmeden öncesine kadar niyet edilebilir.” İfadelerine yer verilir.